Bursa Uludağ Üniversitesi Dergileri
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/11452/28
Browse
Browsing by Department "Adli Tıp Ana Bilim Dalı"
Now showing 1 - 20 of 21
- Results Per Page
- Sort Options
Item 1994-1999 yılları arasında Bursa'da otopsisi yapılan doğal kökenli ani-beklenmeyen ölümlerin değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2000) Durak, Dilek; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıDoğal kökenli ani-beklenmeyen ölümler akut veya akutfazdaki kronik bir hastalık sonucunda meydana gelen, orijin olarak cinayet, intihar ve kaza dışında kalan ölümlerdir ve genellikle karşımıza ölümün ani ve beklenmeyen bir şekilde, şüpheli bir çevrede meydana gelmesi ile çıkmaktadır. Doğal kökenli ölümlerin Bursa'daki yöresel özelliklerini tespit etmek ve otopsi açısından sonuçların değerlendirilmesi amaçlanarak Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığı'nda Ocak 1994 Temmuz 1999 arasında otopsisi yapılmış 2026 olguya ait adli muayene tutanakları ve otopsi raporları retrospektif olarak incelenerek saptanan 572 (% 28.2) doğal kökenli ani-beklenmeyen ölüm olgusu, yaş, cinsiyet, ölüm nedenleri açısından araştırıldı. Kardiovasküler hastalıklar 261 olgu (% 45.6) ile ilk sırayı almaktadır. Erkek: kadın oranı yaklaşık 4/1'dir. En sık doğal ölüm 113 olgu (%19. 7) ile 5. dekatta görülmektedir. Sonuç olarak orijin açısından diğer ölümler kadar doğal kökenli ani-beklenmeyen ölümlerde de otopsinin önemi vurgulanmıştır.Item Adli olgularda alkol alınımının değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 1985) Çoltu, Atınç; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıBu yazıda alkolün alınmasından itibaren absorbsiyonu ve eliminasyonu, bunlara etki eden faktörleri, muayene sırasında tespit edilen kan alkol konsantrasyonundan (KAK) geri hesaplama ile olay anında bulunan kan alkol konsantrasyonunun hesaplama yöntemleri, ayrıca alkolün araç sürücüleri üzerine olan etkileri ve bir şahsın alkollü olup olmadığını tespit için hangi muayene metotlarının kullanıldığı ve bunların nasıl değerlendirildiği incelenmiştir.Item Adli otopsi olgularında çocukluk çağı ölümlerinin değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2000) Durak, Dilek; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıBu çalışmada; 1995-1998 yılları arasında Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığında otopsileri yapılan 1496 olgudan, 0-18 yaş grubunda olan toplam 191 çocuk otopsi olgusu değerlendirilmiştir. Olguların 63 'ü (% 32.9) 0-4, 19'u (% 9.9) 5-9, 27 'si (% 14.1) 10-14, 82 'si (% 42.9) I5-I8 yaş grubunda olup, olguların 109 'u (% 57) erkek, 82 'si (% 42.9) kız çocuklarıdır. Olgular ölüm orjinine göre değerli indirildiğinde, kaza sonucu meydana gelen ölümlerin 74 olgu (% 38. 7) ile ilk sırada yer aldığı görülmüştür. Fatal sonuçlanan kazalarda ölüm nedenleri değerlendirildi, zehirlenmeler 24 olgu (% 32.4) ile ilk sırada bulunmakta, bunu 24 (% 28.3) ve 11(% 14. 8) olgu ile suda boğulmalar ve künt travmalar izlemektedir. Bu çalışmayla, adli otopsi gruplarındaki çocuk ölümlerinin yoğunluğunun önlenebilir kazalar olduğu belirlenmiş ve bu kazaların önlenmesinde toplumun eğitimin önemi vurgulanmak izlenmiştir.Item Adli tıp ana bilim dalı tarafından düzenlenen maluliyet raporlarının retrospektif incelenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-01-16) Düzcan, Ali Metin; Durak, Dilek; Fedakar, Recep; İnanır, Nursel Türkmen; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim Dalı; 0000-0002-9031-2977; 0000-0003-3469-340X; 0000-0002-2029-9674; 0000-0002-4047-6455Trafik kazası gibi travmatik olaylara maruz kalan kişilerde olay nedeni ile kalıcı sakatlık gelişebilmekte ve bu sakatlık hali kişinin sosyoekonomik yaşamını etkileyebilmektedir. Bu sebeple travmatik olay nedeniyle meydana gelen maluliyetin tespiti gerekmektedir. Maluliyet tespitinde olayın meydana geldiği tarihe göre farklı yönetmelikler kullanılmaktadır. Bu yönetmelikler yayınlanma sırasına göre; Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği (ÇGMK), Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik (EEDY) ve Maluliyet Ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliğidir. Olay tarihine göre farklı yönetmelik kullanılması nedeniyle aynı yaralanmalarda farklı maluliyet oranları hesaplanmaktadır. Bu çalışmada maluliyet hesabında kullanılan ÇGMK ve EEDY yönetmelikleri (cetvelleri) incelenerek aralarındaki farkların saptanması ve bu farkların giderilmesi hususunda çözüm önerileri sunulması amaçlanmıştır. Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından 2018-2021 yılları arasında düzenlenmiş 359 olguya ait maluliyet raporları incelenerek her olgu için ÇGMK cetveli ve EEDY hükümleri dikkate alınarak maluliyet oranları hesaplanmıştır. Maluliyet oranları ortalamalarının ÇGMK ve EEDY cetvelleri için sırasıyla 16,9±24,7 ve 13,1±20,4 olduğu saptanmıştır. Ayrıca cetveller açısından maluliyet oranları arasında pozitif yönde güçlü düzeyde korelasyon (r=0,808; p<0,001) olduğu saptanmış olup EEDY cetveline göre ÇGMK cetvelinden daha fazla oran alındığı tespit edilmiştir. Sonuç olarak cetvellerden alınan oranlardaki farklılığın giderilmesi hususunda EEDY cetvelinde yer alan ayrıntılı arızalara/hastalıklara ait listelerin ÇGMK cetvelinde yer alan meslek ve yaş değerlendirmesi ile kombine edilerek maluliyeti tüm yönüyle değerlendirecek yeni bir cetvel/yönetmelik oluşturulması gerektiği kanaatindeyiz.Item Adli vakalarda rapor sorunu(Bursa Üniversitesi, 1980) Ciner, Birol; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıBu yazımızda adli raporların düzenlenmesinde sıklıkla karşılaşılan tıbbi ue adli sorunlar ele alınarak bunların açıklığa kavuşturulmasını çalışılmış ve adli raporların hazırlanmasında göz önünde tutulması gereken konular ayrıntılarıyla belirtilmiştir.Item Alkol ile ilgili adli tıp sorunları(Uludağ Üniversitesi, 2010-06-23) Durak, Dilek; Baduroğlu, Erol; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıAlkol; tüm dünyada şiddet ve hastalıklarla ilişkili olan, toksikoloji laboratuarlarında en sık rastlanan bir maddedir. Adli Tıp Uzmanlarının mesleki uygulamalarında sık karşılaştığı sorunlardan biridir. Alkolün etkisini değerlendirmede; alkolün fizyolojik fonksiyon, davranış, motorlu araç kullanımı, işyeri ile ilişkili aktivite ve sosyal davranışlar üzerine olan etkileri hakkında sıklıkla sorular sorulabilmektedir. Ayrıca adli otopsilerde ölüme neden olan maddenin etil alkol olup olmadığı, diğer toksinlere ek olarak rol oynayıp oynamadığı, toksin olmadığı zaman tek başına ölümden sorumlu olup olmadığı, postmortem tespit edilmiş miktarın ölümden önceki davranışa etkisinin ne kadar olduğu, gecikmiş ölüm vakalarında yaralanma zamanındaki kan alkol konsantrasyonunun ne kadar olduğu hakkında sorunlar doğmaktadır. Bu derlemede alkol ile ilgili adli tıp sorunları ele alınarak ülkemizdeki bu konudaki yasal düzenlemeler değerlendirilmiştir.Item Bursa’da 3. basamak sağlık kuruluşlarına başvuran ekstremite ateşli silah yaralanma olgularının değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2011-10-14) Badıroğlu, Erol; Fedakar, Recep; Durak, Dilek; Ercan, İlker; Çetin, Selçuk; Tıp Fakültesi; Biyoistatistik Ana Bilim DalıÇalışmamızda Bursa’da ekstremite ateşli silah yaralanması ile 3. basamak sağlık kuruluşlarına müracaat eden olguların demografik verileri ile birlikte yaralanma ve tedavi özelliklerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışmamızda 2000-2006 yılları arasında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Bursa Yüksek İhtisas Hastanesi acil servisine ekstremite ateşli silah yaralanması nedeni ile getirilen olguların adli raporları ve hasta dosyaları retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Çalışma kapsamına giren 108 olgunun 11’i kadın (%10.2), 97’si erkek (%89.8) olup yaşları 12-69 arasında (ortalama 33.4±11.7) değişmekte idi. Yaralanmaların en az Cuma günü, en sık Cumartesi ve Pazar günü, aylardan da en az Şubat ayında, en sık Eylül ve Ekim aylarında meydana geldiği tespit edildi. Olgularımızın büyük çoğunluğu tabanca (%79.6) ile yaralanmış olup, en sık sol alt (%53.7) ve sağ alt (%44.4) ekstremitenin yaralandığı saptandı. Olgularımızın %60.2’sinde kırık saptandı. 38 olgu (%35.2) cerrahi olarak tedavi edildi. Ülkemiz için günümüzde ateşli silah yaralanmaları sosyal bir sorun halini almıştır. Bu tür çalışmalar bu sosyal sorunun önlenmesinde yeni stratejiler geliştirilmesine katkıda bulunmaktadır.Item Bursa'da farik-i mümeyyizlik muayenesi yapılan çocukların değerlendirilmesi (100 olguluk bir anket çalışması)(Uludağ Üniversitesi, 2000) Durak, Dilek; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıEkim 1999- Ocak 2000 tarihleri arasında Bursa Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı'na suç işledikleri iddiasıyla farik-i mümeyyizlik muayenesine gönderilen 11-15 yaş arasındaki 100 çocuk çalışma kapsamına alındı. Çocuklara sosyo-demografik veriler ile ilgili bir anket formu hekim tarafından uygulandı. 94 olgu ile büyük çoğunluğu erkeklerin oluşturduğu, en çok suç işle en yaş grubun 14 (% 37) olduğu, suç türüne göre dağılımda % 65 ile hırsızlığın ilk sırada yer aldığı görüldü. Çocukların % 42 'sinin eğitimine devam ettiği saptandı. Bulgular literatür eşliğinde tartışıldı. Adli Tıp Uzmanlarının; çocuk suçluluğunun ortaya çıkmasındaki risk faktörlerini belirleyerek, önlenmesinde önemli bir rol oynayacağı sonucuna varıldı.Item Bursa’da otopsisi yapılan fethi kabir olgularının değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2013-02-19) Baduroğlu, Erol; Aliustaoğlu, Fatma Süheyla; Gök, Ertuğrul; Çetin, Selçuk; Fedakar, Recep; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıDefnedilmiş olan cesedin postmortem muayene için mezardan çıkarılması işlemine “fethi kabir” denir. Bu işlem ülkemizde mahkeme veya savcılık kararları sonucunda yapılmaktadır. Bu çalışmada Bursa'da otopsisi yapılmış olan fethi kabir olgularının adli tıbbi yönlerini değerlen dirmek amaçlanmıştır. 2003-2009 yılları arasında Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesi’nce otopsileri yapılan 72 fethi kabir olgusunun ölü muayene ve mezar açma tutanakları ile otopsi raporları ve varsa toksikoloji ve histopatoloji raporları incelenmiştir. Otopsileri yapılan 72 olgunun yarısı erkek, yarısı kadındır. Olguların yaşları 0-95 arasında değişmektedir. Mezar açılma nedenleri sıklık sırasına göre %40.28’i (n=29) izinsiz gömülme, %33.33’ü (n=24) iddia ve şikâyetler, %26.39’u (n=19) ise devam eden soruşturma nedeniyle savcılık talebi olarak saptanmıştır. Mezarda geçen en kısa süre 1 gün, en uzun süre 2083 gündür. Bursa ve çevresinde bu olgular için temel problemin izinsiz gömülme olduğu görülmekte olup bu konuda toplumumuzun bilgilendirilmesi gerekmektedir.Item Bursa’da otopsisi yapılan gözaltı ve cezaevi ölümleri(Uludağ Üniversitesi, 2006-05-30) Türkmen, Nursel; Çoltu, Atınç; Kan, İsmet; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıGözaltı ve cezaevinde meydana gelen ölümlere karşı medya, toplum ve ailelerin ilgilerinin ve tepkilerinin fazla olması nedeni ile bu tip olgularda adli yetkililerin ve adli tıp uzmanlarının çok daha fazla dikkat gerektiren sorumlulukları bulunmaktadır. Bu çalışmada 5 yıllık süre içerisinde Bursa’da otopsisi yapılan gözaltı ve cezaevi ölüm olgularının çeşitli yönlerden incelenmesi ve konunun adli-tıbbi boyutunun ortaya konulması amaçlanmıştır. Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığında 1999-2003 yılları arasında otopsileri yapılan toplam 3065 adli olguya ait kayıtlar incelenmiş, toplam 53 adet gözaltı ve cezaevi ölüm olgusunun çeşitli açılardan özellikleri araştırılmıştır. Olguların %90.6’sı erkek, en sık olgu 31-40 yaş grubunda olup %56.6 ile doğal ölümler ilk sıradadır. Ülkemizde gözaltı ve cezaevi ölümleri hakkında doğru ve gerçek verilerin elde edilmesi, risk faktörlerinin tespiti ve önleyici stratejiler geliştirilebilmesi için ileri çalışmalara ihtiyaç vardır.Item Elektrik yanıkları(Bursa Üniversitesi, 1980) Ciner, Birol; Devranoğlu, Muammer; Taşdelen, İsmet; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıÖzel bir yanık şekli olan elektrik yanıkları incelenmiş ve kaynaklar gözden geçirilmiştir.Item Genç ani kardiyak ölümlerde adli tıbbi boyut: Bir olgu sunumu(Uludağ Üniversitesi, 2012-02-20) Baduroğlu, Erol; Saka, N.Esra; Aslanhan, Naciye; Fedakar, Recep; Gök, Ertuğrul; Çetin, Selçuk; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıBu olgu çalışmasında amaç, futbol oynarken ölen on altı yaşında askeri lise öğrencisini medikolegal açıdan tartışmaktı. Olgumuz topun göğsüne çarpması sonrası fenalaşarak yere yığılmıştır. Götürüldüğü hastanede öldüğü saptanmıştır. Otopsisinde, miyokard kesitlerinde sol ventrikül duvarında sedefi beyaz renk değişiklikleri, septumda hiperemi izlendi. Kalbin histopatolojik incelenmesinde; adale kesitlerinde sol ventrikülde olgun bağ dokusundan oluşmuş nedbe alanları ve septumda koagülasyon nekrozu saptandı. Ölüm nedeni, miyokard infarktüsü olarak rapor edildi. Genç yaşta ani kardiyak ölümlerde önlenebilir nedenlere karşı tedbirlerin alınması ve sağlık taramalarının önemi ile birlikte bu olgularda adli tıbbi açıdan yapılması gereken incelemelerin hekimlik, bilirkişilik sınırları, adli tahkikat açısından tartışılması gerekmektedir.Item Göz içi sıvısındaki potasyum miktarına göre ölüm zamanının tayini(Bursa Üniversitesi, 1978) Özden, Salih Yaşar; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıAdli Tıbbı meşgul eden önemli konulardan biri olan ölüm zamanının tayininin önemi anlatılmıştır. 15 dakikada göz içi sıvısındaki potasyum konsantrasyonuna göre Sturner formülleri ile ölüm zamanı tayin edilmiştir. Yönetimin güncel yaşamda geçerliliği tartışılmıştır.Item Myokard rüptürü ile birden ölüm(Uludağ Üniversitesi, 1987) Çoltu, Atınç; Cordan, Jale; Erol, Oktan; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıEvinde ölü olarak bulunup, dış muayene ile ölüm nedeni saptanamayan ve otopsisi yapılması istenen 70 yaşındaki şahsa ait ceset üzerinde yapılan otopside perikard içinde kan pıhtısı, sol ventrikül arka duvarında taze infarktüs alanı üzerinde geniş rüptür saptanmış ve ölümün taze infarktüs alanı üzerindeki miyokard rüptürü ve perikard tamponadı sonucu meydana geldiği ve ölümün patolojik nedenlere bağlı birden ölüm olduğu tespit edilmiştir.Item Tıp Fakültesi öğrencilerinin otopsiye yaklaşımı (bir anket çalışması)(Uludağ Üniversitesi, 2000) Durak, Dilek; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıBu anket çalışması, 1998-1999 eğitim, öğretim yılında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde intern olan 84 öğrenciye uygulanmıştır. Geleceğin hekimlerinin otopsiye yaklaşımları değerlendirilerek, verilen adli tıp eğitiminin tartışılması amaçlanmıştır. Katılımcı öğrencilerin ancak% 45.2'si otopsi konusunda kendilerini yeterli görmüşlerdir. Mezuniyet öncesinde otopsi uygulamasına ayrılan sürenin arttırılması ve aktif katılımın sağlanması, mezuniyet sonrasında da eğitim programlarının devam etmesi sonucuna varılmıştır.Item Trafik kazalarında yara tipleri(Bursa Üniversitesi, 1977) Özden, Salih Y.; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıYurdumuzda motorlu kara taşıtlarının sayısı ve trafik kazaları ile bu kazalarda ölen ve yaralananlara ait sayısal bilgiler verildi. 20 si yaya, 20 si yolcu ve 6 sı sürücü toplam 46 vakada multipli yara sıklığı araştırıldı. Baş, göğüs, üst ekstremite, alt ekstremite, karında saptanan yara tipleri anlatıldı. Bunların yolcu, yaya, sürücülerde sıklığı araştırıldı. Yaya, yolcu ve sürücülerde saptanan kırıkların lokalizasyonu, sıklığı ve yüzdeleri bildirildi. Emniyet kemerinin koruyuculuğuna dikkat çekilmiş ve bulgularımızın literatür bulgularına uyduğu bildirilmiştir.Item Uçucu gazlarla zehirlenmeye bağlı ölümler: retrospektif otopsi çalışması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-08) Gürses, Murat Serdar; Eren, Bülent; Eren, Filiz; Aydoğan, Taner; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıUçucu maddeler hızlı, keyif verici, hafif öfori yapan etkileri nedeniyle gençler arasında sıklıkla kullanılır. Ülkemizde ve dünyada yaygın bir halk sağlığı problemi olan uçucu madde kötüye kullanımı önemli derecede mortalite ve morbiditeden sorumludur. Bu çalışmamızın amacı uçucu madde zehirlenmesine bağlı otopsi yapılmış vakalardaki ölüm nedenlerini, ölüm mekanizmasını, ölüm orjini, toksikolojik analiz raporları ve vakalarının sosyodemografik özelliklerini tartışmaktır. Çalışmamızda Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesince 01/01/2016 ve 01/08/2018 tarihleri arasında otopsisi yapılmış olan toplam 4625 vaka retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Çalışmaya, uçucu gaz zehirlenmesi sonucu öldüğü tespit edilen 11 vaka dahil edilmiştir. Vakaların tamamı erkek olup yaşları 15-62 arasında değişmektedir. Vakaların yarısından fazlasının 18 yaş ve altı (n=5, %55.6) olduğu tespit edildi. Vakaların 5 tanesinde ölüm orjini intihar olduğu geriye kalan 6 vaka ise ölüm orjini kaza olduğu tespit edildi. 11 vakanın 8’inde histopatolojik inceleme yapıldı. Yapılan toksikolojik incelemelerde; bütan, etan, propan, toluen, heksan, isobütan gibi uçucu gazlar tespit edildi. Organların mikroskobik ve makroskopik incelemesinde; non-spesifik bulgular ve akciğerlerin ağırlıklarında anlamlı artış tespit edildi. Bu ölümlerde otopsi bulguları ve histopatolojik bulgular non-spesifik bulgulardır. Ancak toksikolojik analiz raporlar, olay yeri, tanık ifadeleri ve tıbbi öykü yardımcı olabilir. Özellikle bu tür vakalarda otopsinin çok hızlı yapılması ve usulüne uygun alınan numunelerin hava ile temas kurulmadan laboratuvara ulaştırılması gerekmektedir.Item Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi acil servisine başvuran adli olguların değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2005-05-17) Türkmen, Nursel; Akgöz, Semra; Çoltu, Atınç; Ergin, Nilüfer; Tıp Fakültesi; Biyoistatistik Ana Bilim DalıBu çalışma, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisi’ne başvuran adli olguların demografik özelliklerini ve acil serviste görev yapan hekimler tarafından adli olgu olarak değerlendirilip değerlendirilmediklerini incelemek ve 1996 yılından beri acil serviste her ay kurum içi düzenlenen adli tıp seminerlerinin hedeflerine ulaşıp ulaşmadığını araştırmak amacıyla yapılmıştır. Çalışmada 01/04/2002–31/03/2003 tarihleri arasında Acil Servisi protokol defterinde müracaat etmiş tüm adli olgular taranarak çalışma kapsamına alınmıştır. Tüm adli olguların %68,4’ü erkek olup %23,5 ile en fazla olgunun 20-29 yaş grubunda olduğu saptanmıştır. Adli olgu olarak değerlendirilmesi gereken olguların %76’sına adli olgu kaşesi vurulduğu görülmüştür. Bu oranın, 1995-1997 ve 1999-2001 dönemini kapsayan çalışmalarla karşılaştırıldığında sırasıyla %43,57 ve %53.9’dan %76’a çıktığı görülmüştür. Sonuç olarak; kişilerin haklarının kaybolmaması veya gereksiz yere mağdur olmalarını engellemek için hastayı tedavi etmek kadar adli rapor yazma sorumluluğu bulunan hekimlere mezuniyet öncesi ve sonrası eğitimlere devam edilmesi, seminerlerde bilgi kazandırmanın yanı sıra hekimlerimize adli olgulardaki sorumluluklarını iyice kavratacak formasyonların eğitim sürecine aktarılması gerektiğine inanmaktayız.Item Uludağ üniversitesi tıp fakültesi öğretim üyesi ve uzmanlarının otopsiye yaklaşımı: anket çalışması(Uludağ Üniversitesi, 2004-10-26) Durak, Dilek; Türkmen, Nursel; Fedakar, Recep; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim DalıOtopsinin modern tıptaki önemine rağmen son yüzyılda tüm dünyada hastane otopsi sayıları azalırken, adli otopsi sayıları değişmeden kalmaktadır. Bu durum çeşitli çalışmalarda hekim ve kamuoyu boyutu ile gündeme getirilmektedir. Çalışmamızın amacı, Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığı yaptığı otopsi sayısı ile bu konuda en önemli merkezlerden biri konumundayken Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Uzmanlarının otopsiye yaklaşımlarını belirlemektir. U.Ü.Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Uzmanlarının otopsiye yaklaşımlarını belirlemek üzere yazılı bir anket formu 2003 yılı temmuz ayında yazılı olarak uygulanmıştır. Katılımcı Öğretim Üyesi ve Uzmanlarının sayısı 169’dur (%64.50). Katılımcıların 66’sı (%39.05) profesör, 39’u (%23.08) doçent, 25’i (%14.79) yardımcı doçent, 39’u (%23.08) uzmandır. Tıp Fakültesi eğitimi sırasında katılımcıların 152’si (%89.94) adli tıp eğitimi almış, 16’sı (% 9.47) almamıştır. Katılımcıların 158’i (%93.48) eğitim amaçlı, 149’u (% 88.16) araştırma amaçlı, 161’i (%5.26) kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için otopsinin gerekliliğine inanırken 166’sı (%98.23) otopsinin yararına inandıklarını belirtmişlerdir. U.Ü. Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Uzmanlarının otopsinin; tıp eğitimi, araştırmaları ve kesin ölüm nedeninin belirlenmesindeki önemi konusunda duyarlı oldukları sonucuna varılmıştır.Item Üzerine televizyon düşmesi sonucu meydana gelen çocuk ölümlerinin retrospektif değerlendirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2021-06-16) Gök, Ertuğrul; Sivri, Süleyman; Fedakar, Recep; Tıp Fakültesi; Adli Tıp Ana Bilim Dalı; 0000-0002-2029-9674Televizyon düşmesi, çocuklarda sıklıkla künt kafa travmasına bağlı önemli morbidite ve mortalite nedenidir. Televizyon düşmesi nedeniyle ölen olguların detaylı incelenmesi alınacak tedbirler için yol gösterici olacaktır. Bu çalışmada Adli Tıp Kurumu Diyarbakır Grup Başkanlığı tarafından 2005-2014 yılları arasında Diyarbakır’da ölü muayeneleri veya otopsileri yapılmış olan 9174 olgunun ölü muayene veya otopsi raporları incelendi. İncelenen olgulardan üzerine televizyon düşmesi nedeniyle ölmüş olduğu kesin olan çocuk yaş grubundaki 24 olgu çalışmaya alındı. Olguların tamamının (n=24) künt kafa travmasına bağlı öldükleri, hepsinin yaş grubunun 1-4 yaş aralığında olduğu, olguların 13 (%54,2) tanesinin kız cinsiyette olduğu ve en çok olguya yaz mevsiminde (%45,8) rastlandığı saptandı. Televizyon düşmesine bağlı ölümlerin tamamının kaza kaynaklı önlenebilir halk sağlığı sorunu olduğu saptandı.