1992 Cilt 11 Sayı 3
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/17576
Browse
Browsing by Rights "info:eu-repo/semantics/openAccess"
Now showing 1 - 18 of 18
- Results Per Page
- Sort Options
Item Bursa Büyükşehir Belediyesi içme (baraj - kuyu ve kaynak) sularının bazı kimyasal özellikleri ve mikrobiyolojik kirliliği üzerinde bir araştırma(Uludağ Üniversitesi, 1992) Sönmez, SadettinBu araştırma, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Su ve Kanalizasyon idaresi Genel Müdürlüğü (BUSKi) tarafından Bursa'ya tüketim amacıyla verilen sular incelendi. Bu sulara ait 10 ayrı yerden alman toplam 250 adet numunenin analizleri yapıldı. Laboratuvar muayenelerinde, sulara ait bazı fiziksel kimyasal ve bakteriyolojik özellikler kontrol edildi. Fiziksel ve kimyasal özellikleri yönünden, sertlik derecesi "Fransız usulü", pH değeri, nitrit, nitrat, amonyak ve toplam organik madde miktarı ile bakteriyolojik özellikler yönünden de, 21°C da ve 37'C da ayrı ayrı olmak üzere, total jerm ve koliform organizma miktarın tespit edildi. Bursa'da tüketilen sularla ilgili elde edilen bulguların, Gıda Maddeleri Tüzüğü ve içme suyu ile ilgili Türk Standardına uygunluk durumlar belirlendi. İyileştirilmesi gerektiren durumlar ve alınacak önlemler tespit edildi.Item Bursa yöresinde mezbahada kesilen ineklerde rastlanan mastitis lezyonlarının makro ve mikroskopik incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 1992) Özbilgin, Selda Akyürek; Veteriner Fakültesi; Patoloji Ana Bilim DalıBu çalışmada Bursa Et ve Balık Kurumu ile ilçe mezbahalarında kesilen ineklerden toplanan bin adet şüpheli meme mastitis yönünden makroskopik ve mikroskopik olarak incelendi. Alınan meme dokusu örneklerinden 42 sinde Streptococcus spp.23'ünde Corynebacterium pyogenes, 18'inde Staphylococcus aureus, 5'inde Escherichia coli ve 1 olaydan da Pasteurella multocida Mikrobiyoloji Anabilim Dalında izole edilmiştir. Karışık enfeksiyonun görüldüğü 2 olayın dışında lezyon gösteren 11 olayda etken üretilmemiştir. Bu sonuçlara göre, yöremizde kesilen sığırlarda mastitis oranı % 10.2 olarak bulunmuştur.Item Bir buzağıda konjenital hydranencephaly carebellar aplasia - chranioschisis cheiloschisis ve brachlgnathla superior olgusu(Uludağ Üniversitesi, 1992) Çolak, Armağan; Öztürkler, Yavuz; Mısırlıoğlu, Deniz; Veteriner Fakültesi; Patoloji Ana Bilim DalıBu çalışmada ölü doğmuş dişi bir buzağıda rastlanan konjenital defektler tanımlanmaktadır. Buzağıda Hydranencephaly olgusunun yanında beyinin şekillenmemiş olması, beyinciğin hipoplazisi kafatası kemiklerinin kaynaşması, üst dudakta yarık ve üst çenenin kısa oluşu gibi bulgular saptanmıştır.Item Bir buzağıda rastlanılan heterotopic polymelia olgusu(Uludağ Üniversitesi, 1992) Çolak, Armağan; Mısırlıoğlu, Deniz; Veteriner Fakültesi; Doğum ve Reprodüksiyon Hastalıkları Ana Bilim DalıBu raporda bir buzağıda rastlanan "Heterotopic polymelia" olgusu tanımlanmaktadır. Karacabey esmeri bir erkek buzağıda lumbal bölgeden büyüyen eklenik bir ön bacağa rastlanmıştır. Bu ekstra bacak dorsal orta çizgi üzerinde son göğüs omuru ile ilk bel omuru arasından çıkarak vücudun sol tarafından sallanmakta idi. Ekstra bacak oluşumu dışında buzağı klinik olarak normaldi.Item Diseksiyon kadavrası olarak kullanılan bir kurt köpeğinde a. renalis'lerde gözlenen varyasyonlar(Uludağ Üniversitesi, 1992) Serbest, Ayşe; Veteriner Fakültesi; Anatomi Bilim DalıBu olguda kadavra olarak kullanılan bir kurt köpeğinde a. renalis lerde gözlenen varyasyonlar sunuldu ve köpeklerde bu konu ile ilgili literatür gözden geçirildi. Olgumuzda sol tarafta iki a. renalis sinistra, sağ tarafta ise ikili bir a. renalis dextra bulunduğu saptandı.Item Evcil su kuşlarından yerli kaz, yerli ördek ve pekin ördeğinin sindirim sistemleri üzerinde karşılaştırmalı makro-anatomik ve subgros araştırmalar: I. Baş Bölümü(Uludağ Üniversitesi, 1992) Bahadır, Ali; Yıldız, Bahri; Serbest, Ayşe; Yılmaz, Osman; Veteriner Fakültesi; Anatomi Bilim DalıBu araştırmada 10 yerli kaz, 10 yerli ördek ve 10 pekin ördeği olmak üzere toplam 30 hayvan kullanıldı. Söz konusu hayvanların sindirim sistemlerinin başta bulunan bölümü makro-anatomik ve subgros olarak incelendi ve bu bölge ile ilgili çeşitli ölçümler tespit edildi.Item Evcil su kuşlarından yerli kaz, yerli ördek ve pekin ördeğinin sindirim sistemleri üzerinde karşılaştırmalı makro-anatomik ve subgros araştırmalar: ll. Oesophagus ile Cloaca Arası(Uludağ Üniversitesi, 1992) Bahadır, Ali; Yıldız, Bahri; Serbest, Ayşe; Yılmaz, Osman; Veteriner Fakültesi; Anatomi Bilim DalıBu araştırmada 10 yerli kaz, 10 yerli ördek ·ve 10 pekin ördeği olmak üzere toplam 30 hayvan üzerinde çalışıldı. Söz konusu hayvanların sindirim sistemlerinin oesophagus ile cloaca arası oluşum ile karşılaştırmalı olarak makro-anatomik ve subgros olarak incelendi ve bu bölgelerde çeşitli ölçümler yapıldı. Ölçümler arası farklılıklar hariç tutulursa her üç türde de ilgili oluşumlar arasında topoğrafik ve morfolojik olarak büyük benzerlikler görüldü.Item Evcil su kuşlarından yerli kaz, yerli ördek ve pekin ördeğinin thymus, glandula thyreoidea ve glandula parathyreoidea'sı üzerinde karşılaştırmalı makro-anatomik ve subgros araştırmalar(Uludağ Üniversitesi, 1992) Bahadır, Ali; Yıldız, Bahri; Serbest, Ayşe; Yılmaz, Osman; Veteriner Fakültesi; Anatomi Bilim DalıBu araştırmada 10 yerli kaz, 10 yerli ördek ve 10 pekin ördeği olmak üzere toplam 30 kanatlının thymus, glandula thyreoidea ve glandula parathyroidea ilan incelendi ve organlardan değişik ölçümler alındı. Her üç türde de bu ölçümler arası farklılıklar dışında topoğrafik ve morfolojik olarak büyük benzerlikler görüldü.Item İneklerde intracervical ve intrauterine tohumlamanın dölverimine etkisi(Uludağ Üniversitesi, 1992) Demirci, Eşref; Gür, Seyfettin; Bozkurt, TanzerBu araştırma ineklerin suni tohumlamasında spermanın intracervical ve intrauterine olarak verilmesinin gebelik oranı üzerine etkisini araştırmak amacıyla 1991 Mayıs ayında Elazığ civarında gerçekleştirilmiştir. Tohumlamalar dondurulmuş ve çözülmüş sperma kullanarak rectovaginal teknikle yapılmıştır. Farklı ırklardan toplam 87 inek doğumdan en az iki ay sonra tabii kızgınlığın keşfedilmesiyle tohumlandı. Sperma payetlerinin hacmi 0.25 ml olup içerisinde yaklaşık 20-25 milyon aktif spermatozoit bulunmakta idi. Bir defa yapılmış olan tohumlamalardan 4 ay sonra rectal muayene ile gebelik teşhisi yapıldı.Item İthal kökenli koyunlarda kızgınlığın uyarılması ve sun'i tohumlama üzerinde bir araştırma(Uludağ Üniversitesi, 1992) Deligözoğlu, Fazıl; Gökçen, Hazım; Tümen, Hüseyin; Soylu, M. Kemal; Doğan, İbrahim; Bilgin, Binnur; Veteriner Fakültesi; Reprodüksiyon ve Sun'i Tohumlama Bilim DalıBu çalışmada, progestagenler kullanılarak yapılan kızgınlık senkronizasyonu ile koyun ırkları arasında bir ilişkinin bulunup bulunmadığı araştırıldı. Bu amaçla 26 Hampshire, 33 Dorset ve 26 Siyah Baş Alman koyunu, her biri 30 mg. Cranolone içeren süngerler 12 gün süreyle intravaginal olarak uygulandı. Süngerlerin geri alınması sırasında her koyuna 500 lU PMSG enjeksiyonu yapıldı. Kızgınlık gösteren koyunlar arama koçlarıyla saptandı ve ilki kızgınlığın başında, diğeri ise ilkinden 8-10 saat sonra olacak şekilde 0.1 cm3 taze sperma ile servikal olarak tohumlandı. Üç ırk için kızgınlık gösterme oranı sırasıyla % 96.15, 93.93 ve 100.00; gebelik oranları ise % 80.00, 51.61 ve 30.76 olarak bulundu.Item Bir köpekte rastlanan mikst lenfosarkoma olgusu(Uludağ Üniversitesi, 1992) Mısırlıoğlu, Deniz; Ertürk, Erdoğan; Veteriner Fakültesi; Patoloji Ana Bilim DalıBu raporda 5 yaşındaki bir erkek çoban köpeğinde rastlanan mikst lenfosarkoma olgusu bildirilmiştir. Tümörün dalaktan köken alarak, jejunum, omentum, karaciğer ve bölgesel lenf düğümlerine metastaz yaptığı görülmüştür.Item Koyunlarda gebe kısrak serum gonadotropini (PMSG) ve gonadotropin salgılayıcı hormonun (GnRH) sinkronizasyon ve döl verimine etkisi üzerinde bir araştırma(Uludağ Üniversitesi, 1992) Deligözoğlu, Fazıl; Gökçen, Hazım; Tümen, Hüseyin; Soylu, M. Kemal; Doğan, İbrahim; Bilgin, Binnur; Veteriner Fakültesi; Reprodüksiyon ve Sun'i Tohumlama Bilim DalıBu araştırmada kullanılan 25 Merinos koyununa 14 gün süre ile 30 mg. Cronolone içeren vajinal süngerler uygulandı. Süngerlerin alınmasından bir gun önce koyunlar iki gruba ayrıldı. Birinci guruptakilere 100 mcg. Gonadorelin, ikinci gruptakilere M 500 IU PMSG enjekte edildi. İki grupta koyunların hepsi östrus gösterildi. Aynı koç'tan alınan ve glukoz-fosfat sulandırıcısı ile sulandırılan spermanın 0.25 cm3'lük bölümleri ile koyunlar tohumlandı. Tohumlamalardan sonra 40 gün içinde geri dönmeyenlerin oranı her iki grupta % 66.6 bulundu.Item Koyunlarda östrus sinkronizasyonu ve sun'i tohumlama saha çalışmaları I(Uludağ Üniversitesi, 1992) Tümen, Hüseyin; Gökçen, Hazım; Doğan, İbrahim; Veteriner Fakültesi; Reprodük ve Suni Tohumlama Bilim DalıAraştırmada 52 koyun kullanıldı. Birinci gruptaki 32 koyuna iki doz PGF2a ikinci gruptaki 20 koyuna da vaginal sünger uygulandı. On iki gün sonra sünger alındığında 700 lU PMSG enjekte edildi. İki grupta östrus oranı % 84.3 ve 90.0 bulundu. Koyunlar 0.1 cm3 taze sperma verilerek tohumlandı. % 81.4 ve 76.4 gebelik oranı elde edildi. İkinci grupta sünger uygulanan koyunlar iki alt gruba ayrıldı ve bir bölümüne sünger alındıktan sonra vajinal lavaj yapıldı. Gebelik oranı lavaj yapılanlarda daha yüksek oldu (% 87.5 ve 66.6).Item Koyunlarda östrus sinkronizasyonu ve sun'i tohumlama saha çalışmaları II(Uludağ Üniversitesi, 1992) Tümen, Hüseyin; Gökçen, Hazım; Veteriner Fakültesi; Reprodüksiyon ve Sun'i Tohumlama Bilim DalıAraştırmada materyal olarak 14'ü emziren ( 1. grup), 15'i de kuru dönemde (2. grup) toplam 29 koyun ve 2 koç kullanıldı. Koyunlara 12 gün süre ile 40 mg Flugestone acetate içeren vajinal sünger (OVAKRON) uygulandı. Süngerler geri alındığında her koyuna . 600 IU PMSG enjekte edildi. İki grupta östrus gösterenlerin oranı % 100 bulundu. Koyunlar 0.2 cm3 taze sperma verilerek servikal yolla tohumlandı. 40 gün içinde geri dönmeyen koyunlar gebe olarak kabul edildi ve gebelik oranı emziren koyunlarda % 92.8, kurudaki koyunlarda ise % 86.6 bulundu.Item Koyunlarda östrus sinkronizasyonu ve sun'i tohumlama saha çalışmaları III(Uludağ Üniversitesi, 1992) Gökçen, Hazım; Tümen, Hüseyin; Soylu, M. Kemal; Veteriner Fakültesi; Reprodüksiyon ve Sun'i Tohumlama Bilim DalıAraştırmada materyal olarak üç ayrı sürü halinde 60 koyun kullanıldı. Koyunlara 13 gün süre ile Cronolone içeren vaginal sünger uygulandı. Süngerler çıkarıldığında 500 lU PMSG enjekte edildi. I, 2 ve 3 nolu sürülerde östrus gösterenlerin oranı % I00, 83 ve 90 bulundu. Koyunlar, doğal aşım yaptırılarak tohumlandı. I ve 2 nolu sürülerde doğum oranı % 87.5 ve 30.0 olarak saptandı. 3 nolu sürü ise satıldığı için döl verimi tespit edilemedi.Item Bir oğlakta diprosopus olgusu(Uludağ Üniversitesi, 1992) Sönmez, Gürsel; Özbilgin, Selda; Serbest, Ayşe; Mısırlıoğlu, Deniz; Veteriner Fakültesi; Patoloji Ana Bilim DalıBu raporda, canlı doğmuş dişi bir oğlakta Diprosopus olgusu tanımlanmıştır. Kısmi yapışık iki başlı oğlak dört göze, iki kulağa, iki maxillaya, iki mandibulaya, iki ağza ve iki buruna sahipti. Cavum cranii de ise iki beyin ve bir beyincik bulundu. Boyun, göğüs, karın ve bacaklarda duplikasyon durumu gözlenmedi.Item Plasma copper levels of five different breeds of English sheep(Uludağ Üniversitesi, 1992) Mert, Nihat; Güler, Asuman; Çetin, Meltem; Oğan, Canan; Tıp Fakültesi; Biyokimya Ana Bilim DalıTrace elements in animal feeding are the most popular research topics in Veterinary Science. Copper has many important biological functions and the levels of copper in body fluids are affected by different factors such as seasons, breeds and some ions. In this study five different breeds of English sheep, 56 Dorset, 32 Hampshire, 25 Lincoln, 18 Blackface, ll Border, total 142 sheep were used as research materials. Blood samples were taken and plasma were separated. The plasma copper analysis were done by Atomic Absorption Spectrophotometer. The amount of average plasma copper were; % 52.80 mcg, % 51.90 mcg, % 48.08 mcg, % 46.6 mcg and % 53.05 mcg for Dorset, Hampshire, Lincoln, Gennan Blackface and Border, respectively. Obtained values were low when they were compared with Turkish native sheep breeds. This study was the one of tlıe pioneer research for these genotypes in our country.Item Yumurta tavuklarında görülen gut hastalığında şekillenen lazyonların organlara dağılımı ile urolithiasis arasındaki ilişkiler(Uludağ Üniversitesi, 1992) Sönmez, Gürsel; Veteriner Fakültesi; Patoloji Ana Bilim DalıGut hastalığı saptanan 134 adet tavuğun otopsisi yapıldı ve böbrekler, kalp, karaciğer, dalak ve akciğerlerdeki lezyonlar ile urolithiasis arasındaki ilişkiler incelendi. Ortalama mortalite % 5.6 olup, bu oranın yumurtlama döneminin başlangıç ve sonlarına doğru attığı görüldü. Otopsilerde, seröz zarlar ve iç organlarda gözlenen kireç beyazı renkteki ürik asit çöküntülerinin histolojisinde, özellikle heterofil lökosit ve mononükleer hücrelerden ibaret granülomlar saptandı. Bu granülomlarda yabancı cisim dev hücrelerine sadece böbreklerde rastlandı. Granülom oluşumu seröz zarlar ve böbreklerde % 100, kalpte % 79.8, karaciğer, akciğer, dalak ve eklemlerde sırasıyla % 73.1, % 71.6, % 63.4 ve % 58.2 oranlarında bulundu. Plazma ürik asit miktarları gutlu tavuklarda 75.89 mg/100 ml miktara kadar ulaşmıştı. Olayların tümünde üreterlerde değişik sayı ve büyüklükte urolith'lere rastlandı. Bu taşlar kirli beyaz renkte, silindirik şekilde ve pürüzlü olup, gevrek kıvamda idi. Kimyasal yapılan genelde kalsiyum-amonyum ürat yapısında idi. Bu sonuçlar, gut hastalığının değişik yaşlardaki tavuklarda bakım ve besleme hatalarına bağlı olarak şekillenen urolithiasis'e ilgili olduğunu ve kan sirkülasyonunun yavaş olduğu organlarda daha fazla oranlarda ürik asilin kristalleşir çökmesi sonu şekillendiğini açıklamaktadır.