2018 Cilt 23 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/12169
Browse
Browsing by Language "tr"
Now showing 1 - 20 of 22
- Results Per Page
- Sort Options
Item Betonarme binaların web tabanlı hızlı değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-13) Işık, Ercan; Işık, Mehmet Fatih; Bülbül, Mehmet AkifYapılarda hızlı değerlendirme yöntemleri kullanılarak yapıların risk öncelliklerine karar verilebilmektedir. Bu çalışmada, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayımlanan betonarme binalar için kullanılan birinci aşama değerlendirme yönteminin akıllı telefon ve tabletlerde kullanılması amacı ile PHP (Hypertext Preprocessor) tabanlı web uygulaması gerçekleştirilmiştir. Çalışmada dikkate alınan hızlı değerlendirme yönteminde yer alan tüm parametreler için veri girişi yapılabilecek şekilde veri tabanı oluşturulmuştur. İncelenen binalara ait görsellerde bu veri tabanına kaydedilmektedir. Bu çalışma ile 1-7 katlı betonarme mevcut yapılar için risk öncelik kartı oluşturulmuştur. Yerel yönetimler, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile yapı sahipleri, yapıların risk önceliğine akıllı telefon veya tablet kullanarak ulaşılabilme imkanına sahip olmaktadır. Çalışma ile binalara ait bilgiler web sunucu üzerinden MYSQL dilinde yazılan bir veri tabanına aktarılmıştır. Ayrıca binalara yapıştırılan QR (Quick Response) uygulaması sayesinde günümüz iletişim teknolojisinin vazgeçilmez elemanları olan akıllı telefon ve tabletler ile betonarme binaların risk önceliklerine erişim son derece hızlı ve kolay bir duruma getirilmiştir. Bu yöntem ile klasik değerlendirme için kullanılan yöntemler yerine daha hızlı ve kolay bir yöntem ortaya konulmuştur.Item C.I. reactıve black 5 boyarmaddesinin fotokalitik renk giderimi(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-02) Eren, Semiha; Mühendislik Fakültesi; Tekstil Mühendisliği BölümüBu çalışma kapsamında endüstriyel atıksuların arıtımında kullanılan ileri oksidasyon proseslerinden H2O2 (hidrojen peroksit) / UV (Ultraviyole) kullanımının C.I. Reactive Black 5 boyarmaddesinin fotokatalitik olarak renk giderimine etkisi araştırılmıştır. Numuneler hidrojen peroksit başlangıç konsantrasyonu, sıcaklık, pH, renk ve KOİ (kimyasal oksijen ihtiyacı) değerleri açısından incelenmiştir. Belirlenen koşullar altında renk giderim verimleri 0,5 ml/l H2O2 konsantrasyonunda nötr ortamda %99,71, asidik ortamda %99,76, bazik ortamda %94,81 ve KOİ giderim verimi ise sırasıyla %38,91 %41,44 ve %20,73 olmuştur. 0,5 ml/l H2O2 başlangıç konsantrasyonunda renk gideriminin en hızlı (55. dk’da %99 renk giderim oranı) asidik ortamda gerçekleştiği gözlenmiştir. En hızlı renk giderimi sonuçlarına ulaşılan asidik ortamda hidrojen peroksit başlangıç konsantrasyonu değiştirilerek denemeler yapılmıştır. Yapılan bu denemelerdeki 0,5 ve 2,5 ml/l H2O2 konsantrasyonları karşılaştırıldığında konsantrasyon artışının renk giderim hızını artırdığı gözlenmiştir (%99 renk verimine ulaşılan süre: 30 dk) ancak 2,5 ml/l ve 5 ml/l H2O2 konsantrasyonları arasında hidrojen peroksit miktarındaki artışa değecek bir fark gözlenmemiştir. Sonuç olarak yapılan denemelerde C.I. Reactive Black 5 için elde edilen fotokatalitik renk giderim verimi; endüstriyel atıksuların arıtımında H2O2/UV uygulamasının başarıyla kullanılabilir olduğunu göstermiştir.Item Cam elyaf katkılı poliamid 66/poliftalamid karışımlarının hazırlanması(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-20) Yılmaz, İrem Nehir; Taşdelen, Mehmet AtillaPoliamidler yüksek dayanıma, iyi kimyasal ve elektriksel özelliklere sahip, hafif ve birçok türleri olan termoplastik sınıfında polimerlerdir. Sentezi bir diasit ve bir diaminin polimerleştirilmesine dayanan poliamidler, çeşitli kimyasallar sayesinde birçok farklı özelliklere sahip polimerlerin eldesine izin vermektedir. Poliamidler yüksek erime sıcaklığına ve sıcaklık artışıyla sertliğini koruma özelliğine sahip yarı-kristalin malzemelerdir. Birçok üstün özellikleri arasında yüksek sertlik ve tokluk, yorgunluğa ve aşınmaya, sünmeye ve kimyasallara karşı mukavemet, elektriksel yalıtım, alev geciktiricilik, düşük sürtünme katsayısı, dış koşullara dayanıklılık, işleme kolaylığı ve geniş renk gamı bulunmaktadır. Son yıllarda, mekanik özelliklerini iyileştirmek için farklı boy ve besleme oranlarında cam elyaf takviyesi ile kompozitleri hazırlanmıştır. Poliftalamidler, yüksek ısıl dirence sahip yarı-aromatik ve yarı-kristalin bir malzemelerdir. Bu polimerler, sahip olduğu ısıl direnç ve düşük nem çekme özellikleriyle kimyasal bir çevrede veya yüksek sıcaklık koşullarında kullanıma uygundur. Bu polimerler ile alifatik poliamidler karıştırılarak yüksek dayanıma ve düşük yoğunluğa sahip malzemeler hazırlanabilmektedir. Aromatik poliamidler ile alifatik poliamidler karıştırıldığında işlenebilirlik artmaktadır. Bu çalışmada %50 cam elyaf takviyeli poliftalamid ile poliamid 66 karışımının uyumu farklı besleme oranlarıyla hazırlanarak incelendi. Cam elyaf oranı sabit tutularak farklı poliftalamidler ve poliamid 66 oranlarıyla hazırlanan karışımlar ekstruzyon yöntemiyle harmanlandı. Test örnekleri enjeksiyonla kalıplama yöntemleriyle hazırlandı, polimerlerin besleme oranlarının mekanik ve ısıl özellikleri üzerine etkisi mekanik ve termal analiz yöntemleriyle incelendi.Item Çelik yapılarda kullanılan diyagonal çelik çaprazların yapay arı koloni algoritması ile optimizasyonu(Uludağ Üniversitesi, 2018-02-12) Karabörk, Turan; Sönmez, Mustafa; Aydın, Ersin; Çelik, Tülin; Bölükbaş, YakupDiyagonal çelik çapraz (DÇÇ) sistemler, mevcut yapının deprem performansının iyileştirilmesinde veya yeni yapının depreme dayanıklı olarak tasarlanmasında yaygın olarak kullanılan yöntemlerden birisidir. Bu sistemler yapının yatay yük taşıma kapasitesini arttırır ve yapının yanal rijitliğine katkı sağlamaktır. Çelik diyagonal çaprazların yapı sistemindeki yerleşimi, yapı sistemin performansını etkileyen önemli etkenlerden birisidir. Bu çalışma, çelik çaprazların yerleşimdeki optimum dağılımın belirlenmesi için yapay arı koloni optimizasyon tekniği kullanılarak yeni bir algoritma sunulmuştur. Tepe deplasmanına ve taban kesme kuvvetine bağlı transfer fonksiyonları amaç fonksiyonu olarak seçilmiştir. Buradaki temel amaç, belirlenen kısıtlar altında amaç fonksiyonlarının minimize edilmesidir. Tasarım değişkeni olarak her kata yerleştirilen çelik çaprazların rijitlikleri seçilmiştir. Ayrıca, çelik çaprazların toplam rijitliği, optimizasyon probleminin aktif kısıtlı olarak belirlenmiştir. Hazırlanan optimizasyon algoritmasının performansının test edilmesi amacıyla 20 katlı çelik yapı modeli oluşturulmuş ve El Centro depremi kaydı kullanılarak zaman tanım alanında dinamik analiz yapılmıştır. Yapay arı koloni algoritması kullanılarak elde edilen optimum çelik çapraz yerleşimi, düzgün dağılım ile karşılaştırılmıştır. Bu bulgular göstermiştir ki, tasarlanan algoritma ile belirlenen optimum diyagonal çelik çapraz dağılımı, her bir amaç fonksiyonu için tatmin edici sonuçlar vermiştir.Item Çok kriterli karar verme problemlerinde fayda fonksiyonu ağırlıklarının tahmin edilmesi için matematiksel model temelli bir yöntem(Uludağ Üniversitesi, 2018-04-10) Şakar, Ceren Tuncer; Yet, BarbarosÇok Kriterli Karar Verme (ÇKKV) problemlerindeki temel bir konu, karar vericinin (KV) tercihlerinin problem çözme sürecine dâhil edilmesidir. Birçok ÇKKV yöntemi, KV tercihlerinin fayda fonksiyonları yoluyla modellenebileceğini varsaymaktadır. Bu fonksiyonların parametre değerleri farklı KV’lerin problemle ilgili farklı önceliklerini ortaya koymaktadır. Literatürdeki çok sayıda yaklaşım, bu parametrelerin baştan bilindiğini kabul etmekte veya KV’nin bunları doğru bir şekilde doğrudan ifade edebileceğini varsaymaktadır. Tercih parametrelerini elde etmek için geliştirilen yöntemler ise KV’nin çok sayıda değerlendirme ve karşılaştırma yapmasını gerektirebilmekte ve karmaşık süreçler içerebilmektedir. Bu çalışmada geliştirdiğimiz matematiksel programlama temelli yöntem, ağırlıklı toplam şeklinde ifade edilen fayda fonksiyonlarının kriter ağırlıklarını KV için bilişsel zorluk yaratmayacak az sayıda tercih değerlendirmesi ile tahmin etmektedir. KV’den direkt olarak kriterleri değerlendirmesi istenmemekte, sınırlı sayıda karar alternatifini tercih sırasına sokması beklenmektedir. Geliştirilen yöntem, üç kriterli finansal portfolyo seçimi problemine ve beş kriterle değerlendirilen dünya üniversitelerinin sıralanması problemine uygulanmıştır. Karşılaştırma yapmak amacıyla literatürde kullanılan başka bir ağırlık tahmini yöntemi de (Swing yöntemi) aynı problemlere uygulanmıştır. Geliştirdiğimiz yaklaşımın bu yöntemden daha kullanışlı olduğu, daha az bilişsel yük getirdiği ve daha iyi sonuçlar verdiği gözlemlenmiştir.Item Ekstraselüler matris yapısı ve görevleri(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-22) Üçgül, İbrahim; Aras, Sultan; Elibüyük, UfukEkstrasellüler matriks (ECM), memeli dokuları içindeki hücrelerin arasında bulunan ve onları destekleyen bir kompleks yapıdır. ECM içinde bulunduğu veya temas halindeki hücreler tarafından salgılanmaktadır. Ekstrasellüler matriks (ECM), geleneksel olarak glikoaminglikanlar ve fibröz proteinler olarak sınıflandırılırlar. Glikoaminglikanlarda kendi içlerinde sülfatlanmamış proteinler (Hyalüronik asit) ve sülfatlanmış proteinler (kondroitin sülfat, keratan sülfat I ve II, heparin, heparan sülfat ve dermatan sülfat) olmak üzere ikiye ayrılır. Fibröz proteinler ise yapısal proteinler (kollajen, elastin) ve yapıştırıcı (adhezyon) proteinler (Fibronektin, laminin, tenaskin, vitronektin, integrin) olarak sınıflandırılır. Yapılan bu çalışma ile hücrelerin yapısı ve hareketini etkileyen, hücre gelişme ve farklılaşmasını etkileyen, su ve mineral tutan, büyüme faktörünü etkileyen ekstrasellüler matris molekülünün yapısı ve bu yapıda bulunan proteinlerin görevlerinden bahsedilmiştir.Item Elektriksel direnç ile ısıtma yoluyla uygulanan kürün beton özelliklerine etkisi(Uludağ Üniversitesi, 2018-04-16) Canbaz, Mehmet; Akçay, Muammer; Ergin, SemihSoğuk havalarda beton karma suyunun donması betonda dayanım kaybına ve geçirimliliğe neden olmaktadır. Ayrıca soğuk hava koşullarında beton prizini oldukça yavaş alır. Bu çalışmada, soğuk havada hızlı priz alan beton üretilmesi hedeflenmiştir. Bu amaçla elektriksel direnç kullanılarak beton içeriden ısıtılmış ve kısa sürede betonun prizini tamamlaması sağlanmıştır. Isıtma için kullanılan kablo farklı boy ve farklı şekillerde kalıp içerisine yerleştirilmiştir. Hazırlanan beton karışımı bu kalıplara yerleştirilerek derin dondurucuya konulmuştur. Derin dondurucuda -15, -20, -25 derece ortam sıcaklıklarında priz alıncaya kadar bekletilmiştir. Betonun priz alma sürecindeki sıcaklığı her 30 dakikada bir ölçülmüştür. Bu yöntemle soğuk hava koşullarına rağmen 4,5 saat gibi kısa bir sürede beton priz almıştır. Kalıptan çıkarılan numuneler kür havuzuna bırakılmıştır. 7. ve 28. günde numunelerden kesilerek alınan 8 cm boyutlarındaki küp numuneler üzerinde yapılan deneyler sonucunda betonun birim hacim ağırlığı, basınç dayanımı, su emme, ultrases geçiş hızları hesaplanmıştır. Oldukça düşük sıcaklıklarda elektrik direnci ile ısıtma sayesinde betonun prizini tamamlamasının beton özelikleri üzerinde olumlu etkileri gözlemlenmiştir.Item FMVSS 210 normuna göre sürücü koltuğu gelişitirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2018-04-06) Pişgin, Ebru; Solmaz, Erol; Mühendislik Fakültesi; Otomotiv Mühendisliği BölümüBu çalışmada, emniyet kemeri çekme testi dayanımı hakkındaki Amerika düzenlemesi olan, FMVSS regülasyonuna uygun üç noktalı emniyet kemeri bağlantı barı tasarımı (ICP-InterConnect Point) ve koltuk konsolu tasarımı geliştirilmesi temel alınmıştır. Mevcut durumda ECE-R14 regülasyonu şartlarını sağlayan sürücü koltuğu geliştirilerek Amerika regülasyonu olan FMVSS 210'a da uyumlu hale getirilmesi amaçlanmıştır. Bu regülasyon gereği üç noktalı emniyet kemerinin iki bağlantı noktasının koltuk üzerindeki ICP Bar üzerinde bulunması gereklidir. Bu çalışmada sürücü koltuğu için bir çok ICP Bar tasarımı yapılmıştır. Ayrıca bu yeniliğin yanında tüm pazar müşterilerine cevap verebilmek için koltuk ve araç arasındaki ortaklaştırılmış bağlantı konsolu tasarımı yapılmıştır. Yapılan tüm ICP Bar ve Konsol tasarım çalışmalarının dizayn dondurma işlemi için bilgisayar ortamında yapılan kinematik ve yapısal analizleri, müşteri talepleri ve ergonomi açısından değerlendirilmiş, en uygun tasarım seçilmiştir.Item Güneş enerjisi kullanan sistemler için yeni bir enerji tahmin algoritması(Uludağ Üniversitesi, 2018-04-09) Koşunalp, SelahattinYenilenebilir enerji kaynakları doğasal olarak sürekli mevcut olduklarından, kısıtlı kaynaklara sahip sistemlerin enerji ihtiyaçlarını gidermek için önemli bir yer tutmaktadır. Güneş enerjisi en çok kullanılan çevresel enerji kaynaklarına güzel bir örnektir. Güneş enerjisi kontrol edilemeyen ama tahmin edilebilen bir enerji kaynağı olarak literatürde yer almıştır. Güneş enerji miktarının gelecek için tahmini kritik bir konudur. Bu çalışmada, geçmişte üretilen güneş enerji miktarına bakarak gelecekte muhtemelen üretilecek güneş enerji miktarını tahmin eden yeni bir algoritma geliştirilmiştir. Bu algoritma aynı zamanda tahmin yapılan gün içerisindeki üretilen enerji miktarındaki değişimleri de göz önüne almaktadır. Önerilen yaklaşım literatürde çokça temel alınan Exponential Weighted Moving-Average (EWMA) algoritmasından esinlenmiştir. Gün içerisinde güneş enerjisindeki dalgalanmaları göz önüne alan farklı senaryolar üzerinde önerilen yaklaşımın performansı EWMA ile karşılaştırılarak sunulmuştur. Gerçekleştirilen benzetimler önerilen algoritmanın güneş enerjisindeki dalgalanmaları EWMA’ dan daha iyi olarak tahmin ettiğini göstermektedir.Item İnşaat firmalarının karşılaştıkları potansiyel risklerin proje başarısına etkisi(Uludağ Üniversitesi, 2018-04-20) Genç, Olcay; Erdiş, Ercan; Oral, EmelRisk; bir tehlikenin gerçekten meydana gelme olasılığı ve bu tehlikenin sonuçları olarak tanımlanabilir. Riske; riski tutma, riskin azaltılması, riskin aktarılması ve riskin önlenmesi şeklinde dört temel tepki gösterilir. Bu çalışmanın amacı, Türkiye’de yapılan inşaat işlerinde firma risklerini, firmaların bu risklere karşı tutumlarını ve bu risklerin, projenin beklenen kalite, optimal maliyet ve uygun bir sürede bitirilmesi anlamına gelen, proje başarısına etkisini saptamaktır. Çalışma kapsamında, iki bölümden oluşan web tabanlı bir anket hazırlanmış ve meslek odaları vasıtasıyla Türkiye’nin çeşitli illerinde kamu ve özel sektörde çalışan inşaat mühendislerine ulaştırılmıştır. Araştırmanın örnek uzayı 163 inşaat mühendisidir. Anket sonuçlarının güvenirliliği için Cronbach’ Alpha değerleri kullanılmıştır. Risklerin proje başarısına etki oranlarını saptamaya yönelik hazırlanan sorular, 5’li Likert derecelendirme ve değerlendirme ölçeği kullanılarak hazırlanmış ve analiz edilmiş, risklere karşı firmaların tutumunda ise frekans-yüzde analizi kullanılmıştır. Çalışmanın sonucunda; doğal afet/eylem/kaza riskleri sonucu bir tehlikenin meydana gelme olasılığı az düzeyde, proje-tasarım aşamasındaki riskler, inşaat aşaması - organizasyon riskleri ve dış - çevresel riskler sonucu bir tehlikenin meydana gelme olasılıkları ise orta düzeyde çıkmıştır. Risklerin proje başarısına etkisi incelendiğinde; doğal afet/eylem/kaza riskleri, dış - çevresel riskler ve inşaat aşaması - organizasyon riskler orta düzeyde, proje-tasarım aşamasındaki riskler ise yüksek düzeyde proje başarısını etkilemektedir. Firmaların risklere karşı tutum sonuçlarına göre ise; inşaat işlerindeki risklere karşı firmaların genel olarak riskin azaltılması tutumunu tercih ettikleri görülmüştür.Item Karataş, Adana denizel alanı için karşılaştırmalı uzun dönem dalga çözümlemesi çalışması(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-19) Genç, Aslı NumanoğluKıyı mühendisliği tasarımlarında dalga iklimi çalışması önemli aşamalardan biridir. Başarılı bir tasarım kapsamlı ve doğru dalga iklimi modellemesine bağlıdır. Bu makalede Karataş, Adana denizel alanı için karşılaştırmalı uzun dönem dalga çözümlemesi sunulmaktadır. Dalga çözümlemesi çalışmalarında ampirik CEM (Coastal Engineering Manual) metodu ve üçüncü kuşak WAM (WAve Model) modeli tahminleri karşılaştırılmalı olarak sunulmuştur. CEM metodunda kara üzeri meteoroloji istasyonu ölçüm rüzgarları ve deniz üzeri ECMWF (European Centre for Medium-Ranged Weather Forecasts) operasyonel arşiv rüzgar tahminleri kullanılmıştır. Uzun dönem dalga çözümlemesi için kullanılan birinci veri takımı Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün Karataş Meteoroloji istasyonunun kara üstü ölçüm rüzgar verileridir. İkinci veri takımı olarak ECMWF 36,5 0N 35,4 0E koordinatı deniz üzeri rüzgar tahmin verileri kullanılmıştır. Üçüncü veri takımı ECMWF 36,5 0N 35,4 0E koordinatı WAM sayısal modeli dalga tahminleridir. Çözümleme çalışmalarında HYDROTAM-3D yazılımı ve veri tabanından faydalanılmıştır. WAM sayısal modeli ve CEM ampirik metodu ile elde edilen uzun dönem derin deniz dalga yüksekliği, Hs değerleri karşılaştırılmıştır. Karşılaştırmalar CEM ampirik metodunda kullanılacak olan rüzgar veri takımının sonuçlar üzerinde belirleyici olduğunu, kara üzeri rüzgar verilerinin belirli bir katsayı ile yükseltilmesi gerekliliğini göstermiştir. ECMWF 36,5 0N-35,4 0 E koordinatına ait rüzgâr tahminleri kullanılarak CEM metodu ile elde edilen sonuçların ECMWF’in operasyonel arşivinde aynı koordinat için WAM sayısal modeli tahminlerinden yüksek olduğu görülmüştür.Item LPG yakıtlı buji ateşlemeli motorun ısınma periyodunda oksijen ile zenginleştirilmiş emme havasının performans ve egzoz emisyonlarına olan etkilerinin incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2018-04-11) Baskın, Niyazi; Erkuş, Barış; Bulut, Emre; Çiçek, Ali; Türkoz, Necati; Mühendislik Fakültesi; Otomotiv Mühendisliği BölümüBu çalışmada, oksijence zenginleştirilmiş emme havasının motor performansı ve egzoz emisyonlarına olan etkileri deneysel olarak incelenmiştir. Tüm deneyler; LPG’li buji ateşlemeli motorun ısınma periyodunda kütlesel olarak farklı oranlarda oksijenin emme havasına sevk edilmesi suretiyle gerçekleştirilmiştir. Emme havasının oksijence zenginleştirilmesinin yanma verimini iyileştirerek motor performansı, HC ve CO emisyonları üzerinde olumlu etkilere neden olduğu tespit edilirken NOx emisyonlarının olumsuz etkilendiği gözlemlenmiştir.Item Öğütülmüş araç lastiğinin ve piroliz işleminden sonra oluşan karbon siyahının bitümlü bağlayıcıların reolojik özellikleri üzerindeki etkisi(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-26) Alataş, Taner; Yılmaz, Mehmet; Kök, Baha Vural; Çeloğlu, Muhammed Ertuğrul; Akpolat, Mustafa; Yamaç, Özge Erdoğan; Yalçın, ErkutBu çalışmada iki farklı boyutta (No.40 elek üstü ve altı) öğütülmüş araç lastiği (CR) ve öğütülmüş araç lastiğinin pirolizinden elde edilen karbon siyahı bitüm modifikasyonunda 3 farklı oranda (%5, %10 ve %15) kullanılmıştır. Saf ve modifiye bağlayıcılar üzerinde penetrasyon, yumuşama noktası, viskozite ve dinamik kayma reometresi (DSR) deneyleri uygulanmıştır. Ayrıca bağlayıcıların sıcaklığa karşı hassasiyetinin göstergesi olan penetrasyon indeksi (PI) değerleri belirlenmiştir. Penetrasyon, yumuşama noktası ve viskozite deneyleri sonucunda bitüm modifikasyonunda kullanılan CR miktarı arttıkça penetrasyon değerlerinin düzenli olarak azaldığı, yumuşama noktası ve viskozite değerlerinin düzenli olarak arttığı belirlenmiştir. Bu durum CR kullanımının bitümün rijitliğini arttırdığını göstermektedir. CR boyutu değerlendirildiğinde malzeme boyutunun bu üç deney üzerinde önemli bir etkiye sahip olmadığı belirlenmiştir. PI değerlerinden saf bitümlü bağlayıcıya kıyasla No.40 elek altı %5 CR kullanılan modifiye bitüm dışındaki tüm modifiye bitümlerin sıcaklığa karşı hassasiyetinin daha az olduğu belirlenmiştir. DSR deneyleri sonucunda CR içeriği arttıkça bağlayıcıların tekerlek izine karşı dayanım parametrelerinin ve elastikiyetlerinin arttığı belirlenmiştir. Öğütülmüş CR’nin pirolize tabi tutulmasından elde edilen karbon siyahının bitüm modifikasyonunda kullanılması CR’nin etkinliğini azaltmış özellikle No.40 altı boyuttaki CR’nin karbon siyahı saf bitümün özelliklerini iyileştirme özelliği göstermemiştir.Item Bir otomasyon teknolojileri üreticisinde standart zaman hesaplama ve montaj hattı dengeleme yazılımı geliştirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-19) Atahan, Ali; Kapuağası, Mertcan; Koç, Ümüş Nur; Gençosman, Burcu Çağlar; İnkaya, Tülin; Mühendislik Fakültesi; Endüstri Mühendisliği BölümüBu çalışmada, bir otomasyon teknolojileri üreticisinde ürün çeşitliliği yüksek olan iki montaj hattı ele alınmıştır. Montaj hatlarında üretilen ürünlerin standart zamanlarının eksik olduğu ve operatörlerin iş yüklerinde dengesizlikler oluştuğu gözlenmiştir. Bu çalışma, üretimdeki darboğazların ortadan kaldırılmasını, sürekli akışın sağlanmasını ve iş gücü verimliliğini arttırmayı hedeflemektedir. İlk aşamada, standart zamanları belirlemek için ön tanımlı zaman sistemleri olan MTM-1 ve MTM-UAS karşılaştırılmıştır. Hızlı ve doğruya yakın sonuçları nedeniyle MTM-UAS seçilmiştir. Ürünlerin özelliklerini ve üretim operasyonlarını içeren bir veri tabanı oluşturularak tüm ürünler için MTM-UAS ile standart zamanlar belirlenmiştir. İkinci aşamada, karışık modelli montaj hattı dengeleme problemi için tamsayılı programlama modeli geliştirilmiştir ve pilot bir uygulamada model doğrulanmıştır. Ancak, tüm ürünler için matematiksel model ile hızlı ve etkin bir şekilde çözüm elde edilememiştir. Bu nedenle, tavlama benzetimi tabanlı bir algoritma önerilmiştir. Önerilen algoritmanın parametreleri deneysel tasarım ile belirlenmiştir. Son aşamada, önerilen yaklaşımın firmada kullanımını kolaylaştırmak amacıyla iki modüllü bir yazılım geliştirilmiştir. Önerilen yaklaşım ile bir ürün için standart zaman hesaplama ve iş talimatı hazırlama süresi beş günden 27 saniyeye düşürülmüştür. Bunun yanı sıra, iş gücü verimliliğinde ürün başına ortalama %6 oranında iyileşme ve yıllık üretim kapasitesinde %6,7 oranında artış sağlanmıştır.Item Pamuk ipliklerin bobin formunda ağartılmasında çevre dostu yöntem olarak ozon kullanım olanağının araştırılması(Uludağ Üniversitesi, 2018-01-23) Eren, Semiha; Çeven, Erhan Kenan; Mühendislik Fakültesi; Tekstil Mühendisliği BölümüBu çalışmada bobin formundaki pamuk ipliklerin ozon gazı ile ağartılması incelenmiştir. Böylece klasik hidrojen peroksit ağartmasına göre daha çevre dostu ve daha ekonomik bir proses geliştirilmesi amaçlanmıştır. Numunelere referans işlem olarak klasik peroksit ağartması yapılmış, ozonla ağartma denemelerinde işlem süresi değiştirilmiştir. Çalışmada atık banyoların KOİ yükleri, beyazlık değerleri, ozonlama süreleri ve iplik düzgünsüzlükleri karşılaştırılmıştır. Ayrıca ipliklerin SEM analizi yapılarak lif yüzeyindeki etki izlenmiş ve ipliklere mukavemet testleri uygulanmıştır.Item Pistonlu yarı-hermetik soğutma kompresörü krank milinin sanki-statik yaklaşımla sonlu elemanlar analizi(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-01) Lekesiz, HüseyinYarı-hermetik soğutma kompresörleri, arıza durumunda kolay müdahale kolaylığı sağlarlar. Bu kompresörlerde kullanılan krank milleri hem hafif hem de dayanıklı olmalıdır. Bu sebeple, doğru tasarım ve doğru malzeme seçimi çok önemlidir. Bu kompresörler yüksek hızda çalıştığından, zamana bağlı dinamik analiz kaçınılmaz olmaktadır. Ancak bu yöntemle problem çözümü çok uzamaktadır ve yakınsama sağlamak zorlaşmaktadır. Özellikle yataklardaki yağ basıncı değişimi vs gibi yapıdaki tüm dinamik etkiler dikkate alındığında problem iyice karmaşıklaşmaktadır. Probleme hızlı ancak statik yaklaşımdan daha doğru bir çözüm elde etmek amacıyla bu çalışmada sanki-statik yaklaşım kullanılmıştır. Kinematik ve kinetik analiz sonucu elde edilen kuvvetler yapıya belli kabuller altında statik olarak uygulanmıştır. Ortaya çıkan maksimum gerilme krank milinin yağlama plakasına bağlanan ucundaki fatura dibinde olup, bu literatürdeki hasar örnekleriyle uyuşmaktadır. Analizler sonucunda atalet etkisi %1,7 civarında olup, ele alınan krank mili için sanki-statik yaklaşımın oldukça doğru bir yaklaşım olduğu gösterilmiştir.Item Rulmanlı yataklarda etkili olan hertz basınçlarının ve yuvarlanma elemanlarında oluşan deformasyonların analizi(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-01) Güllü, Emin; Yılmaz, Tufan Gürkan; Mühendislik Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüBu çalışmada elastisite teorisinden bilinen, yarı sonsuz cisimler için geliştirilmiş ve yayılı bir yükün ya da bir kuvvetin sebep olduğu deformasyonları veren ifadeler kullanılarak; bilyeli ve makaralı rulmanlı yataklar için Hertz basınç dağılımları ve bu basınçların sebep olduğu deformasyonlar hesaplanmıştır. Bunun için önce bilye ve makaralı rulmanların, çeşitli yükler altındaki elips ya da dikdörtgen şekilli Hertz basınç alanları hesaplanmıştır. Sonrasında ise elips veya dikdörtgen alanlar sonlu fark alanlara bölünerek, sonsuz küçük basınç alanları bulunmuş ve burada etkili olan basınçlar kullanılarak, alanlar üzerinde etkili olan kuvvetlere dönüştürülmüştür. Çözümde, bir kuvvet ele alınmış, bunun yeterli mesafelerdeki sebep olduğu deformasyonlar bulunmuş, sonra her nokta için diğer kuvvetlerin sebep oldukları deformasyonlarda bulunmuş ve bunların her biri üst üste toplanarak, bir nokta için toplam deformasyonlar bulunmuştur. Neticede her bir nokta için basınç denklemi ile deformasyon denklemi geliştirilen program sayesinde çözülmüştür. Programın esnekliği sayesinde yük, malzeme, bilye ve makaranın boyutları ve eğrilik yarıçapları değiştirilmek suretiyle, bunların basınç ve deformasyonlar üzerine etkileri incelenmiştir.Item Sınav çizelgeleme problemlerinde homojen sınav dağılımının oluşturulması için kümeleme ve hedef programlama temelli bir yaklaşım(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-05) Çavdur, Fatih; Değirmen, Sema; Küçük, Merve Köse; Mühendislik Fakültesi; Endüstri Mühendisliği BölümüBu çalışma, dengeli bir sınav programı oluşturmak için kümeleme ve hedef programlama tabanlı bir yaklaşım sunmaktadır. Çalışmada, kişisel iş yükü açısından öğrencileri ve öğretim elemanlarını belirli bir düzeyde memnun edecek, dengeli bir sınav programı oluşturmak amaçlanmaktadır. Bu kapsamda öncelikle, derslerin kredisi, başarı oranı ve türü olmak üzere üç parametre kullanılarak sınav kritiklik seviyelerinin belirlenmesi için Ward yöntemi ve k-ortalamalar kümeleme algoritması önerilmektedir. Daha sonra, belirlenen kritiklik seviyeleri ve diğer problem kısıtları dikkate alınarak bir hedef programlama modeli ile sınav çizelgesi oluşturulmaktadır. Önerilen yaklaşım, bir gerçek hayat problemi üzerinde örneklendirilmiştir. Yaklaşım sonucu oluşturulan çizelge, gerçek hayatta oluşturulan çizelge ile karşılaştırıldığında, sınavların kritiklik seviyelerini de dikkate alan dengeli bir sınav çizelgesinin oluşturulduğu görülmektedir. Buna ek olarak, önerilen yaklaşımın daha büyük boyutlu gerçek hayat problemlerinde de kullanılma potansiyeli bulunmaktadır.Item Tam gelişmiş türbülanslı iç akışta kanatçıklı yapılar üzerinde zorlanmış taşınım korelasyonu eldesi: Parametrik deneysel analiz(Uludağ Üniversitesi, 2018-04-13) Bayer, ÖzgürBu çalışmada, türbülanslı, tam gelişmiş iç akışta farklı boyutsuz geometrik ölçülere sahip kanatçıklı yapılardan gerçekleşen kararlı rejimdeki ısı transferini belirlemeye yönelik deneysel bir çalışma yürütülmüştür. Geometrik parametrelerin ısı taşınım katsayısı ve Nusselt sayısına etkisi araştırılmıştır. Deneysel veriler işlenerek Reynolds sayısı aralığı 9,17x10*7Item Yangında elips enkesitli eksenel yük taşıyan çelik kolonların davranışı(Uludağ Üniversitesi, 2018-03-13) Özyurt, EmreBu makale, elips enkesitli içi boş profillerden oluşmuş kolonların yüksek sıcaklıktaki davranışlarını anlamak için sayısal bir çalışmanın sonuçlarını sunmaktadır. Doğrusal olmayan sonlu elemanlar yazılımı olan ABAQUS v6.14-1 kullanılarak, narinliğin, sıcaklıktan dolayı gerçekleşen eksenel zorlanma oranının ve başlangıçta uygulanan eksenel yük seviyesinin yüksek sıcaklıklarda EHS çelik kolonların yangın dayanımına etkilerini araştırmak için çok sayıda sayısal çalışmalar yürütülmüştür. Düzgün sıcaklık dağılımı varsayılmıştır. Sonlu eleman simülasyon sonuçları, mevcut tasarım yönteminin güvenli olup olmadığını kontrol etmek için Eurocode EN 1993-1-1 ve Çelik Yapıların Tasarım, Hesap ve Yapım Esasları yönetmeliklerindeki denklemler kullanılarak hesaplanan sonuçlar karşılaştırılmıştır. Eksenel olarak sıkıştırılmış EHS çelik kolonların kritik sıcaklıklarının hesaplanması için mevcut yöntemin güvensiz olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, yeni bir basit tasarım yöntemi tanıtıldı.