Kedi ve köpeklerde Salmonella taşıyıcılık oranı ve antibiyotik duyarlılıklarının belirlenmesi

Thumbnail Image

Date

2024-05-30

Authors

Yıldız, Merve

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Bursa Uludağ Üniversitesi

Abstract

Salmonelloz gıda kaynaklı zoonotik bir hastalık olarak kabul edilmesine rağmen, evcil hayvanlar sahipleriyle yakın temas halinde olmaları nedeniyle antimikrobiyal dirençli Salmonella bakterilerinin insanlara yayılmasında önemli bir rol oynayabilirler. Bu çalışmanın amacı, Türkiye'deki evcil kedi ve köpeklerde Salmonella prevalansını, risk faktörlerini, bazı virülans faktörlerini, serotiplerini ve antimikrobiyal direnç profillerini belirlemek ve halk sağlığı riskini değerlendirmek ve ayrıca, Salmonella-pozitif ve Salmonella-negatif hayvanların bağırsaklarındaki laktik asit bakterilerinin(LAB) makroskopik karşılaştırmasını yapmaktır. Üç yüz kırk sekiz rektal sürüntüörneğinde Salmonella'nın tanımlanmasında; Uluslararası Standartlar Örgütü (ISO) 6579-1:2017 ve Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) yöntemleri olmak üzere 2 kültür yöntemi etkinliği karşılaştırılmıştır. Elde edilen Salmonella’ların identifikasyonu BD Phoenixotomatize sistemi ve 16S rDNA gen analizi ile gerçekleştirilmiştir. Pozitif izolatlarWhite-Kauffmann-Le Minor şemasına göre lam aglütinasyon yöntemi kullanılarak serotiplendirilmiş ve bazı virülans genlerinin (invA ve stn) varlığı polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) ile değerlendirilmiştir. Antimikrobiyal aktivite, Kirby-Bauer diskdifüzyon yöntemiyle, Clinical and Laboratory Standards Institute (CLSI) kılavuzlarına göre test edilmiştir. Salmonella prevalansı köpeklerde %5,73 (9/157) ve kedilerde %0,0 (0/191) olarak bulunmuştur. Sekiz (8/9) izolat ISO yöntemiyle ve 5 (5/9) izolat FDA yöntemiyle kültüre edilebilmiştir. Makroskopik sonuçlar Salmonella etkenlerinin bağırsaklardaki LAB üzerinde herhangi bir etkisi olmadığını ortaya koymuştur. Üç farklı Salmonella serotipi tespit edilmiş ve tüm izolatlar virülans genleri açısındanpozitif bulunmuştur. Antibiyotik direnç profili, izolatların %11,1'inin MDR (Multidrug resistance) olduğunu ve en yüksek direncin siprofloksasin için bulunduğunu göstermiştir. Köpek izolatlarında MDR dirençli S. Virchow ve karbapenem dirençli S. Enteritidis tespit edilmiştir. Çiğ et tüketimi ile Salmonellataşıyıcılığı arasında ilişki anlamlı bulunmuştur (p<0.01). Çalışma sonucunda, köpeklerin Salmonella enfeksiyonunun potansiyel taşıyıcıları olabileceği sonucuna varılmıştır. Salmonella' nın ishalli köpekler yerine sağlıklı köpeklerden izole edilmesi, asemptomatik taşıyıcılığa dikkat çekmiştir. Zoonotik Salmonella izolatları arasında direncin ortaya çıkması halk sağlığı için de salmonellozun önemli bir tehdit olduğunu ortaya çıkarmıştır.
Although salmonellosis is considered to be a foodborne zoonotic disease, pets can play a significant role in the dissemination of antimicrobial-resistant Salmonella organisms to humans because of close contact with their owners. The aim of this studywas to determine the prevalence, risk factors, virulence factors, serotypes, and antimicrobial resistance profile of Salmonella in pet dogs and cats in Turkey and toassess the public health risk. Furthermore, to perform macroscopic comparison oflactic acid bacteria (LAB) in Salmonella-positive and Salmonella-negative animals.International Standards Organization (ISO) 6579-1:2017 and Food and Drug Administration (FDA) methods were used to compare the effectiveness of culturemethods in the identification of Salmonella in 348 rectal swabs. Confirmation wasperformed by BD Phoenix automated system and 16S rDNA gene analysis. Positiveisolates were serotyped using the slide agglutination method according to the White-Kauffmann-Le Minor scheme and the presence of virulence genes (invA and stn) wereevaluated by polymerase chain reaction (PCR). Antimicrobial activity was tested by Kirby-Bauer disk diffusion method according to Clinical and Laboratory StandardsInstitute (CLSI) guidelines. Salmonella prevalence was 5.73% (9/157) in dogs and0.0% (0/191) in cats. Eight (8/9) isolates were cultured with the ISO method and 5(5/9) isolates were cultured with the FDA method. Macroscopic results revealed that Salmonella agents had no effect on LAB. Three different serotypes were detected andall isolates were positive for virulence genes. Antibiotic resistance profiling indicatedthat 11.1% of the isolates were MDR and the highest resistance was found forciprofloxacin. MDR- resistant S. Virchow and carbapenem-resistant S. Enteritidis were detected from dog isolates. There was a significant difference between raw meat consumption and Salmonella carriage (p<0.01). As a result of the study, it wasconcluded that dogs could be potential carriers of Salmonella infection. The isolation of Salmonella in healthy dogs instead of dogs suffering from diarrhea indicates that attention should be paid to asymptomatic carriage. The emergence of resistance among zoonotic Salmonella isolates poses a significant threat to public health.

Description

Keywords

Salmonella serotipleri, Kediler, Köpekler, Antimikrobiyal direnç, Laktik asit bakterileri, Virülans faktörleri, Salmonella serotypes, Cats, Dogs, Antimicrobial resistance, Lactic acid bacteria, Virulence factors

Citation

10

Views

14

Downloads

Search on Google Scholar