Sıçanda insizyon yara modellerinde domuz yağı ile mupirosin pomadın yara iyileşmesi etkilerinin karşılaştırılması

Abstract

Yara, canlı bir doku üzerinde fiziksel, kimyasal ve biyolojik travmanın ardından, anatomik ve işlevsel devamlılığın bozulduğu bir durumdur. Organizma, yaralanma sonrasında karmaşık ve etkileşimli bir yapı oluşturma sürecine girmektedir. Yapılan araştırma ve çalışmalar, yara iyileşme sürecini anlama ve bu süreci kısaltma amacı taşır. Günümüzde yara bakımı konusunda geleneksel veya modern teknoloji ile üretilmiş çeşitli topikal maddeler kullanılsa da hala tek bir madde üzerinde tam bir görüş birliği sağlanamamıştır. Bu çalışmada, daha önce çeşitli araştırmalarda yara iyileşmesi üzerine olumlu etkisi olduğu düşünülen domuz yağı ile rutin tedavi seçeneklerinden biri olan mupirosin pomadın karşılaştırılarak yara iyileşmesi sürecine etkisi incelendi. Aynı zamanda farklı iki insizyon modeli yapılarak domuz yağının mupirosin gruplarına karşı etkinliği araştırıldı. Çalışmada 20 adet Sprague-Dawley dişi rat kullanıldı. Sıçanlar A ve B grubu olmak üzere 2 gruba ayrıldı. A grubu sıçanların sırtına sağ ve sol olmak üzere 5 cm’ lik insizyon ve 1’ er cmaralıklarla sütürasyon uygulandı. B grubu sıçanlarının sırtına yine sağ ve sol olmak üzere 5x1 cm’ lik tam kat deri eksizyonu ve 1 er cm’ lik aralıklarla sütürasyon uygulandı. Her bir sıçanın sağ tarafındaki yaraya domuz yağı ile sol taraflarındaki yaralara mupirosin pomad ile 3 hafta boyunca, günlük açık pansuman yapıldı. Sıçanlar 3. hafta sonunda sakrifiye edildi. Bu süreçte 3.,7.,14. Ve 21. Günlerde patolojik örnekler alınıp makroskobik ve histopatolojik inceleme yapıldı. Sonuç olarak çalışmada; domuz yağı uygulanan tarafların özellikle insizyonel yara modeli grubunda bazı yara iyileşmesi parametreleri yönünden mupirosin grubuna göre daha iyi sonuçları olduğu görüldü. Domuz yağının yara iyileşmesi üzerine bu olumlu etkileri nedeniyle alternatif bir topikal pansuman materyali için güçlü bir içerik olacağı yönünde ek çalışmalar yapılması gerekmektedir.A wound is a state wherein the continuity of the living tissue is disrupted following a physical, chemical, and biological trauma. The organism enters into a complex and interactive process of structural reorganization subsequent to injury. Research endeavors and studies are geared towards comprehending the wound healing process and shortening this process. In the contemporary era, despite the utilization of various topical agents produced through either conventional or state-of-the-art technology for wound care, a unanimous consensus regarding a singular agent has not yet been achieved. In this study, the impact of pig fat, previously hypothesized to have positive effects on wound healing based on various research, was investigated in comparison to the routine treatment option of mupirocin ointment. The study aimed to examine their effects on the wound healing process. Additionally, two distinct incision models were established to explore the efficacy of pork lard against mupirocin groups. A total of 20 female Sprague-Dawley rats were employed for the study. The rats were divided into two groups, Groups A and B. Group A rats underwent 5 cm incisions on their backs, both right and left sides, with sutures applied at 1 cm intervals. Group B rats underwent full-thickness excisions of 5x1 cm, again on their backs, with sutures at 1 cm intervals. Pork lard was applied to the wounds on the right side, while mupirocin ointment was applied to the wounds on the left side, and daily open dressings were performed for 3 weeks. The rats were sacrificed at the end of the third week. During this process, pathological samples were collected on the 3rd, 7th, 14th, and 21st days for macroscopic and histopathological examination. As a result of the study, it was observed that the sides treated with pig fat, particularly within the in cisional wound model group, exhibited better results in terms of certain wound healing parameters compared to the mupirocin group. Further studies should be conducted to explore the potential of pig fat as a promising alternative topical wound dressing material due to its beneficial effects on wound healing.