Yayın:
Jean Baudrillard düşüncesinde hakikat sorunu

dc.contributor.advisorKüçükalp, Kasım
dc.contributor.authorMengü, Mehmet
dc.contributor.departmentSosyal Bilimler Enstitüsü
dc.contributor.departmentFelsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
dc.contributor.departmentFelsefe Tarihi Bilim Dalı
dc.contributor.orcid0009-0005-6245-984X
dc.date.accessioned2024-06-11T07:03:15Z
dc.date.available2024-06-11T07:03:15Z
dc.date.issued2024-03-07
dc.description.abstractArtık tamamen küreselleşmiş bir paradigma olan Batı Metafiziği’nin sınırlarını belirlediği günümüzün Çağdaş İnsani Kültürü bugün net bir gerçeklik olarak tüm unsurlarıyla karşımızdadır. Bu anlamıyla Jean Baudrillard Düşüncesi, bu gerçekliğin yarattığı krizin aslında Kutsal-Dindışı ya da Kadim-Modern ayrımı üzerinden temellenen bir sorun olduğunu bize net biçimde gösteren ve bunu aşmaya yönelik bir çözüm sunan bir yapı olarak karşımıza çıkmaktadır. Baudrillard’ın farkı, kendisinin deiçinde yetiştiği Postyapısalcı geleneği radikal bir eleştiriye tabi tutmasından kaynaklanmaktadır ve bunu yaparken de özellikle Postmodern Sanat’ı ve onun ontolojik kategorisi olan Nesne’yi kullanması, düşünürü Batı Düşüncesi içerisinde farklı bir konuma yerleştirmektedir. Diyebiliriz ki, günümüzde Kod yazılımı üzerinden artık bir Yeni Medya Sanatı ya da Yapay Zeka Sanatı’nda açıklığa çıkan Çağdaş Batı Sanatı ve Düşüncesini ve onun paralelinde oluşan Post-Human, Transhümanizm gibi yeni gelenekleri, Baudrillard’ı okumadan tüm yönleriyle kavrayabilmek olanaksızdır. Biz en azından çalışmamızda bunu vurgulamaya çalıştık ve Batı Düşüncesi’nde Kant sonrası inşa edilen Modern ve Postmodern hakikat tasavvurlarının, Baudrillard Düşüncesini merkeze koyarak, ana hatlarıyla açık bir resmini vermeyi denedik.
dc.description.abstractToday's Contemporary Human Culture, in which Western Metaphysics, which is now a completely globalized paradigma, defines its limits, is in front of us with all its elements as a clear reality. In this sense, Jean Baudrillard's Thought emerges as a structure that clearly shows us that the crisis created by this reality is actually a problem based on the distinction between Sacred-Secular or Ancient-Modern, and offers a solution to overcome it. The difference of Baudrillard stems from her radical criticism of the Poststructuralist tradition in which he grew up, and while doing this, her use of Postmodern Art and its ontological category, Object, places the thinker in a different position in Western Thought. We can say that it is impossible to comprehend the Contemporary Western Art and Thought, which is now revealed in a New Media Art or Artificial Intelligence Art, and the new traditions such as Post-Human and Transhumanism, which emerged in parallel with it, in all aspects without reading Baudrillard, through Code software. At least, we tried to emphasize this in our study and tried to give a clear picture of the Modern and Postmodern truth conceptions constructed after Kant in Western Thought, by putting Baudrillard's Thought in the center.
dc.format.extentIX, 245 sayfa
dc.identifier.citationMengü, M. (2024). Jean Baudrillard düşüncesinde hakikat sorunu. Yayınlanmamış doktora tezi. Bursa Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11452/41963
dc.language.isotr
dc.publisherBursa Uludağ Üniversitesi
dc.relation.publicationcategoryTez
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.subjectBaudrillard
dc.subjectHakikat
dc.subjectPost-yapısalcılık
dc.subjectTruth
dc.subjectPoststructuralism
dc.titleJean Baudrillard düşüncesinde hakikat sorunu
dc.title.alternativeThe problem of truth in Jean Baudrillard thought
dc.typedoctoralThesis
dspace.entity.typePublication
local.contributor.departmentSosyal Bilimler Enstitüsü/Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı/Felsefe Tarihi Bilim Dalı

Dosyalar

Orijinal seri

Şimdi gösteriliyor 1 - 1 / 1
Küçük Resim
Ad:
Mehmet_Mengü.pdf
Boyut:
7.21 MB
Format:
Adobe Portable Document Format