2020 Cilt 2 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/13289
Browse
collection.page.browse.recent.head
Item 19. Yüzyıl Aşkenaz Yahudilerinin Monoteist reformu için bir örnek olarak Hz. Muhammed(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-05-10) Tolan, John; Ekiz, Necmettin Salih21 Ocak 1821’de Heinrich Heine, arkadaşı Moses Moser’a yazdığı bir mektupta hiçbir şairin [Hz.] Muhammed’i gölgede bırakamadığını ifade etmişti: “İtiraf etmem gerekir ki sen (Muhammed), Mekke’nin büyük peygamberi, en büyük şairsin ve senin Kur’an’ın kolay kolay hafızamdan çıkmayacak.” Heine, [Hz.] Muhammed’e hem peygamber hem de şair olarak hayran olan birçok şairden biriydi. Şüphesiz, Goethe için olduğu gibi Heine için de İslâm peygamberi, peygamber ile şair arasındaki çizginin ne kadar ince olduğunu göstermişti. Heine, [Hz.] Muhammed’in başta Yahudiler olmak üzere diğer dinlere gösterdiği hoşgörüye hayran kalmıştı. 19. yüzyılın birçok Yahudi yazarı için [Hz.] Muhammed ve daha genel olarak Orta Çağ İslâm’ı, Hıristiyanlığa karşı bir set vazifesi görmüştü. Wissenschaft des Judentums hareketine katılan Yahudi oryantalistler [Hz.] Muhammed’e ve erken dönem İslâm tarihine özel ilgi göstermişler, sık sık [Hz.] Peygamber’i hakiki Yahudilik ruhuna yakın bir reformcu olarak tasvir etmişlerdir.Item Hıristiyanlık söz gücüyle mi kılıçla mı yayıldı? Ahmed Midhat Efendi - Misyoner Henry Otis Dwight tartışması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-06-22) Cengiz, KübraMüslüman-Hıristiyan ilişkileri tarihinde, tarafların karşılıklı polemikleri daima dikkat çekmiştir. 19. yüzyılda Osmanlı Devleti’nde yaşamış, farklı tür ve alanlardaki çalışmalarıyla öne çıkan Ahmed Midhat Efendi de, Müdafaa isimli eserinde, Müslüman bir yazar olarak Hıristiyanlığa yönelik araştırma ve eleştirilerde bulunmuştur. Ahmed Midhat’ın eleştiri noktalarından biri, Hıristiyanlığın söz gücüyle değil, kılıç kuvvetiyle desteklendiği ve yayıldığı iddiasıdır. O, bu iddiasını kanıtlamak için, tarihî verilerin yol göstericiliğine inanmış, İmparator Konstantin döneminden başlayarak Hıristiyanlık tarihini incelemiştir. Buna karşın, Amerikalı Misyoner Dwight, Ahmed Midhat’ın iddiasının yanlış olduğunu dile getirmiş, ona karşı bir mukabelede bulunmuştur. Ahmed Midhat da, bu mukabeleye cevap yazmıştır. Ahmed Midhat ve Dwight’ın Konstantin üzerine yazışmalarını konu edinen makalemiz, üç kısımdan oluşmaktadır. Birinci bölümde Ahmed Midhat’ın, Konstantin’in Hıristiyanlık tarihindeki rolü üzerine verdiği bilgilerin, birincil kaynaklarla örtüşüp örtüşmediği araştırılmış, Hıristiyanlığa yönelik eleştiri noktaları belirlenmiştir. İkinci olarak Dwight’ın mukabelesi ve iddiaları ele alınmıştır. Üçüncü bölümde ise Ahmed Midhat’ın cevabı yer almıştır.Item Evanjelik hareketin ABD siyaset kurumundan dinî talepleri üzerine bir inceleme(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-06-18) Yılmaz, HakanEvanjelik hareket veya Evanjelikalizm 20. yüzyılda, özellikle de son çeyreğinde Amerika Birleşik Devletleri’nin siyasi, dinî, sosyal ve kültürel hayatında ön plana çıkmıştır. Evanjelikler, devletin çıkarttığı bazı kanunları kendi dinî yaşantılarına doğrudan bir müdahale olarak görüp örgütlenerek siyaset sahnesine girmişlerdir. Hıristiyan Sağ (Christian Right) çatısı altında birbirinden farklı amaçlara sahip birçok Evanjelik örgüt bulunmaktadır. 1976 başkanlık seçimlerinden bu yana Hıristiyan Sağ siyasilere taleplerini iletmeye ve lobi faaliyetlerine devam etmektedir. Bu tarihten sonra Evanjelik hareketin siyasete olan etkisi artarak devam etmiştir. Hıristiyan Sağ hareketinin etrafında toplandığı birçok konu vardır. Bunların başlıcaları: kürtaj karşıtlığı, eşcinsellik haklarına karşıtlık, İsrail yandaşlığı, devlet okullarında Hıristiyanlıkla ilgili talepler ve evrim karşıtlığıdır. Bu çalışmamızın amacı yapısını çoğunlukla Evanjeliklerin oluşturduğu Hıristiyan Sağ’ın siyaset kurumundan dinî taleplerinin ortaya konulması ve incelenmesidir. Bu yapılırken ilk önce Evanjelikalizm kavramı açıklanacak daha sonra Evanjelik hareketin tarihsel arka planı verilecektir. Evanjeliklerin siyasete giriş nedenleri açıklanarak dinî talepler nedenleriyle ortaya konulacaktır.Item Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde Milenyalizm meselesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-06-16) Elmas, Büşra; İlahiyat Fakültesi; 0000-0001-7586-7491Milenyalizm (binyılcılık), eskatolojik bir mesele olarak tamamen teolojik bağlamı ile değerlendirilmişse de, yeryüzünde belirli bir zümrenin kurtuluşuna ilişkin dünyevî bir mesele olduğundan, bu düşünce ortaya çıktığı toplumun durumu ile yakından ilişkilidir. Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde, milenyalizm meselesi ile ilgili görüşler dönemin sosyo-politik etkilerinden uzak kalamamıştır. Bu çalışmada, Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde binyılcı fikirlerin Kilise dışında görüşler olarak nitelenmediği, aksine, bazı kilise babalarının söz konusu fikirleri büyük ölçüde taşıdığı savunulmaktadır.Ayrıca, binyılcı fikirlere karşı çıkan bazı yazarların aslında doğrudan binyılcılığa değil, bu yaklaşımın uzun vadede Kilise için doktrinel ya da kurumsal anlamda bir tehdit unsuru olabilecek yönlerine eleştiriler getirdikleri iddia edilmektedir. Bu bağlamda, Kilise’nin binyılcılıkla ilgili kanaatini değiştirmesinde etkili olmuş heretik hareketlerden, Hıristiyanlığın emperyal güçle ilişkilerindeki değişimin söz konusu inançlara yansımalarından ve Yahudiliğin içinden çıkan bir din olarak Hıristiyanlığın kendini tanımlaması ile binyılcılığın reddi arasındaki ilişkiden bahsedilmektedir.