2022 Cilt 4 Sayı 2

Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/30936

Browse

collection.page.browse.recent.head

Now showing 1 - 4 of 4
  • Item
    Türkiye’deki üniversitelerde dinler tarihi alanında 2021 yılında yapılan yüksek lisans ve doktora tezleri
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-01-12) Selvi, Ayşe; Bursa Uludağ Üniversitesi; 0000-0003-3136-9102
    Yeryüzünde var olan bütün dinleri inceleme konusu yapan Dinler Tarihi alanında Türkiye’de son yıllarda yapılan çalışmaların sayısı giderek artmaktadır. Bu minvalde Türkiye’de Dinler Tarihi’nin seyrini konu eden, gelinen noktayı sayısal ve tematik açıdan inceleyip analiz eden çalışmalara ihtiyaç duyulmakta ve uzman akademisyenler tarafından bazı yayınlar yapılmaktadır. Bu çalışma da Türkiye üniversitelerinde Dinler Tarihi alanında yapılmış olan lisansüstü tezlere dair üniversiteler bazında sayısal, tematik birtakım veriler ve kısa değerlendirmeler sunma amacını taşımaktadır. Dinler Tarihi alanındaki tez çalışmalarının geçmişten günümüze sayıca fazlalığı ve çeşitliliği dolayısıyla bu çalışma yalnızca 2021 yılında tamamlanan tezlerle sınırlandırılmıştır. Sosyal Bilimlere ait nitel araştırma yöntemlerinden doküman analizi kullanılarak araştırma gerçekleştirilmiştir. Araştırma verilerine, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Ulusal Tez Merkezi’nin internet sayfasında yer alan açık ve izinli lisansüstü tezler taranarak ulaşılmıştır. Bu kapsamda ilgili kriterleri karşılayan toplamda 57 lisansüstü tez tespit edilerek çalışmanın veri seti oluşturulmuştur. Çalışma içerisinde bu tezler tematik kategoriler altında tam künyeleri ve Türkçe-İngilizce kısa özetleri listelenerek sunulmuştur.
  • Item
    Kanonik İncillerde İsa ve Şeytan diyaloğu: Karşılaştırmalı bir yaklaşım
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2022-12-23) Tunç, İsmet
    Şeytanın sınayıcı yönü birçok dinî anlatıda mevcuttur. Şeytan bu yönüyle Tanrı tarafından seçilmiş pek çok dinî önderi saptırmaya çalışmıştır. Bununla birlikte Şeytan; insanoğlunun dünyada yaşamasının ve günahkâr olmasının da asıl sebebi görülmektedir. Hıristiyan dinî geleneğinde de Şeytan bu özelliği ile bilinmekte ve İncillere bakıldığında İsa’nın böyle bir durumla karşılaştığı görülmektedir. İlk başta Şeytan, Âdem ve karısı Havva’yı kandırarak onların cennetten düşüşüne sebep olurken, İsa ile olan diyalogda İsa’nın vahşi hayvanlarla birlikte oluşu, bir cennet tasviri barındırmaktadır. Yahudi geleneğinde Tanrı’nın hizmetindeki kötü varlık özellikleriyle betimlenen Şeytan, Hıristiyan geleneği ile birlikte Tanrı’nın karşısında konumlanmıştır. Şeytan, İsa’yı çölde önemli bir sınamaya tabi tutmuştur. Yahudilerin çölde geçirdikleri kırk yıl süre içindeki tutumları ile İsa’nın kırk günlük açlığa ve susuzluğa direnmesi arasında bir benzerlik söz konusudur. Bu süreçte İsa, Yahudilerden farklı olarak “günahsız Oğul” olma özelliğiyle sınanma karşısında Şeytan’ın çabalarını boşa çıkarmıştır. Kanonik İncillerde Şeytan’ın İsa’yı sınamasına ilişkin anlatılar benzerlikler kadar farklılıklar da içermektedir. Bu bağlamda vaftiz hadisesi, göğün yarılması, Kutsal Ruh’un betimlenmesi, çölde sınanma ve Şeytan’ın İsa’ya yaklaşımı ile içinde bulunduğu çaresizlik durumu makalenin odak noktasını oluşturmaktadır. Makale İncillerdeki farklı anlatımlar ve çelişkiler sonuç için betimleyici ve özetleyici bir tablo sunmaktadır. Bu çalışma karşılaştırmalı bir yöntemle ele alınmıştır ve İnciller arasındaki farklılıkların ortaya çıkarılması, değerlendirilmesi ve rivayetlerin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlamayı amaçlamaktadır.
  • Item
    The trinity in the theology of Michael Servetus
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2022-12-22) Fortacı, Talha
    The Trinity (taslīs in Arabic), which constitutes the most fundamental dogma of Christianity, expresses a triune conception of God represented as Father, Son, and Holy Spirit. In its current form, the Trinity has been made the official belief basis of Christianity following the decisions taken in the councils, which occupy a significant place in the history of Christianity. In the most general terms, Trinity is the belief that each of these three entities, Father, Son, and Holy Spirit, is God and that there is no superiority or difference between them in divinity. Acceptance of the Trinity is necessary for becoming a Christian. Nevertheless, it is wellknown that in the history of Christianity, some individuals and groups rejected the Trinity despite identifying themselves as ‘‘Christians’’. The most notable of these names is Michael Servetus, who is also considered the founder of the movement known today as Unitarianism. Servetus wrote some books in which he seriously criticized the Holy Trinity. According to Servetus, the Trinity is not mentioned in the Holy Bible, and this dogma has no place in the essence of Christianity. The Trinity is a construct fashioned by Greek philosophy and falsifies Christianity. These objections, which made an overwhelming impression in his time, greatly angered the Protestant and Catholic theologians. Servetus was burned to death in Geneva in 1553 due to Catholic and Protestant collaboration. This study examines the religious thought of Michael Servetus, particularly his interpretation of the Trinity, and analyzes his challenges to the traditional understanding of the Trinity.
  • Item
    Britanya ve Batı Avrupa’nın hıristiyanlaşmasında Kelt Manastır Misyonerliğinin rolü
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2022-11-30) Güzeldal, Yasin
    Britanya ve İrlanda’nın Hıristiyanlaşma sürecinde Kelt Hıristiyanlığının Orta Çağ Hıristiyan misyonuna katkısı büyük önem arz etmektedir. Özellikle altıncı yüzyılda Kelt misyoner keşişleri gruplar halinde yola çıkmışlar ve Avrupa’yı dolaşarak dikkat çekici bir misyonerlik hareketi gerçekleştirmişlerdir. Kelt misyonerler gittikleri bölgelerde sadece Hıristiyan olmayanları değil, aynı zamanda Hıristiyan olup yozlaşmış kabul ettikleri kişileri de kapsayan bir misyon anlayışını benimsemişlerdir. Bu çalışmada, öncelikle Britanya ve Batı Avrupa’ya Hıristiyanlığın girişi ve bu bölgelerin yedinci yüzyıla kadar geçirdikleri dinî ve siyasî süreç ele alınmıştır. Ardından Kelt misyonerlerin, Mesih’in mesajı iletmek için çıktıkları yolculukları tanımlayan peregrinatio anlayışından bahsedilmiştir. Bu hareket temelde, Kelt misyonerliğinin üç önemli temsilcisi konumunda olan Aziz Columba (520-597), Aziz Aidan (590- 651) ve Aziz Columbanus (543-615) üzerinden incelenmiştir. Bahsi geçen isimlerin, misyonerlik faaliyetlerini yürütürken izledikleri yol, kullandıkları materyaller, karşılaştıkları problemler ve misyon hedefi doğrultusunda uyguladıkları yöntemlerin ortak yönleri ve farklılıkları üzerinde durulmuştur.