Eğitim Bilimleri Doktora Tezleri / PhD Dissertations

Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/21

Yasal Uyarı ⚠️ Araştırmacılar, tezlerin tamamı veya bir bölümünü yazarın izni olmadan ticari veya mali kazanç amaçlı kullanamaz, yayınlayamaz, dağıtamaz ve kopyalayamaz. BUU Akademik Açık Erişim Web Sayfasını kullanan araştırmacılar, tezlerden bilimsel etik ve atıf kuralları çerçevesinde yararlanırlar.

Browse

collection.page.browse.recent.head

Now showing 1 - 20 of 149
  • Item
    STEAM temelli müzik etkinliklerinin özel yetenekli öğrencilerin üstbilişsel farkındalık ve yaratıcılık potansiyellerine etkisi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-01-15) Özer, Zeynep; Demirbatır, Rasim Erol; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı/Müzik Eğitimi Bilim Dalı; 0000-0001-5884-3367
    Bu çalışmada, özel yetenekli öğrencilere yönelik hazırlanmış STEAM temelli müzik etkinliklerinin öğrencilerin üstbilişsel farkındalık ve yaratıcılık potansiyellerine etkisi araştırılmıştır. Bu doğrultuda yapılan çalışma, 2022-2023 Eğitim-Öğretim yılında Bursa Halil İnalcık Bilim ve Sanat Merkezi’nde öğrenim gören ve 5. sınıfta okuyan 20 öğrenciye yönelik olarak hazırlanmıştır. Araştırma karma yöntem yaklaşımlarından iç-içe karma yöntemi temelinde tasarlanmıştır. Uygulama öncesinde öğrencilerin üstbilişsel farkındalıklarını belirlemek amacıyla Sperling, Howard ve Murpy (2002) tarafından 3-9. sınıf öğrencileri için geliştirilen ve Türkiye’deki öğrencilere Karakelle ve Saraç (2007) tarafından uyarlanan Üstbilişsel Farkındalık Ölçeği (ÜBFÖ-Ç), araştırmacılardan gerekli izinler alınıp kullanılmıştır. Ayrıca öğrencilerin yaratıcılık potansiyellerini belirlemek amacıyla Paris Descartes Üniversitesi’nden Lubart ve arkadaşları (2011) tarafından geliştirilen Yaratıcılık Potansiyelini Değerlendirme Testi (Evaluation of Potantial Creativity, EPoC) kullanılmıştır. Uygulama sonrasında da aynı testler tekrar edilerek gerekli değerlendirmeler yapılmıştır. Uygulama, 2022-2023 Eğitim-Öğretim yılının 2. döneminde başlanılmak üzere toplam 12 hafta sürecek şekilde planlanmıştır. Çalışmada 5 farklı etkinlik uygulanmıştır. Her etkinliğin sonunda öğrencilerin ilgili etkinliğe yönelik farkındalıklarının belirlenmesi amacıyla “Biçimlendirici Değerlendirme” gerçekleştirilmiştir. Uygulamanın sonunda ise yarı vii yapılandırılmış görüşme formu ile öğrencilerin STEAM temelli müzik etkinliklerine yönelik görüşleri belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırmada elde edilen verilerin analizinde nicel ve nitel veri analiz yöntemleri kullanılmıştır. Üstbilişsel Farkındalık ve Yaratıcılık Potansiyelini Değerlendirme Testinden elde edilen veriler parametrik testlerden t-testi, Biçimlendirici Değerlendirme Formundan elde edilen veriler betimsel analiz, Yarı Yapılandırılmış Görüşme Formundan elde edilen veriler ise içerik analizi yöntemi kullanılarak değerlendirilmiştir. Araştırma sonunda STEAM temelli müzik etkinliklerinin özel yetenekli öğrencilerin üstbilişsel farkındalık ve yaratıcılık potansiyellerinin ön test ve son test puanları arasında son test puanlarının lehine anlamlı bir fark olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca öğrencilere uygulanan Biçimlendirici Değerlendirme ve Yarı Yapılandırılmış Görüşme Formlarından elde edilen verilere göre; öğrencilerin etkinlikleri eğlenceli ve öğretici buldukları, müziğin farklı dersler ile birlikte daha etkili olabileceği fikrini benimsedikleri görülmüştür. Ayrıca öğrenciler; bilişim teknolojileri alanında müzik ile ilgili birçok farklı programın olduğuna ve Scratch programında müzik çalışmalarının da yapılabileceğine ilişkin görüş bildirmişlerdir.
  • Item
    Nicel analiz seçimi konusunda yapay zekâ destekli bir sohbet robotu geliştirilmesi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-09-25) Ersöz, Abdullah Ragıp; Şentürk, Aysan; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Anabilim Dalı; 0000-0003-3519-8400
    Yapay zekâ, bu yüzyılın en önemli ve birçok başarının ve gelişmenin beklendiği teknolojilerinden birisidir. Yapay zekâ teknolojileri kullanılarak üretilen sohbet robotları son dönemde oldukça öne çıkmaktadır. Sohbet robotları, genellikle yapay zekâ ve doğal dil işleme teknolojilerini kullanarak insanlarla iletişim kurabilen programlardır. Bu çalışmanın gerekçesi, eğitim alanında doğal konuşmayı anlama ve üretme konusunda bir sohbet robotunun olmamasıdır. Bu çalışmada, lisansüstü öğrencilere nicel analiz seçimi konusunda destek olmak amacıyla, NAR (Nicel Analiz Robotu) adında yapay zekâ destekli bir sohbet robotunun geliştirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın, eğitim alanında sohbet robotlarının kullanımı konusunda, literatüre katkı sağlaması hedeflenmiştir. Araştırmada lisansüstü öğrencilerin nicel analiz seçiminde yaşadıkları problemlere odaklanılmış ve araştırma modeli olarak Tasarım Tabanlı Araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sürecinde yenilikçi problem çözme yaklaşımlarından Tasarım Odaklı Düşünme yönteminden yararlanılmıştır. Veri toplama aracı olarak dört yöntemden (çevrimiçi anket, doküman analizi, kullanılabilirlik testi ve log kayıtları) yararlanılmıştır. Verilerin analizinde betimsel analiz, içerik analizi ve doküman analizinden yararlanılmıştır. Toplanan verilerin geçerliğinde, katılımcı teyidi, çeşitleme ve Kappa testi tekniklerinden yararlanılmıştır. Sohbet robotunun kodlarının yazımında Python programlama dili kullanılmıştır. Araştırmanın bulguları yinelemeli döngüler şeklinde sunulmuştur. Katılımcıların görüşlerine göre nicel analiz seçiminde yaşanan sorunlar, nicel analiz konusunda yeterlik, bireysel destek ihtiyacı ve danışman öğrenci ilişkilerindeki aksaklıklar temalarında açıklanmıştır. Yapay zekâ temelli bir sohbet robotu geliştirilmesinde tasarım, geliştirme ve uygulama sürecini etkileyen olası faktörler, kullanıcı merkezli tasarım, doğal dil işleme yeteneği, açık ve anlaşılır arayüz ve etik ilkeler temalarında paylaşılmıştır. Sohbet robotunun doğru ve anlamlı yanıtlar üretip üretmediğini test etmek için yapılan kullanılabilirlik testi ve log kayıtları sonuçlarına göre, geliştirilen ilk prototipin etkili ve anlamlı cevap verme düzeyi orta düzeydeyken, ikinci prototipin ise etkili ve anlamlı cevap verme düzeyi orta düzey ile yüksek düzey arasında tespit edilmiştir. Elde edilen bulgular ve yapılan literatür taraması, sonuç ve tartışma kısmında, arayüz ve etkileşim tasarımı, sohbet robotlarının geleceği, yapay zekâ ve etik başlıklarında tartışılmıştır.
  • Item
    Özel yetenekli öğrencilere yönelik tasarlanan teknoloji destekli geometri öğretim modülünün ispat ve muhakeme süreçleri açısından incelenmesi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-06-12) Zengin, Derya; Broutin, Menekşe Seden Tapan; Bursa Uludağ Üniversitesi / Eğitim Bilimleri Enstitüsü / Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Anabilim Dalı / Matematik Eğitimi Bilim Dalı; 0000-0001-9854-9664
    Bu çalışmada, özel yetenekli öğrencilere yönelik tasarlanan teknoloji destekli geometri öğretim modülünün ispat ve muhakeme süreçleri açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada, nitel bir araştırma olup tasarım tabanlı yaklaşım ile desenlenmiştir. Tasarım tabanlı araştırmada süreç üç aşamada tamamlanmıştır. Birinci aşamada, taslak modeli geliştirilmiş ve ders planları hazırlanmıştır. İkinci aşamada, ilk uygulama yapılmış ve tasarım revize edilmiştir. Üçüncü aşamada, ikinci uygulama yapılmış ve tasarıma son hali verilmiştir. Bu süreç sonucunda, Zengin öğretim modeli geliştirilmiş ve bu model kapsamında 9. sınıf Matematik dersindeki üçgenler ünitesi için 7 örnek ders planlarını içeren bir öğretim modülü tasarlanmıştır. Çalışmanın uygulamaları, 2022-2023 öğretim yılı güz ve bahar dönemlerinde yapılmıştır. Birinci aşamada 50 BİLSEM öğrencisi ve 57 BİLSEM matematik öğretmeni ile ikinci aşamada 2 BİLSEM öğrencisi ve üçüncü aşamada 8 BİLSEM öğrencisi ile çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Araştırmada veri toplama aracı olarak; Yarı Yapılandırılmış Görüşme Formu, Açık Uçlu Geometri Alan Bilgisi Testi, Çoklu Zekâ Alanı Envanteri ve Yaratıcılık Ölçeği kullanılmıştır. Aynı zamanda, uygulama sürecinde ders gözlemleri, ses, ekran ve video kayıtları ile veriler toplanmıştır. Çalışmada, görüşme formları içerik analizi ile analiz edilmiştir. Ayrıca, Açık Uçlu Geometri Alan Bilgisi Testi, Çoklu Zekâ Alanı Envanteri ve Yaratıcılık Ölçeği'nden elde edilen veriler veri çözümleme yöntemleri ile analiz edilerek gerekli değerlendirmeler yapılmıştır. Öğrencilerin muhakeme ve ispat süreci, nitel analiz kapsamında Toulmin tartışma modeli ile analiz edilmiştir. Elde edilen veriler düzenlenerek muhakeme ve ispat sürecine yönelik bir analitik çerçeve elde edilmiştir. Araştırma sürecinde, öğretmenlerin ve öğrencilerin BİLSEM 'de uygulanan matematik öğretim programına yönelik bakış açıları ayrıntılı bir şekilde ortaya konulmuştur. Öğrencilerin başarı seviyeleri, yaratıcılıkları ve baskın zekâ alanları benzer olmakla birlikte ispat basamakları süreçlerine yönelik analitik çerçeve incelendiğinde, ispatlarının genellikle alt basamaklarda kaldığı tespit edilmiştir. Matematik öğretim sürecinde ders işleniş şekli, sınıf içi öğrenme yaşantıları, bireysel ispat çalışmaları, öğrenme ortamı ve GeoGebra yazılımının öğrenme sürecinde önemli bir rol oynadığı görülmüştür. Bu bağlamda, hem kişisel hem de çevresel faktörlerin ispat yetenekleri üzerinde etkili olduğu sonucuna varılmıştır. Çalışmada elde edilen sonuçlar göz önünde bulundurulduğunda araştırmanın matematik öğretim süreçlerine katkı sağlayacağı, matematik öğretmenleri için örnek ve kaynak teşkil edeceği ve ileride yapılacak çeşitli çalışmalara katkı sunacağı düşünülmektedir.
  • Item
    Astronomi okuryazarlığı üzerine kazanım temelli program geliştirme çalışması
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-06-11) Ünal, Merve; Bulunuz, Nermin; Bursa Uludağ Üniversitesi / Eğitim Bilimleri Enstitüsü / Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Anabilim Dalı / Fen Bilgisi Eğitimi Bilim Dalı; 0000-0002-5917-4369
    Astronomi çok eski çağlardan bu yana insanoğlunun ilgisini çeken bir konu olmaklabirlikte, hızla gelişen teknoloji sayesinde uzay artık insanlar için bilinemeyen bir konuolmaktan çıkmış ve son yüzyılda ülkeler uzay çalışmalarını hızlandırmışlardır. Uzay çalışmalarındaki bu gelişmeler, dünyada eğitimin her alanına da yansımaktadır. Hem bu çalışmalara katılabilecek insan gücünü sağlayabilmek hem de ülke vatandaşlarının çalışmaları takip ederken içeriğini, amacını anlayabilmesini sağlayabilmek adına, öğrencilerin―Astronomi okuryazarı‖ olarak yetiştirmesi oldukça önemlidir. Astronomi okuryazarlığı, Astronomi hakkında genel bir çerçeve çizen hem beceri hem de davranış boyutları olan bir kavramdır. Bu çalışmada Astronomi okuryazarı öğrenciler yetiştirmek için ilkokuldan ortaöğretime kadar çeşitli dersler içerisinde bulunan Astronomi kazanımlarının bütüncül bir bakış açısıyla gözden geçirilmesi, düzenlenmesi ve sınıflandırılması amaçlanmıştır. Çalışmada iki veri toplama tekniği kullanılmıştır. İlk aşamada iki tur Delphi tekniği kullanılarak ilkokul, ortaokul ve lise için Astronomi okuryazarlığı yeterlikleri, Astronomi, Fizik ve Fen Bilimleri alanlarında uzmanların görüşleri alınarak belirlenmiş, ikinci aşamada ise alan uzmanlarının önerdiği Astronomi kazanımları, mevcut öğretim programlarındaki kazanımlar ile doküman inceleme tekniği kullanılarak karşılaştırılmıştır. Delphi tekniği ile toplanan verilerin analizleri sonucunda, alan uzmanlarının, toplumun genel olarak Astronomi okuryazarlığı düzeyini yetersiz gördükleri ve bu doğrultuda, Astronomi okuryazarlığının her öğrenci için oldukça gerekli olduğunu belirttikleri bulunmuştur. Bulgulara göre, Astronomi okuryazarlığı yeterlilik alanları; Bilgi, Beceri, Duyuşsal ve Astronomi- Teknoloji –Topl alanlarından oluşmaktadır. Bu ana alanların alt alanları her öğrenim düzeyine göre farklılaşmakla birlikte, uygun kazanımlar buralarda sıralanmıştır. Alan uzmanları bu beceri ve davranışların hangi okul kademesinde, hangi kazanımları kapsayacak şekilde öğretilmesi gerektiğini, Astronomide hızla gelişen güncel konuları da içine alarak, yeniden düzenlenmeye ihtiyaç duyulduğunu ifade etmişlerdir. Araştırmanın sonuçlarından hareketle, mevcut Fen öğretim programlarındaki kazanımların, Astronomi okuryazarı bireyler yetiştirmek için yeterli olmaması nedeniyle, güncellemelerin yapılması, Fen derslerinden farklı olarak ayrı bir Astronomi dersinin programlara eklenmesi, bu dersin de Millî Eğitim Bakanlığı tarafından istihdam edilecek Astronomi uzmanlık alanına sahip öğretmenler tarafından öğretilmesi önerilmektedir.
  • Item
    Genel ses eğitimine yönelik hazırlanan öğretim programının öğretmenlerin ses kullanım becerisine etkileri
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-06-25) Kulaksız, Merve Nur Kale; Gül, Gülnihal; Bursa Uludağ Üniversitesi / Eğitim Bilimleri Enstitüsü / Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı / Müzik Eğitimi Bilim Dalı; 0000-0003-0927-5644
    Bu araştırmada öğretmenlerin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak hazırlanmış bir ses öğretimi programının meslek hayatlarında ses kullanım durumlarına ne düzeyde katkısının olduğunun tespit edilmesi amaçlanmıştır. Araştırmada Zonguldak İli Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı olan Devrek Anadolu Lisesinde görev yapan farklı branşta ve araştırmaya gönüllü olarak katılan çalışma grubu ile tek gruplu ön test-son test deneysel bir çalışma yürütülmüştür. Deney grubunun demografik bilgilerinin belirlenmesi ve görüşlerinin elde edilmesi amacıyla “Demografik Bilgi ve Görüşme Formu” ses eğitimi uygulama sürecinin öncesinde katılımcılara uygulanmıştır. Daha sonra hazırlanan ses öğretimi programı 10 hafta boyunca deney grubuna uygulanmıştır. Uygulama sonrasında ölçme aracı deney grubuna tekrar uygulanmış ve deney grubu son test puanları belirlenmiştir. Analizler sonucunda araştırmanın birinci alt problemine yönelik ses için duruş pozisyonu, ikinci alt probleme yönelik ses üreten organları tanıma, üçüncü alt problemine yönelik doğru nefes tekniğini legato ve staccato egzersizlerde uygulayabilme, dördüncü alt probleme yönelik doğru ses tekniğini kullanabilme ve beşinci alt probleme yönelik ses egzersizlerinde doğru entonasyon, rezonans ve artikülasyonu sağlayabilme son test puanlarının ön test puanlarından daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Bununla birlikte araştırmanın altıncı alt problemi olan genel puanlardaki gelişmeyi gösteren son test puanlarının, ön test puanlarından daha yüksek ve anlamlı düzeyde farklı olduğu tespit edilmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgular doğrultusunda deney grubuna uygulanan ses öğretimi programının öğretmenlerin ses kullanım becerileri üzerinde olumlu etkilerinin olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
  • Item
    Aktif öğrenme modeli ile zenginleştirilmiş Türkçe dersi etkinliklerinin ilkokul 4. sınıf öğrencilerinin tutum, eleştirel düşünme becerileri ve akademik başarılarına etkisi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-06-28) Aydın, Çisem; Başal, Handan Asude; Bursa Uludağ Üniversitesi / Eğitim Bilimleri Enstitüsü / Temel Eğitim Anabilim Dalı / Sınıf Eğitimi Bilim Dalı; 0009-0004-1540-6190
    Bu araştırmadaki amaç, aktif öğrenme modeliyle zenginleştirilmiş Türkçe dersi etkinliklerinin ilkokul 4. sınıf öğrencilerinin derse yönelik tutum, eleştirel düşünme becerileri ve akademik başarıları üzerindeki etkisini değerlendirmektir. Amaçlanan hedefe ulaşmak için, çalışma karma yöntemin açıklayıcı sıralı deseni kullanılarak yürütülmüştür. Araştırmadaki nicel boyutta ön test-son test kontrol gruplu yarı deneysel desen, nitel boyutunda ise durum çalışması desenlerinden bir tanesi olan bütüncül tek durum deseni kullanılmıştır. Araştırma,2022-2023 eğitim-öğretim yılında Ankara ili Sincan ilçesinde bir devlet okuluna devam eden4. sınıf öğrencileri ile gerçekleştirilmiştir. Deney grubuna (f=22) aktif öğrenme modeliyle zenginleştirilmiş Türkçe dersi etkinlikleri uygulanırken, kontrol grubu (f=23) mevcut müfredatı takip etmiştir. Bu çalışmada kullanılan veri toplama araçları Türkçe Dersi Tutum Ölçeği (TDTÖ), Cornell Eleştirel Düşünme Beceri Testi Düzey X (CEDTD-X), Türkçe Dersi Akademik Başarı Notları, Odak Grup Görüşme Formu ve Yarı Yapılandırılmış Görüşm Formudur. Bu çalışmanın nicel veri analizi SPSS 26 programı kullanılarak, nitel veri analizi ise betimsel analiz aracılığıyla gerçekleştirilmiştir. Nicel ve nitel bulgulara göre, deney ve kontrol grubu öğrencilerinin Türkçe dersi tutumları açısından ön test değerleri istatistiksel açıdan anlam ifade eden bir fark görülmemiştir. Ancak son test ve kalıcılık puanları açısından gruplar ilişkisinde istatistiksel açıdan anlam ifade eden bir fark olduğu görülmüştür. Uygulamaların ardından, deney grubu öğrencilerinin Türkçe dersine yönelik tutumlarında kontrol grubu öğrencilerine kıyasla anlamlı bir artış tespit edilmiştir. Deney grubu ile kontrol grubu arasında öğrencilerin CEDTD-X ön test puanları açısından anlamlı bir fark gözlenmemesine rağmen, son test ve kalıcılık puanlarında anlamlı bir fark kaydedilmiştir. Deney grubundaki öğrencilerin CEDTD-X son test ortalama puanlarının kontrol grubunda bulunan öğrencilerden daha yüksek olduğu sonucuna varılmıştır. Deney grubu ile kontrol grubu arasında, öğrencilerin ön test ve son test puanlarıyla ölçülen Türkçe dersi akademik başarı notları açısından önemli bir farklılık bulunmamıştır. Deney grubuyla yapılan odak grup görüşmelerinden ve sınıf öğretmenleriyle gerçekleştirilen yarı yapılandırılmış görüşmeler neticesinde elde edilen nitel sonuçlar, uygulamanın etkililiğine ilişkin nicel bulgularıdesteklemektedir.
  • Item
    STEM tutumu ve kariyerini etkileyen değişkenlerin veri madenciliği yöntemleri ile belirlenmesi, STEM alanlarına ait fenomenlerin gömülü teori deseni ile değerlendirilmesi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-06-26) Yeşilkaya, Ülke Balcı; Çepni, Salih; Tutun, Salih; Bursa Uludağ Üniversitesi / Eğitim Bilimleri Enstitüsü / Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Anabilim Dalı / Fen Bilgisi Eğitimi Bilim Dalı; 0000-0001-8332-1050
    Öğrencileri STEM kariyerine yönlendirmek küresel refahı geliştirmede kritik önem arzetmekte, bu durum STEM kariyerini etkileyen faktörlerin bilinmesini gerekli kılmaktadır. Karma yöntem araştırması olan bu çalışmanın nicel bölümünde STEM tutumu ve kariyerine etkileyen değişkenler sosyal ağ analizi gibi veri madenciliği yöntemleri ile zenginleştirilmiş ve yeni değişkenlerin diziliminde ortaya çıkan fenomenler belirlenmiştir. Bu fenomenleri barındıran öğrenciler nitel analiz amacı ile seçilmiş, yapılan bir gömülü teori çalışması sonucunda fenomenlerin altında yatan kök sebepler belirlenmiştir. Ortaokul 5,6,7 ve8.sınıflarından 535 öğrencinin katılımı ile gerçekleştirilen bu araştırmada Holland teorisine dayanan Kısa Küre Envanteri ve STEM’e Karşı Tutum envanterinin yanı sıra, öğrencilerin deneme sınavı puanları ile O*Net veri tabanı STEM meslekleri endeksi veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. Araştırma nicel analiz boyutunda geniş örneklemlerde sosyal fenomenlerin belirlenmesine yönelik olarak denetimli öğrenme temelli olasılıksal Bayesyan bir ağ modelinin oluşturulabileceğini göstermenin yanı sıra, fenomene bağlı seçilen örneklemde yürütülen bir gömülü teori çalışmasında bu fenomenleri açıklayabilmiştir. Araştırma sonucunda STEM kariyer kararına etki eden değişkenler kariyer algısı, öz düzenleme, çevresel etki ve STEM meslekleri hakkında bilgi olmak üzere dört tema şeklinde ortaya çıkmıştır. Araştırmamızın bulguları özellikle ‘öz yeterlik’ ve ‘öz düzenleme’ faktörleri ve ‘çevresel etki’ bağlamında Holland tipolojisine göre mesleki eğilimleri Bandura’nın sosyal öğrenme kuramına dayanan sosyal bilişsel kariyer teorisine bağlayarak bir köprü oluşturmaktadır. Araştırma sonunda ortaya konulan “STEM Kariyer Karar Modeli” ile STEM meslekleri açısından yaşanan iş gücü sorunun çözümünde bir karar destek sistemi olarak kullanılabileceği düşünülmektedir.
  • Item
    Dinamik geometri destekli ortamda ortaokul öğrencilerinin geometrik muhakemelerinin incelenmesi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-04-17) Yazıcı, Kübra Uzun; Broutin, Menekşe Seden Tapan; Bursa Uludağ Üniversitesi / Eğitim Bilimleri Enstitüsü / Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Anabilim Dalı / Matematik Eğitimi Bilim Dalı; 0000-0003-4174-0227
    Bu araştırmanın amacı, yedinci sınıf matematik öğretim programında yer alan geometri ve ölçme öğrenme alanındaki konularda Duval’in Bilişsel Modeline ve Zihnin Geometrik Alışkanlıklarına uygun GeoGebra, pergel, cetvel, açıölçer ve kağıt-makas destekli zenginleştirilmiş öğrenme ortamının tasarlanması, öğrenme ortamının gerçek sınıf ortamında uygulanması, bu öğrenme ortamının geometrik muhakemelere katkısı bağlamında incelemesi ve öğrenci görüşlerinin alınmasıdır. Bu araştırmada, nitel yöntemlerden olan öğretim deneyi kullanılmıştır. Araştırma 2021-2022 eğitim-öğretim yılının ikinci döneminde, Marmara Bölgesi Bursa ili Yıldırım ilçesinde bulunan bir devlet ortaokulda 7. sınıfta öğrenim gören 22 öğrenciyle gerçekleştirilmiştir. Ayrıca yürütülen öğretim deneyi sonrasında dokuz öğrenci ile yarı-yapılandırılmış görüşme gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın verilerini, öğretim olaylarının ses kayıtları, yedinci sınıf geometri ve ölçme öğrenme alanı yönelik geliştirilen Geo Gebra, geometrik araç ve kâğıt-makas destekli öğretim materyalleriyle uyumlu çalışma yaprakları, öğretim sonrasında gerçekleştirilen yarı- yapılandırılmış görüşme esnasındaki ses kayıtları ile araştırmacı notlarından oluşturmaktadır. Bu araştırmada öğretim olaylarından ve yarı-yapılandırılmış görüşmelerden elde edilen verilerin analizinde içerik analizi ve betimsel analiz kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda, Duval’in Bilişsel Modeline ve Zihnin Geometrik Alışkanlıklarına göre zenginleştirilmiş öğrenme ortamındaki etkinliklerin yedinci sınıf öğrencilerinin geometrik muhakemelerine katkı sağladığı belirlenmiştir. Ayrıca gerçekleştirilen öğretim deneyi esnasında yedinci sınıf öğrencilerinin geometrik muhakemeleri incelendiğinde, Duval’in Bilişsel Modelindeki algısal süreçlerin ZGA çerçevesindeki alışkanlıklarla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Diğer taraftan zenginleştirilmiş öğretim etkinliklerine yönelik yedinci sınıf öğrencilerin olumlu görüş belirttiği sonucuna ulaşılmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlardan yola çıkarak alana ve akademiye yönelik önerilerde bulunulmuştur.
  • Item
    Farklı toparlanma protokollerinin işitme engellilerin kalp atım hızı değişkenliği ve denge becerisine etkisi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-01-12) Güngör, Ali Kâmil; Arabacı, Ramiz; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı.; 0000-0001-5875-0742
    Bu çalışmanın amacı, işitme engeli olan ve olmayan basketbol sporcularında submaksimal egzersiz sonrası foam roller (FR), dinamik germe (DG) ve pasif toparlanmanın(PT) kalp atım hızı değişkenliği (KAHD) ve denge becerisi üzerindeki etkilerini belirlemektir. Çalışmaya 18-30 yaş arası 14 işitme engelli deney grubu basketbol (DGB) ve 12 işiten kontrol grubu basketbol (KGB) olmak üzere toplam 26 sporcu gönüllü olarak katılmıştır. Katılımcılar rastgele 3 gruba ayrılmış, çapraz desenli tasarımda (cross-over) koşu bandı üzerinde submaksimal koşu (%80) egzersizleri yaptıktan sonra 3 farklı toparlanma yöntemi uygulamıştır. Veriler, tekrarlanan ölçümler için çift yönlü varyans analizi (within-between factors) testi ile analiz edilmiştir. Hem DGB hem de KGB sporcularında grupların kendi içindeki karşılaştırmalarında FR toparlama esnası ve toparlanma egzersizinden 10 dakika sonra PT’ye kıyasla RMSSD ve HF’de anlamlı bir artış tespit edilmiştir (p<0.05). Benzer bir şekilde hem DGB hem de KGB sporcularında grupların kendi içindeki karşılaştırmalarında FR ve DG’de, toparlanma egzersizinden 10 dakika sonra PT’ye kıyasla LF/HF’de anlamlı bir artış tespit edilmiştir (p<0.05). DGB ve KGB sporcuların RMSSD karşılaştırmasında egzersiz esnasında tüm protokollerde, toparlanma esnasında PT’de ve toparlanma sonrası 10dk’da PT ve DG’de KGB sporcuları lehine anlamlı farklılık bulunmuştur (p<0.05). HF’de sadece FR toparlanma esnasında KGB sporcuları lehine anlamlı farklılık tespit edilmiştir (p<0.05). LF’de ise PT toparlanma sonrası 10dk’da KGB sporcuları lehine anlamlı farklılık bulunmuştur (p<0.05). Denge parametresinde egzersiz öncesi, egzersiz sonrası ve toparlanma sonrasında, tüm toparlanma yöntemlerinde KGB sporcuları lehine anlamlı farklılık bulunmuştur (p<0.05). Sonuç olarak KGB sporcuların denge ve KAHD parametreleri DGB sporcularına göre daha yüksek düzeyde kalmıştır. Bununla birlikte hem DGB hem de KGB sporcularında egzersiz sonrası uygulanan FR ve DG toparlanma yöntemi, PT'ye kıyasla KAHD'yi önemli ölçüde artırmıştır. Bulgularımıza göre egzersiz sonrası veya müsabaka sonrası dönemde FR veya DG toparlanma egzersizlerinin yapılması hem DGB hem de KGB sporcuların KAHD'sini olumlu yönde etkileyebilir.
  • Item
    İlkokul dördüncü sınıf öğrencilerine verilen matematik okuryazarlığı yeterlikleri eğitiminin öğrencilerin matematik okuryazarlığına etkisi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-01-11) Çibir, Ali; Yazgan, Yeliz; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Temel Eğitim Anabilim Dalı/Sınıf Eğitimi Bilim Dalı.; 0000-0002-5439-1436
    Bu araştırmada ilkokul dördüncü sınıf öğrencilerine verilen matematik okuryazarlığı yeterlikleri eğitiminin öğrencilerin matematik okuryazarlığına etkisini incelemek amaçlanmıştır. Araştırma iç içe geçmiş karma desen kullanılarak desenlenmiştir. Araştırmanın nicel boyutunda matematik okuryazarlığı yeterlikleri eğitiminin matematik okuryazarlığı gelişimine etkilerini belirlemek amacıyla deneme öncesi öntest-sontest model kullanılmıştır. Araştırmada öntest ve sontestte kullanılmak amacıyla iki adet "Matematik Okuryazarlığı Başarı Testi" geliştirilmiştir. Öntest ile sontest arasında korelasyon çalışması yapılmıştır. Araştırmanın nicel verileri bu başarı testleriyle toplanmıştır. Araştırmanın nitel verileri ise araştırma için geliştirilen "Matematik Okuryazarlığı Yeterlilikleri Testi", araştırmacı gözlem notları, öğrenci görüşmeleri, öğrenci ve veli görüşleri alınarak toplanmıştır. Nicel verilerin analizi t testi ile nitel verilerin analizi ise betimsel, içerik ve sayısal analiz ile yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2021-2022 Eğitim Öğretim yılında Kütahya Merkez ilçesinde bulunan bir ilkokulda öğrenim görmekte olan dördüncü sınıf öğrencileri arasından uygun örneklem ile seçilen 19 öğrenci oluşturmuştur. Görüşme grubu öğrencileri bu 19 öğrenci arasından amaçlı örneklem ile seçilmiştir. Bu öğrencilere 12 hafta boyunca 48 saat eğitim verilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre öğrencilere verilen matematik okuryazarlığı eğitimi sonucunda öntest ile sontest arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Ancak sontest puanlarında artış olduğu görülmüştür. Matematik okuryazarlığı yeterlikleri testi sonuçları ile matemaktik okuryazarlığı başarı sontesti sonuçları birbiri ile benzerlik göstermektedir. Sınıf içi yapılan gözlemler ve öğrenci görüşmelerinde elde edilen sonuçlara göre öğrencilerin yeterlilikleri kazandıkları problemlemleri çözebildikleri sonucuna ulaşılmıştır. Matematik okuryazarlığı yeterlilik eğitimi ile ilgili öğrenci görüşlerine göre öğrencilerin verilen bu eğitime karşı duyuşsal özelliklerinin yüksek olduğu, aynı şekilde veli görüşlerine göre de eğitimin faydalı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Yapılan bu araştırmanın neticesinde matematik okuryazarlığı gelişiminin, öğrencilerin matematik okuryazarlığı yeterliklerine sahip olmalarıyla ilişkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
  • Item
    Yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde dil bilgisi yapılarının kazandırılmasında zihin haritalama tekniğinin kullanımı
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-01-12) Aydoğdu, İsmail; Alyılmaz, Semra; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Anabilim Dalı/Türkçe Eğitimi Bilim Dalı.; 0000-0002-2368-7517
    Araştırmanın amacı yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde dil bilgisi yapılarının kazandırılmasında zihin haritalama tekniğinin etkinliği tespit etmektir. Çalışmada dil bilgisi öğretimini çeşitlendirecek yeni bir teknik olan zihin haritalama tekniğinin öğrenenlerin akademik başarısına, kalıcılığa ve tutuma etkisinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu bağlamda çalışmanın yöntemi nitel ve nicel araştırmaların birlikte kullanıldığı karma yöntemdir. Deseni ise açımlayıcı sıralı desendir. Çalışmanın büyük bölümünde nicel araştırma modellerinden ön test son test kontrol gruplu deneysel desen kullanılmıştır. Nitel boyutunda ise yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak öğrenenlerin görüşleri alınmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu Türkçeyi yabancı dil olarak öğrenen A2 seviyesindeki öğrenenlerden amaçlı atama yoluyla oluşturulan bir deney ve bir kontrol grubu oluşturulmuştur. Yansız atama yoluyla belirlenen kontrol ve deney grubunda yirmi ikişer öğrenen bulunmaktadır. Her iki gruba da dil bilgisi başarı testi ve dil bilgisi tutum ölçeği ön test olarak uygulanmıştır. Türkçe dil bilgisi başarı testinin ve tutum ölçeğinin ön test puanları deney ve kontrol grubu arasında istatiksel olarak anlamlı bir farkın olmadığını dolayısıyla da dil bilgisi yeterliklerinin ve tutumlarının yakın seviye olduğu tespit edilmiştir. Sonrasında kontrol grubuna mevcut yöntemlerle dil bilgisi dersleri işlenmiştir. Deney grubunda ise alan uzmanları ile saha çalışanları tarafından onaylanan A2 seviyesi dil bilgisi yapılarını içeren zihin haritaları tekniği ile hazırlanan diyagramlarla dersler işlenmiştir. Kur bitiminde her iki gruba da tekrar dil bilgisi başarı testi ve dil bilgisi tutum ölçeği son test olarak uygulanmıştır. Deney ve kontrol gruplarının son test puanları ile kalıcılık testi puanları arasındaki farkların istatistiksel olarak deney grubu lehine anlamlı olduğu tespit edilmiştir. Tutum ölçeği sonuçları da istatiksel olarak deney grubu lehine anlamlı bir farklılık çıkmıştır. Ayrıca deney grubunun son test ve kalıcılık testi arasındaki farkın istatistiksel olarak 'anlamlı olmadığı' tespit edilmiştir. Öğrenenler zihin haritalama tekniğini etkili, öğrenmeyi kolaylaştırıcı ve kalıcılığı sağlayıcı olduğunu düşünmektedir. Araştırma sonuçlarına göre zihin haritalama tekniğinin yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde dil bilgisi yapılarının kazandırılmasında faydalı olduğunu tespit edilmiştir.
  • Item
    Türkçe öğretmenlerinin dijital hikâye kullanımına ilişkin tutumları ile aldıkları eğitime yönelik görüşlerinin incelenmesi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-01-17) Yıldırım, Muhammet; Ogur, Erol; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Anabilim Dalı/Türkçe Eğitimi Bilim Dalı.; 0000-0002-1657-8312
    Bu çalışmanın amacı Türkçe öğretmenlerinin dijital hikâye kullanımına yönelik tutumlarını, ortaya koymak ve aldıkları "Dijital Hikâye Oluşturma Eğitimi" ile ilgili görüşlerini incelemektir. Bu araştırmada, hem nicel hem de nitel araştırma yöntemlerini kullanarak birden fazla perspektiften veri toplamayı mümkün kılan bu vesileyle de araştırmacılara daha kapsamlı ve derinlemesine bir anlayış sağlayan karma yöntem desenlerinden eş zamanlı paralel desen kullanılmıştır. Araştırmanın nicel verilerinin toplanmasında zayıf deneysel desenlerden tek gruplu ön test- son test deseni kullanılmıştır. Nitel kısmında ise durum çalışması kullanılmıştır. Uygulama Adana, Ankara, Antalya, Bursa, İstanbul ve İzmir'de faaliyet gösteren özel okullarda görev yapan 54 Türkçe öğretmeni ile gerçekleştirilmiştir. Veri toplama araçları araştırmacı tarafından hazırlanan Dijital Hikâye Kullanımına Yönelik Tutum Ölçeği: DHKYTÖ, yarı yapılandırılmış görüşmeler ve katılımcı günlükleridir. Nicel verilerin analizi için betimsel istatistikler, Cronbach alfa, Kolmogorov-Smirnov, Shapiro-Wilk testleri, ilişkisiz örneklemler t-testi, tekrarlı ölçümler için iki yönlü ANOVA ve ki-kare analizi uygulanmıştır. Nitel veriler ise içerik analizi yöntemi ile incelenmiştir. Elde edilen bulgular ışığında araştırma sorularına cevap olacak şekilde araştırma sonuçları ortaya konmuştur. Buna göre öğretmenler yeni okuryazarlık türleri ve 21. yüzyıl becerileri kavramlarından haberdardırlar ve öğrencilerine bu alanlarda yetkinlik kazandırmak istemektedirler. Dijital hikâyeler ile lisans düzeyinde eğitim aldığı sırada karşılaşanlar olsa da öğretmenlerin çoğunun dijital hikâyelerden ve dijital hikâye oluşturma araçlarından araştırma sayesinde haberdar oldukları görülmüştür. Aldıkları eğitimin ardından öğretmenlerin dijital hikâyelerin etkileri ve dijital hikâyeleri kullanma tutumlarında olumlu yönde değişiklik olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Öğretmenler dijital hikâyeleri öğrenme ortamında dijitalleşmeye imkân tanıyan, öğrencilerin derse ilgisini arttıran, farklı duyu organlarını da işe koştuğu için kalıcı öğrenmeyi sağlayan bir öğretim materyali olarak tanımlamışlardır. Öğretmenler, aldıkları eğitimden memnun kaldıklarını dile getirirken eğitim içeriğinde yapılabilecek değişikliklerle ilgili önerilerde bulunmuşlardır. Öğretmenlerin uygulamaya daha fazla yer verilmesi gerektiğini düşündükleri görülmüştür. Üniversitelere lisans eğitimi süresince öğretmen adaylarına dijital hikâyeler ve dijital hikâye oluşturma araçlarına yönelik eğitim vermeleri önerilmiştir. Milli eğitim bakanlığına da göreve devam etmekte olan öğretmenlere hizmet içi eğitim yolu ile dijital hikâye ve dijital hikâye oluşturma araçları hakkında eğitimler vermesi önerilmiştir.
  • Item
    Genç basketbolcularda, darbeye bağlı olmayan yumuşak doku yaralanmaları ile genetik varyasyon arasındaki ilişkinin incelenmesi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-01-31) Kaçar, Mehmet; Tutkun, Erkut; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı.; 0000-0003-1350-1499
    Popülaritesi her geçen gün artan basketbol sporunda koşma (running), kesme (cutting), turnike (lay-up), sıçrayarak şut (jumpshot), savunma kayması (shuffling) ve durma (stopping) aktiviteleri yoğun bir şekilde kullanılmakta ve buna bağlı olarak spor sakatlanmaları olarak ortaya çıkabilmektedir. Sunulan çalışmada basketbolcularda darbeye bağlı olmayan sakatlanmalar ile genetik varyasyon arasındaki ilişki incelenmek istenmektedir. Sunulan araştırmanın amacı Genç basketbol sporcuların sezon boyunca darbeye bağlı sakatlıklarının 6 genotipin ilişkisi SNP düzeyinde çoklu bir bakış açısı ile karşılaştırılmıştır. Araştırma örneklemini Basketbol gençler liginde oynayan Galatasaray U-15 erkek takımı 14-16 yaş aralığı 17 oyuncu oluşturmuştur. Sezon boyunca sakatlanmalar veri altına alınmış olup literatür taranmasında günümüze kadar sakatlanma ile ilişkili olan IL-6, COL1A1, COL5A1, CK-MM-MMP3 ve MCT1 gen polimorfizmler ile darbeden bağımsız yaralanmalar arasındaki olası ilişkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Verilerin analizinde yüzde hesaplamaları, ortalama değer ve Ki-Kare testi kullanılmıştır. Sakatlanma durumları ile ilgili COL5A1 genlerindeki CCve CT genotip dağılımında istatiksel olarak bir anlam tespit edilememiş olup, ancak COL5A1(TT) genotipinde istatiksel olarak anlamlı bulunmuştur (P=0.033). yine MCT1 (TT) alellerini taşıyan genlerde anlamlı bir ilişki bulunmuş olup (P=009) MCT-1 genotipindeki sporcuların sakatlık öykülerinde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Diğer IL-6, COL1A1, CK-MM, ve MMP-3 gen alellerinin polimorfizmlerdeki hiçbir genotipinde anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Sonuçlarımızı teyit etmek ve verilen polimorfizmin spor genetiği bilimine etkilerini göstermek amacıyla başka çalışmalarda yapılması gereklidir.
  • Item
    Masallar aracılığıyla ilkokul öğrencilerinin bilişsel esneklik becerilerinin geliştirilmesi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024-03-01) Beşer, Reis; Kartal, Hülya; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Temel Eğitim Anabilim Dalı/Sınıf Eğitimi Bilim Dalı.; 0000-0001-8984-993X
    Araştırmada, masallar aracılığıyla ilkokul öğrencilerinin bilişsel esneklik becerilerinin geliştirilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda masallar aracılığıyla geliştirilen etkinlikler ilkokul ikinci ve üçüncü sınıf öğrencileriyle buluşturulmuştur. Araştırma deneme öncesi deneysel desenin alt modellerinden biri olan tek grup ön test-son test modeline göre gerçekleştirilmiştir. Araştırma verileri, ilkokul ikinci ve üçüncü sınıf öğrencilerinin seviyelerine uygun olarak hazırlanan (1) bağıntı bulma, (2) geriye doğru çalışma, (3) diyagram çizme, (4) tahmin ve kontrol, (5) tablo yapma ve (6) sistematik liste yapma stratejilerine yönelik açık uçlu problem durumları yoluyla toplanmıştır. Ön test-son test aracılığıyla toplanan verilerin analizi işaret testi ve Mc Nemar testinden yararlanılarak yapılmıştır. Böylece ilkokul ikinci ve üçüncü sınıf öğrencilerinin eğitimden önce uygulanan öntest ve eğitimden sonra uygulanan son test puan ve düzeylerine göre problem çözme stratejilerini uygulamadaki başarıları belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, ilkokul ikinci ve üçüncü sınıf öğrencileri ön test-son test puanlarına göre önemli derece başarı sağlamıştır. İkinci sınıf öğrencileri hem puanlarını hem de düzeylerini en çok bağıntı bulma stratejisini uygulamaya geçirirken arttırmıştır. Üçüncü sınıf öğrencileri ise hem puanlarını hem de düzeylerini en çok geriye doğru çalışma stratejisini uygulamaya geçirirken arttırma başarısı göstermiştir. Ayrıca ikinci sınıf öğrencileri %79.4 ile üçüncü sınıf öğrencileri ise %85.7 ile en çok geriye doğru çalışma stratejisinde yüksek düzeye ulaşmıştır. Buna karşın hem ikinci sınıf hem de üçüncü öğrencileri puanlarını en az tahmin ve kontrol stratejisini uygulamaya geçirirken arttırmıştır. İkinci sınıf öğrencileri %28 ile en az sistematik liste yapma stratejisinde üçüncü sınıf öğrencileri ise %65.2 ile en az tablo yapma stratejisinde yüksek düzeye ulaşmıştır. Araştırmada masallar aracılığıyla uygulamaya geçirilen stratejilerden elde edilen sonuçlara göre hem ikinci hem de üçüncü sınıf öğrencilerinin dil becerileri yönünden herhangi bir problem durumuyla karşılaştıklarında çözüme yönelik uygun stratejiyi uygulamaya geçireceklerini göstermektedir.
  • Item
    Yaşam temelli STEAM etkinliklerinin okul öncesi dönem altı yaş grubu çocuklarının yaratıcı düşünme becerisi üzerine etkisi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-12-14) Rusçuklu, Pınar; Özdilek, Zehra; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Anabilim Dalı/Fen Bilgisi Eğitimi Bilim Dalı.; 0000-0002-7227-4460
    Bu çalışma okul öncesi dönemde fen eğitimine yönelik geliştirilen yaşam temelli öğrenme yaklaşımı ile bütünleştirilen STEAM etkinliklerinin 6 yaş grubu çocukların yaratıcı düşünme becerileri üzerine etkisini incelemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu, 2021-2022 eğitim öğretim yılında Bursa ili Osmangazi ilçesinde bulunan bir devlet anaokuluna devam eden 14’ü deney ve 17’si kontrol olmak üzere31 çocuk oluşturmaktadır. Çalışmada karma araştırma yöntemlerinden iç içe gömülü desenin kullanılmıştır. Çocukların yaratıcı düşünme becerileri üzerindeki etkisini incelemek amacı ile nicel veri toplama aracı olarak Torrance Yaratıcı Düşünme Ölçeği Şekilsel A ve B Formları, nitel veri toplama araçları olarak ise yarı yapılandırılmış görüşme ve araştırmacı günlüğü kullanılmıştır. MEB (2013) kazanım ve göstergeleri kapsamında araştırmacı tarafından geliştirilen etkinlikler deney grubunda 7 hafta boyunca toplam 12 etkinlik şeklinde gerçekleştirilmiştir. Kontrol grubunda ise çocuklara kendi öğretmenleri rehberliğinde, 7 hafta boyunca toplam 12 etkinlik uygulanmıştır. Araştırma sürecinde toplanan nitel ve nicel veriler ayrı ayrı analiz edilerek elde edilen sonuçlar birlikte yorumlanmıştır. Sonuç olarak, yaşam temelli öğrenme yaklaşımı ile bütünleştirilen STEAM etkinliklerinin çocukların yaratıcı düşünme becerileri üzerine katkı sağladığı, grupların son test yaratıcı düşünme puan ortalamaları arasında deney grubu lehine istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık oluştuğu tespit edilmiştir. Yarı yapılandırılmış görüşme bulguları deney grubunda yer alan çocukların yaratıcı düşünme becerisinin gelişim gösterdiğini ve uygulanan etkinlikler hakkında olumlu duygulara sahip olduklarını ortaya koymuştur. Araştırmacı günlüğü bulgularına göre aktif çocukların pasif çocuklara nazaran daha yaratıcı oldukları, sorumluluk almaktan kaçınmadıkları, gözlem becerilerinin ve yaratıcı düşünme becerilerinin geliştiği ve çocukların ilgisinin arttığı tespit edilmiştir.
  • Item
    Fonksiyon grafiklerine yönelik TGAD’ye dayalı teknoloji destekli öğrenme ortamının tasarlanması, uygulanması ve grafik okuryazarlık becerilerine etkisinin incelenmesi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-09-26) Yurtyapan, Mehmet İhsan; Yılmaz, Gül Kaleli; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Anabilim Dalı/Matematik Eğitimi Bilim Dalı.; 0000-0001-9788-7725
    Bu araştırma, fonksiyon grafiklerine yönelik Tahmin, Gözlem, Açıklama ve Değerlendirme [TGAD] öğretim yöntemine dayalı teknoloji destekli bir öğrenme ortamı tasarlanması, uygulanması ve ilköğretim matematik öğretmeni adaylarının grafik okuryazarlık becerilerine etkisinin incelenmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Özel durum çalışması yönteminin kullanıldığı araştırmanın çalışma grubunu bir devlet üniversitesinin ilköğretim matematik öğretmenliği bölümünde öğrenim gören 38 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Tasarlanan öğrenme ortamı, haftada üç saat olmak üzere toplam dokuz haftada yürütülmüştür. Araştırmada veriler, açık uçlu sorulardan oluşan Fonksiyon Grafik Okuryazarlık Testi [FGOYT], yarı yapılandırılmış görüşme formu ve teknoloji destekli TGAD öğretim yöntemine göre geliştirilen çalışma yapraklarından elde edilmiştir. FGOYT ve çalışma yapraklarından elde edilen verilerin analizinde betimsel analiz kullanılmıştır. Yarı yapılandırılmış görüşme formundan elde edilen verilerin analizi ise NVİVO 9.0 bilgisayar programından faydalanılarak içerik analiziyle gerçekleştirilmiştir. Verilerin analizi sonucunda TGAD‘ye yönelik uygulamalardan önce öğretmen adaylarının araştırmada ele alınan bütün fonksiyon konularında grafik okuma-yorumlama ve çizme bağlamında eksik bilgilere ve kavram yanılgılarına sahip oldukları tespit edilmiştir. TGAD‘ye dayalı tasarlanan teknoloji destekli uygulamalardan sonra ise öğretmen adaylarının grafik okuma-yorumlama ve çizme becerileri olumlu yönde gelişmiştir. Öğretmen adaylarının görüşlerine yönelik bulgular incelendiğinde de olumlu görüşlerin çoğunlukta olduğu, öğretmen adaylarının tasarlanan öğrenme ortamını ve GeoGebra uygulamalarını beğendikleri, meslek hayatlarında bu araştırma kapsamında öğrendikleri bilgileri kullanmak istedikleri sonuçları elde edilmiştir. Araştırmanın sonuçlarına dayanarak fonksiyon grafiklerine yönelik grafik okuryazarlık becerilerinin geliştirilmesinde TGAD‘ye dayalı teknoloji destekli öğrenme ortamlarının oluşturulması önerilmektedir. Ayrıca bazı eğitim fakültelerinde seçmeli ders olan Grafik Okuryazarlığı dersinin tüm eğitim fakültelerinin matematik bölümlerinde zorunlu ders olarak okutulması ve farklı öğretim uygulamaları ile grafik okuryazarlık becerilerinin artırılması, bu alandaki eksikliklerin giderilmesi açısından faydalı olacaktır.
  • Item
    Ders İmecesi uygulamalarının matematik öğretmenlerinin mesleki gelişimlerine katkısının öğretmen görüşlerine göre incelenmesi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-09-22) Aydoğan, Barış; Ezentaş, Rıdvan; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Anabilim Dalı/Matematik Eğitimi Bilim Dalı.; 0000-0001-7301-6124
    Bu çalışmanın temel amacı, Ders İmecesi uygulamalarının matematik öğretmenlerinin mesleki gelişimine olan katkısını öğretmen görüşlerine göre incelemektir. Bu amaç doğrultusunda, nitel araştırma yöntemlerinden biri olan betimsel analiz yöntemi tercih edilmiştir. Araştırmanın katılımcıları, bir devlet okulunda görev yapan biri araştırmacı olmak üzere üç matematik öğretmeninden oluşmaktadır. Ders İmecesi uygulamaları, katılımcı öğretmenlerin derslerine girdiği üç farklı dokuzuncu sınıf matematik dersi üzerinde gerçekleştirilmiştir. Bu uygulamalar, ders araştırması, ders sonrası yansıtma toplantıları, revize dersler ve revize dersler sonrası yansıtma toplantıları gibi beş farklı aşamadan oluşmaktadır. Öğretmenlerin mesleki gelişimini daha iyi gözlemlemek amacıyla, bu uygulamalar kısa bir süre içinde değil, öğretim yılı boyunca yapılmıştır. Bu araştırmada, öğrenci başarısına odaklanmak yerine sadece öğretmenlerin mesleki gelişimine ilişkin bulguların belirlenmesi hedeflenmiştir. Öğretmenlerin mesleki gelişimini değerlendirmek için, alan öğretim bilgisinin iki alt bileşeni kullanılmıştır. İlk bileşen olarak, konunun gerçek hayatta nasıl kullanıldığı ve genel anlamı üzerinde sorgulama yapma becerisi incelenmiştir. İkinci bileşen olarak ise etkinliklerin seçimi ve sıralanmasıyla ilgili olarak öğretmenlerin yetkinlikleri gözlemlenmiştir. Uygulama sürecinde, Ders İmecesi döngüsünün tüm aşamalarının titizlikle uygulanmasına dikkat edilmiştir. Her ders için, uygulama öncesinde bir toplantı yapılmış, ders uygulanmış, uygulama sonrasında bir toplantı gerçekleştirilmiş, gerektiğinde ders revize edilmiş ve revize ders sonrasında bir toplantı daha yapılmıştır. Ders İmecesi uygulamasıyla, öğretmenlerin konunun gerçek hayatta kullanımı ve genel anlamı üzerinde sorgulama yapma becerilerinde, son derslerde ilk derslere göre gelişme kaydettikleri belirlenmiştir. Ayrıca, etkinliklerin seçimi ve sıralanmasında yansıma toplantılarının ve revize derslerinin büyük katkısı olduğu gözlemlenmiştir. Bu sonuçlar, Ders İmecesini uygulayan öğretmenlerin pedagojik alan bilgisi açısından önemli bir mesleki gelişim gösterdiklerini ortaya koymaktadır.
  • Item
    Okuma becerileri üzerine bibliyometrik bir analiz (2001-2020)
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-11-30) Küreci, Songül; Kartal, Hülya; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Temel Eğitim Anabilim Dalı/Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı.; 0000-0001-6382-6297
    Bu araştırmanın amacı, son yirmi yılda Türkiye’de ve Dünya’da okuma becerileri üzerine yapılan bilimsel araştırmaların bibliyometrik analizinin yapılarak okuma becerileri alanının genel profilinin ve yapısının belirlenmesi, elde edilen verilerin karşılaştırmalı olarak analiz edilmesidir. Araştırmada bibliyometrik analiz aracılığıyla betimsel bir araştırma modeli olan genel tarama modeli benimsenmiştir. Araştırmada 2001-2020 yılları arasında okuma becerileri alanındaki son yirmi yılı kapsayan dönem için Web of Science (WoS) veri tabanından “reading skills”, Google Akademik (Google Scholar) veri tabanından “okuma becerileri” anahtar kelimeleri ile arama yapılmıştır. WoS veri tabanında “reading skills” araması sonucunda 127 makale, Google Akademik veri tabanında ise “okuma becerileri” araması sonucunda 46 makaleye ulaşılmıştır. Elde edilen veriler bibliyometrik analiz yöntemi ile analiz edilmiştir. Google Akademik veri tabanından HPoP8 bibliyometrik aracı ile elde edilen veriler Microsoft Excel programı aracılığıyla analiz edilmiştir. Atıf, yıl başına düşen ortalama atıf sayısı, makalenin adı, yılı, yazar/lar, kurum, dergi ve anahtar kelime bilgileri gibi ögelerin analizleri yapılmış ve tablolaştırılarak sunulmuştur. Bibliyometrik analizin; performans analiziile bilimsel ögelerin (çalışma, yazar, kurum, ülke, dergi) yayın ve atıf performansları değerlendirilerek alanın genel görünümü sunulmuş ve bu ögelerin alanda ne kadar etkili olduğunu görmek için atıf analizi yapılmıştır. Bilimsel alan haritalama ile araştırma alanının sosyal yapısı ortak yazar analizi ile kavramsal yapısı ortak kelime analizi ile entelektüel yapısı ortak atıf ve bibliyografik eşleştirme analizi ile ortaya çıkarılmıştır. Bilimsel alan haritalama ile bilimsel ögeler arasındaki ilişki ve iş birliği ağları analiz edilip görselleştirilmiş ve alanın haritası ortaya çıkarılmıştır. Bilimsel Haritalama için WoS veri tabanından elde edilen veriler VOSviewer yazılım programı ile analiz edilmiştir ve görselleştirme işlemleri yapılmıştır. Analiz sonuçları bütün olarak değerlendirildiğinde sunulan bibliyografik verilerle alanın genel görünümü ve alandaki etkili olan makale, yazar, dergi, kurum, ülke belirlenmiştir. Ögeler arasındaki iş birliği ağları, makalelerin atıflarındaki ilişki ağları ortaya çıkarılmış ve alanda daha çok tercih edilen anahtar kelimeler saptanmıştır. Yapılan tespitler ve değerlendirmeler doğrultusunda elde edilen bulguların, verilen tablo, şekil ve görsellerin, ögeler arasındaki bağlantıların, atıf listelerinde yer alan isim ve çalışmaların, okuma becerileri alanındaki güncel eğilimler ve alan yazınla ilgili yeni ve özgün çalışmalara temel oluşturabileceği düşünülmektedir. Bu araştırmanın alanda çalışma yapmak isteyen araştırmacılara alanın kavramsal yapısı, sosyal yapısı ve entelektüel yapısı hakkında bilgi vereceği, ülkemizde ve dünyada yapılan çalışmalarla ilgili yol göstereceği düşünülmektedir.
  • Item
    Lise son sınıf öğrencilerinin üniversiteye kariyer geçişlerinin belirlenmesine yönelik gömülü teori araştırması
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-06-22) Söner, Osman; Gültekin, Filiz; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı/Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bilim Dalı.; 0000-0001-9741-5357
    Bu çalışmada, liseden üniversiteye kariyer geçişi yapan son sınıf öğrencilerinin kariyer geçiş durumlarını değerlendirmek için, nitel araştırma yöntemlerinden gömülü desen(kuram oluşturma) kullanılmıştır. Lise son sınıf öğrencilerinin kariyer geçiş durumlarını belirlemek için görüşme yapılacak öğrenciler amaçsal örnekleme türlerinden olan ölçüt, maksimum çeşitlilik ve kuramsal örnekleme ile belirlenmiştir. Örneklem büyüklüğü gömülü teori çalışmalarında kullanılan kuramsal doygunluğa ulaşılması yaklaşımına uygun olarak belirlenmiştir. Görüşmeler dijital ses kayıt cihazıyla kaydedilmiş veriler, veri analiz programı MAXQDA 2020’ye aktarılmış, gömülü teorinin açık kodlama, eksen kodlama, seçici kodlama süreçlerinden geçirilerek, sürekli karşılaştırma veri analizi yöntemi ile analiz edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda ortaya çıkan bulgulara göre lise son sınıf öğrencilerinin üniversiteye kariyer geçişinde sistem (eğitim sistemi, ekonomi ve sınav sistemi), kişisel faktörler (kişilik özellikleri, gelişim ve duygu), hazırlık (stres, ders çalışma ve rekabet), yaşam(geçiş, lise yaşamı ve üniversite yaşamı) ve çevresel etki (kendini kanıtlama, beklenmedik olaylar, nitelikli kişilerle olma, sosyal medya, model alma, öğretmen yaklaşımları, arkadaşlık ilişkileri, ebeveyn etkisi, kardeş etkisi ve akraba etkisi) temaları bulunmuştur. Bu temaların toplamda 20 kategorisi ve bu kategorilerin de 69 alt kategorisinin olduğu saptanmıştır. Ortaya çıkan sonuçlara yönelik özellikle bu çalışmanın sınırlılıklarından yola çıkarak araştırmacıların gelecekte yapabilecekleri çalışmalara ve okul psikolojik danışmanlarının lise son sınıf öğrencilerine yönelik kariyer psikolojik danışmanlığı uygulamaları kapsamında yapabilecekleri çalışmalar konusunda önerilerde bulunulmuştur.
  • Item
    Hız temelli ve geleneksel yüzde temelli yöntemlerle uygulanan kuvvet antrenmanlarının genç futbolcuların bazı fiziksel parametreleri üzerine etkisi
    (Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-09-28) Gırak, İbrahim; Arabacı, Ramiz; Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı.; 0000-0002-8643-0866
    Bu araştırmanın amacı hız temelli ve geleneksel yüzde temelli yöntemlerle uygulanan kuvvet antrenmanlarının genç futbolcuların fiziksel parametreleri üzerine etkisinin incelenmesidir. Bu amaç doğrultusunda gerçekleştirilen tez çalışmasının evren örneklem grubunu Türkiye Elit Gelişim Liginde mücadele eden Fethiye İdman Yurdu Futbol KulübününU-16 (n=20), U-17 (n=20) ve U-19 (n=20) yaş takımlarında oynayan toplam 60 elit genç erkek altyapı oyuncusundan oluşmaktadır. Araştırmaya katılım sağlayan gönüllü futbolculara haftada 5 gün antrenman ve 1 maç olmak üzere ve her bir antrenman 45dk – 90dk arasında süren yüklenme şiddeti de %40-90 arasında değişen antrenman programları uygulanmıştır. Katılımcılar her bir yaş gurubunda 3 eşit gruba ayrılmıştır. Antrenman programına başlamadan önce gönüllülere uygulamalar hakkında bilgi verilmiştir. 6 haftalık antrenman programı başlamadan önce 1 hafta önce (Ön Test) ve bitiminden 1 hafta sonra (Son Test) olmak üzere boy ve vücut kompozisyonu ölçümü, 20 metre sürat, Dikey sıçrama, Yo-Yo Aralıklı Toparlanma Testi 2, 1 MT Kuvvet (Squat ve Bench Press) testleri uygulanmıştır. Futbolculardan elde edilen verilere tez çalışması kapsamında gerekli analizler yapılmıştır. Hız temelli ve geleneksel yüzde temelli yöntemlerle uygulanan kuvvet antrenmanlarının genç futbolcuların bazı fiziksel parametreleri üzerine etkisinin incelenmesi amacıyla gerçekleştirilen bu araştırmada sonuç olarak; Gelenekse kuvvet antrenmanı, hız temelli kuvvet antrenmanı ve hız temelli kuvvet squat+bench press antrenmanları guruplarında yer alan futbolcuların 20 metre sürat testi ön test ve son test ölçümlerinde farklılaşmanın meydana geldiği, bu farklılaşmadan en çok etkilenen gurubunun hız temelli squat antrenman grubunda yer alan futbolcuların olduğu, bunun da bu üç farklı antrenman gurubunda yer alan futbolcuların vücut kitle indeksi öntest ve sontest ölçümlerinde birtakım farklılaşmaların meydana geldiği saptanmıştır. Ayrıca hız temelli squat antrenmanları grubunda yer alan futbolcuların, yağ yüzdelerinin en fazla değişimin meydana geldiği gurup olduğu tespit edilmiştir.