2004 Cilt 17 Sayı 2

Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/10785

Browse

collection.page.browse.recent.head

Now showing 1 - 16 of 16
  • Item
    Beden eğitimi ve spor öğretmenlerinin sosyal beceri düzeylerinin belirlenmesi
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Avşar, Züleyha; Eğitim Fakültesi; Beden Eğitimi ve Spor Bölümü
    Bu araştırmanın amacı, beden eğitimi ve spor öğretmenlerinin sosyal beceri düzeylerini belirlemektir. Araştırmanın evrenini 2001-2002 öğretim yılında Bursa ilinde görev yapan beden eğitimi ve spor öğretmenleri oluşturmaktadır. Araştırmada il merkezindeki okullarda görev yapan tüm öğretmenlere ulaşılmaya çalışılmış, geri dönen envanterlerden 311’i istatistiksel analize dahil edilmiştir. Araştırmada kullanılan araç Riggio (1986, 1989) tarafından geliştirilen ve Galip Yüksel (1998) tarafından Türkçe'ye uyarlanan sosyal beceri envanteridir. Sonuç olarak araştırmaya katılan beden eğitimi ve spor öğretmenleri sosyal beceri envanterinden ortalama 283.36, duyuşsal anlatımcılık alt ölçeğinden 44.88, duyuşsal duyarlık alt ölçeğinden 48.86, duyuşsal kontrol alt ölçeğinden 41.85, sosyal anlatımcılık alt ölçeğinden 46.86, sosyal duyarlık alt ölçeğinden 43.73, sosyal kontrol alt ölçeğinden ise 57.18 puan almışlardır.
  • Item
    Üniversite öğrencilerinin lise eğitimini algılamaları ve iyileştirme ile ilgili öneriler
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Yanpar, Tuğba; Özen, Ramazan
    Bu araştırmanın amacı, lise eğitimlerini yeni tamamlamış bulunan üniversite 1. sınıf öğrencilerinin lisedeki eğitim programlarının sorunlarını algılamalarını tespit etmek ve program süreçlerinin iyileştirilmesi ile ilgili öneriler oluşturmaktır. Üniversitede daha nitelikli öğrencilerin öğrenim görmeleri için lise eğitiminin aktif, üretken, program standartları nitelikli olarak belirlenmiş ve çağdaş bir hale getirilmesi gerekmektedir. Bu araştırma Zonguldak Karaelmas Üniversitesine bağlı 12 fakülte ve yüksekokulun 38 bölümünde 1. sınıfta okuyan toplam 607 öğrenci üzerinde yapılmıştır. Algılamaları tespit etmek için anket ve görüşme yapılmıştır. Niceliksel olarak algılamalarla ilgili frekans ve yüzdelikler, aritmetik ortalamalar ve varyans analizleri SPSS paket programı kullanılarak yapılmıştır. Bu çalışma, liseden mezun olalı uzun zaman olmayan ve üniversite süreçlerinde bulunan öğrenciler üzerinde yapılması nedeniyle lisedeki programların hedef, içerik, süre, öğrenme-öğretme süreçleri ve değerlendirme boyutlarıyla iyileştirilmesine dönük öneriler sağlamaktadır.
  • Item
    Tezsiz yüksek lisans programının öğrencilerin öğretmenlik mesleğine ilişkin tutumlarına etkisi
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Yüksel, Sedat; Eğitim Fakültesi
    Bu araştırmanın amacı tezsiz yüksek lisans programının öğrencilerin öğretmenlik mesleğine ilişkin tutumlarına etkisini tespit etmektir. Araştırma Uludağ Üniversitesi tezsiz yüksek lisans programı öğrencileri üzerinde yapılmıştır. Öğrencilere tezsiz yüksek lisans programına başlarken ve mezun olurken “Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutum Ölçeği” uygulanmıştır. Sonuçta, tezsiz yüksek lisans programına girişte, öğrencilerin öğretmenlik mesleğine ilişkin tutumlarının yüksek olduğu ve bu programın öğrencilerin öğretmenlik mesleğine ilişkin tutumlarına bir etkisinin olmadığı belirlenmiştir.
  • Item
    Empati eğitim programının ilköğretim öğrencilerinin empatik becerilerine etkisi
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Yüksel, Asuman; Eğitim Fakültesi
    Bu araştırmada, empati eğitim programının İlköğretim öğrencilerinin empatik beceri düzeyini artırmadaki etkisi incelenmiştir. Araştırma Bursa Özel Çakır İlköğretim Okulu’nda öğrenim gören dördüncü sınıf öğrencilerinin arasından seçilen 20 denekle yürütülmüştür. Bu araştırmada öntestsontest kontrol gruplu desen kullanılmıştır. Araştırmada deney grubunun (10 denek) yanında, Hawthorne etkisini kontrol etmek için plasebo kontrol grubu da (10 denek) kulanılmıştır. Araştırmada araştırmacı tarafından geliştirilen empati eğitim programı uygulanmıştır. Bu program rol oynamaya, bilgilendirmeye, model almaya dayalı olarak hazırlanmıştır. Empati eğitim programı haftada bir defa olmak üzere toplam sekiz hafta uygulanmıştır. Oturumlar ortalama bir saat sürmüştür. Deney grubuna uygulanan empati eğitim programının tamamlanmasından sonra, her iki gruba da (deney ve kontrol grubu) son test olarak Bryant (1982) tarafından geliştirilen ve araştırmacı tarafından uyarlaması yapılan Çocuklar İçin Empati Ölçeği uygulanmıştır. Grupların empatik beceri düzeyleri arasında anlamlı fark olup olmadığını test etmek amacıyla 2x2 split-plot analizi tekniği kullanılmıştır. Yapılan analizler sonucunda deney grubunda yer alan öğrencilerin kontrol grubundaki öğrencilere kıyasla empatik beceri düzeylerinin anlamlı düzeyde arttığı görülmüştür.
  • Item
    Endüstri meslek lisesi öğrencilerinin yetenek ilgi ve değerleri ile okudukları bölümler arasındaki ilişki
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Bağatır, Salih; Peker, Reşat; Eğitim Fakültesi
    Bu çalışmanın amacı, Endüstri Meslek Lisesi son sınıf öğrencilerinin kendilerine ait algılamış oldukları yetenek, ilgi ve değerler ile öğrenim gördükleri bölümler arası ilişkiyi incelemektir. Çalışma Bursa’daki 5 Endüstri Meslek Lisesi’nin son sınıflarında olan 200 erkek öğrenci üzerinde yapılmıştır. Veri toplama aracı olarak, Yıldız Kuzgun tarafından geliştirilen “Kendini Değerlendirme Envanteri” kullanılmıştır. Toplanan verilerin ortalamaları ve yüzdelik karşılıkları bulunmuştur. Daha sonra grup ortalamaları tek-yönlü varyans analizi ile karşılaştırılmıştır. Araştırmadan çıkan sonuçlar şunlardır: 1- E.M.L.’si öğrencilerinin algılanmış sayısal ve sözel yetenek puanları sınır puanın üstüne çıkmazken “şekil-uzay ilişkisi” yeteneğinde en üst düzeye çıktığı görülmüştür. 2- E.M.L.’si öğrencileri temel bilimler ve mekanik ilgisi yönünden kendilerini üst düzeyde algılarken, sosyal yardım ilgisi yönünden ise kendilerini alt düzeyde algıladıkları görülmüştür.
  • Item
    Özsaygı geliştirme programının lise dokuzuncu sınıf öğrencilerinin özsaygı düzeylerine etkisi
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Doğru, Naime; Peker, Reşat; Eğitim Fakültesi
    Bu araştırmanın amacı, özsaygı geliştirme programının lise dokuzuncu sınıf öğrencilerinin özsaygı düzeyleri üzerinde etkili olup olmadığını belirlemektir. Yarı deneysel model uygulanan bu araştırmada, 168 lise dokuzuncu sınıf öğrencisine Lise Öğrencileri Özsaygı Envanteri uygulanarak özsaygı düzeyi düşük öğrenciler belirlenmiştir. Tesadüfi örnekleme yöntemi ile 32 öğrenci belirlenerek, 16 öğrenci deney grubuna, 16 öğrenci kontrol grubuna alınmıştır. Deney grubuna katılan deneklere haftada bir gün 90 dakika özsaygı geliştirme programı uygulanmıştır. Kontrol grubundaki deneklere ise bir uygulama yapılmamıştır. Özsaygı geliştirme programının uygulanmasının sonunda deney ve kontrol grubundaki öğrencilere Lise Öğrencileri Özsaygı Envanteri tekrar uygulanmıştır. Veriler bağımlı ve bağımsız t testi tekniklerinden yararlanılarak çözümlenmiş ve .05 anlamlılık düzeyi esas alınmıştır. Araştırma bulgularının çözümlenmesi sonucunda, deney grubunun ön test ve son test puan farkları ile kontrol grubunun ön test ve son test puan farkları arasındaki fark anlamlı bulunmuştur. Ayrıca deney grubunun ön test ve son test özsaygı puanları arasındaki fark anlamlı bulunmuştur. Buna karşılık kontrol grubundaki deneklerin ön test ve son test puanları arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir..
  • Item
    Ana dil edinimi ve erken yaşta yabancı dil öğretimi
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Kara, Şeref; Eğitim Fakültesi
    Son zamanlarda yapılan araştırmalar bebeğin annesinin bünyesinde yer alırken bile ana dilini edinim sürecine girdiğini göstermektedir. Doğumdan kısa bir süre sonra da bebek seslerin çevresiyle iletişim kurmasına yaradığını anlayabilmektedir. Daha sonra bebeğin ana dilinin üstesinden gelebilmesi ve tam sözceler oluşturabilmesi için kendisine uzun yıllar gerekecektir. Ana dil ediniminin farklı aşama ve katmanları nelerdir? Çocuk ana dil ediniminde ne tür güçlüklerle karşılaşabilir? Kendisine bu uzun serüvende nasıl yardımcı olunabilir? Dilsel bozukluklar nelerdir? Eklemleme, dilsel gecikme, kekemelik gibi sorunların kaynakları nelerdir? Ana dil edinimi çerçevesinde bu sorunların yanıtı arandıktan sonra erken yaşta yabancı dil veya ikinci dil öğretiminde karşılaşılan sorunlara değinilecektir. Çünkü Avrupa topluluğu çerçevesinde yapılan araştırmalar bireyin yabancı dil öğrenmeye ne kadar erken yaşta başlarsa o aranda dilsel gelişiminin hızlı olacağını göstermektedir. Bu bağlamda üye ülkelerin yurttaşlarına olabildiğince erken yaşta ikinci dil öğretmeleri önerilmektedir. Dolayısıyla ülkemizin de tam üyelik sürecinde erken yaşta yabancı dil öğretimine yönelik bir takım stratejiler geliştirmesi gerekmektedir. Öte yandan ana dil edinimiyle erken yaşta yabancı dil öğreniminin doğuracağı sorunlar nelerdir? Bu soruların yanıtını arayacağız.
  • Item
    Sosyal bilimler, fen bilimleri ve beden eğitimi spor öğretmenlerinin sınıfta zaman yönetimine ilişkin davranışları
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Özkılıç, Rüçhan; Korkmaz, Nimet Haşıl; Eğitim Fakültesi
    Tüm meslek gruplarında olduğu gibi öğretmenlerinde zaman yönetimine ilişkin bilgi ve beceri sahibi olmaları gerekir. Çünkü öğretmenlerin bir günlük iş yaşantısı zamanın baskısı içerisinde geçer. Öğretmenlerin eğitim programlarını yetiştirmek, etkili ders plânları geliştirmek, öğrencileri değerlendirmek, öğrencilerle konuşmak ve onları dinlemek, ailelerle görüşmek, meslektaşları ile iletişimde bulunmak, mesleki gelişimleri için yayınları takip etmek v.b. için zamana ihtiyaçları vardır. Ancak okulda ellerindeki sınırlı zamanı yitirmelerine neden olabilecek bir çok durum söz konusudur. Tüm öğretmenlerin gün içerisinde yapmaları gereken işler çoğunlukla benzerlik gösterir. Ancak ortaöğretim kurumlarında çalışan öğretmenlerin farklı branşlara mensup olmaları nedeni ile bazı değişikliklerin olması da söz konusu olabilir. Bu nedenle bu araştırma öğretmenlerin branşlarına göre zamanı yönetmek için sergiledikleri davranışların sıklığında değişiklikler gözlenebileceği düşünülerek gerçekleştirilmiştir. Bu araştırmanın amacı sosyal bilimler, fen bilimleri ve beden eğitimi öğretmenlerinin öğretimin başlangıcında ve öğretim sürerken sınıfta gerçekleştirdikleri zaman yönetimine ilişkin davranışlarını belirlemektir. Araştırmaya Bursa ilindeki ortaöğretim kurumlarında görev yapan 120 öğretmen (40 sosyal bilimler, 40 fen bilimleri, 40 beden eğitimi spor) katılmıştır. Anket formundan elde edilen verilerin analizinde frekans ve yüzdeler kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre, katılımcı öğretmenlerin ders öncesinde ve ders sonrasında öğretmenin yapması gereken zamanın etkin kullanımına yönelik bazı davranışları yerine getirdikleri, bir kısmını ise gerçekleştirmedikleri, katılımcı öğretmenlerin verdikleri yanıtlarda alanlarına ait eğitim programından ve bu programa ayrılan süreden kaynaklanan bazı ufak değişikliklerin gözlendiği, katılımcı öğretmenlerin çok azının zaman yönetimi ile ilgili bir etkinliğe katıldığı ve bu konu ile ilgili bir materyal okuduğu belirlenmiştir.
  • Item
    Ergenlerde kontrol alanı algısı
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Gültekin, Mücahit; Eğitim Fakültesi
    Bu araştırmada kontrol algısı çalışmalarına ilişkin literatür taraması yapılmıştır. Yapılan literatür taramasında kontrol algısı nasıl tanımlanmıştır, kontrol algısına ilişkin farklı kuramlar var mıdır, kontrolün farklı türleri var mıdır, kontrol algısının negatif yönleri de var mıdır gibi sorulara cevaplar aranmıştır. Bunun dışında bu araştırmada araştırmacı tarafından yeni bir model önerisi de getirilmiş ve bu modele ilişkin bir ölçek geliştirme ön çalışması yapılmıştır. Araştırmanın sonucunda kontrolün literatürde farklı şekillerde tanımlandığı ortaya koyulmuştur. Kontrol algısını açıklayan farklı kuramlar olduğu, kontrolün tek yönlü bir kavram olarak değil farklı türleri olan bir kavram olarak ele alındığı, kontrol algısının pozitif yönleri olmakla birlikte negatif yönlerinin de olduğu taranılan literatürden anlaşılmıştır. Bu araştırmada ayrıca ergenlerde kontrol alanı algısı adıyla yeni bir model önerisi getirilmiştir. Bu modelin literatürdeki diğer çalışmalardan farklılıkları ortaya koyulmuş ve kontrol alanı algısını ölçen bir ölçek geliştirilmiştir. Geliştirilen ölçek bir ön çalışma niteliğinde olup daha sonraki çalışmalara ışık tutması amaçlanmaktadır.
  • Item
    Öğretmenlerin sınıf ortamında kullandıkları davranış değiştirme stratejileri
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Güleç, Selma; Alkış, Seçil; Eğitim Fakültesi; İlköğretim Bölümü
    Sınıf ortamında istenmeyen davranışlar, öğretmenin öğretim hedeflerine ulaşmasını engeller. Davranış değiştirme stratejilerinin uygulanması, sınıfta her zaman karşılaşılabilen sorunların üstesinden gelmede yararlanılabilecek belirgin ve pratik yollar sunmaktadır. Bu noktadan hareketle çalışmada, öğretmenlerin sınıf ortamında kullandıkları davranış değiştirme stratejileri incelenmeye çalışılmıştır. Araştırma kapsamında beş devlet okulu ve beş özel okula ulaşılmıştır. Devlet okulu ve özel okullardaki öğretmenlerin kullandıkları davranış değiştirme stratejilerinde bir farklılaşma olup olmadığı saptanmaya çalışılmıştır. Bu amaçla “Öğretmenlerin Sınıf Ortamında Kullandıkları Davranış Değiştirme Stratejileri” adlı çalışma kapsamında kullanılmak üzere Cronbach Alpha güvenilirlik katsayısı 0.88 olan ve 50 maddeden oluşan Likert tipi 5 seçenekli bir ölçek oluşturulmuştur. Hazırlanan ölçek aracılığı ile devlet okulları ve özel okullardaki öğretmenlerin öncelikli olarak tercih ettikleri ve kullandıkları davranış değiştirme stratejileri belirlenmiş ve kullanılan bu stratejilerin tercih sıralamaları arasında pozitif yönde ve çok güçlü bir ilişki olduğu tespit edilmiştir.
  • Item
    Elsa’nın Mecnunu’nda Aragon’un zamansal ve şiirsel yolculuğu
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Gökmen, Ayla; Eğitim Fakültesi; Yabancı Diller Eğitimi Bölümü
    20.yüzyıl Gerçek üstü akımın ünlü Fransız yazar ve şairi Louis Aragon’un 1963 yılında yayınladığı Elsa’nın Mecnunu (Le Fou d’Elsa) adlı 425 sayfalık devasal “şiir-roman”ı, kökleri 7. Yüzyıla uzanan ünlü aşk efsanesi “Leyla ile Mecnun” un yirminci yüzyıl uyarlamasıdır. Aragon, İranlı şair Camî (1414-1495) esinlendiği bu yapıtında, baş kahramanı Mecnunla özdeşleşerek onu zikreder. Olay İspanya’nın Gırnata kentinde 1489-1492 dönemini kapsar. Mecnun, kentin sokaklarında dolaşarak sevdiği kadına aşk şiirleri okuyan bir aşıktır. Ancak aşkı uğruna Deli olduğu bu kadının adı Leyla değil, yeryüzünde 5 yüzyıl sonra var olacak olan, geleceğin Elsa’sı, yani Aragon’un karısı Elsa Triolet’dir. Marksist ve apaçık bir ate olan Aragon, bu eserle “İslam tasavvufunun aşk tecrübesi”ni, sufi şiir dili ve tekniklerini benimseyerek yeni bir dil ve şiirsel teknik geliştirmek, ve sufi gibi, aşk ile kendini yaratanında gerçekleştirmek istemiştir. Ne var ki bu varoluş, materyalist düşünceyle, ilahi olana değil, kendisini var eden kadının aşkında, Elsa’nın gerçekliğinde vücut bulmuştur. Eserin yapısal açıdan en önemli özelliği, şairin tarihsel olayları kurgularken gerçekleştirdiği Zamansal yolculuk ile, Doğu-Batı uygarlıklarında gezinerek Koşma’dan Kaside’ye, Düzyazı şiirlerden İlahilere, Gazellere, serbest şiirlerden Türkülere ve bunun gibi yüzlerce şiir biçimleri arasında yaptığı yolculuktur. Bu çalışmayla, bir zaman büyücüsü olan Aragon’un Dışsal (Uzam) ve İçsel /Tözel) zamanlara şiirsel yolculuğunu; aşk = şiir ile sonsuzca kendini gerçekleştirme anlayışını inceleyeceğiz.
  • Item
    Okulda değişmenin yönetimi
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Gökçe, Feyyat; Eğitim Fakültesi; Eğitim Bilimleri Bölümü
    Sürekli değişen, farklılaşan bir dünyada geleneksel yöntemlerle sorunları çözmek giderek zorlaşmaktadır. Değişmenin sorunları onları çözebilecek yeterliklere sahip yöneticilerle ortadan kaldırılabilir. Bu araştırmada, eğitim ve okul sisteminde karşılaşılan değişme sorunlarının çözümüne katkı sağlamak amacıyla Nevşehir ilinde asil olarak görev yapan 89 ilköğretim okulu müdürünün görüşlerine başvurulmuştur. Anketle elde edilen veriler SPSS programı ile analiz edilmiş, yüzdelik ve aritmetik ortalama yardımıyla yorumlanmıştır. Araştırmanın sonuçlarına göre; ilköğretim okulu müdürleri kendilerinin değişme yöneticiliği yeterliklerini “İyi” (X=3,9041) düzeyde bulunduğunu belirtmişlerdir. Okul müdürlerinin değişme sürecinde belirtilen davranışları “Çoğunlukla” (X=3,7397) gösterdiklerini belirtmişlerdir. Okul müdürlerinin değişme yöneticiliği yeterlik düzeyleri ile değişmenin yönetilmesi sürecinde gösterdikleri davranışları arasında (P≤ .05) anlamlı fark bulunmuştur. Bu farkın okul müdürlerinin yeterlik düzeylerine göre davranış gösterdikleri yargısını güçlendirdiği söylenebilir. Buradan hareketle okul müdürlerinin kapsamlı bir değişme yönetimi eğitiminden geçmeleri önerisi değerlendirilebilir.
  • Item
    Reprises definies et demonstratives
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Çiçek, Mehmet
    Dans cet article ayant pour but de se focaliser sur quelques emplois des déterminants LE (article défini) et CE (adjectif démonstratif), nous nous proposons d’attirer l’attention du lecteur sur une opposition dans l’utilisation respective de ces deux déterminants.Dans un premier temps, nous allons procéder à quelques rappels rapides des définitions de base. Nous parlerons essentiellement de l’adjectif démonstratif et de l’article défini. Ensuite, ces déterminants nous intéresseront plus particulièrement pour les couples de phrases dits type P1/P2. Dans un deuxième temps, nous allons nous occuper des théories actuelles à propos de la distribution de l’article défini et de l’adjectif démonstratif. Comme nous le verrons en détail plus loin, ces théories consistent essentiellement en deux approches : l’une appelée ‘sémantico–logique’, et l’autre appelée ‘pragmatico–cognitive. Dans un dernier temps, nous allons essayer de faire une étude comparée de la distribution de l’article défini et de l’adjectif démonstratif.
  • Item
    Üniversitelerde okutulan Türk dili dersi İle İlgili tespitler değerlendirmeler ve öneriler
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Cemiloğlu, Mustafa; Eğitim Fakültesi
    Üniversitelerin tüm fakülte ve yüksek okullarında zorunlu bir ders olarak okutulmakta olan “Türk Dili” dersinin yirmi yılık bir geçmişi vardır. Bu süre bir uygulamanın değerlendirilebilmesi için yeterli bir zaman dilimidir. Bu nedenle ve şu aşamada, dersin programının, derste uygulanmakta olan yöntemlerin ve öğrenci kazanımlarının tartışılması son derece yararlı olacaktır. İşte bunları ele alan bir değerlendirme sonucunda artık eskidiğine inanılan “Türk Dili Programı”nın yenilenmesi, öğretim elemanlarının derste uyguladıkları yöntemlerin tartışılması ve belki bunun sonucunda uyguluma birliğine gidilmesi gerekecektir.
  • Item
    Fransızca ve Türkçe’de yönelme ve kalma durumlarına ilişkin karşıtsal bir çalışma
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Atan, Nurhayat; Eğitim Fakültesi
    Uygulamalı Dilbilimin yan alanı olarak kabul edilen ayrımsal dilbilim, etkili dil öğretimi için yabancı dil öğretimine gereç oluşturur. Bu amaçla ana dili (L1) ile öğretilecek dil (L2) arasında karşılaştırma yapar ve diller arasındaki farklılıkların öğrencide olumsuz aktarım hatalarına neden olacağı varsayımından hareketle, bu farklılıkların önceden saptanarak olumsuz aktarım hatalarının giderilmesine yönelik bazı öneriler sunar. Bu çalışmada Fransızca’yı yabancı dil olarak öğrenen Türk öğrencilerin, Türkçe’deki yönelme ve kalma durumlarına ilişkin Fransızca öğreniminde yaptıkları olumsuz aktarım hataları ayrımsal çözümleme yöntemiyle belirlenmeye çalışılmıştır.
  • Item
    Lise matematik ders kitaplarının kullanım şekli ve sıklığı üzerine bir çalışma
    (Uludağ Üniversitesi, 2004) Altun, Murat; Arslan, Çiğdem; Yazgan, Yeliz; Eğitim Fakültesi; İlköğretim Bölümü
    Bu çalışmanın amacı, liselerde matematik ders kitaplarının kullanım şekli ve sıklığını öğretmenler ve öğrencilerin görüşlerine başvurarak incelemektir. Bilgi toplama amacıyla hazırlanan sorular, (i) ders kitabını tanıma ve kullanma düzeyi (ii) ders kitabının nitelikleri (iii) ders kitabının kullanımını etkileyen faktörlerle ilgili sorular olmak üzere üç ana başlık altında toplanmıştır. Bulgular, öğretmenlerin, ders kitabını tanıma düzeyinin ortalama % 71 olduğunu, ders kitabı kullanma sıklığının eski yıllara göre azaldığını ve ders hazırlarken test kitaplarından daha çok yararlandığını ortaya koymuştur. Ders kitabının nitelikleri ile ilgili olarak; öğretmenlerin % 65’i ders kitabının konuları ele alış şeklini iyi, diğerleri orta veya daha kötü bulmuşlardır. Ayrıca öğretmenler, ders kitaplarının uygulamalı çalışmalara ve testlere yer vermesi gerektiğini, ders kitaplarındaki örneklerin tek tip olduğunu ve kitapları ancak kendilerinin anlayabildiğini, ayrıca ÖSYS kapsamının daraltılmasının lise matematik eğitimine ciddi zararlar verdiğini belirtmişlerdir.