2014 Cilt 15 Sayı 27
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/14064
Browse
Browsing by Subject "Bursa"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item Divan şiirine Bursa’dan eleştirel bir ses: Mehmed Rıf’at Efendi(Uludağ Üniversitesi, 2014-12-01) Çan, Şamil; Hardal, MuammerTürk Edebiyatı içerisinde önemli bir yeri olan Divan Edebiyatı; Tanzimat Fermanı sonrasında Osmanlı Devleti üzerinde iyice etkisini gösteren Batılılaşma hareketleri sonucunda ortaya çıkan Tanzimat Edebiyatı dönemde büyük eleştirilere maruz kalmıştır. Batı Etkisinde Gelişen Edebiyat döneminde Divan Edebiyatı’nı eleştirmek yenilikçi şairler tarafından adete bir gelenek haline gelmiştir. Bu eleştirilerin Servet-i Fünûn döneminde artarak devam ettiği ve İstanbul’dan taşraya yayıldığı görülmektedir. Bursa’da yayımlanan Feva’id gazetesinin Sermuharriri Celal Paşazade Mehmed Rıf’at Efendi, Divan şiirine yönelik yaptığı eleştirilerle İstanbul’da cereyan eden eski-yeni tartışmalarına katılmıştır. Bu makalede, Mehmed Rıf’at Efendi’nin Divan Edebiyatı’nı eleştiren şiir ve yazıları tespit edilmiş, eski-yeni tartışmalarının taşraya yansıması bilim dünyasına sunulmuştur.Item Kültür varlığı algısı ve tahribat Bursa Yenişehir örneği üzerinden bir değerlendirme(Uludağ Üniversitesi, 2014-12-01) Aksoy, Belgin; Özügül, Ayşın; Uludağ Üniversitesi/Fen-Edebiyat Fakültesi/Sanat Tarihi Bölümü.Türkiye’de kültürel mirasın korunması güncelliğini yitirmeyen bir sorundur. Gerek tarımsal, gerekse endüstriyel bakımdan sadece bölgesel değil, aynı zamanda ülke çapında bir öneme sahip olan Bursa’da bu konu sıkça gündeme gelmektedir. Özellikle prehistorik yerleşim alanları, makinalı tarımın görece daha eski bir geçmişe uzandığı ilimizde daha büyük bir tehdit altındadır. Bu bölgedeki prehistorik sit alanlarını, kayıt altına alındıkları 60’lı yıllardan bugüne yeniden değerlendirecek olursak, tahribatın büyüklüğü daha somut olarak karşımıza çıkmaktadır. Kültür varlıklarının korunmasında yöre halkının çözüm arayışına dahil edilmesi bir gerekliliktir. Bu nedenle günlük hayatları koruma konusu olan alanların çevresinde geçen halkın, gerek bu alanlarla gerekse genel olarak geçmiş kavramı ile ilişkilerinin sorgulanması gerekir. Yenişehir’deki Marmaracık ve Koyunhisar köylerinde dikkat çekici sonuçlara ulaşılmıştır. Her ne kadar sosyo-kültürel geri plan önemli bir rol oynuyor ise de, esasen Osmanlı Dönemi üzerinden mekân ile bir bağ oluşturmuş insanların daha eski dönemlerle ilişkili kültür varlıklarına yönelik olarak belli bir hassasiyete sahip oldukları anlaşılmıştır. Özellikle çevresi ve kendi geçmişi (dolayısıyla da kendi kimliği) arasında somut bir bağ oluşturamamış göçmenlerde hassasiyetin o kadar güçlü olmadığı anlaşılmıştır. Bu alanların korunması her şeyden önce yöre sakinlerine bağlıdır. Bu nedenle de eğitime yönelik konseptler geliştirilmesi önemlidir. Özellikle define amaçlı kaçak kazıların engellenebilmesi her şeyden önce kazandırılacak olan bu bilinçle ilgilidir.