Baş-boyun kanserlerinde tek merkez setüksimab deneyimi

Abstract

Baş boyun squamöz hücreli kanserleri (BBSHK); oral kavite, farinks ve larinks yerleşimli epitelyal hücrelerden kaynaklanan kanserlerdir. Dünya genelinde yedinci en sık görülen kanser olduğu bilinmektedir. Hastaların yaklaşık %5’i metastatik evrede tanı almaktadır. Primer tedavisini tamamlayan hastaların ise yaklaşık %50-60’ı ilk 2 yıl içinde nüks etmektedir. Çalışmamızda nüks lokal tedavilere uygun olmayan ya da metastatik BBSHK hastalarının tedavisinde bir anti-epidermal büyüme faktörü (EGFR) monoklonal antikoru olan setüksimab tedavisinin etkinliğini değerlendirmeyi amaçladık. Çalışmaya 38 hasta dahil edildi. Bunların 33 (%86,8)’ ü erkek; 5 (%13,2)’i kadındı. Median yaş 55,5 idi. Ortalama takip süresi 14,95±18,17 aydı. Hastaların median progresyonsuz sağ kalım (PFS) süresi 4,6 ay ve median genel sağ kalım (OS) süresi ise 7,1 ay idi. Güncel literatür çalışmalarına kıyasla daha kısa sağ kalım süreleri saptadık. Ancak çalışmamızda metastatik hasta oranı ve daha önce kemoterapi almış olan hasta oranı yüksekti.Head and neck squamous cell carcinomas (HNSCC) are cancers originating from epithelial cells of the oral cavity, pharynx and larynx. It is known to be the seventh most common cancer worldwide. Approximately 5% of patients are diagnosed in the metastatic stage. Within the first 2 years; approximately 50-60% of patients who complete primary treatment returning with relapse. In our study, we aimed to evaluate the efficacy of Cetuximab, an anti-epidermal growth factor (EGFR) monoclonal antibody which used for recurrent unresectable or metastatic HNSCC. The study included 38 patients. 33 (86,8%) of them were male and 5 (13,2%) were female. Median age was 55,5 years. Mean follow-up period was 14,95±18,17 months. The median progression-free survival (PFS) of the patients was 4,6 months and the median overall survival (OS) was 7,1 months. We found shorter survival compared to current literature. However, the rate of metastatic patients and the patients who had previously received chemotherapy were higher in our study.