2011 Cilt 37 Sayı 1
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing 2011 Cilt 37 Sayı 1 by Type "Derleme"
Now showing 1 - 2 of 2
Results Per Page
Sort Options
Item Open Access Kisspeptinler ve kisspeptin nöronları: Üreme sistemi üzerine etkileri ve hipotalamik yerleşimleri(Uludağ Üniversitesi, 2011-02-22) Kafa, İlker Mustafa; Eyigör, Özhan; Uludağ Üniversitesi/Sağlık Bilimleri Enstitüsü/Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Anatomi Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı.KISS-1 geni (1q32) tarafından üretilen 145 aminoasitlik bir öncül proteinden türeyen ve GPR54 reseptörü üzerinden etkilerini gösteren peptidler kisspeptin nöropeptid ailesini oluşturmaktadırlar. Kisspeptinlerin, memelilerde, üremenin nöroendokrin düzenlenmesi, puberte ve ovulasyon gibi fonksiyonlar üzerinde önemli ve anahtar roller üstlendikleri bilinmektedir. Farklı memeli türlerinde kisspeptin nöronlarının beyin bölgelerindeki dağılımları, haritalama çalışmaları ve diğer nöropeptid, hormon ve mediatörler ile olan kolokalizasyonları da halen üzerinde çalışılmakta olan konulardır. Laboratuarımızda yürütülen çalışmalarda da, kisspeptin nöronları, anteroventral periventriküler, preoptik periventriküler ve arkuat çekirdeklerde sırasıyla artan oranlarda belirlenmiştir. Kisspeptinlerin puberte başlangıcında ve hipotalamohipofizer-gonadal eksen regülasyonunda etkili oldukları bilinmekle birlikte üremenin nöronal kontrolü açısından açıklığa kavuşturulmayı bekleyen pek çok nokta bulunmaktadır. Kisspeptinlerin literatür bilgileri temel alınarak derlenmesinin kisspeptin nöronlarının merkezi sinir sistemindeki rolleri açısından bilgilerimize katkıda bulunacağına ve ileride yapılması planlanabilecek çalışmalara ışık tutacağına inanmaktayız.Item Open Access Skuamöz hücreli baş boyun kanserinde kemoradyoterapi(Uludağ Üniversitesi, 2011-03-01) Özşahin, Esat Mahmut; Demiröz, Candan; Uludağ Üniversitesi/Tip Fakültesi/Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı.Skuamöz hücreli baş boyun kanserinin (SHBBK) tedavisi multisipliner yaklaşımı gerektirmektedir. Erken evre SHBBK’de postoperatif yüksek risk faktörü olan olgularda adjuvan KRT altın standarttır. Lokal ileri evre SHBBK’de ise tedavi; cerrahi ve adjuvan kemoradyoterapi (KRT), indüksiyon kemoterapi (KT) sonrası definitif KRT ya da sadece KRT’yi içermektedir. Özellikle operabıl SHBBK’de indüksiyon kemoterapi sonrası KRT, organ koruma için başarılı bir tedavi yaklaşımıdır. Birçok çalışmada KRT sadece radyoterapiye (RT) göre belirgin sağkalım avantajıyla beraber olduğu gösterilmiştir. Özellikle organ koruyucu tedavide, tedavi etkinliğini artırmak için taksanlarla beraber yeni indüksiyon KT kombinasyonları araştırılmış ve sonuçlar sisplatin-5-flourasil tedavisine göre daha etkili bulunmuştur. RT ile eş zamanlı taksan kullanımının etkinliği ise sadece Faz II çalışmalarda gösterilmiştir. Son dönemde yapılan çalışmalarda, epidermal büyüme faktör reseptör inhibitörü (Setuksimab) ile RT kombinasyonunun sağkalım üzerinde olumlu etkinliği saptanmıştır. Bu derlemede, klinik çalışmalar zemininde güncel literatürleri inceleyerek, yeni ajanların gelecekteki rolünü gözden geçirdik.