2019 Cilt 32 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/13146
Browse
Browsing by Subject "Beyin temelli öğrenme"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Item Beyin temelli öğrenmenin fen bilimleri dersinde öğrencilerin akademik başarıları ve başarıya yönelik duyguları üzerine etkisi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-12-28) Üçüncü, Gökşen; Sakız, GönülBeyin temelli öğrenme, öğrenme sürecinde duyular kadar duyguların da önemini ele alan yaklaşımlardandır. Bu çalışmada, beyin temelli öğrenmeye uygun olarak tasarlanmış bir öğrenme ortamında gerçekleştirilen fen bilimleri dersinin, ilkokul öğrencilerinin akademik başarıları, başarı duygularından dersten zevk alma, dersten sıkılma ve dersten endişe duyma düzeyleri üzerine etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Cinsiyete bağlı potansiyel farklılaşmalar da ayrıca incelenmiştir. Araştırma deney ve kontrol gruplu yarı deneysel desenin nitel veriler ile desteklendiği karma desene göre tasarlanmıştır. Çalışma, 2015-2016 yılı güz döneminde İstanbul ili Beykoz ilçesinde yer alan bir devlet ilkokulundaki iki dördüncü sınıfın fen bilimleri dersi Maddeyi Tanıyalım Ünitesi’nde toplam 68 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Nicel veriler Split-plot ANOVA; nitel veriler ise içerik analizi ile analiz edilmiştir. Çalışma sonucunda, deney ve kontrol grupları arasında akademik başarı düzeyinde deney grubu lehine anlamlı bir farklılaşma bulunmuştur. Dersten zevk alma düzeyinde anlamlı bir farklılaşma tespit edilemezken, dersten sıkılma ve endişe duyma düzeylerinde ise deney grubu lehine negatif yönde anlamlı bir farklılaşma tespit edilmiştir. Deney grubu öğrencilerinde cinsiyet değişkenine bağlı yapılan analizde, dersten sıkılma ve endişe duyma düzeylerinde anlamlı bir değişim bulunmazken, dersten zevk alma düzeyinde erkek öğrenciler lehine pozitif yönde bir farklılaşma tespit edilmiştir. Bu sonuç nitel veriler ile detaylandırıldığında, genel olarak öğrencilerin dersleri eğlenceli bulmakla birlikte bazı kız öğrencilerin sınıf ortamını düzensiz buldukları, sıra düzeni olan sınıf ortamını daha olumlu gördükleri ve bunun sonucu olarak ortamdan hoşlanmadıkları; erkek öğrencilerin ise sınıf içindeki hareketli ortamdan hoşlandıkları sonucuna varılmıştır. Bununla birlikte hem kız hem erkek öğrenciler öğrenme ortamının etkileşim odaklı olduğuna, öğretmenin olumlu bir sınıf iklimi oluşturduğuna ve ders içindeki etkinliklerin zorlayıcı ancak başarılabilir olduğuna yönelik görüş bildirmişlerdir. Bu durumun deney grubundaki öğrencilerin dersten sıkılma ve endişe duyma düzeylerinin düşük olmasına katkı sağladığı düşünülmektedir.