1981 Cilt 2 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/18619
Browse
Browsing by Rights "info:eu-repo/semantics/openAccess"
Now showing 1 - 15 of 15
- Results Per Page
- Sort Options
Item 2361 sayılı gelir vergisi yasası değişiklikleri karşısında ticari kazançlar(Bursa Üniversitesi, 1981) Özel, Hakkı; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi.Gelir Vergisi Kanunumuzda yapılan son değişiklikler, çeşitli gelir unsurları arasında ticari ve zirai kazançların daha etkin bir şekilde vergilendirilmesi esaslarınıda beraberinde getiriyor. Yazımızda önce getirilen bu değişiklikler içinde Ticari kazancın tesbitinde uyulacak yeni esasları açıklayıp daha sonra da bu yeni hükümleri genel bir değerlemeye tabi tutacağız .Item 70 sonrası uluslararası enflasyona Bretton - Woods sisteminin etkileri(Bursa Üniversitesi, 1981) Acar, Yalçın; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi/İktisat Bölümü.Birinci Dünya Savaşına kadarki dönemde ülkelerde <> cari idi. Yani her ülke kendi para birimini belli ağırlıkta altın ile belirliyordu ve altın paraların gerek basımı, gerek dolaşımı, gerekse tekrar altına dönüştürülmesi serbestti. Ayrıca, altının ithal ve ihracı da hiç bir kayda tabi değildi: Bu sistemde, merkez bankaları arasındaki tek ödeme aracı da yine altındı.Item Alman emekçi odaları ve sendikalarla ilişkileri(Bursa Üniversitesi, 1981) Karapınar, İsmailFederal Almanya'nın iki Federe Devletinde (Saarland ve Bremen'de) Emekçi Sendikaları yanında özel Emekçi Temsilcilikleri (Saarland'da Çalışma Meclisi=Odası, Bremen'de Emekçi Odaları=Meclisi) bulunmaktadır.Item Bürokrasinin ekonomik görünümü(Bursa Üniversitesi, 1981) Şenyüz, Doğan; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi.Klasik iktisatçılara göre tam rekabet koşullarının geçerli olduğu bir ekonomide denge dışarıdan bir müdahale olmaksızın kendiliğinden oluşmaktadır. Ancak; günümüzde tam rekabet koşullarının geçerli olduğu bir ekonomiyi düşünmek olanaksızdır. Bu olanaksızlık ekonomilerin noksan rekabet koşulların da faaliyetlerini sürdürmesinden ileri gelmektedir. Günümüzde Devlet noksan rekabet koşullarının ortaya çıkarabileceği bazı olumsuz etkileri gidermek için ekonomide aktif bir görev yüklenmiştir.Item Faiz oranları ve para politikası(Bursa Üniversitesi, 1980) Gibson, William E.; Parasız, M. İlker; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi/İktisat Bölümü.Ekonomistler arasında para stokundaki bir artışın faiz oranlarını düşüreceği şeklinde yaygın bir kanı vardır. Tobin tarafından da vurgulandığı gibi (1947), bu sonuca faiz oranlarıyla talep edilen para miktarı arasındaki likidite -tercihi ilişkisi göz önünde tutularak varıldığı görülmektedir.Item Hukuk ilminde anlam sorunu(Bursa Üniversitesi, 1981) Larenz, Karl; Pulaşlı, Hasan; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi.Hemen hemen her ilmi hukuk eserinde ve bir çok mahkeme kararlarının gerekçelerinde, yasanın veya belirli bir kuralın «anlam ve amacından, bu veya şu hususun çıktığı yahut bir norm anlamına uygun olarak, bunu veya şunu ifade ediyor tarzında basmakalıp bir atıfın dönüp dolaştığını görürüz. Bir hukuki normun anlam ve amacı, ile ne kastediliyor; eğer bu tarzda gerekçelendirilirse, hangi söylenmemiş önşartlar her sefer vücuda getirilebilir, ikisi bir arada nasıl bağdaşabilir?Item İş yaşantısında ve endüstride rengin önemi(Bursa Üniversitesi, 1981) L-Lathan, James; Denizli, Gülgün; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi.Endüstride rengin akıllıca kullanılışı son derece önemlidir. Renk yalnızca çalışma ortamını estetik olarak geliştirmek için değil, aynı zamanda çalışanların verimini çoğaltmak, satışı arttırmak, tehlike alanlarını bildirmek, genişliğin ve boşluğun arttığı izlenimini vermek ve müşterileri hoşnut kılmak için kullanılır. Uygunsuz renk seçimi göz yorgunluğu, ya da bitkinlik ve sonuç olarak verimliliğin kaybına neden olan yetersiz aydınlatmanın etkilerini çoğal tirken, uygun renk aydınlatmanın etkinliğin arttırır.Item Kadın muhasebecilerin işe alınması(Bursa Üniversitesi, 1980) Rayburn, L. Gayle; Dirimtekin, Tuğrul; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi.Kadın hakları konusundaki gelişmelerle birlikte birçok kadın muhasebeciye iş kapıları açılmıştır. Kadınlar hakkındaki önyargılar silinmiş firmalar kadın muhasebecilere görev vermişlerdir. Bununla beraber, kadın hesap uzmanları erkeklerle aynı düzeye gelebilmek ve haklarındaki önyargıyı en aza indirebilmek için mücadele etmek zorundadırlar.Item Kamusal borç yönetiminde gizli amortisman ve bunun Türk uygulamasındaki yeri(Bursa Üniversitesi, 1980) Palamut, Mehmet E.; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi.içerisinde yaşadığımız çağı özellikle maliyeciler ve iktisatçılar yönün den- betimleyen, iki önemli olgu vardır: Kamusal harcamalarda gözlemlenen sürekli artış ve enflasyon. Her ne kadar, birinci olgunun gösterdiği sürekli artış eğiliminde (trendin de) ikinci çağdaş olgunun rolü varsa da, bu çığ gibi tırmanışta asıl etken, kuşkusuz, klasik maliye anlayışındaki derin değişim ve Devletin borçlanması konusunda getirilen yeni yaklaşım biçimidir. Çünkü, öncellerinin maliyeye ilişkin dar ve oldukça katı düşüncelerini kökten sarsan çağdaş yaklaşım biçiminde, kamusal harcamaların sınırlılığı, Devlet bütçelerinin denkliği, Devletin ancak olağanüstü durumlarda uzun süreli borçlanabilme olanağı, tarafsız maliye, kamusal harcamaların dolaylı vergilerle karşılanması gibi ilkeler den büyük ödünlerin verilmiş olması, hatta bunlardan bazılarının reddedilerek, sözkonusu ilkelerin çağdaş toplumsal oluşum ve gereksinimlere göre yeniden düzenlenmeleri; çağın sosyo-ekonomik politikasının bir gereği olarak, bunların yeni nitelik ve içerik kazanmalarıdır.Item Leontief modelinin bir markov zinciri içinde incelenmesi(Bursa Üniversitesi, 1980) İlhan, İsmailMarkov zincirleri, olasılık kuramının sosyal bilimlere uygulanışında, değerli bir araç olma yolunda gün geçtikçe artan bir öneme sahip olmaktadır. Markov zincirlerinin, bağımlı olasılıkların bir ifade şekli olduğu göz önüne alındığında uygulama alanlarının genişleyebilme imkânı hakkında bir kanıya varılabilir. Bir markov zinciri bilinen bir durumdan veya durumlardan belli olasılıklarla bir başka durum veya durumlara geçen (dönüşen) olay ya da olayların ilk adımı (veya dönemi)izleyen adımlar sonunda erişecekleri durumların olasılıklarını adım adım takipetme olanağı verebilmektedir. Bu analize girişmeden önce markov zincirlerinin temel unsurlarına ve özelliklerine kısaca değinmek gerekmektedir.Item Özel yabancı sermaye yatırımlarının fayda ve maliyeti(Bursa Üniversitesi, 1981) Macdougal, G. D. A.; Ertürk, Emin; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi.Özel yabancı sermaye yatırımları Avustralya için göz önünde bulundurulması gereken önemli bir sorundur. Bu araştırmada soruna genel açıdan yaklaşılmıştır. Araştırma esas olarak teoriktir ve pratik sonuçlara ulaşmak amacında değildir. Pratik sonuçlara ulaşmak daha fazla olayın irdelenmesini ve diğer görüşlerin üzerinde durulmasını gerektirecekti. Bunlardan bazıları üzerinde Prof. Arndt tarafından Denizaşırı Ülkelerin Borçlanmasında Yeni Model, başlığı altında durulmuş (Economic Record August, 1957) ve aşağıda tahlili yapılmış görüş noktalarının birçoğu ile aynı amaca yönelmiştir. Analiz, durumun en önemli yanını ortaya koymak, dolayısıyla önem verilmemiş ama, önemli olabilen görüşleri ortaya çıkarmak içindir. Bu araştırmada da yabancı sermayenin ekonomik güçler yönlendirilerek, Avustralya'nın gerçek gelirine, belli zaman kesitinde yaptığı katkı tahlil edilmeye çalışılmış. tır. (Yani analiz bu noktada uzun bir iştir.) Rahat bir anlatıma kavuşmak için sorunları teker teker ele alacak, kapital stokunun artmasının etkileri üzerinde tahlilimizi sürdüreceğiz. Zamanı bir yıl olarak alırsak sermayenin iç akımının bu zaman içindeki bütün etkilerini dikkate alabiliriz.Item Tarımsal gelir vergisi dayanağının belirsizliği(Bursa Üniversitesi, 1980) Palamut, Mehmet E.; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi.Tümel anlamda gelir, üretim-tüketim süreci sırasında ekonomik yaşama katılan tüm üretim öğelerinin sağladıkları parasal değerdir. Vergisel açıdan gelir, ödeme gücü yaratması nedeniyle, bir vergi konusudur. Kuşkusuz vergi konusunu oluşturan gelir, oldukça geniş bir kavram olup, değişik türdeki ekonomik uğraşılardan kaynaklanmaktadır. Sözkonusu uğraşılardan biri de tarımdırItem Türk hukukunda örf ve adetlerin dünkü ve bugünkü yeri ve ticari hayattaki önemi(Bursa Üniversitesi, 1980) Binatlı, Yusuf ZiyaSözlük anlamı bakımından «Örf» ile «Adet» genellikle birlikte söylendiği zaman aynı anlamda kullanılır. Oysa kök bakımından her iki kavram ayrı ayrı anlamlara gelmektedir.Item Türk ticari banka sisteminde gelişmeler(Bursa Üniversitesi, 1980) Parasız, M. İlker; Uludağ Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi/İktisat Bölümü.Türk Banka sistemi 1980 yılı sonunda biri emisyon bankası, dördü kalkınma ve yatırım bankası, sekizi ihtisas bankası, dördü yabancı banka ve yirmiyedisi de ticaret bankası olmak üzere 44 bankadan oluşmaktadır. Merkez Bankası ve mevduat toplamayan kalkınma ve yatırım bankaları gözönüne alınmazsa, ticari banka görünümünde 39 bankanın faaliyet yaptığını söyleyebiliriz.Item Tüzel kişiliği olmayan dernek ile adı ortaklığın mukayesesi(Bursa Üniversitesi, 1981) Karapınar, İsmailAlman Hukukunda «Hükmi şahsiyeti olan cemiyetler yanında birde «tüzel kişiliği olmayan dernekler vardır. Alman Medeni Kanununun 54. maddesinin 1. cümlesine göre, şirketler (ortaklıklar) hakkındaki hükümler, hükmi şahsiyeti (tüzel kişiliği) olmayan cemiyetlere, (derneklere), de uygulanır. Tüzel kişiliği olmayan dernek, üyelerinin değişmesinden etkilenmeyen, onlardan ayrı, bağımsız ve pek çok hususlarda tüzel kişiliği haiz cemiyetlerden farksız olan bir birlik olarak yapısı itibariyle Medeni Hukukdaki Adi Şirketten (ortaklıktan) ayrılmaktadır. Zira Tüzel kişiliği olmayan Dernekte her bir üyenin bireysel (ferdî) kişiliği, birliğin mevcudiyeti için önemli (esaslı) bir unsur değildir. Diğer üyeler mevcut olduğu müddetçe, bir üyenin dernekten ayrılması veya ölümü, kaideten birliğin varlığını etkilemez. Her üyenin kişiliği, cemiyetin pratik amaç ve örgütüne (teşkilâtına) nazaran (göre) arka (geri) planda kalmaktadır.