2017 Cilt 10 Sayı 2
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/4661
Browse
Browsing by Language "tr"
Now showing 1 - 9 of 9
- Results Per Page
- Sort Options
Item Adil Dünya inancı üzerine bir polemos(Uludağ Üniversitesi, 2017-10-10) Topuz, Arzu Gül; Uca, Onur; Topuz, MetinBu çalışmanın temel amacı, insan için kaçınılmaz olan dünyayı değerlendirme ve anlamlandırma etkinliğinin bir biçimi olarak Lerner’ın “Adil Dünya İnancı” tezini psikolojik, felsefi ve sosyolojik bağlamda değerlendirmektir. Elbette söz konusu değerlendirmeyi bütün perspektifleri serimleyecek biçimde burada ele almak olanaklı değildir, bu nedenle belirli açılardan sınırlandırılmış ve fakat birbirine seslenen bir tartışma ağı kurulmaya çalışılmıştır. Bu tartışma düzleminin ilk dokusunu psikolojik değerlendirme oluşturmaktadır. Burada genel olarak adil dünya inancı tezinin dayanakları ve günlük hayatın idame edilmesindeki düzenleyici rolüne farklı açılardan değinilmiştir. İkinci dokuyu söz konusu tezi, bir yapısöküme uğratma olanağını yoklamak adına Nietzsche’nin sürü ahlakı perspektifinden değerlendirmek oluşturmaktadır. Üçüncü doku bağlamında aynı zamanda kişilerarası ilişkiler açısından önemi olan adil dünya inancı tezi, toplumsal değerlendirme dünyasının bileşenleri açısından ele alınmıştır. Bu bağlamda çalışmanın ikincil amacını disiplinler arası bir çoksesliliğin olanağını sağlamak olduğu söylenebilir.Item Edebiyat sosyolojisinin sınırları(Uludağ Üniversitesi, 2017-10-07) Altın, Neslihan ŞenBu çalışma, edebiyat sosyolojisi çalışmalarındaki eksiklikleri gündeme getirerek edebiyat sosyolojisindeki sorunları ortaya koymayı ve bir disiplin olarak edebiyat sosyolojisinin sınırlarını göstermeyi amaçlamaktadır. Bu maksatla öncelikle edebiyat sosyolojisi yaklaşımları tartışmaya açılmakta; edebiyat sosyolojisinin sınırları, sanatta biçimcilik akımıyla birlikte değerlendirilmektedir. Takiben edebiyat sosyolojisine yönelik eleştiriler, 19. yüzyıl gerçekçiliği ile birlikte ele alınmaktadır. Sonuç olarak edebiyattaki değişimler göz önünde bulundurularak, edebiyat sosyolojisinin yeni edebiyat analizlerine ihtiyaç duyduğu vurgulanmaktadır.Item Hatay’ın anavatana katılması hakkında yeni bir belge(Uludağ Üniversitesi, 2017-11-27) Kara, AdemMondros mütarekesinin imzalamasından sonra başlayan işgal sürecinde Antakya’nın da dahil olduğu İskenderun sancağı İngilizler tarafından işgal edilmiştir. Bölgede konuşlanmış olan Yıldırım Orduları grup komutanı ise Mustafa Kemal’dir. Milli mücadelenin özünü ifade eden ve Son Osmanlı Mebusan Meclisi tarafından da kabul edilen Misak-ı Millide bölge ulusal sınırlarımız içinde idi. Milli mücadelenin verilen mücadele sonrası zaferle taçlandırılması ile başlayan barış görüşmelerinde bazı konularda arzu ettiklerini elde edemeyen Türkiye Cumhuriyeti Devleti, devam eden süreçte bu konularda yapılması gerekenleri yerine getirmek adına mücadele etmiştir. Bu süreçte gündemi en fazla meşgul eden konulardan biriside Hatay meselesidir. Çalışmamızda hepimizin bir şekilde bildiği sürece ilişkin elde ettiğimiz yeni bir belgeden hareketle bu süreci ifade etmeye çalışacağız.Item Hedonik (hazcı) tüketimin özel günlerdeki alışveriş kültürü üzerindeki etkisi ve ülkelerarası karşılaştırmalı bir araştırma(Uludağ Üniversitesi, 2017-10-07) Akgül, Deniz; Varinli, İnciÖzel günlerin önemi hızla artmaktadır. Tüketiciler, özel günlerin taşıdıkları anlamları duygusallaştırmaktadır. Hedonik güdülenmeler nedeniyle, tüketiciler, kendilerini tüketmeye yönelten şeyin farkına varamamaktadırlar. Bu çalışmada, hedonik ve faydacı güdülenmelerin, tüketim kültürünü nasıl etkilediğini, ABD, Avustralya ve İngiltere ile Türkiye’yi karşılaştırarak değerlendirmek ve bu ülkeler arasında demografik ve kültürel açıdan ne gibi farklılıklar olduğunu ortaya koymak amaçlanmıştır. Çalışmada 2045 adet anket analize tabi tutulmuştur. Anketler, LISREL istatistik programı kullanılarak yapısal eşitlik modeli ile analiz edilmiştir. Tüketicilerin, hediye alışverişi yaparken nelerden etkilendikleri belirlenmiş ve tüm ülkelerde, hediye alışverişine yönelik olumlu bir tutum olduğu görülmüştür. Kolektivist bir yapıya sahip olan Türkiye’nin, kültürel anlamda, ABD, Avustralya ve İngiltere’den ayrıldığı görülmektedir.Item İlk Çağ uygarlıklarında diplomasi(Uludağ Üniversitesi, 2017-11-10) Sivrioğlu, Ulaş Töre; Yılmaz, Muzaffer Ercan; İktisadi İdari Bilimler Fakültesi; Uluslararası İlişkiler BölümüSiyasi tarih alanında uluslararası aktörler arasında diplomatik faaliyetlerin doğuşunu 15. Yüzyıl İtalya'sından başlatmak yaygın bir gelenek ise de, bu yaklaşım diplomasiyi Batı merkezli ve indirgeyici bir düzleme taşımaktadır. Gerçekte diplomasi tarihi ne 15. Yüzyıl İtalya'sı ile başlamış, ne de sadece Batı tarihi ile paralel gelişim göstermiştir. Nitekim tarihsel veriler, güç asimetrisinin çok belirgin olmadığı İlk Çağ uygarlıklarının çoğunda da, şaşırtıcı bir biçimde yoğun diplomatik faaliyetlerin yaşandığını göstermektedir. Dolayısıyla bu makalenin amacı, diplomasi tarihi alanında eksik bilgiden kaynaklanan boşluğu doldurmak, tarihte bilinen en eski diplomatik faaliyetler hakkında okuyucu bilgilendirmek, bu suretle diplomasi tarihinin daha objektif ve doğru bir tarihsel temele oturtulmasına katkı sunabilmektir.Item Kaynak tüketim muhasebesinin gelişim süreci, maliyet avantajları ve teorik bir uygulama(Uludağ Üniversitesi, 2017-10-14) Sözen, Müslime; Sosyal Bilimler EnstitüsüMaliyetleri azaltarak stratejik rekabeti güçlendirmek işletmelerin en önemli amacıdır. Kaynak tüketim muhasebesi (KTM) bu stratejik rekabet yarışında uygulanan bir maliyet muhasebe modelidir. KTM Alman maliyet sistemi uyguladığı maliyetleme sürecini yansıttığı bilinmektedir. KTM, Faliyet Tabanlı Maliyetleme (FTM) ile Alman Maliyet Muhasebesinin (GPK) birleştirilmesi sonucu işletme maliyetleme sisteminde yeni avantajları ortaya çıkmıştır. Kaynak yönetimi olarak bilinmekte olan yeni bir yönetim muhasebesi sistemidir. Bu çalışmada, KTM’nin doğuşu ve gelişimine değinilmiş literatür taraması yapılmıştır. Muhasebe sistemleri arasındaki farkları ve benzerlikleri ortaya konulmuştur. Teorik olarak uygulanan KTM sisteminin ilişkili olmayan atıl kapasite maliyetlerini mamullerce tüketilmeyen kaynak maliyetleri olarak hesaplamış olup ve ürün maliyetlerine yansıtılmayarak atıl kapasitenin daha etkin şekilde kullandığını açıkça ortaya koymuştur.Item Küresel politik sistemde liderlik: George Modelski ve dünya politikasında uzun döngüler(Uludağ Üniversitesi, 2017-11-08) Yılmaz, Samet; İktisadi İdari Bilimler Fakültesi; Uluslararası İlişkiler BölümüSistemik yaklaşım veyahut teoriler, hem doğa bilimlerinde hem de sosyal bilimlerde kullanılan, bütünü anlamaya yönelik önermeler bütünüdür. Uluslararası ilişkiler disiplini içerisinde bütünü anlamaya yönelik yaklaşım veyahut teoriler, II. Dünya Savaşı sonrası dönemde ortaya konmaya başlamıştır. Bu çerçevede disiplinde çeşitli ekoller veyahut paradigmalar içerisinde, farklı değişkenlerin referans alındığı, bütünü anlamaya yönelik sistemik yaklaşım veyahut teoriler geliştirilmiştir. Politik, toplumsal ve ekonomik süreçleri makro ölçekli ve bütüncül bir çerçevede açıklamaya çalışan yaklaşımlardan biri de dünya sistemi yaklaşımlarıdır. Dünya sistemi yaklaşımları, dünya ölçeğindeki süreçleri, sistemin bütünü çerçevesinde değerlendiren ve sosyoloji, tarih, ekonomi, felsefe vb. diğer alanlardan istifade eden yaklaşımlardır. Bu çalışmalar dünya ölçeğindeki süreçlerin döngüsel ritimlerini şu ya da bu değişken bağlamında açıklamaya çalışmışlardır. Dünya sistemi yaklaşımları içerisinde yer alan George Modelski’nin “Uzun Döngüler Teorisi”, dünya politik süreçlerindeki liderlik ve dönüşümü modellemeye yönelik bir önermeler bütünüdür. Modelski, küresel politik sistem içerisinde bir ulus-devletin lider konuma geldiğini ve bu sürecin döngüsel ritimlerle devam ettiğini ileri sürmektedir. Her bir döngü yeni bir ulus-devletin lider konuma gelmesini beraberinde getirmektedir. Bununla birlikte Modelski’nin yaklaşımı yalnızca ulus-devletlerin liderlik olgusunu açıklamaya yönelik değildir. Zira Modelski aslında küresel politik sistemin gelişimini modellemeye çalışmıştır ki bu girişim onu uluslararası ilişkilerdeki geleneksel sistem modellerinden ayırmaktadır.Item Turist rehberliği meslek kuruluşlarının web sitelerinin içerik analizi yöntemiyle değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2017-10-27) Manav, Selin; Ulusoy, Hasret; Köroğlu, ÖzlemTurist Rehberliği Meslek Kanunu uyarınca kurulmuş olan TUREB (Turist Rehberleri Birliği), kendisine bağlı 7 meslek odası ile 6 bölgesel meslek odası olmak üzere tüm Türkiye'de örgütlenmiş on üç odanın kamu kurumu niteliğinde meslek üst kuruluşudur. Bu çalışmanın amacı turist rehberliği meslek kuruluşlarının web sitelerinin incelenmesi ve mevcut durumun tespit edilmesidir. Bu amaçla, Turist Rehberliği Meslek Kanunu uyarınca kurulmuş olan on üç turist rehberliği meslek kuruluşunun ve TUREB'in web siteleri içerik analizi yöntemiyle değerlendirilmiştir. Araştırma sonucunda TUREB’e bağlı olarak kurulmuş meslek kuruluşları olsalar da turist rehberliği meslek kuruluşlarının web sitelerinin birbirinden bağımsız olarak hazırlanmış olduğu tespit edilmiştir. Belirlenen değerlendirme ölçütlerini en çok karşılayan meslek kuruluşu İRO iken en az karşılayan ŞURO (Şanlıurfa Bölgesel Turist Rehberleri Odası)’dur. TUREB’in desteği ile tüm meslek kuruluşlarının iş birliği içerisinde web sitelerini ortak özellikleri dikkate alarak hazırlamaları ve dil seçeneklerinin olması önerilmiştir.Item Tweetlerin etkinliğinin sosyal ağlar ile irdelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2017-11-02) Kızılkaya, Yusuf Murat; Oğuzlar, Ayşe; İktisadi İdari Bilimler Fakültesi; Ekonometri BölümüWeb 2.0 teknolojisinin hayatımıza girmesiyle birlikte, internet dünyasında insanlar içerik tüketen değil, aksine kendileri de artık içerik üreten, aktif bireyler haline gelmiştir. Web 2.0’ın belki de hayatımıza en büyük katkısı sosyal ağlar olmuştur. Bu çalışmada, önemli bir sosyal ağ aracı olan twitterdan elde edilen verilerden hareketle sosyal ağ analizi yapılmaktadır. Twitter 320 milyondan fazla kullanıcısıyla dünyada en büyük ikinci sosyal ağ sitesidir. Elde edilen veriler, sosyal ağ analizi için özel olarak tasarlanmış NodeXL Pro programı yardımıyla analiz edilmiştir. Bir mikroblog sitesi olan twitterdan, son zamanlarda ülkemizde çok fazla tartışma konusu haline gelmiş olan, ÖSYM hakkında atılan tweetler çekilmiş ve ağın yapısı detaylı olarak incelenmiş ve görselleştirme yapılarak önemli algoritmalar hesaplanmıştır. Elde edilen sonuçlar bize, son zamanlarda ÖSYM’nin imajının sarsıldığını ve kuruma güven duyulmadığını ortaya çıkarmıştır. ÖSYM’nin toplum gözündeki güvenirliliğini arttırabilmesi için, bir an önce birtakım önlemler alarak, bu yönde çalışmalar yapması bir zorunluluktur.