2020 Cilt 20 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/15737
Browse
Browsing by Language "tr"
Now showing 1 - 7 of 7
- Results Per Page
- Sort Options
Item Anadolu’nun farklı illerinden toplanan propolis örneklerinin kimyasal karakterizasyonu(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-04-29) Keskin, Şaban; Yatanaslan, Levent; Karlıdağ, SemiramisPropolis; bal arılarının bitkilerin farklı kısımlarından topladıkları reçineleri işleyerek kovanlarında depoladıkları viskoz yapışkan reçinemsi bir maddedir. Bu reçinemsi madde arıcılar tarafından farklı tekniklerle hasat edilerek ham propolis olarak endüstriye arz edilmektedir. Endüstrinin içeriği bilinen, belirli standartlarda propolis ürünleri üretebilmeleri adına bölgelerin propolislerinin balsam, toplam fenolik madde, kimyasal kompozisyon gibi kalite parametreleri açısından ortaya koyulması gerekmektedir. Bu çalışmada Marmara bölgesi ve civarındaki bazı illerden elde edilen propolis örnekleri analiz edilerek belirli özellikleri aydınlatıldı. %70’lik etanol ile hazırlanan propolis ekstraktları analize tabi tutuldu. Etanolde çözünen kısım olarak tanımlanan balsam miktarı gravimetrik olarak tayin edildi. Toplam fenolik madde miktarı Folin-Ciocalteu yöntemine göre belirlendi. Ekstraktların kimyasal kompozisyonu Gaz Kromatografisi-Kütle Spektrometresi (GC-MS) metoduyla aydınlatıldı. Analiz edilen örneklerin balsam oranlarının %35 ile %72 arasında değiştiği tespit edildi. Ekstraktların toplam fenolik madde miktarının 28 ile 80 mg gallik asit eşdeğeri (GAE)/ mL aralığında olduğu belirlendi. GC-MS ile yapılan içerik analizinde, propolis ekstraktlarının uçucu bileşenler, fenolik asitler/flavonoidler, terpenik bileşikler, serbest yağ asitleri ve esterleri ve organik asitleri ihtiva ettiği görüldü. Örneklerin kimyasal bileşiminin kavak tipi propolis ile yüksek benzerlik gösterdiği görülmekle birlikte farklı bitkisel kaynaklardan bileşenleri de içerdikleri tespit edildi.Item Bal arılarında gastrointestinal bakteriyel flora(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-05-06) Suyabatmaz, Şeyma; Bozdeveci, Arif; Karaoğlu, Şengül AlpayBal arılarının (Apis mellifera) gastrointestinal sisteminde, mikroflora veya mikrobiyota olarak adlandırılan, çeşitli mikrobiyal tehditlere karşı korunmada, bazı metabolik faaliyetlerinde ve arı mahsullerinin üretiminde rol oynayan, arı bağışıklık sisteminde güçlü etki mekanizmalarına sahip, özgün bir mikroorganizma koleksiyonu bulunur. Özellikle yetişkin bal arıları çok zengin bir mikrofloraya sahiptirler. Arı sağlığının korunmasında en önemli ve dikkat çekici faktör, sahip oldukları bu mikrofloradır. Bal arıları (Apis mellifera) insanlar gibi toplu halde yaşar ve kovanda yaşamın devamlılığını sağlamak için iş birliği içinde çalışır. Üretken kolonilerde mikrobiyotadaki çeşitlilik artışı, arının gelişimsel yaşından beslenmesine, kovanın bulunduğu coğrafi konumdan iklim değişikliğine kadar çeşitli faktörlere bağlıdır. Bu bakteriyel topluluk kompozisyonundaki çeşitlilik azlığının da arının mevcut üretkenliğini olumsuz yönde etkileyebileceği belirtilmektedir. Bu derleme, arı yaşamı için büyük önem arz eden bağırsak temel mikroflorasının çeşitliliğini, edinim yollarını, arının gastrointestinal sistemindeki özel kolonizasyonunu ve bal arısı için fayda mekanizmalarını açıklamaktadır.Item Bazı ham ve ticari ballarda ayırt edici parametre olarak invertaz ve glukoz-oksidaz aktivitesinin karşılaştırılması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-01-28) Şahin, Hüseyin; Kolaylı, Sevgi; Beykaya, MehmetBu çalışmanın amacı, herhangi bir işlem görmemiş ve doğrudan üreticiden alınan bazı ham bal numuneleri ile ticari etiketle satılan bazı balların invertaz ve glukoz-oksidaz aktiviteleri açısından karşılaştırılması ve ham bal için ayırt edici bir analiz ve kalite parametresinin ortaya konulmasıdır. Bu amaç doğrultusunda, 2 adet monofloral kestane balı ve 4 adet multifloral çiçek balının oluşturduğu ham bal grubu ile 6 adet çam balı ve 6 adet multifloral çiçek balının oluşturduğu ticari bal etiketli grubun spektrofotometrik olarak invertaz ve glukoz-oksidaz aktiviteleri hesaplanarak karşılaştırıldı. Uygulanan deneysel yöntemlere göre ham bal numunelerinin invertaz (135,028-238,878 U/kg bal ve 18,416-32,579 IN) ve glukoz-oksidaz aktiviteleri (Tespit Edilmedi-11.207 μg H2O2/g bal.h) ticari ballara göre daha yüksek bulundu. Her iki grubun sahip olduğu değerlerin istatistiki analizi, p<0,05 anlamlılık düzeyinde test edildi ve edinilen sonuçların ham ballar için ticari ballara göre ayırt edici bir kalite parametresi olduğu görüldü (p<0,05). Böylece piyasadaki ham balların tanımlanmasında özellikle invertaz aktivitesi değerinin ön plana çıkarılmasının önemi vurgulandı.Item Bingöl’den temin edilen ballarda ıcp-ms ile bazı temel ve toksik elementlerin analizi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-01-28) Bengü, Aydın Şükrü; Kutlu, Mehmet AliAraştırma Bingöl’de 2019 yılı bal hasat sonrası elde edilen süzme ballardaki bazı elementlerin ve ağır metallerin tespitine yönelik olarak yapılmıştır. Bal üretim alanlarından temin edilen 11 adet süzme bal örneklerinde bazı elementlerin ve ağır metallerin düzeyleri ICP-MS (İndüktif Eşleşmiş Plazma-Kütle Spektrometresi) ile belirlenmiştir. Bal örneklerinde As, Cd, Cs, Hg, Li, Pb, Se elementlerine rastlanmamış olup diğer elementler ve ağır metaller ortalama; Al 14,10 ±12,68 ppb, Ca 157,69±42,40 ppb, Cr 2,51±0,58 ppb, Cu 0,98±0,38 ppb, Fe 28,84±12,92 ppb, K 3920,12±1806,12 ppb, Mg 128,66± 33,08 ppb, Mn 3,93±2,61 ppb, Na 138,98±61,21 ppb, Ni 2,02±0,65 ppb ve Zn 9,71±6,74 ppb olarak tespit edilmiştir. Çalışma sonuçları bazı uluslararası limitlerle karşılaştırıldığında maksimum kalıntı limitlerinin altında olduğu tespit edilmiştir. Çalışmanın yapıldığı ballar insan sağlığı açısından herhangi bir tehlike oluşturmayacağı sonucuna varılmıştır. Ayrıca ağır metallerin tespit edilmemesi de memnuniyet vericidir.Item Farklı çiçek ballarının antimikrobiyal aktivitelerinin belirlenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-03-15) Çınar, AycanBal, besleyici özelliği yüksek, biyoaktif bileşence zengin fonksiyonel bir gıdadır. Balın biyolojik aktivitesinin botanik orijin, coğrafya ve iklim özelliklerine göre farklılık göstermesi, ülkemizde üretilen monofloral ve multifloral balların kapsamlı olarak ele alınmasını gerekli kılmaktadır. Doğal koruyucuların sentetik ürünlerle yer değiştirme anlayışının benimsenmesi, balın alternatif kullanım olanaklarının araştırılmasını sağlamaktadır. Bu amaçla, çalışmamızda lavanta, limon çiçeği, kekik ve multifloral balların antimikrobiyal aktivitesi belirlenmiş ve antimikrobiyal etkinlikleri karşılaştırılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, genel olarak multifloral balın monofloral ballardan daha yüksek antimikrobiyal aktiviteye sahip olduğu, monofloral ballardan limon çiçeği balının test edilen mikroorganizmalara karşı güçlü inhibisyon gösterdiği, kekik balının ise en zayıf antibakteriyel etkiye sahip olduğu saptanmıştır. Tüm bal çeşitlerinde antimikrobiyal aktivitenin (Bacillus cereus DSM 4312 hariç) sırasıyla bakteri > maya> küf olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte, istatistiksel olarak en dirençli bakterinin B. cereus DSM 4312, en duyarlı bakterilerin ise Klebsiella pneumoniae ATCC 700603 ve Pseudomonas aeruginosa ATCC 35032 olduğunu söylemek mümkündür.Item Tüketilebilir propolis ekstrelerinde kullanılan çözücülerin (menstrumların) değerlendirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-01-28) Yıldız, OktayBu çalışmada propolis ekstraksiyonunda farklı çözücüler kullanarak elde edilen ekstraktların özellikleri araştırıldı. Su, gliserol, glikol ve etanolik ekstraktlarının antioksidan aktiviteleri kıyaslandı. İstatistiksel olarak etanolik ekstraktlar fenolik madde miktarı, flavonoid madde miktarı ve FRAP antioksidan kapasitesi bakımından diğerlerinden yüksek bulundu. Ekstraktların antioksidan kapasiteleri ile çözücülerin dielektirik sabitleri arasında paralellik gözlendi. Numunelerin toplam fenolik madde miktarları 0,79-87,56 mg GAE/mL; toplam flavonoid madde miktarları 0,73-24,72 mg KE/mL arasında ve FRAP antioksidan kapasite 7,52-870,121 mM Troloks E/mL arasında bulundu. Bulgular etanolik ekstraktlara glikol ekstraktlarının alternatif olabileceğini göstermiştir. Ekstrelerin farklı biyoaktif özellikleri ile birlikte çözücülerin kullanım limitlerinin göz önüne alınması gerekliliği tartışıldı.Item Türkiye’nin farklı illerinde sonbahar döneminde üretilen ana arıların kalite kriterlerinin değerlendirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2002-04-22) Arslan, Servet; Cengiz, Mahir MuratBu çalışmada Türkiye’nin farklı illerinde (Ankara, Antalya, Konya, Mersin, Ordu) ticari ana arı yetiştiriciliği yapan altı işletmeden Ağustos–Eylül 2018 tarihlerinde üretilen ve tesadüfi olarak toplanan 30 adet ana arı kullanılmıştır. Ana arılarda kalite özellikleri olarak kabul edilen canlı ağırlık, spermateka çapı, spermateka hacmi ve spermatozoa sayısı değerlendirilmiştir. Ölçümler sonucunda sırasıyla ortalama 167,20±3,68 mg, 1.015±0.007 mm, 0,55±0,01mm³ ve 0.374±0.058 milyon/ana olarak belirlenmiştir. Ölçümü yapılan özelliklerden spermatozoit sayısı bakımından işletmeler arasında önemli derecede istatistiki fark belirlenirken (P<0.01), diğer özellikler bakımından farklılık bulunmamıştır. Kaliteli bir ana arıda canlı ağırlığın 200 mg ve üzeri, spermateka çapının 1.2 mm ve üzeri, spermateka hacminin 0.90 mm³ ve üzeri, spermatekada depolanan spermatozoit sayısının 5 milyon ve üzeri olması istenmektedir. Ana arıların canlı ağırlık, spermateka çapı, spermateka hacmi ve spermatekada depolanan spermatozoit miktarı yönünden kalite ve standart değerlerin çok altında belirlenmiştir.