2010 Cilt 29 Sayı 2
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/17723
Browse
Browsing by Language "tr"
Now showing 1 - 3 of 3
- Results Per Page
- Sort Options
Item İllerin gelişmişlik derecelerine göre hastanelerin etkinlik analizi(Uludağ Üniversitesi, 2010) Temür, YusufTürkiye’de sağlık politikaları geliştirmek, uygulamak ve sağlık hizmetleri sunmak resmi olarak Sağlık Bakanlığı’nın görevidir. Sağlık hizmetleri kaynaklarının ülke genelinde dengeli dağılımı, etkili ve verimli kullanımı Sağlık Bakanlığı’nın sorumluluğundadır. Sağlık harcamalarının yükselmesi, kalitesinin artması ve sektörün rekabetçi bir yapıda daha etkin bir hizmet sunabilmesi, sektörün önemli bir kısmını oluşturan devlet hastanelerinin kaynaklarını daha etkin kullanmasını gerektirmektedir. Bu çalışmada Türkiye’de Sağlık Bakanlığına bağlı hizmet veren 81 ilde 849 adet Devlet Hastanesinin (yataklı tedavi kurumlarının) Avrupa Birliğinin Düzey 1 Bölge Sınıflandırılmasına göre etkinlik ve performanslarının değerlendirmesi 2006, 2007 yılları itibariyle yapılmıştır. Performans değerlendirmesi yapılırken metodolojik olarak Veri Zarflama Analizi (VZA) kullanılmıştır. VZA’nın sunduğu imkanlar çerçevesinde ayrı ayrı modeller (CCR ve BCC) kullanılarak ölçeğe göre sabit ve değişken getiri durumlarına göre hastaneler, iller ve bölgeler bazında değerlendirilmiştir. Performans değerlendirmesinde; hastanelere ait uzman ve pratisyen hekim sayıları, yatak sayısı ve döner sermaye harcamaları gibi değişkenler girdi olarak kullanılmış, poliklinikte ve yatarak tedavi gören hasta sayısı, ölen hasta sayısı, yapılan ameliyat sayıları, döner sermaye gelirleri ve doğum sayısı gibi değişkenler de çıktı olarak kullanılmıştır. Analiz sonucu etkin olan ve olmayan hastaneler tespit edilmiş. Etkin olmayanların etkinliğini artırmak için iyileştirme önerileri geliştirilmiştir.Item Vergi hukuku alanındaki takdir yetkisinin kullanılmasında idarenin ve memurun sorumluluğu(Uludağ Üniversitesi, 2010) Gerçek, Adnan; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; Maliye BölümüVergi hukuku alanında idarenin takdir yetkisi uzmanlık gerektiren konularda kullanılır. Ancak, takdir yetkisi keyfi ve sınırsız bir yetki olmayıp, idarenin bu yetkiyi kanunlarla belirlenen sınırlar içinde ve hukukun genel ilkelerine uygun olarak kullanması gerekir. İdare, işlem ve eylemlerinde sahip olduğu takdir yetkisini hukuka aykırı olarak kullanırsa “takdir sakatlığı”ndan söz edilir. Takdir yetkisinin kullanımında sakatlık olup olmadığı yargı organları tarafından denetlenir. Vergi hukuku alanında takdir sakatlığının olması durumunda, idarenin işlem ya da eyleminden zarar gören kişiler “hizmet kusuru” nedeniyle idarenin sorumluluğuna başvurabilirler. Vergi hukuku alanında idare takdir yetkisini kullanırken yapılan sakatlıklar ve verilen zararlar esas itibariyle memurlar tarafından işlenmektedir. Memurun “kişisel kusuru”ndan kaynaklanan takdir sakatlıkları varsa, tazminat davasının zarara uğrayanlar tarafından idareye karşı açılması gerekir. Bu aşamadan sonra idare, tazmin ettiği zararı ilgili memurdan rücu etmek zorundadır. İdare rücu hakkını kendiliğinden kullanmadığı durumlarda, vatandaşlar bunu sağlamak amacıyla idareye veya mahkemeye başvurabilirler.Item Yalın üretim işletmeleri için değer akış yönetimi ve değer akış maliyetlemesi (DAM)(Uludağ Üniversitesi, 2010) Özçelik, Funda; Ertürk, Halis; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; İşletme BölümüGeleneksel muhasebe sistemleri sıklıkla standart maliyetleme veya faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemlerini kullanarak ürün maliyetlerini hesaplamaya odaklanmaktadır. Bu ürün maliyetleri daha sonra karar verme, stok değerleme, fiyatlama ve performans ölçümlerinde kullanılmaktadır. Bu maliyetler dikkatli bir şekilde hesaplanmış olsa da yalın üretim için faydalı değildir. Yalın üretimde işletme faaliyetleri değer akışı etrafında yürütülmektedir. Yalın işletmeler değer akışındaki bireysel ürünlerin maliyetleri ile ilgilenmezler, bir bütün olarak değer akışının maliyetiyle ilgilenirler. Ürün maliyetlerinin hesaplanması için karmaşık sistemlere sahip olmak ve gerçek maliyetleri standartlarla karşılaştıran ve sapmaları raporlayan zaman alıcı veri toplama sistemleri yerine yalın işletmeler, gerçek ve direkt değer akış maliyet bilgilerini toplamaktadır. Bu yönteme değer akış maliyetlemesi denilmektedir. Bu basit direkt maliyetleme yöntemi maliyetleri kontrol etmede, maliyetleri azaltmaya yön vermede ve sağlam karar vermeye temel oluşturmada ve Genel Kabul görmüş Muhasebe İlkelerine göre raporlamaya temel oluşturmada kullanılmaktadır.