2016 Cilt 21 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/11719
Browse
Browsing by Language "tr"
Now showing 1 - 11 of 11
- Results Per Page
- Sort Options
Item Alıcı su ortamlarındaki çok halkalı aromatik hidrokarbon (PAH’lar) konsantrasyonlarının bölgesel değişimi: Nilüfer Çayı örneği(Uludağ Üniversitesi, 2016-05-16) Eker, Gizem; Taşdemir, Yücel; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Çevre Mühendisliği Bölümü.Bu çalışmada, Bursa’nın en önemli su kaynaklarından olan Nilüfer Çayı’ndaki PAH konsantrasyonlarının bölgesel değişiminin, tür dağılımının ve olası kaynaklarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Nilüfer Çayı’nın 6 farklı noktasından alınan yüzeysel su örnekleri ultrasonik ektraksiyona tabi tutulmuş ve PAH konsantrasyonları gaz kromotografisi-kütle spektrometresinde (GC-MS) ölçülmüştür. Toplam 12 (∑12) PAH bileşiğine ait konsantrasyonların 334-840 ng/L aralığında değişim gösterdiği tespit edilmiştir. Örnek alınan bölgeler içinde en yüksek ∑12 PAH konsantrasyonu Doğu Atıksu Arıtma Deşarjı sonrasında yer alan (N2) örnekleme bölgesinde 840 ng/L olarak ölçülmüştür. Rekreasyon bölgesi olan Gümüştepe’nin (N1) de PAH kirliği açısından ikinci sırada yer aldığı tespit edilmiştir. Yüzeysel su örneklerinde yalnız 3-4 halkalı PAH türlerinin bulunduğu görülmüş olup 5 ve 6 halkalı türlere rastlanmamıştır. Ortalama ∑12 PAH konsantrasyonlarının %93’ünün 3 halkalı türlerden (Phe, Ant), %7’sinin ise 4 halkalı türlerden (Fl, Pyr, BaA ve Chr) oluştuğu tespit edilmiştir. PAH türlerinin moleküler tanımlama oranları değerlendirildiğinde Nilüfer Çayı’ndaki kirliliğin büyük ölçüde pirolitik (yanma) kaynaklı olduğu belirlenmiştir.Item Ankara ve ilçeleri için güneş kolektörü optimum eğim açısının belirlenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2015-10-31) Koçer, Abdulkadir; Şevik, Seyfi; Güngör, AfşinAnkara merkez ve ilçeleri bazlı olan bu çalışma, güneş kolektörü ve güneş paneli performanslarını en üst düzeye çıkarmak için optimum eğim açısının belirlenmesi ile ilgilidir. Ankara ilinde sabit güneş kolektörleri genellikle yaklaşık 40° eğim açısında yerleştirilmektedir. Bu çalışmada, Ankara il ve ilçeleri için yıllık optimum eğim açısı 34°±1 olarak hesaplanmış buna karşın yıl içerisindeki optimum eğim açılarının 1-67° arasında değiştiği hesaplanmıştır. Bu çalışmanın sonuçları literatürdeki benzer çalışmalar ile karşılaştırıldığında bu çalışmaların sonuçları ile uyumlu olduğu görülmüştür. Ayrıca, altı aylık periyotlar için 15° ve 56°, mevsimlik (kış, ilkbahar, yaz, sonbahar) periyotlar için ise sırasıyla 62°, 23°, 6° ve 49° olarak hesaplanmıştır ve optimum eğim açıları için güneş ışınım değerleri bulunmuştur. Sadece yılda iki kez eğim açısı değiştirildiğinde birim alana düşen enerji miktarı artırıldığından yıllık eğim açısı sabit olanlara göre yaklaşık % 5 verim artışı sağlar. Diğer taraftan eğim açısı her ay değiştirildiğinde ise bu oran yaklaşık % 8’e ulaşabilir. Güneş kolektörleri ve panellerin kullanım verimliliğini arttırmak için, eğim açısını ayda bir kez veya yılda en az iki kez ayarlanması tavsiye edilir.Item Endüstriyel arıtma çamurlarındaki poliaromatik hidrokarbonların (PAH’ların) sıcaklık ve UV ışınları etkisiyle havaya geçişinin incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2016-08-08) Karaca, Gizem; Taşdemir, Yücel; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Çevre Mühendisliği Bölümü.Bu çalışmada, otomotiv endüstrisi arıtma çamurlarındaki poliaromatik hidrokarbonların (PAH’ların) sıcaklık ve UV uygulamaları sonrasında hava ortamına geçişleri incelenmiştir. Deneysel çalışmalar için özel olarak tasarlanmış düzenekte yüksek enerjili UV-C lambaları kullanılmıştır. Poliüretan köpük (PUF) içeren kolonlar düzenek giriş ve çıkışına yerleştirilerek iç ortam havası 24 saat boyunca vakumlanmıştır. Düzenek girişindeki PUF kolonu dışarıdan düzeneğe giren PAH’ları tutarken düzenek çıkışındaki kolon ise buharlaşan PAH’ların örneklenmesi için kullanılmıştır. Deneysel çalışmalar 3 tekrarlı yapılmıştır. Tüm sıcaklık değerlerinde, çamurdan havaya geçen PAH’ların ortalama %82’sinin 3 halkalılardan oluştuğu tespit edilmiştir. Sıcaklık uygulamaları sonunda çamurdaki PAH’ların maksimum %57’si havaya geçmiştir (37oC’de-UV yokken). UV uygulamalarında ise bu değer %71’e ulaşmıştır (37 oC’deUV varken). Çamurdan havaya geçen PAH miktarı sıcaklığın 8oC’den 37oC’ye yükselmesiyle artış göstermiştir.Item Farklı saçak tiplerine sahip 45° eğimli beşik çatılı bina modelleri üzerinde rüzgar basınçları(Uludağ Üniversitesi, 2015-10-30) Özmen, Yücel; Baydar, ErtanBu çalışmada, bina çatılarını hasara uğratabilen rüzgar yüklerinin araştırılması amacıyla, farklı saçak tiplerine sahip 45° eğimli beşik çatılı bina modelleri yüzeylerindeki basınç dağılımları deneysel olarak incelenmiştir. Deneyler rüzgar tünelinde modellenen atmosferik sınır tabaka akışında gerçekleştirilmiştir. Akışın modellenmesinde bariyer, eliptik girdap üreticiler ve pürüzlülük elemanları kombinasyonu kullanılmış ve 15 m/s’lik serbest akış hızında, 150 mm yüksekliğinde bir sınır tabaka oluşturulmuştur. Yüzey basınçlarının ortalama ve çalkantı değerlerinin ölçümü, sınır tabaka içerisine yerleştirilmiş, saçaksız, normal saçaklı ve yelkıran saçaklı bina modelleri üzerinde farklı rüzgar geliş açılarına göre göre ayrıntılı bir şekilde gerçekleştirilerek emme etkilerinin kritik olduğu bölgeler belirlenmiştir. Saçakların çatı köşesindeki emme yükünü arttırdığı; yelkıran saçağın normal saçağa göre %30, saçaksız duruma göre %70 daha kritik pik basınçlar oluşturduğu görülmüştür.Item Kendi kendini temizleyen derz dolgu malzemeleri(Uludağ Üniversitesi, 2015-08-31) Ünverdi, Hikmet Tayfun; Canbaz, Mehmet; Balk, YaseminBu çalışmada kendi kendini temizleyebilen derz dolgu ve beyaz çimento numuneleri üretilmiş ve bu numunelerle TiO2’nin kendi kendini temizleme mekanizmasındaki etkisi test edilmiştir. Kullanılan TiO2 katkısının miktarı ve farklı yapılardaki türlerinin etkileri test edilmiş ve kıyaslanmıştır. Anataz yapıdaki ve Rutil yapıdaki TiO2 katkıları kullanılmıştır. Ayrıca silis katkısının numunelerin kendi kendini temizleme sistemi üzerindeki etkisi gözlenmiştir. Çalışmalar İtalyan UNI standartları göz önünde bulundurularak yapılmıştır. Bu çalışma ile birlikte ıslak mekânlarda kullanılan seramik malzemelerin derz dolgularında meydana gelen kirlenmenin fotokataliz yöntemi ile önce çözülmesi ve sonra su, rüzgâr gibi etkilerle çözülen kirlerin ortadan kalkması mümkün olacaktır.Item Kocaeli için mevcut global güneş ışınımı tahmin modellerinin uygulanabilirliğinin değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2016-06-14) Arslanoğlu, Nurullah; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.Güneş enerjisi ile çalışan sistemlerin tasarımını ve analizini yaparken, sistemin kurulacağı bölgenin güneş ışınım değerlerinin bilinmesi gerekir. Bu çalışmada, izafi güneşlenme süresine bağlı olarak geliştirilmiş literatürde mevcut 30 regresyon modelinin Kocaeli ilinde yatay düzleme gelen aylık ortalama günlük global (toplam) güneş ışınımının tahmini için kullanılabilirliği araştırılmıştır. Eşitliklerin performans değerlendirmesi için ortalama mutlak sapma hatası (MABE), ortalama sapma hatası (MBE), ortalama mutlak hata yüzdesi (MAPE), ortalama hata yüzdesi(MPE) Karekök hatası (RMSE) kullanılmıştır. İstatistiki performans bakımından Kocaeli ili için güneş ışınımını tahmin eden en iyi modellerin Lewis modeli (Model 23) ,Jin ve arkadaşları (Model-18) ve Bahel ve arkadaşları (Model 8) tarafından geliştirilen modellerin olduğu tespit edilmiştir.Item Kremayer tipi kesici takımla imal edilmiş evolvent düz dişli çarkların matematik modellenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2016-04-01) Yılmaz, Tufan Gürkan; Güllü, Emin; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.Bu çalışmada asimetrik evolvent düz dişli çarkların Litvin’ in yaklaşımından hareketle matematik modellenmesi yer almaktadır. Bu kapsamda önce asimetrik evolvent düz dişli çarkı imal eden kremayer tipi kesici takımın matematik olarak ifadesi ve sonra diferansiyel geometri, eş çalışma ve dişli ana kanununu kullanarak kremayer tipi kesici takımın imal ettiği asimetrik evolvent düz dişli çarkların matematik olarak ifadesi elde edilmiştir. Matematik ifadeler MATLAB programında modellenmiş ve program çıktısı olan diş noktaları CATIA programının okuyabileceği dosyalar haline getirilmiştir. CATIA programına alınan noktalardan üç boyutlu tasarım tamamlanmıştır.Item Minyatür zımba testi ile ısı tesiri altında kalan bölgenin sürünme özelliklerinin belirlenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2015-11-21) Çakan, Betül Gülçimen; Durmuş, Ali; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.Bu çalışmada bir minyatür mekanik test tekniği olan Minyatür Zımba Testinin (Small Punch Test) kullanım alanı, prensipleri tanıtılmış ve bu test tekniği kullanılarak standart tek eksenli sürünme testiyle numune çıkarılamayacak kadar dar olan P91 çeliğinin ısı tesiri altında kalan bölgesinin ince ve kaba taneli kısımlarının sürünme davranışları belirlenmiştir. Buna göre aynı yükleme şartları altında ince taneli yapının kaba taneli yapı ve esas metale göre daha düşük sürünme özelliklerine sahip olduğu görülmektedir.Item Opengl tabanlı animasyonlarda görüntü kalitesinin CUDA mimarisi ile iyileştirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2015-10-31) Uçkan, Taner; Dal, DenizGerçek hayatta meydana gelen birçok fiziksel olayın bilgisayarlar yardımıyla grafiksel olarak modellenebilmesi amacıyla 2 veya 3 boyutlu görüntü oluşturma teknolojilerinden faydalanılmaktadır. Öte yandan grafik uygulamalarının yoğunluğu arttıkça söz konusu bu modellemelerin hem daha hızlı yapılabilmesi hem de görüntü kalitelerinin artırılması gereksinimleri ortaya çıkmaktadır. Bu doğrultuda 2006 yılının sonlarında Nvidia firması tarafından CUDA isimli, yazılım ve donanım tabanlı bir mimari piyasaya sürülmüştür. Bu mimari sayesinde ekran kartları üzerinde bulunan çok sayıdaki grafik işlemcisi genel amaçlı problemlerin paralel olarak çözülebilmesine katkı sağlar hale gelmiştir. Bu çalışma kapsamında bu yeni paralel hesaplama mimarisi dikkate alınmış, C++ ve OpenGL kütüphanesi kullanılarak farklı davranış özelliklerine sahip insansı robotlardan oluşan bir animasyon uygulaması geliştirilmiştir. Bu animasyon öncelikle merkezi işlemci üzerinde seri olarak çalıştırılmış ve sonrasında CUDA mimarisi kullanılarak paralelleştirilmiştir. En sonunda aynı animasyonun seri ve paralel versiyonları saniyede oluşturulan görüntü karesi sayıları temel alınarak karşılaştırılmış ve paralel uygulamanın açık ara yüksek kaliteli görüntü ürettiği gözlemlenmiştir.Item Termal kameralarda kalibrasyon şablonlarının performans analizi(Uludağ Üniversitesi, 2016-01-03) Durgut, Aykut; Akçay, ÖzgünTermal kameralar nesnelerin ısılarını görüntüye dönüştürmektedir. Kameralardan alınan görüntülerin yüksek hassasiyet gerektiren fotogrametrik çalışmalarda kullanılabilmeleri için mutlaka kalibre edilmeleri gerekmektedir. Kamera kalibrasyonu yöntemleri ile kamera parametreleri matematiksel olarak belirlenmektedir. Bu çalışmada kamera kalibrasyonu için geliştirilen birçok desen türünden biri olan ve en sık olarak kullanılan satranç tahtası deseni çalışmamızda termal kamerayı kalibre edebilmek için kullanılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda, kamerayı kalibre edebilmek için kullanılan desenlerin boyutları ile kalibrasyon sonuçları arasında bir ilişki bulunduğu deneysel olarak ortaya konulmuştur. Büyük boyutlu kalibrasyon şablonunu ile elde edilen sonuçların daha küçük boyutlu şablonların sonuçlarına göre doğru olduğu tespit edilmiştir.Item Yağ sektörü ürün veya atıklarının alternatif yakıt olarak kullanılmasının çevre ve insan sağlığı üzerine etkileri(Uludağ Üniversitesi, 2015-10-02) Bolat, Dilek; Can-Güven, Emine; Gedik, Kadir; Kurt-Karakuş, Perihan BinnurHızlı nüfus artışı ve endüstrileşme süreciyle beraber yağ sektörü ürünlerine duyulan ihtiyaç gün geçtikçe artmaktadır. Yağ sektörü ürünleri, kullanıldığı ortam ve koşullara bağlı olarak fiziksel ve kimyasal yapılarında meydana gelen değişiklikler sebebiyle kullanım amacına uygunluğunu kaybederek atık formuna dönüşmektedir. Kalorifik değeri yüksek olan atık yağların bertarafında sıklıkla kullanılan yöntem yakma işlemidir. Bu çalışmada, yağ sektörü ürün ve atıklarının yakılması sonucunda ortaya çıkabilecek emisyonların çevre ve insan sağlığı üzerindeki potansiyel etkilerinin değerlendirilmesi amacıyla ülkemiz özelindeki kullanımlar irdelenmiştir. Yanma olayının uygun olmayan şartlarda gerçekleştirilmesiyle atık yağın yapısında bulunan maddeler ve/veya eksik yanma ürünleri atmosfere salınmaktadır. Yakıtın içeriğine bağlı olarak, partikül madde, karbon monoksit, organik kirleticiler ve metal emisyonları çevresel ortamlara ulaştığında, fizikokimyasal özelliklerine bağlı olarak toprak, su ve hava arasında dağılım gösterebilmektedir. Çevresel ortamlarda oluşturdukları sorunların yanı sıra insan sağlığı üzerinde başta kanserojen ve mutajen etkiler olmak üzere bağışıklık, üreme ve dolaşım sistemi rahatsızlıkları, zehirlenmeler ve ruhsal bozukluklar gibi sorunlara neden olabilmektedir. Ülkemizde, yasal olmamasına rağmen 10 numara yağ adı altında satılan standart dışı dizel muadili yakıtın kullanılması sonucu ortaya çıkan, insan sağlığı ve çevreyi tehdit eden unsurların ortadan kaldırılması için gerekli kontrol ve yasal düzenlemelerin artırılması yerinde olacaktır. Öte yandan, yağ sektörü ürün ve atıklarının yakılmasına dair sorunun boyutu ve dolaylı sağlık etkilerinin belirlenmesi için daha ayrıntılı bileşen analizlerinin yapılması ve alternatif yakma ürünü kullanan araçlarda eş zamanlı kirletici emisyon örneklemesi yapılarak sorunun boyutları ve ortaya çıkaracağı kirleticilerin karakteristikleri ortaya konulmalıdır.