Sağlık Bilimleri Enstitüsü / Institute of Medical Sciences
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/11452/17
Browse
Browsing by Department "Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim Dalı"
Now showing 1 - 20 of 34
- Results Per Page
- Sort Options
Item 12-13 yaş grubu yüzücülerin anaerobik, aerobik kapasitelerinin incelenmesi ve oksidan ve antioksidan dengenin değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2005-01-10) Şahin, Şenay; Kuter, Füsun Öztürk; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışmada, yüzme kış sezonunda yatışmalara hazırlanan yüzücülere uygulanan antrenmanların sezon öncesi ve sezon sonrası anaerobik ve aerobik kapasiteleri incelenerek oksidan ve antioksidan denge üzerine olan etkileri araştırıldı. Çalışma kapsamına, yaş ortalamaları 12.4 ± 0.3 arasında olan 10 erkek 9 bayan yüzücü gönüllü olarak katıldı. Denekler haftada 6 gün 60-90 dakika antrenman yapan yüzücülerden oluştu. Deneklere yüzme sezonunda antropometrik ölçümler, saha testleri, motorik testler ve biyokimyasal testler yapıldı. Deneklerin sezon öncesi ve sezon sonrası yapılan testler sonucunda elde edilen değerlerin grup içi istatistiksel karşılaştırılmasında eşleştirilmiş t-testi ve Willcoxon testi, gruplar arası karşılaştırmalarda ise Mann-Whitney U testi kullanıldı. Deneklerin sezon öncesi ve sezon sonrası değerlerinin karşılaştırılmasında, saha testlerinde; sezon sonrası birinci yüzme derecesinde, ikinci yüzme derecesinde, üçüncü yüzme derecesinde, üçüncü yüzme nabız değerinde, hedef yarış olarak seçilen 100 m branş yüzme nabız değerinde ve T 30 yüzme değerinde sezon öncesine göre istatistiksel düzeyde anlamlı bulundu (p<0.001). Yüzücülerin yapılan motorik testlerinde sezon sonrası 20 m mekik koşusu, aktif sıçrama değerlerinde sezon öncesine göre istatistiksel düzeyde anlamlı bulundu (p<0.01). Biyokimyasal testler açısından yarışma öncesi değerler yarışma sonrası değerlere göre serum katalaz enziminde, Kreatin kinaz ve laktatdehidrogenaz enzimlerinde istatistiksel düzeyde anlamlı farklılıklar bulundu (p<0.01, p<0.001). Çalışma sonucunda; yüzücülere yapılan saha ve motorik test ölçümleri sonucunda, elde edilen değerler özellikle aerobik kapasite bakımından geliştikleri yönünde oldu. Deneklerin saha testinde uygulanan 20 m mekik testi ile aerobik kapasiteyi belirleyen endirekt yöntemini desteklemek amacıyla yapılan laktat ölçümleri ve T 30 test sonucu elde edilen değerler de aerobik kapasitenin gelişimini göstermektedir. Deneklerin, 100 m branş yüzme değerleri ve 200 m test performansları ile anaerobik kapasitenin gelişim içinde olduğu, oksidan ve antioksidan dengenin ise korunduğu söylenebilir.Item 14-16 yaş grubu bireylerde spor çalışmalarının sosyal yetkinlik beklentisi ve atılganlık üzerine etkisi(Uludağ Üniversitesi, 2007) Efe, Mehmet; Kuter, Füsun Öztürk; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışmada, 14-16 yaş grubu bireylerde spor çalışmalarının sosyal yetkinlik beklentisi ve atılganlık üzerine olan etkisi araştırılmıştır. Çalışmaya Bursa ve Sakarya İl Milli Eğitim Müdürlüklerine bağlı, araştırmaya destek vermeyi kabul eden okullardan seçilmiş ve daha önce hiçbir benzeri sosyal etkinliğe katılmamış olan 14-16 yaşları arasındaki gönüllü öğrenciler alınmıştır. Çalışmaya alınan spor branşlarının üçü badminton, judo ve atletizm olmak üzere bireysel; diğer üçü ise hentbol, voleybol ve futbol olmak üzere takım sporlarıdır. Tüm branşlardan deney ve kontrol grupları için 60 kız, 65 erkek toplam 125 kişi kontrol grubunu, 60 kız 65 erkek toplam 125 kişi de deney grubunu oluşturmuştur. Deney grupları haftada iki gün 36 hafta (9 ay) branşa özgü temel spor çalışmalarına alınmıştır. Kontrol grubundaki 125 öğrenci herhangi bir antrenman programına katılmamıştır. Belirlenen deney ve kontrol gruplarına kişisel bilgi formu, Sosyal Yetkinlik Beklentisi (SYB) Ölçeği ve Rathus Atılganlık Envanteri (RAE) çalışmalara başlamadan önce ekim ayı başında ön test olarak verilmiş ardından ara takip testi mart ayı başında gerçekleştirilmiş ve son test ise Haziran ayı sonunda yapılmıştır. Elde edilen verilerin (S.P.S.S. 13.0); grup içi farklılıklarının karşılaştırılmasında Wilcoxon testi, iki grup arasındaki farklılıkları incelemek amacıyla Mann-Whitney U testi, ikiden fazla gruplar arasındaki farklılığı değişkenlere göre incelemek için Kruskal Wallis, değişkenler arasındaki ilişkileri incelemek amacıyla Pearson Korelasyon Katsayısı testleri kullanılmıştır. Bireysel ve takım sporlarının kontrol gruplarında çalışma sonrası SYBPRAEP’larının çalışma öncesi SYBP-RAEP’larına göre yapılan karşılaştırmasında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır. Bununla birlikte bireysel ve takım sporlarının her ikisinin de deney gruplarında çalışma sonrası SYBP-RAEP’ları çalışma öncesi SYBP-RAEP’larıyla karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur (p<0.001). Bireysel ve takım sporlarının deney ve kontrol gruplarındaki deneklerin SYBP-RAEP’ları karşılaştırıldığında ilk test SYBP-RAEP’larında anlamlı bir farklılık yokken, ara test ve son test SYBP-RAEP’larında istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir (p<0.001). Ayrıca deneklerin SYBP’larıyla RAEP’ları arasında pozitif yönlü anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir (p<0.001). Sonuç olarak, 9 ay boyunca uygulanan branşlara özgü temel spor çalışmalarının, 14-16 yaş grubu bireylerin Sosyal Yetkinlik Beklentisi ve Atılganlık düzeylerini arttırmada etken olduğu tespit edilmiştir.Item 15-16 yaş grubu güreşçilerine uygulanan model antrenman programının kuvvet ve dayanıklılığının gelişimi üzerinde olan etkisinin araştırılması(Uludağ Üniversitesi, 1997) Arabacı, Ramiz; Özdemir, Erdem; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışma, tarafımızdan hazırlanan model antrenman programı 15-16 yaşında, 1-2 yıl güreş sporu ile uğraşan 10 (on) lise öğrencisi üzerinde uygulandı. Deneklerin alt ekstremite, üst ekstremite, karın ve sırt kaslarının kuvvet ve dayanıklılığını ve kişinin genel ve özel dayanıklılığını model antrenman programının başında, 2,5 ay sonra ve 4,5 ay sonra 10 testle ölçülerek, sonuçlar karşılaştırıldı. Model antrenman programı toplam 4,5 ay uygulandı. Bu programı iki döneme ayırdık - Genel hazırlık dönemi ve Özel hazırlık dönemi. Genel hazırlık döneminde haftada 3 (üç) antrenman yaptırıldı. Bu dönem 2.5 ay sürdü. Genel olarak % 70 Fiziksel hazırlığa, %30 Teknik - taktik çalışmaya yer verildi. Bu dönemde haftalık üç çalışma; Dairesel (Circuit) antrenman, Teknik-taktik antrenman ve Ekstensiv interval antrenman olarak yaptırıldı. Özel hazırlık döneminde haftada 4 (dört) antrenman yaptırıldı. Bu dönem 2 ay sürdü. Genel olarak %50 Fiziksel çalışmaya, %50 de Teknik-taktik çalışmaya yer verildi. Bu dönemde haftalık dört antrenman; Dairesel antrenman, İntensiv interval antrenman ve 2 antrenman da Teknik-taktik çalışma olarak yaptırıldı. Araştırmamızdaki kontrol grubu 10 kulüp (Kestelspor) güreşçisi tarafından oluşturuldu. Bunlara da, haftada 3 (üç) antrenman olmak üzere, 4,5 ay Teknik - taktik ağırlıklı antrenmanlar yaptırıldı.Bu araştırmada 15-16 yaş grubu güreşçilerine hazırlık döneminde uygulanan, yukarıda izah edilen antrenman programının kuvvet ve dayanıklılığın üzerinde önemli bir etkisi olup olmadığını saptamaya amaçladık. Çalışmanın başında ve sonunda her iki grubun boy ve ağırlıklarını ölçtük. İki grubun arasında her iki ölçümde de istatiksel olarak anlamlı fark yoktu. Deneklerin kuvvet ve dayanıklılığını ölçmek için, sınav, barfiks, sağ ve sol el pençe kuvveti, düz mekik, ters mekik, dikey sıçrama, uzun atlama, manken atma ve shutle run testleri uygulandı. Bu testler antrenman programının başında, genel hazırlık döneminin sonunda ve özel hazırlık döneminin sonunda antrenman ve kontrol grubuna uygulandı. Elde ettiğimiz sonuçları "t" testiyle değerlendirdik. Antrenman grubunun, sol el pençe kuvvet testi ve barfiks testi haricinde, diğer tüm test ölçümleri 4,5 aylık antrenman sonrası istatiksel olarak anlamlı arttığını tespit ettik (P<0,05). Antrenman grubunun, genel hazırlık dönemi sonunda (2,5 aylık antrenman sonrası), manken atma test sonuçları istatiksel olarak anlamlı artmıştır (P<0,05). Bu dönemde diğer tüm testlerin sonuçları % olarak artma göstermelerine rağmen, artışlar istatiksel olarak anlamlı artmamıştır (P>0,05). Antrenman grubunun, özel hazırlık döneminde manken atma ve ters mekik testlerin sonuçları istatiksel olarak anlamlı artmıştır (P<0,05). Bu dönemde diğer tüm testlerin sonuçları % olarak artmalarına rağmen, bu artışlar istatiksel olarak anlamlı artmamıştır (P>0,05). Kontrol grubunun, düz mekik ve manken atma testlerin ölçümleri, 4,5 aylık antrenman sonunda istatiksel olarak anlamlı artmıştır (P<0,05). Bu süre sonunda uygulanan diğer tüm testlerin ölçümleri istatiksel olarak anlamlı artmamıştır (P>0,05). IIKontrol grubuna, genel hazırlık dönemi sonunda ve özel hazırlık dönemi sonunda uygulanan tüm testlerin sonuçlan istatiksel olarak anlamlı artmamıştır (P>0,05). Antrenman grubunun tüm testlerin ölçümlerinde bulunan aritmetik ortalamalar, % olarak ifade edildiği zaman, kontrol grubunun aritmetik ortalamalarına göre, 4,5 aylık antrenman sonrası daha fazla artmıştır. Sonuç olarak, 15-16 yaş grubu güreşçilerine uygulanan Model antrenman programı (dairesel antrenman, interval antrenman ve teknik taktik çalışma) 2,5 aylık antrenman sonrası kuvvet ve dayanıklılık üzerinde genel olarak etkili olmadığını, ancak 4,5 aylık antrenman sonunda kuvvet ve dayanıklılık üzerinde etkili olduğunu saptadık.Item 18-24 yaşları arası spor yapan gençlerin sosyal uyum düzeylerinin incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2001) Özduran, Kader; Korkmaz, Nimet Haşıl; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu araştırma, Bursa ilinde yaşları 18 ile 24 arasında değişen çeşitli spor kulüplerinde bireysel sporlar (atletizm,yüzme,masa tenisi ve tenis) ve takım sporları (basketbol, voleybol, futbol ve hentbol) ile uğraşan gençler ile spor yapmayan gençlerin uyum düzeyleri (sosyal uyum-SU, kişisel uyum-KU ve genel uyum-GU) arasında cinsiyet, öğrenim durumu ve sosyoekonomik faktörler göz önünde bulundurularak gruplar arasında anlamlı bir fark bulunup bulunmadığım belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmada uyum değişkenini ölçmek için Özgüven tarafından geliştirilen Hacettepe Kişilik Envanteri (HKE) ve gerekli sosyal bilgilerin alınması ve verilerin toplanması amacı ile kişisel bilgi alma formu kullanılmıştır. Toplanan veriler SPSS istatistik paket programından yararlanılarak ve. 05 anlamlılık düzeyinde analiz edilmiştir. Araştırmanın sonunda spor yapan gençlerin uyum düzeyleri, diğer değişkenlerde göz önünde bulundurularak spor yapmayan gençlere göre istatistiksel olarak anlamlı ve yüksek çıkmıştır. Sonuç olarak bireysel veya grup içinde yapılan spor, insanın beden ve ruh özelliklerine göre sosyal çevresiyle iletişim kurmasını ve çevresiyle uyumlu bireyler oluşturmasını sağlamaktadır.Item Aktif sporcularda ve spor yapmamış kişilerde ısınmanın oluşumu, değişik ısınma türlerinin performansa etkisi(Uludağ Üniversitesi, 1993) Koçyiğit, Fuat; Gözü, Oktay; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıÇalışmamızda aktif sporcu ve aktif spor yapmayanlarda ısınma oluşum zamanı (IOZ); IOZ'ını etkileyen faktörler ve formel bölümünde ön Yükleme (ÖY) uygulanan ısınma ile ÖY uygulanmayan ısınmanın performans türleri üzerindeki etkisi incelendi. Ölçümlerde 36 'sı çeşitli kulüplerde aktif spor yapan (Yaşı x:19,61), 29'u ise düzenli spor yapmayan ( Yaş :x=18,82 ) toplam 65 denek yer aldı. 20 aktif sporcu (Yası x=19,65) ve 20 düzenli spor yapmayan (Yas x=19,9) toplam 40 denek MAxVO2' nin %60'ı düzeyinde egzersiz yükü ile ergometrik bisiklette çalıştırılarak IOZ 'lan tesbit edildi. IOZ aktif sporcu ve spor yapmayanlarda farklı görülmedi (p>0,05). Isınmayı etkileyen faktörlerden MaxV02 ; vücut yağ yüzdesi (VY%); relatif ısınma egzersiz yükü (RIEY); yağsız vücut ağırlığı (Ysız VA)nın lOZ'na etkisi incelendi. Saydığımız bu faktörler ile IOZ arasında anlamlı ilişki bulundu (p<0,05). Değişik ısınma türlerinin performans türleri üzerindeki et kisine yönelik ölçümlerde iki farklı ısınma protokolü uygulandı. İlk protokolde denekler ısınmanın informel bölümünde MaxV02 nın %60 yükte bisiklet egzersizi ile ısıtıldı. İkinci protokolde MaxVOa nin %60 ile uygulanan egzersizin üzerine formel bölümünde 1,5-2 dakika ara ile 6 sn'lik maksimal şiddette 4 adet ön yüklenme uygulandı. Ayrı ayrı her iki protokolle ısınma sonrası performans türlerine yönelik testler uygulandı. Aerobik güç PWC-170 testi ile, alaktik ve laktik anaerobik güç, wingate testi ile; sürat, 30 m sürat testi ile; patlayıcı kuvvet ise sargent dikey sıçrama testi ile ölçüldü. Sonuçta OY uygulanan ısınmanın aerobik gücü, alaktik ve laktik anaerobik gücü, sürati ve patlayıcı kuvveti anlamlı düzeyde arttırdığı saptandı. Sözü edilen parametreler ile IOZ arasında yüksek düzeyde (p<0,01) anlamlı ilişki bulundu. Isınma ve ÖY ile performans testleri arasında verdiğimiz 5 dakika aktif dinlenme zamanının etkisini incelemeye yönelik çalışmada ısınmanın geri dönüşümü 10 denek (Yas x=19,7) üzerin de izlendi. ÖY'nin oral sıcaklığı (SO) kısa süre ile arttırdığı, ancak bu artışın 5 dakika içinde informel bölüm sonundaki düzeye döndüğü ve bu düzeyde uzun süre korunduğu tesbit edildi. ÖY'nin Sinir İleti Hızına (SİH) etkisini incelemeye yönelik 12 denekte EMG uygulamasıyla yaptığımız çalışmada SIH'nm ısın manın informel bölüm ve ÖY sonunda arttığı saptandı. SIH, ÖY sonra 5'ci dakikada informel sonu düzeye göre bir miktar artma gösterdi, ancak bu fark istatistiki açıdan anlamlı çıkmadı (p>0,05). Ulaştığımız bu bulgular İOZ'nın bireysel farklılıklardan etkilendiğini ve ısınmada uygulanan ÖY'nin performans türlerini geliştirdiğini göstermektedir.Item Atletizm temel cimnastik ve hentbol uygulamalarının kuvvet ve kuvvette devamlılığa etkisi üzerine bir araştırma(Uludağ Üniversitesi, 1992) Toker, Hüseyin Fevzi; Kurap, Gayyur; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışmada, Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Beden Eğitimi ve Spor Bölümü birinci yarıyılı eğitim-öğretim programında yer alan ve zorunlu okutulan Atletizm, Temel Cimnastik ve Hentbol derslerinde, öğrencilerin genel kuvvet ve kuvvette devamlılık özelliklerinin gelişip gelişmediği araştırıldı. Çalışma, 15 kız ve 15 erkek denek öğrenciden oluşan iki grup öğrenci üzerinde yapıldı. Kız denek öğrencilerin yaş ortalaması: 18.8 F 1.27 Erkek denek öğrencilerin yaş ortalaması: 19.3 F 1.49 idi. Denek öğrencilerin hepsi birinci yarıyıl derslerine devam ettiler. Denek öğrencilere ders dışında herhangi bir aktivite de bulunmamaları önerildi. Denek öğrenciler bu dersleri 12 hafta süreyle haftada 10 ders saati olarak okudular. Denek öğrencilerin genel kuvvet ve kuvvette devamlılık özelliklerinin verileri, Mekik, Ters Mekik ve Kol Çekme parametrelerinin eğitim öncesi ve eğitim sonrası ölçümleri yapılarak alındı. Sonuç olarak, eğitim öncesi ve eğitim sonrası alınan test sonuçlarının istatistiksel olarak anlamlı olmadığı eşleştirilmiş t testi uygulanarak saptandı. (p <0.01) Sonuçta; Atletizm, Temel Cimnastik ve Hentbol derslerinin tekniklerinin öğretimi uzun zaman aldığından, öğrencilerin genel kuvvet ve kuvvette devamlılık özelliklerinde anlamlı bir gelişmenin olmadığı söylenebilir.Item Atletizmde sıçrama performansının geliştirilmesinde merdiven çalışmalarının önemi(Uludağ Üniversitesi, 1992) Erden, Salih; Gözü, Oktay; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışmada merdiven antrenmanlarının sıçrama performansı üzerine olan etkisi araştırıldı. Araştırmayı gerçekleştirebilmek için 13 yaşında 28 kız öğrenciye bu amaçla antrenman yaptırıldı. Bir grup öğrenciye merdiven basamaklarında sıçrama antrenmanı yaptırılırken diğer gruba farklı sıçrama egzersizi yaptırıldı. Bu çalışmalar haftada 2 gün olmak üzere, 3 ay devam etti. Sıçrama performansının gelişip gelişmediğini anlamak için çalışmalardan önce ve sonra, durarak uzun atlama ile durarak dikey sıçrama testleri yapıldı. Sonuçlar "t" testine göre değerlendirildi. Merdiven çalışması yapan grubun durarak uzun atlama performansında istatistiksel olarak anlamlı olmayan artış gözlendi. (P>0.05)Item Bayan sporcularda esneklik geliştirme metodlarının karşılaştırılması(Uludağ Üniversitesi, 1992) Özen, Türkan Bulut; Gözü, R. Oktay; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıPerformansı etkileyen birçok faktör arasında esneklik antrenmanlarının, antrenman süreci içinde çok önemli bir yere sahip olduğu bilinmektedir. Fakat hangi metodun daha etkili ve kullanışlı olduğu hala tartışma konusudur. Bu tartışmadan yola çıkarak metodların etkinliğini bulmak amacı ile 30 bayan sporcu üzerinde araştırma yaptık. Çalışma öncesinde deneklerin omuz ve kalça eklemlerindeki fleksiyon ve ekstansiyon ölçümleri 360 derecelik gonyometre ile yapıldı. Ölçümler çalışmalara başlamadan önce bir kez ve çalışmaların sonunda bir kez olmak üzere toplam iki kez yapıldı. Omuz ve kalça eklemlerindeki fleksiyon ve ekstansiyon hareketlerinin esneklik gelişimlerine ilişkin çalışmalar haftada 3 gün olmak üzere 8 hafta devam etti. Araştırmada bir grup balistik metod ile çalıştırılırken diğer grup PNF (Probrioceptive Neuromuscular Facilitation) metoduyla çalıştırıldı. Elde edilen ölçümlerin istatistiksel değerlendirilmesi sonucu her iki metodun da 1. ve 2. Ölçümleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu saptandı (P<0.001). İki metodun 1. ve 2. ölçümlerinin ortalama farkları karşılaştırıldığında PNF metodun balistik metoda göre omuz fleksiyonu (P<0.001) ve kalça ekstansiyonunda P<0.05) esneklik gelişiminde istatistiksel olarak anlamlı derecede daha etkili olduğu saptandı.Item Bükücü kol kasları kuvvetinin güreş sporundaki önemi(Uludağ Üniversitesi, 1993) Akça, Cengiz; Küçükoğlu, Selçuk; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışmada, bükücü kol kasları kuvvetinin güreş sporundaki önemini araştırmak için, serbest ve Greko-Romen güreşçi denekler ile spor yapmayan kontrol grubunun bükücü kol kasları ve bası üst ekstremite kuvvet parametrelerini karşılaştırdık. Çalışmamıza, kulüplerde güreşen. 20 serbest, 20 Greko -Romen güreşçi denek ile spor yapmayan 20 kişilik kontrol grubu olmak üzere toplam 60 kişi gönüllü olarak kat ildi» Testlere alınmadan önce deneklerin vücut yağ yüzdeleri ni (vy %) Zorba -Formülüne göre "saptadık. Buna göre serbest güreşçiler ile Greko-Romen güreşçiler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir -fark yoktu ( P>0.05 ). Ancak kontrol grubunun değerleri serbest ve Greko-Romen güreşçilerden daha yüksekti < P<0.001 ). Deneklerin bükücü kal kasları, itici kol kasları, el kavrama kuvvetleri ve bel kasları kuvvetini saptaya bilmek için3 barda dinamik kol çekme 5 barda statik kol çekme 5 el kavrama kuvveti, arm lift ( kol bükme ) arm press ( kol itme ) ve back lift (bel kuvveti ) testlerini uyguladık. Elde etttiğimiz verileri istatistiksel olarak "t" testine göre değerlendirdik. Barda dinamik kol çekme ve barda statik kol çekme ölçümlerinde, serbest güreşçiler ile Greko-Romen güreşçiler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu (P>0.05). Serbest ve Greko-Romen güreşçilerin değerleri istatistiksel olarak kontrol grubundan daha iyiydi ( P<0.001 ). Sağ ve sol el kavrama kuvveti ölçümlerine göre istatistiksel olarak Greko-Romen güreşçiler serbest güreşçilerden (P<0. 01), serbest ve Greko-Romen güreşçiler de kontrol grubundan daha iyi değerlere sahipti ( P<0.01, P<0.001, P< 0.005 ). Arm lift ( kol bükme ), arm press ( kol itme ) ve back lift ( bel kuvveti ) ölçümlerine göre, Greko-Romen güreşçiler istatistiksel olarak serbest güreşçilerden ( P<0.0i,P<0. 001 )s serbest ve Greko-Romen güreşçiler ise kontrol grubundan daha iyi değerlere sahipti ( P<0.001, P<0.05 ). Sonuç olarak güreşçilerin spor yapmayanlara göre daha kuvvetli üst ekstremite ve özellikle de bükücü kol kaslarına sahip olduğunu, Greko-Romen güreşçilerin bükücü kol kasları yanında diğer üst ekstremite kuvvet parametrelerinin serbest güreşçilerden daha iyi olduğunu saptadık.Item Bursa Bölgesi amatör ve profesyonel futbolcuların oynadıkları mevkilerine göre vücut kompozisyonlarının ve dikey sıçrama parametresinin incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 1995) Doğan, Mehmet; Aydınlı, Ufuk; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışmada, amatör ve profesyonel futbol oyuncularının mevkilerine göre somatotiplerini ve dikey sıçrama parametrelerini karşılaştırdık. Çalışmamıza 1. amatör ligi kulüplerinde futbol oynayan 22 amatör futbolcu ile 3. profesyonel Türkiye liginde oynayan çeşitli kulüplere mensup 22 profesyonel futbolcu katıldı. Deneklerin somatotiplerini belirlemek için triceps, subscapula, suprailiac ve calf deri altı yağ kalınlıklarını, biceps ve calf çevre ölçümlerini, humerus ve femur çap ölçümlerini yaptık. Elde ettiğimiz sonuçların değerlendirilmesi için dünya standartlarında geçerliliğini ve güvenirliğini koruyan Heath-Carter değerlendirme formu kullandık. Dikey sıçrama ölçümlerini saptamak için dikey sıçrama testini uyguladık. Elde etiğimiz verilerin gruplar arası karşılaştırılmasında çift yollu varyans analizi ve- student t testi kullanılarak istatistiksel olarak değerlendirdik. /""? Amatör ve profesyonel futbolcuların oynadıkları her mevkide ektomorfi değeri dominant ağırlıkta idi. Genel yapı olarak 3-4 sayılan ile belirlenmekte olan bu değer santraldi. Amatör ve profesyonel orta saha oyuncusu denekler somatotip olarak endomorfik-ektomorf, amatör ve profesyonel forvet oyuncusu denekler somatotip olarak mezomorfik-ektomorf olup benzer değerdeydi. Amatör kaleciler endomorfik-ektomorf, profesyonel kaleciler dengeli ektomorf yapıda olup birbirinden farklı tipteydi. Amatör savunma oyuncuları ile profesyonel savunma oyuncuları da birbirlerinden farklı yapıdaydı. Amatör savunma oyuncuları ektomorfik-mezomorf, profesyonel savunma oyuncuları mezomorfik-ektomorfdu. Tüm amatör ve profesyonel futbolcular santral (mid) somatotip değerindeydi. Dikey Sıçrama ölçümleri sonucunda, amatör kaleciler ile amatör forvet oyuncuları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulduk (p<0.05). Buna göre amatör kalecilerin değerleri, amatör forvet oyuncularından daha iyiydi. Diğer mevkiler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulamadık. Bazı mevkilerdeki oyuncularının değerleri arasında aritmetik ortalama olarak farklılıklar buldukProfesyonel futbolcu deneklerin dikey sıçrama ölçümleri sonucunda mevkiler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulamadık (p>0.05). Bazı mevkiler arasında aritmetik ortalama olarak farklılıklar bulduk. Tüm amatör ve profesyonel futbolcuların dikey sıçrama ölçüm değerlerine göre, profesyonel forvet oyuncusu deneklerin dikey sıçrama ölçüm değerleriyle, amatör forvet oyuncusu deneklerin değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulduk (p<0.05). Profesyonel forvet oyuncusu deneklerin değerleri, amatör forvet oyuncularından daha iyiydi. Diğer mevkilerde oynayan futbolcular arasında anlamlı bir farklılık bulamadık (p>0.05). Tüm amatör ve profesyonel futbolcuların dikey sıçrama ölçümleri sonucunda ise istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulamadık (p>0.05). Profesyonel futbolcuların dikey sıçrama ölçüm değerleri amatör futbolculardan aritmetik ortalama olarak daha iyiydi.Item Bursa bölgesi spor tesislerinde etkinlik sorunu(Uludağ Üniversitesi, 1994) İlhan, Atilla; Parasız, İlker; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışmada spor tesislerinin hangi oranda etkin kullanıldığı ve bunu etkileyen faktörler ile bu faktörlerin etki oranlan araştırıldı. Çalışma kapsamına Bursa merkezde ve Uludağ'da bulunan 56 spor tesisi alındı. Spor tesislerin etkin kullanılıp kullanılmadığını belirleyen 1. Sosyal Anket Formu; sezon öncesi, sezon içi ve sezon sonrası olmak üzere üç kez, buna etki eden faktörler ve bu faktörlerin ne oranda etkilediğini belirleyen 2. Anket Formu ise bir kez uygulandı. Spor tesislerinin etkin kullanımını belirlemek amacıyla aşağıda belirlenen çalışmalar yapıldı. 1 - Spor tesislerinin yıllık çalışma sürelerinin araştırılması, 2 - Spor tesislerinin günlük çalışma sürelerinin araştırılması, 3 - Hafta içinde çalışmadığı gün sayısı, 4 - Bir yıllık çalışma süresi içindeki çalışma kapasitesi, 5 - Bir yıllık süre içindeki çalışma kapasitesi, 6 - Olabilecek kapasite artışı, 7 - Kapasite artışının sonucu spor yapan kişi sayısındaki olabilecek günlük artış, Spor tesislerinin kullanımını etkileyen faktörleri ve bunların tesis işletim kapasitesini hangi düzeyde etkilediğini belirlemek amacıyla aşağıdaki konularda araştırma yapıldı. 1 - Spor tesislerinin personel sayısının araştırılması, 2 - Tesiste bir antrenman süresinde maksimum çalışabilecek sporcu sayısının saptanması,3 - Başka kuram ve kuruluşlarla ortak çalışma durumlarının belirlenmesi, 4 - Tesisin günlük ve yıllık çalışma sürelerinin araştırılması, 5 - Tesisde farklı spor branşı ve tesislerin araştırılması, 6 - Tesisin ulaşım, kirli hava ve sesten etkilenme durumunun araştırılması, 7 - Tesisde sporcuların bekleme ve dinlenme yerlerinin araştırılması, 8 - Tesisin WC-Pisuvar, ve araba park yerlerinin araştırılması, 9 - Tesisin su kaynağı ve sağlık hizmetlerinin araştırılması, Araştırmamızda uygulanan sosyal anket formları, 56 spor tesisinde görev yapan idareci, antrenör, ant. yardımcısı, teknik eleman, temizlikçi ve beden eğt. öğretmenlerinden oluşan 400 kişiye uygulandı. Çalışma sonucunda, Bursa Merkez ve Uludağ'da bulunan spor tesislerinin, genel ortalama alındığında kapasite kaybının % 67 olduğu saptandı. Aynı özelliğe sahip spor tesislerinin ayrı ayrı ortalaması alındığında; 1 - Kapalı spor salonlarında % 55, 2 - Açık yüzme havuzlarında % 71, 3 - Tenis kortlarında % 53, 4 - Kayak spor tesislerinde % 81, 5 - Halı futbol sahalarında % 61, 6 - Özel Spor Merkezlerinde %77,5 şeklinde bulundu. Spor tesislerinin çalışma kapasitesini doğrudan ilgilendiren özelliklerle buna etkisi olabilecek aktörler karşılaştırıldığında tümü arasında farklı düzeylerde de olsa ilişki olduğu görüldü ve tesislerin kapasitelerini kullanımları üzerine bu aktörlerin etkili oldukları belirlendi.Item Bursa Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü'ne bağlı spor salonları verimliliklerinin karşılaştırılması(Uludağ Üniversitesi, 2005-04-04) Atasoy, Berkan; Çankaya, Cemali; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışma, Bursa Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüne bağlı spor salonları arasındaki verimliliği araştırmak amacıyla yapılmıştır. Söz konusu amaca yönelik veriler, Bursa GSİM Antrenör Takip Formlarından ve Haftalık Faaliyet programlarından taranıp derlenerek, SPSS paket programında Varyans analizi ile istatistiksel olarak değerlendirmeye alınıp grafikler ve tablolar yardımı ile açıklanmaya çalışılmıştır. Buna göre çalışmamızda, spor mekanı başına en çok sporcu yararlandıran salon Çekirge Spor Salonu (ÇSS) olduğu görüldü. Onu Atatürk Spor Salonu (ASS) ve Mustafa Kemal Paşa Spor Salonu (MKPSS) takip etmektedir. En az yararlanılan salonlar ise sırasıyla Yenişehir Spor Salonu (YSS) ve İnegöl Spor Salonu (ÎNSS) olduğu belirlendi. Salonlar arasında kullanım süresi bakımından en verimliler ÇSS, ASS ve MKPSS, en az verimliler ise sırasıyla YSS ve Orhangazi Spor Salonu (ORSS) dur. YSS, İNSS ve ORSS tesis olarak gelişmiş olmalarına rağmen, gerçek kapasitelerinin çok altında kullanıldıkları sonucu ortaya çıktı. Çalışmamıza göre, gerek kullanım saati bakımından, gerekse hizmet verdiği sporcu sayısı bakımından İl Müdürlüğü'nün en yüksek kapasiteli, dolayısıyla en yüksek verimle çalışan salon ÇSS dur. ÇSS' nu sırasıyla ASS ve MKPSS takip etmektedir. Kapasite bakımından en düşük verimli olan salonlar YSS, İNSS ve ORSS 'dur. Hizmet veren personele düşen sporcu sayısı bakımından (işgücü verimliliği), salonlar arasında en verimli çalışan spor salonları sırasıyla ASS ve ÇSS olurken, en verimsizleri sırasıyla YSS, İznik Spor Salonu (İZSS) ve Mahmut Atalay Spor Salonu (MASS) olmuştur. Çalışma sonucunda, gerek kapasite, gerek çalışma saati, gerek personel başına üretilen hizmet olsun, İl Müdürlüğünün en verimli çalışan spor salonları ÇSS ve ASS olurken, bu özellikler bakımından en verimsiz YSS olduğu söylenebilir.Item Bursa ilinde ortaöğretim kurumlarında 14-17 yaş grubunda bireysel spor ve grup sporu yapanlarla hiç spor yapmayan öğrencilerin kişilik özelliklerinin karşılaştırılması(Uludağ Üniversitesi, 1996) Yılmaz, Seçkin; Özdemir, Erdem; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu araştırma için eğitim türlerine göre farklılıkları olan ve öğrencilerin sosyal kültürel, sportif etkinliklerine gereken değeri verip onları bu yönde de katılıma yönlendiren okullardan dört ayrı okul seçilmiştir. Her okulda 20 spor yapmayan, 20 bireysel spor yapan ve 20 grup sporu yapan olmak üzere 60 öğrenci ile çalışılmış, Bunları spor yapma durumlarına göre değerlendirdiğimizde 80 hiç spor yapmayan, 80 bireysel spor yapan ve 80 grup sporu yapan olmak üzere toplam 240 lise öğrencisine Hacettepe Kişilik Envanteri (HKE) uygulanarak hiç spor yapmayan öğrencilerle, grup sporu yapan öğrenciler- hiç spor yapmayan öğrencilerle, bireysel spor yapan öğrenciler- grup sporu yapan öğrencilerle, bireysel spor yapan öğrenciler arasında kişilik özellikleri bakımından farklılıklar var mı? sorusuna yanıt aranmıştır. Araştırma için oluşturulan dokuz ayrı denencenin doğruluğu bu çalışma ile ortaya konmuştur. Yapılan çalışma değerlendirilmiş, kişilik uyumları, sosyal uyumları ve genel uyumları bakımından hiç spor yapmayan öğrencilerle düzenli ve uzun süreli spor yapan öğrenciler arasında anlamlı farklılık bulunduğu, bireysel spor yapan öğrencilerle grup sporu yapan öğrenciler arasında bu yönde anlamlı bir fark olmadığı sonucu elde edilmiştir.Elde edilen bulguların ışığında, düzenli ve uzun süreli yapılan sporun, öğrencilerimizin kişiliklerini olumlu yönde etkilediğini bu nedenle okullardaki beden eğitimi derslerinin yetersiz kaldığı, öğrencilerin geniş spor yapma imkanlarının ancak okulların veya okul koruma derneklerinin spor kulübü kurmaları halinde genele yayılacağı ve ancak o zaman gençlerimizin gelişimlerinin daha sağlıklı olacağını içeren bazı öneriler İl Milli Eğitim Müdürlüğü kanalı ile Milli Eğitim Bakanlığı'na sunulmuştur.Item Bursa ilindeki amatör futbolcuların oynadıkları mevkilere göre dayanıklılık, sürat ve dikey sıçrama parametrelerinin incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 1995) Korkmaz, Kenan; Erden, Salih; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıGünümüzde kendinden "Çağın Oyunu" diye bahsettiren futbol, oyun alanının genişliği, oyuncu sayısının fazlalığı, kuralların zenginliği ve mücadeleyi gerektiren özelliği ile diğer branşlar içinde kendine has bir yer bulmuştur. Değişik tempo ve mesafelerdeki koşulan içerisine alan, defalarca sıçramayı gerektiren futbolda performansın üç temel direği kondisyon, teknik ve taktiktir. Kondisyonel faktörlerden sürat ve dayanıklılık futbolcu için oldukça önemli motorsal özelliklerdendir. Bu arada futbolun sadece yerden değil havadan da oynanması sıçramanın da Önemini ön plana çıkarmaktadır. Ayrıca futbolcuların oynadıkları mevkilere göre bu özelliklerin nitelikleri değişmektedir. Futbol kollektif bir oyun olmasına rağmen, futbolcuların görev yaptıkları mevkilere göre farklı özellikler taşıyacakları inancındayız. Bu amaçla dikey sıçrama, sürat ve dayanıklılık özelliklerinin mevkiler arasında farklılık düzeyinin ne oranda ve hangi mevki oyuncularında daha baskın olduğunu araştırdık. Çalışmamıza Bursa İli Birinci Amatör Küme'de futbol oynayan her mevkiden 10' ar futbolcu olmak üzere toplam 30 gönüllü futbolcu katıldı, ölçümler sezonun başlamasından 1,5 ay sonra yapıldı. Bu futbolcuların yaş ortalamalarını (yıl) 20,63±0,67, boy ortalamalarını (cm) 177,97±1,83, vücut ağırlığını (kg) 69,83±1,49 olarak tespit ettik. Futbolcuların dikey sıçrama özellikleri "Sargent Test", 30 m. sürat özellikleri "20 m. Mekik Koşusu Testi" (Shuttle RunTest) ile, boy ve vücut ağırlığı ise boy ve kilo ölçer ile ölçüldü. Elde edilen sonuçlar student "t" testi ile değerlendirilerek mevkilere göre istatistiksel karşılaştırılması yapıldı. Dikey sıçrama yönünden savunma, orta saha ve hücum mevkileri oyuncuları arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir fark bulunamazken (p>0,05), sürat ve dayanıklılık motor özelliklerinde anlamlı bir fark bulduk (p<0,05). Sonuç olarak orta saha oyuncularının dayanıklılık, hücum oyuncularının sürat özelliklerinin diğer mevkilerde oynayan futbolculardan daha iyi oldukları gözlendi. (p<0,05).. Oynadıkları mevkilere göre farklı özelliklere sahip futbolcuların antrenmanlarının bu farklı özellikler dikkate alınarak düzenlenmesinin faydalı olacağı ve bu nitelik farklılıklarının sporcu seçiminde olumlu yönde katkı sağlayacağı düşünülebilinir.Item Bursa ve çevresinde aktif futbol oynayan amatör ve profesyonel futbolcuların kondisyonlarının periyodik ölçümlerle karşılaştırılması(Uludağ Üniversitesi, 1992) Tuna, İmdat; Gözü, R. Oktay; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu tezimi haftalık antrenman sayısının ve içeriğinin kondisyon üzenine olumlu veya olumsuz etkisini araştırmak için yaptım. Planlı programlı antrenman yapan profesyonel futbol takımlarının futbolcuları ile antrenman sayı ve içeriği daha az olan amatör kulüp futbolcularının kondisyonlarını karşılaştırdık. Çalışma için seçilen 20 amatör ve 20 profesyonel futbolcunun genel özellikleri incelenerek antrenman sayı ve içerikleri gözden geçirildi. Liglerin ilk yarısında 1. ölçümleri, ara dönemden sona 2. ölçümleri ergometrik bisiklet ile yapıldı. Elde edilen bulgular kendi içlerinde ve karşı gruplar ile istatistiksel olarak karşılaştırıldı. Sonuç olarak; haftalık antrenman ayılarının çokluğu ve kapsamlı oluşu bir futbolcunun kondisyonunu olumlu yönde, haftalık antrenman sayısı az ve içerik olarak hafif antrenmanlar futbolcuların kondisyon durumunu olumsuz olarak etkilemektedir.Item Bursa yöresi elit masa tenisçilerinin somatotiplerinin çabukluk ve dayanıklılıkla olan ilişkisinin araştırılması(Uludağ Üniversitesi, 1996) Korkmaz, Faruk; Toker, H. Fevzi; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışmada, Bursa yöresinde elit düzeyde (1. Lig, Süper Lig, yıldız ve genç milli) masa tenisi oynayan sporcuların somatotiplerini belirledik. Çalışmamıza kulüp ve okullarda masa tenisi oynayan 21 erkek masa tenisçi katıldı. Çalışmamıza katılan masa tenisçilerin somatotiplerini belirlemek için; triceps, subscapula, suprailiac ve calf deri altı yağ kalınlıklarını, biceps ve calf çevre ölçümlerim, humerus ve femur çap ölçümlerini yaptık. Ölçüm sonuçlarını değerlendirmek için dünya standartlarında geçerliliğini koruyan Heath-Carter değerlendirme formunu kullandık. Çabukluk ölçümü için; 10 x 5 m çabukluk testi, dayanıklılık ölçümü için; Shutle Run mekik testim uyguladık. Elde ettiğimiz somatotipîerin gruplar arası karşılaştırılmasında Kruskal-Wallis testi, somatotipler İle dayanıklılık ve çabukluk ilişkilerinin değerlendirilmesinde ise korrelasyon testi uyguladık. Masa tenisçilerin 12 tanesi mezomorfik-ektomorf (1.7 - 3.1 - 4.2), 6 tanesi dengeli- mezomorf (2.7 - 5 - 2.6), 3 tanesi de dengeli-ektomorf (2 - 2.3 - 3.6) yapıdaydı.Çabukluk ve dayanıklılık ölçümleri sonucunda, mezomorfik-ektomorf, dengeli- mezomorf ve dengeli - ektomorf yapıdaki sporcular arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulamadık ( P> 0. 05). Bulduğumuz somatotiplerin, bileşen değerlerinin, çabukluk ve dayanıklılık değerleriyle olan ilişkilerim incelediğimizde; mezomorfik-ektomorf yapıdaki sporcuların, 1. Bileşen değerleri ile dayanıklılık değerleri arasında (r = -0.760), dengeli-mezomorf yapıdaki sporcularda; 1. Bileşen değerleri ile çabukluk değerleri arasında (r = + 0. 928), 1. Bileşen değerleri ile dayanıklılık değerleri arasında (r = - 0.828), 3. Bileşen değerleri ile dayanıklılık değerleri arasında dengeli ektomorf yapıdaki sporcularda; 1. Bileşen değerleri ile çabukluk değerleri arasında (r = - 0.951), 1. Bileşen değerleri ile dayanıklılık değerleri arasında (r = - 1.000) ters yönde ilişkiler bulduk.Item Bursa yöresinde halkın spora eğilimi ve yeni spor tesis politikasının yönü üzerindeki etkileri(Uludağ Üniversitesi, 1994) Acar, Zaim Alparslan; Parasız, İlker; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıÜlkemizde spor tesislerine ayrılan kaynaklar ve tesis yatırımları önemli bir yer tutmaktadır. Bu tezin hazırlanmasındaki amaç, ülkemiz kıt kaynaklarının halkın eğilimleri doğrultusunda ne denli etkin olarak kullanıldığının saptanmasıdır. Ülkemizdeki tesis politikasının ve kaynak kullanımının etkinliğini saptamada bir örnek oluşturmak üzere Bursa yöresinin incelenmesi ve araştırılması tezin temel amacıdır. Bursa'da bulunan spor tesisleriyle ilgili veriler Milli Eğitim Müdürlüğü, Uludağ Üniversitesi Yapı İşleri Dairesi ve Bursa Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü kayıtlarından elde edilmiştir. Çalışmamızdaki spor dallarına göre spor tesislerinin okullar ve il merkezindeki durumları belirlenmiş, tesis başına ortalama 2.2 17 öğrencinin düştüğü saptanmıştır. 233.586 kişilik ana kütlenin seçiminde tabakalı örneklem yöntemi kullanılmış, % 2 anlamlılık seviyesine göre 2.009 kişilik örneklem hacmi, orantılı dağıtım yöntemiyle belirlenmiştir. Belirlenen bu örneklem hacmine anket uygulanmıştır. Uygulanan anket yoluyla elde edilen bilgiler bilgisayara "systat" istatistik paket programı kullanılarak yüklenmiştir. Systat istatistik programının getirdiği kolaylıktan yararlanılarak istatitiksel analizler P nin 0.05 den küçük olduğu değerler anlamlı sayılarak yapılmışta". Çalışmamızdan elde edilen sonuçlara göre;. Ele alınan örneklemin % 95' inin spora ilgi duyduğu, * % 56* sının seyirci, % 17.4' ünün lisanslı sporcu olduğu,. % 3 1' inin spor yapmak için gerekli ortamı bulduğu, * % 68' inin semtlerinde spor tesisi bulunmadığını ifade ettiği, I. % 89 unun Bursa' daki spor tesislerini yetersiz bulunduğu,. Spor yapanların daha çok okul, ev ve açık havadan yararlandıkları,. % 67.6 lık bir kitlenin spor yapmak için herhangi bir girişimde bulunmadığı. Spor yapanların % 1 1.3' ü hergön, % 20.6' sı haftada 3-5 gön, spor yaptıkları, « Takım ve bireysel sporların yapılmasında kuruluşların daha etkin olmasının istendiği, tespit edilmiştir. Halkın spor yapma düzeyi; spor yapmak için gerekli ortamı bulabilmesi, spor yaparken yararlanılan tesisi seçmesi ve sporu izlediği yerler gibi fiziksel, yaş, cinsiyet ve doğum yeri gibi kişisel, mesleki gruplar ve toplam hane hala gelirleri gibi sosyo-ekonomik etmenlerce belirlenmektedir.Item Çim kayağında çabukluk, esneklik, koordinasyon, denge, antropometrik ölçümler ile, kas kuvvet ve dayanıklılığının performansla olan ilişkisi(Uludağ Üniversitesi, 1993) Haşıl, Nimet; Gedikoğlu, Öner; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıÇim Kayağında çabukluk, esneklik, koordinasyon, denge, antropometrik ölçümler ile, kas kuvvet ve dayanıklılığının performansla olan ilişkisi. Bu çalışmanın amacı 1- Çim kayakçılarının fiziksel özellikleri ile büyük ve küçük slalom performanslar arasındaki ilişkiyi, 2- Kısa-orta mesafe atletlerle, sedanter ve çim kayakçılarının fiziksel özellikleri arasındaki farkı araştırmaktır. Çalışmaya yaşlan 22.2±3.0 (18-30) olan 10 aktif çim kayakçı, 19.7 ±2.9 (18-28) 15 kısa-orta mesafe atleti, 22.9 ± 2.7 (20-28) 15 sedanter gönüllü olarak katildi. Tüm deneklere özel kayak testleri uygulandı (Hekzogenal engel testi, blok üstü atlama, dikey sıçrama, duvar sukuat). Aynca esneklik testleri ve PWC 170 ( Fiziksel çalışma kapasitesi 170 ) testi uygulandı. Aynı zamanda deneklerin antropometrik ölçümleri yapıldı (Üst ve alt vücut oranlan, X Bain - O Bain ölçüm testleri). Bunlara ilave olarak el kavrama ve bel kuvveti, konsantrik ve ekzantrik diz fieksör ve ekstansör kaslannın kuvvetleri (sırası ile 6O°/sn-180°/sn ve 60°/sn-120°/sn lik hızlarda), konsantrik ve ekzantrik kalça internal ve eksterternal rotator kaslarının kuvvetleri (307sn-607sn lik hızlarda) tüm deneklere uygulandı. Âynca çim kayakçılannm performanslarını belirlemek için büyük ve küçük slalom yanşmalan düzenlendi. Guruplar arasındaki sonuçlan karşılaştınnak için tek yönlü varyans analizi ve Post Hoc analiz kullanıldı. Step Wise regresyon analiz metodu kullanılarak çim kayakçılannın fiziksel özellikleri ile yanş süreleri arasındaki ilişki değerlendirildi. Kas kuvveti, anaerobik güç, esneklik, çabukluk ve motor öğrenme çim kayakçılannda kısa-orta mesafe adetlere oranla daha fazla gelişmiştir (PO.05). Dayanıklılık, çabukluk, motor öğrenme yeteneği, alt vücut - 1 »uzunluğu, dikey sıçrama ve bloküstü atlama, bel ve dominant el kavrama kuvveti, konsantirik ekzantirik bacak kuvveti çim kayakçılarının kayak performansları ile önemli ölçüde ilişkiliydi (PO.05). Sonuç olarak bu çalışma çim kayakçılarının antrenman prgramlanmn anaerobik güç, konsantrik - ekzantrik bacak kuvveti, üst vücut kuvvetini geliştirecek şekilde düzenlenmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Ayrıca antrenörlere sporcu seçiminde kısa alt vücut uzunluğu ve motor öğrenme yeteneği iyi olan sporcular seçmelerini çim kayağında uluslararası alanda başarılı sonuçlar alınabilmesi için öneririz.Item Halk oyunu çalışmalarının koroner risk faktörlerine etkisi(Uludağ Üniversitesi, 1993) Yavaş, Mehmet; Gedikoğlu, Öner; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıBu çalışmada halk dansı çalışmalarının koroner risk faktörlerine olan etkisi araştırıldı. Çalışma kapsamına, yaş ortalaması 20.2 ± 1.7 olan 30 kız öğrenci alındı. Halk dansı egzersizleri, haftada 2 gün 90 'ar dakika olmak üzere 3 ay süreyle yaptırıldı. Halk dansı çalışmalarının koroner risk faktörlerine olan etkisini araştırmak amacıyla, egzersizlerden önce ve sonra aşağıda belirtilen çalışmalar yapıldı: 1 - Kişide kalp hastalığının varlığının araştırılması, 2 - Kişinin ailesinde kalp hastalığının varlığının araştırılması, 3 - Kişide sigara içme alışkanlığının araştırılması, 4 - Kişinin stres ve endişe düzeyinin araştırılması, 5 - Dinlenme kalp atım sayısının ölçülmesi, 6 - Sistolik - diastolik kan basıncının ölçülmesi, 7 - Vücut yağ oranının hesaplanması, 8 - Kandaki total kolesterol, trigliserid, açlık kan şekeri, ürik asit düzeylerinin araştırılması, 9 - istirahat - egzersiz EKG'lerinin incelenmesi, 10 - Balke koşu bandında yürüme süresinin hesaplanması.Çalışmalar, Gaziantep yöresi halk danslarından Leylim, Dokuzlu, Oğuzlu ve Çibikli oyunları ile Elazığ yöresi halk danslarından Nuri, Tamzara ve Delilo oyunları ile sınırlandırıldı. Yaptığımız, üç aylık halk dansı egzersizleri öncesi ve sonrasında elde ettiğimiz bulgular, Cooper 'in fiziki uygunluk ve koroner risk profiliyle karşılaştırıldı ve deneklerin toplam koroner risk düzeyleri saptandı. Çalışma sonucu saptanan bulgular, eşleştirilmiş "t" testi ile istatistiksel olarak değerlendirildi. Çalışma sonucunda, halk dansı çalışmalarının, koroner risk faktörleri üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olmadığı saptandı (P> 0.05).Bu çalışmada halk dansı çalışmalarının koroner risk faktörlerine olan etkisi araştırıldı. Çalışma kapsamına, yaş ortalaması 20.2 ± 1.7 olan 30 kız öğrenci alındı. Halk dansı egzersizleri, haftada 2 gün 90 'ar dakika olmak üzere 3 ay süreyle yaptırıldı. Halk dansı çalışmalarının koroner risk faktörlerine olan etkisini araştırmak amacıyla, egzersizlerden önce ve sonra aşağıda belirtilen çalışmalar yapıldı: 1 - Kişide kalp hastalığının varlığının araştırılması, 2 - Kişinin ailesinde kalp hastalığının varlığının araştırılması, 3 - Kişide sigara içme alışkanlığının araştırılması, 4 - Kişinin stres ve endişe düzeyinin araştırılması, 5 - Dinlenme kalp atım sayısının ölçülmesi, 6 - Sistolik - diastolik kan basıncının ölçülmesi, 7 - Vücut yağ oranının hesaplanması, 8 - Kandaki total kolesterol, trigliserid, açlık kan şekeri, ürik asit düzeylerinin araştırılması, 9 - istirahat - egzersiz EKG'lerinin incelenmesi, 10 - Balke koşu bandında yürüme süresinin hesaplanması.Çalışmalar, Gaziantep yöresi halk danslarından Leylim, Dokuzlu, Oğuzlu ve Çibikli oyunları ile Elazığ yöresi halk danslarından Nuri, Tamzara ve Delilo oyunları ile sınırlandırıldı. Yaptığımız, üç aylık halk dansı egzersizleri öncesi ve sonrasında elde ettiğimiz bulgular, Cooper 'in fiziki uygunluk ve koroner risk profiliyle karşılaştırıldı ve deneklerin toplam koroner risk düzeyleri saptandı. Çalışma sonucu saptanan bulgular, eşleştirilmiş "t" testi ile istatistiksel olarak değerlendirildi. Çalışma sonucunda, halk dansı çalışmalarının, koroner risk faktörleri üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olmadığı saptandı (P> 0.05).Item Hentbolcularda, voleybolcularda ve basketbolcularda sıçrama, çabukluk, kol kuvveti ve genel dayanıklılık özelliklerinin karşılaştırılması(Uludağ Üniversitesi, 1993) Akça, Aygül A.; Küçükoğlu, Selçuk; Sağlık Bilimleri Enstitüsü; Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim DalıHentbol, voleybol ve basketbol gibi sportif oyunların genel kapsamını oluşturan ve sportif performansı etkileyen çeşitli faktörlerden olan sıçrama, çabukluk, kol kuvveti ve genel dayanıklılık özelliklerinin branşlar arası karşılaştırılması 39 bayan ve 39 erkek sporcuda araştırıldı. Her branşta 13 bayan 13 erkek denek testlere gönüllü olarak kati İdi. Deneklerin sıçrama., çabukluk 5 kol kuvveti ve genel dayanıklılık özelliklerini saptayabilmek için şu testler yaptırıldı s Sıçrama özellikleri ; durarak uzun atlama ve dikey sıçrama testi ile, çabukluk özelliği 5 10 x 5 metre mekik koşu testiyle, kol kuvveti ; barda statik kol çekme, barda dinamik kol çekme (sadece erkekler için) testi ile, genel dayanıklılık özelliği ise, Cooper ve Harward Step-Up testi ile ölçüldü. Elde edilen veriler " t " testine göre değerlen dirildi.Bu testler sonucunda sıçramanın özelliklerinden birini ölçen, dikey sıçrama testinde bayanlarda istatistiksel olarak voleybolcuların, basketbolculardan (p < 0.001) ve hentbolculardan (p < 0.001), basketbolcular in da hentbolculardan (p < 0.01), erkeklerde ise voleybolcuların hentbolculardan (p < 0.05) daha iyi değerlere sahip olduğunu saptadık. Durarak usun atlama testinde ise bayanlarda branşlar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir -fark bulunmazken (p > 0.05), erkeklerde hentbolcular in (p < 0.01) ve voley bolcuların (p < 0.05), basketbolculardan daha iyi değerlere sahip olduğunu saptadık. Çabukluğun test edildiği 10 x 5 metre mekik koşusunda ise bayanlarda yalnızca voleybolcuların hentbolculara oranla istatistiksel olarak daha iyi değerlere sahip olduğunu belirledik (p < 0.05). Erkeklerde ise branşlar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir -fark bulamadık (p > 0.05). Kol kuvveti bayanlarda barda statik kol çekme testi ile belirlendi. Buna göre branşlar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı 0.05). Erkeklerde ise kol kuvveti barda statik ve dinamik kol çekme testleriyle belirlendi. Erkeklerde de bayanlarda olduğu gibi kol kuvvetinde bu testler sonucunda branşlar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark görülmedi Cp > 0.05).Genel dayanıklılığın test edildiği Cooper ve Harward Step-Up testlerinde ise bayanlarda ve erkeklerde istatistiksel alarak anlamlı bir -fark bulunmadı (p > 0.05). Sonuç olarak, ölçülen parametreler içinde sıçrama ve çabukluk özellikleri branşlar arasında -farklılık göstermiştir. Diğer parametrelerin ölçümü için kullanılan testlerde branşlar arasında bir farklılık görülmemiştir » Bu branşların özelliklerinin ve müsabaka sürelerinin yakın olması sporcuların sıçrama ve çabukluk özellikleri dışında diğer özelliklerinin benzerliğini ortaya koymaktır. Yetenek seçiminde sıçrama ve çabukluk özelliklerinin sporcuların bu branşlara ayrılmada bir ölçü olabileceği vurgulanabilir.