2021 Cilt 30 Sayı 2
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/27735
Browse
Browsing by Department "Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü"
Now showing 1 - 3 of 3
- Results Per Page
- Sort Options
Item Hasedin insan hayatındaki yıkıcı etkileri ve çözüm arayışları(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2021-11-24) İrk, Esra; Gürses, İbrahim; İlahiyat Fakültesi; Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü; 0000-0002-0607-9210; 0000-0002-1424-4626Yoksunluk hâli sonucu ortaya çıkan haset duygusu, yoğun bir acı hissi ve hayal kırıklığı ile deneyimlenir. Genellikle kötü niyet, suçluluk, aşağılık hissi, düşmanlık, saldırganlık gibi duygularla karakterize edilen haset, negatif duygulardan kıskançlık ve başkasının zararına sevinme, pozitif duygulardan gıpta ile yakından ilişkilidir. Bireyin psikolojik iyi oluş hâline etki eden haset duygusu, bireyin iç dünyasında gerilim ve çatışmalara yol açabilmekte, diğer yandan kontrol duygusunu zayıflatıp diğerine zarar verici birtakım davranışlara neden olabilmek- tedir. İslam geleneğinde kötü huylar kategorisinde ele alınan haset, yapısı itibariyle en başta Allah’ın iradesine, takdirine ve taksimine itiraz mahiyeti taşıdığı için dinî ve dünyevî açıdan zararlı görülmüş ve bu duygudan sakınılması tavsiye edilmiştir. Haset duygusunu inkâr etmek yerine bu duyguyu anlamak, kabullenmek ve onunla mücadele etmeye çalışmak hasetle başa çıkmada faydalı bir yol olarak görülmüştür. Bu makalede psikolojik ve dinî bakış açısına göre haset ve hasetle ilgili bazı duygular kendilerini hasetten ayıran farklılıklar ortaya konularak incelenmiş ve hasedin nedenleri üzerinde durulmuştur. Hasedin ruh sağlığı üzerindeki etkileri ile hasetle başa çıkma yolları açıklanmıştır.Item Hıristiyanlık karşıtı yahudi reddiye geleneğinde ironik bir mektup: Al Tehi Ke-Avoteyha (atalarına benzeme)(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2021-12-06) Şengül, Fatma Seda; İlahiyat Fakültesi; Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü; 0000-0001-7641-1541Bu çalışmada Orta Çağ Yahudi-Hıristiyan reddiye geleneği açısından hem kendi döne- mindeki hem de kendinden sonraki polemikçilere içerik ve yöntemsel açıdan katkı sağlamış olan Al Tehi Ke-Avoteyha Risalesi konu ve analiz edilmiştir. Profiat Duran’a (ö. 1415) ait bu risalenin aslı, kendisi gibi zorunlu olarak vaftiz edilen, fakat yeni dininde kalmakta ısrarcı olan arkadaşı David Bonet Bonjorn’a yazılmış bir mektuptur. Mektubu, Yahudi-Hıristiyan reddiye geleneğinde özgün kılan ve günümüze ulaşmasını sağlayan saiklerden ilki eserde kullanılan yöntemdir. Duran, Yahudi inançları ile irrasyonel bulduğu Hıristiyan inançları (Teslis, aslî günah-aslî günahtan kurtuluş, enkarnasyon, töz dönüşümü) arasında yaptığı karşılaştırmada bilimsel (fizik) ve felsefî (mantık ve metafizik) argümanları kullanmayı tercih etmiştir. Mektubun ikinci önemli özelliği ise, eserdeki eleştirel tavrın diğer reddiyelerden farklı olarak, gizli alay ve imalar içeren ironik bir üslupla okuyucuya sunulmuş olmasıdır. Duran’ın kişisel tecrübesinden yola çıkılarak hazırladığı bu metin günümüze kadar gelebil- miş ve kendi dönemindeki Yahudi-Hıristiyan ilişkilerine hem dinî hem de sosyal açıdan bir bakış imkânı sağlamıştır.Item Hükümlülerin sosyal sermaye deneyimlerinde manevi danışmanlık: Bursa H ve E tipi cezaevleri örneği(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2021-12-06) Baygeldi, Merve Reyhan; Bilgin, Vejdi; İlahiyat Fakültesi; Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü; 0000-0002-2161-4875Dünyadaki diğer örneklerinde de olduğu gibi, Türkiye’de manevi danışmanlık, farklı modern mekânlara ve durumlara özgü sorunlarla dini referanslar sayesinde başa çıkmaya destek olmak için Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından sunulan bir hizmettir. Bu makalede, Bursa H ve E Tipi Ceza İnfaz Kurumlarındaki hükümlülerin manevi danışmanlık deneyimleri incelenmektedir. Bunu gerçekleştirebilmek için nitel araştırma desenlerinden olgubilim tercih edilmiştir. Bu çerçevede, 18 hükümlünün sosyal sermayeleri bir lens görevi üstlenmiştir. Birebir görüşmelerden elde edilen veriler, MAXQDA programıyla kodlanarak içerik analizine tabi tutulmuştur. Buna göre üç tema tespit edildi. Bunlardan ilki; aile, eğitim, göç ve önceki cezaevi olmak üzere dört kategoriden oluşan hükümlülerin cezaevi öncesi sosyal sermaye temasıdır. İkinci tema; suç işlemeye karar verme, uyum süreci, gündelik pratikler, dış dünya ile ilişkiler, personellerle ilişkiler, iş kolları ve eğitim programları olmak üzere yedi kategoriden oluşan cezaevinde sosyal sermayedir. İşlevsellik arayışı, hoca söylemi ve koğuş kültürü olmak üzere üç kategoriden oluşan sosyal sermaye bağlamında manevi danışmanlık deneyimi, çalışmamızdaki son temadır. Nihai olarak, hükümlülerin genelde cezaevindeki programları özelde manevi da- nışmanlık uygulamasını, sosyal sermaye zemininde inşa edilen kârzarar hesabı kapsamında deneyimlediği tespit edilmiştir.