Güncel Pediatri / The Journal of Current Pediatrics
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/11452/5058
2005'te Cilt 3 olması gereken dergi, makalelerin içeriğinde Cilt 2 olarak yazılmış ve ciltlerde bir atlama gerçekleşmiştir. Bu nedenle, dergi sayıları, DergiPark'taki sıralamaya göre değil makalelerin içindeki verilere göre oluşturulmuştur.
Derginin 2021 yılından itibaren yayıncısı değiştiğinden 2021 sonrasındaki sayıları girilmemiştir.
Derginin 2021 yılından itibaren yayıncısı değiştiğinden 2021 sonrasındaki sayıları girilmemiştir.
News
https://dergipark.org.tr/tr/pub/pediatri
https://www.guncelpediatri.com/
Browse
Browsing by BUU Author "Bağcı, Onur"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item Prematüre bebeklerde tiroid fonksiyon testlerinin sonuçları(Uludağ Üniversitesi, 2016-01-11) Doğan, Pelin; Bağcı, Onur; Köksal, Nilgün; Özkan, Hilal; Varal, İpek Güney; Eren, Erdal; Canbolat, Cansu; Sağlam, Halil; Tıp Fakültesi; Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı; Endokrinoloji Bilim DalıGiriş: Prematüre bebeklerde tiroid fonksiyon testlerindeki (TFT) bozukluğun sıklığı, etiyolojisi ve morbiditelerle ilişkisinin belirlenmesi. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya Ocak 2009 ve Ocak 2012 yılları arasında Uludağ Üniversitesi yenidoğan yoğun bakım ünitesinde yatarak tedavi görmüş olan toplam 139 prematüre bebek alındı. Hastaların prenatal, natal ve postnatal özellikleri ve alınmış olan TFT değerleri kaydedildi. Tüm hastaların yaşamın 1. ve 3. haftasında TFT çalışıldı. Tiroid stimülan hormon (TSH) düzeyi 10 IU/L üzerindeki değerler yüksek kabul edildi. Serbest T3 ve T4 değerleri laboratuvar sınırları göz önüne alınarak değerlendirildi. Hipotiroidi tanısı olan ve olmayan tüm hastaların poliklinik izlemlerinden 6, 12 ve 18. aylardaki tartı, boy ve baş çevresi ölçümleri değerlendirmeleri kaydedildi. Bulgular: Çalışmamızda 41 hastanın (%24) TFT’sinde anormallik tespit edilmiş olup olguların 22’sinde (%53,6) geçici TSH yüksekliği, 9’unda (%22) primer hipotiroidi, 9’unda (%22) nontiroidal hastalık ve 1’inde (%2,4) geçici hipotiroksinemi izlendi. Tiroid fonksiyon bozukluğu olan hastalarda respiratuvar distres sendromu sıklığı anlamlı derecede yüksek saptandı (p=0,007). Annesinde hipotiroidi olan bebeklerde tiroid fonksiyon bozukluğu oranı maternal hipotiroidi olmayan bebeklere göre anlamlı derecede yüksek saptandı (p=0,049). TFT’de bozukluk olan grupta 18. aydaki baş çevresi ortalaması TFT normal gruba kıyasla anlamlı olarak düşüktü (p=0,047). Sonuç: Prematürelerde tiroid fonksiyon bozukluğu sık görülen bir morbiditedir ve nöromotor gelişim açısından önemlidir. Maternal tiroid fonksiyon bozukluğu bebeklerde tiroid testlerinde bozulmaya yol açabilir. Tüm prematüre bebeklerde TFT’lerinde çalışılmalı ve hipotiroidi tedavi edilmelidir. Prematürelerde iyot maruziyetinin azaltılması TFT bozukluğu ve geçici hipotiroidi oranını azaltabilir.Item Yenidoğan yoğun bakım ünitemizde izlenen konjenital kalp hastalıkları: Sıklığı, risk faktörleri ve prognoz(Uludağ Üniversitesi, 2015-08-19) Varal, İpek Güney; Köksal, Nilgün; Özkan, Hilal; Bostan, Özlem; Sığınak, Işık Şenkaya; Bağcı, Onur; Doğan, Pelin; Uysal, Fahrettin; Tıp Fakültesi; Kalp Damar Cerrahi Ana Bilim Dalı; Neonatoloji Bilim DalıGiriş: Hastanemiz yenidoğan yoğun bakım ünitesinde izlenen bebekler arasında doğumsal kalp hastalığı tanısı alanları sıklık, risk faktörleri ve prognozları açısından retrospektif olarak incelemek ve bu hastaların mortalitesinin azaltılması için yapılması gerekenleri literatür ışığında değerlendirmek. Gereç ve Yöntem: Ocak 2008-Ocak 2013 tarihleri arasında Uludağ Üniversitesi, yenidoğan yoğun bakım ünitesinde izlenen 1,175 hastadan konjenital kalp hastalığı nedeniyle yatışı yapılan 99 hasta alınmıştır. Bulgular: Çalışmaya alınan 99 olgunun 54’ü erkek (%54,5), 45’i kız (%45,5) idi. Olguların %82,9’u term bebeklerden oluşuyordu ve ortalama doğum kiloları 3,142±592 gr bulundu. Siyanotik konjenital kalp hastalıklarından en sık 14 olgu (%14,1) ile büyük arter transpozisyonu görülürken 8 hastada Fallot tetralojisi saptandı. Asiyanotik konjenital kalp hastalıklarından en sık total atrio ventriküler (AV) kanal defekti saptandı. Antenatal tanı alma oranı 55 hasta ile %55,6 idi. Hastaların 35’i (%35,3) kaybedildi, ortalama ölüm günü 22. gündü. Kaybedilen hastaların çoğunluğunu büyük arter transpozisyonu ve total AV kanal defekti tanılı olgular oluşturuyordu. Sonuç: Konjenital kalp hastalıklarında mortaliteyi düşürmek için yapılması gereken iki önemli unsur vardır. Birincisi gebelikte annelerin takiplerinin düzenli yapılması ve antenatal tanı alma oranlarının daha da arttırılmasıdır. İkincisi ise sadece konjenital kalp hastalıkları ile ilgilenen bir ekip tarafından kısa sürede opere edilerek yine kardiyak cerrahi post operatif bakım tecrübesi olan bir ekiple izlenmesidir. İdeal olan bölgesel kardiyak cerrahi yoğun bakım merkezleri kurarak, tüm doğan konjenital kalp hastalıklarının doğum sonrası bu merkezlere sevk edilmesi ve konusunda tecrübeli ekip tarafından erken zamanda opere edilerek, bakımının sağlanmasıdır. Ülkemizde konjenital kalp hastalıklarının morbiditesi ve mortalitesinin iyileştirilebilmesi için sağlık bakanlığı tarafından konu ivedilikle ele alınmalı ve sorunun çözümüne yönelik organizasyonlar gerçekleştirilmelidir.