Browsing by Author "Nak, Selim Gİray"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item Karaciğer sirozlu hastalarda asit enfeksiyonu nedenleri ve tedaviye cevabın değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2012) Karadayı, Derya; Nak, Selim Gİray; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/İç Hastalıkları Anabilim Dalı.Spontan bakteriyel peritonit (SBP) dekompanse karaciğer sirozunun sık ve önemli komplikasyonlarından biridir. Yeni gelişmelere rağmen yüksek mortalite oranlarına sahiptir. Klinik spontan bakteriyel peritonit özelliklerine ve yüksek asit polimorfolökosit sayılarına sahip hastaların asit kültürlerinin önemli kısmında etken izole edilememektedir.Bu çalışmada spontan bakteriyel peritonitin klinik ve laboratuvar özelliklerini taşıyan hastaların başvuru ve prognostik özelliklerini, asit kültüründe elde edilen üreme sonuçları ile karşılaştırdık.Retrospektif çalışmamıza Gastroenteroloji Bilim Dalımıza başvuran 107 spontan asit infeksiyonlu siroz hastası (47 kadın, 60 erkek) dahil edildi. Asit kültürü pozitif ve negatif saptanan hastalar bazal değerler, gelişen komplikasyonlar ve hastane içi mortalite açılarından karşılaştırıldı.Asit sıvısı kültürlerinde üreme oranı %47 olarak saptandı. Stafilokoklar %43 ile en fazla üretilen bakteri idi. Hastalar asit sıvısı kültürlerinde üreme durumuna bakılarak iki gruba (üreme olan veya olmayan şeklinde) ayrıldı. Bu iki grup arasında bazal değerler, hastane içi mortalite ve infeksiyon rezolusyonu açısından anlamlı fark bulunamadı.Asit kültürlerinde üreme oranlarımız literatürle benzerdir. Ama en sık üretilen bakteriler açısından literatürle farklı sonuçlar elde edildi. Çalışmamız kültür negatif nötrositik asit ve kültür pozitif SBP'li olgular arasında komplikasyonlar, prognoz, klinik ve laboratuvar bulgular açısından arada fark olmadığını desteklemektedir.Item Ülseratif kolit tanılı hastalarda sitokin sinyal supresör (SOCS)- 1 1478 CA/DEL gen polimorfizminin incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2012) Hartavi, Mustafa; Nak, Selim Gİray; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/İç Hastalıkları Anabilim Dalı.Ülseratif kolit, kolonun distalinden proksimaline doğru diffüz mukozal tutulum gösteren, remisyon ve aktivasyonlarla seyreden kronik inflamatuvar bir hastalıktır. İnsidansı ülkemizde ve dünyada giderek artma eğilimindedir. Patogenezi tam olarak aydınlatılamamıştır. Etkilenen kişilerde çevresel faktörler, genetik faktörler ve immun sistemin ilişkisinden kaynaklanan kolon mukozasında kronik inflamatuvar bir süreç gelişmektedir. Ülseratif kolitte gelişen inflamasyonun değişik klinik tablolar sergilemesi immun sistemin aşırı cevap vermesinden olabilir. Mukozal immun sistemdeki bozulmalar aşırı sitokin cevabıyla ortaya çıkan kronik kontrol edilemeyen mukozal inflamasyona yol açar. İmmun sistemin regülasyonunu sağlayan ve bu ölçüsüz cevabı engelleyen önemli proteinlerden biri sitokin sinyal supresör (SOCS-1 ) proteinidir. SOCS-1 sitokin sinyal iletiminin doğal inhibitörüdür. SOCS-1 fonksiyonunu değiştirecek mutasyon ya da polimorfizm neticesinde GİS kanalda gelişen aşırı immun cevaba bağlı olarak inflamatuar süreç meydana gelebilir ve mukozal hasar gelişebilir. SOCS-1 proteininde meydana gelebilecek polimorfizm inflamatuar süreç gelişimine katkıda bulunarak hastalık etyopatogenezinde rol oynuyor olabilir.Biz bu çalışmamızda SOCS-1 gen polimorfizmini, etyopatogenezinde tekrarlayan kronik inflamasyona neden olan baskılanamayan aşırı sitokin cevabının önemli rol aldığı Ülseratif Kolit tanılı hastaların kendi içinde ve sağlıklı kontrol grubu ile karşılaştırarak incelemeyi amaçladık.Çalışmada Ülseratif Kolit tanısı almış hastalarda değişik klinik tabloları (Remisyondaki hastalar, aktivasyondaki hastalar, kollektomili hastalar) ile SOCS-1 1478 CA/DEL polimorfizm ve tiplerinin (majör homozigot CA/CA, minör homozigot DEL/DEL, heterozigot CA/DEL) ilişkisi hastaların kendi içinde ve sağlıklı kontrol grubu ile karşılaştırarak araştırıldı.Çalışma prospektif olarak yürütüldü. Çalışmaya, 52 Ülseratif Kolit tanılı hasta ve 52 sağlıklı kontrol grubu dahil edildi. Çalışmaya katılan hastalarda SOCS-1 1478 CA/DEL gen polimorfizmi, polimeraz zincir reaksiyonu ve restriksiyon fragmanı uzunluk polimorfizmi (PZR-RFLP) yöntemi ile tayin edildi.Ülseratif Kolit tanılı hastalarda SOCS-1 1478 CA/DEL gen polimorfizmi genotipleri sıklığı; CA/CA (Majör homozigot) 24 (%46.2), DEL/DEL (Minör homozigot) 12 (%23.1), CA/DEL (Heterozigot) 16 (%30.8) hastada tespit edildi. Kontrol grubundaki bireylerde ise; CA/CA 23 (%44.2) kişide, DEL/DEL 10 (%19.2) kişide, CA/DEL 19 (%36.5) kişide saptandı. Bu sonuca göre hasta grubunun SOCS-1478 CA/DEL gen polimorfizm genotipleri sıklığı, kontrol grubu bireyleri ile karşılaştırıldığında benzer bulunarak istatisel anlamlılık düzeyine ulaşmadı (p= 0.794).Çalışmamızda Ülseratif Kolit seyri ile SOCS-1 1478 CA/DEL polimorfizmi arasında ilişki saptayamamış olmamız, hasta sayısının azlığından kaynaklanabileceği gibi SOCS1 1478 CA/DEL dışında başka bir SOCS (SOCS-2 -SOCS-7) polimorfizmi ile de ilişkili olabilir.Sonuç olarak; çalışmamız Ülseratif Kolit tanılı hastalarda SOCS-1 gen polimorfizmini araştıran ilk çalışma olması nedeniyle önemlidir. Ancak bu konuda daha kesin bir sonuca varmak için Türkiye' den ve dünyadan daha fazla sayıda vaka içeren çalışmalara ihtiyaç vardır.