Albayrak, Ahmet2020-11-252020-11-252000Albayrak, A. (2000). "Bir medeniyet kuramcısı olarak İbn Haldun". Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 9(9), 589-602.1301-3394https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/144017http://hdl.handle.net/11452/14138Atıf alanında belirtilen sayfa numaraları derginin basılı halinden alınmıştır.İnsanlık tarihinde önce yetiştikleri topluma sonra tüm insanlığa yol gösteren, belli dinamiklere bağlı olarak bir medeniyetin kurulmasında veya gelişmesinde rol oynayan “deha”lar her zaman olagelmiştir. Dehanın belki de en büyük özelliği dünü, tarihi-sosyolojik bakış açısıyla değerlendirip bugün ve yarın hakkında fikirler üreterek çağlar üstü olabilmesidir. Deha pratisyen değil teorisyendir. Teorilerini de bir fantezi olsun diye oluşturmaz. Zaten o, teori oluşturmak için yola çıkmış değildir. Herşey onun görev bilincinin ve cehdinin bir sonucudur. Tarihte ve günümüzde dehaların yeterince anlaşılamadıklarını rahatlıkla söyleyebiliriz. Fikirlerinin yoğunluklarından dolayı sulandırılarak, katalizör olarak bir şeyler katılarak aktarıldıklarından1 dehaların tek boyutlu olmadıkları, olaylara bütün olarak baktıkları hep gözden kaçmıştır. Celâleddin-i Rûmî’nin malum fil hikayesi gibi çoğu kere dehalar değişik zamanlarda ve değişik kişilerce, değişik yönleriyle değerlendirilmiş ve bu değerlendirmeler bir bütün haline getirilememiştir. Böylece diyebiliriz ki Cemil Meriç’te de ifadesini bulduğu gibi2 anlaşılmamak olan dehanın kaderini İbn Haldun da paylaşmıştır.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessMedeniyetDehaİbn HaldunMukaddimePozitivistBir medeniyet kuramcısı olarak İbn HaldunArticle58960299