Kuçlu, ErhanÇakmak, Canısı2023-10-242023-10-242023-08-10Çakmak, Ç. (2023). Sosyal hayatın periferisinde bir hayat formu: [Tıbbileştirilmiş delilik] ve kurumsal dışlama pratikleri. Yayınlanmamış yüksek lisans tezi. Bursa Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.http://hdl.handle.net/11452/34547Bu metin, delilik hakkında bir araştırmadır. Deliliğin modern dünyadaki konumuna dair bir sorgulamadır. Bu sorgulamada delilik hakkındaki literatür incelenerek temel bir argüman ileri sürülür: Modern dünyada delilik tahrip edilmiştir. Bu tahrip süreci delilerin Büyük Kapatılma, ardından Tımarhane son olarak ise Akıl Hastanesine yatırılmalarıyla kurumsal bir görünüm elde etmiştir. Akıl hastanesine kapatılan deli, patolojik bir olgu olarak akıl hastasına indirgenmiştir. Deliliğin patolojik bir hale bürünmesinde tıbbileştirilme ve farmakolojileştirme doğrudan etkili olmuştur. Dünya-içinde olmaklığın bir hali olarak delilik, modern dönemde kendisini ifade edemez olmuştur. İfadesiz kalan deli anlam dünyasını ifşa edemez ve derin bir sessizliğe bürünür. Aklın egemen olduğu modern dönemde delilik akılsızlık ile özdeşleştirilmiştir fakat delilik birakıl-dışılık değildir. Ratio’daki mantığa karşı bir mantığa sahiptir. Bu mantık irrasyoneliteyi ifade eder. İrrasyonelite de gerçekliği kavrayışın bir yoludur. Deliliğin bir patolojik problem olarak görülmemesinin yegâne yolu, düşünce ve davranışlarının kendi anlam dünyaları üzerinden temellendirmelerine engel olmamaktır. Böylece delilik gerek sosyal gerekse kurumsal dışlanmadan, damgalanmaya maruz kalmadan bir güzergahta ilerleyebilecektir. Bu metin deliliğin tıbbileştirilerek akıl hastasına dönüştürülmesinin izlerini sürer ve kurumsal dışlama pratiklerini eleştirel düzlemde ele alır. Bu hususta Anti psikiyatri hareketinin delilik savunusuna olan katkılarını sosyolojik açıdan ifade etmeye çalışır.This text is a research on madness. It questions the position of madness in the modern world. In this inquiry, the literature on madness is examined, and a fundamental argument is put forward: Madness has been undermined in the modern world. This process of underming has taken place through the confinement of the mad in the Great Confinement, follewed by the Asylum and finally the Mental Hospital, which gave it an institutional appearance. The mad person confined in the mental hospital has been reduced to a pathological case, equated with a mental patient. The Medicalization and pharmacologization of madness have directly contributed to its transformation into a pathological state. Madness, as a state of being in the world, has become unable to Express itself in the modern era. The mad person, remaining inexpressive, cannot reveal their world of meaning and is enveloped in profound silence. In the modern are, dominated by reason, madness has been identified with irrationally, but madness is not a lack of reason. It possesses a logic that is contrary to the logic of ratio. This logic represents irrationally, which is a way of grasping reality. The only way for madness not to be seen as a pathological problem is to allow its thoughts and behaviors to be grounded in their own world of meaning. Thus, madness can progress on a path without social and institutional exclusion, without being stigmatized. This text traces the traces of the medicalization of madness and its transformation into a mental patient and critically addresses the practices of institutional exclusion. In this regard, it aattempts to Express the contributions of the Anti-Psychiatry movement to the defense of madness from a sociological perspective.X, 161 sayfatrinfo:eu-repo/semantics/openAccessDelilikTıbbileştirmeFarmakolojileştirmeKurumsallaştırmaMadnessMedicalizationInstitutionalizationPharmacologizationSosyal hayatın periferisinde bir hayat formu: [Tıbbileştirilmiş delilik] ve kurumsal dışlama pratikleriA life form at the periphery of social life: [Medicalized] insanity and institutional exclusion practicesmasterThesis