157 Uludag Univ. J. Fac. Vet. Med. 23 (2004), 1-2-3: 157-162 Tarımsal ve Hayvansal Ürünlerde Modern Biyoteknoloji ve Organik Üretim Derya YEŞİLBAĞ* Geliş Tarihi 19.10.2004 Kabul Tarihi: 10.01.2005 Özet: Artan dünya nüfusunun taleplerini karşılayabilmek üzere gen mühendisliği teknolojisi kullanılarak hastalık- lara karşı dirençli, besin değeri daha yüksek ve lezzetli bitkiler yanında; marjinal topraklarda ve iklim koşullarında yaşayabilen, ve daha fazla ürün verebilen çiftlik hayvanları elde edilebilmektedir. Ancak genetik yapısıyla oynan- mış bu ürünlerin insan ve çevre sağlığı açısından bir risk oluşturabileceği değerlendirilmektedir. Verimliliği art- tırmaya yönelik olarak biyoteknoloji uygulamaları ile birlikte katkı maddesi kullanımı da oldukça geniş bir kulla- nım alanına kavuşmuştur. Günümüzde özellikle gelişmiş ülkelerde toplum bilincinin insan ve çevre sağlığına yo- ğunlaşması ve doğal ürün kullanımına yönelmesi organik üretimin önemini artırmıştır. Bu derlemede iki farklı üretim tipindeki gelişmeler ve çarpıcı noktalar ele alınmıştır. Anahtar Kelimeler: Transgenik ürünler, Biyoteknoloji, Organik hayvancılık, Ekolojik tarım. Modern Biotechnology and Organic Production in Agricultural and Animal Products Summary: Genetic engineering technology is used for compensation of the demands of increasing world popula- tion. This technology offers resistance to disease, high food value and flavour products as well as farm animals having capability to live in marginal territories and climates. But these products that tampered with genetic struc- ture may create a risk from the aspect of human and environmental health. At present, biotechnology and increased levels of feed additives are widely used in agricultural and animal production in order to increase productivity. Thus, organic products have been put on the agenda because of social consciousness became dense of environ- mental and human health. This article has dealt with development and impressive points of two types of produc- tion. Key Words: Transgenic products, Biotechnology, Organic animal husbandry, Ecological agriculture. Giriş çalışmalarından olan genetik olarak değiştirilmiş organizmalar tarım ve hayvancılık alanında uy- Günümüzde biyoteknolojik çalışmalar in- gulama imkanı bulmaktadır. Bu organizmalar san yaşamını kolaylaştırma, sağlık sorunlarını bazı araştırıcılar tarafından gelecekte dünyadaki ortadan kaldırma ve insan ömrünü uzatma konu- açlık sorununa bir çözüm olarak düşünülse de; larında önemli imkanlar sağlamaktadır. Bu tek- bazı araştırıcılar bu ürünleri tüketen insanlarda noloji sayesinde tüm canlı organizmalar arasında yabancı gene karşı toksik ve allerjik reaksiyonla- gen aktarımı mümkün olabilmektedir. Ancak rın oluşabileceğini savunmaktadır. Ayrıca gene- modern biyoteknoloji doğasından ve kullandığı tik olarak değiştirilmiş organizmalar dünyada materyalden kaynaklanan bir takım riskleri de biyoçeşitliliği sona erdirecek bir tehdit olarak beraberinde taşımaktadır. Modern biyoteknoloji düşünülmektedir9. Bu nedenle belirtilen olum- * Dr. Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi 16059 Görükle, Bursa. 158 suzlukların kontrol altına alınabilmesi için mo- 2. Biyoteknolojinin Tarımsal ve Hayvan- dern biyoteknoloji “biyogüvenlik” kavramı ile sal Üretimde Kullanımı birlikte ele alınmalıdır. Gelecekteki bağımsız çalışmaların sonuçları genetik olarak değiştiril- 2.1. Biyoteknolojinin Tarımsal Üretim- miş organizmaların insanlar tarafından kabulüne de Kullanımı ilişkin net bilgiler ortaya koyacaktır. Biyoteknoloji tarımda klasik ıslah yöntem- Dünyada entansif tarımın yaygınlaşması, leri ile çözülemeyen ekonomik öneme sahip bazı kimyasal ilaç ve gübrelerin yaygın olarak kulla- problemlerin çözümünde önemli katkılar sağla- nılması, katkı maddesi kullanımı ve genetik ola- maktadır. Hastalıklara ve zararlılara karşı daya- rak değiştirilmiş ürünlerin devreye girmesiyle nıklılık sağlayan genlerin aktarımı ile hem kulla- birlikte tarımsal üretim artmış, fakat doğal denge nılan ilaç miktarlarında azalma meydana gel- ve insan sağlığına yönelik endişeler de büyümüş- mekte ve hem de verimde bir artış sağlanmakta- tür. Bu nedenle son zamanlarda organik üretimin dır. Raf ömrünün uzatılması ve aromanın artırıl- önemi artmış ve bir yetiştiricilik tipi olarak aile ması ise pazarlamada kolaylık sağlamaktadır. işletmeciliğinden çıkıp ticari bir boyuta ulaşmış- Fakat bu bahsedilen yararları dışında, transgenik tır. Bu gün için modern biyoteknolojideki ilerle- organizma (genetik olarak değiştirilmiş organiz- melerin etki-tepki prensibiyle organik ürünlere malar; GDO; GMO)’lardan elde edilen ürünler olan talebi artırdığı da söylenebilir. tabiatta yetişen diğer ürünlerden farklı olarak kendi türlerine ait olmayan genleri de içerdikle- 1. Modern Biyoteknoloji ve Tarihçesi rinden beraberlerinde bazı önemli riskleri de taşımaktadırlar. Bu risklerin ortadan kaldırılması yoğun bilimsel araştırmalarla birlikte, pratiğe Biyoteknoloji; “biyoloji” ve “teknoloji” ş aktarılan uygulama sonuçlarının değerlendiril-kelimelerinden türetilmi ve bilinen ilk tanımı mesiyle zaman içinde mümkün olabilecektir25. 1919 yılında Karl ERSHY tarafından “biyolojik sistemlerin yardımıyla hammaddelerin yeni ü- 2.1.1 Transgenik Bitkiler rünlere dönüştürüldüğü işlemler” şeklinde ya- 5 Genetik yapı olarak değiştirilmiş bitkiler pılmıştır . Günümüzde ise biyoteknoloji, insan olarak tanımlanan transgenik bitkiler normal ve çevre sağlığını olumsuz yönde etkilemeyecek koşullarda oluşması beklenmeyen gen kombi- yöntemlerle biyolojik sistemlerin mal ve hizmet nasyonlarına sahiptirler. GDO’lar bu nedenle üretiminde kullanılması olarak tanımlanmakta- virus, bakteri, hayvan ve bitkilerden transfer dır. Modern biyoteknoloji insan yaşamını kolay- edilen genleri içerebilirler. Transgenik bitkilerde laştırma ve insanları daha sağlıklı yaşatma konu- gen transferi zararlılarla mücadele dışında, ürü- sunda büyük imkanlar yaratmaktadır. Bu tekno- nün tadını ve görünümünü değiştirmek, besin loji aracılığıyla tüm canlı organizmalar arasında değerini arttırmak, taşımaya ve depolamaya uy- genetik materyal değişimi yapılabilmektedir10. gunluğu arttırmak gibi amaçlarla yapılmakta- Biyolojideki gelişmelerin insan yaşamında dır27. Örneğin, kutuplarda yaşayan bir tür balık- kullanımı insanlık tarihi kadar eski bir geçmişe tan izole edilen ve donmayı engelleyen anti- dayanmaktadır. Geçmiş çağlara ait yazıtlardan ve freeze geni domates ve çilek gibi bitkilere aktarı- kutsal kitaplardan elde edilen bilgilerden hamu- larak soğuğa karşı dirençli genetiği değiştirilmiş 6 run mayalanması ve şarap yapımı gibi biyolojik (GD) domates ve çilekler geliştirilmiştir . Bir gelişmelerin insan yaşamında önemli bir yer başka örnek ise mısır ve diğer ürünlerde Bacillus tuttuğu anlaşılmaktadır. Klasik biyoteknoloji thuringiensis (B.t) geninin kullanımıdır. B.t. günümüzde kullanılan üretim teknolojileri ara- normalde doğada bulunan bir bakteri olup insekt sında da yerini ve önemini korumaktadır. Mole- larvaları için öldürücü bir protein üretmektedir. küler-biyoloji ve moleküler-genetik bilimlerinde Bu proteini kodlayan gen mısıra aktarılmakta ve 1950’li yıllardan itibaren başlayan gelişmeler böylece mısır insektlere karşı kendi pestisitlerini 8,18,19 1970’li yıllarda biyoteknoloji alanını da etkile- üretebilmektedir . meye başlamıştır. Sonuç olarak moleküler dü- 2.1.2. Ticari Olarak Üretilen zeyde yapılacak genetik işlemlerle verimliliğin Transgenik Bitkiler ve üretkenliğin artırıldığı, yeni ürünlerin oluştu- rulabildiği bir çalışma alanı olarak Modern Dünyada yetiştirilen transgenik bitkilerin Biyoteknoloji gelişmiştir16. yaklaşık olarak % 54’ünü soya, % 28’ini mısır, 159 % 9’unu pamuk, % 9’unu kanola ve % 1’den allerjen maddelerin oluşumu GD ürünlerinin azını da patates, bal kabağı ve papaya oluştur- potansiyel bir risk oluşunu gündeme getir- maktadır. 2000 yılı rakamlarıyla, endüstrileşmiş mektedir. Örnek olarak 2000 yılında ABD’de ve gelişmekte olan ülkelerde toplam 3.5 milyon yemlik bir transgenik mısır çeşidi sindirim üreticinin, 44 milyon hektar alanda transgenik kanalında yavaş parçalanıp alerji belirtileri ürün yetiştiriciliği yaptığı tespit edilmiştir. Bu oluşturması nedeniyle üretici firma tarafından alanların 30 milyon hektarını tek başına ABD piyasadan toplanılmıştır. Bu ve benzer neden- sağlamakta, onu 10 milyon hektar ile Arjantin ve lerle GD ürünlerinin etiketlenmesi büyük ö- 3 milyon hektar ile de Kanada izlemektedir. Za- nem taşımaktadır3. ten bu 3 ülkenin dünyadaki toplam üretim için- • GD bitkilerde işaretleme antibiyotik direnç deki payları % 98 oranına ulaşmaktadır. Başta geni ile yapılmaktadır. Bitkideki bu gen in- soya, pamuk, mısır, kanola, patates ve çeltik sanlarda hastalık oluşturabilen bakteriler tara- olmak üzere çok sayıda bitkide transgenik ürün 15,17 fından alınması insanoğlunun bu bakterilerle üretimine devam edilmektedir . mücadelesini olanaksız hale getirebilir. Bu 2.1.3 Transgenik Bitkilerin Potansiyel nedenlerden dolayı uzun süreli araştırmalar Zararları yapılmadan GD ürünlerin güvenilirliğini tes- pit etmek mümkün olamamaktadır. Transgenik ürünler, geleceği kurtaracak mucizevi bir formül olarak değerlendirilse de Diğer taraftan birçok araştırıcı GD ürünle- tüketici koruma örgütleri, çevreciler, dini kuru- rinin insan sağlığı açısından allerjen özellik dı- luşlar, sivil toplum örgütleri ve bilim adamları şında kesinleşmiş bir riskinin olmadığına inan- tarafından risk ve şüpheler yumağında dönüşen maktadırlar. çok bilinmeyenli bir denklem olarak düşünül- c-) Dini inançlar mektedir. Transgenik ürünler hakkındaki endişe- Bu ürünler etik açıdan da problemlere ne- ler dört madde altında incelenebilir. den olmaktadır. Örnek olarak yahudi ve a-) Çevre yönünden taşıdığı riskler; müslümanlar dini inançlarının gereği olarak do- • Gen aktarımıyla elde edilen transgenik ürün- muz geni taşıyan GD ürünlerini istememektedir- lere ait çiçek tozlarının, ekildikleri araziye ler. Bu nedenle bir çok insan için bu ürünler itici komşu bitkilere de bu geni transfer edebile- olabilmektedir. Ayrıca aktarılan genin tüketici- cekleri kuşkusu bilim dünyasının henüz çö- nin tercihleri dışında olması da diğer bir önemli zemediği bir problemdir. Bu dayanıklılık gen- noktadır (Örneğin balık geninin vegeteryan ürün-6 lerinin istenmeyen yabancı otlara geçmesi du- lerde bulunması) . rumunda hem ciddi problemler yaratacak hem d-) Ekonomik endişeler de bu bitkilerle mücadelede harcanın paranın GD ürünlerin pazara getirilmesi çok uzun boşa gitmesine neden olacaktır. ve pahalı bir işlemdir. Üreticilerin endişelendiği • Hedef dışı organizmalar için istenmeyen za- durum, bu yeni bitki varyetelerinin patentinin rarlı etkiler oluşturacaktır. Yapılan bir çalış- alınması ile tohum fiyatlarının yükselmesi, böy- mada B.t. mısırı poleninin, kral kelebek tırtıl- lece tohumların küçük üreticiler ve III. Dünya 26 larında yüksek ölüm oranına yol açtığı bildi- ülkeleri için pahalı hale gelmesidir . rilmiştir. İngiltere’de yapılan başka bir çalış- 2.2. Biyoteknolojinin Hayvansal Üre- mada ise genetik modifikasyonla üretilen bazı timde Kullanımı ürünlerin zaten yok olmaya yüz tutmuş tarla kuşunun ortadan kalkmasına sebep olacağı Hayvansal üretimde biyoteknoloji, çeşitli bildirilmiştir. Tarla kuşu yabani ot tohumu hayvan türlerinden büyüme hormonu genlerinin tüketmektedir. Oysa genetik olarak hazırlanan izolasyonu ve karakterizasyonu üzerine yapılan tarlalarda yabani otlar yok olacaktır. Hedef çalışmalarda yoğunlaşmıştır. Bu konuda en başa- dışı organizmalar için potansiyel zarar riskine rılı uygulamalardan olan “Bovine Somatotropin” ilişkin araştırılmalara ihtiyaç vardır 26. (BST) hormonu ineklere enjekte edildiğinde süt ineklerinde süt verimi artmakta1, yemin etkin b-) İnsan sağlığı yönünden taşıdığı riskler kullanımı ile hızlı bir büyüme gerçekleşmektedir. • Bitkilere gen transferi yapılarak yeni bir Aynı şekilde “Porcine Somatotrapin” kullanımı allerjen madde oluşturulabilir ve hassas birey- ile karkas komposizyonu yağ miktarında azalma lerde alerjilere neden olabilir. Yeni toksik ve ve protein miktarında artma yönünde değişikliğe 1 60 uğramaktadır13. Bugün BST kullanımı Amerika üzere gelişmiş ülkelerce yönlendirilmektedir. Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi (Food Tüm dünyada hızla büyüyen organik tarımda and Drug Administration; FDA) tarafından onay- genellikle ülkelerin geleneksel ürünleri ilk ör- lanmıştır. Ancak rekombinant BST uygulanmış nekleri oluşturmaktadır. Örneğin Hindistan'da ineklerin sütlerinin etiketlenmesi zorunlu hale çay, Danimarka'da süt ve süt ürünleri, Arjantin'- getirilmiştir. Bu sütlerin kullanımı ile ilgili ola- de et ve et ürünleri, Orta Amerika ve Afrika ül- rak; normal sütler ile aralarında hiçbir farklılığın kelerinde muz, Tunus'ta hurma ve zeytin yağı, olmadığı, ve bir ayrım metodunun olmaması Türkiye'de kurutulmuş ve sert kabuklu meyveler nedeniyle etiketlenme zorunluluğunun olamaya- ekolojik olarak üretilen ilk ürünlerdir. Dünya’da cağı, BST uygulanmış ineklerde mastitis gelişe- 130’dan fazla ülkede organik tarım yapılmakta- bildiği ve enfeksiyonun tedavisinde verilen anti- dır. Bu ülkelerden 90’ı gelişmekte olan ülkeler, biyotiklerin süte geçebileceği konularında endi- 15’i ise az gelişmiş ülkelerdir. Dünya’da organik şeler bulunmaktadır7. tarım alanlarının genişliği 16 milyon hektar (ha) civarındadır12. Avrupa ülkelerinde toplam tarım 3. Organik Tarım alanlarının %2-3 ‘ünde organik tarım yapılmakla beraber, bu oran her geçen yıl önemli bir artış Organik (ekolojik) tarım bitkisel ve hay- göstermektedir. Yılda %10-40’lık büyüme hızı vansal üretimi içine alan karma bir sistemdir. ile gelecek 10 yıl içerisinde dünya organik ürün Çünkü işletmeye organik gübre girişi sağlama, ticaret hacminin 11 milyar dolardan 100 milyar bitkisel üretime yem münavebesi getirme işlem- dolara tırmanış yapacağı tahmin edilmektedir2. leri toprağın zenginleşmesine neden olmaktadır. Ülkemizde organik tarımın gelişimi ise Bu ifadelerden organik üretimin bitkisel ve hay- Avrupa ülkelerinden gelen talepler dolayısıyla vansal üretimle iç içe olduğu anlaşılmaktadır. başlamıştır. İlk olarak 1984-1985 yıllarında kuru Ekolojik tarım ifadesi çoğunlukla bitkisel üretim üzüm ve kuru incir organik olarak üretilmiş ve alanında kullanılmaktadır. Ancak et, süt ve yu- Avrupa ülkelerine ihraç edilmiştir. Gerek miktar murta gibi hayvansal ürünlerin bebek ve çocuk- gerekse tür açısından dış ülkelerden gelen talep ların zihinsel ve bedensel gelişiminde büyük ülkemizin organik üretim deseninde belirleyici katkılarının olması nedeniyle gelişmiş ülkelerde rol oynamıştır. bitkisel ürünlerde olduğu gibi hayvansal ürünler- de de talep oluşmuş ve hayvancılıkta da organik Ülkemizde organik üretimin ürün grupları tarım süreci başlamıştır22,23. itibariyle dağılımı incelendiğinde; üretimin %61’ini kuru meyveler, %21’ini tarla bitkileri, 3.1. Organik Bitkisel Üretim %5’ini üzümsü meyveler, %2’sini sebzeler, Organik bitkisel üretim, üretimin her ala- %2’sini yaş meyveler ve %2’sini tıbbi ve baha- nında kimyasal girdi kullanmadan başlangıçtan ratlı bitkiler oluşturmaktadır. tüketime kadar her aşaması kontrollü ve sertifi- Türkiye'de organik üretim toplam tarımsal kalı üretim biçimi olarak adlandırılmaktadır. üretimde henüz %1 seviyelerinde bir paya sahip Ekolojik ve biyolojik tarım olarak da ad- bulunmaktadır. Ancak dünyada ve özellikle Av- landırılan organik tarım dünyada özellikle rupa'da yaygınlaşan organik ürün tüketimindeki 1970’li yıllarda başlayan ve 1990’lı yılların orta- artıştan ülkemiz iyi bir pazar payı elde edebilme larına kadar etkisini sürdüren yoğun tarımsal fırsatına sahiptir. Ülkemizde halihazırda organik girdi kullanımının yarattığı çevre ve sağlık so- ürünlere her hangi bir teşvik mekanizması bu- runlarının giderilmesinde önemli bir alternatif lunmamaktadır. Avrupa Birliği’ne üye ülkelerde üretim şekli olarak ortaya çıkmıştır. Diğer yan- ise ekolojik ürünler için özel teşvikler sağlan- dan, organik tarım sadece bir gıda üretim kayna- makta ve bu durum ülkemizin diğer ülkelerle ğı olmayıp aynı zamanda sürdürülebilir kalkın- rekabet edebilme şansını zora sokmaktadır11,14. manın, eko-turizmin, tarımın sürdürülebilirliği- nin, biyolojik çeşitliliğin korunmasının, erozyon, 3.2. Organik Hayvancılık çölleşme ve iklim değişikliğine neden olan fak- Ekolojik hayvancılık, ekolojik denge ya- törlerin etkisinin giderilmesinin de başlıca daya- nında hayvan refahının etik açıdan da dikkate nağı olan bir tarımsal üretim modelidir14. alındığı ve ürün miktarından çok ürün kalitesinde Günümüzde önemi giderek artan organik sağlık kriterlerinin öncelikli olduğu bir üretim tarımsal faaliyetler başta ABD ve AB olmak şeklidir. 161 Entansif üretimde, yoğun üretimden dolayı üretim yapan 152 işletme faaliyette olup bal barınaktaki hayvan sayısının fazlalığı, yerleşim üretimi yılda yaklaşık 1130 ton civarındadır24. sıklığı, yeterli hareket alanının olmaması, yeter- Bugün ülkemizde 2003 yılı aralık ayı verilerine siz iş gücü, özensiz bakım ve tarımsal ilaç kalın- göre geçiş sürecini tamamlamış 38 çiftçi ile or- tıları stres hormonlarının üretimini arttırmakta bu ganik et, süt ve yumurta üretimi yapılmakta, da hayvanlarda bağışıklık sisteminin bozulması- ayrıca 12653 kovan ile de organik bal üretimi na neden olmaktadır. Hayvan beslemede hor- gerçekleştirilmektedir. Bunun yanında çok sayı- mon, antibiyotik gibi yem katkı maddeleri kulla- da firma, müteşebbis ve yetiştirici birlikleri or- nımı hayvansal ürünlerde kalıntı bırakmakta ve ganik hayvansal üretim amacıyla kontrol ve ser- bu ürünleri tüketen insanlarda önemli sağlık tifikasyon için başvurmuş olup geçiş süreci içer- problemlerine neden olmaktadır. Hayvan refahı sindedir4. (wellfare), gelişmiş ülkelerde hayvan haklarına gösterilen ilgi nedeniyle giderek toplumsal önem 4. Sonuç kazanmaktadır. Belirtilen bu nedenlerden dolayı son zamanlarda entansif üretim yerine alternatif Biyoteknolojik gelişmelerin diğer alanlar- olarak ekolojik (organik) hayvancılık önerilmek- da olduğu gibi bitkisel ve hayvansal üretim alan- tedir. Organik Hayvancılık yapılması için 4 te- larında da yeni ufuklar açmaya devam edeceği mel ilkenin yerine getirilmesi gereklidir20,24. bir gerçektir. Karşı konulamayacak bu gelişmeler 1. Öncelikle ekolojik bir sürü oluşturulmalı pratiğe aktarılmadan önce insan sağlığı, hayvan bunun için uygun damızlık ve ırk seçilmeli, sağlığı ve çevreye olan etkileri yönünden iyi 2. Hayvanlar organik yemle beslenmeli, değerlendirilmelidir. Bununla birlikte dünya ğ kamuoyunda organik ürünlere olan talep her 3. Hayvan refahını sa layabilecek uygun barı- ş ş geçen gün artmaktadır. Bu artışta biyoteknoloji nak ko ulları olu turulmalı, uygulamalarının doğurduğu endişelerin de payı 4. Hayvanlar sağlıklı yetiştirilmeli ve sağlıklı olabilir. ürünler oluşturulmalı Günümüzde organik hayvansal üretime Kaynaklar erken yönelen ülkeler arasında AB ülkeleri ile birlikte ABD, Kanada ve Arjantin gösterilebilir. 1. ABAŞ İ, ÖZPINAR H. Sığır somatotropin hor- ABD’de 0-2 yaş grubu çocuk mamalarının ya- monunun (rbST) ineklerde süt verimi ve kompo- pımında yasal olarak organik ürünlerin kullanıl- zisyonu ile Hayvan sağlığı üzerine etkisinin ince- ması zorunluluğu getirilmiştir. lenmesi. Turk J Vet Anim Sci 2001, 25: 65-73 Avrupa Birliğine üye ülkelerde ekolojik 2. AK İ. Ekolojik Hayvancılık. Erişim: http:// www.buğday.org/article. Erişim tarihi: ürünlerin tüketim nedenlerinden ilk sırayı sağlık 24.09.2004. almakta ve bunu çevre, lezzet ve hayvan hakları izlemektedir. AB ülkelerinde 2000 yılı verilerine 3. ANONİM. Gıdalar Nasıl Değişiyor. National Geographic. Mayıs 2002. göre organik olarak 98.566 ton süt, 45.866 ton sığır eti, 5.032 ton koyun-keçi eti, 28.533 ton 4. ANONİM. Türkiye’de Organik Hayvancılık. domuz eti, 10.908 ton kümes hayvanları, 920 Erişim: http:// www.tügem.gov.tr. Erişim Tarihi: 21.10.2003. milyon adet yumurta tüketilmektedir. Almanya AB ülkeleri içinde en büyük organik üretici olan 5. ANONİM. Biyoteknoloji. Erişim: http://www.ortohum.gov.tr/Tekbul/biotek.doc Eri- ülke konumundadır. Ayrıca bu üretim ile ilgili şim tarihi: 24.09.2004. kabul görmüş kurallar Almanya’da bulunan ve 1972 yılında kurulan IFOAM (International 6. ANONİM. Transgenik Organizma Kullanım So-nuçları. Erişim: http://www. Federation of Organic Agriculture Movement) biltek.tubitak.gov.tr/dergi/. Erişim Tarihi: tarafından uygulanmaktadır. Danimarka’da ise 15.08.2004. organik süt üretimi organik gelişimin sembolü 7. BROOKS E. BST and Love Foods Battle for konumundadır (toplam sütün %17’si organik Headlines. Food Technol.1994; 98: 34. süt). Avusturya, sertifikalı organik süt sığırcılı- ğ ğ 20,21 8. COON C. Poultry Feeds and the GMO. Erişim: ının en yaygın oldu u ülkelerdendir . http://www.Asa.-europe.org/lib/online/ UKBio- Türkiye’de hayvansal alanda organik üre- technology paper. 2000. tim oldukça yenidir ve yoğun olarak arıcılık alanında uygulanmaktadır. Arıcılıkta organik 162 9. EGUNNAR R. Ekolojik Tarım Gen Teknolojisine 18. NİLL K. Genetically İmproved Plant Foods, Glo- Karşı. Erişim: http:// www.buğgay.org/article. Eri- bal Utilization and Direction. Erişim:http://www. şim tarihi: 24.09.2004. Oilseeds.org/documents/nill-gm.htm. Erişim tari- 10. ESER V. Modern Biyoteknolojideki Gelişmelerin hi:15.08.2004. Işığı Altında Dünya ve Türkiye’de Tarım. Küre- 19. PARLE E. FocusReport: Life Science 2000. Eri- selleşme Sürecinde Biyogüvenlik Sempozyumu şim: http:// wwww.special Bildiri Özetleri. Ankara, 2000. northernlight.com/gmfoods/. Erişim tari- 11. GÜNDÜZ M, KOÇ.D. Türkiye’de Organik Tarım hi:15.08.2004. Ürünleri İhracatının Dünü, Bugünü ve Gelece- 20. SANER G, ENGİNDENİZ S. Hayvancılıkta Or- ği.Türkiye II. Ekolojik Tarım Kongresi. Antalya, ganik Üretime Geçiş Olanakları ve Türkiye Üzeri- 14-16 Kasım. 2001. ne Bir Değerlendirme. II. Ekolojik Tarım Sem- 12. GÜZEL T. Dünya’da ve Türkiye’de Ekolojik pozyumu. Antalya, 14-16 Kasım 2001. Tarım Ürünleri Üretimi ve İhracatı Geliştirme O- 21. SAYIN C, NİSA MN. Avrupa Birliğinde Organik lanakları. İTO Yayınları. Yayın no:2001-14. İs- Tarım Uygulamaları. Ekin Dergisi 2002; 21. tanbul, 2001. 22. ŞAYAN Y, POLAT M. Ekolojik Tarımda Hay- 13. HARLANDER SK. Food Biotechnology. vancılık. Türkiye II. Ekolojik Tarım Kongresi, Yesterday, Today and Tomorrow. Food Technol. Antalya , 14-16 Kasım 2001. 1989; 43:196-206. 23. TÜRK R. Dünya’da ve Türkiye’de Organik Ta- 14. KAYA HG. Dünya’da ve Türkiye’de Organik rım. ÇESAV Organik Tarım ve İnsan Sağlığı Pa- Tarımsal Ürün Ticareti ve Tüketici Reaksiyonla- neli, Ankara , 25 Mayıs 2001. rı.Erişim:http://www.bahce.biz/organik/organik_ti 24. ÜNAL S. Organik Hayvancılık ve Mevzuat Ça- careti htm. Erişim tarihi: 15.08.2004. lışmaları. II.Ulusal Hayvan Besleme Kongresi. 15. KEFİ S. Modern Biyoteknoloji ve Biyogüvenlik. Konya. 2003. Küreselleşme Sürecinde Biyogüvenlik Sempoz- 25. WHİTMAN DB. Genetically Modified Foods. yumu Bildiri Özetleri. Ankara, 2000. Erişim:http://www. csa.com/hottopics/gmfood. E- 16. KOLANKAYA N. Biyoteknolojiye Bir Bakış: rişim tarihi:15.08.2004. Dünya ve Türkiye. Küreselleşme Sürecinde 26. YALÇIN S. Genetik Olarak Değiştirilmiş Ürünler Biyogüvenlik Sempozyumu Bildiri Özetleri. An- ve Yem Sanayi. Yem Magazin Dergisi. 2000; 26: kara, 2000. 40-45. 17. NAZLICAN N. Transgenik Ürünler Öcü mü?. 27. ZÜLAL A. Gen Aktarımlı Tarım Ürünleri. Bilim Erişim: http:// www.cine- ve Teknik Dergisi. 2003; 426. tarim.com.tr/dergi/arşiv49/araştırma01.htm. Eri- şim Tarihi: 15.08.2004.