T.C. BURSA ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANA BİLİM DALI ESKİ TÜRK DİLİ BİLİM DALI MAYTRISİMİT’İN ANLAMLI VE GÖREVLİ DİL ÖGELERİ AÇISINDAN İNCELENMESİ (YÜKSEK LİSANS TEZİ) Fidan DOĞRU BURSA 2021 T.C. BURSA ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANA BİLİM DALI ESKİ TÜRK DİLİ BİLİM DALI MAYTRISİMİT’İN ANLAMLI VE GÖREVLİ DİL ÖGELERİ AÇISINDAN İNCELENMESİ (YÜKSEK LİSANS TEZİ) Fidan DOĞRU Danışman: Prof. Dr. Cengiz ALYILMAZ BURSA -2021 ÖZET Yazar Adı ve Soyadı : Fidan DOĞRU Üniversite : Bursa Uludağ Üniversitesi Enstitü : Sosyal Bilimler Enstitüsü Anabilim Dalı : Türk Dili ve Edebiyatı Bilim Dalı : Eski Türk Dili Tezin Niteliği : Yüksek Lisans Tezi Sayfa Sayısı : xviii+189 Mezuniyet Tarihi : 19 / 08 / 2021 Tez Danışmanı : Prof. Dr. Cengiz ALYILMAZ MAYTRISİMİT’İN ANLAMLI VE GÖREVLİ DİL ÖGELERİ AÇISINDAN İNCELENMESİ Çalışmanın amacı, Şinasi Tekin’in hazırlamış olduğu “Uygurca Metinler II Maytrısimit Burkancıların Mehdîsi Maitreya ile Buluşma Uygurca İptidaî Bir Dram” adındaki metin kaynak kullanılarak Eski Uygur Türkçesinin önemli yadigârlarından biri olan Maytrısimit metnini anlamlı ve görevli dil ögeleri açısından incelemektir. Çalışmanın iki ana bölümünden biri olan anlamlı dil ögeleri, adlar (adlar, zamirler, sıfatlar, zarflar) ve fiiller alt başlıklarında incelenerek bu türlerin ve alt başlılarının; ikinci bölüm olan görevli dil ögeleri ise ekler ve edatlar alt başlıklarında bu görev elamanlarının metinden tespit edilen örnekleriyle gösterilmeye çalışılmıştır. Her bir ana başlık ve alt başlıklara ayrılmış olan bölümlerden en az bir tane örnek verilerek Türkçenin anlamlı ve görevli dil ögelerinin zenginliği ilk tiyatro metnimiz de sayılan Maytrısimit’ten seçilerek gösterilmiştir. Çalışmada anlamlı ve görevli dil ögelerinin tasnifi bizzat Prof. Dr. Cengiz ALYILMAZ’a aittir. Anahtar Sözcükler: Eski Uygur Türkçesi, Maytrısimit, anlamlı dil ögeleri, görevli dil ögeleri. vi ABSTRACT Name and Surname : Fidan DOĞRU University : Bursa Uludag University Institution : Social Science Institution Field : Turkish Language and Literature Branch : Old Turkish Language Degree Awarded : Master Master Page Number: xviii+189 Degree Date : 19 / 08 / 2021 Supervisor : Prof. Dr. Cengiz ALYILMAZ AN INVESTIGATION OF MAYTRISİMİT IN TERMS OF MEANINGFUL AND FUNCTIONAL LANGUAGE ELEMENTS The aim of the study is to analyze the Maytrisimit text, which is one of the important heirlooms of the Old Uyghur Turkish, in terms of meaningful and responsible language elements, using the text source named "Uyghur Texts II Maytrısimit Burkancılar's Meeting with Maitreya, A Uyghur Elementary Drama" prepared by Şinasi Tekin. Meaningful language elements, which are one of the two main parts of the study, are examined under the sub-headings of nouns (nouns, pronouns, adjectives, adverbs) and verbs; In the second part, the language elements in charge, in the sub- headings of affixes, affixes + affixes, affixes + prepositions, prepositions and conjunctions, were tried to be shown with examples of these task elements determined from the text. By giving at least one example from the sections divided into each main title and sub-titles, the richness of Turkish in terms of meaningful and responsible language elements has been marked by choosing from Maytrısimit, which is also considered our first theatrical text. The classification of meaningful and responsible language elements in the study was carried out by it belongs to Prof. Dr. Cengiz ALYILMAZ. Keywords: Old Uighur Turkish, Maytrısimit, meaningful language elements, functional language elements. vii ÖN SÖZ İnsan dili; kişilerin ve toplumların kimliğini belirleyen, onları temsil eden, insanın ayırt edici vasfı olan; aynı ya da farklı toplumlara mensup bireylerin bildirişim kurmak için yararlandığı, sistematik kurallar zincirinden oluşur ve dil ögeleri sayesinde bu zincirin halkaları birbirine kenetlenir. Bir dilin söz varlığı o dilin tarihine geniş ölçüde ışık tutar. Söz varlığı çalışmalarıyla dildeki anlamlı ögeler tespit edilmeye çalışılır. Eski Uygur Türkçesi metinlerinden Maytrısimit de anlamlı dil ögeleri bakımından döneminin dil zenginliğini kapsamlı bir şekilde gösterir. Dilin zenginliğini dildeki tüm ögeler incelenerek açıklamak gerekir. Sondan eklemeli bir dil olan, eklerle söz varlığını geniş ölçüde zenginleştiren ve edatlar, bağlaçlar bakımından da zenginliğini tüm dil yadigârlarında ortaya koyan Türkçe, görev elemanları sayesinde parçalanamaz bir bütünlüğü temsil eder. Maytrısimit, anlamlı dil ögelerinde olduğu gibi görevli dil ögeleri bakımından da oldukça zengindir. Çalışmada, Maytrısimit metninden hareketle anlamlı ve görevli dil ögeleri Prof. Dr. Cengiz ALYILMAZ’ın hazırladığı tasnifle incelenmeye çalışılmıştır. Anlamlı dil ögeleri; adlar başlığı altında yapılarına göre basit, türemiş, birleşik ad; fiiller başlığı altında yine yapılarına göre basit, türemiş, birleşik fiiller olarak sınıflandırılmıştır. Görevli dil ögeleri ise ekler (ek+ekler, ek+edatlar), edatlar ve bağlaçlar alt başlıklarında sınıflandırılarak incelenmiştir. Yüksek lisans bilimsel araştırma yapmanın ciddi olarak ilk basamağıdır. Bu basamakta yapılan çalışmalar uzak hedefleri gerçekleştirmek için sağlam bir temel atmaya yardımcı olur. Hedeflerimi gerçekleştirmek üzere uzun bir salgın döneminde hazırlamaya çalıştığım bu tezde yoluma ışık saçan, çoğu zaman yüz yüze iletişim kuramasak bile engin bilgisi ve deneyimiyle her fırsatta kendisini yanımda gibi hissettiren, olumlu ve güven veren sözleriyle daima beni dinç tutan, daha yolun başındayken pek çok fırsat vererek kendi alanımda ilerlememe katkı sağlayan, insanî ve vicdanî duruşuyla hayatıma yön veren Kıymetli Danışmanım Prof. Dr. Cengiz ALYILMAZ’a, çalışmalarından çok fazla yararlandığım onun eşi ve meslektaşı Prof. Dr. Semra ALYILMAZ’a; lisans dönemimde büyük bir heyecanla derslerine girdiğim, Eski Türkçe alanına ilgi duymamı sağlayan ve jüri üyeliğini kabul ederek beni onurlandıran Değerli Hocam Prof. Dr. Hatice ŞAHİN’e ve bu vesileyle başta Prof. Dr. Kerime viii ÜSTÜNOVA ve Ögr. Gör. Ayşe ENERGİN olmak üzere Uludağ Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü hocalarına; Eski Uygur Türkçesi alanında etkin ve yetkin bir bilim insanı olan, çalışmalarıyla bir kılavuz gibi bizi yönlendiren ve komisyonda yer alarak göğsümü kabartan Değerli Hocam Prof. Dr. Osman MERT’e; tez hazırlama sürecinde desteğini bizden esirgemeyen, çalışkanlığıyla bizlere rol model olan Arş. Gör. Burcu KAYA ÇAKI’ya; fikir alışverişinde bulunarak hatalarımı en aza indirmeme yardımcı olan Değerli Hocalarım Dr. Öğr. Gör. Bahattin ŞİMŞEK’e, Öğr. Gör. Nazmi ŞEN’e, Dicle ÖZDEMİR’e; dönem arkadaşlarım İsmail EMİRŞAH’a, Najla HASSANİ’ye, Seda EKER’e, İrem Sultan ANIL’a, Melih KARAGÖZ’e, Ahmet SEVİNÇ’e; mensubu olmaktan gurur duyduğum Teke Akademi’ye ve BUGU Dil ve Eğitim Dergisi’ne; bu süreçte beni en çok destekleyen, sabır gösteren ailem Nuriye TURAN’a ve Sedat DURGUT’a; yüksek lisansa başlamam konusunda beni yönlendiren ve bana inanan Mehmet ALTINOVA’ya, Serpil SÜDÜPAK’a, Burçak YÜKSELEN’e canıgönülden teşekkürlerimi sunuyorum. Fidan DOĞRU Bursa 2021 ix İÇİNDEKİLER TEZ ONAY SAYFASI…………………………………………………...iii ÖZET…………………………………………………………………. …..vi ABSTRACT………………………………………………………….. ….vii ÖN SÖZ……………………………………………………………… …viii İÇİNDEKİLER……………………………………………………...... ..…ix TABLOLAR………………………………………………………….. …..xv KISALTMALAR……………………………………………… …….…xvii DİL BİLGİSİYLE İLGİLİ İŞARETLER…………………………….. ..xviii GİRİŞ………………………………………………………………… ……1 BİRİNCİ BÖLÜM MAYTRISİMİT’İN ANLAMLI DİL ÖGELERİ AÇISINDAN İNCELENMESİ 1. Adlar / İsimler…………………………………. ……………….…………………....3 1.1. Basit Adlar………………………………... ………………….……..………......3 1.1.1. Türkçe Adlar…………………………. …………………………………….6 1.1.1.1. Özel Adlar……………………...... .……………………………………6 1.1.1.1.1. Kişi adları………………………….……………….……………...6 1.1.1.1.2. Yer, boy, kavim, millet, devlet adları………………..…….….…...7 1.1.1.2. Cins Adlar………………………………………………………. …….7 1.1.1.2.1. Zamirler / Adıllar…………………………………………....….....7 1.1.1.2.1.1. Kişi zamirleri…..…………………….. ……………..……...8 1.1.1.2.1.2. İşaret / Gösterme zamirleri…………... …...………............10 1.1.1.2.1.3. Soru zamirleri………………………... ……................…...11 1.1.1.2.1.4. Dönüşlülük zamirleri………………… …………........…...12 1.1.1.2.1.5. Belgisiz / Belirsiz zamirler…………... ……...….………...13 1.1.1.2.2. Sıfatlar / Ön adlar………………...… ………………..….............14 1.1.1.2.2.1. Niteleme sıfatları……………... ………......……..………...14 x 1.1.1.2.2.2. Belirtme sıfatları……………………... ……………....…...15 1.1.1.2.2.2.1. İşaret sıfatları………………….. ……………..….....15 1.1.1.2.2.2.2. Sayı sıfatları…………………… …………………...16 1.1.1.2.2.2.3. Belirsiz sıfatlar………………… …………………...17 1.1.1.2.2.2.4. Soru sıfatları…………………… …………………...18 1.1.1.2.3. Zarflar / Belirteçler……………………….. ……………..….....18 1.1.1.2.3.1. Yer yön zarfları……………... …………………..….........19 1.1.1.2.3.2. Zaman zarfları……………… …………………………...19 1.1.1.2.3.3. Hâl zarfları………………………….. …………………...20 1.1.1.2.3.4. Miktar zarfları………………………. …………………...20 1.1.1.2.3.5. Soru zarfları………………………… ……………...…....21 1.1.2. Alıntı Adlar (Yabancı Dillerden Geçen Adlar)……………… …….……..21 1.1.2.1. Yabancı Kavram İşaretlerinden Oluşan Cins Alıntı Adlar……..…...21 1.1.2.2. Yabancı Kavram İşaretlerinden Oluşan Kişi Adları…………... .......23 1.1.2.3. Yabancı Kavram İşaretlerinden Oluşan Yer, Boy, Kavim, Millet, Devlet Adları…………………………….. ……………….....……......24 1.2. Türemiş Adlar…………………………………….. …………………………...25 1.2.1. İsimden İsim Yapım Ekleriyle Yapılmış Adlar ……………... …………...25 1.2.2. Fiilden İsim Yapım Ekleriyle Yapılmış Adlar……………….. ……….......29 1.3. Birleşik Adlar…………………………………………………………….. …...32 1.3.1. Ad Tamlaması Yapısındaki Adlar…………………………………... …...33 1.3.2. Sıfat Tamlaması Yapısındaki Adlar…………………………………. …...34 2. Fiiller / Eylemler…………………………………………………………….... …...35 2.1. Basit Fiiller……………………………………………………………….. …...35 2.2. Türemiş Fiiller……………………………………………………………. …...36 2.2.1. İsimden Fiil Yapım Ekleriyle Yapılmış Fiiller……………………… …...36 2.2.2. Fiilden Fiil Yapım Ekleriyle Yapılmış Fiiller……………………….. …...37 2.3. Birleşik Fiiller……………………………………………………………. …...38 2.3.1. İsim + Yardımcı Fiilden Kurulmuş Birleşik Eylemler……………… …...38 2.3.2. Fiil - Zarf Fiil - Fiil Şeklinde Kurulmuş Birleşik Eylemler (Betimlemeli / Tasviri Fiiller)………………………………………………………………. …...40 2.3.2.1. Tezlik fiili……………………………… ……………………...…....40 xi 2.3.2.2. Süreklilik fiili………………………………………………….. …...40 2.3.2.3. Yeterlilik fiili………………………………………….. …………...41 2.3.2.4. Yaklaşma fiili…………………………………………………. …...42 2.3.3. Fiil Deyimleri………………………………………………………... …...42 2.3.3.1. Zarf + Fiilden Kurulu Fiil Deyimleri………………………….. …...42 2.3.3.2. Belirtisiz Nesne + Fiilden Oluşan Fiil Deyimleri……………... …...44 2.3.3.2.1. Olumlu veya olumsuz geçişli bir fiille belirtisiz nesneden kurulu fiil deyimleri………………………………………….….…. …...44 2.3.3.2.2. Bünyesinde nesne bulunduran bir fiille bünyesindeki nesnenin belirtisiz kullanımından oluşan fiil deyimleri………………. …...45 İKİNCİ BÖLÜM MAYTRISİMİT’İN GÖREVLİ DİL ÖGELERİ AÇISINDAN İNCELENMESİ 1. Ekler (Ek+ekler, Ek+edatlar)…………………………………………………. …..47 1.1. Yapım Ekleri……………………………………………………………... …..48 1.1.1. İsim Yapım Ekleri…………………………………………………….. …..49 1.1.1.1. İsimden İsim Yapım Ekleri…………………………………........ …..49 1.1.1.2. Fiilden İsim Yapım Ekleri……………………………………….. .…..61 1.1.2. Fiil Yapım Ekleri……………………………………………………… …...69 1.1.2.1. İsimden Fiil Yapım Ekleri………………………... ……………….…..69 1.1.2.2. Fiilden Fiil Yapım Ekleri. ……………………….. ……………….…..74 1.2. Fiilimsiler / Eylemsiler………………………….. ………………….………..82 1.2.1. İsim-fiiller / Mastarlar….…………………. …………………………...82 1.2.2. Sıfat-fiiller / Ortaçlar ………...…………… …………………………...82 1.2.2.1. Geçmiş zaman sıfat-fiil ekleri……………….. ………………...…84 1.2.2.2. Geniş zaman sıfat-fiil ekleri…………………. ……………….…..87 1.2.2.3. Gelecek zaman sıfat-fiil ekleri……………….. ……………….…..91 1.2.3. Zarf-fiiller / Ulaçlar………………….…… …………………………...93 1.2.3.1. Hâl Zarf-fiilleri………………………. …………………………...93 1.2.3.2. Zaman Zarf-fiilleri…………… ………………………..……….....97 1.2.3.3. Sebep Zarf-fiilleri……………………. ……………………....….100 1.2.3.4. Hedef Zarf-fiilleri………………………………………………...102 xii 1.2.3.5. Şart Zarf-fiilleri…………………………….…………………….101 1.2.3.6. Bağlama Zarf-fiilleri…………………………. ………………….102 1.2.3.7. Kuvvetlendirme Zarf-fiilleri…………………. ………………….103 1.3. Çekim Ekleri…………………………….. …………………………….…....103 1.3.1. İsim Çekim Ekleri………………………… ………………………….103 1.3.1.1. Çokluk Ekleri………………………… …………………..…..….103 1.3.1.2. İyelik Ekleri………………………….. …………...………….….108 1.3.1.2.1. Teklik……………………………. ………………………….108 1.3.1.2.2. Çokluk…………………………………... ………………….110 1.3.1.3. Hâl / Durum Ekleri…………………... …………………….…....112 1.3.1.3.1. Belirten / İlgi hâli………………... ………………………….113 1.3.1.3.2. Belirtilen / Nitelenen / Tamlanan hâli…………... ……..…...115 1.3.1.3.3. Özne hâli………………………… ………………….…...….116 1.3.1.3.4. Nesne / Belirtme hâli……………. ………………………….117 1.3.1.3.5. Bulunma hâli…………………………… ………….………120 1.3.1.3.5.1. Zamanda bulunma hâli………………. ……...……….….121 1.3.1.3.5.2. Mekânda (Yerde) bulunma hâli……… ………………….124 1.3.1.3.6. Ayrılma / Çıkışlık hâli………….. ……………...……….….127 1.3.1.3.7. Yönelme hâli…………………… ………………………….128 1.3.1.3.8. Birliktelik-Beraberlik hâli…………….... ………………….130 1.3.1.3.9. Karşılıklılık hâli…………………………………………….132 1.3.1.3.10. Hedef hâli………………………. ………………………….133 1.3.1.3.11. Sebep hâli………………………. ………………………….135 1.3.1.3.12. Vasıta / Araç hâli……………….. ………………….………138 1.3.1.3.13. Görelik hâli……………………... ………………………….140 1.3.1.3.14. Nasıllık / Niteleme hâli………… ………………………….141 1.3.1.3.15. Nicelik hâli……………………………... ………………….143 1.3.1.3.16. Karşılaştırma / Kıyaslama hâli…………………. ……...…..145 1.3.1.3.17. Sınırlandırma hâli………………………. ………………….145 1.3.1.3.18. Benzetme / Benzerlik hâli……………… ………………….147 1.3.1.3.19. Seslenme hâli…………………... ……………..………..….149 1.3.2. Fiil Çekim Ekleri………………….. ………………………………….150 xiii 1.3.2.1. Kip Ekleri…………………………………... ………………….151 1.3.2.1.1. Basit fiil çekimi………………... ……….............................151 1.3.2.1.1.1. Bildirme kipleri…………….. …………………...……..151 1.3.2.1.1.2. Tasarlama kipleri…………………… ……………….....154 1.3.2.1.2. Birleşik fiil çekimi……………… ………………….............157 1.3.2.2. Kişi / Şahıs Ekleri…………………... …………….………........160 1.3.2.2.1. Şahıs zamiri menşeli şahıs ekleri……………….. ………….160 1.3.2.2.2. Diğer şahıs ekleri (oblique yapılar)……... ………….............162 1.3.2.2.2.1. İyelik eki menşeli şahıs ekleri……………… ……...…..162 1.3.2.2.2.2. Diğer özel yapılar…………………... …………........….165 2. Edatlar………………………………………… …………………………...…..…169 2.1.1. Cümle Başı Edatları……………………... ………………………………….169 2.1.2. Çekim Edatları…………………………... ………………………………….171 2.1.3. Cümle Sonu Edatları…………………… …………...……………………..173 2.1.4. Kuvvetlendirme Edatları………………... …………………...……………..175 3. Bağlaçlar……………………………………… …………………..……………...176 SONUÇ……………………….…… …………………………………………………178 KAYNAKLAR……………………………. …………………………………………182 xiv TABLOLAR Tablo 1: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Kişi Zamirleri…………. …………….8 Tablo 2: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde İşaret / Gösterme Zamirleri……….….10 Tablo 3: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Soru Zamirleri……………………….11 Tablo 4: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Dönüşlülük Zamirleri…………….….12 Tablo 5: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Belgisiz / Belirsiz Zamirler………....13 Tablo 6: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde İşaret Sıfatları………………………..15 Tablo 7: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Belirsiz Sıfatlar………………….…..17 Tablo 8: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Soru Sıfatları………………………...18 Tablo 9: Maytrısimit’teki Yapım Ekleri…………………………………………….......48 Tablo 10: Maytrısimit’te İsim-fiiller………………………………………………........82 Tablo 11: Maytrısimit’te Sıfat-fiiller…………………………………………………...84 Tablo 12: Maytrısimit’te Hâl Zarf-fiilleri……………………………………………....93 Tablo 13: Maytrısimit’te Zaman Zarf-fiilleri…………………………………………...97 Tablo 14: Maytrısimit’te Sebep Zarf-fiilleri…………………………………………...100 Tablo 15: Maytrısimit’te Hedef Zarf-fiilleri………………………………………..….100 Tablo 16: Uygur Türkçesinde ve Türkiye Türkçesinde İyelik Çekimi………………..109 Tablo 17: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Belirten / İlgi Hâli…………………113 Tablo 18: Uygur Türkçesinde ve Türkiye Türkçesinde Belirtilen Hâli…………….....116 Tablo 19: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Nesne Hâli…………………………118 Tablo 20: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Zamanda Bulunma Hâli………......121 Tablo 21: Maytrısimit’te Mekânda (Yerde) Bulunma Hâli……………………….……125 Tablo 22: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Ayrılma / Çıkışlık Hâli……….…..127 Tablo 23: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Yönelme Hâli……………..….……128 Tablo 24: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Birliktelik - Beraberlik Hâli……....130 xv Tablo 25: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Karşılıklılık Hâli……………...…..132 Tablo 26: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Hedef Hâli…………………………133 Tablo 27: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Sebep Hâli…………………………135 Tablo 28: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Vasıta / Araç Hâli…………………138 Tablo 29: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Görelik Hâli……………………….140 Tablo 30: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Nasıllık Hâli……………………….141 Tablo 31: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Nicelik Hâli………………………..143 Tablo 32: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Sınırlandırma Hâli…………………145 Tablo 33: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Benzetme / Benzerlik Hâli………...147 Tablo 34: Maytrısimit’te Şahıs Zamiri Menşeli Şahıs Ekleri……………….………….160 Tablo 35: Maytrısimit’te İyelik Eki Menşeli Şahıs Ekleri……………………………..162 Tablo 36: Maytrısimit’te Emir Şekli Üzerine Getirilen Şahıs Ekleri…………………..166 Tablo 37: Maytrısimit’te İstek Şekli Üzerine Getirilen Şahıs Ekleri…………………...168 Tablo 38: Maytrısimit’te Cümle Başı Edatları…………………………………………169 Tablo 39: Maytrısimit’te Çekim Edatları………………………………………………171 Tablo 40: Maytrısimit’te Cümle Sonu Edatları…………………………………….….173 Tablo 41: Maytrısimit’te Kuvvetlendirme Edatları……………………………………175 Tablo 42: Maytrısimit’te Bağlaçlar……………………………………………………176 xvi KISALTMALAR Alm. : Almanca bkz. : bakınız b. : baskı Çev. : çeviren Çin. : Çince EUB : Eski Uygurcada Bağlaçlar EUTG : Eski Uygur Türkçesi Grameri EUTS : Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü ffye : Fiilden Fiil Yapım Ekleri fiye : Fiilden İsim Yapım Ekleri Fr. : Fransızca Haz. : hazırlayan ifye : İsimden Fiil Yapım Ekleri iiye : İsimden İsim Yapım Ekleri İng. : İngilizce KBS : Köken Bilgisi Sözlüğü M : Maytrısimit Moğ. : Moğolca Orta Far. : Orta Farsça Osm. : Osmanlıca OTSD : Orhun Türkçesinin Söz Dizimi Skr. : Sanskritçe Soğd. : Soğdça vb. : ve benzeri xvii Yun. : Yunanca ± : birkaç rakam fark olabilir DİL BİLGİSİYLE İLGİLİ İŞARETLER ° : a, e, ı, i, u, ü Ø : işaretsiz biçim birim + : isim soylu öge - : fiil soylu öge (…) : x (y): x’in kapsamında y vardır < : x (adlı) yirmi beşinci (bölüm) (bitti) M 87 / 18- 22. 1.1.1.2. Cins Adlar (İng. Common Noun; Alm. Gattungsname; Fr. Nom Commun) Birden çok varlıklara verilen adları temsil eden cins adlar; Maytrısimit’te zamirler, sıfatlar ve zarflar alt başlıklarında incelendi. Bu incelemelere göre cins adların daha çok türemiş ad şeklinde olduğu tespit edildi (bkz. birinci bölüm, 1.2.). 1.1.1.2.1. Zamirler / Adıllar (İng. Pronoun; Alm. Pronomen; Fr. Pronom; Osm. zamîr) Bir adın yerini tutan kelimelere zamir denir (Banguoğlu, 2019: 356). Maytrısimit’te anlamlı dil ögelerinden zamirler; kişi, işaret / gösterme, soru, belgisiz ve dönüşlü zamirler alt başlıklarında incelendi. 7 1.1.1.2.1.1. Kişi zamirleri Kişi zamirleri, kişi ve nesnelerin doğrudan doğruya yerini tutan zamirlerdir (Banguoğlu, 2019: 357). Türkiye Türkçesinde olduğu gibi Maytrısimit’te de altı kişi zamiri mevcuttur. Tablo 1: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Kişi Zamirleri Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde Konuşan, söyleyen (mütekellim) men ben Dinleyen, söylenilen (muhatap) sen sen Adı geçen, söylenilen (gaip) *an, ol o Konuşanlar, söyleyenler biz biz Dinleyenler, söylenilenler siz siz Adı geçenler, sözü edilenler olar onlar (Eraslan, 2012: 242). Kişi zamirlerine Maytrısimit’ten tespit edilen örnekler: -1. /men/ (konuşan, söyleyen, mütekellim) ay oġlum uluġ ḳarı yüz yigirmi yaşlaġ men ḳaçan nen͡g ezük sözlemeçi men: Ben çok ihtiyar ve 120 yaşındayım. Ben hiçbir zaman yalan söylemem M 11 / 10-11. men yime amtı urubilvaḳaşipte (ulat)ı tınlıġlaraġ ḳutġarġalı barı(r) (men): Ben şimdi, Uruvilvā-Kāşyapa ve diğer yaratıkları kurtarmak için gideceğim M 19 / 43-44. amtı men irteki kün ök orduġ ḳarşıġ ḳodup toyın dıntar bolayın: Şimdi ben yarın hemen sarayı terk edip rahip olmak istiyorum M 47 / 19-21. -2. /sen/ (dinleyen, söylenilen, muhatap) sen taluy ögüz kıdıġın͡ga suv uluş balıḳlarıġ nomça tö(rüçe) ötleyü erigleyü tutġıl: Sen nehir kıyısına şehirlere daima dine göre nasihat et! M 47 / 3-5. taḳı sen anant edgüti işid ḳoduru ḳolula: … ve sen Ānanda, iyi işit, tam anla! M 22 / 4-5. sen purnıya yıġılmış erüş öküş ḳuvraġḳa kin͡gürü sözleyü birgil: Sen ey Pūrna! Toplanmış olan bu büyük cemaate ayrıntılı bir biçimde anlat! M 81 / 8-9. 8 -3. /*an, ol/ (adı geçen, söylenilen, gaip) anant men yime gaudami ḳatunḳa asaġda asaġlıġ erür men ne üçün tip tiser .. ol menin͡g etlig terlig ḳanlıġ etüzümin igidti beltürtti erser .. men ... nomluġ etüzin igidtim bel(türttüm): … Ānanda, ben gene Kraliçe Gautami'ye çok hizmet ederim. Neden? O benim etten, terden ve kandan ibaret olan vücudumu yetiştirdi ise ben (de) din vücudunu yetiştirdim M 22 / 11-16. ol burḳan atlıġ kim anın͡g atın işidip inçe saḳınçım boltı nızvanılaġ aġar uvın udımış tınlıġlar ara yalın͡guz oduġsaḳ ol ermiş: 'Burkan' adı verilen o (kimse) kimdir ki onun adını işitince şöyle düşündüm: 'Ağır ihtiras uykusuna dalmış yaratıklar arasında yalnız o uyanık idi!' M 13 / 31-34. ol mini yirtinçülüg suvın ... arıtdı erser anı men seki(z) ... tözün yulluġ suvin yud(um): O beni dünyevi su ile … temizledi ise onu ben sekiz … asil çayların suyu ile yıkadım (?) M 21 / 11-13. -4. /biz/ (konuşanlar, söyleyenler) biz yime siznide ödrülüp ön͡gi munta ḳalmaz biz sizni birle șmnanç bolur biz: 'Biz de sizden ayrılıp burada kalmayacağız. Biz, sizinle birlikte rahibe olacağız!' M 51 / 43- 45. -5. /siz/ (dinleyenler, söylenilenler) siz yine ne üçün bilge baḳşıḳa unça şastrlar yörügin …-ur siz: Siz yine niçin hâkim üstada şastraların tefsirini — siziniz M 38 / 6-9. amtı siz ol sögüt erdnig adruḳ adruk itigin itınig yaratın͡g: 'Şimdi siz cevher ağacını türlü türlü süslerle süsleyin! Teçhiz edin!' M 37 / 2-4. -6. /olar/ (adı geçenler, sözü edilenler) alḳu sansar içinte ol antaġ tınlıġ oġlanı yoḳ kim menin͡g ögüm ḳarġım ḳam ḳadaşım bolmadılar erser .. alġu menin͡g edgü öglilerim boltılar .. men yime olarnan͡g ögleri ḳan͡gları boltum: 'Bütün Samsāra içinde benim anam, babam, kardeşim ve akrabam olmamış olan hiçbir kimse yoktur. Hepsi benim dostlarım (edgü ögli) oldular. Ben de onların anaları, babaları oldum M 33 / 43-48. 9 1.1.1.2.1.2. İşaret / Gösterme zamirleri “İşaret / gösterme zamirleri; sözü edilen nesneleri mekânda, zamanda ve tasavvurdaki yerlerinde adlarını anmadan göstermeye yarayan zamirlerdir.” (Banguoğlu, 2019: 360). Tablo 2: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde İşaret / Gösterme Zamirleri Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde bu bu ol o şu şu (Eraslan, 2012: 262). İşaret / gösterme zamirlerine Maytrısimit’ten tespit edilen örnekler: -1. /bu/ Bu işaret zamirinin teklik şekillerinde b- > m- değişimi görülür. Maytrısimit’te bu işaret zamirinin genişlemiş şekilleri yaygın olarak kullanılır: muna (işte, böyle), munçulayu (böyle, böylece, bu şekilde) … (Eraslan, 2012: 265). ayaġḳa tegimlig ten͡grim .. kimler erki bular muntaġ emgeklig ne ayıġ ḳılınç küçinte bu muntaġ ajunlarda toġdılar erki: 'Hürmete layık Tanrım! Acaba bunlar, bunca ızdırap çekenler kimlerdir, hangi kötü ameller yüzünden bu türlü âlemlerde doğdular? ...’ M 74 / 43-47. bu yaġız yir özeki ḳoġ topraḳ birer evin sanaġalı.. nen͡g munun͡g bilge biliginin͡g sanın saḳışın alġalı: Bu kara toprak üstündeki tozlar tane tane sayılabilir (fakat) bunun bilgisinin sayısını, adedini almak hiç (mümkün değildir) M 38 / 26-29. -2. /ol/ Uzakta bulunan nesneleri belirten işaret / gösterme zamiridir. kim yime ol örtlüg yalınlıġ torlar içinte yörgenmiş emgeklig tınlıġlar erserler .. olar ön͡gre ajunta an͡gçı man͡gçı keyikçi ertiler .. sansız tümen keyiklerig ölürdiler ertiler: … ve bu alevli ağlar içinde sarılmış, ızdıraplı yaratıklara gelince bunlar evvelki âlemde avcı idiler. Sayısız geyikleri öldürmüşler idi M 75 / 2-7. ten͡gri yalan͡guḳnun͡g baḳşısı ol: Tanrıların, insanların hocası budur M 13 / 18-19. 10 -3. /şu/ Biraz uzakta bulunan nesneleri işaret yoluyla belirten şu zamiri (Eraslan, 2012: 266), bu zamirinin şu yerine kullanılmasından dolayı Maytrısimit’te tespit edilememiştir. 1.1.1.2.1.3. Soru zamirleri Yerini tuttukları adı soru yoluyla temsil eden zamirlerdir (Banguoğlu, 2019: 367). Tablo 3: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Soru Zamirleri Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde kim kim ne ne *ḳa, ḳayu hangi (Eraslan, 2012: 266). Soru zamirlerinin Maytrısimit’te tespit edilen örnekleri: -1. /kim/ /kim/ zamiri, insanlar için kullanılır ve insanları soru yoluyla belirtir (Eraslan, 2012: 266). kim kentü tükel bilge biligi öze vijir örgün öze olurup nızvanılaraġ tarḳardı üzmeledi: 'Kim kendi mükemmel hikmeti ile elmas taht üzerine oturup ihtirasları uzaklaştırdı, dağıttı…’ M 13 / 13-16. kim yime ḳurtulmaḳ küsüşin burḳan nomınta evig barḳaġ ḳodup toyın bolsar azu toyın bolġuçıḳa basutçı bolsar alḳu tınlıġ maytrılaġ yan͡gı kün körünçinte men͡gileyürler: Kim yine kurtulmak arzusu ile Burkan dininde (dini için) evi barkı terk edip rahip olsa veya rahip olacak bir kimseye yardım etse bu bütün yaratıklar Maytrı hakkındaki 'yeni gün' piyesinde eğlenirler M 27 / 6-11. -2. /ne/ İnsan dışında canlı ve cansız her şeyi soru yoluyla karşılayan soru zamiridir (Eraslan, 2012: 268). taḳı ne ayıtmış kergek: … ve (artık burada) daha ne sormak lazımdır M 38 / 24. 11 -3. /*ka/, /ḳayu/ *ḳa kökü Eski Türkçede tek başına kullanılmamaktadır. (Kök)türkçedeki /n͡y/ çift ünsüzü kan͡yu örneğinden yola çıkılarak Mani sahasında /n/, Budist sahada /y/ olarak kullanılmıştır. Bu sebeple Eski Türkçenin /y/ ve /n/ diyalektlerine ayrıldığı kabul edilmektedir (Eraslan, 2012: 269). kim erki tözünüm bu yir suvda tüpüg uḳġuçı ḳayu erki töpüdin tüşmekin bilgüçiler: 'Kimdir acaba asilim, bu dünyada aslı, esası anlayan? Hangileridir acaba tepeden düşmeyi bilenler?’ M 13 / 7-10. (törtünç) may(t)rı edgü ögli kön͡gülin (asaġ) tusu ḳılmaġı yime biş türlüg ... bolur .. ḳayu erki kim: (Dördüncüsü:) Müşfik ve dost bir kalp ile hizmet etmek ise beş türlü … olur. Hangisi ki? M 4 / 56-57. 1.1.1.2.1.4. Dönüşlülük zamirleri Dönüşlülük zamirleri şahıs zamirlerinden daha kuvvetli bir ifadeye sahiptirler. Bu zamirler genellikle iyelik ekleriyle birlikte kullanılırlar. Eski Uygurcada ayrı ayrı ya da birlikte kullanılan kentü ve öz zamirlerinden kentü Batı Türkçesinde, öz de Doğu Türkçesi ve Azerbaycan Türkçesinde genelleşmiş durumdadır (Eraslan, 2012: 256; Buran ve Alkaya, 2013: 100). Maytrısimit’te her iki dönüşlülük zamiri de kullanılmıştır. Tablo 4: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Dönüşlülük Zamirleri Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde kentü kendi, öz öz kendi, öz (Eraslan, 2012: 256). Dönüşlülük zamirlerinin Maytrısimit’te tespit edilen örnekleri: -1. /kentü/ ern͡gek suḳıgınça ödte ... /takuti atlıġ kentü pryanınta belgü(lüg) bolu yarlıḳadı: … bir parmak hareketi kadar (kısa) bir zamanda kendisinin … adlı hücresinde haşmetle belirdi M 4 / 49-51. anta ötrü badarı bra(man) kentü egrilmiş bükülmiş etüz(in) körüp köngüli yirın͡güyü inçe tip: Bundan sonra Badhari Brahman; kendisinin eğrilmiş, bükülmüş vücudu (ile) görüp gönlü bulanarak şöyle dedi M 12 / 36-38. 12 kentü on edgü ḳılınç küzetdürtüm: Bizzat kendim (?) on iyi ameli yerine getirttim M 45 / 10-11. -2. /öz/ özümüz yalın͡guz inlep erksintimiz yidimiz yun͡gladımız: Kendimiz yalnız gasp ettik, yedik, sarf ettik M 73 / 43-44. öküş yalan͡guḳlarıġ özümüz ölürdümüz: Birçok insanı kendimiz öldürdük M 78 / 49-50. an͡g aşnu (kiç)ig tıtsısın nırvanḳa ıdıp kin timin ök özi nırvan bulu yarlıḳar: … en küçük öğrencisini Nirvana'ya gönderir, sonra hemen bizzat kendisi Nirvana'yı haşmetle bulur! M 87 / 7-10. 1.1.1.2.1.5. Belgisiz / Belirsiz zamirler Nesneleri belirsiz şekilde karşılayan zamirlere belgisiz / belirsiz zamir adı verilmektedir. Tablo 5: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Belgisiz / Belirsiz Zamirler Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde /ḳayusı/ kimi, hangisi, bazısı Belgisiz / belirsiz zamirlerin basit yapıdaki Maytrısimit’ten tespit edilen örnekleri: ḳayusı yime tunurçı erdiler olarnı yime amtı örtlüg temirlig tilgenler ḳolların ḳoltuḳların bıçar uşar: Bazıları da fırıncı idi. Bunları da şimdi alevli demir tekerlekler, kollarını, koltuklarını biçer ve doğrar M 72 / 12-15. munta toġup ḳayusı ḳalınlıḳ etüzlüg ḳayusı ḳalın etüzlüg ḳayusı sögüt etüzlüg ḳayusı ataz etüzlüg alḳu toyın başlıġ erür biz: Burada doğunca kimi asma vücutlu, kimi *bağ (kalın) vücutlu, kimi ağaç vücutlu, kimi sulama kanalı vücutludur ve hepimiz rahip başlıyız M 73 / 48-52. ḳayusı örtlüg (temirli)g orunluklar öze olur(urlar) ... ḳayusı örtlüg yalınlıġ temirlig yan͡galar öze olurup ḳayusı örtlüg temirlig atlar öze atlanmış ... ḳayusı örtlüg yalınlıġ iti ḳılıçın öz etüzlerin bıçıp uşup yiyü: … bazısı alevli (demir)den tahtlar üzerine otururlar; bazısı alevli, demirden filler üzerine otururlar; bazısı alevli, demirden atlar üzerine binmiş; bazısı alevli, keskin kılıç ile kendi vücutlarını biçip yerken (?) M 112 / 36-43. 13 1.1.1.2.2. Sıfatlar / Ön adlar (İng. Adjective; Alm. Adjektiv, Eigenschaftswort; Fr. Conduit Vocal, Canal Vocal) Sıfatlar, bir varlığı niteleyen ya da belirten anlamlı dil ögeleridir; nesnelerin çeşitli özelliklerine verilen addır. Sıfatlar, nesnenin ya iç, yani bünyesinde var olan bir özelliğini karşılar ya da dış, yani bünyesinde var olmayan, onu herhangi bir durumuyla belirtir. Sıfatlar fonksiyonlarına göre şu iki başlıkta incelenir: vasıflandırma sıfatları ve belirtme sıfatları (Eraslan, 2012: 171). 1.1.1.2.2.1. Niteleme sıfatları (İng. Qualificative Adjectiv; Alm. Qualifikatives Beiwort, Attributives Adjektiv; Fr. Adjectif Qualificatif) Vasıflandırma sıfatları, nesnelerin bünyesinde bulunan bir özelliğini ya da nesnenin durumu ve hareketi ile ilgili bir özelliğini belirten sıfatlardır (Eraslan, 2012: 172). Maytrısimit’te işlek kullanılmıştır. ayıġ: kötü, fena, hile (EUTS) ança ... burḳan ḳutı kim ḳop... ḳamaġ ayıġ yavlaḳ törülerig yıdı yoḳı birle üzmelemiş bolur: Burkanlık ki bütün kötü ve fena unsurları, teferruatına kadar hepsini yok etmiş olur M 48 / 14-18. bek: sağlam, sert (EUTS) (a)ntaġ türlüg alp erdemlig kanamlaġ yüreklig bek ḳat(ıġ) kön͡güllüg tınlıġ bolur: O derece yüksek faziletli istekleri yerine getirilmiş, cesur ve kararlı bir yaratık (mevcut)tur M 9 / 33-35. ḳara: kara (EUTS) erüş öküş tınlıġlarnın͡g kön͡güllerin korkıtġalı üçün aġzın ... ol örtenür ḳara bulıt ... tütünüg üre yarlıḳar: … birçok yaratıkların gönüllerine korku vermek için ağzı ile (?) bu tutuşan kara bulut dumanı haşmetle üfler M 113 / 5-8. ḳuruġ: kuru (EUTS) ḳaltı ḳuruġ otun͡g tıltaġınta ot tamıtur idiz köyer örtenür: Nasıl kuru odun sebebiyle ateş parlar ve alevler yükselir ise … M 41 / 26-28. 14 uluġ: ulu, büyük, seçkin, seçme, asil (EUTS) yinçge ḳatunlarnın͡g külüşmek ḳatġurşmaḳ ünig kök ḳalıḳ yan͡gḳurdı kök ḳalıkdaḳı ten͡griler uluġ ünin inçe tip tidiler .. sizin͡g toyın dıntar bolmışın͡gızḳa yinçürü töpün yükünür biz: Zarif ve ilahî kadınların yüksek sesle gülüşmelerini gök aksettirdi. Gökteki tanrılar yüksek sesle şöyle dediler: 'Sizin rahip oluşunuza hürmet ederiz…’ M 18 / 38-46. 1.1.1.2.2.2. Belirtme sıfatları (İng. Determinative Adjective; Alm. Bestimmungswort, Bestimmungsbeiwort; Fr. Adjectif Determinatif) “Nesneleri işaret, sayı, soru yoluyla veya belirsiz hâlde niteleyen sıfatlardır. Bu sıfatlar nesneyi, nesnenin bünyesinde mevcut bulunan bir özelliği ile değil, nesnenin çeşitli durumunu belirtmek suretiyle niteler.” (Eraslan, 2012: 174). 1.1.1.2.2.2.1. İşaret sıfatları İşaret sıfatları nesneleri işaret ederek belirtir ve teklik şekilleri işaret zamiri olarak kullanılır (Eraslan, 2012: 174). Tablo 6: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde İşaret Sıfatları Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde /*an/ o /bu/ bu /ol/ o, bu (Eraslan, 2012: 174). İşaret sıfatlarının Maytrısimit’ten tespit edilen örnekleri: -1. /*an/ Uygurcada yaygın değildir ve Maytrısimit’te de tespit edilememiştir. *an işaret sıfatı Altay dillerinde kullanılan teklik 3. şahıs zamirinin eski şekli (Eraslan, 2012: 174) olduğu söylense de aslında “teklik 3. şahıs ekinden sonra kullanılan ve cümlenin anlamını kuvvetlendiren, anlama kesinlik kazandıran bir ek / edattır.” (Alyılmaz, 1994: 256). (bkz. ikinci bölüm, 2.3.). 15 -2. /bu/ Aslında bir işaret zamiri olan bu işaret sıfatının kullanımı yaygındır. Yakında bulunan bir nesneyi işaret eder (Eraslan, 2012: 175). tamudın ḳurtulup amtı bu örtlüg torların yörgenmiş etüzlüg kiçig tamularda toġmış erürler: Cehennemden kurtulup şimdi bu alevli ağlarla çevrilmiş, (herhangi bir) vücutları (olduğu hâlde) küçük cehennemlerde doğmuşturlar M 75 / 9-11. antran (ḳurtu)lup amtı bu pratikana(rak) kiçig tamularda toġm(ış) erürler: Oradan (kurtulup) şimdi bu pratyekanaraka adlı küçük cehennemlerde doğmuşlardır M 76 / 5-8. amtı bu nomluġ savaġ kitumanti balıḳta uḳmış kergek: Şimdi bu dini hadiseyi Ketumatī adlı şehirde tasavvur etmek lazımdır M 53 / 2-3. -3. /ol/ /ol/ işaret zamiri, uzakta bulunan bir nesneyi işaret için kullanılır (Eraslan, 2012: 175). ol tunlıġlar alḳu çalaprbasi lu oġrınta ḳutrulmaḳ yolḳa tegirler: … bu yaratıklar hep Jalaprabhāsa (adlı) ejder sayesinde kurtulma yoluna ulaşırlar M 54 / 6-7. ol ḳatunlarnın͡g ... uluġ ödin ḳolusın uḳup: Bu hanımların … büyük hayatlarını anlayıp… M 5 / 14-15. anta öt(rü) ol ten͡gri badarı (braman)ḳa inçe (tip) tidi: Bunun üzerine bu Tanrı, Badhari Brahman’a şöyle dedi M 16 / 10-11. 1.1.1.2.2.2.2. Sayı sıfatları “Nesneleri, varlıkları sayı, sıra, topluluk vb. yönlerden belirten sıfatlardır.” (Banguoğlu, 2019: 353). Basit adlar altında sadece asıl sayı sıfatları yer almaktadır. Sıra sayı sıfatı, üleştirme sayı sıfatı, kesir sayı sıfatı ve topluluk sayı sıfatının metinden örnekleri için bkz. 1.2. Nesneleri miktarca belirten sayıların adlarına asıl sayı sıfatı denir. (Banguoğlu, 2019: 353). Maytrısimit’te işlektir. 16 bir: bir anın͡g ara bir kuşlaġu ḳuşḳa kovitmış kögürçgün mun͡gḳa tarḳḳa tegip şariputri arḥantnın͡g köligesin͡ge sıḳıntı: … bu arada bir yırtıcı kuş tarafından takip edilen bir güvercin yorgun ve bitkin bir hâlde Şāriputra’nın gölgesine sığındı M 5 / 24-28. iki: iki anta ötrü brın͡giki upasvami bu iki urılar badarı bramanıġ ikidin yolayu tuta ilitdiler: Bundan sonra Bhrngika ve Upasvāmin, bu iki oğul Badhari Brahman’ı her iki taraftan yolunu keserek tuttular ve götürdüler M 12 / 33-35. yüz: yüz üç: üç yüz klp üç asan͡gı ödte berü paramantal yolta ḳataġlanu: … yüz Kalpa, üç Asamkhyeya müddetinden beri Parimandala (denen doğru) yolda gayret sarf ederek … M 3 / 1-2. biş: beş nomluġ tilgen tevirip biş pançaki toyınlaraġ sekiz tümen ten͡grilerig kutġarmışın … din tekerleğini çevirip beş rahibi ve 80000 ilahı kendisine çektiğini … M I / 29-31. 1.1.1.2.2.2.3. Belirsiz sıfatlar Adları kabataslak, yetersizce belirten sıfatlardır (Banguoğlu, 2019: 352). Maytrısimit’te basit ad şeklinde kullanımı seyrektir. Tablo 7: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Belirsiz Sıfatlar Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde bir herhangi bir ḳayu herhangi bir (Eraslan, 2012: 206). Belirsiz sıfatların Maytrısimit’ten basit yapıdaki tespit edilen örnekleri: anın amtı türk yigit erken ḳayu erser bir nom bitig bititelim: … bundan dolayı şimdi gücümüz, kuvvetimiz yerinde iken hangisi olursa olsun, bir din kitabı yazdıralım M I / 16-18. 17 taḳı yime kim ḳayu tınlıġ upası upasanç larnın͡g biş çḥşaput bir kün bir tün küzedgülüg baçaġ sekiz çḥşaput araġ turuġ kön͡gülin tutsar alḳu ol tınlıġlar maytrı burḳan birle toġarlar: … ve yine herhangi bir yaratık, mümin ve kadın müminlerin beş ahlak kuralını bir gün bir gece tatbik ettikleri oruç (gününde) sekiz ahlak kaidesini temiz kalple tatbik etse bütün bu yaratıklar Maytrı Burkan ile birlikte doğarlar M 27 / 11-17. 1.1.1.2.2.2.4. Soru sıfatları “Nesneleri soru yoluyla niteleyen sıfatlardır.” (Eraslan, 2012: 204). Tablo 8: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Soru Sıfatları Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde ne nasıl ḳayu hangi (Eraslan, 2012: 204-205). Soru sıfatlarının Maytrısimit’ten tespit edilen örnekleri: yime ne türlüg emgek teginürler: … ve nasıl acı çekerler? M 81 / 13. yime ḳayu toyin dıntar sın͡garkı tarḳa yirde inip: … ve yine hangi rahip (herhangi bir?) cihetteki sıkıntılı bir yere inip… M 27 / 17-19. 1.1.1.2.3. Zarflar / Belirteçler (İng. Adverb; Alm. Adverbium, Umstandswort; Fr. Adverbe) Fiillerin ve sıfatların önüne gelerek anlattıkları kılış, oluş veya vasıfları açıklayan ya da değiştiren kelimelere zarf denir (Banguoğlu, 2019: 371). Zarflar; “zaman, tarz, sebep, miktar, yön, vasıta ve şart bildirerek yüklemi tamamlayan cümle ögesidir.” (Karahan, 2020: 32). Maytrısimit’teki zarflar; yer yön, zaman, hâl, nicelik, soru zarfları olarak incelendi. 18 1.1.1.2.3.1. Yer yön zarfları Bir oluş veya kılışın mekân içinde yerini ve yönünü belirten zarflardır (Banguoğlu, 2019: 373). ortu: orta (EUTG) (kün) ortudın başlanıp (nırvan)ḳa) barı yarlıḳadı ḳaş(i)p bu (rḳan) (kün) batsiḳtin başlanıp nırv(an)(ḳa) (bar)ı yarlıḳadı: … ortada hükmetti … ve Nirvana'ya haşmetle vardı. Kāşyapa Burkan gün batısında hükmedip Nirvana'ya haşmetle vardı M 6 / 1-4. yoḳaru: yukarı (EUTG) ten͡gri ten͡grisi burḳannın͡g edgü atın küsin işidip alḳu etüzinteki tü tüpleri barça yoḳaru turdı: … Tanrılar Tanrısı Burkan'ın bu türlü iyi adını, şöhretini işitince bütün vücudundaki kılların uçları hep yukarı dikildi M 13 / 22-26. taşġaru: dışarı, dışarıya (EUTG) ol tıltaġın avış tamu otı taşġaru önüp divdat toyınaġ tirigde yörgep tartıp avıç tamuḳa kigürdi: Bu sebepten Avici cehenneminin ateşi dışarı çıkıp rahip Devadatta’yı canlı canlı sardı ve çekip Avici cehennemine soktu M 57 / 29-31. 1.1.1.2.3.2. Zaman zarfları Bir oluş ve kılışın zaman içinde yerini göstermeye yarayan zarflardır (Banguoğlu, 2019: 374). Zaman bildiren isimlerin kullanımı Maytrısimit’te işlektir. tün: gece (EUTS) kün: güneş, gün, zaman, vakit (EUTS) amtı biş ay tün (kün) uluġ ilig ezrua ten͡gr(i) (iliġi)n͡ge: Şimdi (ise) beş ay, gece ve gündüz Benares şehrinde büyük hükümdar, tanrılar hükümdarı İndra'ya … M 7 / 23- 25. kin: sonra, gelecek (EUTS) kin kelteçi burḳanlarıġ yime körmezler: İleride gelecek olan burkanları da görmezler M 70 / 38-39. 19 an͡g kin toġurmış anasın (ölürgeli) (saḳın)tı .. anı körüp tükel ... bükün bel(gülüg) boltı: İlk önce kendisini doğuran anasını (öldürmeyi tasarladı). Bunu görüp mükemmel … bugün zuhur etti M 58 / 26-29. yügerü: şimdi, hâlen (EUTS) anta ötrü ayaġḳa tegimlig bodisvt tebrençsiz etüzin tütrüm terin͡g dyan saḳınç yügerü ḳılur: Bunun üzerine hürmete layık Bodhisattva sarsılmaz vücudu ile derin istiğraka şimdi dalar M 39 / 3-6. ön͡gre: önce, evvelce, vaktiyle (EUTS) biz ön͡gre keyikçiler erdimiz erüş öküş keyik -erig isig özlerinte ön͡gi ḳıltımız: 'Biz vaktiyle avcı idik. Birçok geyik öldürdük…’ M 78 / 28-30. 1.1.1.2.3.3. Hâl zarfları Hâl / durum ifade eden zarflardır. “Bütün hâl bildiren sıfatlar ile bazı isimlerin eşitlik ve vasıta hâli eki almış şekilleri hâl zarfı olarak kullanılabilir.” (Eraslan, 2012: 223). Maytrısimit’te bu hâlin kullanımı işlektir. nen͡g: asla, hiçbir suretle (EUTS) ilkideki çkrvrt ilig ḳanlar turġurmış çḥşaptlıġ tor nen͡g buzma: Vaktiyle dünya hükümdarlarının vaaz ettikleri ahlak düzenini hiç bozma … M 47 / 5-7. terk: hemen, derhâl (EUTG) terk ödün ulġadıp bedüp tükel bilge maytrı burḳan nomınta toyın bolup arḥant ḳutın͡ga tegirler: Hemen büyüyüp mükemmel hikmetli Maytrı Burkan dininde güçlü olur ve veliliğe ulaşırlar M 69 / 34-37. 1.1.1.2.3.4. Miktar zarfları Bir kılış ve oluşun veya bir vasfın miktarını, derecesini belirten zarflardan olan (Banguoğlu, 2019: 372) miktar zarflarının hepsi türemiş ad yapısındadır. Kullanımı seyrektir (bkz. 1.2.). 20 1.1.1.2.3.5. Soru zarfları Soru zarfları fiilleri çeşitli yönlerden soru yoluyla niteleyen zarflardır (Eraslan, 2012: 237). Metinden tespit edilen basit yapıdaki örnekleri şunlardır: ne: ne, nasıl (EUTG) antaġ körksüz ḳılınçlıġ erserler taḳı ne ayıtmış kergek: … böyle çirkin amelli olurlarsa artık bayağı ve alelade (insanları) sormak gerekir mi? M 58 / 11-12. taḳı ne ayıtmış kergek adan adan ol ödteki tınlıġlarnın͡g körksüz ḳılınçların yime (ö)k açataştru atlıġ ilig ḳan erdi: … ve artık bu devirdeki çeşitli yaratıkların çirkin amellerini sormaya ne hacet ve yine Ajātașatru adlı bir hükümdar vardı! M 58 / 41-44. ḳanta: nerede (EUTG) bir baḳar ten͡ginçe edim tavarım yoḳ biş yüz baḳar taḳı ḳanta (b)ulġay: Bir bakırlık dahi malım mülküm yok. 500 bakırı olsun nereden bulayım M 11 / 12-14. 1.1.2. Alıntı Adlar (Yabancı Dillerden Geçen Adlar) 1.1.2.1. Yabancı Kavram İşaretlerinden Oluşan Cins Alıntı Adlar (Kök)türkçeden günümüze değin farklı kültür ve uygarlıklarla siyasi, ticari, sosyal, dinî5 açıdan ilişki kuruldukça dildeki ödünçleme sayısı gün geçtikçe artmıştır. “Farklı kültürlerle çeşitli değişkenler açısından etkileşim içinde olan Türkçe kavramları işaretlerken alıntı sözcük yolunu da kullanmaktadır.” (Çoban, 2019: 299). Maytrısimit metni, Sanskritçeden Tohorcaya, Tohorcadan da Eski Uygur Türkçesine çevrilmiştir. Dolayısıyla bu dillerden geçen kelimeler çoğunlukta olmasıyla birlikte Çince, Süryanice, Soğdca, İranca, Sakaca ve Moğol dilinden alıntılanmış kök ve köken hâlindeki kavram işaretlerine de rastlanılmaktadır. Tespit edilen 345 ± yabancı sözcük bunulmaktadır. açani (< Skr. ājāneya): soy, soylu, ırk, soylu kök, imtiyazlı (EUTS) açani atların yaratmış altunluġ ḳan͡glıd(a): Cins atların koşulduğu altın bir arabada… M 35 / 6-7. 5 Eski Uygur Türkçesinde kullanılan Budist ve Manici çevreye ait dinî terimler için bkz. Hacer Tokyürek, Eski Uygur Türkçesinde Budizm ve Manihaizm Terimleri, 1. b. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2019. 21 buyan (< Skr. Moğ. punya ): sevap, iyi amel, kut; saadet, mut, sevap (EUTS) bu buyan tüşinte yidleg burḳan ḳutın bulzun közünür etüzi igsiz bolzun: Bu dinî sevap sayesinde Yidleg Burkanlığa erişsin, hâlihazırdaki vücudu hastalıksız olsun M 19 / 56-57. nırvan (< Skr. nervân): Nirvana, değersiz bir sükûnet (EUTS) men barıp toyın dıntar bolup nırvan yolın tileyür men: Ben varıp rahip olmayı ve Nirvana yolunu bulmayı arzu ediyorum M 47 / 9-10. nom (< Soğd. nom. Yun. nomos): tanzim, hürmet, saygı (AEDPL) nom işidip nom bitig bitimiş üçün ton etük aş içgü buşı birmiş üçün: Vaazı dinleyip dinî eserleri yazdığı için elbise, ayakkabı ve yiyecek içecek gibi sadaka verdiği için… M 50 / 6-8. samar (< Skr. samādhi): geçit, nazar (EUTS) boşġutsuz tözün tınlıġ kim alḳu nızvanılaraġ arıtı alımış alḳu dyan samarlar öze erk türk: … öğrenmeyen asil yaratık vardır bu, bütün istiğraklara hâkim olmuştur M 2 / 45-47. tsuy (< Çin. tsui): günah, suç, kabahat (EUTS) erserler ḳılmış tsuyların irinçülerin tijit kșanti ḳılu ögrenmiş erserler: İşlenmiş günahlarını itiraf etmeye (ve onlar için) af dilemeye alışmış olanlar… M 74 / 25-26. tijit (< Skr. desita): tövbe, bağış (EUTS) ḳılmış tsuyların ökünü tijit kşanti ḳılu ögren(-miş erser)ler: İşlenmiş günahlarını itiraf edip af dilemeye alışmış (iseler)… M 71 / 27-28. ḳamaġ (< Orta Far. hamāg): bütün, hep ḳamaġ şazın küzetdeçi ḳutlar vahşikler nivaziki ten͡grilerke ḳamaġḳa tüzü ön͡g ülüg bolzun: Bütün din koruyucusu iyi ruhlar ile ilahlara, hepsine tamamıyla birinci kısım bağışlanmış olsun! M I / 53-56. 22 vyakran (< Skr. vyākarana6): Burkancılıkta dokuz veya on iki kitaptan biri terk vyakran ulatı şastrlarıġ adırtlayu uḳtaçı vaybajiki aryaçintri bodisvt kş'i açarı yaratmış: Çabucak vyākarana ve şāstraları mufassalan anlayan Vaibhāşika tarikatinden olan üstat Āryacandra Bodhisattva'nın genişleterek çevirdiği*… M 38 / 50-53. 1.1.2.2. Yabancı Kavram İşaretlerinden Oluşan Kişi Adları Uygur Dönemi’nde özellikle çeşitli dinlerin etkisiyle dile giren kişi adları oldukça fazladır. Maytrısimit’in yazılma amacı, din kaidelerini yazıya geçirerek sevap kazanmak olması sebebiyle Budizm dininde ilahî güç vasfında olan kişilerin adları çok fazla geçmektedir. Kişi adları genellikle Sanskritçe kökenlidir. burḳan (= Skr. buddha, <Çin. +b’iuat(=fo)+ḳan): Burkan ḳarungrivi (< Skr. Karunagriva): Karunagriva san͡gabtri (< Skr. Sanghabhadra): Sanghabhadra gunaprabi (< Skr. Gunaprabhā): Gunaphadra manorati (< Skr. Manoratha): Manoratha kim yime taḳı ten͡gri ten͡grisi burḳan nırvanḳa barmışta kin şazanta uluġ tusu ḳıltılar .. enetkek ilteki vaybaş şastar yaratdaçı ḳarungrivi san͡gabtri gunaprabi manoratide ulatı baḳşılar ḳutın͡ga yükünür men: … ve yine Tanrılar Tanrısı Burkan Nirvana’ya ulaştıktan sonra dine hizmet etmiş, Hindistan’da Vaibhāşika eserleri telif etmiş olan Karunagriva, Sanghabhadra, Gunaphadra ve Manoratha’dan başka öteki üstatların asaleti önünde eğilirim M 3 / 43-48. maytrı (< Skr. Maitreya) menin͡g kiçigde berü yıġmış ḳazġanmı(ş) edim tavarım erdi erser .. anı alḳu tözün maytrı birle soḳuşup: Benim küçüklüğümden beri biriktirdiğim, kazandığım ne malım mülküm var ise bunun hepsini Asil Maytrı'ya rastlayıp… M 10 / 27-30. 6 Eski Uygurcada “gramer” karşılığı olarak kullanılan ifadedir. Detaylı bilgi için bkz. Murat Elmalı, Eski Uygurca Dil Bilgisi Terimleri vibakti-samaz, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2017. 23 1.1.2.3. Yabancı Kavram İşaretlerinden Oluşan Yer, Boy, Kavim, Millet, Devlet Adları Yabancı kavram işaretlerinden oluşan yer adları Türkçe sözcüklerle birlikte kullanılıp yer adı yapmaktadır. Metindeki tespit edilen örnekleri şunlardır: agnidiş (< Skr. Agnideşa): Agnideşa ülkesi en(e)tkek (< Soğd.*’yntk’k): Hint, Hindistan içtin sin͡gar burḳan nomın taştın sın͡gar sekiz vityasatan şastarlaraġ adırtlayu uḳtaçı agnidiş uluşta toġmış aryaçntr bodisvt kşi açarı entkek tilint(in) tohrı tilinçe yaratmış: İçeride Burkan dinini, dışarıda on sekiz Vidyāsthānaşāstraları ayırt ederek anlayan Agnideşa ülkesinde doğmuş olan üstat Āryacandra Bodhisattva’nın Hint dilinden Tohor diline değiştirerek… M 87 / 13-18. ḥimavanti (< Skr. Havimati): Himalaya baġirati (< Skr. Bhagiratha): Bhāgīratha ḳapilvastu (< Skr. Kapilavastu): Kapilavastu ġaudam (< Skr. Gautama): Gautama şaki (< Skr. Şakya): Şakya ḥimavanti taġnın͡g yın͡ġaḳınta baġirati atlıġ ögüz ḳıdıġınta ḳapilvastu atlıġ küsencig körkle balıḳ bar.. ol balıḳta çkrvrt ilig ḳanlarnın͡g keziginte tiziginte ġaudam oġuştın- (t)özdin belgürmiş ḳamaġ şaki tözlüg budun buḳun öze erklig türklüg şudotan atlıġ ḥormuzta ten͡grike yüleşi ilig ḳan bar: Himalaya Dağı cihetinde Bhāgīratha adlı ırmağın kıyısında, Kapilavastu adlı şirin ve güzel bir şehir vardır. Bu şehirde Cakravartin hükümdarları silsilesinde, Gautama sülalesinden, soyundan zuhur etmiş, bütün Şākya soyundan olan boy üzerine hükmeden Şuddhodana adlı, Tanrı Ezrua’ya benzeyen bir hükümdar vardır M 13 / 41-51. 24 1.2. TÜREMİŞ ADLAR (İng. Derived Noun, Derivative; Alm. Abgeleitetes Nomen; Fr. Nom Dérivé; Osm. müştak isim) İsim ya da fiil kök ve gövdelerinden çeşitli yapım ekleriyle genişletilmiş unsurlardır (Eraslan, 2012: 120). Eski Uygur Dönemi’nde dinsel metinlerde ve öteki alanlardaki belgelerde Türkçenin bütün olanaklarından yararlanılarak türetmelere gidilmiştir. Bu dönem türetmeler dönemi olarak da kabul edilmektedir (Aksan, 2014: 28; Aksan, 2018: 52). 1.2.1. İsimden İsim Yapım Ekleriyle Yapılmış Adlar İsimden isim, sıfat ve zarf mahiyetinde gövdeler türetilerek yapılan adlardır. İsimden isim yapım ekleriyle yapılan adlar, Maytrısimit’te oldukça işlektir (bkz. ikinci bölüm, 1.1.1.1.). çim+gen: çimen (EUTG) taġ töpüsinte mrkt erdni ön͡glüg yılınçġa yumşaḳ erdnilerig töşep urmış teg ölen͡g çimgenleri erür: Dağ tepesinde marakata ve ratna-renkli *yumuşak mücevherleri döşemiş, koymuş gibi ıslak çayırları vardır M 55 / 21-24. ḳa+daş: arkadaş, akraba (EUTS) alḳu sansar içinte ol antaġ tınlıġ oġlanı yoḳ kim menin͡g ögüm ḳan͡gım ḳam ḳadaşım bolmadılar erser: Bütün Samsāra içinde benim anam, babam, kardeşim ve akrabam olmamış olan hiçbir kimse yoktur M 33 / 43-47. ört+en: alev, ateş (EUTS) ol emgekke sün͡gükümüzke tegi etimiz yinimiz yarılur yırtılur örtenür yalar: Bu ıstıraptan kemiğimize kadar etimiz, derimiz yarılır, yanar, alev alır M 61 / 6-8. • Metinde tespit edilen belirsiz zamirlerden bazıları isimden isim yapım ekiyle oluşmuş ad sınıfındadır: adınaġu (< adın+aġu): başka, başkası (EUTS) ön͡gre yalan͡guḳ (ajunınta) (erken) vr(ḥ)ar sen͡grem sa(nlıġ) (sengik) (aşın) içgüsin yidimiz (yun͡gladımız) (adınaġuḳa) birdimiz: … vaktiyle insanlar (aleminde iken) manastırlara ait (yiyecek) ve içeceği yedik, (sarf ettik ve başkasına) verdik M 62 / 1-5. 25 ikigü (< iki+gü): her ikisi (EUTG) maytrı burḳan //- … bular ikigü menin͡g //- …: Maytrı Burkan … bunların her ikisi de benim… M 97 / 6-7. amtı yine tükel bilge (burḳan)nın͡g yirtinçü yir suvda (belgürmişin) uḳup işidip ḳadaşı ... (bir)le ikigü dkşnapt (iltin) yine maġat ilke kelirler: Şimdi gene, mükemmel hikmetli Burkan'ın dünyada (belirdiğini) görüp, anlayıp, işitip arkadaşı ile her ikisi Dakşināpatha … yine Magadha ülkesine gelirler M 8 / 31-36. barça (< bar+ça): bütün, hep (EUTG) al(ḳu) ed tavar barça tolp ḳarılsar alp bulġuluġ kişi etüzin bulmışım yoḳsuz bolġay: … bütün mal mülk, hepsi birbirine karışınca bulunması güç insan vücuduna ulaşmış olmam boşuna olacak M 1 / 13-26. tört erdnilig yarataġlaġ sekiz tümen tört min͡g kent uluşlarda barçada baştın açsız ḳızsız ḳısıġsız ḳavrıġsız yaġısız börisiz: … dört cevherle mücehhez 84000 şehrin hepsinden üstün, tok, dertsiz, hür müstakil, düşmansız, minnetsiz… M 3 / 14-18. • Niteleme sıfatı yapısındaki kimi sıfatlar, isimden isim yapım ekleri alarak gövde oluşturmuştur: yaġız (< yağ+ız): esmer, doru renkli, yiğit (KBS) ança sav yarlıḳaduk(ta) yitinçsiz yitiz yaġız yir tebreyür: Bunca sözleri buyurdukta erişilemeyecek kadar yüksek olan yağız yer titrer M 48 / 22-23. adınçıġ (< adın+çıġ): başka, başkaca, özel, seçkin, mümtaz, üstün derecede, hayrete değer, şaşırtıcı (EUTS) alḳu adada (ḳutġar)ġuçı adınçıġ ten͡gri ten͡grisi burḳan körmedin ölür men: … bütün tehlikelerden kurtaran, harikulade Tanrılar Tanrısı Burkan’ı görmeden öleceğim! M 16 / 8-9. edgü (< ed+gü): iyi, üstünlük (EUTS) sevinü küler yüzin badari braman inçe tip tidi .. edgü edgü tözün oġlum an͡gsız inç artuḳ edgü erdim: … Sevinçle, güler yüzle Badhari Brahman şöyle dedi: ‘İyi, iyi! Asil oğlum! Ben çok sakin, pek iyi idim M 9 / 3-5. 26 • Sıra sayısı belirten sıfatlar türemiş ad yapısındadır: ikinti (< iki+nti): ikinci üçünç (< üç+ünç): üçüncü bir on͡galı utġuraḳ uluşta turmışlar.. ikinti titrü (ke)lmiş uluşta turmışlar .. üçünç ip nız(vanı)... yarlıḳadılar: Birincisi: vazıh ve mükemmel (olan) bir ülkede olanlar. İkincisi: gerçek gelmiş (?) bir ülkede olanlar. Üçüncüsü: … ihtiras … buyurdular M 46 / 18-21. törtünç (< tört+ünç): dördüncü maytrısimit nom bitigde tigin öge atın͡ga abişik ḳılmaḳ atlıġ törtünç ülüş tükedi: Maytrısimit (adlı) din kitabında 'Burkan hilafeti adını takdis etmek' adlı dördüncü bölüm bitti M 27 / 26-29. bişinç (< biş+inç): beşinci (bu) bişinç boşġutsuz arḥant dı(ntar) erür: Bu, beşinci öğrenmeyen, velidir M 2 / 22-23. • Maytrısimit’te seyrek kullanılan, asıl sayıların üzerine /+Ar/ eki getirilerek yapılan üleştirme sayı sıfatları türemiş ad yapısındadır: birer (< bir+er): tek tek, tane tane, birer bu yaġız yir özeki ḳoġ topraḳ birer evin sanaġalı .. nen͡g munun͡g bilge biliginin͡g sanın saḳışın alġalı: Bu kara toprak üstündeki tozlar tane tane sayılabilir. (Fakat) bunun bilgisinin sayısını, adedini almak hiç (mümkün değildir) M 38 / 26-29. • İkiden başlayarak bir sıra asıl sayı sıfatlarına /+AGU/ eki getirilerek yapılan topluluk sayı sıfatlarının metinden örnekleri türemiş ad yapısındadır: üçegü (<üç+egü): üçü bular üçegü kök ḳalıḳdak(ı) (yo)lça uça kelip: Bu üçü gökteki yol boyunca uçarak geldiler M 7 / 8-10. 27 • /+çA/ eşitlik ekinin başlıca iki işlevi bulunur: çekim eki işlevi ve yapım eki işlevi. Çekim eki işlevi ile bir tür zarf şeklindedir fakat yapım eki işleviyle kullanıldığı kelimelerle kalıplaşıp isimden isim yapım eki işlevi görür ve gövdeler türetir (Alyılmaz, 2020: 23; Eraslan, 2012: 152-153). Metinde belirsiz sıfat yapısındaki /+çA/ isimden isim yapım ekini almış kimi adlar türemiş ad yapısındadır: munça (< bu+n+ça): bunca, bu kadar (EUTG) bu munça türlüg tsuyluġ yazuḳluġ tınlıġlar alḳu raurap tamuda toġarlar: Bunca günahkâr yaratıklar hep Raurava cehenneminde doğarlar M 83 / 21-23. neçe (< ne+çe): nice, her ne kadar (EUTG) neçe yime tömke biliglig erser inçip etüzin artuḳ saḳlanu tutar: Her ne kadar cahil ise de (?) gene vücudunu pek fazla korur M 2 / 12-14. • Soru sıfatı yapısındaki anlamlı ögelerden bazıları metinde isimden isim yapım ekleriyle türemiştir: neçe (< ne+çe): ne kadar (EUTG) ḳaç (< ka+ç): kaç (EUTG) neçe ür kıç anta bolur yime ne türlüg emgek teginürler: Ne kadar zaman orada kalırlar ve nasıl acı çekerler?' M 81 / 12-13. (tö)zünüm ḳaç yan͡glıġ ... .. maytrı (bodisvt) ... (te)n͡griler: Asilim, kaç çeşit... Maytrı (bodhisattva) … tanrılar… M 36 / 30-32. • Hâl zarfı yapısındaki kimi zarflar isimden isim yapım ekleriyle türemiştir: ança (< an+ça): o kadar, bu şekilde (EUTG) ança saḳınç saḳıntuḳta ikile olarnı ayıġ ḳılınçlıġ yil toḳıp uluġ tamularda kemişür: Böyle düşündüklerinde, tekrar bunları, kötü amellerin rüzgârı yakalayıp büyük cehennemlere fırlatır M 70 / 23-26. barça (< bar+ça): bütün, bütünüyle, tamamıyla (EUTG) muna ertimlig etüzümüz ertip barsar al(ḳu) ed tavar barça tolp ḳarılsar alp bulġuluġ kişi etüzin bulmışım yoḳsuz bolġay: İşte bu fâni vücudumuz göçüp gidince ve 28 bütün mal mülk, hepsi birbirine karışınca, bulunması güç insan vücuduna ulaşmış olmam boşuna olacak M I / 12-16. • Metinde tespit edilen miktar zarfları türemiş ad yapısındadır. İsimden isim yapma ekiyle oluşanlar: azḳıya (< az+ḳıya): azıcık (EUTG) ançaḳıya (< ança+ḳıya): azıcık (EUTG) bu muntaġ tü(rlüg) emgeklerig körüp azḳıya ançaḳıya yime ajunlarıġ ögmez men alḳamaz men: … bunca acıları görüp varlık şekillerinden birazını olsun övmem; nerede kaldı ki hepsini öveyim! M 85 / 54-56. • Yer yön zarflarının bazıları türemiş ad yapısındadır: alt (< al+t): alt (EUTG) üst (< üs+t): üst (EUTG) üstün ten͡gri yirinte altın yalan͡guḳ etüzinte uiatı nırvanlıġ orun bultaçı bolur: … yukarıda tanrılar yerinde aşağıda insan vücudunda vb. Nirvana yerini bulur M 54 / 22- 24. 1.2.2. Fiilden İsim Yapım Ekleriyle Yapılmış Adlar Fiilden isim yapım ekleriyle yapılmış adların kullanımı Maytrısimit’te oldukça işlektir (bkz. 1.1.1.2.). bilig (< bil-ig): bilgi (EUTS) tavranmaḳ bolmasar bilig kön͡gül bolmaz.. biligsiz bilig bolmasar tavranmaḳ bolmaz .. biligsiz bilig öçser tavranmaḳ öçer.. tavranmaḳ öçser bilig kön͡gül öçer .. bilig kön͡gül öçser at ön͡g öçer: Davranmak olmasaydı şuur olmazdı. Cehalet olmasaydı davranmak olmazdı. Cehalet sönse davranmak söner. Davranmak sönse şuur söner. Şuur sönse ad ve renk söner M 44a / 22-25. taḳı (< taḳ-ı): dahi, ve, kaldı ki, nihayet, bundan başka (EUTS) takı yime edgü aşay küçinte uvutluġ uyatlıġ bolurlar: … ve yine iyi niyet sayesinde terbiyeli ve edepli olurlar M 59 / 7-8. 29 orġaḳ (< or-ġaḳ): orak (EUTG) amarıları yime örtlüg yalınlıġ yivt- orġaḳlar öze ḳurşayur yö(rgenür): Bazıları da alevli… oraklar ile çevrilir M 83 / 39-41. • Belirsizlik zamiri yapısındaki kimi adlar fiilden isim yapım ekiyle oluşmuş türemiş addır: adın (< ad-ı-n / ad-a-n): başka, başkası (EUTG) ır ırlasar adnaġu taplamaġuluġ taḳşut sav taḳşurmazlar .. sekizinç adannın͡g edgüsinge küni kön͡gül turġurmazlar adannın͡g asaġın͡ga t(ususın͡ga) ... nu ög-...: Şarkı söyleseler başkalarının hoşuna gitmeyecek bir şarkı söylemezler. Sekizincisi: Başkasının iyiliği için kıskançlık duyguları beslemezler. Başkasının yararına ... M 32 / 3-7. biz ön͡gre kişi ajunınta erken adın amraḳın amranmaḳ oġrınta eren s vın işile(rke) … işiler savın erenke / t-…: ‘Biz vaktiyle insanlar âleminde iken başkasının sevgilisini sevmek sebebiyle erkeklerin sözlerini … kadınların sözlerini erkeklere … M 107 / 17-21. alḳu (< alḳ-u): bütün, hep (EUTG) alḳu işleyü tükedimiz: Hepsini çalışarak bitirdik M 12 / 29-30. uḳġuluġ törülerig alḳu uḳtı bilti: Bilinmesi gereken düzenlerin hepsini anladı, bildi M 13 / 16-17. ög ḳarnınta toġa teglük toġar irinç çıġay körgeli körksüz alḳuḳa aḳ bolur: Ana karnından kâr olarak doğar; fakir, zavallı ve bakılmayacak kadar çirkin; herkes tarafından nefret edilir M 85 / 24-26. • Niteleme sıfatı yapısındaki sıfatlardan bazıları türemiş ad şeklindedir: yavlaḳ (< yavla-ḳ): kötü, pek, düşmanlık (KBS) ança ... burḳan ḳutı kim ḳop... ḳamaġ ayıġ yavlaḳ törülerig yıdı yoḳı birle üzmelemiş bolur: Burkanlık ki bütün kötü ve fena unsurları, teferruatına kadar hepsini yok etmiş olur M 48 / 14-18. bertük (< bert-ük): sakat (EUTG) iglig kemlig bertük beçel tınlıġlarıġ açınsar: … hasta, bereli, sakat yaratıklara ihtimam etseler, acısalar… M 52 / 52-53. 30 bedük (< bedü-k): büyük EUTS adġar atların yarataġlaġ körtle ḳan͡glılar uluġ bedük ud in͡gek boġalar ḳuduz öküzler: Aygır atların koşulduğu güzel arabalar; büyük, iri sığırlar, inekler, boğalar, yabani öküzler M 12 / 1-3. • Tam sayıların bir parçasını gösteren kesir sayı sıfatlarından metinden tespit edilen örneği fiilden türetilmiş isim yapısındadır: yarım (< yar-(ı)m): yarım (KBS) taḳı yime ol kidin otrasınta yarım bire kin͡g yarım bire terin͡g tört erdnin itilm(iş) çldar atlıġ yul bolur: … ve yine o *evlerin ortasında yarım mil genişliğinde, yarım mil derinliğinde dört cevher ile tanzim edilmiş Jaladhara adlı bir göl vardır M 31 / 7-11. • Belirsiz sıfat yapısındaki bazı adlar da türemiş addır: kop (< ko-p): bütün, hep (KBS) ḳop ajuntaḳı etüzin ayayu aġırlayu yinçürü yükünü teginür biz: … bütün âlemlerdeki vücutları ile hürmet ederek biz aciz kullar secde ederiz M 5 / 60-61. • Yer yön zarflarından bazıları fiilden isim yapım ekleriyle türemiştir: ara (< ar-a): ara, arasında (EUTG) aġar uvın udımış tınlıġlar ara yalın͡guz oduġsaḳ ol ermiş: 'Ağır ihtiras uykusuna dalmış yaratıklar arasında yalnız o uyanık idi!' M 13 / 33-34. • Metinde tespit edilen miktar zarflarının tamamı türemiş ad yapısındadır. Fiilden isim yapma ekiyle oluşanlar: artuḳ (< art-uḳ): fazla, çok (EUTG) neçe yime tömke biliglig erser inçip etüzin artuḳ saḳlanu tutar: Her ne kadar cahil ise de (?) gene vücudunu pek fazla korur M 2 / 12-14. 31 • Metinde zaman zarfı yapısındaki kimi zarflar türemiş addır: aşnu (< aşn-u): önce, evvelce (EUTS) ötrü (< ötr-ü): sonra, o zaman (EUTS) ançulayu yime tükel bilge maytrı burḳan nırvanḳa barġalı saḳınur an͡g aşnu (kiç)ig tıtsısın nırvanḳa ıdıp kin timin ök özi nırvan bulu yarlıḳar .. ötrü tükel bilge maytrı burḳan törtünç dyan (ten͡g)ri yirinteki dyan saḳınç(tı)n inip: Tıpkı bunun gibi mükemmel hikmetli Maytrı Burkan da Nirvana'ya varmayı tasarlar, en küçük öğrencisini Nirvana'ya gönderir, sonra hemen bizzat kendisi Nirvana'yı haşmetle bulur! Sonra mükemmel hikmetli Maytrı Burkan, dördüncü istiğrak tanrılar yerindeki istiğraktan kalkar M 87 / 5- 12. amtı (< am-tı): şimdi (EUB) anın amtı türk yigit erken ḳayu erser bir nom bitig bititelim: … bundan dolayı şimdi gücümüz, kuvvetimiz yerinde iken hangisi olursa olsun bir din kitabı yazdıralım M I / 16-18. • Hâl zarfı yapısındaki kimi adlar fiilden isim yapım ekleriyle türemiştir: basa (< bas-a): sonra, art (EUTG) taḳı yime antada basa öküş türlüg nom bitig(ig) bititdiler .. yaratdılar sakntili ...- // şuri gotiki matraçiti aşvaġo(sata) ulatı bodisvt baḳşılar (ḳut)ın͡ga ayayu aġırlayu yinçürü yükünür men: … ve bundan sonra birçok din kitapları yazdırmış, telif etmiş olan Skandhila, Şūra, Godhika, Mātrceta ve Aşvaghoşa'dan başka diğer üstat bodhisattvalar asaletine hürmetle secde ederim M 3 / 49-58. 1.3. BİRLEŞİK ADLAR (İng. Compoud Noun; Alm. Zusammengesetztes Nomen; Fr. Nom Composé; Osm. mürekkep isim, ism-i mürekkep) Birleşik kelime; en az iki kelimeden oluşur ve bu iki sözcüğün kendi kavramları dışında yeni bir kavramı karşılamak üzere Türkçenin söz kalıplarına uygun bir biçimde belirli yollarla ses, biçim ve anlamca bitişip kaynaşarak yeni bir kelime kalıbına girmiş şeklidir (Gülensoy, 2019: 516). Bunların bir kısmı birleşik isim bir kısmı da birleşik 32 fiilden oluşur. Maytrısimit’teki birleşik adlar, “ad tamlaması yapısındaki adlar” ve “sıfat tamlaması yapısındaki adlar7” şeklinde incelendi. 1.3.1. Ad Tamlaması Yapısındaki Adlar Genel anlamlı dil ögelerinden biri olan belirtisiz isim tamlamaları, birçok dilde olduğu gibi Türkçede de isim yapma yollarının başında gelir; genelde bir nesnenin, türün adı gibi kullanılırlar (Alyılmaz, 1994: 19). Belirtisiz isim tamlamaları, iki ismin birbirine ilgi eki olmadan bağlanmasıdır ve birleşik isim grubuna dahildirler. Tamlayan / belirten / yardımcı unsur eksiz durumda yani sıfır biçim birim (Ø), tamlanan / belirtilen / asıl unsur iyelik ekli isimdir. Belirtisiz isim tamlamaları ögeleri arasında belirtili isim tamlamaları gibi geçici değil, kalıcı / devamlı bir ilişki vardır (Özkan ve Sevinçli, 2019: 29). Maytrısimit’te tespit edilen ad tamlaması yapısındaki birleşik adlar şunlardır: ilig+Ø ḳan+Ø: hükümdar (EUTG) yir+Ø suv+Ø: yeryüzü, dünya (EUTG) (tigin) öge atın͡ġa tegip burḳan çkrvrt ilig ḳan yir suvda belgürer: … veliaht adına ulaşıp (yani: Şakyamuni’nin halefi olup) bir burkan, dünya hükümdarı (olarak) dünyada zuhur eder M 8 / 41-43. öz+Ø yaş+Ø: ömür (EUTG) ertimlig turur . . öz yaş kentü ürlüksü(z) men͡güsüz erür: … fânidir; hayatın, ömrün kendisi daimî ve ebedî değildir M I / 1-2. ten͡gri+Ø yer+i: tanrılar dünyası anın amtı (bi)lge baḳşı uluġ ilig ezrua ten͡gri yirinte toġġalı arıġ erzün: Bu yüzden şimdi hâkim, büyük hükümdar Erzuanın tanrılar dünyasında doğmak için temiz olsun M 12 / 12-14. raurap+Ø tamu+Ø: Raurava cehennemi bu munça türlüg tsuyluġ yazuḳluġ tınlıġlar alḳu raurap tamuda toġarlar ..: Buna günahkâr yaratıklar hep Raurava cehenneminde doğarlar M 83 / 21-22. 7 Ad tamlaması yapısındaki adların ve sıfat tamlaması yapısındaki adların birleşik ad yapma konusunda detaylı bilgi için bkz. Semra Alyılmaz, “Türkçede Birden Fazla Anlam Ögesiyle (Sentaktik Yolla) Kavramların İşaretlenmesi”, Ç.Ü.T.A.D., 2018, C. 3, S. 1, ss. 11-25. 33 1.3.2. Sıfat Tamlaması Yapısındaki Adlar “Bu tür tamlamalar, varlıkların durumlarını, biçimlerini, renklerini kısacası nasıl olduklarını bildiren niteleme sıfatlarının bir isimle birlikte kullanımından oluşmaktadır. “Niteleme sıfatı + isim” kuruluşundan oluşan bu tür tamlamalar netice itibariyle genel anlamlı bir kelimeyi, kelime grubunu (ismi) ifade ederler.” (Alyılmaz, 1994: 20). isig öz: hayat (EUTG) m(u)nta turmış buyan edgü ḳılınç ön͡g ülüg evirer men an͡gilki ten͡gri burḳannın͡g isig özin sataġ yuluġ birip sataġın almış nomluġ erdnig küzetdeçi ezrua hormuzta vişnu mheşvri tört mharaçlarda ulatı: Bundan hâsıl olan sevabın birinci kısmını, anne Tanrı Burkan'ın kendi hayatını, feda ederek satın aldığı ve din cevherinin koruyucusu olan Ezrua, Hormuzta, Vişnu ve Maheşvara adlı dört büyük hükümdara bağışlarım M I / 47- 53. bükün: bugün (M) men bükünte ınaru ölü ölginçe çḥşapat tamġa arıġ küzedür men: ‘Bugünden itibaren ölünceye kadar Şila Mudrâ'yı ('ahlâk mühürü') muhafaza edeceğim.' M 18 / 7-9 ḳaraḳuş: karakuş (EUTS) vijir tumşuḳluġ ḳarġa ḳuzġun ḳaraḳuş teglükenler kelip buza butarlayu etimizni yinimizni üzüp iskep tançu tançu yiyürler: Elmas gagalı karga, kuzgun, karakuş ve akbabalar (?) gelip tahrip ederek etimizi, derimizi parçalayıp, parça parça yerler; acı çekeriz M 78 / 20-24. yan͡gı kün: yeni gün yan͡gı kün küsençig körünç birle tuşar: … 'yeni günde' arzulanan piyese tesadüf edecektir M 104 / 9-10. 34 2. FİİLLER / EYLEMLER (İng. Verb.; Alm. Verb, Verbum, Zeitwort; Fr. Verbe; Osm. fiil) Fiiller iş, oluş ve hareketleri karşılayan sözcüklerdir. Fiil kök ve gövdeleri anlamlı ancak isimler gibi tek başına kullanılmayan dil birlikleridir. Türkçede sözcük türleri arasında fiillerin belirleyici ve önemli bir yeri vardır. Türkçedeki fiillerin çoğunluğu Türkçe kökenlidir (Gülensoy, 2019: 558; Hengirmen, 1999: 169). Maytrısimit’teki fiiller; “basit fiiller”, “türemiş fiiller” ve “birleşik fiiller” alt başlıklarında incelendi. 2.1. BASİT FİİLLER Kök hâlindeki fiiller basit fiillerdir. Yapım eki almadıkları için anlamını ve yapısını bozmadan parçalanmazlar (Gülensoy, 2019: 558). Maytrısimit’te tespit edilen basit fiiller şunlardır: is-: el koy- er at ḳul kün͡glerinin͡g aş ton yigü içgülerin istiler: … yiyecek, içecek ve giyeceklerine el koydular M 75 / 54-55. yal-: alev al- (M) yorı-8: yürü-, dolaş- (M) tokı-: vur-, döv- (M) ti-: de-, söyle- (M) körün͡gler beglerimiz munta toġup örtenür yalar biz .. baḳşı boltaçılar açarılar ön͡gre yorıyur biz yan͡g udu tıtsı boltaçılar örtlüg yalınlıġ etüzin örtlüg çomaḳlar tut(a) bizni toḳıyur inçe tip tiyürler: Bakın beylerimiz! Burada doğup alev alev yanıyoruz. Hoca ve üstat olan bizler önde gidiyoruz. (Bizi) izler bir biçimde de öğrenci olanlar! Alevli vücutları ile alevli sopalar tutarak bize vuruyorlar ve şöyle diyorlar M 73 / 8-14. aç-: aç- (M) anın͡g utlısın tüşin uzun ödün tegintimiz amtı (bizin͡g) tsuyumuznı irinçümüzni açar biz yadar biz: Bunun cezasını uzun zaman çektik. Şimdi günahlarımızı açıyoruz, yayıyoruz M 74 / 36-39. 8 yorı- eyleminin kökeni için bkz. Cengiz Alyılmaz, 2020. “yorı- (…> yürü-) Eylemi Nereden Geliyor?”, BUGU Dil ve Eğitim Dergisi, 2020, S. I, ss. 1-19. 35 sor-: em- (M) tumşuḳluġ tarmaḳlaġ boylar kel-/// tolp etüzümüzni sorarlar: gagalı, pençeli vücutlar (?) (gelip) bütün vücudumuzu emerler M 107 / 14-16. ḳarı-9: ihtiyarla- (M) öl-: öl- (M) tay-: kay- (M) erler ḳarıyurlar ölürler tayarlar ikile belgülüg bolurlar: … insanlar ihtiyarlar, ölür ve göçüp giderler. İkinci bir defa (da) zuhur ederler M 43 / 14-15. yu-: yıka- (M) anı men seki(z) ... tözün yulluġ suvin yud(um): … onu ben sekiz … asil çayların suyu ile yıkadım M 21 / 12-13. 2.2. TÜREMİŞ FİİLLER İsim veya fiil köklerinden türetilmiş fiillerdir. Bu tür fiiller ekleriyle birlikte köklerine kadar parçalanabilirler (Gülensoy, 2019: 558). Maytrısimit’teki türemiş fiiller “isimden fiil yapım ekiyle yapılmış fiiller” ve “fiilden fiil yapım ekiyle yapılmış fiiller” alt başlıklarında incelendi. 2.2.1. İsimden Fiil Yapım Ekleriyle Yapılmış Fiiller Cins ya da özel isimlerden geçişli veya geçişsiz fiil gövdeleri yapan eklerle yapılan isimlerdir (bkz. ikinci bölüm, 1.1.2.1.). bediz+e-: süsle-, beze- (EUTS) suv+a-: sula-, ıska et-; sıva- (EUTS) şal çoj-... itser .. yapsar suvasar (y)örün͡g (to)praḳ tokısar bedizeser: Bir kulübe ve bir… kursa, yapsa, sıvasa, açık renkteki bir toprağı karsa, boyasa… M 51 / 1-2. 9 yaşlan-, koca-, ihtiyarla- anlamına gelen ḳarı- eyleminin üzerine gelen /-G/ eylemden ad yapma ekiyle biçim birim oluşturmaktadır. Bu ek, tarihsel süreç içerisinde düşmüştür. Bu ve bunun gibi (Kök)türk harfli yazıtlarda geçen eski Türkçe sözcüklerin kök / kökenleri için bkz. Cengiz Alyılmaz, İpek Yolu Kavşağının Ölümsüzlük Eserleri, 1. b., Ankara: Atatürk Üniversitesi Yayınları, 2015. 36 ant+ık-: yemin et-, ant iç- (EUTS) satıġ yul(uġ) oġrınta ant antıḳtımız..: Alım satım esnasında (yalan yere) yemin ettik M 61 / 23-24. bek+le-: bağla- (EUTG) amarıları örtlüg yalınlıġ ḳızıl baḳırlaġ naralar içinte beklenmiş: Bazıları kızgın, alevli, kızıl bakırlı cehennemler içinde bağlanmış… M 68 / 19-20. am+ra-: sev- (EUTS) balıġ başlıġ ḳanlıġ yinlig kençkiyesin iki emigi ikin ara ḳuçup sever amrayur erser: … yaralı, üstü başı kan içinde olan yavrucuğunu bağrına (iki memesinin arasına) basıp sevse… M 33 / 20-21. boş+u-: bağışla- (günahı), gider-, affet-, kurtar- (EUTS) ḳop tsuyda yazuḳta boşunu ötünür biz: Bütün günahlardan kurtulmayı diliyoruz M 73 / 19-20. 2.2.2. Fiilden Fiil Yapım Ekleriyle Yapılmış Fiiller Fiilden fiil yapım ekiyle yapılmış fiiller, kelimenin türünü değiştirmeden türeten eklerle yapılır (bkz. 1.1.2.2.). ḳo-d-: koy-, bırak-, terk et-, yerleştir- (EUTG) amtı men irteki kün ök orduġ ḳarşıġ ḳodup toyın dıntar bolayın: Şimdi ben yarın hemen sarayı terk edip rahip olmak istiyorum M 47 / 19-22. yan͡g-ḳur-: aksettir- (EUTS) yinçge ḳatunlarnın͡g külüşmek ḳatġurşmaḳ ünig kök ḳalıḳ yan͡gḳurdı: Zarif ve ilahî kadınların yüksek sesle gülüşmelerini gök aksettirdi M 18 / 40-42. bil-in-: bilin- (EUTG) amtı yazuḳumuznı bilinür biz uḳunur biz: Şimdi günahlarımızı itiraf ediyoruz M 73 / 17-18. 37 il-it-: götür-, sevk et- (EUTS) anta ötrü brın͡giki upasvami bu iki urılar badarı bramanıġ ikidin yolayu tuta ilitdiler: Bundan sonra Bhrngika ve Upasvāmin, bu iki oğul Badhari brahmanı her iki taraftan yolunu keserek tuttular ve götürdüler M 12 / 32-35. 2.3. BİRLEŞİK FİİLLER Birden fazla kelimenin birleşmesinden oluşan fiillerdir. Maytrısimit’teki birleşik fiiller, “isim + yardımcı fiilden kurulmuş birleşik fiiller”, “fiil – zarf-fiil - fiil şeklinde kurulmuş birleşik fiiller (betimlemeli / tasviri fiiller)” ve “fiil deyimleri” alt başlıklarında incelendi. 2.3.1. İsim + Yardımcı Fiilden Kurulmuş Birleşik Fiiller “Kullanılışlarına göre yardımcı fiiller, aslî anlam ve işlevlerinden farklı mana ve işlevde kullanılan fiillerdir. Bu sebeple yardımcı fiiller ancak bir kelime veya bir kelime grubuyla birlikte kullanılan fiillerdir.” (Eraslan, 2012: 423). İsimle bol-, tur-, er-, ḳıl- aslî yardımcı fiillerin birleşimiyle oluşurlar. Maytrısimit’te daha çok bol- yardımcı fiil kullanılmıştır. -1. İsim + bol- yoḳsuz bol-: boşuna ol- kişi etüzin bulmışım yoḳsuz bolġay: … insan vücuduna ulaşmış olmam boşuna olacak M I / 15-16. tegimlig bol-: ulaşmış ol-, eriş- ḳam(aġ)da üstünki arḥantlarnın͡g edgüsin erdemin bulġalı tegimlig bolur: … bu hepsinden üstün olan velilerin yüksekliğine, faziletine ulaşmaya layıktır M 2 / 25 / 28. ḳılınç bol-: var ol- tutyaḳlanmaḳ bol-: varlığa bağlanmak vukua gel- toġmaḳ bol-: doğmak vukua gel- ölmek bol-: ölmek vukua gel- teginmek tıltaġınta az ḳıl(ınç) bolur az ḳılınç tıltaġınta tutyaḳlanmaḳ bolur .. tutyaḳ tıltaġınta ḳılınç bolur .. ḳılınç tıltaġınta toġmaḳ bolur toġmaḳ tıltaġınta ḳarımaḳ 38 ölmek bolur: Hissetme sebebiyle hırs ve arzu vukua gelir. Hırs ve arzu sebebiyle varlığa bağlanmak vukua gelir. Varlığa bağlanma sebebiyle var olma vukua gelir. Var olma sebebiyle doğmak vukua gelir. Doğmak sebebiyle ihtiyarlamak, ölmek vukua gelir M 44a / 1-6. -2. İsim + er- edgü er-: iyi i- badari braman inçe tip tidi .. edgü edgü tözün oġlum an͡gsız inç artuḳ edgü erdim: Badhari Brahman şöyle dedi: 'İyi, iyi! Asil oğlum! Ben çok sakin, pek iyi idim M 9 / 2-5. arıġ er-: temiz ol- anın amtı (bi)lge baḳşı uluġ ilig ezrua ten͡gri yirinte toġġalı arıġ erzün: Bu yüzden şimdi hakîm, büyük hükümdar Ezrua’nın tanrılar dünyasında doğmak için temiz olsun M 12 / 12-14. oduġsaḳ er-: uyanık ol- öz etüz (ün͡g)üzlerke edgülüg adnaġuḳa asaġlaġ işke oduġsaḳ erin͡gler: Kendi vücutlarınıza iyilik, başkalarına hizmet (edecek) işlerde uyanık olunuz M 19 / 40-42. -3. İsim + tur- tebrençsiz tur-: ayakta dur- taḳı yime tebrençsiz turmış atlıġ boşgutsuz tınlıġ bar: … ve yine 'ısrarla ayakta duran' adlı öğrenmeyen bir yaratık vardır M 2 / 16-18. -4. İsim + ḳıl- tusu ḳıl-: hizmet et- kim yime taḳı ten͡gri ten͡grisi burḳan nırvanḳa barmışta kin şazanta uluġ tusu ḳıltılar: … ve yine Tanrılar Tanrısı Burkan Nirvana'ya ulaştıktan sonra dine hizmet etmiş M 3 / 43-46. tapsız tan͡gsız ḳıl-: uygunsuz ve pis yap- ḳuvraġ aşın içgüsin baġraġu ḳılınçın tapsız tan͡gsız ḳıltımız: Cemaatin yiyeceğini, içeceğini uygunsuz ve pis yaptık M 73 / 61-63. 39 kşanti ḳıl-: af dile- olar mini tapa kelip ḳılmış yazuḳların kşanti ḳıltılar: … bunlar bana doğru gelip işledikleri günahları için af dilediler M 78 / 1-3. 2.3.2. Fiil + Zarf-fiil + Fiil Şeklinde Kurulmuş Birleşik Fiiller (Betimlemeli / Tasviri Fiiller) 2.3.2.1. Tezlik Fiili Tezlik fiili, eylemin çok hızlı ya da gelişi güzel yapıldığını bildirir10. Maytrısimit’te bir- yardımcı fiili tezlik fiilini karşılar. ay-u bir-: söyleyiver- menin͡g antaġ küçüm küsün- -üm yoḳ kim ten͡gri burḳan- -nın͡g edgüsin erdemin kin͡g alḳıġ küleyü sözlegülüg ne yime tire yıġyıraḳ (?!) ayu bireyin: 'Benim, Tanrı Burkan'ın iyiliğini, faziletini tafsilatiyle överek söyleyebilecek kadar gücüm kuvvetim yoktu. Ancak bunun hakkında topluca (şunu) söyleyeyim…’ M 13 / 36-41. bol-u bir-: oluver- ḳamaġ ḳorḳınçḳa ... -larnan͡g ...-m yarlıġ ... yü(kü)nür biz ... ıraḳ bolu birin͡g: bütün korkunç … sefil … secde ederiz … uzaklaşın! M 85 / 43-47. 2.3.2.2. Süreklilik Fiili Eylemin bitmediğini, devam ettiğini anlatır. Maytrısimit’te süreklilik anlamını ifade etmek için tur-, kel-, tut- vs. yardımcı fiilleri kullanılmıştır. tol-u tur-: doldurup dur- uluġ küçlüg ten͡griler kök ḳalıḳaġ yüzinte tıḳmış teg tolu turdılar: Büyük, güçlü tanrılar göğü sanki yüzeyini kaplamış gibi doldurup (bu olayı görebilmek için) durdular M 18 / 17-19. 10 H. Şahin’e göre Türkçede geçmişten bugüne kullanılan tezlik fiili olan bir- fiilinin asıl görevi, “kurduğu yapıya eklendiği fiilin ifade ettiği hareketin çabuk, hızlı bir şekilde yapıldığı anlamını katmaktır. Ancak güçten ve iktitardan kaynaklanan kolaylıklar anlamını da barındırmaktadır.” Detaylı bilgi için bkz. Hatice Şahin, “Kutadgu Bilig’de Tasviri Fiiller”, Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilgiler Dergisi, S. 2, ss. 95-105. 40 üstel-ü ökli-(y)ü tur-: çoğalıp dur- ḳarımaḳ sen kim toġmışta berü altm( ış) yaşḳa tegi küç küsün et ḳan üstelü ökliyü turdi: 'Ne kadar iğrenç ve kabasın sen ihtiyarlamak (!) Doğduğundan beri altmış yaşına kadar güç kuvvet, et kan hep artıp çoğalıp durdu…’ M 12 / 39-42. kör-ü tur-: bakıp dur- ayaġḳa (tegimlig)... ... telmire kö(r)ü turdı: … hürmete (layık) .... yalvararak bakıp durdu M 21 / 16-17. köy-e kel-: alevlenerek gel- amarıları ḳuruġ sün͡gük köyük etüzin örtenü köye kel(ir)ler: Bazıları (ise) kuru kemik ve yanmış vücutları ile yanıp alevlenerek gelirler M 74 / 4-6. toġ-a kel-: doğup gel- muna kün burnı toġa kelti: İşte gün burnu doğup geldi M 37 / 9-10. yaltra-(y)u ḳal-: parlayıp dur-, parlayarak- (EUTS) sekiz on türlüg nayraġın yarataġlıġ körtle körkle ḳoluça yaruḳın yaltrayu ḳaltı bulıdın: … seksen türlü ‘ikinci dereceden alamet’ ile donatılmış ve tıpkı uygun bir zamanda parıltıyla parlayarak bir buluttan (çıkmış güneş gibi bir Burkan doğdu) M 13 / 58-60. tegür-üp tut-: yaklaşıp sun- ulatı biş pnçaḳ biş upançik şariputri motgalyini mḥakşp bt(ri)ki anuritide ulatı arḥantlarḳa yaḳın tegürüp tutdı: Sonra beş pancaka ve beş Upançik, Şāriputra, Maudgalyāyana, Mahākāşyapa Bhadraka, Anuruddha ve diğer velilere yaklaştırıp sundu M 24 / 15-19. 2.3.2.3. Yeterlilik Fiili Fiile gücü yetme, başarabilme, muktedir olma anlamları katan yardımcı fiildir. Olumsuzu u-ma- şeklindedir. ḳurtul-u u-ma-: kurtulama- yana tirilürler .. nen͡g ant(a) ozu ḳurtulu umazlar: … yine dirilirler. Oradan hiç kurtulamazlar M 83 / 48-49. 41 örüt-ü u-: muvaffak ol-, başar- dyan saḳınç örütü uyurlar.. nomlarnın͡g (öz) tözin ḳamaġlıḳ tözin adırtladaçı bilge biligin örütü uyurlar: İstiğraka dalmaya muvaffak olurlar. Dharmaların aslını ve umumun cevherini ayırt edecek hikmetleri yaratmayı başarırlar M 59 / 4-7. tıd-a u-ma-: engel olama-, mani olamama- biz yine az almır kön͡gülümüz küçlüg bolup söz ḳılınçımıznı tıda umad(ımız): Bizim ise hırslı duygularımız güçlenip söz (ile işlediğimiz) amellerimize engel olamadık M 72 / 47-49. • irgür- yardımcı fiilinin de yeterlilik anlamı verdiği görülür: ḳutrul-ġalı irgür-: kurtulmayı başar- sansardın ozġalı ḳutrulġalı irgürmeser ol tınlıġ utġuratı maytrı burḳan ödinte ḳurtulur: … Samsāra’dan kurtulmayı başaramaz ise o kimse muhakkak Maytrı Burkan devrinde kurtulur M 8 / 44-47. 2.3.2.4. Yaklaşma Fiili Maytrısimit’te bizzat yaklaşma anlamını aktaran yardımcı fiil tespit edilememiştir. 2.3.3. Fiil Deyimleri İsim + yardımcı fiil ve tasviri fiil dışında kalan birleşik fiillerin çoğu bu gruba girer. Maytrısimit’te fiil deyimleri11 için zarf + fiil ve belirtisiz nesne + fiil yapısından yararlanılmıştır. 2.3.3.1. Zarf + Fiilden Kurulu Fiil Deyimleri Bu tür fiil deyimleri olumlu ve olumsuz, geçişli veya geçişsiz fiil kök, köken ve gövdelerinin, nasıllık-nicelik, azlık-çokluk, zaman vs. zarflarıyla birlikte kurdukları genel anlamlı tamlamalardır (Alyılmaz, 1994: 21). Eski Uygur Dönemi’nde yazılmış olan Maytrısimit ve diğer eserlerde de bu tür tamlamaların fazla olması, dilimizin fiil deyimleri açısından zenginliğini göstermektedir (Alyılmaz, 1998: 20). 11 Fiil deyimleri ile ilgili detaylı bilgi için bkz. Cengiz Alyılmaz, “Türkçede Fiil Deyimleri ve Öğretimi Üzerine”, Türk Dili Dergisi, S. 620, 2003, ss. 534-540. 42 edgüti işid-: iyice işit- ḳoduru ḳolula-: tam anla- taḳı sen anant edgüti işid ḳoduru ḳolula: … ve sen Ānanda, iyi işit, tam anla! M 22 / 4-5. basınıp ḳun-: basıp yağma et- yaşaru baturu oġurla-: gizleyip çal- ten͡grim biz ön͡gre yalan͡guḳ ajunınta erken iligler begler atlıġlar bolup kentü erkimizte ötrü vrḥar sen͡grem sanlıġ sen͡gik edin tavarın basınıp ḳuntumuz .. tartdımız yaşuru baturu oġurladımız: Tanrım! Biz vaktiyle hayvanlar âleminde iken hükümdar, bey ve meşhurlardan olup kendi gücümüze dayanarak manastıra ait malı mülkü basıp yağma ettik, çektik ve gizleyip çaldık M 70 / 56-61. yüzken yaġmur osuġluġ yaġıd-: durmadan yağmur gibi yağdır- çintan nikişi birle ḳataġlıġ edgü yıdlaġ kuzişay mntark ulatı ten͡gridem ḥua çeçekler yüzken yaġmur osuġluġ yaġıdtılar: Sandal ağacı nikişi ? ile pek güzel kokulu nilüfer çiçeklerini ve diğer semavi çiçekleri… M 18 / 34-38. tirilip kel-: dirilip gel- tirilin͡gler t//? ... tirilip kelirler: Dirilin! Dirilip gelirler M 86 / 1-2. adaḳ asra ḳıl-: ayak altına al-, mağlup et-, hiçe say- viru(t)ak ili(g) beg basa basa şakılaraġ utmaḳ adaḳ asra ḳılmaḳ sav(lar)aġ sözlemişin͡ge altı ḳatunlar yirinçülüg bolup tod tolı savın utruntılar: Hükümdar Virüdhaka çok sonra Şākyaları yenmek, ayak altına almak (gibi) sözler sarf ettiğinden dolayı altı kraliçe kötü olup fena sözlerle birbirlerine karşı geldiler M 5 / 2-7. yoḳaru tur-: yukarı dikil- ten͡gri ten͡grisi burḳannın͡g edgü atın küsin işidip alḳu etüzinteki tü tüpleri barça yoḳaru turdı: … Tanrılar Tanrısı Burkan'ın bu türlü iyi adını, şöhretini işitince bütün vücudundaki kılların uçları hep yukarı dikildi M 13 / 22-26. 43 ilütü bar-: götürüp git- etüzümteki küçümin sen ḳarımaḳ ilitü bardın͡g: Vücudumdaki gücümü, kuvvetimi sen ihtiyarlık alıp gittin M 12 / 48-49. bulu yarlıḳa-12: buyur-, emret-; affet-, bağışla- an͡g aşnu (kiç)ig tıtsısın nırvanḳa ıdıp kin timin ök özi nırvan bulu yarlıḳar: … en küçük öğrencisini Nirvana'ya gönderir, sonra hemen bizzat kendisi Nirvana'yı haşmetle bulur! M 87 / 7-10. 2.3.3.2. Belirtisiz Nesne + Fiilden Oluşan Fiil Deyimleri Bu tür fiil deyimlerini kuruluşları bakımından “olumlu veya olumsuz geçişli bir fiille belirtisiz nesneden kurulu fiil deyimleri” ve “bünyesinde nesne bulunduran bir fiille bünyesindeki nesnenin belirtisiz kullanımından oluşan fiil deyimleri” olarak iki grupta incelemek mümkündür. Maytrısimit’te bu tür fiil deyimleri işlek kullanılmıştır. 2.3.3.2.1. Olumlu veya olumsuz geçişli bir fiille belirtisiz nesneden kurulu fiil deyimleri buşı+Ø bir-: sadaka ver- ḳamaġ burson͡g ... buşi birzün: … bütün cemaate … sadaka versin M 22 / 1-2. nom+Ø işid-: dini işit- anın köni baral(ım) nom işidelim: Bu yüzden doğruca gidelim, dini işitelim M 23 / 7-8. sav+Ø yarlıḳa-: sözleri buyur- ança sav yarlıḳaduk(ta) yitinçsiz yitiz yaġız yir tebreyür: Bunca sözleri buyurdukta erişilemeyecek kadar yüksek olan yağız yer titrer M 48 / 22-23. emgek+Ø tegin-: acı çek- vijir tumşuḳluġ ḳarġa ḳuzġun ḳaraḳuş teglükenler kelip buza butarlayu etimizni yinimizni üzüp iskep tançu tançu yiyürler .. açıġ emgek teginür biz: Elmas gagalı karga, 12 yarlı(g)ḳa- fiili, Eski Uygurcada yaygın olarak kullanılan saygı ifade eden birleşik fiillerde yardımcı fiil işlevi görmektedir detaylı bilgi için bkz. Ağca, a.g.e, s. 179. 44 kuzgun, karakuş ve akbabalar (?)gelip tahrip ederek etimizi, derimizi parçalayıp parça parça yerler; acı çekeriz M 78 / 20-24. ḳın ḳızġut+Ø ḳıl-: ceza ver- kim yime ḳın ḳızġut ḳıltaçı erserler küniçi yaġıçı … irinç yarlıġ tınlıġlariġ yazuḳ yan͡gluḳḳa tüşürgüçi erserler: İşkence edenler ise kıskanç ve düşman sefil, perişan (zavallı) yaratıkları yanlışlığa ve kötü yola yöneltenler ise… M 82 / 25-29. 2.3.3.2.2. Bünyesinde nesne bulunduran bir fiille bünyesindeki nesnenin belirtisiz kullanımından oluşan fiil deyimleri Bünyelerinde nesne bulunduran fiillerin ikinci bir nesne almaları gerekmez. Fakat anlamı kuvvetlendirmek amacıyla bünyelerinde nesne bulunduran bazı fiillerin nesnenin belirtisiz şekliyle birlikte kullanılarak fiil deyimi oluşturulduğu görülür (Alyılmaz, 1994: 25). Buna nesne tekrarlı fiiller 13 de denir. aş+Ø aşan-: yemek ye- inçe (tip ayıturlar ten͡gri) yirinte toġmış ten͡gril(er) aş aşanurlar: … Şöyle (sorarlar:) (Tanrılar) diyarında doğmuş, tanrılar … yemek yerler M 112 / 10-12. ant+Ø antıḳ-: ant iç, yemin et- satıġ yul(uġ) oġrınta ant antıḳtımız: Alım ve satım esnasında (yalan yere) yemin ettik M 61 / 23-24. emgek+Ø emgen-: acı çek- ol antaġ uzun künün tünün bir tümen altı min͡g yıl yaş yaşap emgek emgenürler: Bu kadar uzun gün ve gecede 16000 yıl yaşayıp acı çekerler M 84 / 46-48. ötüg+Ø ötün-: ricada bulun- uluġ ayıġ ayamaḳın tükel bilge maytrı burḳana adaḳınta yinçürü yükünüp inçe tip ötüg ötünür: … büyük hürmetle mükemmel hikmetli Maytrı Burkan’ın ayaklarına kapanarak secdeye varıp şöyle bir ricada bulunur M 89 / 31-33. 13 Detaylı bilgi için bkz. Semra Alyılmaz, Türkçede Nesne Tekrarlı Fiiller, 1. b., İstanbul: Kesit Yayınları, 2017. 45 iş+Ø işle-: iş işle- kim ḳayu eren ekeler sin͡giller ḳızlar analar dıntar birle yavaz iş işlep yazınsar: Erkekler, abla ve kız kardeşler ile kızlar ile analar ile ve rahibeler ile kötü iş işleyip günahkâr olsalar M 84 / 19-21. 46 İKİNCİ BÖLÜM MAYTRISİMİT’İN GÖREVLİ DİL ÖGELERİ AÇISINDAN İNCELENMESİ Türkçenin anlamlı dil ögelerini: ad türünden kavram işaretleri (adlar / isimler, zamirler / adıllar, sıfatlar / ön adlar, zarflar / belirteçler) ve eylem türünden kavram işaretleri (basit, türemiş ve birleşik eylemler) oluşturur. Türkçenin görevli dil ögelerini ise ekler, ek+ekler, ilgeçler / edatlar, ek+edatlar ve bağlaçlar oluştururlar (Alyılmaz, 1994: 1-6; Alyılmaz, 2017: 3; Alyılmaz, 2020: 2). Eklendikleri sözcük türlerine göre işlevleri değişen görevli dil ögelerinin “kimisi anlam ilişkisini koruyarak kök ya da gövdeyle kalıcı ilişki kurarlar ve bir kavram işareti oluştururlar kimisi de üzerine geldiği kök ya da gövdeyle geçici bir ilişki kurar ve üzerine geldiği sözcüğün türüne ve görevine göre farklı bir işlev üstlenir.” (Şimşek, 2020: 66). Maytrısimit’teki tespit edilen görevli dil ögeleri şunlardır: 1. EKLER (EK+EKLER, EK+EDATLAR) Yeni kavramları karşılamak için her millî dil gibi Türkçe de kendi yapısından kelime yaratma eğilimindedir (Banguoğlu, 2019: 154). Türkçe, ekler bakımından zengin ve yapı bakımından sondan eklemeli bir dildir. Dolayısıyla yeni sözcük yaratırken ya da sözcükleri başka sözcüklere bağlamak amacıyla ileriye doğru taşırken eklerden yararlanılır. Her biri birden fazla işleve sahip olan eklerin, dizge içindeki yeri kurallarla belirlenmiştir14 (Üstünova, 2004: 174). "Ekler kullanışlarına göre farklı hâl kategorilerini ifade eden birer görev elemanlarıdır ve Türkçe her kategoriyi bir ekle değil; birçok görevli elemanla ifade etme zenginliğine sahip bir dildir." (Mert, 2003: 28). Maytrısimit’teki ekler; “yapım ekleri”, “fiilimsiler” ve “çekim ekleri” alt başlıklarında incelendi. 14 Eklerin kullanımıyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için bkz. Kerime Üstünova, “Eklerin Öğretimi Üzerine Bir İki Söz”, Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, C. 5, S. 5, 2004, ss. 173- 182. 47 1.1. YAPIM EKLERİ Türkçe sondan eklemeli bir dil olduğu için kelime türetme konusunda geniş imkânlara sahiptir. “Sayıları belirli olan yapım ekleri, sayıları sınırlı olan köklere neredeyse sınırsız birleşimlerle eklenerek milyonlarca kelime türetilmektedir.” (Börekçi, 2009: 26). İsimlerin ya da fiillerin üzerine getirilen yapım ekleri, içe dönük kalıcı kavram işareti oluşturan görevli dil ögeleridir (Şimşek, 2020: 67). Tablo 9: Maytrısimit’teki Yapım Ekleri ffye ifye fiye iiye /-çIr-/ /+A-/ /-A/ /+AGU/ /-d-/ /+Ad-/ (< +A-d-) /-ç/ /+An/ /-tUr-/ /+Ar-/ /-çü/ /+°n͡g/ /-GAr-/ /+TA-/ /-d/ /+Ar/ /-gsA-/ /+KA-/ /-dI/ /+çA/ /-KUr-/ /+GAr-/ /-°G/ /+çI/ /-K-/ /+K-/ /-I/ /+çIG/ /-kIt-/ /+l-/ /-KA/ /+çU/ /-°l-/ /+lA-/ /-GAk/ /+çUK/ ( bol-ma-dı gibi. A. N. Kononov –ma- / -me- olumsuzluk ekinin yapısını, fiillerin –a / -e veya –ı / -i ekli zarf-fiil şekillerinden sonra a- / e- olumsuzluk fiilinin –ma(n) / -me(n) ekli zarf-fiil şeklinin getirilmesiyle oluştuğunu ileri sürmüştür: al-a a-ma > alama orta hece düşmesi ile alma ve buradan –ma- / -me- eki ortaya çıkmıştır. Talat Tekin – ma- / -me- olumsuzluk ekinin yapısı hususunda Ramstedt’in görüşünü 78 benimsemekte ve çeşitli kanıtlarla bu görüşü açıklığa kavuşturmaktadır.” (Eraslan, 2012: 110). teg-me-: erişme-, ulaşma- (EUTS) ḳılmış mün yazuḳḳa ökünç kön͡gül öritmiş kergek kim antaġ antaġ asıġḳa tusuḳa tegmek bolur: İşlediği günahlara pişman olması gerektir. Ancak o zaman işte böyle nice nice faydalara ulaşabilir M 69 / 39-42. u-ma-: muktedir olma-, yapamama- (EUTS) dyan samarda ulatı dyan saḳınçlar öze erk tarta umaz: … bir istiğraka ve başka istiğraklara hükmedemez adlı öğrenemeyen bir yaratık vardır M 2 / 40-42. Ek: Maytrısimit’te fiillerin olumsuz tabanları genellikle olumsuzluk ekiyle (/- mA/) yapılmıştır. Aynı zamanda hiçbir ek almadan, kendi bünyesinde olumsuzluk anlamı taşıyan fiiller de mevcuttur. Bu fiiller, Maytrısimit’te sık geçmektedir. ḳarı-: ihtiyarla- öl-: öl- tay-: kay-, göçüp git- oġlanı /-...--/// mun͡gḳa tarḳḳa tegmiş erürler .. kim basa basa erler ḳarıyurlar ölürler tayarlar: …oğlu … ıstıraba sıkıntıya duçar olurlar ve çok sonra insanlar ihtiyarlarlar, ölür ve göçüp giderler M 43 / 12-14. yitil-: kaybol- alḳun-: eksil- amal nırvan bult-... nomluġ şazın/-... ... – yitilür alḳınur ..: Sakin … Nirvana … … din şeriati … azalır, eksilir M 6 / 14-16. tu-: kapat- üç tamu yolın tuġıl: … üç cehennem yolunu kapat M 47 / 9. 79 -12. /-°n-/ Edilgenlik ve son sesi l olan fiillerde dönüşlülük yapar (Gabain, 1988: 59; Tekin, 1992: 86). Maytrısimit’te işlek kullanılmıştır. bil-in-: bilin- (EUTG) uḳ-un-: itiraf et- (M) amtı yazuḳumuznı bilinür biz uḳunur biz: Şimdi günahlarımızı itiraf ediyoruz M 73 / 17-18. emge-n-: ıstırap çek- (EUTS) sansız tümen yıl anta (emgek) emgentiler: Sayısız yıllar boyunca (acı) çektiler M 76 / 4-5. -13. /-°r-/ Yaptırma işlevi bulunan fiilden fiil yapma ekidir. Ünlülü şekiller -r-den genişlemiş olmalıdır. Buna sebep de her fiil tabanına her ekin getirilemez olmasıdır. Ş. Tekin bu ekler arasındaki farkın belli olmadığı görüşündedir (Eraslan, 2012: 111). ad-ır-: ayır- (EUTG) içtin sın͡gar burḳan nomın taştın sın͡gar sekiz vityasatan şastarlaraġ adırtlayu uḳtaçı: İçeride Burkan dinini, dışarıda on sekiz Vidyāsthānaşāstraları ayırt ederek anlayan… M 87 / 13-15. -14. /-°ş-/ Maytrısimit’te işlek kullanılan fiilden işteş fiil yapan ektir (Alyılmaz, 1998: 9). Karşılıklılık / birlikte yapma ve tekerrür bildirir. Karşılıklılık hem iki tarafın aktif hem de birinin aktif diğerinin pasif olmasıyla da kullanılabilir (Gabain, 1988: 60; Tekin, 1992: 86). bıç-uş-: kesiş-, vuruş- (EUTS) kes-iş-: kesiş- (EUTS) toḳ-ış-: vuruş- (EUTS) sanç-ış-: vuruş- (kapış-) (EUTS) 80 yanç-ış-: vuruş- (EUTS) öç-eş-: öceş-, kin besle-, çekiş- (EUTS) bir ikintişke bıçuşurlar .. kesişürler toḳışurlar sançışurlar yançışurlar öçeşürler boġuşurlar örlüşürler: Birbirleriyle vuruşurlar, kesişirler, dövüşürler, kapışırlar, (birbirlerine) kin beslerler, boğuşurlar, birbirlerini kızdırırlar M 81 / 59-62. -15. /-°t-/ Maytrısimit’te işlek kullanılan ettirgenlik ekidir (Alyılmaz, 1988: 9). il-it-: götür-, sevket- (EUTS) anta ötrü brın͡giki upasvami bu iki urılar badarı bramanıġ ikidin yolayu tuta ilitdiler: Bundan sonra Bhrngika ve Upasvāmin, bu iki oğul Badhari Brahman’ı her iki taraftan yolunu keserek tuttular ve götürdüler M 12 / 32-35. işle-t-: işlet-, yaptır- (EUTG) adın kişi ornınta yulġaḳ iş küç işletdimiz: Başka kimselerin yerinde ticaret işinde işlettik M 62 / 34-36. -16. /-tUk-/ Nadir kullanılan fiilden fiil yapan ektir. bul-tuḳ-: bulun- (EUTG) asaġ tusu ḳıltaçılar ara anada yigrek bultuḳmaz: Hizmet edenlerin arasında anadan daha üstünü bulunmaz M 58 / 33-34. -18. /-°z-/ Seyrek kullanılan yaptırma işlevi olan fiilden fiil türeten ektir (Gabain, 1988: 61). tut-uz-: tuttur-, teslim et- (ETG) (uru)nçak tutuzu ḳop ajuntaḳı etüzin yinçürü töpün yükünür men: … rehin olarak tevdi edip bütün âlemdeki vücutlarımla secde ederim M 3 / 40-41. 81 1.2. FİİLİMSİLER / EYLEMSİLER “Fiiller üzerine gelerek kalıcı kavram işareti yapmayan içe dönük görevli dil ögelerinin üzerine geldikleri fiil ya da fiil gruplarıyla ilişkileri geçici” olan (Şimşek, 2020: 143) fiilimsilerin Maytrısimit’te kullanımı oldukça işlektir. 1.2.1. İsim-fiiller / Mastarlar (İng. Inifinitive; Alm. Infinitiv; Fr. Infinitif)) Olumlu ya da olumsuz fiil kök veya gövdelerinden yapılan isim-fiiller, fiillerin şahsa ve zamana bağlı olmadan iş, oluş, hareket, yargı vs. bildiren çekimli yapılarıdır (Alyılmaz, 1994: 84). Tablo 10: Maytrısimit’te İsim-fiil Ekleri /-mAK/ /-mAK+l°G/ /-GAlI/ /-GUlUK / (< /-GU+lUK/) /-°ş/ (Alyılmaz, 1994: 84-85). Metinden tespit edilen isim-fiil ekleri örnekleri şunlardır: -1. /-mAK/ ut-maḳ: yenmek adaḳ asra ḳıl-maḳ: ayak altına almak viru(t)ak ili(g) beg basa basa şakılaraġ utmaḳ adaḳ asra ḳılmaḳ sav(lar)aġ sözlemişin͡ge altı ḳatunlar yirinçülüg bolup tod tolı savın utruntılar: Hükümdar Virüdhaka çok sonra Şākyaları yenmek, ayak altına almak (gibi) sözler sarf ettiğinden dolayı altı kraliçe kötü olup fena sözlerle birbirlerine karşı geldiler M 5 / 2-7. ezrua ten͡gri yirinte toġ-maḳ küsüşin: Tanrı Ezrua dünyasında yeniden doğmak arzusu ezrua ten͡gri yirinte toġmaḳ küsüşin buşı birgeli saḳınçın iki yigirmi yıl tüni kuni üz(lünçüsüz) paşantak atlıġ 82ece82 yaġadım(ız): Tanrı Ezrua dünyasında yeniden doğmak arzusu ve sadaka verme düşüncesi ile on iki yıl, gece gündüz fasılasız Pāşandika kurbanı olarak sunduk M 10 / 31-34. 82 -2. /-mAK+l°G/ sizin͡gde adrıl-maḳlıġ isig ḳoz içi: sizden ayrılmanın sıcak közü içinde burḳan ḳutın͡ga edgü ḳılınç ḳazġanur erken sizin͡gde adrılmaḳlıġ isig ḳoz içinte erüş öküş ḳata a/ /ndım: Burkanlık için iyi ameller işler iken (=kazanır iken) sizden ayrılmanın sıcak közü içinde pek çok defalar debelendim M 90 / 28-31. ḳutrul-maḳlaġ uruġ: kurtulma tohumu barmu munun͡g köksinte ḳutrulmaḳlaġ uruġ: Var mı bunun kalbinde kurtulma tohumu… M 4 / 14-16. -3. /-GAlI/ buşı bir-geli saḳınçın: sadaka verme düşüncesi ezrua ten͡gri yirinte toġmaḳ küsüşin buşı birgeli saḳınçın iki yigirmi yıl tüni kuni üz(lünçüsüz) paşantak atlıġ yaġış yaġadım(ız): Tanrı Ezrua dünyasında yeniden doğmak arzusu ve sadaka verme düşüncesi ile on iki yıl, gece gündüz fasılasız Pāşandika kurbanı olarak sunduk M 10 / 31-34. munun͡g bilge biliginin͡g sanın saḳışın al-ġalı: bunun bilgisinin sayısını, adedini almak bu yaġız yir özeki ḳoġ topraḳ birer evin sanaġalı .. nen͡g munun͡g bilge biliginin͡g sanın saḳışın alġalı: Bu kara toprak üstündeki tozlar tane tane sayılabilir, (fakat) bunun bilgisinin sayısını, adedini almak hiç (mümkün değildir) M 38 / 26-29. -4. /-GUlUK / (< /-GU+lUK/) arḥant ḳutıntın tay-ġuluġ: velilikten ayrılma neçe yime arḥant ḳutıntın tayġuluġ tıltaġlar ötrü tursar inçip etüzin küzedmeser saķlanmasar yime arḥant ķutıntın yime arıtı taym(az): Her ne kadar velilikten ayrılma sebepleri sonra ve yahut vücudunu korumasa dahi, yine de velilikten katiyen ayrılmaz M 2 / 18-22. 83 -5. /-°ş/ al-ış bir-iş oġrınta: alışveriş esnasında bir edig tavarıġ alış biriş oġrınta ön͡gi ön͡gi men͡gzin tegşürüp: Bir malı, alışveriş esnasında çeşit çeşit yüz değiştirerek M 61 / 24-36. 1.2.2. Sıfat-fiiller / Ortaçlar (İng. Participle; Alm. Participium; Fr. Participe) Olumlu veya olumsuz fiil kök veya gövdelerinden yapılan sıfat-fiiller, bir varlığın hareket ve oluş şeklini zamana bağlı olarak ifade eden fiil şekilleridir (Alyılmaz, 1994: 85). Sıfat-fiiller bağlı oldukları zamana göre üçe ayrılır: Tablo 11: Maytrısimit’te Sıfat-fiil ekleri Geçmiş zaman sıfat-fiil ekleri Geniş zaman sıfat-fiil ekleri Gelecek zaman sıfat-fiil ekleri /-TI/ ( ı, i, u, ü, Ø > +(y)ı, +(y)i, +(y)u, +(y)ü > +(n)ı, +(n)i, +(n)u, +(n)ü > /+n/ > /+Ø/. Tablo 19: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Nesne Hâli Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde /+Ø/ /+Ø/ /+KA/ /+nI/ /+n/ /+I/ /+nI/ /+n/ /+°G/ (Alyılmaz, 1994: 54; Alyılmaz, 1998: 38). Metinde tespit edilen nesne hâli örnekleri şunlardır: -1. /+Ø/ inçe+Ø: şöyle, şunu amarıları inçe tip tiyürler: Bazıları şöyle derler M 61 /10-11. bra asḳuġ+Ø: çardağ(ı) (köligelik) küsetr+Ø: şemsiyeyi kök ḳalıḳda bra asḳuġ ... (köligelik) küsetr on͡garu tegzinü: Gökte çardak … (gölgelik) ve şemsiyeyi sağından döndürüp… M 44 / 3-4. -2. /+KA/ asaġlaġ tusuluġ tınlıġlar+ḳa: yaratıkları baḳşılar+ḳa: üstatları asaġlaġ tusuluġ tınlıġlarḳa baḳşılarḳa ölürdeçiler: Faydalı yaratıkları, üstatları öldürenler M 81 / 45-47. -3. /+°G/ at ön͡g+üg: ad ve rengi ögnün͡g ḳan͡gnın͡g krallıġ bir içinte kirmiş kön͡gül .. at ön͡güg toġurur: … ananın ve babanın dehşet (?) kiri (?) içine gitmiş gönül ad ve rengi doğurur M 42 / 11-13. 118 bu sav+ıġ: bu sözü bu savıġ işidip niridani bramn yaġışlıġ yirdin önüp bardı: Bu sözü işitince Nirdhana Brahman kurban yerinden kalkıp gitti M 10 / 7-8. biş pançaki toyınlar+aġ: beş rahibi sekiz tümen ten͡griler+ig: 80 000 ilahı biş pançaki toyınlaraġ sekiz tümen ten͡grilerig kutġarmışın: … beş rahibi ve 80000 ilahı kendisine çektiğini… M 1 / 29-31. -4. /+I/ min+i: beni sizler yime mini körüp buşı birin͡gler: … sizler de beni görüp sadaka verin! M 95 / 5-6. -5. /+nI/ olar+nı: bunları ança saḳınç saḳıntuḳta ikile olarnı ayıġ ḳılınçlıġ yil toḳıp uluġ tamularda kemişür: Böyle düşündüklerinde, tekrar bunları, kötü amellerin rüzgârı yakalayıp büyük cehennemlere fırlatır M 23-26. biz+ni: bizi münümüz+ni yazuḳumuz+nı: günahlarımızı bizni tükel bilge maytrı burḳan körmezün erdi bu yıġılmış ḳuvraġ bizin͡g münümüzni yazuḳumuznı uḳmazun erdi: Bizi, mükemmel hikmetli Maytrı Burkan görmesin! Bu toplanmış cemaat bizim günahlarımızı görmesin M 74 / 13-14. öz etüzümüz+ni: kendi vücudumuza ḳarnımız+nı: karnımıza ucamız+nı: omuzumuza enin͡gümüz+ni: omuzumuza butumuz+nı: butumuza başımız+nı: başımıza 119 yüzümüz+ni: yüzümüze biz munta ... yalınlıġ kelemin sukin öz ilgin öz etüzümüzni ḳarnımıznı uçamıznı enin͡gümüzni butumuznı başımıznı yüzümüzni bitiyür biz: Biz burada alevli bir kalem, bir fırça ve kendi elimiz ile kendi vücudumuza, karnımıza, omuzumuza, butumuza, başımıza, yüzümüze yazarız M 61 / 1-6. -6. /+°n/ kentü münler+i+n ḳadaġlar+ı+n: kendi günahlarını ḳılmış tsuylar+ı+n irinçüler+i+n: işlenmiş günahlarını kim yine tözün yumşaḳ ḳılınçlıġ köni kirtü biliglig erserler .. kentü münlerin ḳadaġların körün͡güçi erserler ḳılmış tsuyların irinçülerin tijit kșanti ḳılu ögrenmiş erserler: Asil, yumuşak amelle ve doğru, gerçek bilgili olanlar; kendi günahlarını gösterenler; işlenmiş günahlarını itiraf etmeye (ve onlar için) af dilemeye alışmış olanlar ise… M 74 / 21-26. yir+i+n ḳalınlıḳar+ı+n borluḳlar+ı+n söğüt+i+n yimiş+i+n: tarlaları, asmaları, bağları; ağaçlarını, meyvesini sen͡gik sen͡grem sanlıġ tarıġlaġ yirin ḳalınlıḳarın borluḳların sögütin yimişin erksinip adın igil kertilerḳa birdimiz: Manastırlara ait tarlaları, asmaları, bağları; ağaçlarını, meyvesini gasp edip başka alelade kimselere verdik M 73 / 40-43. 1.3.1.3.5. Bulunma hâli (İng. Locative; Alm. Lokativ, Lokalis; Fr. Locatif; Osm. mef’ûlün fih) Türk dili ile ilgili önemli çalışmalara imza atmış olan S. Alyılmaz’ın hâl kategorisine geniş yelpazeden toplu bir biçimde bakılabilen “Türkçede Bulunma Hâli Kategorisi” başlıklı çalışmasında, “Bulunma hâli, ad ve ad soylu sözcüklerin işaretli (/+…/) veya işaretsiz (/+Ø/) görevli dil ögeleri ekler, edatlar, ek+ekler, ek+edatlar ve (/+Ø/) ile birlikte kullanılarak cümlede işin yapıldığı zamanı veya gerçekleştiği mekânı (yeri) bildirdikleri kategorinin adı” olarak belirtilir (Alyılmaz, 2010: 112). G. Gürsevin’e göre bulunma hâli, “bir yerde uzunca veya bir müddet için kalmayı, beklemeyi gösterir. Fiilin ilgilendirdiği yeri bildirir.” (Gülsevin, 2017: 59). 120 “Kelime gruplarında ve cümlede fiilin kendi içinde cereyan ettiğini ifade etmek için isim lokatif hâlinde bulunur.” (Ergin, 2020: 238). Maytrısimit’te bulunma hâli, zamanda ve mekânda (yerde) bulunma şeklinde karşımıza çıkmaktadır. 1.3.1.3.5.1. Zamanda bulunma hâli Türkçede “zamanda bulunma hâli kategorisi; ad ve ad soylu sözcüklerin üzerilerine /+Ø/, /+TA/, /+A/, /+°n/, /+lAyın/, /+A kala/, /+Ø kala/, /+I geçe/, /+Ø geçe/, /+TAn/, /+TAn sonra/, /+TAn önce/, /+lA/, /+Ø gibi/, /+Ø suları(nda), /+Ø civarı(nda)/, /+Ø üzeri/… görev ögelerini alarak cümlede işin yapıldığı, gerçekleştiği anı / zamanı bildirdikleri; zaman tümleçleri (alışılagelmiş terimiyle zaman bildiren zarf tümleçleri) yaptıkları kategorinin adıdır.” (Alyılmaz, 2010: 117). Maytrısimit’te işlek kullanılmıştır. Tablo 20: Maytrısimit’te ve Türkiye Türkçesinde Zamanda Bulunma Hâli Maytrısimit’te Türkiye Türkçesinde /+Ø/ /+Ø/ /+A/ /+TAn son+ra/ /+rA/ /+(y)E/ /+TA/ /+TAn ön+ce/ /+°n/ /+TA/ /+TA basa/ *+i+le ~ /+(y)lE /+TA berü/ *gib+i /+TA ınaru/ *üz-e+ri /+KA tegi/ *il-e beraber ~ *il-e bir+lik+te (Alyılmaz, 1994: 58; Alyılmaz, 1998: 41; Daşdemir, 2015: 76). Metinde tespit edilen zamanda bulunma hâli örnekleri şunlardır: -1. /+Ø/ Zaman anlamlı isimlerin üzerine gelmektedir. tün+Ø: gece, geceleyin ne (üçün) tip tiser tün bir antaġ (kedi)m ton etük yivig tizig kedmiş tonamış: Neden (dün) gece böyle bir giyecek, elbise, çizme, gerdanlık giyinmiş, takınmış… M 9 / 12-14. 121 yiti kün+Ø: yedi gün yiti tün+Ø: yedi gece yiti kün yiti tün tapınıp udunup yitinç aya- -sın ḳavşurup inçe ötüg ötünür: … yedi gün yedi gece hürmet edip yedinci (gün) ayalarını kavuşturup… M 53 / 14-16. bükün+Ø: bugün ḳan͡ġa yatzun bükün ... ınaru /bi// siz kön͡gülin ḳ ... tözün maytrı körünü etüzümin ilgür/// -eyin ol oġurda: Nereye yatsın? Bugün … öteye … siz gönülle … Asil Maytrı şu şimdiki vücudumu … o zaman … M 12 / 49-53. öküş yıl ay+Ø: çok seneler öküş yıl ay erdnilig ///-..: çok seneler cevherli… M 40 / 06. -2. /+A/ sekiz yaşın+a: sekiz yaşında sinayani braman oġlı bolup sekiz yaşına ḳaltı çaḥnu arzı ġan͡g ögüz suvin sin͡girürçe: … Senāyāni adlı brahmanın oğlu olarak dünyaya geldi sekiz yaşında, münzevi Jahnu’nun Ganj nehrinin suyunu yuttuğu gibi… M 8 / 19-21. -3. /+rA/ ön͡g+re: önce, önceden, evvel biz ön͡gre kişi etüzinte erken amranmaḳ kön͡glün şmnançlar tapa şkşamaniler: ‘Biz evvelki insanlar aleminde iken şehvet duyguları ile rahibeler üzerine ve müritler… M 61 / 11-13. kis+re: sonra ötrü tükel bilge maytrı burḳan ön͡gre kisreki ödlerig bilge biligin ḳoduru ḳolulap: Bunun üzerine mükemmel hikmetli Maytrı Burkan, evvelki ve sonraki zamanları, hikmeti ile tamamıyla mülahaza ettikten sonra… M 4-6. 122 -4. /+TA/ öd+te: müddetince bu (ayaġḳa) tegimlig may(trı bodi--)svt tükel ḳırḳ mḥa-klp ödte üzüks(üz) ... edgü ögli dyan: Bu (hürmete) layık Maytrı Bodhisattva, bütün kırk Mahākalpa müddetince, daima… rahim, dost Dhyāna… M 8 / 5-9. ol oġur+da: o zaman ḳan͡ġa yatzun bükün ... ınaru /bi// siz kön͡gülin ḳ ... tözün maytrı körünü etüzümin ilgür/// -eyin ol oġurda: Nereye yatsın? Bugün … öteye … siz gönülle … Asil Maytrı şu şimdiki vücudumu … o zaman … M 12 / 49-53. -5. /+°n/ ḳayu öd+ün: hangi devir ol öd+ün: o devir ḳayu ödün burḳan yirtinçüde belgürser siz .. ol ödün bizni yime unıtman͡g: Hangi devirde burkan olarak dünyaya zuhur ederseniz, o devirde bizi de unutmayın! M 18 / 48- 51. -6. /+TA basa/ an+ta basa: ondan sonra, bundan sonra anta basa ezrua ten͡gri ötügin͡ge barns uluşta: Bundan sonra Tanrı Ezrua’nın isteği için Benares ülkesinde… M 16 / 23-24. -7. /+TA berü/ toġmış+ta berü: doğduğundan beri ançama yarasınçıġ otun ḳarımaḳ sen kim toġmışta berü altm(ış) yaşḳa tegi küç küsün et ḳan üstelü ökliyü turdi .. yitmişte ınaru yüz yigirmi yaşḳa tegi kün künin͡ge sen ḳarımaḳlaġ suḳ yek sora sora suġurdun͡g: ‘Ne kadar iğrenç ve kabasın sen ihtiyarlamak! Doğduğundan beri altmış yaşına kadar güç kuvvet, et kan hep artıp çoğalıp durdu. Yetmişinden sonra yüz yirmi yaşına kadar gece gündüz sen ihtiyarlığın ihtiras şeytanı, sen eme eme kopardın M 12 / 39-45. 123 üç asan͡gı öd+te berü: üç Asamkhyeya müddetinden beri yüz klp üç asan͡gı ödte berü paramantal yolta ḳataġlanu: yüz Kalpa, üç Asamkhyeya müddetinden beri Parimandala (denen doğru) yolda gayret sarf ederek… M 3 / 1-2. -8. /+TA ınaru/ yitmiş+te ınaru: yetmişinden sonra ançama yarasınçıġ otun ḳarımaḳ sen kim toġmışta berü altm(ış) yaşḳa tegi küç küsün et ḳan üstelü ökliyü turdi .. yitmişte ınaru yüz yigirmi yaşḳa tegi kün künin͡ge sen ḳarımaḳlaġ suḳ yek sora sora suġurdun͡g: ‘Ne kadar iğrenç ve kabasın, sen ihtiyarlamak! Doğduğundan beri altmış yaşına kadar güç kuvvet, et kan, hep artıp çoğalıp durdu. Yetmişinden sonra yüz yirmi yaşına kadar gece gündüz sen ihtiyarlığın ihtiras şeytanı, sen eme eme kopardın M 12 / 39-45. -9. /+KA tegi/ altm(ış) yaş+ḳa tegi: altmış yaşına kadar yüz yigirmi yaş+ḳa tegi: yüz yirmi yaşına kadar ançama yarasınçıġ otun ḳarımaḳ sen kim toġmışta berü altm(ış) yaşḳa tegi küç küsün et ḳan üstelü ökliyü turdi .. yitmişte ınaru yüz yigirmi yaşḳa tegi kün künin͡ge sen ḳarımaḳlaġ suḳ yek sora sora suġurdun͡g: ‘Ne kadar iğrenç ve kabasın, sen ihtiyarlamak! Doğduğundan beri altmış yaşına kadar güç kuvvet, et kan, hep artıp çoğalıp durdu. Yetmişinden sonra yüz yirmi yaşına kadar gece gündüz sen ihtiyarlığın ihtiras şeytanı, sen eme eme kopardın M 12 / 39-45. 1.3.1.3.5.2. Mekânda (Yerde) bulunma hâli Türkçede “yerde bulunma hâli kategorisi, ad ve ad soylu sözcüklerin üzerilerine /+Ø/ ve /+TA/ biçim birimini alarak cümlede işin yapıldığı, gerçekleştirdiği mekânı, yeri bildirdikleri kategorinin adıdır.” (Alyılmaz, 2010: 114). Maytrısimit’te mekânda (yerde) bulunma hâli ekini ifade etmek için şu görev elamanlarından yararlanılmıştır: 124 Tablo 21: Maytrısimit’te Mekânda Bulunma Hâli /+TA/ /ara/ (< /*ar-a/) /sayu/ /+TIn/ /öze/ (Alyılmaz, 1994: 61; Alyılmaz, 1998: 42). Metinde tespit edilen mekânda bulunma hâli örnekleri şunlardır: -1. /+TA/ kitumati atlıġ kent uluş+ta: Ketumatī adlı şehirde yir ten͡grisinin͡g dıdımı pasakin͡ge oḳşatı ḳutluġ-da ḳutluġ kitumati atlıġ kent uluşta sekiz yigirmi vityastan şasatar boşġunmış: … yer tanrısının tacına benzeyen Bahtiyarlar Bahtiyarı Ketumatī adlı şehirde on sekiz Vidyā-sthāna-şāstra’yı talim etmiş… M 3 / 25-29. enetkek il+te: Hindistan’da enetkek ilteki vaybaş şastar yaratdaçı ḳarungrivi sangabtri gunaprabi manoratide ulatı baḳşılar ḳutın͡ga yükünür men: … Hindistan’da Vaibhāşika eserleri telif etmiş olan Karunagriva, Sanghabhadra, Gunaprabha ve Manoratha’dan başka öteki üstatların asaleti önünde eğilirim M 3 / 46-48. an+ta: orada tamular+da: cehennemlerde ol ayıġ ḳılınç küçinte anta ölüp uluġ tamularda toġdumuz tamularda ozup bu kiçig (ta)mularda toġmış erür biz: Bu kötü amel yüzünden orada ölüp büyük cehennemlerde doğduk. Cehennemlerden kurtulup bu küçük cehennemlerde doğmuşuzdur M 107 / 5-9. iki yigirmi bire yir+de: on iki mil bir yerde körgülüg taġ sen͡girin yimirgeli üçün uluġ toyın etüzin belgürtüp iki yigirmi bire yirde: Görünen dağın eteğine tırmanmak için büyük bir rahip kılığına girerek on iki mil bir yerde ... M 60 / 4-6. 125 barns uluş+ta: Benaras ülkesinde arşivadan sen͡grem+de: Rşivadana manastırında anta basa ezrua ten͡gri ötügin͡ge barns uluşta arşivadan sen͡gremde nomluġ tilgen tevirdi: Bundan sonra Tanrı Erzua'nın isteği için Benares ülkesinde Rşivadana (veya: Rsipatana) manastırında din tekerleğini döndürdü M 16 / 23-26. ḳoyum+ta: koynuma alḳu sansar içinteki tınlıġıġ yarlıġ ḳançuçı bi(l)iglig ḳolın ḳoyumta ḳuça tutar men tip saḳınur: 'Bütün Samsāra içindeki yaratıkları acıyan, şefkat eli bir yol ile daima koynuma alayım.' diye düşünür M 33 /10-12. -2. /ara/ ( yürü-) Eylemi Nereden Geliyor?”, BUGU Dil ve Eğitim Dergisi, S. 1, 2020, ss. 1-19. ALYILMAZ Semra, Prens Kalyanamkara ve Papamkara Hikâyesi’nin Uygurcasının Söz Dizimi, (Yüksek Lisans Tezi), Erzurum: Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1998. ALYILMAZ Semra, “Türkiye Türkçesinde Bulunma Hâli Kategorisi”, Dil Araştırmaları, S. 7, 2010, ss. 107-123. 182 ALYILMAZ Semra, Risâle-i Mûze-dûzluk (İnceleme-Metin-Dizin), 1. b., Ankara: Elik Yayınları, 2011. ALYILMAZ Semra, “Türkçenin Söz Diziminde Seslenmeler ve Seslenme Öbekleri”, Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, S. 54, 2015, ss. 31- 50. ALYILMAZ Semra, Türkçede Nesne Tekrarlı Fiiller, 1. b., İstanbul: Kesit Yayınları, 2017. ALYILMAZ Semra, “Türkçede Birden Fazla Anlam Ögesiyle (Sentaktik Yolla) Kavramların İşaretlenmesi”, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Dergisi, C. 3, S. 1, 2018, ss. 11-25. ALYILMAZ Semra, “Dil Bilgisi Öğretiminde Bir Ayrıntı: Türkçede Çokluk Kategorisi ve Öğretimi Üzerine”, Dil Bilgisi Öğretimi, ed. S. Alyılmaz ve B. Ürün Karahan, Bursa, 2020, s. 187-211. ARAT Reşit Rahmeti, “Uygur Türkçesinin Türk Dili Tarihindeki Yeri”, İkinci Türk Dili Kurultayı, 1934, ss. 83- 88. AYAZLI Özlem, Eski Uygurca Din Dışı Metinlerin Karşılaştırmalı Söz Varlığı, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2016. BAKIRCI Fatih, “Uygurca Bir Sivil Hayat Belgesi: Maitrisimit”, JOTS, S. 2/1, 2018, ss. 7-23 BANGUOĞLU Tahsin, Türkçenin Grameri, 11. b., Ankara: Türk Dil Kurumu, 2019. BAŞ Asuman, Eski Uygurca Maytrısimit Nom Bitig’in Dili, (Yüksek Lisans Tezi), Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2020. BEKTAŞ Dilek, Maytrısimit’te Kelime Yapımı, (Yüksek Lisans Tezi), Manisa: Celal Bayar Üniversitesi, 2014. BİNGÖL Halis Emrah, Maytrısimit Örneğinde Eski Uygurcada Fiillerde Kılınış, (Yüksek Lisans Tezi), İstanbul: Marmara Üniversitesi, 2019. BÖREKÇİ Muhsine, Atatürk’ün “Nutuk”unda Söz Dizimi, (Doktora Tezi), Erzurum: Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1995. 183 BÖREKÇİ Muhsine, Türkiye Türkçesinde Yapı ve İşlev Bakımından Sözcükler, Erzurum: Eser Ofset Matbaacılık, 2009. BULAK Şahap, “Türkçede +sA- İsimden Fiil Yapma Eki”, International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, Volume 7/1, 2012, ss. 419-438. BURAN Ahmet ve ALKAYA Erkan, Türk Lehçeleri, 9. b., Ankara: Akçağ Yayıncılık, 2013. CAFEROĞLU Ahmet, Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 1968. CİN Ali ve IŞIK Deniz, “Eski Türkçeden Günümüze +lA- İsimden Fiil Yapım Eki”, Mediterranean Journal of Humanities, S. 10, 2020, ss. 79-115. CLAUSON Sir Gerard, An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth-Century Turkish, Oxford University Press, 1972. ÇOBAN İsmail, “Sosyal Medyada Kullanılan Ödünçlemeler Üzerine Bir İnceleme: YouTube Yorumları Örneği”, Dil Eğitimi ve Araştırmaları Dergisi, S. 5, 2019, ss. 298-313. DAŞDEMİR Muharrem, Türkçenin Yapısal-İşlevsel Söz Dizimi, 1.b., Erzurum: Fenomen Yayıncılık, 2015. DOĞRU Fidan, “Kuanşi İm Pusar’da Kavramların İşaretlenmesi”, BUGU Dil ve Eğitim Dergisi, S. 1, 2020, ss. 20-28. DOĞRU Fidan, “Eski Uygurca Anı Teg Orunlarta (Öyle Yerlerde) Redifli Şiir Üzerine”, I. Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Sempozyumu, 2020, ss. 35-51. DURAN Suzan, “Türkçede Cihet ve Mekân Gösteren Ek ve Sözler”, Türk Dil Araştırmaları Yıllığı- Belleten, 1956, ss. 1-110. ELMALI Murat, Eski Uygurca Dil Bilgisi Terimleri vibakti-samaz, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2017. ELMALI Murat, Eski Uygurca Altı Dişli Fil Hikâyesi, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2019. 184 EMİRŞAH İsmail, “Irg Bitig’de Kavramların İşaretlenmesi”, I. Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Sempozyumu, 2020, ss. 73-100. ERASLAN Kemal, Eski Uygur Türkçesinin Grameri, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2012. ERCİLASUN Ahmet Bican, Başlangıçtan Yirminci Yüzyıla Türk Dili Tarihi, 19. b., Ankara: Akçağ Yayıncılık, 2018. ERDAL Marcel, Old Turkic Word Formation A Functional Approach to the Lexicon, v. 1., Wlesbaden, 1991. ERGİN Muharrem, Üniversiteler için Türk Dili, İstanbul: Nesil Matbaacılık, 1994. ERGİN Muharrem, Türk Dil Bilgisi, 2. b. İstanbul: Boğaziçi Yayınları, 2020. GABAIN Annemarie von, Maitrisimit. Faksimile der Alttürkischen Version Eines Werkes der Buddhistischen Vaibhāṣika-Schule [I]. In Faksimile Herausgegeben von Annemarie V. GABAIN mit einer Einleitung [in Beiheft I] von Helmuth Scheel, Wiesbaden: Franz Steiner Verlag, 1957. GABAIN, Annemarie von. Maitrisimit. Faksimile der Alttürkischen Version Eines Werkes der Buddhistischen Vaibhāṣika-Schule II. In Faksimile herausgegeben von Annemarie V. GABAIN mit einem Geleitwort [in Beiheft II] von Richard Hartmann. Berlin: Akademie Verlag, 1961. GABAIN Annemarie von, Eski Türkçenin Grameri, (Çev. Mehmet Akalın), Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 1988. GEMALMAZ Efrasiyap, Türkçenin Derin Yapısı, (Haz. Cengiz Alyılmaz ve Osman Mert), Ankara: Belen Yayıncılık, 2010. GENG Shimin. “Qädimki Uygurcä İptidayi Drama Piyesasi “Maitrisimit” (Hami nushasi)ning 2-pärdäsi häqqidiki tätqiqat”, Journal of Turkish Studies / Türklük Bilgisi Araştırmaları, s. 4, 1980, ss. 101-156 GÜLENSOY Tuncer, Türkçe El Kitabı, 8. b., Ankara: Akçağ Yayınları, 2019. GÜLENSOY Tuncer, Türkiye Türkçesindeki Türkçe Sözcüklerin Köken Bilgisi Sözlüğü, 1. b., İstanbul: Bilge Kültür Sanat, 2018. 185 GÜLSEVİN Gürer, Eski Anadolu Türkçesinde Ekler, 4. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2017. HACIEMİNOĞLU Necmettin, Türk Dilinde Edatlar, İstanbul: Milli Eğitim Basım Evi, 1984. HACIEMİNOĞLU Necmettin, Türk Dilinde Yapı Bakımından Fiiller, İstanbul, Kültür Bakanlığı Yayınları, 1991. HENGİRMEN Mehmet, Dilbilgisi ve Dilbilim Terimleri Sözlüğü, 1. b., Ankara: Engin Yayınevi, 1999. HENGİRMEN Mehmet, Türkçe Dil Bilgisi, 22. b., Ankara: Engin Yayınevi, 2015. KARAAĞAÇ Günay, Türkçenin Söz Dizimi, 6. b., İstanbul: Kesit Yayınları, 2017. KARAAĞAÇ Günay, Türkçenin Dil Bilgisi, 1. b., Ankara: Akçağ Yayınları. KARADAĞ Elife, Klasik Öncesi Uygur Türkçesi Metinlerinden Maytrısimit’in Paleografik Özellikleri, (Doktora Tezi), İstanbul: Yıldız Teknik Üniversitesi, 2015. KARAHAN Akartürk, Eski Uygurcada Bağlaçlar, 1. b., Ankara: Grafiker Yayınları, 2014. KARAHAN Leylâ, Türkçede Söz Dizimi, 27. b., Ankara: Akçağ Yayınları, 2020. KAVAKLIÇEŞME KOTAN Hüsna, Yunus Emre Divan’ının Söz Dizimi, (Doktora Tezi), Erzurum: Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2015. KESKİN Esra Gül, Türkçede Birleşik Ekler, (Doktora Tezi), Denizli: Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2017. KUYBU Ebru, Yûnus Emre Divanı'nın Bursa Nüshası (Giriş-Metin-Dil İncelemesi- Dizin), (Yüksek Lisans Tezi), Bursa: Bursa Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2015. KOCASAVAŞ Yıldız, Türkçede Şahıs Zamirleri, Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2004. KORKMAZ Zeynep, “Türkçede oḳ/ök Kuvvetlendirme (İntensivum) Edatı Üzerine”, Türk Dili Araştırmaları Yıllığı-Belleten, C. 9, ss. 13-29. 186 KORKMAZ Zeynep, Türk Dili Üzerine Araştırmalar 1-2, Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2017. KORKMAZ Zeynep, Dil Bilgisi Terimleri Sözlüğü, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2019. KORKMAZ Zeynep, Oğuz Türkçesinin Gelişimi, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2013. MANSUROĞLU Mecdud, “Türkçede -GU Ekinin Fonksiyonları”, Türkiyat Mecmuası, S. 10, s. 341-348. MERT Osman, Türkçede Hâl Kategorisi ve Öğretimi, Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, S. 21, 2003, ss. 25-32. MERT Osman, Ötüken Uygur Dönemi Yazıtlarından Tes, Tariat-Şine-Us, Ankara: Belen Yayıncılık, 2009. MERT Osman, “Kutadgu Bilig’de Nesneyi Karşılayan Kavram İşaretleri ile Eylemler Arasındaki Sentaktik İlişkiyi Sağlayan Dışa Dönük Görevli Dil Ögeleri”, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Dergisi, C. 4, S. 2, 2019, ss. 431- 445. ÖLMEZ Mehmet, Köktürkçe ve Eski Uygurca Dersleri, 2. b., İstanbul: Kesit Yayınları, 2019. ÖZDEMİR Dicle, “Ötüken Uygur Kağanlığı Dönemi Yazıtlarından Tes, Tariat ve Şine Us Yazıtlarında Kavramların İşaretlenmesi”, I. Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Sempozyumu, 2020, ss. 101-122. ÖZKAN Mustafa ve SEVİNÇLİ Mustafa, Türkiye Türkçesi Söz Dizimi, 9. b., İstanbul: Akademik Kitaplar, 2019. POLAT Ülkü, Eski Uygur Türkçesinde Cümle, (Basılmamış Doktora Tezi), İzmir: Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2018. POPPE Nicholas, “Altay Dillerinde Çokluk Ekleri”, (Çev. Caner Kerimoğlu), Dil Araştırmaları Dergisi, S. 2, 2008, ss. 93-110. SERTKAYA Osman Fikri, “Maytrısimit Nom Bitig I”, Türk Dili Araştırmaları Yıllığı Belleten, C. 30-31, S. 1982-1983, 1986, ss. 253-271. 187 SERTKAYA Osman Fikri, “Maitrisimit Nom Bitig II”, Türk Dili Araştırmaları Yıllığı- Belleten, S. 26, ss. 272-74. SERTKAYA Osman Fikri, “-an / -en Ekli Yeni Şekiller ve Örnekleri Üzerine”, Türk Dili Araştırmaları Yıllığı-Belleten, C. 37, S. 1989, 1989, ss. 335-352. SÜMER Faruk, Oğuzlar Türkmenler Tarihleri Boy Teşkilatı Destanları, 6. b., İstanbul: Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, 2016. ŞAHİN Hatice, “Kutadgu Bilig’de Tasviri Fiiller”, Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilgiler Dergisi, S. 2, 2000-2001, ss. 95-105. ŞAHİN Hatice, Eski Anadolu Türkçesi, 3. b., Ankara: Akçağ Yayınları, 2011. ŞAHİN Hatice ve ARZYBAEVA Zhamila, “Renk Adlarının Pekiştirme İşlevine Dair (Kırgız Türkçesi Bağlamında)”, Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür eğitim Dergisi, S. 7/3, 2018, ss. 1538-1557. ŞEHİTOĞLU Muammer, Eski Uygurca Maytrısimit Adlı Eserin “Oyun / Sanatı” Kavramları ve Eğitsel Ögeler Açısından İncelenmesi, (Doktora Tezi), Erzurum: Atatürk Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2020. ŞEHİTOĞLU Muammer, “Eski Uygur Türkçesi Dönemi’nde Budist Çevreye Ait “Maytrısimit” Adlı Eserde Geçen “Ukmış / Ukmak Kergek, Körünç ve Küsençig Körünç” Kavram İşaretleri”, Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Dergisi, S. 9/4, 2020, ss. 1337-1347. ŞEN Nazmi, Karay Türkçesinde Fiilimsiler, (Yüksek Lisans Tezi), Balıkesir: Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2017. ŞEN Nazmi, “Türksche Turfantexte VII’de Bulunan Atasözlerindeki Değerler Üzerine”, I. Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Sempozyumu, 2020, ss. 61-73. ŞEN Serkan, Eski Uygur Türkçesi Dersleri, 3. b., İstanbul: Kesit Yayınları, 2017. ŞEN Serkan, Eski Türkçenin Deyim Varlığı, 1. b., Ankara: Atatürk Kültür, Türk Dil Kurumu Yayınları, 2017. ŞİMŞEK Bahattin, Yabancı Dil Olarak Türkçe Öğrenen Öğrencilerin Türkçedeki Görevli Dil Ögelerini Kullanma Durumlarının İncelenmesi, (Doktora Tezi), Erzurum: Atatürk Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2020. 188 TAŞ İbrahim, Kutadgu Bilig’de Söz Yapımı, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2020. TEKİN Şinasi, “Metinlere Dayanarak Eski Türklerde Göçebe (=Ötüken) ve Şehir (= Hoço) Medeniyetlerinin Tahlili”, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Araştırma Dergisi, S. 3, 1972, ss. 35-36. TEKİN Şinasi, “Eski Türkçe”, Türk Dünyası El Kitabı, C. 2, Ankara: Dil Kültür San’at, 1992, ss. 69-119. TEKİN Şinasi, Uygurca Metinler II-Maytrısimit-Burkancıların Mehdîsi Maitreya ile Buluşma- Uygurca İptidaî Bir Dram, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2019. TEKİN Talat ve ÖLMEZ Mehmet, Türk Dilleri Giriş, 2. b. İstanbul: Kitap Matbaası, 2003. TEKİN Talat, Orhun Türkçesi Grameri, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2016. TOKYÜREK Hacer, Eski Uygur Türkçesinde Budizm ve Manihaizm Terimleri, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2019. ÜSTÜNOVA Kerime., “Eklerin Öğretimi Üzerine Bir İki Söz”, Uludağ Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, S. 5, C. 5, 2004, ss. 173-182. ÜSTÜNOVA Kerime, Dil Yazıları, 1. b., Ankara: Akçağ Yayınları, 2011. ÜSTÜNOVA Kerime, Türkiye Türkçesi Ad İşletimi (Biçim Bilgisi), 1. b., Bursa: Sentez Yayıncılık, 2012. ÜSTÜNOVA Kerime, Eylem İşletimi, 1. b., İstanbul: Sentez Yayıncılık, 2016. YILDIRIM Fikret, Irg Bitig ve Orhon Yazılı Metinlerinin Dili, 1. b., Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2017. YILDIZ Sümbül Begüm, Eski Uygurca Maytrısimit’te İkilemeler (Kumul Nüshası), (Yüksek Lisans Tezi), İstanbul: Beykent Üniversitesi, 2019. 189