T.C. ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEMEL İSLAM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI TASAVVUF BİLİM DALI SÂKIB SALAHADDÎN’İN DÎVÂNI VE TASAVVUFÎ GÖRÜŞLERİ (YÜKSEK LİSANS TEZİ) Madinabonu MOİDİNOVA BURSA-2018 T.C. ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEMEL İSLAM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI TASAVVUF BİLİM DALI SÂKIB SALAHADDÎN’İN DÎVÂNI VE TASAVVUFÎ GÖRÜŞLERİ (YÜKSEK LİSANS TEZİ) Madinabonu MOİDİNOVA Danışman Prof. Dr. Mustafa KARA BURSA-2018 ÖZET Yazar Adı ve Soyadı : Madinabonu Moidinova Üniversite : Uludağ Üniversitesi Enstitü : Sosyal Bilimler Enstitüsü Anabilim Dalı : Temel İslam Bilimleri Bilim Dalı : Tasavvuf Tezin Niteliği : Yüksek Lisans Tezi / Doktora Tezi Sayfa Sayısı : viii + 231 Mezuniyet Tarihi : …. / …. / 20…….. Tez Danışman(lar)ı : Prof. Dr. Mustafa KARA SÂKIB SALAHADDÎN’İN DİVÂNI VE TASAVVUFÎ GÖRÜŞLERİ Bu tezde, Nakşibendiyye tarîkatının xıx. asırda Orta Asya’daki tarîkat döneminin son temsilcilerinden biri olan Salahaddîn b. Muhammed Sirâcüddîn’in hayatı, ilmî faaliyeti ve tasavvufî fikirleri konu edilmiştir. Tez üç ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Hz. Salahaddîn’in hayatı, ailesi yetişmesi, ikinci bölümde eserleri, tasavvufî görüşleri ve yetiştirdiği müridleri, üçüncü bölümde ise Dîvân’ı günümüz harflerine aktarılmıştır. 1838 yılında bugün Kırgızistan sınırları içinde kalan Oş (Ȗş) şehrinde dünyaya gelen Salahaddîn, Türkistan’ın Fergana bölgesinde xvııı. asırda yaşayan, döneminin Kutb’u denilen meşhur sûfî ve şâir Hâce Nazar Hüveydâ’nın torununun oğludur. Salahaddîn yirme yedi yaşına geldiğinde tarî kata intisâb etmiş, akabinde babası ve mürşidi Şeyh Sirâcüddîn Mevlevî’den Nakşibendiyye yolu icâzeti aldıkdan sonra pederinin tavsiyesi üzerine Doğu Türkistan’ın Yârkend ve Hoten şehirlerinde tarîkat hizmetinde bulunmuştur. Pîrinin vefatından sonra Oş’taki hangâhında postnişîn olmuş ve müridlerine önderlik yapmıştır. Şâirler sülalesinden olması hasebiyle Sâkıb mahlasıyla gazeller kaleme alan Salahaddîn aynı zamanda Dîvân sâhibi şâirdir. Hac yolculuğuna İstanbul üzerinden giden Sâkıb Medine’de bir müddet kalır ve orada istikamet eden Nakşî tarîkatının Müceddidiyye kolunun şeyhi Muhammed Mazhar Dıhlevî ile dostluk kurarak ikinci kez aynı tarîkatın bu kolundan icâzet almıştır. Türkistân’ın Rus İmparatorluğu tarafından istila edildiği sırada hayatının bir kaç yılını Hoten ve Yârkent’te geçiren Salahaddîn akabinde memleketi Oş’a döner ve 1907 yılında dedesinin babası olan Hüveydâ’nın Dîvân’ını Taşkent’te yayınlanmasını sağlar. Yaşadığı dönemin zorlukları altında kayde değer işler yapan Şeyh Sâkıb 1910 yılında irtihal eder. Sermazar adı verilen hangahının ucundaki mezarlıkta medfundur. Ayrıca bu tezde Şeyh Salahaddîn’in oğlu ve halifesi Şeyh Kameruddîn’in Fergana bölge sindeki ve Doğu Türkistan’daki faaliyetlerinde de bahsedilmiştir. Anahtar Kelimeler: Türkistan, Hâce Nazar Hüveydâ, Nakşibendiyye-Sâkıbıyye, Doğu Türkistan, Ȗş iii ABSTRACT Name and Surname : Madinabonu Moidinova University : Uludag University Institution : Social Science Institution Field : Departman of Basic Islamic Sciences Branch : Mysticism Degree Awarded : Master / PhD Page Number : viii + 231 Degree Date : …. / …. / 20…….. Supervisor (s) : Prof. Dr. Mustafa KARA THE DIVAN AND THE TASAVVUF VIEWS OF SAKIB SALAKHADDIN There discussed in the following thesis the life, scientific activities and mystical ideas of Salakhaddin Bin Mukhammad Sirajiddin, one of the last representatives of Naqshibendi brotherhood in Central Asia. The thesis consists of three main parts. Its talked about Salahaddin's life, his family and education in the first chapter. In the second chapter, there narrated about his poetry works, mystic views and followers, and about his divan (poetry collection) and its latinization in third one. Salakhaddin, who came to life in 1838 in the city of Osh, which is nowadays in the borders of Kyrgyzstan, was a grandgrandson of Nazar Hüveydâ, the famous sufi and poet, who lived in XVIII. century in the Fergana region of Turkestan. When Salakhaddin reached his age of twenty seven, he became a member of Naqshibendi Sufi brotherhood in the towns of Yarkend and Khoten of East Turkestan upon the recommendation of his father after he received an indictment of the brotherhood by his father and his spritual teacher shaikh Sirajiddin Mevlevi. After the dearth of his sheikh he became a postnishin (server) of place of the brotherhood in Osh, being a spiritual lider to other followers at the same time. Due to his origin from the poets dynasty, Salakhaddin, who had wrote the gazelles and castles under the pen-name Sakib, was the author of a divan as well. Sakib, who traveled via Istanbul for the pilgrimage journey, remains for a while in the Medina, and for the second time he has taken an acquittal from this branch of the same order, establishing friendship with the Mujaddid branch of the brotherhood. Following the invasion of Turkestan by the Russian Empire, Salakhaddin, who spent a few years of his life in Khoten and Yarkent, returned to his hometown Osh, and in 1907 had supported the publication of the divan of his grandgrandfather Khuveyda in Tashkent. Sheikh Sakhib, who had wrote a poetry works rather to mentoin despand of difficult sircumstances, was died in 1910. His grave is located at the corner of his khanakah named Sermazar. İt’s talked about activities of sheikh Salakhaddin’s son and khaliph sheikh Kameruddin in Ferghana region and eastern Turkistan at the final part as well. Keywords: Turkestan, Hajj Nazar Hüveyda, Naqshbandi-Sashbi, East Turkestan, Osh city. iv ÖNSÖZ Bu tezin konusu günümüzde en yaygın tarîkatlardan biri olan Nakşibendiyye silsilesinin dokuz zincirinde öz atalarıyla önemli yer tutan Salahaddîn b. Muhammed Sirâcüddîn’dir. Salahaddîn Efendi’nin dedesinin babası olan Hâce Nazar Hüveydâ (1704- 1780) Orta Asya’nın özellikle Fergana bölgesinde bilinen meşhûr sûfî ve divân sahibi şâirdir. Hüveydâ’nın neslinden gelen yolunun mevrusları Türkistan’ın çeşitli bölgelerinde tasavvuf ve tarîkat hizmetinde bulunmuşlardır. Bu görevi adı geçen bölgede temsil eden son önder Salahaddîn Sâkıb’dır. Onun oğlu ve halifesi olan Şeyh Kameruddîn babasından sonra bu mirâsı Doğu Türkistan’da yayılmasında büyük fedakarlıklar yapmıştır. Bu ailenin nesli çoğunlukla Fergana bölgesinde, günümüzün Özbekistan, Kırgızistan, Tacikistan gibi devletlerde yaşamaktadır. Onlara Hüveyda evlatları, îşân’lar ve mahsumlar denilmektedir. Tezimizde Hüveydâ’nın vârislerinden olan Salahaddîn Sâkıb’ın hayatından, bu yolun mensupları olan atalarından, onların eserleri ve Sâkıb Efendi’nin tasavvufî görüşlerinden divân’ı ışığında bahsedilmiştir. Gönül dünyasındaki ilâhî aşkı terennüm eden gazelleri üzerinden kendileriyle ilgili tespitlerimizi ortaya koymaya çalışılmıştır. Bunu yaparken dedemiz Sâkıb’ın hal-i hazırda hayatta olan torunları ve neslinden gelen evlatlarıyla yapılar mülâkatlar, Sâkıb Efendi’ye dair ele alınan bazı eserler ve nihayetinde kendi risâlesi ve divân’ı tezimizde kaynak teşkil etmiştir. Tez konumuzun belirlenme ve hazırlanma aşamasında kıymetli önerileriyle danışmanlığımızı yapan muhterem hocamız Prof. Dr. Mustafa KARA’ya, zaman ayırıp görüşleriyle yol gösteren hocamız Prof. Dr. Abdurrezzak Tek’e, çalışmalarından istifade ettiğimiz Prof. Dr. Necdet Tosun’a, divân’ın transkripsiyon edilmesinde ve farsça gazelerin tercüme edilmesinde emeği geçen araştırma görevlisi Serhat Gültaş’a, vezinlerin tespit edilmesinde büyük katkısı olan araştırma görevlisi Olcay Kocatürk’e, benimle ilgilenen muhterem Ali AK Bey’e, Bursa’dan her yönden katkıları olan Aynur ve Dail Kurt’lara, bu süreçte beni destekleyen, gazelleri okumada büyük katkısı olan anneme, belgelerin ve fotoğrafların temin edilişinde yardım eden ağabeyim Devran’a, Salahaddîn Sâkıb’ın torunları ve evlatlarına içten minnet ve şükranlarımı sunarım. Bu nâçizâne çalışmamızdaki hata ve eksiklikler tarafıma aittir. Gayret bizden, tevfik Yüce Mevlâdan’dır. Madinabonu Moidinova Bursa/2018 v İÇİNDEKİLER YEMİN METNİ ............................................................................................................... i YÜKSEK LİSANS İNTİHAL YAZILIM RAPORU ................................................... ii ÖZET............................................................................................................................... iii ABSTRACT .................................................................................................................... iv ÖNSÖZ ............................................................................................................................. v İÇİNDEKİLER .............................................................................................................. vi KISALTMALAR ......................................................................................................... viii GİRİŞ ............................................................................................................................... 1 BİRİNCİ BÖLÜM SALAHADDÎN SÂKIB’IN HAYATI I. NESEBİ ve YETİŞMESİ ......................................................................................... 7 A. HÂCE NAZAR HÜVEYD BİN GÂYİB NAZAR SȖFÎ ................................ 7 1. Dîvân-ı Hüveydâ/ Râhat-ı Dil ........................................................................ 9 2. Râhat-ı Dil ...................................................................................................... 9 3. Hikâye-i İbrâhîm bin Edhem ........................................................................ 10 B. ÎŞÂN HÂL MUHAMMED OŞÎ (ȖŞÎ) ............................................................. 10 C. ŞEYH MEVLEVÎ SİRÂCÜDDÎN ve DİVÂNI ............................................... 11 D. SEMER BANU HANIMEFENDİ ve DİVÂNI ................................................ 12 II. OŞ’TA NAKŞİBENDÎ-MÜCEDDİDÎ DERGAHINDA POSTA OTURUŞU .... 14 A. İLK HAC SEFERİ VE MUHAMMED MAZHAR İLE TANIŞMASI ............ 15 B. OŞ’A DÖNMESİ VE VEFATI ........................................................................ 16 C. EVLİLİKLERİ VE ÇOCUKLARI ................................................................... 16 D. TABİB AMANHAN MAHSUM ...................................................................... 18 E. MUHYÎ HOKANDÎ VE SALAHADDÎN SÂKIB’IN DOSTLUĞU ............... 19 1. Birinci Mektup ............................................................................................. 20 2. İkinci Mektup ............................................................................................... 21 3. Üçüncü Mektup ............................................................................................ 21 vi III. MÜRÎDLERİ ve NAKŞİBENDİYYE SÂKIBİYYE TARÎKATI ........................ 23 A. ŞEYH KAMERUDDÎN .................................................................................... 23 B. EYYÛB KÂRÎ ÂHUN ..................................................................................... 23 1. Menbaʻu’l- Esrâr .......................................................................................... 24 C. NAKŞIBENDIYYE SÂKIBIYYE TARÎKATININ SON DÖNEMİ .............. 24 D. SÜLEYMAN HİLMİ TUNAHAN ................................................................... 25 IV. ESERLERİ ............................................................................................................. 25 A. MAʻKÛLÂT-I SÂKIBÎ .................................................................................... 25 B. MAʻMÛLÂT-I SÂKIBÎ .................................................................................... 26 C. DÎVÂN .............................................................................................................. 27 İKİNCİ BÖLÜM SALAHADDÎN SÂKIB’IN TASAVVUFÎ GÖRÜŞLERİ I. SEYR U SÜLÛK .................................................................................................. 28 II. ZİKİR ..................................................................................................................... 29 III. LATÎFELER .......................................................................................................... 29 IV. MURÂKABELER ................................................................................................. 32 A. MURÂKABE ve MURÂKABELERİN MERTEBELERİ .... Hata! Yer işareti tanımlanmamış. V. MÜRÎD MÜRŞİD İLİŞKİSİ ................................................................................. 35 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM DÎVÂN’IN TRANSKRİPSİYON METNİ SONUÇ ......................................................................................................................... 211 KAYNAKÇA ............................................................................................................... 214 EKLER ......................................................................................................................... 217 EK 1.SİLSİLE ........................................................................................................... 217 EK 2.SALAHADDÎN SÂKIB DİVAN’INDAN SAYFALAR ................................ 220 EK 3.AİLE ŞECERESİ ............................................................................................. 222 EK 4.FOTOGRAFLAR ............................................................................................. 223 vii KISALTMALAR a.e. : Aynı eser a.g.e : Adı Geçen Eser a.y. : Aynı Yer bkz. : Bakınız DİA : Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi çev. : Çeviren ed. haz : Editör/ yayına hazırlayan ter. : Tercüme eden ö. : Ölüm Tarihi Özb.FAŞE. : Özbekistan Fenler Akademisi Biruni Şarkiyat Enstitüsü ktp. : Kütüphanesi s. : Sayfa ss. : Sayfadan Sayfaya nr. : Numara nşr. : Neşreden vr. : Varak v.diğ. : Çok yazarlı eserlerde ilk yazardan sonrakiler viii GİRİŞ Tasavvuf ilmi XII. asırdan itibaren kurumsallaşmıştır. İslâm dünyasında köklü tarîkatlerın kurulmaya başladığı bu asırda Horasan bölgesinde de dört ayrı tasavvufî neşve oluşmuştur. Bunlar, Cüneydiyye, Tayfûriyye, tasavvufun fikrî boyutunu öne çıkaran Aynü’l-kudât Hamedânî (ö.525/1131) ve sonradan Şiî- Bâtınî fikirlerle beslenmiş olan Kalenderiyye. Bu asıra kadar büyük âlimler yetiştiren Mâverâünnehr XII. asırla birlikte büyük sûfîler de yetiştirmeye başlamıştır. İlmi otoritenin merkezleri olan Buhara ve Semerkand, güçlü medreseleri, âlimleri ve sünni mühiti ile dünyada tanınmıştı. Bu bölgelerde ancak dînî kurallara ve Sünniliğe bağlı olan bir tarîkat gelişip yayılabilirdi. Nitekim Bağdat Nizâmi’ye Medresesi’nde yetişmiş bir sûfî olan Hâce Yûsuf Hamedânî (h.441-553), Mâverâünnehr’deki bir kaç müridine irşad verip halife olarak tâyin ettiği zaman Orta Asya’da Hâcegân tarîkatının tohumlarını atmış oluyordu. Yûsuf Hamedânî’nin üçüncü halifesi olan Ahmed Yesevî (ö.1166) tarîkatı Orta Asya’nın yarı göçebe Türk kavimleri arasında yaşayıp yaydığı için onun adına nisbetleYeseviyye denilmiştir. Buhara’da ise Hamedânî’nin diğer müridi Abdülhâlık Gücdevânî, Hâcegân tarîkatını devam ettiriyordu. XIV. asırda yaşayan Bahâeddîn Nakşibend (ö.1389) Hâcegân tarîkatının unutulmaya yüz tutan prensiplerini ihyâ ettiği için yeni bir tarîkat kurucusu olarak telakkî edilmiş ve zamanla Hâcegân kelimesinin yerini Nakşibendiyye almıştır. Kısa zamanda Mâverâünnehr’in sınırlarını aşan Nakşibendîlik, Doğu Türksistan’ın Kâşgar ve Yârkend gibi şehirlerinden Balkanlar’a, Hicaz’dan Hindistân’a kadar geniş İslâm coğrafyasında yayılma imkânı bulmuştur. XIX asırda Türkistan’da Buhara, Hokand ve Hârizm hanlıkları hüküm sürmekte idi. Tezimizin konusu olann Salahaddîn Sâkıb, Hokand hanlığına bağlı olan Fergana bölgesindeki Oş şehrinde yaşamıştır. Konumuzun daha iyi anlaşılması açısından bu dönemden kısaca bahsetmek gerekirse, hanlıklar bu dönemde ticareti kara yolu ile yapmakta idi. Fakat ticaretin deniz yoluyla başlanmasıyla devlet güçünü ve itibarını kaybetmeye başlamıştır. Bunun yanısıra hânedân fertlerinin kendi aralarında bölünmeleri, 1 şehzâdeler arasında olagelen tahta geçme isteği ve gün geçtikçe ticari yönden gerilemeleri de neden olarak gösterilebilir. Ekonomik olarak iyi bir durumda olmayan Orta Asya devleti İngiliz ve Rus İmparatorluğu gibi iki büyük devletin ilgisini çekmeye başlamıştı. Hindistân ve Afganistan’ı sömürüsü altında kullanan İngiltere Rusya’nın buralara gelme ihtimalinden tedirgin olmuştur. Ayrıca Türkistan’ın zengin toprağından istifade etmeyi amaçlamıştır. Bu amaşlarla Türkistan’daki üç hanlığa destek vermek sûretiyle Rusya’ya karşı birleştirmek istemiştir. İngiltere’den hanlıklara gelen elçiler câzip tekliflerini sunmuşlardır. Hokand ve Hârizm hanlığı kabul etmiş, fakat Buhara hanı Nasirullâh İngiltere’nin teklini kabul etmeyip elçileri öldürmüştür. Bunlara rağmen aynı hükümet Ruslara karşı Türkistan’ı müdafa etmeye çalışmıştır Bu olaylara karşı Rusya 1865 yılında General Çernayev liderliğinde büyük bir ordu ile Hokand hanlığına bağlı olan büyük şehirlerden birisi Taşkent’i ve bir kaç yıl içinde de Türkistan’ı işgal etmiştır.1 Türkistan’ı aldıktan sonra ülkenin yerüstü ve yeraltı madenleri ile birlikte tarihini, medeniyetini, öfr ve âdetlerini araştırmıştır. Bu da onları kolay bir biçimde yönetmede onların lehine olacak idi. Bunları göz önünde bulunduran Çarlık Rus hükümeti tarafından 1895 yılında Rus okulları açıldı. Medrese ve vakıflara el konuldu. Bunlarla yetinmeyip Cuma hutbelerinde pâdişâh adını söylemeleri, dua etmeleri, âyet-i kerîmede geçen “vel müşrikîn” lafzından “müşrikîn’i çıkarmaları, Sûfî Allahyâr’ın okulda ders kitabı olarak okunan Çehâr kitab’ındaki Azâb-ı kabr kâfirleredür çin (gerçektir) Körer görüñ azâbın bazı mü’mîn Beyitte geçen kâfir sözünü okumayı yasakladılar hatta Kur’an ve kitaplar yeniden neşredilerek yukarıda verilen lafızlar çıkarılmıştır. Müslüman halka yapılan eziyet gün geçtikçe artıyordu. Sokaktan geçen Rus asıllı memurlara eğilip selam vermeyenler tutuklanarak meydanda dövülür oldu. Başına beyaz takke giyen, sarık saran her kimse yine askerler tarafından “seni îşân” diyerek aynı 1 Begali Kasimov ve diğ., Millî Uygoniş Devri Özbek Edebiyatı, Taşkent: Maneviyat Neşriyatı, 2004, s. 6-7. 2 işkencelere maruz kalırdı. Bunlardan dolayı halk başlarında sarık takkeyle dışarı çıkamaz hâle geldi. Neticede sarıklar ve beyaz takkeler ateşe atıldı.2 Halka açık tehditler yapan hükümetin Generali M. G. Çerneşev, 1864 yılında Ahmed Yesevî’nin türbesi, külliyesi ve camisindeki eşyalara el koymuştur. Türbenin karşısında bulunan Uluğ Bey’in kızı Rabiâ Sultan’ın türbesini yıktırarak, kerpiçlerinden kışla yaptırmıştır. Türkistan halkı sadece hürriyetlerinden ve dinlerini özgürce yaşamaktan mahrum olmadılar belki en değerli zenginlikleri olan nâdir yazma eserlerinden de mahrum olmuşlardı. XV-XVIII asırlar da yazılan yazma eserler ile birlikte 1868’de Semerkand istila edilince sarayda bulunan Hz. Osman’ ın Mushaf’ı general Abramov tarafından Petersburg’a götürüldü. Yanısıra sayısı yüzleri aşan fıkıh, tasavvuf ve hadis ilmine dair eserlere de el konuldu. Hive hanlığı sarayından mücevherlerle birlikte 300 yazma eserin de götürüldüğü bilinmektedir.3 Yapılan bunca zulümlere karşı halkın güçsüz olmalarından ötürü suskunluğunu söylemek mümkün değildir. 1870 yıllarında yerli müslüman halkın Rus hükümete karşı ayaklanmanın (millî mücâdelenin) yıllardır. Bu hareket ileride ortaya çıkacak diğer ayaklanmalara yol açmıştı. XIX asrın Fergana eyaletindeki büyük ayaklanma 1898 yılında olan Dükçi Îşân lakabıyla bilinen Muhammed Ali b. Muhammed Sâbır önderliğinde yapılmıştır. Bu ayaklanmanın sebebi yerli halkın dînî ve millî haklarının pâyımâl edilişi idi. Ama beklenen neticeye varılmadan mücâdele Rus askerleri tarafından bastırıldı. Müritleriyle kaçmaya çalışan Dükçi Îşân yakalandı ve idam edildi. Köyü ok toplarla yağmalandı. Bu ve buna benzer ayaklanmalarda önde olan bir çok derviş ve mürîd çoğunlukla idam edilmiş veya sürgüne gönderilmişlerdir. Siyâsî politikanın şiddetle geçtiği bu yıllarda Sâkıb Efendi’nin Doğu Türkistan’ın Yârkend ve Hoten şehirlerinde kalmasının nedeni Fergana eyaletinde vuku bulmakta olan bu zor dönemdir. Hayatını daha çok ibâdet ve irşadla geçiren Sâkıb’ın vefatından sonra iktidara gelecek olan komünist hükümet tarafından müridleri eliyle yönetilmekte olan hângahı kapatılarak, avlusu mahalle sakinlerine satılmış, binası ise yeni tesis edilen 2 Fazılbek Atabek oğlu, Dukçi Îşân Vakıası, Semerkand-Taşkent, s.21. 3 Hamdam Sodikov- Nazrulla Corayev, Özbekistan Tarihi, Taşkent: Şark Neşriyatı, 2011, s.180-181. 3 muhtarlığın binası olarak kullanılmıştır. Sonrasında ikiye bölünerek yarısı okul, yarısı ise “çınar çayhânesi” (çay bahçesi) olarak kullanılmaktadır. Sâkıb Efendi’nin kardeşi Amanhan Mahsum ve oğulları komünist yönetimin eziyetine maruz kaldılar. Bu konuya ileride temas edilecektir. Tez konumuzda XIX asırda Orta Asya’nın Fergana eyaletinde tasavvufî geleneğinin son temsilcisi olan Salahaddîn Sâkıb’ın hayatı konu edilmiştir. Bu konunun tercih etmemizin sebebi medreseleri ile ilim ve kültürün merkezi olan yanısıra tarîkatlerin de merkezi olan bu bölgelerde tasavvuf geleneğinin nasıl ilerlediğini araştırmak ve bir sonuca varmaktır. Sâkıb Efendi’nin Fegana eyaletinde dergahta postnişîn olan amcası hacı Muhammed ve bu dergahın kurucularından olan dedesinin babası Hâce Nazar Hüveydâ, bugün Özbekistan ’ın sınırları içinde olan Fergana şehrinin Çimyan köyünde hizmet ettiler ve orada yaşamışlardır. Onların Özbekistan toprağında medfun bulunması, halka ve zemine yaptıkları hizmetleriden ötürü halk tarafından sevilmesi ve sayılması hem devlet hem oradaki araştırmacılar tarafından Hüveydâ’nın eserleri yeni harflere aktarılarak, üzerinde çalışmalar yapılmış ve hâlâ yapılmaktadır. Bu çalışmalar sadece Özbekistan’la sınırla kalmamıştır. Türkiye’de master ve doktora çalışmaları da yapılmıştır Salahaddîn Sâkıb ile ilgili yapılan ilk araştırmaya Rus Dilinde yayınlanan katalogda rastlayabiliriz. Taşkent’te 1963’te Tohtasin Calalov tarafından yayınlanan (Salahaddîn Efendi’nin ablası) şâire Semer Banu Hanım’ın Dîvân’ınında kısaca bilgi verilmiştir. Salahaddîn Efendi hakkında yukarıdaki çalışmalara ek olarak İstanbul’da Nakşibendîlik üzerine araştırma yapan Prof. Dr. Necdet Tosun tarafından Türkiye Diyânet İslâm Ansiklopedisinde madde olarak yazılmıştır. Lisans öğrenimim esnasında Salahaddîn Sâkıb ve Ma’mûlât-ı Sâkıbıyye adlı Risâlesi tarafımızdan bitirme tezi olarak hazırlanmıştır. Bu çalışmalara ek olarak tezimizde Salahaddîn Sâkıb’ın hayatı, ilmi faaliyeti, yetişmesinde etkisi olan şahıslar ve yetiştirdiği müritleri ele alınarak, yazma hâlinde olan tahminen tek nüsha olan Dîvân’ı4 günümüz harflerine aktarılmıştır. 4 Dîvân, Salahadaddîn Sâkıb’ın oğlu Raziyuddîn Mahsum tarafından 1960’li yıllarında Tacikistan Devlet Müzesine verilmiş, bir müddet sonra geri alınmıştır. 4 Bu konuda onun eserleri ve hakkında kaleme alınan bilgiler, dedelerinden Hüveydâ’nın yayınlanan eserleri, Özbekistan’da ve Türkiye’de onlarla ilgili yapılan araştırmalar, Sâkıb’ın hâl-i hazırda hayatta olan torunları ve neslinden gelen evlatlarıyla yapılan görüşmeler, mülakatlar araştırmamıza ışık tuttu. Tezimizin amacına uygul olarak faydalanılan yöntem teknik ve materiyallar şunlardır: belgeler, fotoğraflar, mülâkat ve ropörtajlar. Tezimin yazımını kolaylaştıran yönü bu nesilden olmamız hasebiyle torunları olan akrabalarımıza ulaşabilme imkânımızın olması. Bizzat Sâkıb dedemizin oğlu Hasancan Mahsum’un kızı büyük annem merhum Şâhide Salahetdinova ve onun kızı annem Tâhire Hanımlardan ve diğer torunları ile yapılan bire bir görüşmeler, bilgilerin teyid edilmesinde kolaylıklar sağlamıştır. Salahaddîn dedemle ilgili kaynakların az olması, yazma nüsha olan Maʻkulât-ı Sâkıbiyye adlı risâlesine ulaşamamış olmamız, kendisi ve halifesinin Doğu Türkistan’daki yaptıkları faaliyetleri araştırma imkanımızın olmaması, ve babası Sirâcüddîn dedemizin derlenen Dîvân’ı kaybolması ve kulaktan duyma bilgileri iyi bilen aile büyüklerimizin hayatta olmaması araştırmamızda eksiklik arz etmiştir. Teknik özelliklere değinecek olusak Dîvân’da dua, münâcâtlar, ilâhî aşkı terennüm eden gazeller, tasavvufî konuları içeren gazeller tahmisler müseddes, muhammesler, Hoten’de kurulan ribatlar, letâifler ve onların ilişkili oldukları yıldızlar, murâkabelerin tafsilâtı, delili olarak gösterilen âyetler yanı sıra tabiblik ve tıbba dair konular da ele alınmıştır: kavlenc, raʻşe (epilepsi), birsâm (hastalığın bir türü), mâlihülyâ (melankoli), rebv (astım), istiskâ (vücütte su toplanması), hadr (herhangi bir organda görülen uyuşma), nifir (eklemlerde oluşan şiş), himru (yılancık hastalığı), hunnâk, dâde’l- fîl, kulgüne, ‘ırkunnisâ, şekika güzâz vb. Dîvân’ın üzerinde inceleme yapılmış ve konular şu şekilde sıralanmıştır: Dualar, Münacâtlar, na’t, âl-i beyte kaside, Nakşibend büyükleri ve pîrlerine yazılan kasideler, tasavvufî konuları ihtiva eden kasideler, müseddes, muhammes, gazel, tahmis, letâif ve murâkabeler. Bütün manzumeler aruz vezniyle yazılmıştır. Bazı gazellerin vezinleri tespit edilmemiştir. Yazma hâlinde olan eser, iyi bir şekilde muhafaza edilmiş olmasına rağmen bazı beyitlerde silinenmeler tespit edilmiştir. 5 Özbek dilinde hâlâ kullanılmakta olan tâğ, köp gibi kelimeler günümüz Türkçesine uygun verilmiştir. Özbek dilinde kullanımına pek rastlamadığımız şbu, sözü günümüzde uşbu olarak kullanılmakta olduğu için olduğu gibi verilmiştir. Nazal “n” için Özbek dilinde n harfini ifade eden ng ses tonu yerine, anlamı ve ifadeyi değiştirmeyen ñ tercih edilmiştir. “Ve” yi ifade eden bağlaç و yerine vu, vü bağlaçları kullanılmıştır. 6 BİRİNCİ BÖLÜM SALAHADDÎN SÂKIB’IN HAYATI I. NESEBİ ve YETİŞMESİ Künyesi Muhammed Salahaddîn bin Muhammed Sirâcüddîn bin Hâl Muhammed İşân Oşî bin Hâce Nazar Hüveydâ-i Çimyânî bin Gâyib Nazar Sûfî bin Ernazar bin Tölak Muhammed Sûfî bin Kul Süleymân şeklindedir. Salahaddîn Sâkıb 1838’de5 bugün Kırgızistan’ın sınırları içinde olan Oş şehrinde Özbek bir ailede dünyaya geldi. Babası Muhammed Sirâcuddîn, Mevlevî Sirâcüddîn lakabıyla tanınan şâir ve Orta Asya’nın Fergana bölgesinde Nakşbendîyye tarîkatının yetkili bir şeyhi idi. Annesinin ismine ve kim olduğuna dair bir bilgiye erişemedik. Onun dışında bir ablası6 üçü kız biri erkek olmak üzere dört kardeşi olmuştur. Erkek kardeşi Amanhân Mahsum İstanbul’da Tıbbiye okumuştur. Salahaddîn yirmi yedi yaşına geldiğinde tarîkata intisap etti.7 Seyr u sülûk hayatına geçmeden önce aşağıda onun etkilendiği şahıslar sıralanacaktır. A. HÂCE NAZAR HÜVEYD BİN GÂYİB NAZAR SȖFÎ Oş şehrinde ikamet eden Gâyib Nazar (d. 1678) hakîkat yoluna girmek için mürîd arar. Kader onu 17 asrın Kâşgar’daki Nakşibendiyye tarîkatının şeyhi Hidâyetullâh Âfâk Hoca’nın (v.1645) kapısına götürür. Pîrinin dergahında otuz sene hizmet eden Gâyib Nazar’a Fergana bölgesine dönmesi ve irşad vazifesi buyurulur.8 Sefere hazır olan müridine Âfâk Hoca: “ Oğlun olacak, adını Hâce Nazar koy. Benim nazarım ondadır ” diyerek şöyle dua eder : 5 Bazı kaynaklarda doğum tarihi 1843 olarak gösterilse de, mezar taşında kaydedilen ve babası tarafından tevellüdüne düşürülen tarihten çıkarılan sene 1838ʾdir. 6 Tohtasin Calalov, Banu, Taşkent: Yaş Gvardiya Neşriyatı, 1963, s.22. 7 Katalog Sufiyskih Proizvedeniy, xvııı-xx vv İz Sobraniy İnstituta Vostokovedeniya im. Abu Rayhan al- Beruni Akademi Nauk Respubliki Uzbekistan [ed. J Paul] Stuttgart, s. 127. 8 Sâkıb Salahaddîn, Dîvân, şahsi kütüphane, vr.80. 7 Senin nesliñdin aslâ kutb-ı evtâd ölmasin kanda Çerâğin öçmasin ʻâlemde tâ rûz-i cezâ sûfim9 Şeyhi Âfâk Hoca’ nın yönlendirmesi ile Fergana’ya gelen Gâyib Nazar sûfî o bölgenin halifesi Hoca Hasan Muhriddîn ile görüşür ve onun tavsiyesi üzerine şehrin kenarındaki Kuruk denilen tepeliğe yerleşir. Daha sonraları burası Çimyân köyü diye isimlendirilmiştir. 1104/1693 yılında ise oradaki ilk Mescîdi inşa ederek köylülere dîni hizmet verir ve köy sakinlerinden birinin kızıyla evlenir.10 Bu izdivâcından 1704’de dünyaya gelen oğluna pîri Hidayetullâh’ın tavsiyesine uyarak Hâce Nazar11 ismini koyar. Tasavvufî eğitimine baba dergahında başlayan Hâce Nazar ilim tahsiline Hokand medreselerinde devam eder.12 Ardından baba ocağına dönerek köy çoçuklarını okutmaya başlayan Hâce Nazar 1754’te vefat eden mürşidi Gâyib Nazar Sûfî’ nin irşad görevini devam ettirir. Diğer taraftan edebiyat ve şiire ilgi derin muhabbeti sebebiyle edebiyat camiası tarafınca düzenlenen şiir meclislerine de iştirak eder. Ahmed Yesevî, Alişir Nevaî, Sûfî Allahyâr ve Şâh Meşreb gibi sûfîlerin ilâhî aşkı terennüm eden Dîvân’larını okuyarak beslenir. Hüveydâ mahlası ile tasavvufî şiirler kaleme alır. Hayatının tamamını Fergana halkının dini hizmetine adayan Hâce Nazar Hüveydâ 1193/1780’de Hakk’a yürümüştür. Kendi ifadesiyle : Işk u muhabbet içre öldüñ mübârek olsun Şart-ı muhabbet uldur bolmak fenâ Hüveydâ13 İlâhî muhabbette fânî, sevenlerinin gönlünde bâkî olan Hâce Nazar Hüveydâ, Çimyân’deki hangahına defnedilmiştir. Günümüzde türbesi sevenleri tarafından ziyaret edilmektedir.14 Hâce Nazar Hüveydâ’nın eserleri şöyle sıralanabilir: 9 Salahaddîn’in torunları merhum Şahide ve Kimyahan Salahutdinova’lardan şifahi aktarılmıştır. 10 Sâkıb Salahaddîn, Divân, a.e. vr. 81. 11 Hâce Nazar’ın adı halk arasında Hoca Nazar olarak ta tellafuz edilmektedir. Doğru söyleniş şekli Hâce Nazar’dır. 12 Hocanazar Hüveydâ Hazan Bolmas Bahârim Bâr, Oş: Algoritm Neşriyatı, 2013, s.6. 13 İlâhî aşk ve muhabbetinin içinde (öldün) gark oldun, mübârek olsun. Muhabbetin şartı da budur fânî olmaktır Hüveydâ. 14 Hüveydâ’nın türbesi Özbekistan Devleti tarafınından (1994-2004) yaptırılmıştır. Bkz. Ekler Bölümü 1. resim. Ayrıca Taşkent’te Şeyhantâhur ilçesinde Hüveydâ adı verilen Câmi vardır. Bkz. Ekler Bölümü 2. resim. 8 1. Dîvân-ı Hüveydâ/ Râhat-ı Dil Dîvân-ı Hüveydâ: Hüveydâ Çimyânî’nın Orta Asya Türkçesi’yle kaleme aldığı şiirlerini ihtiva eden bir eserdir. Dîvân’da dînî ve tasavvufî konular işlenmiş, yanı sıra İmâm Rabbânî, Bahaeddîn Nakşbend, Hâce Hâfız, Âfak Hoca, Ömerhân, Muhammed Alihân ve Şeyh Nizâmeddîn’in vefat tarihleri yazılmıştır. Divân’ın son kısmında Hüveydâ tarafından kaleme alınan hikmetler almaktadır. Hüveydâ’ nın bazı şiirlerini M. Hartman 1902’ de Berlin’de, M. F. Gavrilov da Taşkent’te 1927’de yayınlamıştır. Ayrıca XX. asrın başlarında Kitâb-ı Îşân Hüveydâ-yı Çimyân’î15 adıyla Arap harfleriyle İstanbul, Kazan ve Taşkent’te basılan eser, 1998’de Taşkent’te Hüveydâ Kıldı ʾIşk (Hüveydâ Dîvân’ ından Seçmeler 72 adet gazel ve 11 rubâi) adıyla16 ve 2005 yılında Özbek (Kril) alfabesiyle neşredilmiştir.17 Eserin tamamı 2013 yılında Oş şehrinde soyundan gelen torunları tarafından yayınlanmıştır.18 2. Râhat-ı Dil Hüveydâ-yı Çimyânî’nin Orta Asya Türkçesi ile manzum olarak kaleme aldığı tasavvufî bir eserdir. Eser Allah’a hamd, Rasulullâh’a naʻt, dört halifeye ovgü sonra kıyâmet, Cennet, Cehennem, peygamberler, meşhûr sahabîler, velîler ve sûfî kadınlardan biri olan Râbiatü’l Adeviyye’nin hikâyesi ile devam eder. Yazma nüshaları Özbekistan kütüphanelerinde olan eser 19 birkaç defa Arap harfleriyle yayınlanmıştır. Ayrıca Taşkent’te 1994 yılında Özbek (Kril) alfabesiyle neşredilmiştir.20 15 Hüveydâ’nın Divân’ını oğlunun torunu şâir Salahaddîn 1325 (1907) yılında Taşkent’te Kitâb-ı Îşân Hüveydâ-yı Çimyânî adıyla yayınlamıştır. Bu neşrin kenarında (hâşiyesinde) Râhat-ı Dil destânı da vardır. Ayrıca torunu Sirâcüddîn’in Nevâi gazeline yazdığı muhammes , babası Hâl Muhammed Oşî ve dedesi Hocanazar’ın vefatına yazılan tarihî mersiye ve Salahaddîn’in nesebnâme şiiri de ilave edilmiştir. 16 Hüveydâ Divân’ından Seçmeler,nşr., İsmetullah Abdullah, Taşkent: Fergana Neşriyatı, 1998. 17 Hocanazar Hüveydâ, Divân, nşr. İsmatullah Abdullah ve Kâdirkul Rozmatzâde, Taşkent: Yangi Asr Neşriyatı,2005. Bu neşirde okuma hataları olduğundan adı geçen nâşirler tarafından 2007’de düzeltilerek tekrar yayınlanmıştır. 18 Hozanazar Hüveydâ, Hazan Bolmas Bahârim Bâr, nşr. Tâhira Moidinova, Davranbek Moidinov Oş: Algoritm Neşriyatı, 2013. 19 Necdet Tosun, Türkistan Dervişlerinden Yadigar, 1.b., İstanbul: İnsan Yayınları, 2011, s.79. 20 Hoca Nazar Hüveydâ, Râhat-ı Dil, nşr. Sa’îdbek Hasan, Taşkent: A. Kâdirî Neşriyatı, 1994. 9 3. Hikâye-i İbrâhîm bin Edhem Belh’li meşhûr sûfî İbrâhim b. Edhem’in menkıbelerini ele alan manzum bir eserdir. Yazma nüshaları bulunmaktadır.21 Aslında eser Râhat-ı Dil’in bir bölümüdür. Haydar Alikulov editörlüğünde 2013’te Taşket’te yayınlanmıştır.22 Hüveydâ’nın bu üç eseri Hoca Nazar Hüveydâ Râhat-ı Dil adıyla bir eser olarak yanınlanmıştır: 374 gazel, 100’ den fazla mürebba, rubâî, 3 muhammes, 1 müseddes, 9 müsemmen, 7 müeşşer ve 5 müstehzad müteşekkildir.23 B. ÎŞÂN HÂL MUHAMMED OŞÎ (ȖŞÎ) Salahaddîn Sâkıb’ın dedesi olan Hâl Muhammed Îşân kesin olmamakla beraber 1754 yılında Çimyan’da doğmuştur. İlk tasavvuf eğitimini babası Hâce Nazar’ın yanında almıştır. Salahaddîn Efendi atalarıyla ilgili kaleme aldığı menâkıbında dedesi Hâl Muhammed Îşân’ın mürşidi Hâce Nazar’ın vefatından sonra halefi sıfatıyla Çimyân’daki hangahını büyüterek nice yıllar halkı irşâd ettiğini kaydetmiştir. Şeyh Hâl Muhammed’in Şerefuddîn (Hacı Muhammed) ve Muhammed Sirâcüddîn adında iki oğlu olmuş ve küçük oğlu Sirâcüddîni yanına alarak 1237/1822’de ataların memleketi olan Oş şehrine yerleşmiş, bundan dolayı Oşî nisbesini almıştır. 24 Çimyân’daki dergahında büyük oğlu Hacı Muhammedi postnişin olarak bırakmıştır. Hâl Muhammed şeyh aña sâlih halef Neça yıllar tuttiler munda mekîn Kıldiler sâlis binâsin ul kişi Neça yıllar mü’minlere oldi sâcidîn Bir miñ [iki yüz] otuz yettide kıldı sefer Oş bardi boldi secde nişîn Fergana’daki hângahta kalan Şerefuddîn iki kere hac yapmıştır. Onun için köylüleri ona Hacı Muhammed derler. İkinci hac seferinde Mekke’de vefat eden Hacı Muhammed’in oğlu Fahriddîn babasının (1835-1919) camiinde imamlık yapmış, şâirlik ve tabiblik ile meşgul olmuştur. Hâkî mahlasıyla kaleme aldığı şiirlerini ihtiva eden 21 Tosun, a.e., s.79. 22 Haydar Alikulov, Râhat-ı Dil, İbrâhim Ethem Destânı, Taşkent: Nevrûz Neşriyatı, 2013. 23 Hocanazar Hüveydâ, a.e., s.7. 24 Sâkıb, a.g.e., vr. 83. 10 yazma Dîvân’ı Çimyânlı Muhammed Mûsâ hacı Tohtasin elinde muhafaza edilmektedir.25 Çimyân’de ul kişinin ornide Katta oğli hânekada cânişîn Atları Hâcı Muhammed tenleri Mekke’de hâk-i muallâda defn Kıldı törtinci binâsin ul kişi Halk-ı ‘âlem aña kılgan âferin Bir miñ üç yüz yigirma beş edi Boldilar bânî-i necm-i fahridin Mescîdi abâd ecdâdin tuzub Boldilar halk içre“Hayru’-l vârisin”26 Dede yurdu olan Oş’ta hângâh inşa ederek, çok sayıda müridler yetiştiren Îşân Hâl Muhammed Oşî 1271/ 1854’de burada vefat etti, hângâhının eşiğine defnedildi. O günden itibaren burası Sermazer Kabristânı ismiyle anıla gelmektedir.27 C. ŞEYH MEVLEVÎ SİRÂCÜDDÎN ve DİVÂNI Salahaddîn Sâkıb’ın babası ve mürşidi olan Muhammed Sirâcuddîn (d.1822) Hokand medreselerinde tahsil görmüştür. Asake ve Oş şehirlerindeki medreselerde müderrislik yaptığı bilinmektedir. Daha çok lakabı Mevlevî Sirâcüddîn’le tanınmıştır. Babası ve Şeyhi Hâl Muhammed Îşân eliyle Nakşibendiyye tarîkınden icazet almış, pîrinin Oş’taki hângahını genişleterek onun vefatından sonra vazifesini devam ettirmiştir. Diğer tarafdan Şeyh Sirâcüddîn dedesi Hüveydâ gibi bir şâir idi. Sirâcî mahlası ile kaleme aldığı şiirlerini bir dîvânda derlemiştir. Şeyh Sirâcüddîn’in kendisi gibi şâire olan kızı babasının sekiz yıl Doğu Türkistan’ın Yârkent şehrinde tarîkat hizmetinde bulunduğunu haber vermektedir. 25 Geniş bilgi için bkz. Kadirkul Rozmatzâde, 30.11.2016 tarihinde www.ziyo.uz. de yayınlanan makale. 26 Sâkıb, a.e., vr. 82. Müellif amcazâdesi Fahruddîn içn Hayru’l- vârisîn tabirini kullanmıştır. 27 Sermezar- mezar başı anlamına gelmektedir. Burası Îşân Hâl Muhammed’in tekkesinin avlusu idi. Zamanla kabirlerin sayısı çoğalınca, mahalleden ayrılarak müstakil mezarlık haline gelmiştir. 11 Ki sekiz yıl bolur atam şikârı Yârkent eyleb Mübârek yüzlerin körüb közüm toydurmadim hergiz28 Şeyh Sirâcüddîn Yârkent’te iken 1875 yılında küçük oğlu Amanhân doğmuştur. Eşinin vefatından sonra rahatsızlanan Sirâcüddîn Efendi, iki yaşındaki oğluyla birlikte Oş’a gelmiştir. 1295/1877’de vefat eden Şeyh Sirâcüddîn hem babası hem mürşidi olan Hâl Muhammed Oşî’nin yanına defnedilmiştir. Kendisinden ailesine mîras olarak kalan bu Dîvân neşredilmesi için Taşkent’e Şâh Murad kâtibe gönderilmiş, Oktyabr İnkılabı’nın (Ekim İnkılabı) ortaya çıktığı döneme tekabül ettiğinden neşredilememiştir.29 Ancak şâir Sirâcî’den geriye kalan bir kaç gazel ve tahmisler vardır: Nevaî gazeline yazılan tahmis, babası Hâl Muhammed ve dedesi Hocazar’ ın vefatına yazılan tarihi ve oğlu Salahaddîn’in tevellüdüne düşürülen farsça tarih, dedesi Hüveydâ’nın Dîvân’ ında basılmıştır. Özbekistan’lı merhum araştırmacı yazar Tohtasin Calalov, (Dursun Celalov) Sirâcî’nin birkaç gazelini Kril harflerine çevirerek yayımlamıştır.30 D. SEMER BANU HANIMEFENDİ ve DİVÂNI Sirâcuddîn’in kızı Semer31 Banu 1837 yılında dünyaya gelir. Mevlevî Sirâcüddîn’in evinde yetişen bir öğrenci Salahaddîn diğeri ise şaire Semer Banu’dur. Banu’nun Zahiriddîn isimli oğlu olmuştur. Banu Hanım babasının yolundan giderek yirmi beş yaşlarında evinde mektep açıp kız öğrenciler yetiştirmiştir. Müderrise Hanım sadece ders okutmakla yetinmemiş, baba mektebinde aldığı Divân edebiyatı eğitimine büyük şairlerden Alişir Nevâi, Fuzulî ve Hüveydâ’ların eserlerini okuyarak ve meşk ederek bu yönünü geliştirimiştir. Giderek şiir yazma sanatında büyük dedesi Hüveydâ ile yarışabilecek, bazan bu yarışmada onu geçebilecek seviyeye kadar yükselir. Şairemiz şiirlerine Banu ismini mahlas olarak alır, şiiriyetteki istidâdını atalarından gelen mirâs olarak gördüğünü mısralarında şöyle ifade eder. 28 Calalov, a.g.e., s.73. 29 Sirâcî’nin kaybolan Dîvân’ını Şâh Murâd katibin soyundan gelen torunlarında olduğu düşünülmektedir. 30 Calalov Tohtasin, Banu, Taşkent :Yaş Gvardiya, 1963, s.51. 31 Semer, Arap dilindeki semerün’den hâsıl anlamına gelmektedir. 12 Mirâs dedim babalardın rubaî Kalıb mirâs bu sözlerniñ metâ’i Atamlar hürmetidin sözledim söz Rubaî meşgulidurmen şeb u rûz32 Genç yaşlarında eşinden ayrılan Banu hayatını biricik oğlu Zahiriddîn (d.1856) ile sürdürdü. Yedi torun sevdi. Oğluyla oturdukları ev Oş şehrinin merkezindeki (şimdiki adı Buharî) câmi’ne bitişik idi. Zamanla câmiyi büyütmeye ihtiyaç olununca, Zâhiriddîn evini câmi için hibe eder.33 Baba dershânesinde kardeşi Salahaddîn ile eğitim alan Semer Banu şiiriyette oldukça başarılı bir seviyeye ulaşmıştır, kaleminden dökülen mısralar bunun bâriz delilidir. Salahaddîn’in Yârkent’ten hanımı Tâcınisâ’ya yazdığı şiir şeklindeki mektupları kendi Dîvân’ına alması Salahaddîn’in yazdıklarını incelediğini ve aynen eserine dâhil etmesi onun bu konularda kardeşine hocalık yaptığını, tavsiyeler verdiğini gösterir. Zirâ Banu mükemmel şiir yazabilen nâdir şâire kadındır. O yazdığı şiirlerini kendi hattı ile Dîvân’ına aktarır ve çocuklarına mîrâs olarak bırakmıştır. Hayatını hocalık ve Dîvan şiirliğine adayan şâire Banu Hanımefendi 1891’de vefat edince babasının yanına defnedilmiştir. Oğlu, Zahiriddîn dayısı Salahaddîn Efendi’nin müridi olup onunla aynı günde (ö.1910) Hakk’a yürümüşütür. Özbek kadın şâireleri hakkında araştırmalar yapan merhum yazar Tohtasin Celalov Banu’nun eserini arayarak Oş’ a doğru yola düşer. Banu’nun yeğenleriyle buluşarak 1959 senesinde eser arama işlerine başlar 1962’de Banu’nun Dîvân’a ulaşır ve Taşkentte 1963’te yayınlar.34 Şâire’nin gazellerini inceleyen yazar’a göre “Banu şiir yazma sanatında Özbek mümtaz edebiyatının nâdide şâireleri 19 asır Fergana Sultânı Nâdire Begim (ö.1832) ve Üveysî (ö.) ile aynı seviyededir. Cesâreti ve güçlü irâdesiyle onlardan bir kademe öndedir.”35 Yukarıda adı geçen şahıslardan feyz alan Salahaddîn babasından Nakşbendî tarîkinden icâzet almıştır. Onun halifesi olarak Doğu Türkistân’ın Yârkend ve Hoten 32 Calalov, a.e., s.74 33 Salahaddîn Efendi’nin torunlarından Anaannem merhum Şâhide Hanımdan şifâhi olarak aktarılmıştır. 34 Tohtasin Calalov, Banu, Taşkent: Yaş Gvardiya, 1963. 35 Calalov, a.e., s.38. 13 şehirlerinde bulundu. Baba dergahında dîn ilimlerinin yanında Dîvân edebiyatı eğitimi de alan Salahaddîn gazeller kaleme almaya başlar. Salahaddîn Efendi’nin şiiriyette ilermesinde, tasavvufî fikirlerinin gelişmesinde dedesinin babası olan meşhûr şâir Hüveydâ’nın etkisi büyüktür. Şiirlerinde Sâkıb mahlasını kullanan şâirimiz Hüveydâ’ya karşı olan muhabbetini şöyle ifade eder. Tün ü kün Sâkıbâ boldı Hüveydâ şiiri gülzârım Dilim hasterde tolganda kitâbı boldi gamhârim Şunu da belirtmeliyiz ki hem sûfî hem şâir olan Hüveydâ’nın yolunun devamcıları olan çocukları, torunları ve neslinden gelen evlatları onun dîvân’ı ile beslenmiştir. Sâkıb’ın da dahil olduğu bu silsileye bir nevi Hüveydâ’nın görüşlerinin devamı dersek hata etmiş olmayız. II. OŞ’TA NAKŞİBENDÎ-MÜCEDDİDÎ DERGAHINDA POSTA OTURUŞU Salahaddîn Efendi’nin dedesi Hâl Muhammed Îşân’ın Fergana’dan Oş’a geldiğini ve aynı şehirde bir hângah inşa ettiğine yukarıda temas edilmişti. Bu derganta Salahaddîn Sâkıb’ın dedesinden sonra babası ve mürşidi Sirâcüddîn Mevlevî, 1877’deki vefatına kadar postnişîn olmuştur. Salahaddîn Efendi mürşidinin vefatından sonra adı geçen Müceddidî dergahında postnişîn olmuştur ve pîrinin müridleri kendine bağlanmıştır. Salahaddîn Sâkıb kırklı ellili yaşları arasında hem Oş’taki tekkede hem Doğu Türkista’ın Yârkent şehrinde tarîkat hizmetine devam etmiştir. Bu dönemde Sâkıb Efendi’nin müridlerinin sayısı 1000 ulaşmıştır.36 Kendisin Doğu Türkistan’da olduğu dönemlerde Hoten yolunda 1298/1881 yılında inşa edilen Ribât’tan bahsetmiştir. Bu Ribat, Vezir-i Azâm Gâzî Muhammed Yakûb tarafından şehire teşrif eden misafirlerin konaklaması için kurulmuştur. 37 Vezîr-i a’zâm-ı Gâzi Muhammed Ya’kûb Tahmeten yıl deryâ - dil u zafer -fercem 36 Necdet Tosun, “Selâhuddîn Sâkıb”, İstanbul: DİA, 2016, c.32, s.498. 37 Sâkıb, a.g.e., vr. 115. 14 Miñ iki yüz sene seksen bir edikim Koliga mülk-i Hotenni Hüdâ’yi kıldı kerem Hoten yolıga buyurdı rebâtı kûh âsâ Kılurga bir keçe menzil halâyık- ı ‘âlem İçini sufûti ‘ârif-i dil safâsidek Taşini fushati subh u safâgadur hemdem A. İLK HAC SEFERİ VE MUHAMMED MAZHAR İLE TANIŞMASI Hac farizasını ifa etmek için h.1295’de Yârket’ten Hicaz’a doğru sefere çıkan Sâkıb Efendi, 1296’da Hicâz’a ulaşır. Medine’de bulunan Özbek Medresesin’de, Abdülhakîm bâ-safâ isimli (yeni tanıştığı veya daha önceden tanığı) gönül dostu ile tasavvuf üzerine sohbetler kurar. Bir müddet o şehirde kaldıktan sonra, aslen Hindistânlı olup Medine’de istikamet eden, Nakşibendiyye tarîkatının Müceddidiyye kolunun şeyhi Muhammed Mazhar Dıhlevî’nin (ö.1301 /1883) sohbet halkasına dahil olur. Miyan Mazhar lakabı ile bilinen şeyhin sohbetlerine devam ederken yine o şehirde bulunan bazı meşâyıhlerle de gönül bağı kurmuştur. Şeyh Mazhar’dan Nakşibendiyye yolunun Müceddidî kolundan ikinci icâzeti alan Sâkıb Efendi Medine’de aldığı icâzeti ile ilgili şunları kaydetmiştir: 38 Yetmişiki meşâyıhni sohbetidin Medine’de Miyan Hazret hizmetidin Bir kem kırk yıl seccâdenin zahmetidin Bul ma’nâlar Sâkıb sendin peydâ bolur Hicaz seferinden sonra Orta Asya’ya döndü ve hizmetlerine devam ederken 1314/1869-97 yılında Yârkent’e oğlunun doğum haberi ulaşınca Şeyhi Muhammed Mazhar’a olan muhabbeti dolaysıyla onun ismini oğluna koydu ve sonuna tarih düşürülen kaside yazdı.39 38 Sâkıb, a.g.e., vr.136. 39 a.e., vr.98. 15 Salahaddîn Efendi elli bir yaşında h.1306/1889 yılında ikinci hac ziyaretini yapmıştır. Bu dönemde Fergana bölgesi Çarlık Rus İmparatorluğu tarafından istila edilmekteydi. Müslüman halka özellikle dindar kesime baskılar artmıştı. Bundan dolayı Sâkıb’ın tekrar Doğu Türkistan’a gittiği tahmin edilmektedir. B. OŞ’A DÖNMESİ VE VEFATI Bir kaç sene Doğu Türkistan’da kalan Sâkıb Efendi memleketi Oş’a döndü. 1325/1907 yılında dedesinin babası olan Hocanazar Hüveydâ’nın dîvân’ını Taşkent’te tashih ederek Arap harfleriyle yayınlamıştır. Dîvân’a babası şâir Sirâcüddîn’in bir kaç gazelini ve kendisinin nesebiyle ilgili kaleme aldığı menâkıb şiirini de eklemiştir. Sâkıb Efendi’nin yaşadığı o zor dönemde dedesinin eserine ihtimam göstermesi, kendi imkanlarıyla yayınlaması onun atalarının mirasına hakkıyla sahip çıktığını göstermektedir. Tasavvufî geleneğin Orta Asya’daki son temsilcilerinden biri olan şâir ve sûfî Salahaddîn Sâkıb 7 Zülkade 1328/13 Kasım 1910 yılında Oş şehrinde vefat etti. Hangâhına kâin olan Sermezar mezarlığına defnedilmiştir. C. EVLİLİKLERİ VE ÇOCUKLARI Salahaddîn Sâkıb’ın üç defa evlendiği bilinmektedir. İlk izdivacından Muhammed Hân (lakabı Kameruddîn), Mahmud Hân, Enveruddîn, Mamathan isimli oğulları ve Reyhanisa adında kızı olmuştur. Muhtemelen bu evliliği Yârkent’te yapmıştır. Kaderuddîn’in dışındaki çocukları hakkında bilgiye ulaşılamamıştır. İkinci izdivazını Andican’lı Hâlberdi (Hak Verdi) Âhun’un kerimesi Tâcünnisâ Hanım’la yapmıştır. Hâlberdi Âhun Andican’da medrese inşa etmiş müdderis idi. Salahaddin Efendi’nin bu evliliğinin vuku bulmasına sebep olan kerameti torunları tarafından şöyle dile getirilmektedir: “ Andican şehrinde Hâlberdi Âhun tarafından inşa edilmekte olan büyük câmiye yardımlaşmak için gelen Îşân Salahaddîn’in şu durumla karşılaşmıştı, Câmi çatısı için ölçülen kalas oraya küçük gelmektedir. Bu duruma ustalar çaresiz kalmıştır. Vaziyete el atan Şeyh Sâkıb:, “Besmele çekerek hep birlikte kalası kaldıralım” der akabinde kalas yerine tam gelir. Zuhur eden bu kerâmet karşısında Hâlberdi Âhun îşân’a kızını nikahlar40. Bu izdivâcından Mazharuddîn Mahsum, 40 Sâkıb Efendi’nin kızı Zühre’den torunu merhum Kimya Han Salahetdinova ile Kasım 2010 yılında yapılan mülakat. 16 Hasancan Mahsum ve Zühre adında çoçukları olmuştur. Eşi Tâcünnisâ’nın 1898 yılında ikizleri Hasan ve Zühre’yi dünyaya getirirken vefat etmiştir. Üçüncü evliliği Yârkent’li hanımla yapmıştır. Eşinin ismi bilinmemektedir. Bu izdivacından Hâcinisâ, Bahrünisâ adında kızları ve Şerefuddîn Mahsum, Raziyuddîn Mahsum adında oğulları olmuştur. Mazharuddîn’den itibaren bütün çocukları Oş şehrinde medfun bulunmaktadır. Saladdîn Sâkıb 1838 - 1910 2. Evliliği Tâcünnisâ Hanım 1. Evliliği 3. Evliliği - 1898 Muhammed Hân (Kameruddîn) Mazhariddîn Mahsum Hacinisâ - 1938 Hasancan Mahsum Mahmud Hân Bahrinisâ 1898 - 1952 Zühre Enveruddîn Şerefuddîn Mahsum 1898 - Razididdîn (Raziyuddîn) Mahsum Reyhanisâ 1899 - Mamathan Mahsum Sâkıb Efendi’nin büyük oğlu Muhammed Hân babasının müridi idi. Doğu Türkistan’da mürşidi Salahaddîn Sâkıb’ın halifesi sıfatıyla irşad faaliyetini devam ettirmiştir. Bu konuya ileride temas edilecektir. Diğer oğlu Hasancan Mahsum (d.1898) bababasının vefatından sonra dayıları elinde büyüdü. Din ilimleri tahsilini ve hâfızlığını Andican’da yaptı. Dört kız babası olan Hâfız Hasan 1930’li yıllarda Stalin tarafından başlatılan Kulak hasisliği (hükümet tarafından din adamlarını tutuklama) hareketinden dolayı 1938 yılında Oş şehrine akrabalarının yanına geldi. Bir müddet şehrin merkezindeki Buharî camiinde imamlık yaptı. Camilerin kapatılması ve komünist hükümetin müslüman halka baskısından ötürü şehrin dışında kalan Frunze Kalhoz adındaki köye taşınarak hayatını sürdürdü. Bahçivanlıkla beraber kızlarına hocalık yapan Hâfız Hasan 1947’ de Camilerin tekrar halk hizmetine verilmesi ile Cuma günleri aynı camide imamlığına devam etti. Astım 17 hastalığı nedeniyle Hâfız Hasancan Mahsum 1950’ de vefat etti ve babasının yanına defnedildi.41 D. TABİB AMANHAN MAHSUM Sirâcüddî Mevlevî ile Oş şehrine geldiklerinde iki yaşından olan Amanhan (d.1875) çok geçmeden babasını kaybedince onun bakımı ile ablası Semer Banu Hanım ilgilenir. İlk eğitimini şâire ablasından alan Amanhan’ın Fars ve Arap dillerini öğrenmesinde, edebiyat ile âşinâ olmasında edebî eğitimli olan ablasının payı yüksektir. Amanullah on iki yaşına geldiğinde ağabeyi Salahaddîn Efendi onu Andican Medresesine kaydettirir ve eğitimini yakından takip eder. Şunu da belirtmeliyiz ki Hocanazar Hüveydâ’nın torunu Fahruddîn hem şâir hem tabib idi. Çimyan yerlileri onu bu yönleri ile tanır ve sayarlar idi. Bu nesilden gelenlerin bazılarında tabiblik istidatı da vardır. Amanhan da medresede ilim tahsil sürecinde amcazâdesi Fahruddîn gibi tıbba, bitkilerden ilaç yapmaya merakı artmaya başladı. Onun talim terbiyesi ile ilgilenen abi Salahaddîn Efendi, kardeşinin istediği eğitimi alabilmesi için 1894 yılında İstanbul’a tıbbıye okuması için gönderir. Bu dönemde Amanullah Andican’daki medreseyi tamamlamış, yanı sıra hâfızlığını da bitirmişti. Türkiye’de Tıbbiyyeden mezun olduktan sonra başka ülkelere de seyahatler yaparak tıbbî seviyesini yükseltmeye devam eden Amanullah “Ben dokuz defa Hac yaptım” demiştir. Bu hac ziyaretlerinin birinde Oş şehrinin cami imam hatibi de ailesi ile bulunuyorlar idi. Amanullah ile İmam’ın kızı Mekke’de nikahlanırlar. Bir kaç sene orada kaldıktan sonra Oş’a dönen Amanullah baba tarafdan akraba olan Îşân Aziziddîn’in ikamet ettiği Asake şehrine bağlı Lebgerdan köyüne yerleşir. Amanullah’ın Asake’ye yerleşmesinin sebeplerinden birisi Îşân’ın tıbbiyeden haberdar olması onun yanında meslekî çalışmalar yapabilmek idi. Kısa bir zamanda orada Tabib Amanhan Mahsum olarak tanınmaya başlamıştır. Öte yandan köyün camisinde imamlık ta yapan Amanhan her iki yönüyle köylüler tarafından saygı ve itibara sahip olmuştu. 1920-1930 yılları arasında başlayan Kulak Hapisliği42 (dindarlar 41 Hasancan Salahetdinov’un kızları merhum Gülçehre İnamiddinova ve Şükürhan Mamacanova’lar ile 01.05.2013 tarihinde yapılan mülakat. 42 Gulak Hapisliği olarak bilinen hareket Stalin’in döneminde 1920-1950 yıllar arasında olmuştur. Dîndar hocalar, sûfîler, îşânlar hükümet tarfından toplanır müebbet hapis cezası verilerek Rusya’nın belli bir bölgelerine sürgüne gönderiliyor ve hayatlarının sonuna kadar çalıştırılıyordu. 1937-1938’li yıllarda zirve dönemi yaşamış, bunda tutuklananlar idam edilmiştir. https.dic.academic.ru. 18 ve yer sabihi zenginlerin gulak hapisine gönderilmesi) hareketinde evine gelen müfettişler kitaplarına el koydular, Amanullah ise Hokand şehrine kaçmayı başardı. Hokant’tan Zevrek köyüne gelen Tabib ailesini de yanına alarak burada mesleğini devam ettirmeye başladı. Eğitimli ve insanlara güzel davranan Amanullah burada da halka hizmet vermeye başladı. Onu seven köylüler “ Mahsum dede” diye anarlar. Onun başarılı tabibliği duyulmaya başlayınca Fergana eyaletinin dört bir yanından şifa arayan hastalar gelirdi. Uzak mesafeden gelen hastaları evinde yatılı tedavi ederdi. Gündüzleri hastaları ile ilgilenen tabib akşamları evinde şâirler ile şiir meclisleri düzenleyen tabib Amanullah çok misafirperver idi. Evinde bazı akşamlar şâirleri, bazen sanatkârları bazen ilim ehillerini ağırlardı. Tasavvuf mühitinde büyümüş olması nedeniyle Zevrak köyünde tanınan Îşân Maruf43 ile tasavvuf üzerine sohbetler yapan Amanhan Mahsum yaz ayları köyün tepesinde çadır yaparak kırk gün çile otururdu. Mütevazı bir hayatı tercih eden, hayatını halka hizmet için adayan Amanullah Mahsum rahatsızlanınca oğlu Rükniddîn evine götürdü ve hayatının sonuna kadar babasıyla ilgilendi. Tabib Amanhan 1961 yılında Oş’ta vefat etti. Baba yarısı olan ağabeyi Salahaddîn Sâkıb’ın yanına defnedildi. E. MUHYÎ HOKANDÎ VE SALAHADDÎN SÂKIB’IN DOSTLUĞU Muhyî44 Hokandî ile Sâkıb Efendi arasındaki samimi dostluğa vakıf olduk. Salahaddîn Efendi’nin Oş’taki dergahına ziyarete gelen Muhyî orda kalır ve Sâkıb ile 43 Töre Maruf Îşân 1861 yılında Andicanda Îşân Bedel Hoca ailesinde doğdu. On sekiz sene Buhara medresesinde tahsil gördü ve Mir Arab Medresesinde müderrislik yapmıştır. Maruf Îşân dönemin ülemaları arasında itibara sahip olan şahsiyet idi. Kendisine “Allâme-i zamân” derler idi. Hayatının son yıllarını tabiblik ile halka hizmet vererek geçirmiştir. 44 Muhyiddîn Muhammed Rıza Âhun oğlu. 1836 yılında Gazne’de dünyaya gelmiştir. Babası Gazne medresesinin müderrisi olup, Muhammed Rıza ilk tahsilini babasından almış sonra eğitimini devam ettirmek için Buhara’ya gelmiştir. Buhara medresesini bitirdikten sonra XX asrın yarısında Hokand’a gelmiş ve oraya yerleşmiştir. “Muhyî” mahlası ile şiirler yazan Muhyiddîn, hem şâir hem âlim olarak Hokand’da tanınmaya başlamıştır. Döneminin Hanlarından olan Mallahan’ın sarayında diplomat olarak vazifeli olan Muhyî 1859-1861 yılları arasında Afganistan ve Hindistân’da Han’ın elçisi olarak faaliyetlerde bulunmuştur. Aynı görevle Türkiye ve İran’a gelen Muhyiddîn diplomat olmasına rağmen gittiği ülkelerin ileri gelen âlimleriyle tanışmış ve onlardan istifade etmiştir. Hudayar Han’ın döneminde de sarayda mevki sahibi olan Muhyî’ye 1869 yılında şehzâde Nasiruddîn “Tâcüs’ü şuârâ” invanı vermiştir. Hanlıkların Rus İmperatoru Aleksandr II nin fermanı ile 1876 yılında bitirilmesinden sonra herhangi bir resmi görevde çalışmayan Muhyî, Hokant’teki Sâhib Hazret medresesinin hücresinde şiirler yazarak geçirmiştir. Hokand şâirleri arasında ayrı bir yere sahip olan, mütevazı bir hayat geçiren Muhyî 1911 yılında dostlarını ziyarete gittiği Andijan’da hastalanarak vefat etmiştir. Ondan geriye Fars ve Türkî (Orta Asya Türkçesi) dilinde kaleme aldığı Dîvân’ları kalmıştır. Begali Kasimov, v.d., Millî Uyg’oniş Devri Özbek Edebiyatı, Taşkent: Maneviyat Neşriyatı, 2004, s.144-145. Muhyî Hokandî, www.ziyo.uz. 19 sohbet ederdi. Dostunun Doğu Türkistan’a gitmesi ve orada kalması Muhyî’de ona karşı özlemini artırır, o da bunu Sâkıb’a şiir türünde mektuplar yazarak gidermeye çalışırdı. Salaahddî Efendi, dostu Muhyî’den gelen mektupları ve ona cevaben kendisinin yazdıklarını Dîvân’ına dahil etmesi bu ikili arasındaki muhabbetin göstergesidir. 1. Birinci Mektup Şâir Hokandî bir mevlüt ayında dostu Sâkıb Efendi’ye yazdığı mektubunda dönemin ülemalarının makam ve mansıb için Sultanlara iltifat ettiğini, kibir ve ucba kapıldık larını, onlar tarafından düzenlenen sohbetlerin de gönül sohbeti olmayıp, zengin sofraları gibi olduğunu, bunlardan ötürü mübârek ayda bulmasına olmasına rağmen hücresin den dışarı çıkmadığını belirterek, temennisinin dünyayadan mâsivâ olan gönül ehili ile halleşmek olduğunu, ancak bu dönemde bu hasletlere sahip gönül arkadaşı bulamadığı için hasrette kalan Muyhî, Sâkıb Efendi’ye senin gibi zât ile her daim sohbet edip, feyiz alsam demektedir. Bunun gerçekleşebilmesi için ikisi arasındaki mesafelerin engel olduğunu, dostundan ayrı olmanın verdiği hicran duygusunun devasız derde benzediğini de belirtmektedir. Gece gündüz Allah’a Sâkıb’ın sohbetini tekrar nasip etmesi için niyaz ettiğini ve onun dergahına varmak kime nasip olduysa bu bir lütuftur, senin yüzünü görmek gözlerime nur kalbime huzurdur der. Bu zamanın ıslahı, dînin kemâli ve fakîr Muhyî için dua etmesini istemektedir. Meñe besdur kifâyetkim siziñdek zât ile dâim Kılıb sohbet tapıb feyz u saʿâdet dâimâ Sâkıb Meni hem maksadım şuldur taleb eyleb Hüdâdin kim Cemâliñdin közim közgusi tapsa incilâ Sâkıb Eğer bolsa müyesser dergâhiñ toprağı her kimge Mukarrer bilsun ul âdem közige tûtiyâ Sâkıb Zamân ehli zamân ıslâhı vu dînniñ rivâcini Taleb eyleñ Hüdâ’din eyleban dâim duʿâ Sâkıb Cemâl u sohbetiñ feyz u mülâkatiñ tîz fursat Nasîb etsun Hüdâ lütfi bile meña yinâ Sâkıb 20 Fakîri hasta dil Muhyîni dildin salmay elbette Mesîh-âsâ nefes birle kıliñ gehi duʿâ Sâkıb 2. İkinci Mektup Dostu Muhyî’nin nazire türünde yazdığı şiirine benzer nazire şekliyle cevap yazan Sâkıb Efendi, her dönemin Firdevs’i ve Saʻdî’si olduğunu, şâir Muhyî’nin bu (XX.) asrın Firdevs’ine benzettiğini, sadece dostu Sâkıb değil belki Hokand halkının da bunu bildiklerini bundan dolayı Muhyî’ye saygı gösterdiklerini hatta dostunun bu dönemin “ Bânet sûâd”ı (Kaside-i Bürdesi) ile eşdeğer gördüğünü belirtmiştir. Dostu ile Oş’ta buluşmaları Muyhî’nin Sâkıb’a misafir olması ile biter. Resâlar mahfelide Enveri Firdevsi vü Saʿdi Digeyler vasfiñ eyleb her mekânda merdumân Muhyî Otub her karnda bu karn ara bir şâʿir-i sâhir Erur bu batnde “Bânet Sûâd”a tev- emân Muhyî Ne yerge barsa urgan fakîr şâd revanını şehdek Gedâlık vasfide kelgan şâh-ı sahibkıran Muhyî Kaçankim boldı kâʿid celsesi taht-i Süleyman’ga Bihamdi lillâhki Sâkıbga bolubdur mihmân Muhyî 3. Üçüncü Mektup Bu mektup idi dostun Oş şehrinde bir araya gelmesini anlatıyor. Şâir Muhyî Sâkıb Efendi’ye kavuşmanın, gönlünde biriken hasretin gideren kavuşmadan dolayı bahtiyardır. Sâkıb’ın sohbeti ilaç gibi gelmiş, kalbin debiriken hasretleri ne sohbet ile giren feyiz nuru onu aydınlatmıştır. Bunlardan dolayı dostu Sâkıb Efendi’ye saygısı, sevgisi daha da artmıştır. Onun misafiri olmak, her yönden iyi gelmiştir. Artık mısralarından şikayet üzüntü değil de dostuna olan sevgisi dökülmektedir. “ Seni tarif etmeye kalemimin gücü yetmez.Sanki Allah seni Fergana halkına rehnüma olarak yaratmış, bugüne kadar çok sûfî ve îşânlar gördüm ama sen gibi mütevazı, kalbini safâya ulaştıran, helal haramdan perhiz eden, yolunu kaybedenleri sohbetinin nuru ile aydınlatan, atalarından soylu gelen nâdir şâirsin. Sana hizmet edip dua almaya mazhar olanlar, dergahına gelenler ne mutlu 21 insanlardır. Yaradan seni kötülüklerden korusun, dergahından feyiz ve bereke eksilmesin. Ömrün uzun ve bereketli olsun. 45 Ne deb eyley sıfâtiñ[ni] beyân kim hâme ʿâcizdur Sıfât-ı zâhir u bâtınnı kılmakga edâ Sâkıb Eyâ ey kudve-i ehl-i tarîkat mürîd-i devrân Melâik haslet u kudsî merâtib evliyâ Sâkıb Zamân ehlin hidâyet eylemekge halk etib sizni Hüdâ Fergâne ehlige kılıbdur rehnümâ Sâkıb Çerâkim siz kebi tapılmagay ehl-i sülûk içre Safâ-i dil bile perhizkâr u bâresâ Sâkıb Eban ʿan ceddi şâʿir ve likin şâʿir-i nâdir Fazîlet sizgadur mirâs halk içre eyâ Sâkıb Özi dervişlik vasfide kelgan ʿâlim u fâzıl Ve lekin ehl-i devletler kaşide pâdişâh Sâkıb 45 Sâkıb Salahaddîn, Dîvân, vr.94-97a. 22 III. MÜRÎDLERİ ve NAKŞİBENDİYYE SÂKIBİYYE TARÎKATI A. ŞEYH KAMERUDDÎN Muhammed Kameruddîn babası Salahuddîn’den icâzet alan tarîkat şeyhi idi. Kameruddîn Efendi Orta Asya’da 1920’li yıllarda başlayan Komünist Rus hükümete karşı direniş gösteren Basmacılar adı verilen harekete iştirak etmiştir. Bu direniş başarısızlığa uğradığı için bir çok dîndar vatandaşlar gibi o da ülkeyi terk etmek zorunda kalmış ve Doğu Türkistan’a gitmiştir. Şeyh Kameruddîn gittiği bölgede de tarîkat hizmetine devam etmiş, onun yoluna babasının ismine nispetle Nakşıbendiyye-Sâkıbiyye adı verilmiştir. Kargalık bölgesinde beş yıl bulunduktan sonra Yârkend’e yerleşmiştir. Ancak bu bölgede de başlayan Çin Komünist işgaline karşı direniş göstermeye çalışan Kameruddîn başarısız bir hareket neticesinde sürgüne gönderilmiş ve 1938’de komünistler tarafından işkence edilerek öldürülmüştür. Şeyh Kameruddîn’den sonra halifesi Eyyûb Kârî Âhun ( diğer adı Ziyâuddîn Yârkendî) tarîkat önderliğini yapmıştır ve Nakşibendîlik ile ilgili genel özellikleri içeren Menbaʻu’l- esrâr46 adında (1356/1941) eser yazmıştır. B. EYYÛB KÂRÎ ÂHUN Eyyûb Kârî 1945’te Yârkent’te Chong Medrede (Büyük Medrese) inşa ettirmiştir. Böylece bu tarîkat medrese temelli Nakşibendîyye –Sâkıbiyye eğitimi veren bir dergah olarak hizmet verdmiştir. Tercih ettikleri zikir üslübu hafî zikirdi. Hem âlim hem sûfî olarak tarîkata büyük hizmetler veren Ziyâuddîn Âhun Doğu Türkistan’da yüksek itibara sahip olmuştu. Onun hareketleri Çin Hükümeti tarafından takibe alınmış ve tutuklanmıştır. Neticede Eyyûb Kârî de Şeyhi Kameruddîn’e benzer kader tecellî eder 1952’de esrarengiz biçimde ölür.47 46 Eyyûb Kârî Yârkendî, Menba’u’l-esrâr, Yârkent: 1941, Ayrıca eser tarîkata intisap eden yabancı uyruklu müridlerin de istifade edebilmeleri için Arapça ve Çinceye tercüme edilmiştir. 47 Thierry Zarcone, “XX. Yüzy Doğu Türkistan’ında Sûfî Silsileleri ve Evliya Sevgisi”, trc. Ekin Keskin, Ankara: Yeni Türkiye Yayınları, 2002, XX, 285. 23 1. Menbaʻu’l- Esrâr Şeyh Eyyûb Kârî’nin Orta Asya Türkçesiyle Nakşbendî tarîkatına dair kaleme aldığı eseridir. Eserde işlenen konular şunlardır: Bir şeyhe intisap etmek, tasavvuf ve tarîkatın beyânı (ıspatı), kâmil şeyhin vasıfları, Allah’a yakınlık (kurbiyet), letâifin kısımları ve açıklaması: kalp, rûh, sır, hafî, ahfâ, nefs, kâleb (beden), nefy u isbât, kurʻân tilâveti, nâfile namazlar, Nakşbendî tarîkının on bir esası ve tafsilâtı, hizbu’l-bahr virdi murâkabeler, sohbet halkasının önemi çok zikretmek ve yanı sıra Nakşibendiyye- Müceddidiyye-Sâkıbiyye silsilesi, sâliklerin müridlerine karşı on altı adet zâhiri âdâbı, on yedi adet manevi âdâbı, müellifin ilave ettiği bazı âdâblar, Hatm-i Hâcegân usûlü, bazı Nakşi- müceddidî meşâyıhın uyguladığı hatim usulleri, müride teveccühün usûlü ve müellif Eyyûb Kârî’nin hatim usûlü, murâkabe-i ahadiyyetten murâkabe-i ma’iyyete geçişin kriteri. Letâflerin ilişkili olduğu yıldızlar ve murakâbelerin açıklamasında müellifin şeyhi olan Kameruddîn’in şeyhi ve babası olan Sâkıb’ın letâifler ve murakâbeleri anlatırken nazm şeklinde kaleme aldığı dörtlükler de örnek olarak verilmiştir. Diğer konular için de İmam Rabbânî’nin bazı mektupları ve mesnevilerden örnekler verilmiştir.48 C. NAKŞIBENDIYYE SÂKIBIYYE TARÎKATININ SON DÖNEMİ Eyyûb Kârî Âhun’un öldürülmesinden sonra halefi Musa Hân yerine geçti. 1957’de komünist hükümet tarafından dergahları kapatılmıştı. Musa Hân da (v.1960) yeni rejime karşı başarısız bir savaş vermiştir. Nakşibendiyye Sâkıbiyye dergahının son şeyhi 1987’de vefat eden Turfalı Şâh-ı Merdân’dır. Ferganalı Şeyh Kameruddîn tarafından temelleri atılan ve Doğu Türkistan’ın her bölgesine yayılan, çok sayıda mürîdler yetiştiren Nakşibendiyye-Sâkıbiyye tarîkatı Komünist rejimin takibi altında savaş vererek varlıklarını sürdürebilmişlerdir. 48 Necdet Tosun, Türkistan Dervişlerinden Yadigar, İstanbul: İnsan Yayınları, 2011, s.109. 24 D. SÜLEYMAN HİLMİ TUNAHAN Salahaddîn Sâkıb’ın Hac yolculuğu esnasında İstanbul’a uğradığı ve Süleyman Hilmi Tunahan’ı (v.1956) müridliğe kabul ettiği bazı kaynaklarda belirtilmektedir.49 Salahaddin Efendi’den bahseden Orta Asya’daki kaynaklardan ve bu kaynaklardan bizim incelediklerimizde bu konuya dair yazılı bir bilgiye rastlayamadık. Bununla beraber bugün Türkiye’de Süleyman Efendi’nin talebeleri olarak bilinen cemaat tarafından Salahaddîn Sâkıb, Süleyman Hilmi Efendi’nin mürşidi olarak kabul edilmektedir.50 Aynı zamanda bu cemaat Salahaddîn Sâkıb’ın Oş’ta bulunan mezarına türbe yaptırmıştır. IV. ESERLERİ Salahaddin Sâkıb’ın Ma’kûlât-ı Sâkıbî, Ma’mûlât-ı Sâkıbî adlı risâleleri ve yazma hâlinde olan bir Dîvân’ı vardır: A. MAʻKÛLÂT-I SÂKIBÎ Sâkıb’ın Nakşibendiyye-Müceddidiyye tarîkatının sâliklerinin seyr u sülûk esasları ve bazı dînî fıkhî meselelerle ilgili kaleme aldığı eseridir.51 Müellifin amacı sâliklerin ibâdet ve itâatte, dîni şer‘î hükümlerde hataya düşmemeleri konusunda onlara yol göstermektir. Eser bir mukaddime ve makûle adını taşıyan on iki bölümden oluşmaktadır: Mukaddimede îmân, islâm ve akâid –i dîn beyân kılındı.  Evvel makûlede namazı beyân kılındı.  İkinci makûle(de) ehl-i dilni ve şeyh-i kâmil ü mükemmilni bilmeği beyân kılındı.  Üçüncü makûlede mürîd olma ve tevbe vermeyi beyân kılındı.  Dördüncü makûlede hâtûnlar bey‘atı ve irâdetini beyân kılur.  Beşinci makûlede on makâmât-ı sülûkü beyân kılındı.  Altıncı makûlede pîrdin pîrga kol bermakni câiz nâ câizliğini beyân kıldı.  Yedinci makûlede akîdeyi akîde-i dürüst kılmaknı beyânidedur.  Sekizinci makûlede pîrin hakkını ve mürîdni âdâblarını beyânide. 49 Tosun, “Selâhuddîn Sâkıb”, İstanbul: DİA, 2016, c.32, s.498. 50 Silsiletü’z- zeheb, Silsile-i Sâdât-ı Nakşibendiyye, hzr.Fazilet Neşriyat Heyeti,b.1, İstanbul: Fazilet Neşriyatı, 2013, s.327-337. 51 Katalog Sufiyskih Proizvedeniy, s.127-129 Bu eser yazma nüshadır. 25  Dokuzuncu makûlede âdâb-ı tarîkatın beyânıda.  Onuncu makûlede ıslâhât-ı Nakşbendiyye-Müceddidiyyeni beyân kılur.  Onbirinci makûlede sülûk-ı tarîka-i Müceddidiyyeni ve letâif-i aşereni beyân kılur.  Onikinci makûlede murâkabeni beyân kılur. Risâlenin ilk sayfalarında yer alan fihriste göre (vr.6b-8b) bir mukaddime 56 makûle ve hâtimeden oluşması gerekirken kitap onikinci makûlede sona erdiği için bu nüshanın nâkıs olduğu anlaşılmaktadır. Giriş kısmında ayrıca Salahaddîn Sâkıb hakkında biyografik bilgiler vardır. Risâlenin yazılışında kaynak olan eserler şunlardır:  Ömer Nesefî’nin Akâid’i  İmâm-ı Rabbânî’nin Mektûbât’ı ile Mebde’ ve Me’âd risâlesi  Mirza Mazhar Cân-ı Cânân’ın risâlesi  Sûfî Allahyâr’ın eseri  Miyan Muhammed Ma’sûm’un Mektûbât’ı  Hocanazar Hüveydâ’nın Rahât-ı Dil’i  Na’imullâh Behrâiçî’ nin Ma’mûlât-ı Mazhariyye’si. Ma’kûlât-ı Sâkıbî risâlesinin diğer adı Tarîka-i Hâliyye-i Mevlevîyye’dir. Burada “Hâliyye” kelimesi ile Salahaddîn’in dedesi Hâl Muhammed Oşî’ye, “Mevleviyye” kelimesiyle de babası Muhammed Sirâcüddîn Mevlevî’ye işâret edilmektedir. Yukarıda belirttiğimiz gibi Salahuddin’in babası ve dedesi Orta Asya bölgelerinde dönemlerinin etkili Nakşî şeyhleri idiler. B. MAʻMÛLÂT-I SÂKIBÎ Sâkıb Efendi’nin bu risâleyi kaleme almasındaki gayesi şudur: mürîdin pîrini bir aydan daha uzun süre görmemesi uygun değildir, bazı şeyhlerin uzaktaki müritleri istifâde edebilsin diye yılda bir kez onları ziyarete gittigini ancak bunun yeterli olmadığını onun için mürîdlerin yapacakları işleri bir eserde toplamanın faydalı olacağını düşündüğü için bu eseri derlediğini ve adını Maʻmûlât-ı Sâkıbî koyduğunu ifâde eder.52 Risâlede tasavvufun teorik ve pratik konuları işlenmiştir. Müellif, Allah’a hamd, Rasûlüne salavât ile başlayıp hem pîrleri hem de atalarının şeceresinden kısmen 52 Salahaddîn Sâkıb, Maʻmûlât-ı Sâkıbî, Taşkent: Gulâmî Çabhânesi, 1334/1916, s.4-5. 26 bahsetmiştir. Yanı sıra sûfîlerin vazife ve amelleri, nâfile ibâdetlerin fazileti ve yapılış şekli teferruatlı bir şekilde anlatılmış, ilim ve terbiyenin ehemmiyeti, duâların özellikleri ve kabûl şartları maddeler hâlinde verilmiştir. Ayrıca müridin pîrine karşı âdâbı da maddelere ayrılarak ele alınmıştır. Son bölümünde müellifin çocuklarına yazdığı vasiyeti yer alır. Hatm-i hâcegân ve Nakşî-Müceddidî şeyhlerinin hatimleri de verilmiştir. Konular âyet ve hadislerle açıklanmış; Hâfız, Sa’dî, Mevlânâ Câmî, Hüveydâ’nın konuyla ilişkili beyitleri, gazelleri ve Imam Rabbâni’nin sözlerinden nakiller yapılmıştır. Ayrıca risâlenin son kısmında Salahaddîn Sâkıb’ın murakabelerle ilgili kaleme aldığı Makamatlar adlı manzûmesi ve müellifin vefatına müridleri tarafından yazılan farsça mersiyeler yer almaktadır. Eser, 1916’da Taşkent’te Sâkıb’ın büyük oğlu ve müridi Muhammed Hân tarafından yayınlanmıştır.53 C. DÎVÂN Salahaddîn Efendi Sâkıb mahlasıyla kaleme aldığı şiirlerini ihtiva eden eseridir. Kendi el yazısı ile yazılan ve tek nüsha olan Dîvân tamamlanmamıştır. Eserde Farsça Arapça ve Türkçe münâcatlar duâ, Şâzelî tarîkatında okunulması yaygın olan Hizbu’l- Bahr virdi, Peygambere ve mirâcına na’t, âl-i beyt’te ve dört halifeye övgü, Bahâeddîn Nakşbend ve pîrlerine kaside, atalarının menâkıbı, pîr ve mürîd işilkisi, mürîd’in pîrine karşı edebleri, letâif ve murâkabelerin işleniş şekli ve onların tarifi için müellif tarafından yazılan kasideler, sahih ve sahih olmayan pîrlerin vasıfları, Sâkıb tarafından dedesi Hüveydâ’nın gazeline yapılan müseddes ve muhammesler, gazeller, tahmisler, tabibler ve bitkiler ile ilgili kasideler, Muhyî ile yazıştığı mektuplar, oğlu Mazhariddîn’in doğumuna düşürülen tarih yer almaktadır. Dîvân’ın sonunda Sâkıb’ın vefatı üzerine müridleri tarafından mersiye ve eşinin vefatına düşürülen mersiye ilâve edilmiştir. Letâifler’in işlenişinde her latife’nin ilişkili olduğu yıldızlar, hangi peygamber’in meşrebinde ise sıralama ile verilmiştir. Murâkabelerde de onların delili olarak bilinen âyetler birlikte verilmiştir. Benzer uslüba müritlerinin eserlerinde de rastlanabilir. 53 Salahaddîn Sâkıb, Ma’mûlât-ı Sâkıbî Risâlesi, nşr.Muhammed Hân, Taşkent: Gulâmî Çabhânesi, 1916. 27 İKİNCİ BÖLÜM SALAHADDÎN SÂKIB’IN TASAVVUFÎ GÖRÜŞLERİ I. SEYR U SÜLÛK Sâkıb Efendi seyr u sülûkle ilgili şunları kaydetmiştir: Sülûkün manasını herkes idrak edemez. Hazreti İmâm-ı Rabbânî’nin şu sözünü nakleder : “Evliyâların kâmillerine sülûkün hakîkatı ve anlamı nasîp olur.” Sâlik, tayy-ı sekâmet ve menâzil katettikten sonra sülûk’un anlamını idrâk eder diyen Salahaddîn Efendi’ye göre seyr ü sülûkte iki türlü yol takip edilir. Biri ferdiyet ve cezbe (zulmani) yol. Diğeri ise kervân (cemâ’at, sülûk) yoludur. Yolların ilkine Abdurrahman Câmî’nın Nefehâtü‘l-Üns’ünde zikredilen Maşûk Tûsî’nin menkıbesini örnek olarak verir: “Kervân içinde iki adam ata binmiş giyorlardı. Bir adam bu yoldan başka dağ dibindeki yoldan yalın ayak gidiyordu. Sonra dağın vâdisine girdi ve gözden kayboldu . Ata binen iki adam o tarafta yol olduğunu sanarak giden yolcunun arkasından izini takip ederek yola düştüler. Dağın tepesine çıktıklarında gece oldu. Gün ağarınca baktılar ki dağın arkasında büyük bâdiye var ve iz o bâdiyeye girmiş onlar da girdiler gördüler ki çok çadırlar var. Çadırların arasında kubbesi gökyüzüne ulaşan büyük bir çadırın önüne geldiklerinde içeriden ses geldi : çadırda insan yok, sultan şikâr (av ) da”. Nefehâtü’l-ünste’teki Maʻşûk Tûsî menkıbesine İmâm-ı Rabbânî’nin Mektûbât’ında yaptığı açıklamaları ekleye müellif cezbe yolunun âfetlerinden bahseder. “ O iki adam kervân ile sülûk yolunda idiler. İlimlerinin nûruyla yol buldular çadırın arkasına kadar ulaştılar. Eğer kervân- şeriʻat yolundan gitseler idi çadırın kapısından girip, sultânın cemâline nâil olurladı. “Sultân şikârda” nidâsını duymazlardı idi”. Sâkıb Efendi ferdiyet yolu için Hz. Musâ (a.s.) dönemindeki çobanın hikayesini de örnek olarak verir. “O çobanın takip ettiği yol da tabʻiyyet yolı idi. Şeriʻat -nûrânî verâset – yolundan çıkmamak her kula lâzımdır” Salahaddîn Sâkıb: “Sülûk yolu şeri’at yolıdır, şeri’at yolundan çıkmamak riyâzetlerin en müşkülüdür” der.54 54 Sâkıb, a.e.g., s. 55–65. 28 II. ZİKİR Nakşbendîyye’nin Müceddîdidiyye kolunda başlıca iki zikir türü vardır. 1. İsm-i zât (Allah) zikri, 2. Nefy u isbat (Kelime-i tevhîd, Lâ ilâhe illallah) zikri. Bu zikir Mücedidiyye kolunun kurucusu kabul edilen İmâm Rabbânî tarafından tesis edilmiştir. Nakşibendî’ler önce “Allah”ismini zikrederler; belli bir olgunluğa ulaştıktan sonra “Lâ ilâhe illallah” zikrine geçerler. 55 Adı geçen tarîkin şeyhi olan Salahaddîn Sâkıb’da bu usûlü görebiliriz. O: sûfî her dâim zikr hâlinde olsun. İsm-i zât olan Allah lafzını ayakta iken, konuşurken, yanı başında iken ve hayatın her mecrâsında kalbine câ eylesin56 der. Sonra da Kur’an-ı Kerim’de zikir ile ilgili olan âyetlerin meallerine ilave olarak İlim sâhibi kullar otururken, ayakta iken, fikir ve zikirleri Allah’tır ve O’nun halk ettiği bütün mahlukâtı üzerinde tefekküre dalarlar. Nakşbendiyye-Müceddidiyye sülûkünü tamamlayan zâkirler bu âyetlerle amel ederler der.57 Farz ibâdetlerin yanı sıra nâfile ibâdetleri de devamlı yapan, belli bir merhaleye ulaşan sâlikler nefy u isbât yapabilirler. Bazan vakit bulunursa teheccütten sonra bu zikirle meşgul olabilirler. III. LATÎFELER Letâif, latîfe (ince, şeffâf şey) kelimesinin çoğulu olup, tasavvuf terimi olarak insanın hakikatini oluşturan katmanları ifade eder58. Müceddidiyye öncesi Nakşibendî kaynaklarında önemli bir yeri olmayan letâifler Müceddidiyye’nin kurucusu İmâm-ı Rabbânî tarafından tarikatın seyrü sülûk metodu olarak temellendirmiştir.59 Ona göre insan, on letâiften oluşmaktadır. Bunlara “Letâif-i Aşere” adı verilir. Bunlardan beşi Âlem-i Emr’e (ruhlar âlemine), beşi de Âlem-i Halk’a (yaratılış âlemine) aittir. Âlem-i Emr’in beş latîfesi “ kalb”, “ruh”, “sır”, “hafî” ve “ahfâ” olup “letâif-i hamse” veya “cevâhir-i hamse” (beş latîfe) diye bilinirler. Âlem-i Halk’ın beş latîfesi ise nefs ve insan 55 Necdet Tosun, İmâm-ı Rabbânî, 5.b., İstanbul: İnsan Yayınları, 2016, s.52. 56 Sâkıb, a.e., s.6. 57 Sâkıb, a.e., s.7. 58 Tosun, a.g.e., s.55. 59 Osman Türer “ Letâif-I Hamse” İstanbul: DİA., 2003, c.27, s.143. 29 bedenini oluşturan “ dört unsur”dur (anâsır-ı erbaʻa: Toprak, ateş, su ve hava). Bu dört unsurun da nefse dahil olduğu kabul edilir. Letâif-i Sitte (altı latîfe) dendiğinde Âlem-i Emr’in beş latîfesi ile “nefs”ten oluşan altılı grup kastedilir. “Letâif-i Sebʻa (yedi latîfe dendiğinde) ise bu altılı gruba dört unsurun “latîfe-i kâlebiyye” (beden latîfesi) adıyla tek bir latîfe olarak eklenmesiyle oluşan yedili grup kastedilir.60 Letâif-i sitte (altı latîfe) iç içe geçmiş halkalar şeklinde düşünülebilir. En dış halka nefs, onun içindekiler sırasıyla kalp, ruh, sır, hafî ve ahfâdır. Bunlar insan ruhunun farklı mertebeleri ve boyutları olup bir içteki, dıştakine göre daha hassas ve yüksek seviyededir. Sûfî, önce “kalbine” (göğsün sol tarafına) yoğunlaşarak zikre başlar. Kalbi zikrin lezzetini hissedip zikre iştirâk eder hâle gelince “ruhuna” (göğüs sağ tarafına) yoğunlaşarsk zikre devam eder. Ruh da zikre iştirâk edince bunu sırasıyla sır, hafî, ahfâ ve nefs izler. Nefs zikre iştirâk ettikten sonra tüm bedenin zikre iştirâk etmesi sağlanır (sultânü’z-zikr). Bu işlemlere, “ letâife zikrin ilkâsı” denir. 61 Ahmed Sirhindî’den önceki sûfîlerden Kübreviyye şeyhleri Necmeddîn Dâye(ö.654/1256) ruhun boyutları ve bunlardan zuhûr eden nurlar hakkında bilgi vermiştir. Alâüddevle Simnânî (ö.736/1336) de latîfe-i kalebî, latîfe-i nefsî, latîfe-i kalbî, latîfe-i sırrî, latîfe-i rûhî, latîfe-i hafî ve latîfe-i Hakkî şeklnde yedi letâif ve bunların nurlarından bahsetmiştir.62 Ancak letâiflerin insan bedenindeki farklı bölgelere yerleştirilmesinden bahseden ilk yazılı kaynak, muhtemelen Sirhindî’bin Mebde’ ve Meʻâd adlı eseridir. Sirhindî bu eserinde “kalb”in, göğsün sol tarafında, “ruh”un ise sağ tarafında olduğunu: sır, hafî ve ahfânın göğsün ortasında bulunduğunu, “ahfâ”nın tam ortada, “sır” ve “hafî”nin yanlarında bulunduğunu: “nefs”in ise beyin (dımağ) ile irtibatlı olduğunu belirtmiştir.63 Ahmed Sirhindî’den sonraki bazı Müceddidî şeyhleri kendi tecrübeleri göre letâifin yerleri konusunda bilgiler de vermiştir. Her letâifin berirlenen zikri olup Nakşbendiyye tarikatında sâlik seyru sülûke kalp latîfesinden başlar. Teveccüh, istiğfar ve salâtü selâmdan sonra ism-i celâli (Allah) zikretmesi telkin edilir. Sâlik kalbinde bu latîfenin nuru olan sarı nur tecelli edinceye 60 Tosun, a.g.e., s.55. 61 Tosun, a.e., s.56. 62 Necdet Tosun, Bahâeddîn Nakşbend, 6. b., İstanbul: İnsan Yayınları,2015, s.308. 63 Tosun, a.y.,s .56. 30 kadar devam eder. Kalbi kendiliğinden zikreder hale gelince sâlik ruh latifesinin zikrine devam eder. Diğer latîfeler de bu minval üzeredir. Kalp latîfesinin zikrini tamamlayan müridin Hz. Adem’in kademi üzere olduğu, ruh latîfesinde Hz. Nûh ve İbrâhim’in, sır latîfesinde Hz. Mûsâ’nın, hafî latîfesinde Hz. İsâ’nın, latîfelerin en latîfi olan ahfâda ise Hz. Muhammed Mustafa’nın kademi üzere olduğu, yani velâyet makamına ulaştığı kabul edilir.64 Salahaddîn Sâkıb bu konuya dair kaleme aldığı makamatlar adlı kasidesinde şöyle demiştir: sâlikin ulaşacağı makâmâtlar letâiflerin sırlarıdır. Kâinât varlık âleminin içideki herşeydir. İnsan vücûdu ise küçük âlem olarak bilinir. Bu sebeple insan vücûdüne genc-i mahfî (gizli hazine) denir. Âlem-i Emr’in latîfeleri kalp, ruh, sır, hafî, ahfâ olmak üzere beş tanedir. Bunlardan sonuncusu olan ahfâ, velâyet-i enbiyâ mertebesidir.65 Sâkıb Efendi letâifler konusunu işlerken her latîfenin ilişkili olduğu Peygamberi, nurunu ve yıldızını belirtmiştir. Bunlarla beraber altıncı (nefs) ve yedinci(zikr-i sultân) latîfelerini de açıklaklayan Salahaddîn Efendi’nin eserinde latîfeleri şu şekilde izah edilmiştir. 1. Kalp latîfesi: Hakk’a izâfe edilen fiilî sıfatların tecellîsi olan kalp mertebesinin nuru sarı ve meşrebi Âdemî olup mizâcı toprak, yıldızı kamer birinci felektir. 2. Rûh latîfesi: Hakk’ın subûtî sıfat ve isimlerin tecellîsi olan rûh mertebesinin nuru kır mızı ve meşrebi İbrâhimî olup mizâcı rüzgardır. Bu makam meleklerin de makâmıdır. Yıldızı Utârid (Merkür) ikinci felektir. 3. Sır latîfesi: Hakk’ın şuunât ve ilâhî sırlarının tecellîsi olan sır mertebesinin nuru beyaz ve meşrebi Musevî olup mizâcı su, yıldızı Zühre üçüncü felektir. Sır latîsinin ikinci ismi Subutâtı zâtiyye olup ‘Aynu’l- yakîn makâmıdır. Yeri kâbe kavseynin ortasında olup melekler oraya ulaşamazlar. 4. Hafâ latîfesi: Hakk’ın tenzihi, selbi zât ve sıfatlarının tecellîsi olan hafâ mertebesinin nuru siyah ve meşrebi Îsevî olup mizâcı âteş, yıldızı Güneş dördüncü felektir. Bu makâ mda olan sâlik, kendisinin Hak olduğu söyler. Hallâc-ı Mansûr gibi “ ene’-l Hakk” der. Bâyezid Bistâmî gibi cezbeye gelir ve “fî cübbeti huvellâh” ifadesini 64 Türer, a.y., s.143. 65 Salahaddîn Sâkıb, Dîvân, vr.105. 31 söyler. Sahv ve sekr hâlleri ile tanınan sûfîlerden birisi Hallâc-ı Mansûr’dur. O cezbe hâlinde iken söylediği “ene’l- Hakk” (Ben Hakkım) sözü sebebiyle dönemin bazı âlim ve sûfî leri tarafından tenkit edilmiş, dahası bu “ben Hakkım” ifadesi gerekçesiyle Bağdat’ ta 309/922 yılında idâm edilmiştir.66 Hallâc-ı Mansûr ile aynı dönemde yaşayan ve şathiyeleriyle tanınan diğer sûfî Bâyezid-i Bistâmî’nin “fî cübbeti huvellâh” (Cübbemin içindeki Allah’tan başkası değildir) ifadesi onun eleştirilmesine ve aynı zamanda şöhret bulmasında da sebep olmuştur. 5. Ahfâ latîfesi: Nebevî kuşatıcı nazarın şe’ninin tecellîsi olan ahfâ mertebesinin nuru yeşil, meşrebi Muhammedî olup micâcı toprak yıldızı Merrih (Mars) beşinci felektir. Ahfâ latîfesinin diğer adı Hakku’l- yakîn makamı olup bu mertebeye yükselen sâlik 3000 defa ism-i celâli (Allah) zikreder. Hakka’l –yakîn mertebesine Peygamber Muham med Mustafa (a.s.v.) Mirâca yükseldiğinde meleklerin ve diğer nebilerin geçemediği Sidretü’l- Müntehâya geçmiş ve gayb âlemine dair sırlardan vakıf olmuştur. Bu makâm yer yüzüne gönderilen nebîlerin içinden yalnız Peygamberimize verilmiştir. 6. Nefs latîfesi, Dâvudî meşreb olup mizâcı toprak, yıldızı Müşteri ( jupiter) altıncı felektir. Emr Âlemine ait latîfeler beş tane idi onlardan dördü anâsır-ı erbaʻadır. Nefs mertebesi beyin (dımağ) ile irtibatlı olduğunu yukarıda belirtmiştik. Sâlik sözü edilen beş latîfeyi tamamladıktan sonra Velâyet-i suğrâ’da seyr eder. Velâyet-i evliyâ da denir. 7. Zikr-i sultân latîfesi Süleymânî meşreb aslı rûhtur. Mizâcı Hava (Rüzgar), yıldızı Zühal (Satürn)dır. Letâifler bu makamda kemâle ulaşır. On letâifin sonuncusu olan zikr-i sultân mertebesine yükselen sâlikin bütün vücûdu zikre iştirak eder. Âlem-i Emr’e ve Âlem-i Halk’a ait on latîfeyi tamamlayan sâlik hatm-ı sülûk sağîr (seyru sülûkünü) tamamlamış olur, irşâdla görevlendirilir.67 IV. MURÂKABE ve MURÂKABELERİN MERTEBELERİ Murâkabe sözlükte “denetlemek, göz altında tutmak” gibi manaları ifade etmek tedir. Tasavvufta ise mânevî bir hâli ifade etmek üzere kullanılmış ve çeşitli şekillerde tanımlan mıştır. Aynı kökten rakîb kelimesi Allah’ın isimlerindendir. Kur’ân-ı Kerim’de 66 Abdurrezzâk Tek, Tarihi Süreçte Tasavvuf ve Tarikatlar,Bursa: Bursa Akademi Yayınları, 2016, s.119. 67 Sâkıb, a.g.e., vr.197a-198a. 32 Allah’ın kullarını 68 ve her şeyi69 gözetim ve denetimi altında tuttuğu belirtilmektedir.70 Nakşibendiyye tarikatında murakabeye ayrı bir önem verilmiştir. Bahaeddîn Nakşibend murakabeyi “ devamlı olarak yaratıcıya nazar hâlinde bulunan sâlikin yara tılanı görmeyi unutması” şeklinde tanımlar. Ubeydullah Ahrâr’a göre murakabe bekleyişten ibarettir ve sülükün nihayeti bu beklemenin sonucudur.71 Bununla beraber murakabe uygulaması Nakşibendîlikte yaygın uygulanmamakta idi. Daha sonraki dönemlerde bazı Müceddidî sûfîler murakabeyi detaylı bir şekilde ele almışlardır. Bu murâkabeler belli ayet ve kavramların derinlemesine tefekkürü olup bu tefekkür bağlamında feyzin Allah’ın Zât’ından sâlikin letâifine gelişini beklemek ve düşünmektir. Sâlik bu mertebede Hakka’l- yakîn makâmında olup, fenâ ve bekâyı tamamlayarak kalbini safâya ulaştırır.72 Mesela birinci murâkabe olan “Murâkabe-i Ahadiyet”te bütün kemal sıfatlara sahip ve noksan sıfatlardan uzak olan “Allah” isminin manası tefekkür edilir ve bu mertebeden sâlikin kalb latîfesine feyzin geldiği düşünülür. Bu murâkabe letâif ve nefy u isbât zikirlerinden sonra yapılır. İkinci murâkabe “Murâkabe-i Maʻiyyet”tir. Burada “Her nerede olursanız, O (Allah) sizinle beraberdir.” (el- Hadîd, 57/4) ayetinin manası üzerinde derinlemesine düşünülür.73 Yukarıda anlatılan tarzda sistematik murâkabe usûlünü Müceddidiyye sülûk metodlarından biri olarak temellendiren ilk kişi Mazhar Cân-ı Cânân (ö.1195/1781) olmalıdır.74 Salahaddîn Sâkıb Müceddidî sûfîleri tarafından sistematik bir şekilde ele alınan murâkabe konusunu yirmi tane olarak açıklamış, her bir murâkabenin delili olarak bilinen ayetleri de birlikte ele almış, bu murâkabelerin yapılacağı latîfeleri ve dairesini de açıklamıştır. Ayrıca on altıncı “Museviyye hakîkatının murâkabesi” ve on sekizinci “Ahmedî hakîkatının murâkabesi”nde okunacak salevâtları da birlikte vermiştir. 68 Nisâ, 4/1. 69 Ahzâb, 33/52., 70 Süleyman Uludağ, “ Murakabe”, İstanbul: DİA,2006, c.31, s.204. 71 Uludağ, a.y., s.204. 72 Sâkıb, a.e., vr.135. 73 Necdet Tosun, İmâm-ı Rabbânî, 5,b., İstanbul: İnsan Yayınları, 2016, s.77. 74 Tosun, a.e., s.77. 33 1.Ahadiyyet murâkabesi. Orada ihlâs münâcâtı okunur. Kalp latîfesine, bütün sıfatları kuşatan ve bütün noksanlardan münezzeh olan bir Zâttan feyz gelir. 2.Ma’iyyet murâkabesi “ Her nerede olursanız, O (Allah) sizinle berâberdir.”75 Kalp latifesine, benimle ve kâinatın her bir zerresiyle beraber olan bir Zâttan feyz gelir. 3.Akrabiyyet murâkabesi. “Biz ona (insana) şah damarından daha yakınız.” 76 Nefs latîfesine bana yakın olan ve vilâyet-i kübrâdan birinci dâirenin menşei olan Zâttan feyz gelir. 4.Birinci muhabbet murâkabesi. “Allah onları sever, onlar da Allah’ı severler.”77 Nefs latifesine beni seven ve benim de O’nu sevdiğim Zât’tan feyz gelir. Vilâyet-i kübrâdan birinci dâirenin aslı olan ikinci dâirenin menşeidir. 5.İkinci muhabbet murâkabesi. Nefs latifesine, beni seven benim de O’nu sevdiğim bir Zât’tan feyz gelir. İkinci dâirenin aslı olan üçüncü dâirenin menşeidir. 6.Kavsiyye murâkabesi. Nefs latifesi üzerine beni seven benim de O’nu sevdiğim bir Zât’tan feyz gelir. Vilâyet-i kübrâdan üçüncü dâirenin aslı olan kavsiyye dâiresinin menşeidir. 7.Vilâyet-i ulyâ murâkabesi. Kalp latifesine, bâtın ismi ile müsemma olan bir Zât’tan feyz gelir. 8. Nübüvvetin kemâlâtının murâkabesi. Kalp latifesine, nübüvvetin kemâlâtının menşei olan bir Zât’tan toprak unsurları üzere feyz gelir. 9. Risâlet kemâlâtının murâkabesi.Rûh latifesine, risâlet kemâlâtının menşei olan bir Zât’tan feyz gelir. Vahdâniyyet hey’eti üzere. 10. Ulu’l ‘azmın murâkabesi. Sır latifesine, ulu’l ‘azmın kemâlâtının menşei olan bir Zât’tan feyz gelir. Vahdâniyyet hey’eti üzere. 11. Ka’be’nin hakîkatının murâkabesi. Bütün mümkün varlıklara, ka’be ve mescîdin hakîkatı olan bir Zât’tan feyz gelir. Vahdâniyyet hey’eti üzere. 75 el-Hadîd, 57/4. 76 Kâf, 50/16. 77 el-Mâide, 5/54. 34 12.Kur’an’ın hakîkatının murâkabesi ma’iyyetin mebdei olan bir Zât’tan feyz gelir. Kur’an’ın hakîkatının menşei olan Zât’ın hazretidir. Vahdâniyyet hey’eti üzere. 13.Salevâtın hakîkatının murâkabesi. Salavâtın hakîkatının menşei olan bir Zât’tan feyz gelir. Vahdâniyyet hey’eti üzere. 14.Mutlak ma’bûdun murâkabesi. Mutlak ma’bûd olan bir Zât’tan feyz gelir. Vahdâniyyet hey’eti üzere. 15.İbrâhimiyyet hakîkatının murâkabesi. İbrâhimiyyet hakîkatının menşei olan bir Zât’tan feyz gelir. Vahdâniyyet hey’eti üzere. Sonra salavât okunur. 16. Museviyye hakîkatının murâkabesi. Museviyye hakîkatının menşeidir. Burada Vahdâniyyet hey’eti üzere Kendisini seven bir Zât’tan feyz gelir. Şu salevâtı okurnur: “Allahümme salli ‘alâ seyyidinâ Muhammed ve âlihi ve ‘alâ cemi’i enbiyâi vel mürselîn ve ‘alâ kelimike seyyidinâ Musa(a.s.)” 17. Muhammediyye hakîkatının murâkabesi: Muhammediyye hakîkatının menşeidir. Burada Vahdâniyyet hey’eti üzere Zâtını seven ve muhabbet eden bir Zât’tan feyz gelir. 18. Ahmedî hakîkatının murâkabesi. Ahmedî hakîkatının menşeidir. Burada Vahdâniyyet hey’eti üzere Kendisini seven bir Zât’tan feyz gelir. Şu salevât okunur: “Allahümme salli ‘alâ seyyidinâ Muhammed ve ‘alâ âli seyyidinâ Muhammed ve ashâbihi efdale salavâtike ‘adede ma’lûmâtike ve bârik ve sellim.” 19. Mutlak muhabbetin murâkabesi. Burada Vahdâniyyet hey’eti üzere mutlak muhabbetin menşei olan bir Zât’tan feyz gelir. 20. Lâ ta’ayyun’un murâkabesi. Burada Vahdâniyyet hey’eti üzere noksanlardan münezzeh ve müberrâ olan bir Zâttan feyz gelir.78 V. MÜRÎD MÜRŞİD İLİŞKİSİ Hazreti Sâkıb’ın üzerinde durduğu konulardan birisi pîr ve mürîd ilişkisidir. Bu ilişkinin arzu edildiği sonuca varabilmesi için her iki tarafın yani hem mürîdin hem pîrin uyması gereken birtakım hususlar vardır. Hakk’a vâsıl olmak için yol gösterici pîr arayan tâlibler kendilerine mürşid denilen yol göstericilerin sahihlerini seçebilmeleri gerekir. 78 Sâkıb, a.g.e., vr. 199a-200a. 35 Çünkü tarîkat yolunda rehberlerden çok yol kesenler, hidâyete değil dalâlete sürükleyen ehliyetsiz, câhil, sahte şeyler vardır. Bunlar mürîdin yolunu keserler. Bu konuyla ilgili Salahaddîn Efendi “Şeyhi sâdık şeyhi kâzıb” adlı kaside kaleme almıştır. Kendini şeyh belleyen, insanları doğru yola davet eden, onlara yemek dağıtarak kendisine beyʻat ettiren, ehl-i sünnet yolunda görünüp emr-i marûf yapanlar vardır. Onlar gösterdikleri kerametleri ile kendilerini rehnüma bilirler. İnsanlara doğru yolu gösteren önder benim diyerek iddia ederler. Dîn ve dalâletin farkında olmayan böyle şeyhlere tabi olanların hem ibadet hayatı hem ahlakı bozulur. Neticede iki dünyasını kaybederler. Bunun gibi sözde şeyhlerde emr-i marûfun izi yok, şerʻatın hükmünden ve tarîkatın remzinden de haberleri yok. Ayrıca kalplerinde muhabetullah yoktur diyen Sâkıb Efendi, Allahtan böyle sahte şeyhlerden insanları korumasını, yolunu kaybendelere doğru yolu göstermesini ve kendisine ilim ve kalbine doğruluk lütfetmesini niyaz eder. Hüdâyâ bul sıfat eldin penâ ber Adaşkân kullara râh-i Hüdâ ber Özüñ digen kuliñ bu yolga salma Dâmi âhirde dinîn koldin alma Çerağ-ı ʿilmni kalbimge bergil Asây-ı sıdkni ilkimge bergil Hakiki pîr fiilde ve amelde Peygamber (s.a.v) gibidir. Şeriʻat ve tarîkatı bir arada tutar. Nitekim Adem (a.s) ilmi yüzünden melekler ona secde ettiler. Yeryüzüne halife oldu. Dolaysıyla pîri kâmil de şeriʻat nuru ile yol gösterir, o konuşurken deniz damlası gibidir, tâliblere dür ve cevâhir (inci) saçar. İnsanları öğüt ve nasihat ile Hak yola başlar. Her daim işi insanları kötü ahlaktan güzel ahlaka ulaştırmaktır. Dünyaya gönül vermeyen, gözü yaşlı, kendisi halkla beraber iken gönlü Hak ile beraber olandır. Sülükün menzillerini tamamlayan, fenâ ve bekâ hâsıl eden olmalıdır. Kâmil mükemmil şeyhten icâzet alan, kendinden önceki dört pîri de sahih olan mürşid Allah’a yakîn olandır ve Rahmeten li’l -ʻâlemînin halifesi, vârisidir. Onun sohbeti nazarı manevi hastalıklarına şifâ 36 gibidir. Böyle misl-i kâmil bulursan eşiğini menzil edin. Onun sohbetlerini ve ona yakin olanlar ile beraber olmayı fırsat bil79. Sahih pîrin alâmetleri şunlardır: 1. Şeyh âlim olmalıdır, 2. Seyr ü sülûkunu tamamlamış olmalıdır, 3. Ārif-i billâh olmalıdır, 4. Şeri‘at ve tarîkat ulemâsı tarafından kabûl edilmiş olmalıdır ( dört pîrine kadar), 5. Mürîdlerine yakîn olsun, uzak pîr ölü hükmündedir. Burada Farsça bir beyit nakleder ki manası şudur: “ Tarîkatta canlı bir kedi (olmak) 1000 ölü aslandan daha iyidir. 6. Şeyh, pîr-i sâlik olmalı, pîr-i meczub olmamalıdır. Mürîdin şeyhini bir aydan uzun süre görmemesi uygun olmaz. Aksi takdirde seyr ü sülûkunde ilerleme katedemez. Mürîd, pîri ile imkan dahilinde görüşmeli, şeri’at ve tarîkata dair konularda şeyhinden istifade etmelidir. Mürîdleri ile aralarında uzak mesafe olan bazı şeyihler onları tarîkatten istifade edebilsinler diye ayda bir defa mürîdlerini ziyaret ettiğini ancak bununla gayeye varmak kolay olmadığını söyler. Mürîd’in Şeyhine karşı edebleri: 1. Mürîd şeyhinin sohbeti olmadan Allah’a yaklaşamayacağını düşünmelidir. 2. Mürîd kendi ihtiyârını pîrinin irâdesine teslim etmelidir. 3. Mürîd bir tercihte bulunacaksa, pîri farklı bir şeyi tercih ederse bu durumda pîrin tercihine tâbi olmalıdır. 4. Mürîd şeyhinin kerih gördüğü fiilden uzak durmalıdır. 5. Mürîd kendisinde sâdır olan vakı’at, rüya ve mükâşefelerini şeyhine arz etmelidir. 6 Şeyhinin meslîsinde yüksek sesle konuşmamalıdır. 7 Pîrine bir şeyi arz edeceği zaman onun müsait vaktini beklemelidir. Mürîd’in şeyhine karşı edeblerini açıklayan Salahaddin Sâkıb’a göre pîrden maksad marifetullâha nâil olmak, kurb ve muhabbet elde etmek ve îmânını kemâle ulaştırmak ve kötü huylarından kurtulup güzel ahlaka erişmektir. Mürîd bunlara muhabbet-i pîr ve kurb-ı pîr ile ulaşabilir. Neticede kurbetullâh’a vâsıl olur. Eğer pîr uzak mesafede olsa mürîd bu hedeflere erişemez. Mürîd pîrinden uzakta olursa pîrin hükmü geçersizdir.Yani pîrin hükmü geçmez. Pîr başka ülkede olsa da aynı hüküm geçerlidir80. 79 Sâkıb, a.e.,,vr.75a-79a. 80 Salahaddîn Sâkıb, Ma’mûlât-ı Sâkıbî, s.115-116. 37 Mürîd dâimi zikir halinde ve abdestli olmalıdır diyen şeyh Sâkıb kerâmet ile ilgili şu rivayeti nakletmiştir: Ebû Sa‘îd Ebü’l-Hayra bir adam: Falan kişi deryâ üzerinde yürüyor,demiş. Ebu Sa‘îd : çerçöp de deryâ üzerinde yürüyor diye cevap vermiş. O adam: Falanca semâda uçuyor,demiş. Ebu Sa‘îd : kuş da uçar, diye karşılık vermiş. O kişi: Fülan kişi bir saatde falan yere varır, demiş. Ebü’l-Hayr: şeytan da bir lahzada Doğu’dan Batı’ya seyr eder diye cevap vererek bu gibi kerâmetlerin şeri‘at ve tarikatta önem arz etmediğini belirtmiştir.81 81 Sâkıb, a.e., s. 112-113. 38 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM DÎVÂN’IN TRANSKRİPSİYON METNİ ب سم هللاا لرحمنا لرحيم Allâhümme salli ‘alâ seyyidinâ Muhammedin ve ‘alâ ‘âli seyyidinâ Muhammed Külle mahtelefel malavâni ve kerrarel cedidâni vestakbalal farkadâni ve’z-ziyâil kamerâni ve belliğ rûhahu ve ervâhi ehli beytihi mine’t –tehiyyâti ve’s selâmi ve bârik ve sellim ‘aleyhim kesiran kerira ila yevmi’l ba’si ve’l karâri. İsnâd-ı du’a-i nisâb Hizbu’l bahr erba’a [..] rûz her rûz-i si sah bâr iptidoo ez yevm. Allâhümmec’a’l hubbeke ahabbe ileyye min nefsî ve sem’i ve basarî ve ehlî ve mâlî ve mine’l- mâ’il bâridi li’l-atşâni. Allahümme salli ‘alâ Muhammedin bi’adedi külli zarrâtin elfe elfi merrâtin. Yâsin, sûre-i fâtiha bitesmiyeti ilâ âhirihi ve âyete’l- kürsî ilâ âhiri.ba’daz an “ Sümme enzele ileyküm min ba’dil gammi amanatan nuâsan yegşâ tâifeten minküm ve tâifetün kad ehhammethüm enfüsühüm yezunûvne billâhi gayra’l- hakki zanna’l-câhiliyyati. Yakulûvna hal lenâ mine’l-emri min şey’in. Kul innal emra küllehü lillâhi. Yuhfûvna min enfüsihim mâlâ yubduna leke. Yekulûvna lev kâna lanâ mine’l-emri şeyun mâ kutilnâ hâ hunâ. Kul lev kuntum fi buyûtikum labarozallezîna kutibe ‘aleyhümu’l- katlu illâ mezâci’ihim ve miyebtaliyallâhu mâ fi sudûrikum ve liyumahissa mâ fi kullûbikum vallâhu ‘alimu’n- bizâti’s-sudûr. “Muhammedu’r – rasûlullâh [...] ilâ âhirihi” Hüvallâhü’l-lezi lâ ilâhe illâ hû El- melikü’l –kuddûsüs- selâmü’l-mü’minü’l-müheyminü’l- ‘azîzü’l-cebbâru’l-mütekebbir” Rabbi sahhil ve yessir ve lâ tu’essir ‘aleynâ. Yâ Rabb elif bâ tâ sâ cim hâ ila âhir. Eüzü billâhi semi’il ‘alimi mine’ş-şeytâni’r-racîm. Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm. Ya Allah, ya Allah, ya Allah. Ya ‘aliyyu ya ‘azîm ya halim u ya ‘alim. Enta rabbi ve ‘allemeke / ‘ilmüke hasbî fe ni’ma’r-rabbi rabbi, ve ni’me’l- hasbi hasbî tensuru men teşâ’u ve enta’l- ‘azîzu’r rahîm nes’alüke ‘ismata fi’l harekâti ve’s –sakanâti ve’-l kelimâti ve’l- iradâti ve’l-hatirâti mine’ş –şukûki vez –zunûvni ve’l- evhâmi’s sâtirâti li’l- kulûbi en mutâlaati’l-guyûbi fakadubtiliya’l -mü’minûvne ve zülzilû zilzâlan şedîdan ve iz yakûlu’l-münâfikûna vellezîna fî kulûbihim merazun mâ ve’adanallâhu ve rasûluhu illâ gurûrâ. Fesabbitnâ 39 vensurnâ ve sahhir lenâ haza’l- bahra Musa ‘aleyhissalam ve sahharta’n- nârâ li İbrâhime ‘aleyhi’s-selam ve sahharta’l-cibâle ve’l-hadîde li Dâvûd ‘aleyhi’s –selam ve sahharta’r- riyhe ve’ş-şeyâtiyna ve’l-cinne ve’l-inse li Süleymân ‘aleyis selam ve sahharta’l mülke ve’l-melekûvte ve’l -’avâlime külliha li Muhammedin ‘aleyhis salâtu vesellem ve sahhir lenâ külle bahrin hüva leke fi’l-’arzi ve’s – semâi ve’l-mülki ve’l-melekûti ve bahri’d- dünya ve bahri’l-âhirati ve sahhir lenâ külle şeyin ya men biyedihi melekûtu külli şeyin ve ileyhi türce’ûn. Kâf Hâ Yâ ‘Ayn Sâd unsurnâ feinneke hayrü’n-nâsirin veftah lenâ feinneke hayrü’l-fâti hîn. Veğfirlenâ feinneke hayru’l-gâfirin. Verhamnâ feinneke hayru’r-râhimin. Verzuknâ feinneke hayr’ur-râzikîn. Vahfaznâ feinneke hayr’ul-hâfizîn. Vahdinâ ve neccinâ mine’l-kavmi’z zâlimîn. Ve hablanâ min ledünke rîhan tayyibeten kemâ hiye fi ‘ilmike. Venşurhâ ‘aleynâ min hazâini rahmetike. Vehmilnâ bihâ hamla’l- kerâmeti me’as’-selâmeti ve’l-’âfiyeti fi’d-dîni ve’d-dünyâ ve’l-âhiati. İnneke ‘alâ külli şeyin kadîr. Allahümme yessir lenâ umûranâ ma’ar-râhati li kulûbinâ. Vehdinâ ve’s-selâmete ve’l-’âfiyete fi dîninâ ve dünyânâ ve kün lenâ sâhiben fî seferinâ. Ve halîfeten fî ehlinâ. Ve mu’inen ve hâmîyen fi hazarinâ vetmis selâse merrâtin ‘alâ vucûhi e’dâinâ vemsehhüm ‘alâ mekânatihim felâ yesteti’une’l- müziyye ve’l-mücî’a ileynâ. Ve lev neşâu letamesnâ ‘alâ e’yunihim festabaku’s-sirâta fe’annâ yubsirûn Ve lev neşâ’u lemasehnâhüm ‘alâ mekânetihim femestetâ’u müziyyen velâ yerci’ûn. be’de an Hazret-i Yâsin tâ fehüm lâ yubsirûn. Mihânend : şehate’l- vucûh selâse merrâtin, ve’anati’l- vucûhu li’l- Hayyi’l –Kayyum. Fekad hâbe men hamala zulmâ. Tâ Hâ, Tâ sin mim, Hamim Ayn Sin Kâf merace’l- bayrayni yel takiyan beynahümâ berzahun lâ yebgiyân. Hamim şiş bâr Allâhümme lâ taktulnâ ? bigazabike ve lâ tuhliknâ bi ‘azâbike ve ‘âfinâ kable zâlike. Allâhümme lâ tuâhiznâ sûa e’mâlinâ velâ tusallit ‘aleynâ men lâ yerhamünâ ve kuffe eydi ‘annâ. Ya Hafîz ihfaznâ ve yessir umûranâ ve hassi’l-murâdenâ Hamim selâse merrât . Hummu’l – emru ve câe’n-nasru fe’aleynâ lâ yunsarûn. Hamim tenzilu’l- kitâbi minallâhi’l- ‘azîzi’l- ‘alîm. (ta ileyhi’l- masîr) Bismillâhi bâbunâ tebâreke hîtânunâ yâsin sakfunâ ha mim ‘ayn sîn kâf himâyetunâ kâf hâ yâ ‘ayn sad kifâyetünâ amiin. Feseyekfi kehumullâh ve hüve’s-semi’u’l- ‘alîm. Setru’-l ‘arşi mesbûlun ‘aleynâ ve ‘aynullâhi nâziratu’n –ileynâ bihavlillâhi lâ yakdiru ehadu’n- ‘aleynâ. Vallâhu min verâihim muhît bel hüve Kur’an’un mecîd. Fi levhin mahfûz. Fallâhu hayrun hâfizen ve hüve erhamü’r- râhimîn. İnne veliyyallâhullezî nezzelel kitâbe ve hüve yetevelles sâlihîn. 40 Hasbiyallâhullezî lâ ilâhe illâ hüve ‘aleyhi tevekkeltü ve hüve rabbu’l- ‘arşi’l- ‘azîm. Bismillâhillezî lâ yadurru ma’asmihi şey’ün fil erdi ve lâ fissemâi ve hüves- semi’ul alim. Ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil- ‘aliyyil-’azîm. İnnallâhe ve melâiketehu yusallûne alen nebiyyi, yâ eyuhâllazîne âmenû sallû aleyhi ve sellimû teslimâ. Allâhümme salli ‘alâ muhammedin ve ‘alâ âli muhammedin ve bârik ve sallim ‘aleyhim kesîran kesîrâ. Yâ Allâh, yâ Nûr, yâ Hak, yâ Mubîn iksinî min nûrike ve ‘allimnî min ‘ilmike ve fehhimnî min ‘indike vesmi’ni minke ve bassirnî minke inneke ‘alâ külli şey’in kadîr. Yâ Semî’ yâ ‘Alim yâ Halîm yâ ‘Azîm isma’ du’ânâ ve nidâ’anâ bi hasâisi lütfike amin. E’uzu bikelimâtiket tâmmâti küllihâ min şerri mâ hulika. Yâ ‘azîmes sultân, yâ kadîmel ihsân,yâ dâimen ni’am, yâ bâsitar rızki, yâ vâsi’a’l atâyâ, yâ dâfi’a’l belâyâ, yâ sâmi’ad du’âyâ, yâ hâdira leysa bi gâibin, yâ mevcûde cûden ‘indeş şedâ’idi, yâ hafiyyi’l latîf, yâ latîf u yâ sâni’ u yâ mücmeles sırrı, yâ haşîmen ? ‘halimen lâ ya’culu, yâ kerîmen lâ yabhalu ikzî hâcatî veğfir havbetî birahmetike yâ erhamer râhimîn. Allâhümme salli ‘alâ Muhammedin ve ‘alâ ‘âli Muhammed ve bârik ve sallim ‘aleyhim. Kad temme bihâzihil kasâidil murâkabatil meymûneti imâmi’l- fâdılil ‘âlimi’l meşhûr min Şeyh Ebil Hasan eş-Şâzili. 1333 18 Şehr-i Zülhicce 41 Tahmîs-i münâcât ez eser Muhayyer bî- bidâ’at nâtüvân-i garîb Ber kasâid-i Hazret-i Ebâ Bekr Sıddîk radiyallâhu ‘anh 1 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Bâr-ı ‘isyânem ger yâ Rabb nedarâm kâl u kîl Cüz nedâmet nîst Hâlikâ mândem zelîl Cür’a berkâm men şâyed resîd ez selsebîl Cüd bi lütfike yâ ilâhî men lehu zâdün kalîl Müflisen bi’s- sıdkı ye’tî ‘inde bâbike yâ celîl halîl 2 Men ümîd ez rahmetet dârem to sübhânî kerîm İlticâyem red mekan şâyeste bâşem ber cehîm Zenbühu zenbün ‘azîmün fağfırizenbe’l- azim İnnehu şahsun garîbün müznibün ‘abdun zalîl 3 Gerdenem ez bâr-ı haclet geşte ser tâ pâ zi mahu Tâ’at ez rûy-i riyâ ber dergehet bâşed zi lağv 2 4 Az be inki zi hicâbet ser barârem ez kuyûd Geşte sahrâ-i kıyâmet na’ra-i yevmü’n- nüşûr Nîst râhî ez gorîzî pîş pes ey elmuhur Ente kâfî ente şâfî fi mehimmâti’l-umûr Ente rabbî hasbî ente lî ni’me’l –vekîl 5 Kün zi eltâfet Hüdâyâ onki sübhânî ‘azîm Derha lenâ ân rûz-i rûz pür ‘itâb pür ‘elîm Bahr-i bâb-ı mağfiret bigoşâver ey cây-ı na’îm Rabbi heblî kenze fadlin ente vehhâbun kerîm E’tınî mâfıd- damîri dellenî hayra’d- delîl 42 6 Ez barâ-yı tâ’atet yek zerre bûd dil çû sâf Ez gerânî-i cürmi men nâlider dil-i kûh-i kâf Vah ne bînem bedestem zerre-i kâr-ı sevâb Heb lenâ mülken kebîran neccinâ mimmâ nehâf Rabbenâ iz etne kâdî ve’l- münâdî cebrâîl 7 Geşte ez bâr-ı güneh Hüdâ ger dîde-i rûh Hâliyâ ber cûd [ .. ] könem tevbe-i nasûh Hûnçekâr ez dide et muhibb-î şam-ı sebûh Eyne Musâ eyne İsâ eyne Yehyâ eyne Nûh Ente yâ sıddîk-ı ekber tüb ile’l- mevla’l -celîl Şâir Sirâcî’nin Münacatı 3 Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün 8 Nice müddetdur ermiş gerçi hâk-i dergâhing mücedded Menga ermiş müyesser feth-i bâbı ka’be-i behbûd Ne tâli’dur bu kim yârlık eyleb ehtari mes’ûd Kaşin mihrâbını vasl ehli kılmış kıble-i maksûd Başım yüz katla ursam yerge hacingdin menga ne sûd 9 Kişi bu cârsûdin tapmagay cins-i vefâ ferdin Meğer kılganı beddâğ eylesem çehre-i çün revdin Bahâ bermekke dâğige köngül ister edi derdin Çü kurûdidek dâğ tenurding köngülni derd isterdin Direm birle gedânı oyla kim kılgay kişi hoşnûd 10 Gehi tâk tillâ kefşki yok devrânda nakş-ı nil Sağınma câm minâni şafak kün mi körüb yüz yıl Gümân kılma felekni sahnide râh-ı kehkeşân yâsil Tüni encüm demekkim devrânga râhat bermasun deb mîl Kaza gül mıhlarını kakmış kılıb gerdünni karandûd 43 11 Cihân şâhidlariniñ sefhâsın ruhsâri Künay üzre nît olgoç gubâr- hat renkâri Figankim bul hevesler ‘ışkıniñ yok boldı isârı Töküldi gül figân kıldı bülbül şükürkim bâri Seni hüsniñ meni ‘ışkımda noksân bolmadı mevcûd 12 Şafak körsin hilâl eylemek kakgandek isânı Kuyaşka mâlardin zuyur ber kılıb takgandek isâkı Tegib [...] demi câña çakın çakkandek isâfi Yara taşka katigaç yağın yakgandek ey sâkî Yağar yamğurdek eşkim bolur la’liñ şarâb âlûd 13 Heme el matlabi eñ hoblarniñ hobi sendursen Eğer meyhâne ehli şûh şehri âşûbi sendursen Eğer tevf-i harem râğibleri marğûbi sendursen Meña körsatmaseñ yüz neyleyin kasâridur behbûd Harâbât-ı münâcât ekaniñ matlûb-ı sendursen 14 Sirâcî eyle nefige terk-i mâsivâ etse Çekib câmı musaffâ subh ehli safâ etse Körer it hânekâdin demekkim ehl-i riyâ etse [...] berdir fenâ etse Zehebnâ vâdi’l maksad vecednâ mâ hüve’l maksûd 4 Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün 1 İlâhî cümle kulni Hazret-i Adem atâ hakkı Keçir cürm u günâhını tamâmı enbiyâ hakkı 2 Husûsen enbiyâlar efzalı Ahmed Habîb hakkı Şâh-ı sıdk-ı ‘adâlet hilm-i vücûd Mürtezâ hakkı 3 Enîs –i Mürtezâ zinnûr çeşm-i mesderi îcâd Ana-i mü’minân mestûre-i Hayrünnisâ hakkı 44 4 İki dürdâne-i nâyâb der kişvâri ‘arş Hasan birle Hüseynem ul şehîd-i Kerbelâ hakkı 5 Sirâc-ı ümmet-i Ahmed İmâm-ı A’zam Nu’mân Muhakkik müfter-i mahşer uşal sâhib nevâ hakkı 6 Şâh-ı taht-ı vilâyet âfitâb-ı târemmillet Bahâu’l-Hakkı ved-dîn server-i pür Hüdâ hakkı 7 Günâh-ı mahfî vu zâhir kebâir hem sagâirni Bağışlagil Hüdâyâ ‘âşıkân –ı mübtelâ hakkı 8 Ni’met-i ‘irfân u tevfîkiñ kerâmet kıl Cemâl-i Hazret-i Kur’an mektûb –i semâ hakkı 9 Ne taksîr u hatâ her kuldin ötsa avf kıl yâ Rab Dilimge ‘ışk bergil ‘ârifân-ı pîşuvâ hakkı 10 Ümîdim rahmetiñdin lik korkarmen ‘azâbiñdin Cemâliñdin ‘inâyet eylegil havf u recâ hakkı 11 Dilimge derd ber emrâz-ı kalbimge şifâ bolsın Dilimni derdige derdiñ bile bergan devâ hakkı 12 Cemâliñ nûridin mir’ât-ı kalbimni musaffâ kıl Cemâl etgil nasîb âyine-i gîtînümâ hakkı 13 Hücûm-i ma’siyet Sâkıbnı bî-hed sergerdân kıldı Muhabbet bâdesidin ter dimâğ etgil Hüdâvendâ 5 Fe’ûlün Fe’ûlün Fe’ûlün Fe’ûl 1 Hüdâyâ ‘ibâdetge köñlüm yâvut Şekâvet işidin dilimni sâvut 2 Özüñ tâatiñe dilim kerem kıl Sülûk safâga dilim nerm kıl 45 3 Vücûdumde kıldiñ ezâzilni câ Muni şerridin meña bergil penâ 4 Urar her zamân nefs yoldin meni Sâlur yuz helâketge şeytân meni 5 İkev şerridin meña bergil emân İşim boldi yâ Rabb bî-gâyet yamân 6 Cenâbiñe yâlbardi kaçkan kuliñ Çûlak kör edaşkâniñe korset yoliñ 7 Katâr itin içre cây ber meñe Ğubâri küyiñde penâ ber meñe 8 Eşiğiñe keldim bi-gâyet melûl Çûlak itni özrüni kılgıl kabûl 9 Münâsbidür özüge tâ’at-i mûr Kıl özüñe layık atâ Yâ Gafûr 10 Günâhım köp hadd u sâni yok Kerem bahrini hadd u pâyânı yok 11 Etib râst toprâg-ı sûdin beden Kılıb cân ‘âcizni sundi ten 12 Anga nefs şehvetni hemrâh etib ‘Ezâzilni onlara üstâd etib 13 Alar birle ‘âlemni âbâd etib Halâyıkni bul nev içre îcâd etib 14 Āsumânni kevâkib müzeyyen etib Zeminni ‘azizler münevver etib 46 15 Alarni tüfeyli kerem kıl meña Günâh af etib hur cennet meña 16 ‘Atâ kıl bu Sâkıbge Yâ Rabbenâ Bi hakki habibin cemâliñ meña 6 Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün 1 Ey yüzüñ ferdânesi kök üstide şems ü duha Aftâbiñ devride encum-ı nucûm enbiyâ 2 Sâye-i zülfüñdün izhâr oldi mevcûdât-ı halk Bahr-i lütfiñ katresidin sebz-i gülzâr-ı semâ 3 Ber nigâhın göşesidin rende-i gevher rüsüm Zerre bî-kadr hâkiñdin havvâs kimyâ 4 Milletiñdin kim kaçıbdur şûr baht u bî- nasib M’âsiyet bîmârige kılgan kelâmiñ mûmiyâ 5 Câdde-i dîniñ durur bir şâhrâh gümrâhlar Zülmet-i isyândedur misbâhı şer‘iñ rehnümâ 6 Cümle peygamber nucûmu içre keldiñ âfitâb Sen kaçankim tali’ olduñ cümlesi boldi safâ 7 Āftâb evsâfını şebre kilgandek erur Sâkıbâ peygamberim na‘tını aydiñ bî-ibâ 7 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Ne gam yermanki hâzır mağfiretlik bir u bârım bâr Günâh-i bendeni afv etguçi Perverdigârım bâr 2 İki ‘âlem binâ bolgan tüfeyli zât-ı pâkidin Nebîler serveri Ahmed şefî’-i gam-gusârım bâr 47 3 Sadâkat bahrihi yektâ bahâsı gevher-i pâki Ebû Bekrim peyâmber mûnisidek yâr-ı gârım bâr 4 ‘Adâlet âsumânin âfitâb-ı bâkemâlidur ‘Ömer deb zerbidin yer titregen haybet güzârım bâr 5 Şu’â-i neyyir ‘ilm hayâ kânı me’ânidur Şehî ‘Osmân zi’n-nûreyni ‘Affân bâvikârım bâr 6 Şehî örnek cûd u arslan pîşe-i heşmet ‘Alidek sâkî-i kevser şeh-i düldül süvârım bâr 7 Refîk-i mürtezâ gevher-i pâk-i habîb-i Hak Şefî’im Fâtıma Zehrâ hafî vu perdedârım bâr 8 Babası milleti pâkige nûş zehri câm etgan Hasan sâkî câm nigindek gül ü gülzârım bâr 9 Buğuz kanıyla rengin eylegen cennet gülistânın Şehîd-i Kerbelâ Şâh Hüseyindek cân nisârım bâr 10 Közimni kâsesi başımı toprağı kûyiñdur Közüm yaşı bile kalb-i hazîn ümîdvârım bâr 11 Harâb-ı dâne –i hayrân etib cism-i nigârımni Yatıb kûyiñ arâ ‘affiña çeşm-i intizârım bâr 12 Tilerge isti’ânet tün ü kün başım urub yatıb Hüveydâ Hâl Muhammed Mevlevîlerdek mezârım bâr 13 ‘Azîzler bâğ u bostânı meşâyih menzilim Sâkıb Süleymân tâğidek cennet nişân Oş deb diyârım bâr 8 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Cenâb-ı lâmekân sultân-ı ‘âlem dâderim bârdur Nebîler serveri kân-ı kerem peygamberim bârdur 48 2 Muhammed ümmetimiz halk arâ “ hayru’l-ümmetdurmiz” Çerâğ-ı ümmetândur Bû Hanîfe rehberim bârdur 3 Şehinşâh-ı sülükdin Ahmed efdal-i hâdi Bahâu’l- hakki ved-dîn Buhârî rehberim bârdur 4 Meñe Oş içre feyz esâr-ı merked türbe-i ‘âlî Közümga Hâl Muhammed Mevlevî hâk-i derim bârdur 5 Ümîdim köp erur ümmet arâ gerçend ‘âsîmen Közüm yaşi Cenâb-ı Hak’ge tuhfe gevherim bârdur 6 Gedâlık mesnedide vâli-i rûy-i zemindurmen Şeh-i Çîn birle Kaysardek gulâm u çâkerim bârdur 7 Meni pâmâl kılma ey ginâ ehli küyük kulmen Ayağiñni bilib basgil içimde efkârım bârdur 8 Tahûrâ şerbeti pîr u mugân in’âm bir câmi Yuverge levs-i ‘isyânım şarâb u kevserim bârdur 9 Müstef’ilün Müstef’ilün Müstef’ilün Müstef’ilün 1 İşânimizdur evliyâ kılmışlaridur kimyâ Miskînlar içre bir gedâ şâhlarni bir sultânidur 2 Himmet kılıb oltırsalar şâhbâzdek bâl ursalar Sidreni şâhiga konar vahdet şikâr alganidur 3 Mescîd arâ halka urar ma’nini dükkânın kurar Ehl-i muhabbet dilleri bir kâse-i cânânidur 4 Ul kâsedin mey nûş etib Fâğfûr-i Çîn’din orturub Her sûfi vu ‘âşıkları urtûride sultânidur 49 5 Cennetni manzûr eylemey mahbûbi vaslini tiler Cân birle îmândin otub dîdâr-ı Hak tapganidur 6 Kuygan çonin pervâneni kılgan semender cânını Mundak harâbât ehlini yüz cânı kurbânidur 7 Himmet burâkige minib ‘âlemni ger çerh ursalar Ruhşi Kaşide yüzi gerdere çulağidur 8 Câm-ı muhabbet nûş etib kalbini rûşen kılsalar Âyine-i dilge bakıb tokuz felek korganidur 9 Bâylar içige kirseler rengi yaman sûfi savuk ‘Işk ehlini bezmi arâ bir dilber-i cânânidur 10 Dünyâ hesâbın kılsalar dûzehni bir a’lâ körer Miskîn fakîrler meclis-i ârâm-ı cân bostânidur 11 Çûn hırsu yolbarsdin kaçar fussâk mecâr elidin Uksa azîzler zikrini câña kelen reyhânidur 12 Ehl-i muhabbet dostlar bu sözni cân birle okub Ma’nisidin bûy alsañiz müşk ile ‘anber kânıdur 13 Bu söz hatâdur ‘ışk ehli vahdetde cevlân ursalar Ol dem melâik şehrini cârub eter meydânidur 14 Yürseler halâyıklar arâ dâim kılurlar elge pend Onlarga Hak yol körsetib her işleri Rahmânîdur 15 Hak merige elni salıb nehy-i Hüdâ’din kaçırub Peygamberim sünnetlerin elge müdâm ekkanidur 16 İşgâli dâim her işi bezl-i keremdur kılmışı Bîve yetimler köñlini şevkat bile alganidur 17 Dâim dilide fikr-i Hak zikr-i Hüdâ’da tilleri Pend u nasîhat sözlese mağzi ani Rahmânîdur 50 18 Her işge yüz kelturseler zât-ı Hüdâ’dür yâdide Zikr u fikridur Hüdâ her işleri Rahmânîdur 19 Ey dostlar sizge dedim ehl-i figânni belgusi Dil birle cânda añlangiz bu sözlerim dûr kânidur 20 Kahr etmegey deşnâmga gâib kişini eylemes Eldin özin kem bilur dâim dili vîrânidur 21 Dünyâga toktur rağbeti dostı Hüdâ’dür ülfeti Şefkat erur dâim işi ellerge pend etganidur 22 Hayr işge sur’at kılıb elni Hüdâ’ga ündegey Bolmas ta’na birle işi îsâr ani tapganidur 23 Tapsañ bu yeñliğ merdni câningni kurbân eylegil Sâkıb señe salsa nazar eger Hüdâ berganidur Çimyan’deki Kuruk’deki mescîdin târîhidur evvel Gâib Nazar sûfî bina kılgandur. 10 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Hamd aytay şükriga bâ- kalbi- çîn Râzık-ı mahlûk-ı ‘âlem ins ü cin 2 Bâ’isi’âlem icâd ‘âlemi Mustafa Seyyidi dareyni “Hayru’l –mürselîn” 3 Evvel ashâbı Ebû Bekr Ömer Andin Osman u Ali’dur câri-yîn 4 Soñidin men bir hikâyet eyleyin Añlañizlar ma’nîsini uşbu çîn 5 Hem menâkıb hem neseb nâme durur Hem alar hâlige târihi metîn 51 6 Oş yeri uze Hayru’l- bilâd Yedi eşref şehridin derler birin 7 Ehlidin bir şâir u hem merd-i Hak “Kul Süleyman Şeyh” el derler atın 8 Oğlini der Tolak Muhammed Sûfî Ani oğli Ernazar’dur siyümin 9 Ul kişinin oğlidur Gâib Nazar ‘Âşık u sâdık Hüdâ cü ehli din 10 Halkıdin añlab tarikat remzini Pîr isteb yürdi bâ kalbi hazîn 11 Niçelerden añladikim bâr imiş Kaşgar’da [bir] Hâdiyu rû-yi zemîn 12 Adları Āfak hocam[dur] kutb-i Hak Gavs [u ]’âlim şeyh Tâcü’l- âşikîn 13 Oş’din ehli ile emlâk u vatan Terk eyleb azm kıldi rû-yı Çîn 14 Hazret-i Âfak’ni dergâhide Otuz yıl hizmet kılıb tapıb yakîn 15 Pîridin ruhsat icâzetler tapıb Keldiler Fergâne yurtige karîn 16 Cafer Yetim oğli Hocam pâdişah edi Adları Hoca Hasan’dur Muhriddîn 17 Mergilan’din taptilar ul zâtni Kısse kıldi evvelîn ve âhirîn 52 18 Ul kişi dergâhide ihlas ile Çimyân’lik bir kişi berdi kızın 19 Çim’din üy birle beş on üylik kişi Kuruk üzre eylediler meskenin 20 Defteri şahlarga yazıldi Çimyân Bul sebeptin Çimyân der ehli dîn 21 Bir miñu bir yüzdin ârtık tört edi Bir ‘ibâdethâne saldı metîn 22 Sâl ta’mirige târih eyledi Fukarânî hasreti edi gamdin 23 Evveli mescîd binâsı bul edi Bîh u bünyâdı uşbu yurt bul zemîn 24 Oğli ikinci binâsin eyledi Hazret –i Hâcem Nazar devlet karîn 25 Şiiride boldi “ Hüveydâ” deb lakab Menzil u me’vâsidür uşbu zemîn 26 Aslı zâti Oş u mevludi Çimyân Tâ âhir asrdur munda miskîn 27 Hâl Muhammed şeyh aña sâlih halef Neça yıllar tuttiler munda mekîn 28 Kıldiler sâlik binâsin ul kişi Neça yıllar mü’minlere boldi sâcidîn 29 Bir miñ otuz yettide kıldı sefer Oş bardi boldi secde nişîn 53 30 Kırk yıl hâdi bolub müminlerge Oş aksasida boldilar defn 31 Merci-i has u avâm ul yer bolub Sermâzer derler Oş halkı türbetin 32 Çimyân’de ul kişinin ornide Katta oğli hânekada cânişîn 33 Atları Hâcı Muhammed tenleri Mekke’de hâk-i muallâda defn 34 Kıldı törtinci binâsin ul kişi Halk-ı ‘âlem aña kılgan âferin 35 Bir miñ üç yüz yigirma beş edi Boldilar bânî-i necm-i fahridin 36 Mescîdi abâd ecdâdin tuzub Boldilar halk içre “Hayru’-l vârisin” 37 Bir miñu üç yüz yigirma beş edi Sâkıb ayttı aña târihi metîn 11 Hikmet ehlige usûl-i letif ʿâcayib kâide Fe’ilâtün (Fâ’ilâtün) Mefâ’ilün Fe’ilün (Fa’lün) 1 Kâbizu’l –ervâh bardi süyi Hüdâ Dedi ey Hâliki heme eşyâ 2 Halketibsin cihânni arzaside Köb tabîbler bolubdurur peydâ 3 Şehr u sahrâdur hâkimi köp Alur özini hâzik u dânâ 54 4 Niçe kibr u inâd etib elge Sûretini alur çünân hukemâ 5 Aña şagird erur Fulâtun hem Belki Bukrât u Bû ʿAlî Sînâ 6 Hem Aristo[hemde] Hakîm Câlinûs Belki Lokmân-ı Hekîm Tâb-ı Sîrâ 7 Kemterin hâdimi erur Bâkır Dârû tuygûçi Râzi dânâ 8 Men barib birini kabzi kılgunçe Miñ kişini tamâm eter güyâ 9 Ya meni ʿazl bu mansıbdin Ya bölak işni emr kıl aña 10 Kudretiñdin cihân taşhisını Kâmilu’l- ferd eylediñ peydâ 11 Şahsı insânni hem şbu minvâl Ferd-i kâmil yarattiñ ey Allah 12 Küçük ʿâlem vücûdi insândur Katta ʿâlem teşhisı dünyâ 13 Katta ʿâlemde her ne kim mevcût Küçük ʿâlem vücûdide peydâ 14 Katta ʿâlemge câ etib hûşid Közidin ser basar bahâ vu ziyâ 15 Āfitâb olmasa heme mektûm Bolgay erdi hemesi nâ-peydâ 55 16 Sûre-i secdeni âhiride Uşbu maʿnini eylediñ imlâ 17 Katta ʿâlem ne birle ihyâdur Küçük ʿâlem aniñ bile ihyâ 18 İkkisi kış bile ölük boldı Tâbeş âfitâb ile ihyâ 19 Seni zadiñde ul tabîblik eter Seña düşman durur oşal hükemâ 20 Yazda gülşen ettiñ ʿâlemni Cânni issikdin eylediñpeydâ 21 Sebz kıldiñ cihânni issikdin Nergis yâsemin gül -i raʿnâ 22 Serv u ʿar ʿar sanevber u şimşâd Gülistân u bostân cihân arâ 23 Cümle ʿâlem bahâr hürremdür Kün isiganda cümlesi peydâ 24 Yazda laydin çıkardiñ cân[ni] Suûda ʿandelib eter gavgâ 25 Tuhumdin cân çıkardiñ issigdin Hem ana karnide veled peydâ 26 Dânlar issiğ olsa sebz olgay Tapmagaylar savukda neşʿ u nümâ 27 Yazni “yuhyi ʿarz” deb ediñ Kışnı Kurʿanda “baʿda mevtihâ” 56 28 Er u hâtun ikisi issiğ olub Bir biridin bolur ikkisi cüdâ 29 Ger temurni issiğ kılıb üstâ Kılsa esbâb bolğusi sed berpâ 30 Ger savuk bolsa bolmagay hiç şey ʿĀciz bolgay ʿilâcige üstâ 31 Ger souk söz kılsa birevge birev Dil katıb düşman bolgusi aña 32 Kim Hüdâ kâşide sovuk söz eter Bolğusi kibr ü ermeni tersâ 33 Ger issiğ söz Hüdâ’yige kılsa Hâsıl etgey Hüdâ kâşide safâ 34 Sovuk olsa zaif erur her cân Kün isiganda cümle ten bercâ 35 Ata birle oğul sovuk sözdin Bolğusi bir birige köñli kara 36 Gayridiñe kişi issiğ söz eter Dil berib cânda bolğusi âşinâ 37 Sovuk olsa helâki cân olgay Kışda nâbud bolur heme eşyâ 38 Ger iki yıl sovuk bolsa Bolgusidur ölük heme eşyâ 39 Berk bermes heme giyâh u şecer Berse hem bolgusi cû gâh zîbâ 57 40 Heme eşyâ hazân kış içre bolur Hemesi conbendeler bolur ahfâ 41 Ölse her cân sovuk bolur cesedi Hazar eyleb köñil bolur bîcâ 42 Cândin artık nigâri ger ölse Bir daki turmagay ani kâşide 43 Ol tabîbler issiğni güristân Der gülistân soukni bî-pervâ 44 ʿAsldın yok haber tabîblik eter Uşbu maʿnini bilmagay aslâ 45 Ten arâ issıg olsa cân kirgay Sovuk olsa tâ mûr bolur daʿfâ 46 Karnı açni tâmuri süst bolur Karnı tok bolsa kuvveti aʿzâ 47 Uhlaganda tâmuri süst olgay Hareket kılsa rak bolur bercâ 48 Tâmurini oşal hakîm körüb Gaybdin söz kılıb bolur tersâ 49 Hemçünân der ʿasel kasal kılgay Hak kitâbide dedi ani şifâ 50 Dûrr saçıb dediler hadîs-i Rasûl El ʿasel elʿasel şifâ şifâ 51 Zencebîldur issik zarar kılgay Degusi ol hakîm bî-pervâ 58 52 Bilmegeyler mizâcı cenneti Zencebîldin dibân okutdi Hüdâ 53 Ger issiklık mezerret eter edi Bu ikisin şifâ dimesdi Hüdâ 54 Meʿde hemçün tanur issikdur Hazm bolğusi yer her ne gizâ 55 Ger sovukdur gızâ tanavvul etme Hazm bolmas dedi heme hükemâ 56 Höl souk ham taʿâm telh ile Gazak olgay sâvub heme aʿzâ 57 Heme ʿâlem bilur bu maʿnini Ol tabîb zerre bilmegey aslâ 58 Hilkat-i Ādemi erur toprağ Dedi Kurʿan’da uşbu sözni Hüdâ 59 Lay ne sıfat tabîblik eter Âdemige kerak aña ohşâ 60 Hemçünân lay kalgay issiklikdin Sovuk olsa kesek bolur bicâ 61 Bil issik ati erur issik Hem sovuk ati souk aña 62 Nice eşyâni nef’ u dâru deb Hinddin keltirur kılıb sevdâ 63 Murç u fülfül karanfil zaʿfer Zencebîl kebâbe mumiyâ 59 64 Ferfiyun selîha hölancân Zencebîd serâyla cûz-ı bâde 65 Âbile dâruçin celʿûze Akçevun u sed âb-ı kitre 66 Sünbülittib makl u saʿdi hind Kist u sisâliyus mumiyâ 67 Su‘leb-ı mısr birle surincân Mâmirân-ı şâvunih bemâkir kercâ 68 Kâkla musteki vu sîgenç Bâdruci zerpeçak müşk-i karâ 69 Ferfi behmen u tebâşur u ûd Nârcin u şekâkil sen‘â 70 Bu sıfat niçe kısm eşyâni Bende[ge] dârû deb yarattı Hüdâ 71 Dâru deb keltirub heme tüccâr Heme ʿâlemni tutti bul eşyâ 72 Hükemâlar bularni dârû deb Kıldı defter bularga koydı bahâ 73 Hükemâlar bularnı cem‘ eyleb Kança maʿcûnlar eyledi peydâ 74 Kara bâdin kitâbide aytur Kança maʿcûnni vasfını anda 75 Der zamâne hâkimi cümlesini Heme issik erur emes bu devâ 60 76 Dâru deb iʿtibâr etib bergey Talha sıkma gerenca zirk-i kara 77 Arpe guce bile hamirturuş Gül bute işkâr u kef u riyâ 78 Cevher lima ile temr-i hindi Tuzi yok aş bile kılur rüsvâ 79 Sirke zerdâb süt[i] katık içirub Tuşurub sulara sabâ vu mesâ 80 Geynâlu aliçe şeftâlu [örik] Behi engur gure aççık elma 81 Tuzsuz aş bergay yedurmes nân Cümle perhizler şifâ vu devâ 82 Şimârub kolını metin içirub Suviden bendege âl u emsâ 83 Yalvakak dâru deb bâfur mefke Oragay niçe katla şâm u sabâ 84 Bul sıfat nice kısm dâruni Bilib algan erur uşal hükemâ 85 Bul sıfat[la] şerbeti ecel eyleb Niçe künler berur berâ-yı devâ 86 Turetur issiğiñ kalıbdur az Deb aña mühlet eylegey ferdâ 87 Ertesi cân issiğin çıkarıb Savubtu öltürüb kılur sermâ 61 88 Ya Hüdâ ümrüni uzun etse Niçe yüz derd aña bolur hemrâ 89 Gül ü şel fâlic u mahv birle fes Lakde kavlenc raʿşe istirhâ 90 Sarʿ u sersâm ile şekika güzâz Yine birsâm u mâlihülya 91 Kutrib u reb u sarfe zîk-i nefes Yarakan u fevâk istiskâ 92 Hader u nikris u mefâsıl hem Himre dek himrebûm ʿırkun nisâ 93 Külgüne nâsır ile dâul’l fîl Tuhme hunnâk ile tahâl u cişâ 94 Derd kaysı devâ nedur bilmes Ne sebebdin bolubdur peydâ 95 Kan mu balgam mudur muniñ sebebi Yaki safrâ mudur veya sevdâ 96 Hükemâlar hemesi şermende Dârular aniñ aldide rüsvâ 97 Muʿteberdür özini dârusi Ahmak Eflâtunu özi dânâ 98 Sirke zerâbı hem sırteryâk Metim aşı erur cû mumiyâ 99 Aña lâzım emes kitâb sözi Yine akvâli cümle hükemâ 62 100 Vehiy peygamber ile yoktur işi Özini dârulari mâ evhâ 101 Şbu reñ sözler ile ʿAzrâil ʿArz-ı hâl eyledi bih pîş-i Hüdâ 102 Hazret-i Zü’l- Celâli ve’l İkrâm Dâru’l -ʿizzetdin eyledi bu nidâ 103 Ey bendem kabûl-i dergâhım Sen hitâbimni añlagil hâlâ 104 Altı kün içre yer bile kökni Kâf u nûn birle eyledim berpâ 105 Heme ʿâlemge hükmüm yurutib Neça hikmetni eyledim ihfâ 106 Cemʿ etib iki zıdni ʿâlemde Bir zamân u mekâña kıldım câ 107 Cennet u dûzeh tiken ile gül ʿAsel u zehir mü‘min u tersâ 108 Ot bile suni cemʿ etib kul[da] Keça vu kündüzni eyledim peydâ 109 Yaz u kışnı cihâña câ eyleb Hem hayât u memâtnı peydâ 110 Lâyıkdur taʿeddud-i ezdâd Mümkin emes durur aña ihsâ 111 Cümle eşyânı kışda öltürdüm Heme eşyânı yazda peydâ 63 112 Cân berurga mü‘ekkilim Cebrâil Cân alurni hitâbı seña 113 İki kısmı hakim halk ettim Biri cân bahş birisi kübrâ 114 Biri Cibrilu yaz yeñliğdur Biri kış birle señadur hemrâ 115 Biri kışdek hemeni öltürgey Biri yazdek cihâña cân ʿaʿtâ 116 Kış bile birisi senge hâdim Yaz ile bir hakîm Cibrilâ 117 Remz birle dedim kelâmimde “Yuhyi ʿarza baʿde mevtihâ” 118 Āşikârâ eğer haber bersem Tirik bolğusi cümle-i mevtâ 119 Bolğusidur cihâña terk-i ölüm Hikmetimge halâl eter anda 120 Men hakîm bile halâl durmen Zayıʿ bî-bedel cihân-arâ 121 Bul sözim añlangiz birâderler Asildin iki söz kılay 122 Cün temir-[i] saht yumşar issikdin Bâğ u su hem katar sovuk tekse 123 Lütfni asl vasfidur ıssik Kahr aslın sovuk yarattı Hüdâ 64 124 Sıfat-ı lütfiyet tecellî etib Yaznı eyledi cihân arâ 125 Sıfat-ı kahriyet hulûl eyleb Muzladı kattı cümle-[i]şyâ Şeyhi Sâdık Şeyhi Kâzibniñ beyânide 12 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Fe’ûlün 1 Eğer Kutb ölse âhı kılma ihlâs Degil kör erur ul eyühannâs 2 Eğer yol başlasa her sârige kör Bolur bârur mekâni cer bile gör 3 İtegige necâset tegse bilalmes Taâm âldide ne rengni bilalmes 4 Hidâyette erur ul misli hâtûn Kerâmetige hergiz bolma meftûn 5 Uşal hâdi âtin “dâllu –müzîl” der Ani muhlislerin gümrâh u göl der 6 Aña kim muktedîdur zümre ü zâl Oku “elhamdü” âhirîn añadur zevâl 7 Bu sözni añla kör kavli safâdur Me’âni hadîs-i Mustafadur 8 Kılur âni eğer zühd ile takvâ Bolur cinnî dediler dosti Allah 9 Olur kâfir mukarrer vakti âhir Dedi peygamberi Hallâk u Kâdir 65 10 Aniñ üstige da’vây-i hidâyet Benâgah eylese ul bî- sa’âdet 11 Aniñ âti kelbu cehennem Usüli söz şbudur añla muhkem 12 Alıb iblis âdemlik sıfâtın Koyûb el içre pîr-i şeyh atin 13 Berib elga libâs ile ta’âmin Lebâleb yürgüzüb heveste câyin 14 Avâmü’n- nâsini aldige çarlab Alıb kol rişte bâtılge bağlab 15 Aniñ ağzide yoktur emr-i ma’rûf Kılur ‘âlemni in’âmige meş‘ûf 16 Ne sözide hidâyet erur nûr Ne kalbide muhabbettin erur şuur 17 Şerî’at hükmidin asla eser yok Tarîkat remzidin mutlak haber yok 18 Nedur bilmes tarîki ehl-i sünnet Bilalmes kaysidur dîni dalâlet 19 Bu haslet birle kılsa pîşvâlık Halâyıklerge da’vâ rehnümâlık 20 Deyilgey ani kelbu cehennem İki dünya bolur rüsvâyı ‘âlem 21 Hidâyet kılsa da’vâyi merdâni Aniñdin yahşirak hayvânni hâni 66 22 Bu hayvân öz makâmide türâdür Ahur aldide bâğlaklık türâdür 23 Oşal hayvân yürâdur haddin aşıb Şerî’at yolidin dâim adâşib 24 Eşitmas pîr ü dânâlar sözin Yok etgey rehnümâlar yolıni 25 Çü hâtun hayizdin pâkize bolmay Tahâret menzilige asli kelmay 26 Kiyib hayız libâsı evliyâlık İçi deccâli taşi rehnümâlık 27 Kılur el içre da’vây-i muktedâlık Halâyıklarga eyler pîşüvâlık 28 Cenâbetde turub kılgay imâmet Necâsetde turub Kur’an tilâvet 29 Çü örgemçük urub tarini her yan Berib elge libâs u âş ile nân 30 Kılıb izhâr-ı envâ-i kerâmet Tâpıb şöhret aniñdin köp vilâyet 31 Bu yengliğ her taraf dâmini tartip Kılıb seyyâdlık halvetde yâtıb 32 Ümîdi bul çibin dâmige salsa Avâm u göl ü gümrah kolin âlsa 33 Benâhak içgüsi ul seydi kânın Kolidin meft[i]algay mâl u cânın 67 34 Hüdâ’yâ bul sıfat eldin fenâ ber Adaşkân kullara râh-i Hüdâ ber 35 Özüñ digen kuliñ bu yolga salma Dâmi âhirde dinîn koldin alma 36 Özüñ deb kulariñ yoliña kirgan Karañu yol arâ âvare bolgân 37 Yaritgil ‘ilm ile îmân çerâgin Nasîb et sıdk ile takvâ yarâğın 38 Yoluñ ey Hüdâyâ bes hatarnâk Aniñ nâzikligige yetmes idrâk 39 Çerağ-ı ‘ilmni kalbimge bergil Asây-ı sıdkni ilkimge bergil 40 Belimge bağlatıb himmet kûrini Yâğıt yoluña eşkim yâğmuruni 41 Yoluña nakdi cânımnı nesâr et Küyiñde cismimni gerdi gubâr et 42 Nesîm-i rahmetiñ gerdim arıtsın Gubârimni nişânin hem yok etsin 43 Aniñdin son erur mümkin yoluña Hüdâyâ kirmegim nâzik yoluña 44 Bu ma’na yoluña evvel kademdur Yoluñni ibtidâ bâbi ‘ademdur 45 Bu deryâyi çukurga her kay u nâs Bolalmas Nûh añlañ eyyuhe’n –nâs 68 46 Neça miñ kişti pâre pâre bolgay Neça miñ nâ-Hüdâ âvâre bolgay 47 Niçe miñ kervân bu deşt içinde Bolubdur üstihâni meyde meyde 48 Oşal ot yolga yetmesdür Uçub perrende koymay bâlî çıkkan 49 Bu deryâ mevci ‘âşıklarni kanı Bu otniñ nûri ‘âriflerniñ cânı 50 Bu deşti bî-gerânniñ küllü taşi Tamâmı bilgil ‘âşıklarniñ başı 51 Bu yolga her kim etmes kervâlık Bu bahri bî-geranga keştîbânlık 52 Süleymân halkasiga kimki kirmes Vuhûşlar remzi elfâzını bilmes 53 Çü Musâ-[yı] nebi nice yıllar Şuayb aldide hizmet etmdiler 54 Tapalmadılar Eymen devletini Dırahtı kök hitâb savletini 55 Açılmay tâ cemâli Şems-i Tebrîz Dıraht-i Mevlevî bolmadı gülrîz 56 Kılalmas her ̔asâkeş Mûseviyyet Sakâli âk ketehle Mevlevîyyet 57 Kaçan her tilki berdi şîr-i girân Bolur her cendepûş şâh u sultânni 69 58 Kaçan hermehre bolgay zerre nâyâb Kaçan her bolgay şâh mîkâb 59 Buzek çapsa bolur mu esbi tâzi Meşîhat emri gödeklerge bâzî Hakikat pîr evsâfı beyânı uşbudur 13 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Fe’ûlün 1 Hakîkat şeyhi oldur ey birâder Bolur ef’âli hulkı çün peyâmber 2 Sıfât-ı şeyhi ul ‘âlim ey yâr Şerî’at hem tarîkattin haberdâr 3 Halîfe boldi Ādem bâ’s-i ‘ilm Melâik secdesini vechi lâ ‘ilm 4 Dediler şeyh ‘âlim nûr-i îmân Vücûdi halk üzedür zilli Rahmân 5 Hakîkat ehli aydi sırr-ı ‘ayân Vücûdi şeyh câhil zülmi hüsrân 6 Hakîkat menidin bolğusi âgâh Şerî’at nûru birle körsetür râh 7 Bolur agâh tarîkat menzilidin Habîr olgay şer’atniñ yolidin 8 Tekellüm çaği misli ebr-i bâhir Saçar tâliblere dürr ü cevâhir 9 Sükûti çaği hemcûn nâge-i çin Likâsi kılgûsi meclisni müşkîn 70 10 İşi dâim yamanni yahşi kılmak Hemîşe halkka Hak’ni tanıtmak 11 Halâyıkka kılıb pend u nasîhat Kılur tâliblere emr-i şerî’at 12 İşi dâim erur tebdîl-i ahlâk Heme hulki misâli hulk-i Hallâk 13 Savuk bolgay dili dünyây-ı dündün Yine ehl-i ‘ıyâli cend ü cündin 14 Özi halk içre kalbi Hakni tapkan Ceset bir yerde cânda seyr kılgân 15 Közi yaşlık kavli Hak [kavli] bolgay Taleb kılmâk Hüdâ’din kâri bolgay 16 Sülûkin seyr etib etmâm eyleb Fenâ birle bekânı hâsıl eyleb 17 Sülûkin menzili ontört[i] bolgay Bularni seyr kılsa hatm[i] bolgay 18 Murâkebe makâmige ulangay Yine da’vet makâmın hâsıl etgay 19 Murâkabe makâmi on yetti ey yâr Bulardin vâkıf olgan bolsa derkâr 20 Bolub pîri yine kâmil mükemmel Sahîh pîrdin etgan emr-i hâsıl 21 Alıb kâmil mükemmeldin icâzet Aniñdin daği tapkan bolsa ruhsat 71 22 Sahîh olsun mukarrer tört piri Halalsız bolsa pîr u destgîri 23 Halal buldurki pîrân-i tarîkat Yine ikinci ‘allâm-i şer’at 24 Bularga bolsa ol makbûli manzûr Tarîkat ‘aybidindür ul kesidur 25 Hakîkatde Hüdâ’ga hemnişîn ul Halîfe “Rahmeten lil- ‘Âlemîn “ul 26 Nazar kılsa davây-ı küllü ‘illet Nefes kılsa şifâ-i küllü külfet 27 Enîsi bil –şekki bolmasdur asla Celîsi bolmagay nevmidi hiç câ 28 Vücûdi rahmeti Hak bendelerge Hayâtın bâ’isi şermendelerge 29 Halâyık rızkı anlar bâ’isidin Yagar yağmur alarniñ ba’isidin 30 Vücûdi halk arâ çün ism-i A’zam Alarsız bolmagây icâd-ı ‘âlem 31 Vücûdi halk arâ kibriyât-ı ahmar Bolurlar her vilâyetde mukarrer Mürîdiñ âdâbı 14 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Fe’ûlün 1 Eğer tapsañ bu yeñliğ misl-i kâmil Tün ü kün âsitânın eyle menzil 72 2 Kademi toprağını tûtiyâ kıl İtini zümresige özni câ kıl 3 Ganîmet bil alarni sohbetini Tiliñe alma bî-ta’zim atini 4 Alardin her ne maksûdiñ revâdur Alarniñreddi merdûd-i Hüdâ’dur 5 Kabul etse alar makbûl-i Hak’dur Alar redd kılsalar merdûd-i Hak’dur 6 Alar fi’lide kılgil her işiñni Murâdı birle kılgil kılmışiñni 7 İcâzetsiz alardin ketme hergiz Cemâlidin köziñni üzme hergiz 8 Peki lehze ez durî feşâyed Ki ez duri cezâ bi-hâfizâyed 9 Be her Hâliki bâşi bîş u bâş Kiz ez nezdiki budin bahri zâyed 10 Ayağiñni alar sâri uzatma Alarniñ cânibi sâri tüpürme 11 Alarniñ caylarini basma hergiz Söz aylar vaktide söz koşma hergiz 12 Köziñni yaşige yerge salma hergiz Alar her kimni üstige sâye salma hergiz 13 Aniñdin eylegil perherez her daim Alar her kimni körse nâ- mülâyim 73 14 Alarni süygan el birle olturgil Kim aña muhlis olsa ani süygil 15 Eğer bu işni kördüñ ul kişidin Uzakrakdur şerî’atni işidin 16 Eğer fi’ lige hergiz kılma inkâr Heme kılgân işiñ bolgusi bî-kâr 17 Eğer bir aybnı körseñ alardin Öziñ aybiñ durur körme alardin 18 Maraz peydâ bolubtur kalb sâri Aña tövbe kıl istiğfâri câri 19 Bu birev Hak kâşidin merdûd bolgay Azizler aybige meşgul bolgay 20 Birevni Hak yaratsa aslı bedbaht Sefâlar fi’li aña kelgusi saht 21 Hüdâyım bendesini kılsa merdûd Alar dergâhidin bolğusi merdud 22 Birevni pîridin ihlâsı yansa Keçelmas cürmü ger miñ tövbe kılsa 23 Heme cürmü günâhga bar tedarik Aña tâ kılmagay asla tedarik 24 İlâhî yanmasun hiç kim pîridin Alar küffâr elin bolgay biridin 15 Makâmâtlar 1 Okuñ dostlar makâmâtdin beyân kıldı Letâyifni esrârını ʿayân kıldı 74 2 Murâkabet etvâridin nişân berdi Bular birle kalbi insân deryâ bolur 3 Mecmûʿga kâinâtdur kâne ʿâlem İnsân haylin vücûdidür küçük ʿâlem 4 Aniñ üçün genc-i mahfî asli Âdem Vücûdunu ʿâlem kılgan Musâ bolur 5 ʿÂlem emri letâifi beşdur biliñ Vilâyet-i enbiyâdür ani sorsañ 6 Makâmât-ı evliyâdır ani biliñ Kalbî rûhi sırrı hafî ahfî bolur 7 ʿÂlem dâiresin gerâ derler Vilâyet-i enbiyânı anda derler 8 Hakku’l- yakîn makâmını anda derler Vahdâniyyet makâmı “Ev –ednâ “bolur 9 Zikr-i kalbî tecellisi efʿal erur Rengi sariğ meşrebleri Âdem durur 10 Dâire-i ʿâlem halkı cümlesidur Bul makâmni ikincisi esmâ bolur 11 İkinçi ruh Hüdâ ismi sıfatları Rengi kızıl İbrahim’niñ meşrebleri 12 Bul makâm hem ferîşteler makâmları Hüda’yimge subûtiya esmâ bolur 13 Üçüncünü tecellîsi erur esrâr Subutâtı zâtiyye der ani kibâr 75 14 Melâikni makâmı der ey şehriyâr Bul makâmni meşrebleri Musâ bolur 15 Bul makâmni kâbe kavseyin ortasidür ʿAkl u ʿâkil ferişte hem mundin ötmes 16 ʿAynu’l- yakîn makâmıdır ey neki kes Hûr u kusûr cennet naʿîm anda bolur 17 Törtinçisidür selbiye tehzîhiye Tecellîsi zât-ı sıfat –ı İlâhiyye 18 Rengi kara meşrebidür ʿEyyübiyye Sidredin hem uşbu makâm bâlâ bolur 19 Bul makâmda sâlik özün Hüdâ bilür Mansur yeñliğ “ ene’l- Hak” deb darga barur 20 “Fî cübbeti Hüvellah”ni tilga alur Beyâzid’dek özni bilmey bî- câ bolur 21 Beşinçisi Hakku’l- yakîn makâmı der Şe’n câmi’ vahdâniyyet makâmı der 22 Bul makamda üç miñ ism Hüdâ’yım der Zât-ı sârih hüviyet hem ahfâ bolur 23 Bul makâmga peygamberim mirâc kılgan Melâik u nebîler hem sigmay kalgan 24 Gaybu’l- guyûb esrâridin agâh bolgan Muña dânâ ul Hazret-i Mevlâ bolur 25 ʿÂlem halkı latîfesi beşdur bilseñ Zikr-i dimâğ nefes insân ani sorsañ 76 26 ʿEnâsır-ı erba’adur törtin biliñ Muni sâlik eyleseler resâ bolur 27 ʿÂlem halkı dâiresi sefrâ derler Vilâyet-i evliyânı munda derler 28 ʿİlmu’l- yakîn makâmını munda derler Evliyâlar makâmları resâ bolur 29 On latîfe mecmuʿiye zikr-i Sultân Kullü tende zikr eylegey bâ dil ü cân 30 Zikr-i Hak’ga toldir bolur cismi insân Letâifler bul makâmda bercâ bolur 31 On latîfe tamâm bolsa her sâlikde Hatm-ı sülûk sefrâ olgay ul sâlikdur 32 İrşâd bolsa câiz erur bu menzilde ʿÂlem külli ul sâlikge mevâ bolur 33 Zikr-i Sultân zikri nefesdin keyin bolur Andin keyin nefsi isbât makâmidur 34 Tahlîl birle tilâvet hem keyin bolur Sâdık sâlik, kutb-ı irşâd anda bolur 35 Kâmil anda Hak’din Hakk’a seyr eylegey Bendelerge daʿvet için yüz kelturgey 36 Tekmîl makâm ul bendege sâdık bolgay Etmam fenâ ekmel bekâ anda bolur 37 Sevedü’t- Teveccehe makâmıdur uşbu makâm Ul makâmga sözler köpdur ma lâ kelâm 77 38 ʿÂlem ehli miñ yil bitse bolmas tamâm Kalem dıraht siyâhisi deryâ bolur 39 Murâkebe makâmidin anlañ mâkâl Hakku’l- yakîn mirʻatidin tapkay visâl 40 Âyine-i sefâ bolib korgay cemâl Ser közine ru’viyet anda revâ bolur 41 Zikri ani kelime-i tevhîd olur Bu dünyâdin dili dâim sovuk bolur 42 Lâ ilâhe maʿnisini özde bilür Ul vaktide kâmil işi bîcâ bolur 43 Murâkebe maʿnisidür intizârlık Bir maʿnisi erur ani nigâhbânlık 44 Hak tarafdin intizârı bî-nişânlık Bendesidin intizârlık vefâ bolur 45 Nigâhbânlık ani derler ul er dâim Dil sefâsı saklamakda bolsa kâim 46 Kalb közi nâzır bolsin Hak’ga dâim Bî- rabîta zikr ü tesbîh bolsa bolur 47 Dil rahmetin kormey Hak’ni korub yürse Ul er özin bul nisbetge mâlik bilse 48 Hak huzûrin ul er özde dâim bilse Zâhir bâtın işi anda safâ bolur 49 Bul makâmi huzûr derler muhakkikler Zikr aytmak maksadlari uşbu derler 78 50 Hakikatniñ makâmiga anda yetar Ru’viyet birle kâmil ʿârif anda bolur 51 Murâkabe dâiresi on yettidür Ahadiyyet vâhidiyyet ikkisidür 52 Muʿayyeb hem akrebiyet törtinçidür Üç dâire muhabbet hem keyin bolur 53 Dâire-i velâyet hem sekizîdür Ulûl ʿazmni törtincisi desa bolur 54 Hakîkat-ı Kâbe bile selevat erur Hakîkat-ı Kur’an bile lâ taʿayyun 55 Hakîkat-ı Muhammedî Ahmedî’dur Murâkabe makâmların uksa bolur 56 Yetmiş iki meşâihni sohbetidin Medine’de Miyân Mazhar hizmetidin 57 Bir kem kırk yıl seccâdenin zahmetidin Bul maʿnâlar Sâkıb sendin peydâ bolur 16 1 Yetti nefsni seyr eylebân tamâm kılsa Andin keyin kâmil işi becâ bolur 2 Altinç vü yettinçige mevsûf bolgay Hâdilikni da’vâ kılsa becâ bolur 3 Kâmil anda heme nefsni özde körer Hâk u heşt u sapaldin kemter bilir 4 Cümle kılgan ‘ibâdetin günâh bilir Etmem fenâ ekmel bekâ anda bolur 79 5 Sûfi oldur vücûdini yok eylesin Lâ ilâhe illallâhde fenâ bolsin 6 Bul cihândin haber tapmay nisyân bolsin Âyinesi ul vakitde sefâ bolsun 7 Tün keçesi her tün turib namâz kılur Zikr-i ehfâ fenâsidin mive berur 8 Dil kulağı ruhânîdin söz işitur Yekke bolsa ikinçisi Hüdâ bolur 9 Dünyâ mihrin zerre koymay dildin üzgil Uksañ atın köñliñ içre savut bilgil 10 Ehl-i dünyâ sohbetidin özüñ tartgil Kalbi kirge bu söz kaçan segâ bolur 11 Gâfil adam bu sözlerni aslâ bilmes Bul dükkânnı hazil çağlab közge ilmes 12 Aning üçün uşal âdem şeyh bolalmas Bu sözlerni bilgan âdem resâ bolur 13 Bul dükkânni tebratgûçi usta bolgay Tört pîrgeçe her ‘ilimde kâmil bolgay 14 Âmî nâkıs bul dükkânni vîrân kılgay Dükkânidin derz-i kumdan peydâ bolur 15 Bul dükkândin çıkkan esbâb Nakşbend’dur Biri Gavs biri Sultân Beyâzid’dür 16 Bular yeñliğ evliyâlar bî-had erur Tâ kıyâmet mundağ esbâb peydâ bolur 80 17 Riyâ birle ‘ibâdetiñ hâsıl bolmas Kuruğ yağaç yağmur birle mîve bermes 18 Dendânesiz kilit birle kulf açılmas Riyâ birle kılgan ‘amel günâh bolur 19 Bu sözlerni tamâmidür risâlede Risâle –i makâmât-i Ahmediyye 20 Açıb köriñ beyân bolur öz câyide Uşbu sözler ul kitâbda resâ bolur 21 Hal Muhammed Hüvedâ’din otkür esbâb Makâmât-ı Mevlevî’dur âlî cenâb 22 Cânnişinî Sâkıb erur ber ıztırâb Köp işlegen alar yengliğ usta bolur 17 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Farzı imân beş erur ey muhteşem Farzı imân bilmegende köp nedâm 2 Evveli ul zâtige imân keltur İkisi bul kim Hüdâ’yim yekkedür 3 Beş imânni sıfatı ey hakîm Men beyân kıldım sırâtı müstakîm 4 Hem yine iki erur imânda farz Ani bilmaklık erur insânga farz 5 Birisi aytmaklık imânni dil bile Tutkay imânni bari özi bile 6 Vâcibi imânni bil on ikidür Evveli ‘âlim bile sohbetni kur 81 7 İkinçisi fısk ehlidin perhiz kıl Biri sudin teşneni pürrez kıl 8 Törtidür bîmâr ‘ıyâdet eylemek Biri rahm eyleb yetimnî siylemek 9 Altısi bolsa ‘ıyâlmend u fakîr Şefkat eyleb ani etgil dest-gîr 10 Bir biri cenhlerge kılgil aştı Sekizidür mürde yuvgil ey zeki 11 Tokuzi yol üzre bolsa taş-ı har Kağaz u nân bolsa hem yoldin çıkar 12 Bolsa yol üzre necâset gümâni On biri tevfi ziyâret ey 13 Alsa küfr elfâzini kim ağzige Ani bil yetgey halal imânige 14 Alsa bâ kasd ağzige bolmay kuruk Ger ferâmüşde ise bâki yok 15 Küfr uldur mendin ey mü’mini ateş Tâlibindin sen ani köñliñde tut 16 Âyet ile sâbit olgan emr erur İtse inkar ul kişige küfr erur 17 Yaki ba’zı Hak’ga inkar eylese Yaki ul Hak’larni bâtıl añlasa 18 Küfrdir bul bed ‘amel bi’l- ittifâk Cümle-i a’melidin bolgusi kâk 82 19 Ger ketürse başge imân ul gedâ Cümle a’melin etsun ul kazâ 20 ‘Ömrüde her ne ‘ibâdet etsin ul Bir birin ani i’âde kılsın ul 21 Küfr lefzi ul kişi köñlide bâr Kasd bilkim ani kılmas ihtiyâr 22 Ani aldi ağzige bî-ihtiyâr Küfr emas imânı bolgay berkerâr 23 Küfr fi’li daği bardur ey hakîm Bilgil u köñilde tutgil sen mukîm 24 Kiyse zennâr deklere kibrni Taşlasa otga Kelâmullahni 25 Kılsa mundak fi’lni ul bânifâk Küfr fi’li dediler bi’l-ittifâk Atamga Yârkentden arz etgan gazel 18 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Şikeste dil bile arz etayın şâh-i cihân ka’bem Eğer çendiki dergâhiñ erur çün âsumân ka’bem 2 Alıb ten kal’esini feth eyleb kişvâri dilni Vilâyet tâkı içre hükmrân Nuşirevân ka’bem 3 Nişânı halk râhber mekânı ‘âlemi bîkeyf El içre câmı zâhirige zât-ı nihân ka’bem 4 Köñül közi bî- nasîb oldu harîmi cân güzâriñdin Visâl u iştiyâkın köñlüm içre mihmân ka’bem 83 5 Cenâbiñdin tapar erdim Hak rızâsını [hemişe] Harîmiñdür rızây-ı Hak’ka bîşek tu emân ka’bem 6 Kara hâl u lebini sevdâsın kılıb. erdim kaydında Sefer kıldı gulâm-ı hindûyiñ Hindûstân ka’bem 7 Nasîb etse Hüdâyım ravzây u beytu’l-harâm tevfin Saña ul yerde çeşm-i mağfiretdin yüzünü ka’bem 8 Çakırsam câh zemzemge bakıb cânım ata kel deb Digey lebbeyke savtiñni uşal dem lâ-mekân ka’bem 9 Mecâzi kıblaga barıb tapalmay bul hakikatge Nişân-ı hâk-i pâyiñ közima cennet nişân ka’bem 10 Kalıb sekiz belâlar Yârkend içre garîb u zâr Alar fikride kettim tartibân âh u figân ka’bem 11 Rızâ bolsañ kabûl-ı Hak taparmen Hak rızâsın hem Eğer sen nâ-rızâ bolsañ ne hasret yüz figân ka’bem 12 Çıkar vaktimde beytim izdihâm erdi halâyıklar Köñül evrâkı içre kaldi yüz miñ destân ka’bem 13 Köñilni şerce eyleb râz-ı dil yazdım kabûl eyleb Du’ây-ı hayr eterler hakkıma kutb-ı zamân ka’bem 14 Sene bir miñ iki yüz toksan beş erdi Sâkıb miskin Mübârek yolga kirdim cehd etib bağlab miyân ka’bem Mazhariddîn tevellüdige tarih 19 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Lütfi Hâlık birle bolsun cümle ‘âlem serveri Nûr-i Sâkıb zibî cân bolsun Muhammed Mazhari 84 2 Ömrini kılsun uzun Hak rızkıni etsun füzûn Şeyhlik ornide bolsun vâlideyni çâkeri 3 Dîn u millet içre bolsun şire merd u pehlivân Desti bâzûside fethi vilâyet kişveri 4 Dergâhı bolsun vilâyet halkıga dâru’l-emân Sâyesidin tegmasun hiç kimsege şûr-i şeri 5 Yetmasun aşıb devrandin nihali kaddige Orulub dâim murâdi birle cerhi çemberi 6 Eylesun Hak nâdir -i devrân ferîdi rûzi gâr Dîn u milletniñ çerâğı halk-ı ‘âlem muhtari 7 Şahbâz -ı evci ma’ni nâkidi ‘ilm mâ sez Ma’deni fazl-i kemâl u tahti tâli’ mesderi 8 Bahri temkîn u denavi mahzanun nisafi ‘adl La’lidin gülrezi bolsun fehmi dâniş gevheri 9 Nûri idrâki zekâvet bark urub simasidin Cebheyi âmâlidin zahir fetânet cevheri 10 Mansabi âbâd-ı ecdâdını Hak mîrâs etib Şeyhlik tâcını kılsun başi üzre efzeri 11 Menbe-i tevfîk vücûdi matla’-ı hilm u hayâ Kânı ihsân u kerem bolsun sehâvet mazhari 12 Serv ile şemşad[ı] kadlar hizmetide lam elif Bari mihnetdin dütâ bedhâhlar kâmetleri 13 Hâri hârdin millet körunub cennet misâl Gülistân küfr ü bid’at közige şura hari 85 14 Câdde-i şer’i üzre kılsun makdemini berkarâr Hiss ü ‘isyân u dalâlet mülkidin taşkari 15 Şeyhi Mazhar mazhar olsun şer’i millet şem’ige Halk ı ‘âlem urre tüşsun şu’lesidin enveri 16 Her kayan ‘azm etse bolsun feth ile nüsret refîk Hızır ile İlyas bolsun her işide yâveri 17 Mezmehal singan şipâli kaşide yüz cam-ı cem Kalbi nûridin hicl ayine –i İskenderi 18 Zikridin kesb eylesun envâr-i gerdûn üzre mâh ‘Işkıdin kesb eylesun tesîri mihri hâveri 19 Hâtifi gaybim sehergi kuşi hücümge bülûğ Müjde[i] târîhi sal mevlüdidin muhberi 20 Hay u Mübdî dedi bolsun Mahzariddînge karîn Düt temin târîh bolsun dedi “câmı’ manzari” 20 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Payâmi bî –adeddin soñ selâm aytay bu hâletde Yetib mevsûl bolgay huş zaman yahşi semâ’atde Bolub mevhûm beyzâ dillerni âlbendi ferâgetde Dilim yalgan emasdur bul zemîn u uşbu sâ’atde Seniñdin özge dostum yok edi uşbu vilâyetde 2 Du’â-i bî- eded debsiz bolub mevsûli bu eyyâm Yetib hursendlik hâsıl bu ân memnûniyet fer câm Rakam aytdim size bu nâme-i bahçet bile hem kâm Suraglab hâliñiz tesvîd kıldım eylebân igirâm Köñül huş mu beden sağ hâliñiz kandag bu hâletde 86 3 Bizni ahvâlimizni izlabân bir hat kelib andin Bitibsizler esansiz mu cüdâ-i tenhâdur andin Bihamdilillâh esanmenlik olub âşufte hicrândin Yurubmis bu vilâyetde sırri hem Hayy u Rahmandin Esenlikni tiledim yüz tümen üzrü hicâletde 4 Yine iki kişini münderic kıldım bu bâb içre Cû yengliğ nihâni eyledim güyâ hubâb içre Seniñ ismiñni mekşûf eyledim uşbu kitâb içre Nedin kim hâtıri pâliñ edi hükmü sevâb içre İlâhî mesnediñi aylasun ‘izz- i şerâfetde 5 Meni bu yerde turmakligimni bâ’isi buldur Biri devrân cefâsı birisi eb rızâsidur Yine bir vechi sizdin ayıran hicrâni cefâsidür Biri bir bu kim nasîbe bend-i kayd ibtilâsidür Ve gerne turmâgim bu Yârkent’de pür felâketde 6 Ziyârât-i imâmâni fetâni eyledim engiz Nasîb etsin bu da’vetni meña Tañr-ı Tealâ tez Bu mazmunda meñe bir sözni debsiz cevâb aytibsiz İlâhî eylesün bul dem mübarek uşbu söziñiz Seni ismiñ Selâhuddîn münâsibdür seyâhatde 7 Sihr -i ‘ilm u ‘irfân üzresin sensiz neyr-i a’zâm Furuğ –ı râfetiñdin behremend olmuş heme ‘âlem Açıldi ray-i pâkindin ‘ukudi nokta-i mübhem Ma’ârif sahihige zemîr rûşeniñidin dem Seniñdek ilm- i kâmil yok edi hayl-i kiyasetde 8 Muhabbettin açıb til bu muhammesige kâtıb Size emri peder birlen yubardi nâtuvân-ı Sâkıb Kerem eyleb yubâriñ çarık u uçgunni alıb sâbıt Neçükkim rûgen uçgû dânâ Muhyîgedur gâlib 87 Dîbân emr etti hikmet merdum-i fen sedâketde 21 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Selâmi bî -adeddin soñ size sâhib cism Muhyî Peyâmi bî- nihâyet ayteyin tertîb kalem Muhyî Yetib mevsûl bolsun sizge ey sâhib kerem Muhyî Bulub meşhûd-i beyzâ hâtiringizge bu dem Muhyî Mene üftâde Sâkıb’din sizge ‘âlem selâm Muhyî 2 Meña bir nâme-i âli yubaribsiz kılıb erkâm Kelib tegdi misâli cân bu an minib elcâm Yetib hursendlik hâsıl ferahdin hâtır-i nâ kam Çu mehmûz kadeh güyâ mugân-i pîrdin içti câm Bu m’ani feyzidin güyâ mehamdur câm-ı hem Muhyî 3 Dibsiz kim kelibsiz bul diyâre ketdiñiz körmey Nice âdem buyurdum teftîş eyleb keldiler körmey Men hem hasretde keldim bir zamân bir dem sizi körmey Nice fırsat bolubtur sâginibdürmen sizni körmey Bu yerlerge kelib kalgânimge yüz nedem Muhyî 4 Bu avân-ı zamânlarda sizi yektâ dese bolgay Kişi bilmes sizi Firdevsi Sadî dese bolgay Nizâmi Enver-i Ashadi Hâfız dese bolgay Ferîd-i asr-ı nâdir nâzim-i devrân dese bolgay Me’âni kân-ı ümmân kalbingiz genc-i hakem Muhyî 5 Bitibsizkim bârurman Oş şehrige bahâr olgeç Kutulub istikamet külfetidin sebzezâr olgeç Bahâr keldi ketibdi külfet-i bir yân künâr olgaç 88 Zemin sebze havâ cânbahş her yân ab şâr olgaç Ne yahşi bolgisidür munda yetkürseñ kadem Muhyî 6 Bitibsizdürki târih eyledim mescîd tamâmige ‘Abiyri misk bûyin yetkirub cânım meş’âmige Tecellî hem kılıb târih yubarmiş bende nâmige İkav mim iki yandin keldi çün Sâkıb merâmige Kadem yetkürsengiz bul yerge eylermiz rakam Muhyi 7 Sâkıb olgan bir kasîde hem kelib erdi Cevâbın yazmagan erdim nice fırsat kalib erdi Bahâne boldi bul hatniñ cevabı hem bolup erdi Yâzildi bu muhammes yahşi fırsatde kelib erdi Keçiñ noksânini ma’nide bolsa yaş kem Muhyî Muni Sâkıb’ga Muhyî eylegen şi’ir u kasîde 22 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Tahiyyât-i selâm-ı bî-hed u bî-intihâ Sâkıb Cenâbiñiz ‘arz etsun sabâ şâm u sabâ Sâkıb 2 Ne deb eyley şikâyet bu zamân ehl-i fesâdimdin Mebâdâ bolmasun bedter zamân mundin yine Sâkıb 3 Fuyûz-i ehl-i dânişdin erur bî-behre kim körsem Belâyi nefsi şeytaña bolubdur mübtelâ Sâkıb 4 Yatibmen şehr-i mevludde kılalmay ihtilât elge Tutibmen medresi kuncide eyleb enzidâ Sâkıb 5 Tapalmay hiç ehl-i fuzûl u dâniş dâimâ tenhâ Kaçıb hergiz koşilmay körmeyin ehl-i gınâ Sâkıb 89 6 Çerâkim her zamân artar alar dîdârimdin gamlar Bularni sohbeti dilge erur renc u ‘inâ Sâkıb 7 Zamâne ehlini kördim cem’i has u ‘âmini Bolubdur cümlesi bî- nenk u nâmûs u hayâ Sâkıb 8 Kaçıb erbâb-ı takvâdin şerâret ehlini isteb Alarga eylegey ihlâs cümlesi eğniya Sâkıb 9 Bu yeñliğ sâhibi ‘ucb u tekebbur bî-temizlerge Nazar salmay suhan kılmay benem nâ- âşinâ Sâkıb 10 Meñe maksûdi şul erdiki bir âzâdei tapsam Ganîlik vasfide bolsa cihândin mâsuvâ Sâkıb 11 Tapalmay bu sıfat âdem heme hâs u ‘avâm içre Yurubmen derd u hasretlerde ey ferruhlikâ Sâkıb 12 Meñe besdur kifâyetkim siziñdek zât ile dâim Kılıb sohbet tapıb feyz u sa’âdet dâimâ Sâkıb 13 Ne yeñliğ eyleyin tahrîr [bu] derd u cüdâlikdin Ki hicrân derdi ‘âlemde ekandür bî-devâ Sâkıb 14 Meni hem maksadım şuldur taleb eyleb Hüdâ’din kim Cemâliñdin közim közgusi tapsa incilâ Sâkıb 15 Kaçan eyler yine meñe nasîbe feyz-i dîdâriñ Keça kündüz Hüdâyimdin kılurmen ilticâ Sâkıb 16 Eğer bolsa müyesser dergâhiñ toprağı her kimge Mukarrer bilsun ul âdem közige tûtiyâ Sâkıb 17 Erur mesrûr-i sarhoş bî-temizler câm-ı ‘işrettin Şerâbı zehr-i gam bolmış nasîbi ezkiyâ Sâkıb 90 18 Zamân ehli zamân ıslâhı vu dînniñ rivâcini Taleb eyleñ Hüdâ’din eyleban dâim du’â Sâkıb 19 Ki şâyed bâz kelse bu zamân ehli selâh üzre Heme ehli selâh olsa kabûl olsa du’â Sâkıb 20 Cemâl u sohbetiñ feyz u mülâkatiñ tîz fursat Nasîb etsun Hüdâ lütfi bile meña yinâ Sâkıb 21 Fakîri hasta dil Muhyîni dildin salmay elbette Mesîh-âsâ nefes birle kıliñ gehi du’â Sâkıb Muni Muhyî’ge Sâkıb eylegen eş’ârı evsâfı 23 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Bahâristân-ı ma’ni içre misli gülsitân Muhyî Tecerrüd bağide gûyâki seyr ü bostân Muhyî 2 Ne mâl u câh [u] ferzend u ‘ıyâl [u] hâne-i menzil Elif yenliğ mücerreddür erur ‘âlemde hân Muhyî 3 Kelâmi cân fizâdur her sözidür ‘âlem-i ma’nâ Kelibdur ehl-i ma’niler içide misli cân Muhyî 4 Fesâhet sebzezârîde lebi gonca tili sivsen Belâgat gülşeni içre erur ratbul’- lisân Muhyî 5 Resalar mahfelide Enveri Firdevsi vü Sa’di Digeyler vasfiñ eyleb her mekânda merdumân Muhyî 6 Otub her karnda bu karn ara bir şâ’ir-i sâhir Erur bu batnde “Bânet Sûâd”a tev- emân Muhyî 91 7 Musahhar kılsa bir ma’nini efdal fethi kişverdin Erursan kişveri ma’nige şah-ı Kemrân Muhyî 8 Siyehkeşlik bile taşlar hazîne gencler tapsa Me’ânî mahzenini serf eter köp râygân Muhyî 9 Resalar fevcini köp mahzim kılmay karab sorgil Me’ânî leşkerini sahfige tartib Gannân Muhyî 10 Cihân-i fazl ara fehm ü fetânet birle sultansın Me’ânî leşkerige hatiriñ dâru’l-emân Muhyî 11 Erur ‘arş üzre bir mahzen aña sa’ir tili mezah Lisâniñ vahyî ile elcâm Hak’ka tercümân Muhyî 12 Tiliñ miftâhı genci ‘arşdur kavli Peygamberde Felek fersâ urûciñe ne hâcet nerdibân Muhyî 13 Digeyler nazm ehli rad tab’iñ âsumânı hevend hümâ Süreyyâ nazmi nazmiñ satriñ erur keh-keşân Muhyî 14 Şikârbâz yeñliğ kaşide mazmûn mahfîler Kevâkib cevheridür aldide sernihân Muhyî 15 Hüdâ’din kalbi insaña kelibdür şi’ir levfeki Erur Ruhu’l-kudüs ta‘alimi caña beyân Muhyî 16 Ne yerge barsa urgan fakîr şad revanını şehdek Gedâlık vasfide kelgan şâh-ı sahibkıran Muhyî 17 Kaçankim boldı kâ’id celsesi taht-i Süleyman’ga Bihamdi lillâhki Sâkıbga bolubdur mihmân Muhyî 92 24 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Ne deb eyley sıfâtiñ[ni] beyân kim hâme ‘âcizdur Sıfât-ı zâhir u bâtınnı kılmakga edâ Sâkıb 2 Eyâ ey kudve-i ehl-i tarîkat mürîd-i devrân Melâik haslet u kudsî merâtib evliyâ Sâkıb 3 Zamân ehlin hidâyet eylemekge halk etib sizni Hüdâ Fergâne ehlige kılıbdur rehnümâ Sâkıb 4 Çerâkim siz kebi tapılmagay ehl-i sülûk içre Safâ-i dil bile perhizkâr u bâresâ Sâkıb 5 Körübmen halk arâ bîhed azîz [u] sûfi [vu] işân Ve likin körmedim sizdek şi’ârı bî-riyâ Sâkıb 6 Tapalmas siz kebi ehl-i fazîlet câmiu’l-hayrât Vücûdiñiz zamân ehlige misl-i kimyâ Sâkıb 7 Salâhuddîn vâlideynâ ziyâu’l-mülki ve’l- millet Refî’u’l- kadr ve’l-hürmet ferîd u etkıyâ Sâkıb 8 Tarîkat câddeside zulmet u hayretde kalgannı Hidâyet eylemeklikge erur şems u duhâ Sâkıb 9 Kılıb hizmet du’âsın almağı lâzım erur bî-şek Biliñlar ey müslümânlar erur sâhib-i du’â Sâkıb 10 Çîn ihlâsi bile bolsun uşal âsitânege ferrâş Kimikim istese ‘izz u makâm-ı i’tilâ Sâkıb 11 Ani fazl u kemâlâtını şerh etmek besi düşvâr Kemâlât ehl-i içre sâhibi fazl u resâ Sâkıb 93 12 Fezâil bâbide yektâ tarîkat fâzıl u dânâ ‘Aseldek şehd-i güftârî erur câña devâ Sâkıb 13 Velîler şartı şuldurkim bolur dîdârıdın hoşnûd Bolur hursend körganlar ‘acâib hoşnevâ Sâkıb 14 Fesâhat bostânide hoş elhân ‘andelîb âsâ Belâgatlik tili birle ‘acâib hoşnevâ Sâkıb 15 Demâdem zâhir eyler ta’bidin yüz reng [u] mazmûnlar Ani her nezmi gevherdek erur kimmatbahâ Sâkıb 16 Kelâmı cân fezâdur sözleri her harfi bir gevher Erur her bir sözi kimmetde dur-i bî-bahâ Sâkıb 17 Eban ‘an ceddi şâ’ir ve likin şâ’ir-i nâdir Fazîlet sizgadur mirâs halk içre eyâ Sâkıb 18 Özi dervişlik vasfide kelgan ‘âlim u fâzıl Ve lekin ehl-i devletler kaşide pâdişâh Sâkıb 19 Köziga ilmas hergîz bu mâl u mülk [dünyânı] Nazar salmay bu devletge tiler mülk-i bekâ Sâkıb 20 İlâhî bolmasun kem feyz u ikbâl u şeref sizdin Kılurmen sıdk u ihlâsım bile dâim du’â Sâkıb 21 Neça kün Oş şehride turubmen sohbetiñ tapsam Siziñdin körmadim hergîz becûz mihr u vefâ Sâkıb 22 Rucû’ eyleb cemî’ ehl-i dâniş âsitânige Şereflik dergâhiñ bolsun melâzâ’t-tekıyyâ Sâkıb 23 Zamâni bolmasun hâli azîzlar âsitâniñdin Hucûm ile rucû’ eyleb heme ehl-i safâ Sâkıb 94 24 Selâmetlik nasîb etsun kılıb mahfûz külfetdin Kerem eyleb tûl-i ömr ü ikbâl ü bekâ Sâkıb 25 Meni Muhyî mechûriñ erur müştâk- ı dîdâriñ Tilermen devlet u vasliñ Hüdâ’din dâimâ Sâkıb HÜVEYDA’YA MUHAMMESLER 1 Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün 1 Hecr-i ‘ışk âteşi kıldı yüreğimi kebâb Yetse dilber şem’ige nâgâh bu hali harâb Yâr dese bahtımni bolsa yüzümge feth-i bâb Tâliyim kılsa medet bolsa bu âhim müctecâb Yâr özi kelgaymukin bu hasta ahvâlim surâb 2 Kâşıma kelse imdi nâgâh Sultânım meni Āteşin gülyüzlüğim zîb-i gülistânım meni Pâye pâye başıma serv-i hirâmânim meni Kalmas erdi zerreçe köñlümde armânim meni Ölsem erdi aldîde güldek cemâlige karab 3 ‘Işk otî tüşti yürâgimga ciğerni bûyiga Dâğ-ı dil keltirdim ul zîbâ senemni sûyiga Derd keltirdim ciğer içre nigârim kûyiga Daği derdimdin alıb barsam lehedni uyiga Tâ kıyâmetge mezarimdin kelur bûy-ı kebâb 2 1 Almasa bark-ı cemâlidin kıyâmet deştide Kelmese aldimga cânânım kıyâmet deştide Sormasa hâlin neçükdir deb kıyâmet deştide Kormasam tangla cemâlini kıyâmet deştide Sehl erur mahşer azâbı bu meñe kattıg azâb 95 2 Hûr u ridvânni nitey anda özüni körmesem Yüzüge bakıb turub cânimni kurbân kılmasam Hâk-i râhin közüma kehlü-l cevâhir kılmasam Na kılay cennetni men anda özini kormasam Yârimsiz cennet körünür közüme cây-i harâb 3 Körse Sâkıb ul karâ közni temuğ içre közin Ger körse dilrubâ birle sakar içre özin Uksa dilberni cehennem içre şekerdek sözin Bu Hüveydâ yarni dûzah arâ körse yüzin Meña ul cennet erur kelse rizâmen her azâb 3 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Cihâña arz-ı ‘ışk etsem körub ‘arş ıstırâb olgay Eğer âh ursam köksimde ot cânım harâb olgay Bâşimni urmasam yerge vücûdum peçtâb olgay Eğer dem urmasam bu dem küyüb bağrım kebâb olgay Figân u nâle eyleb yeglasam ‘âlem harâb olgay 2 Tapalmay vasliñ ey Yârim biyâbenlerde urdum tek Seni derd u firâkiñ tığı birle ölgenim bî-şek Ezib bağrım yürek kânim âkızdım dîdedin çek çek Yüreğim gamga toldi kem kılay deb yeğladım endek Zamâni tökmesem yaşim yüreğim tola âb olgay 3 Bolubdur vade-i vasliñ şehid[ge] ey dilârâmım Şehîdi ‘ışkın olmak şevki birle ey dilârâmım Bolubmen teşne köp bî-şek süyige ey dilârâmım Meni öltür kesib bâşim rizâmen ey dilârâmım Bu ‘âşık ölmegi Yâr ilkide bî-had sevâb olgay 4 Körünüb bed-nümâ közümge hiş u yâr u ahbâbım Koyub mülk ü diyârım tâğ u tuzdur meskeni hûbim 96 Giribân çâk közi giryân istabân dürr ü nâyâbım Biyâbanlarda töksem yâr yâr deb eşk-i hûbânım Tamâmi deşt sahrâ lâledek gülgün siyâb olgay 5 Tikib muhkem ezeldin nahl-i ‘ışkıñ cismime rîşe Müdâm giryân nâlân misli Yahyâ hâtirî rîşe Misâli Nûh kılmây eşk-i tûfânimdin endîşe Eğer kirsem yeğige köz yâşimdin ey cefâ –pîşe Ki meşrik tâ mağribge cihân âb-ı azâb olgay 6 Ezeldin bâğ-ı cismîmge ekildi dâne-i derdiñ Kelib bu dünyâga boldim yine hemhâne-i derdiñ Bolub şem’i cemâliñ şevkide pervâne-i derdiñ Beyân kılsam el içre men seni efsâne-i derdiñ Üyâlgay derdmendler derdsizler mest-i hob olgay 7 Tün ü kün Sâkıbâ boldi Hüveydâ şiiri gülzârım Dilim hasretde tolganda kitâbı boldi gamhârım Eğer her kimni körsem hasretiñ aytmak erur kârım Tün ü kün zâri -zâr yeğlab seni derdiñni ey yârım Hüveydâ ayta ayta el arâ âhir turâb olgay 4 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün 1 Ey şâh-ı cihan ‘âlî sıfat pâk zât Meña cihânni nakd eter her kimga kılsañ iltifât Teşne-i dîdâriñe yâding erur âb-ı hayat Kim seniñ yâdiñde bolsa tapmagay hergiz vefât Hecrdur kimki seni[ñ]din mürdedir irmes hayât 2 Mezheb-i ‘ışk içre kufr-i râh özge istesem Cân çıkar güyâ tenimdin özgeni yârim desem Zehm-i gam kirgey tenimge özge feryâd istesem 97 Telh erur kâm-ı zebânım sendin özge sözlesem Ey seni zikriñ tilimde behtaraz kand u nebât 3 Yâd-ı hicrân kimni yetkürse bahârige harif Üçrese bid-i revnâkini külfetige her harif Derd gafletkim olsa hasta vu zâri hayf Renc-i isyân birle bolsa kimki bîmâr u zaif Tilge âtin köp alsa derdidin tapgay necât 4 Yeglamakdin taptı maksad cümle el râh-i kabûl Enbiyâlar yeğladilar boldilar senge kabûl Evliyâlar yeğlamakdin taptilar çâh-i kabûl Munda kim yeğlar seña âhini eylersen kabûl Anda sûd etmas yiği yetkanide keşt u mât 5 Tâ’atıñ kılmas kişi dermânda bolgay âkıbet Bendelik kılmas seña armanda bolgay âkıbet İki dünyâda yamân ul bende bolgay âkıbet Hizmetiñdin kim kaçar şermende bolgay âkıbet Kim señe hizmet kılur iki cihân bolmas uyât 6 Bir işi kıl Sâkıbâ sözüñ puşeymân bolmasun Cehd etib kirgil Hüdâ yoliga emân bolmasun Ati bednâm olmagil senge halâyık külmasün Saklagil bir yahşi at özünga hergiz olmasun Ey Hüveydâ saklagunçe yılkıde miñ yahşi at 5 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Nice yıl kûyide yattım yol tosûb İlticâdin ser garîb boynum kısıb Tâliim men nagehân boldi nasîb Kol salib keldi senem bir bir basıp Beliga hancer hemâyildek asib 98 2 Hanceri ilkide şûhi dilrubâ Keldi cânım kasdige bî- merhabâ Dedi başıñ lâzim oldi meña Aydim ey cânım tesedduktur saña Baş kerak bolsa rizâmen al kesib 3 Neşteri ‘ışkida küygân yâreni Bağrı mansuriñ kebi sed pâreni Aydim ul bî-bâki saçı kâreni Öldur bölsañ mane bî -çâreni Zülfi zincirin bilen öldür asıb 4 Hâhi kalmak hâhi hindû kıl meni Küydürib kökka savurgil görumi Öldürüb sed pâre kilgıl ey senem Hâhi öldür hâhi kuydur ey perî Kılmagil ammâ yüzüñdin bî -nasîb 5 Aydim ul ra’nâga ul saatte men Körmayan yüzüñni köp hasratdamaen ‘Işk dardidin töla külfatdamen Küldi aydi bu keça halvetdemen Şum rakîblar bilmesün bargil pusîb 6 Sâkıb tapıb ganîmat vaktini Dîdedin âmâde eyleb tahtini ‘Eşk-i gülgündin salib çün rahtini Bul Hüveydâ’ni körüñ bî- bahtini Bargâni koymas rakîbler yol tosib Hüveydâ eş’ârige Sâkıb’din olgân bul müseddesdür 6 Müstef’ilâtün Müstef’ilâtün 1 ‘Âşık bolubman zerrin kebâge Köñlim beribman kaddi resâge 99 İlkim kuterib her dem du’âge Tün keçe dâim yeglab Hüdâ’ga Arzimni aydim bâd-ı sabâga Yetkürse hâlim ul dilrubâga 2 Yetkürse kâsid otliğ du’âyim Hicrâni içre korgan cefâyim Kan yaşim ile köp ilticâyim Kattiğ köngüllik ul dilrubâyım Kılsa Hüdâ’yim köñlin mülayim Rahm eylegey mu men mübtelâga 3 ‘Âşık bolubman cân bûyi birle Bardim kuyige gam cûyi birle Dil kâsesidin kecluvi birle Yeğlab talepte köz hûni birle Kılgay mu hayrin öz koli birle Barsam küyige miskin gedâga 4 Her dem nigârim kaşım kemanlab Bağrımnı teşti pikâni kanlab Cânım alurdi cânımı cânlab Kanlar sunurdi câmın cihânlab Kılgay mu hayrin öz koli birle Barsam kûyige miskin gedâga 5 Çâkdi rakibler bermay emânım Yahşimni bükti aytib yamânım Saldi kulağın kâşi kemânım Başim fedâdur sedke-i cânım Koñlimde yokdur zerre gümânım Kimki yamândür koydim Hüdâ’ga 100 6 Tutti rakibler hiç rahmi kelmes Kanimni tökti Yâr ani bilmes GAZELLER 1 Mefâîlün mefâîlün mefâîlün mefâîlün 1 Hüdâyi kim yarattı cümle mevcûdat ile eşyâ Melek kürsî vü rûh u arş u ferş u ‘âlem-i bâlâ 2 Cemâd u bâd u âb u âteş u hâk u şecer hayvân Meh u hurşîd u necm-i ra’d u berk u deşt ile deryâ 3 Nebâtât u vuhûşun tayrân [.. ]sidre tâ kavseyn Yürüttü hükmünü bu cümledin tâ âyet-i kübrâ 4 Muhîti kim kıl u bir zerredin tâ arşu kûh-kâf Hemesin devr alıb turgûçi pinhânlıkdadur peydâ 5 Cemâli şem’ige ber-dîde-i hayrân yine tâvus Ya ouylık kıl erur dergâhı içre Âdem u Havvâ 6 Çünân zâhir erur ‘âlem libâsı içre pinhândır Tamâmı şem’ini fânûs cihânda taptı isticlâ 7 Çünân kâdir erurkim âsumânı üstivâr aylab Mutabbak turguzib kolida bu yetti gubrâ 8 Yegey sîmorg-ı Kâf peşşe vü mûr u neheñu fil Hemîşe nîmet-i elvânni hân-ı âmîdin bercâ 9 Asâ ilkide bir çûbânîdür Mûsâ Kelimullâh Şebistân-ı talebde körgüzüb esîr yed- beyzâ 10 Muhabbetni otidin bir şerer izhâr kılgandın Gülistân etti Nemrûd otin İbrâhim Halilullah 101 11 Muhît kudretidin katrasın izhâr etmekte Niçün korkmassın ey Sâkıb cev-i hevâ deryâ 2 Mefâîlün mefâîlün mefâîlün mefâîlün 1 Dilâ cürmiñ ayıtib Yâriña eyleb ilticâ yeğla Seherler köp köziñ yaşin töküp eyleb du’â yeğla 2 Bu yerde çıkgaykim yeğlar duasın müstecâb etgey Hüdâ kaşida tañla hâsıl olgay müddeâ yeğla 3 Ne yerde âb cârîdür oşal yer sebzezâr olgay Kiyikkim eşkı cârîdir rahmet-i müntehâ yeğla 4 Kopup cürmiñni yâd eyle köziñdin eşk-ı hasret tök Seherlerde Hüdâyim hâcetiñ eyler revâ yeğla 5 Töküb köz yaşiñni Hak kaşida izhâr-ı acz eyle Oşal suvdin diliñ âyinesi bolgay sefâ yeğla 6 Muhabbet birle ihlas et diliñde derd hâsıl kıl Bu hâsildin taparsın kullü derdiññe devâ yeğla 7 Diliñde ‘ışk barkın köz yaşin âbru bahârân et Umudun mürgini sebze eyleydur Hüdâ yeğla 8 Dü piyâle mey içib sâkî cemâlin bâdedin körgil Bu meşrebdin boladır herne maksûdın edâ yeğla 9 Yiğidin taptı Sâkıb enbiyâ vu evliyâ kurbet Heme cürmiñ günâhın yâd etib subh u mesâ yeğla 102 3 Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün 1 Ey közümni rûşeni cânım fedâ bölgay saña Va‘z birle nice sözler ibtidâ bölgay saña 2 ‘İtikâd ile bu sözlerni okub salgil kulak Hoş nasîhattırki köksüñ içre câ bölgay saña 3 Pîriñni hizmetlerin eyleb başıñ birle yügür Dertli bölsañ elbette devâ bolgay saña 4 Vâliden pîr ü üstâzın rızâsın tap eğer Tâli’ u ikbâl u devlet müddeâ bolgay saña 5 Kimni körseñ lütf yolla yahşi sözler sözlegil Düşmanıñ hem bolsa yâr u âşinâ bolgay saña 6 Yahşi işge koy ayağıñ fiilni keñ eylegil Devleti bî-had tapıb lütf -ı Hüdâ bolgay saña 7 Hâhı tilde hâhı kolda hayr ü ihsân eyleseñ Tañla mahşerde başiñ üzre bolgay nevâ saña 8 Köp seher Allah’ga yalbar tevbe kıl ‘isyâniñe Tök yaşiñ sineñ üzre köñliñ sefabolgay sanâ 9 Nefs küyige barıb koysañyaman işge kadem Menziliñ dûzeh ara tahte’s-serâ bolgay saña 10 Yârkend şehride Sâkıb kıldi söz köz yaş töküb Añla bu sözler durûdiñe devâ bolgay saña 4 103 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Şâm-ı gamdin tîre könglüm kündüzi edbârilığ Zülfidin dilge şikest közidin âzârilığ 2 Dosttin ta’n u melâmet gayrıdın âzârilığ Hâtirimdur derd u gamdın tîre vu zenkârilığ 3 Bir sinûk ecvânga karşı ikki düşvârığ Devridün ikbâlime edyâr kıldi ihtiyâr 4 Tali’imge pestlik yetkürdi curhi gecdâr Kevkebi bahtım kesâfet mağribîde kaydivâr 5 Burci ikbâlim nuhûst ehtarige hânedâr Zebh e’mâlim girâmet nakdidin enbârlığ 6 Dâimâ fikr u hayâlim tün ü kün oldi cemâl Eyledim tûl-i ehli derside tahsîl mehâl 7 Emr-i nehî Hakni cân u dilde kıldım imtisâl Kaysı de’vayı birlen eyleb ‘arz-ı isbât kemâl 8 Menin bâtın zâhir ömrüm hemesi bî-karlığ Şer’u dîn şe’nini kılgan merdum islâmnı 9 Pîşe -i ‘ukbâni kezgan şiir-i hûn âşâmını Ka’be maksûda yürgen lâbisi ihrâmnı 10 Goncedek dil tengligidin hiç gül endâmnı Kılmasun sırr u âhın ‘âlem tenige tarliğ 11 Renc u gam ihlâsîdin tab’imde yüz ming ihtilâc Kördi heftimni tabîb hâzik nârik merâc 12 La’l u yâkûttin kılıb gülkend birle ümtirâc Şerbeti la’l-i lebi eylerde terkîbi ilâc 104 13 Nergis bîmârî koşdi derdime bî-mârlık Sâkıbâ pîr-i mugân könglüge makbûl olmadım 14 Deyr-i perî itlerin teb’ige ma’kûl olmadım Gonca leb mücgân hedenki birle maktûl olmadım 15 Hiç gülni dâmini nâzige mevsûl olmadım ‘Işk yolidâ esirni bolur mu fâriliğ 5 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Dilâ yahşini ahtargil yamandin özni bî-zâr et Cemâl ister iseñ kalbiñ üyidin selb-i ağyâr et 2 Kılursan miñ hatâ her kün yapar hilm ile Gaffâriñ Hayâl eyleb bu ihsânlarni yür şükr-i Settâr et 3 Bakıbsan tâ küçükdin nefs-i bedd kirmaydür emriñe Alıb sen hem hilafini belâlarga giriftâr et 4 Ani re’yige sen kirdiñ seni re’yinge kirmaydür Şbu kılgân hatâsige hilâf eyleb ani zâr et 5 Hilâf-i nefsi- bedd efdal erur küllü ibâdettin Gazât eyleb aniñ birle ceñ esbâbini tayyâr et 6 Aniñ reyi erur dûzah seni re’ying erur cennet Açib akliñ közini uşbu işge ani hûşyâr et 7 Urub köziñe mil-i şehvet eyler kör akliñni Nice tenbiye eyleb her zamân akliñ haberdâr et 8 Sâlibdur sâdde diller cebhige beş hilni dânâdur Pîsend eyleb sözin tutgil kulak öziñni ‘ayyâr et 105 9 Eşvek pây-i mülhidini nâtüvân câniñe yük koyma Özi bergânni özige berib özni sebebkâr et 10 Köziñ nûruni Sâkıb deyr peri hâkidin iste Riyâyi bolma terki hirka vu tesbih u destâr et 6 Mef’ûlü Fâ’ilâtün Mef’ûlü Fâ’ilâtün 1 Arz etayin eşitgil ey Hüsre vü şevket Vasfiñni uksam ermiş Rahmân u bâ letâfet 2 Hâlim sana eyândur ne hâceti beyândur Kul hâlini bilürge sultâni bâ firâset 3 Dânâyi râzidânim ey mâliki cihânim Azgurdi togri yoldin nefs-i hevâyi âfet 4 Andin meni yubardiñ bu cismi hâkidâña Eşkiñ suvi bile kıl deb vaktide köp zirâ’at 5 Köp cân çekib kılurdim bir zâgine ekinni Vaktige yitmey aña Allah yetküzdi âfet 6 Kaldim hevâga hiç tapmayin ‘ilacin Yok sendin özge ümîd bu deşti ekin bî-heşt 7 Esbâb erdi nâkıs merkeb çülâk lager Emdi ümîd sendin sensin pîşe berahmet 8 Sen tâlibi gedâsın men tâlibi kerem men Mendin şikestelikdür sendin erur kerâmet 9 ‘İsyânni barkı tegdi kaldım bikülli zararda Yâ Rahîm u yâ Rahmân Sâkıbnı eyle rahmet 7 106 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Hüdâ’ya caña yâdiñ lezzeti derkârı her sâat Ferâmûş eylesem cismimge kirgey nârı her sâat 2 Cihân dûzeh bolur bir dem seniñ yâdiñdin ayrılsam Eğer yâd eylesem deşt olgusi gülzâri her sâat 3 Demâdem eylesem yâdiñ erur cânimni gülzâri Hayâliñsiz kadalgay cân közige hârı her sâat 4 Eğer sen birle bolsam bir zamân dûzeh erur gülşen Emasdür huld bâğı sensizin derkârı her sâat 5 Nitey cismimge cânım bend etibdursen ‘ilâcim yok Turar cismim arâ cân sensizin nâ-çârı her sâat 6 Meña ehl u ıyâl ruz-i gâr olgay cefâ sensiz Cihân halkıdin olgay sensizin âzârı her sâat 8 Mef’ûlü Mefâ’îlü Mefâ’îlün Fe’ûlün 1 Ey kâkili zünnâru mekveş kâşı mihrâb Deyr u harem ehlige tuşub bu ikki kellâb 2 Çâh vaktiñ içre zebûn [oldı] Yûsuf-i bernâ Bend itti Züleyhâni ser kâkil u pür tâb 3 Derdiñni mezâkın tatgan kanige teşne Âbıt tenfiñdin olub ‘ışk eli sirâb 4 Kan yuttu lebiñ taşidin la’l ile yâkut İksiriñ sufûtindin peyker-i simâb 5 Tâbişde yüzüñ revnâkidin ‘ârız-ı ‘azrâ Vâmık başide bâde ‘ışkıñdin erdi târub 107 6 Bâş urdi gami ebrû nigâri bile Fağfûr Zünnârı çekib kâkiliñe andin miskâb 7 Tüşgan kaddiñni kulligiga boldiler âzâd Zülfünñi gerhi saldi cihân ehlige kellâb 8 Deyr içre humâr ehli müceñzehride bî-dâr Mey neş’esidin mest köziñ tapsa şeker tâb 9 Mutrib gami gülyâr ile âhiñni hicâr et Kıldi men miskinni ‘acem perdesini hûnâb 10 Sâkîde miñ neş’esidin nûriş te’sîr et Teşvîr şarâbiñdin erur şurişi ahbâb 11 Deyr içre içib bâde-i sâfini bolub mest Sâkıb dedi agûş nigâri arâ der-bâb 9 1 Şükür Allah daği boldi tevfi beyti muhterem Zâil oldi cisimdin ‘isyân u enduh nedem 2 Dâhili bâbi’s-selâm olganda bâ acz u niyâz Zâhir oldi cismi müştâkimge beyti bâ haşem 3 Zâhiri andâğ oldukim hattâ zemîn u âsumân Feyz-i enver ile tolmuş dâhili sahn-i harem 4 K’a’betullâh fil hakikat dilberi müşkin nikâb Lek nûr-i kalb bolğusi ziyâde dem bedem 5 Kim tavâf etse niyâz u acz u şevk u zevk ile Müstecâb eyler du’âsın ul Hüdâ’i bâ kerem 6 Ul sa’âdetmend kuliga her ne maksûdin berib Gûyâ yeñi anâdin tuğuldi bî- cürm ü sitem 108 7 Sıdk-ı dil birle tevâf eyleb degeysen tün ü kün Yâ ilâhî neccini min külli emrâzî sekam 8 Şek keturme Zâhir u Bâtın Habîr u hem ‘Alim Cürm bî-haş u bî-şerik u misli hem bî keyf u kem 9 Rahmeti ‘âm ol mekânda mücrim ü ‘âsilere Vus’ati pâyâni yoktur lütf u ihsânı kerem 10 Tevaf beyt eyleb namaz nefl okub zemzem içib Āsitânin bûs etib tök dîdedin âb-ı nedem 11 Ka’betullâh dâmenin tut her günâhiñ yâd etib Señ esved bûse eyleb yeğla nezd u mültezem 12 Señ ehzer üzre eşking akuzib kılgıl namâz Bî- gümân miyrâb-i rahmet üstidür bâğ-ı irem 13 Nâmeñe bitib bir yıllık sevâb-ı kâmile Bir sevâb ul yerde bir miñ bolgusi bî-heşi kem 14 Bir günah etse yine bir miñbolur bî-şeki reyb Kaç günâhdin kıl sevâb ul yerde ey ‘âlî himem 15 Yeti katla yügürüb sa’y u Safâ Merve et Ümmunâ Hâcer suv isteb yügürib koygan kadem 16 Merve’de sa’yiñ tamâm eyleb saçiñni aldurib Küllü cürmiñdin kutul ey bende-i ‘âlî himem 17 Rûzi teşrik olsa yettinci kuni zilhicceni Gusl etib ihrâm bağla nezdi beyti muhterem 18 Tevaf etib sa’yı Safâ Merve kıl bir farz-ı hac Cem’i kıl beş vakit namâzingni Minâ’da ey ümem 109 19 Arafat’ta farz bolgan bir keçe kılmak vukûf Cem’i eyle anda peşin birle ‘asringni beham 20 Tün etib vakti namâz şâm anda okumay Cem’ şâm u huftan eyleb bir keçe yat anda hem 21 Vâcib erur bir keçe yatmak ul yer meş’ar-i harem Rücmü şeytân deb u yerdin taşni al bi bes kem 22 Bir kem anlık taş alıb azm eylegil vakti tulû’ Sıdk u ihlâs ile yetkürgil Minâ sari kadem 23 Üç keçe yatib Minâ’da taş atıb zebh eylebân Saç alib ihrâm taşlab kiy libâsi bâ haşem 24 Zebh i İsmâil bolgan yer uşal câyi se’îd Tevf etib Ka’be sarini ‘azm eylebân koygil kadem 25 Hac tamâm olgay bukün kasd ile azm ravza’ga Bu sa’âdetliğ seferge cân bilen koygıl kadem 26 Her kadem bu yolga koyseñ gûyâ cennet sâri Yürgan olgay râhati cândur 10 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Serv u kaddiñ sâyesı olsa bâşimge sayâbân Serv u ‘ar ‘arni kerakmes sâyesı asla meña 2 Vade tün kıldiñ visâliñdin vefânı kılmadiñ Dâmeniñdin tutganimde ne degün ferdâ meña 3 Kanla öltürgali keldiñü veli öltürmediñ Hacr arâ ‘âyş etgenimdin ölmagim evlâ meña 4 Dâdıma her devâni eğer kılsa hâzık tabîb Ne esiğ pervâ kılmas yâr-ı bî- pervâ meña 110 5 Za’ferân çehrem kızıl kanım ile gülfem erur Lütf etib ölmes bir dem ul ra’nâ meña 6 Câmı hem mülket Süleymân nitey kûyı arâ Bu riyâ bahtim kelib olsa suvdin hinâ meña 7 Āh-i serd ile hubâbi mey gibi berbâd ürey Ne cefâlar eyledi bu keşbend minâ meña 8 Sâkıbâ eşkimni tufân etti gam sahrâside Köz arâ tığın çekib mühr-i cihân arâ meña 11 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Gülizârım bağ arâ hüsnün mecellâlendurub Mest boldı bâdedin la’lini sehbâlandurub 2 Cilve berdi kaddige bostân arâ ul servinâz ‘Işkı elini kâmeti şevkide şeydâlandurub 3 Cürhdek mihr yükidin kâmetimni hem kılur Ul kuyâş kök sahnide hüsnin temâşâlandurub 4 Ot yakur köñülge ul mâh dem be dem pinhân bakıb Sürme- i hindu ile közini şehlâlandurub 5 Pâyımâli şevk eter kû kû deyu men kumruni Serv ile ‘ar ‘ar kebi kaddini zîbâlandurub 6 Halkdin pinhâne oldur men garibi zârini Zâhir etme bu kerem ‘âşıknı gevgâlandurub 7 Kâmetim bükti nigâh-i tünd ile eyleb ‘itâb Çin ile teşleb gira kaşini kirralendurub 8 Sâkıyâ sun bâde-i gülreñ nûş eyleb bu kün Dehr şuğlîn mahv etey köñlümni dânâlandurub 111 9 La’li vehmidin belini remzidin sorma nişân Sâkıbâ öltürmegil öziñ temennâlandurub 12 Fe’ilâtün (Fâ’ilâtün) Fe’ilâtün Fe’ilâtün Fe’ilün (Fa’lün) 1 Mülk arâ cân u cihânmen yüramen cân isteb Vasl –ı cânânda türüb cân bile cânân isteb 2 Vasl âyinesi kâşimde meñe hayrette Men cihânni kezemen yârni hayrân isteb 3 Men nâdân balık teşne- i sumen dâim Ka’ri deryâ- i kahat içide ummân isteb 4 Bark- ı güldür bedenim gülşen arâ ömür içinde Yürdim ‘âlemni kezib teşne gülistân isteb 5 Der-i şehvâr kolumda yüramen bîhûde Ka’ri deryâga kirürmen dûr-i giltân isteb 6 Bâr mercânda hicildür keça kündüz bedenim Yüramen hindu arâ dâne –i mercân isteb 7 Mahzani la’li bedehşân sen özüñ genc-i zemîn Şişesen kûh kerneb la’li bedehşân isteb 8 Cân çekib hûn-ı ciğer âh urub yeğlaydür Kumri kû kû deyu serv üstide bostân isteb 9 ‘İşk derdige devâ derdu diliñ fekasinde Bî -devâ derdge sen yürüme Lokmân isteb 10 Sohbeti şâhi Süleymân köp erur ‘âlemde Bârâmen koyni soyib taht-i Süleymân isteb 11 Dâmen-i şer’i nebi kolda erur ey Sâkıb Teşnemen bahri kezib hikmet-i yunân isteb 112 13 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Âyet-i Kur’an’dan eyley bir kâmi ey lebib Cân-ı bî-mâriñe bolgay misli daru ey lebib 2 Dedi Hak bir bende ihlâs bilen hâcet tiler Men uşal bendemgedürmen hem karîb hem mücîb 3 Dünyâni her kim tiler bergeymen aña bî-aded Hâtirini cem’ etsin ul kim âhirettin bî- nasîb 4 ‘İlm okub dünyâ tâpıb hırsige bolsa mübtela Bolgusidur ehl-i dûzehlerni cem’ige hatîb 5 Kimki Allah birle bolsa Hak aniñ birle bolur Kim muhabbet kılsa aña ul bolur aña habîb 6 Cânımız sidreni şâhide edi Yâr aldîde Bu diyâr içre tüşübmüz tahti zindânda garîb 7 Ul muhîtimde nigahbân hâzır u nâzir erur Akl u rûsimge beribdür nefs-i şeytânım firîb 8 Köz tapalmas Zâtini ammâ tapar közimni ul Men tapalmasman Ani “Hablu verid”imdin karîb 9 Sâkıbâ gör ile dûzeh fîl- sirât aldiñdadür Sen bu yerde gaflet ile yürmegil haddin aşib 14 1 Yüzi körgüsin numâyân kılıb Salur elni hasretige hayrân kılıb 2 Cihân kasdi hûn közleri zâlimni Tuşubdur kılıçın ‘uryân kılıb 113 3 İki kâşi hâlin âlib öltürür Baş üstide izzetli mihmân kılıb 4 Kaşı birle hâli hız körgüzür Başım küyi kaddimni çökkan kılıb 5 Zenhezâni iki zor dâne sîne Yıkar köngülni ence veyrân kılıb 6 İçür bir kadeh sâkî gülizâr Bolay mest bülbüldek efgân 7 Karâ zülfi cânimge sâlur yüzgire Bu Sâkıb gamdin perîşân kılıb 15 Uşbu Beytu’l-mukaddes içre yazilgan şiirdür Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 An Rasul-i Hak şefâ’at hâh-ı rûz-i mahşerem Hem Ebî Bekr u Ömer Osman Hayder rehberem 2 Bû Hanîfe müfti mahşer sirâc-ı ümmetân Şükür der millet libâsi mezheb-i û der-berem 3 Hâce-i Büzürg Bahâu’l-Hakkı vedd-dîn Nakşbend Nakş mihr meşreb [...] hatt-ı hüccet gösterem 4 Mülk-i Türkistân bilâdi mâverâünnehr –i hûb Şehri Fergâna [...] bahş-i ‘âli-kişverem 5 Menzil u me’vâ behâki Oş cennet tev- emân Âyem ez nehri Süleymân misli hevz u kevserem 6 Vâlidem Şeyh u Sirâcüddîn Muhammed Mevlevî Nokta-i Hâl-i Muhammed şeyhi asli mesderem 114 7 Vâlideş Hâcem Nazar mahlas Hüveydâ der kitâb Geşt meşhûr-i cihân ân zâti mes’ûd ahtaram 8 Hatti men bâ kist ba’dez en bulûci rûz-i gâr Lîk erd nîst kazâ nâ-çâr der hâk-i enderem 9 Çeşm dârem mişeved efgâr ba’de men yetim Ey dur-i rûh-i vücûdim cümle ‘âlî gevherem 10 Hatı men bâkî be-yârân mâned incâ yâdigâr Ger bîned tâ koned yâd-ı merâ nîk -ahtaram 11 Yek hazar si sedşeş buved hacc-ı davvom Ger der beytü’l- mukaddes Sâkıb ez hâl-i serem 16 Hoten yolıda Yârkenddin nari cûlâk tarihi Mefâ’ilün Fe’ilâtün Mefâ’ilün Fe’ilün (Fa’lün) 1 Cihânki câyı misâfir rebâtı köhne erur Ne ani devleti bâkî ne kasridur muhkem 2 İkâmet eylese her kim türmekzâr arâ Güzer eyledi türmey ne şehriyâr[ı] ne cem 3 Kimiki könsa bu menzilge turmay öttiler Şâh u peyâmber u ehl-i gınâ vu ehl-i kerem 4 Emes makâmı ikâmet kişige bu menzil Vefâsı yokligiga yok kışde lâ u ne’am 5 Bu nev’ añladi vu eyledi binâ-yı hayr Niyâz Hâkim Gâzî mükerrem efham 6 Vezîr-i a’zam-ı Gâzi Muhammed Ya’kûb Tahmeten yıl deryâ - dil u zafer -fercem 115 7 Miñ iki yüz sene seksen bir edikim Koliga mülk-i Hotenni Hüdâ’yi kıldı kerem 8 Vücûdı bâni'din ve kudûmi zîb-i mülk Bolub halâyık içige zamâni çün yerem 9 Hoten yolıga buyurdı rebâtı kûh âsâ Kılurga bir keçe menzil halâyık- ı ‘âlem 10 ‘Azîzbek turubân ‘imâreti üzre Yetürdi kâr tamâmıga köp töküb dirhem 11 İçini sufûti ‘ârif-i dil safâsidek Taşini fushati subh u safâgadur hemdem 12 Bu mevzi’ içre yine hafr kıldı bir havzini Erur muhît aniñ aldide çü çeşm-i ganem 13 Tamâmı boldı burunki yılı ‘imâreti koş Soñgı yılı bu ‘imâretni aña eyledi zam 14 Binâsını ikem eyleb bekâ makâmide Cihân binâsı kadar asrasun kılıb muhkem 15 Ne yerge lâyık erse kılmaki binâ-yı hayr Bu yerni eyledi âbâd u kad koydı kadem 16 Husûs[i] mavzi’ çulâk kılıb bir kasr Fezâsı sahn-[i] cinân u likâsı bâğ-ı irem 17 Ruhâm u âcir etib sarf eyledi señin Neşimini çû bihişt u havâsı huld –ı şem 18 Kimi bu kasr harâbige eylese gûşiş Harâb eylesun ol hârni uyin târem 116 19 Binâ-yı sânii mi’mârı ‘akldın sordum Dedi ribât[ı] becâ vu metîn u mustehkem 17 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Bir nefes kalgunça bâr erdi Sekender devleti Bir nefes ‘âkıl kişige mülk-i ‘âlemdin ziyâd 2 Saykal-ı zikr eyle dil âyinesin[i] tâze kıl İşlagandin yüzüñi körsetti teymudiñ cimâd 3 Añlagıl cân birle pîrânı tarîkat sözlerin Yahşirakdur señe yüz genci güherdin ziyad 4 Tut ganîmet her nefesni lokmaga kâni’ bolub Kaç yamanlar sohbetidin pîriña kıl i’tikâd 5 Bes ganîmetdur nefes tut Sâkıb aniñ bahâsını Bir nefes kadriçe yok ‘âlemge kılma i’timâd 18 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Bir demiñni zâyı’ etmey eylegil Allah’nı yâd Her nefes gevher erur ten içre kılmay hayrı yâd 2 Genc-i mahfî bul ten-i vîrân arâ kalb-i selîm Pîşe-i Allah’nı urgıl kelgay ilkiñe murâd 3 Eylegil ey dostlar tâ ölgünçe Allah’nı yâd Sen ne yerdin munda keldiñ kıl uşal me’vânı yâd 4 Dil erur bir katrekim anda cihân deryâsidur Katreni âyine eyleb eylegil deryânı yâd 5 Dil erur bir şîşe kim anda perîzâdiñ nihân Gark-ı hasret birle kılgıl ol perî persâdi yâd 117 6 Dil erur pervânekim anda cihânni harmani Harmaniñni nakd eter kılgıl cihân ârâni yâd 7 Dâimâ âyine içre muntazirdur dilberiñ Kılmagaysen ne üçün dâim melek besni yâd 19 1 Kimni tâkatıdur kim haml-i ‘ışk-ı yâr eyler Zerrede ne had bârdur niyyette gerdâr eyler 2 ‘Işk sırrını dilde yaşirin tutay desem Köz yaşım bolub gammâz elge iştihâr eyler 3 Lütfni ‘itâbidin körsa her zamân ‘âşık Yüz tümen belâlarga özini düçâr eyler 4 Hancer-i müjeñ zahmın lezzetini cân tapgaç Nâtüvân köngül ulkim cânnı miñ tegâr eyler 5 Uykuda cemâliñni körsa nâgehân ‘âşık Özin uykuga salıb ölmek ihtiyâr eyler 6 Cânın almakka cânâ her dem ihtiyâr etseñ Cânnı yüz tümen tapıb könglüñge nisâr eyler 7 Kaşı yâsin ul seyyâd gizleb atlanur bolsa Cismim içre cânânım cânımı şikâr eyler 8 Leyli nâkesi dâim her tikeñe baş urmay Kasdı hâr etib Mecnûn kabridin güzâr eyler 9 Kâkili tenâbini âzâdeside ‘âşık Boynuma tuşer mu deb özni taht-ı dâr eyler 10 Câm ârâ yüziñ körgeç deyr perî hâkige Yastanıb keça kündüz it kebi karâr eyler 118 11 Neça yıl bolubdur kim tapmadım nişâniñni Subhidem sabâ gemmâz cânımı fikâr eyler 12 Sâkıb cefâ cûyuñ kâkiliñni bendide Çün kafesde tûtidur kasdi her diyâr eyler 20 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Seher vaktide keldi başıma serv u revân yalğuz Garîb u nâtüvân hâlim sorab şîrîn zebân yalğuz 2 Kopub cânım bile kuçtim ayağını bolub giryân Kotarib başım aydi bolma hergîz pâzümân yalğuz 3 Turub yüz miñ tevâzu’ birle olturdım edeb eyleb Dedi hâliñ neçük keçti kalaysan hasta cân yalğuz 4 Dedim kurbân bolay sendin tasadduk seña yüz miñ cân Başiñdin örgülay yârım tasadduk seña cân yalğuz 5 Yatıbmen hecr-i deştîde firâkiñ derdide yeğlab Keladır nâlişimdin lerze-i yaz u yebân yalğuz 6 Yatıbmen bî-kesi üftâde hayrâne zaif u hâr Meña yoktur seniñdek yâr-ı müşfik mihribân yalğuz 7 Nigâhı merhamet eyleb tebessüm birle bir baktı Vücûdim hâki örteb cânıma saldı kırân yalğuz 8 Bolub âgâh özdin kördim şâh-ı cihân erken Kelibdur başıma cân algali kahr-ı yamân yalğuz 9 Bolur bir lehzede nâ-bûd bûz ‘âlem ‘itâbidin Terahhum kılsa bir pîşe bolur ‘âlemge cân yalğuz 10 Vücûdi körkidin ‘âşık iken tâ peykeri pîşe Men aytibmanki ‘ışkıda erurmen bağr-ı kan yalğuz 119 11 Uşal ma’şûk-ı yektâ körsetib özdin nişân Sâkıb Perî yeñliğ közimdin gâib oldı bî-nişân yalğuz 21 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Ey servi kadlar serveri ister emir ikbâlimiz Başımga sevdâ saldiñiz bolsun selâmet başiñiz 2 Külbem sâri ger kelseñiz cân nakdur pâdâşiñiz Köz eşki birle su sepib müjgân bolur perrâşiñiz 3 Serv-i kaddiñizga gulâm bolsun sanevber subh u şâm Vahşi gazâlân-i Hoten meftûnı köz ü kaşiñiz 4 Behrâm savlet hûr sıfat ey şâh-ı gerdûn menzilet Zühre, kamer hem müşterî, çulpân erur müñdâşiñiz 5 Yüz miñ kereşme sâz etib uykumni kıldiñiz harâm Kaşımnı kıldiñiz hilâl bolsun mübârek aşiñiz 6 Rahm eylemey bağrım ezib kanımnı közdin akızıb Köz ü kaşiñiz birledur öltürmekke keñâşiñiz 7 Mülk ü diyârimdin keçib keldim gariblik şehrige Mülk ile mal u cânımı kıldım tasadduk başiñiz 8 Yahşi emes rahm eylemey miskîn müsâfir hâlime Siñan dilimni ağrıtıb düşmân sözin añloşiñiz 9 Her ne dese salmañ kulak bî-hed garazgûydur rakîb Cümle halâyık aldide yahşi emes aldaşiñiz 10 Yüz ilticâda ‘arz etib yeğlab bitibmen ‘arz-ı hâl İlyâs dâim yâr bolub bolsun Hızır yoldaşiñiz 11 Mahlûk-ı Hakdur mûrçe hem közida kanlı yaşı bâr Mendek garîb bî-çâreni yahşi emes kıynoşiñiz 120 12 Zâlim sıfat şâhım meni kattığ köñil mâhım meniñ Te’sîr etib âhim meni bolsın mülâyim taşiñiz 13 Kâkilni her bir târide ‘âşıklarniñ miñ cânı bâr Sâkıbnı cânın bend etib ne müdde’â çirmaşiñiz 22 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Kârı bâriñ dâimâ bolsun dilâ ‘acz u niyâz Zerre naziñni kötarmaydur nigâriñ bî-niyâz 2 Dâimâ bolsun işiñ halvet arâ hâmûşlık Bolğusi kalbiñ tili yâr aldide güyây-ı râz 3 Āsitânige urub başiñni tün kün yeğlagil Rahm etar cânıña bir kün dilberiñ ‘âşık nevâz 4 Āfitâb u mâhi sendin kasb eylegey envâr Zikr[in] aytib hâsıl etgil tün ü kün söz-i gedâz 5 Dilde derdi bolmasa hergîz tirik ermes ölük ‘Işk resmide tirikley turguzub aylañ namâz 6 Ehl-i dünyâlar dilidin derd-i ‘ışk etmeñ ümîd Teh be teh engâr ol ra’nâ dilide çün feyâz 7 ‘Işk u dünyâ nûr u zülmetdek ikev bir birige zıd Ot bile suvdek şbu mahfilide hemçün şem’-i gâz 23 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Hezâr şükür ki boldum sem’ u vâkıf-ı râz Közimga sürme bolubdur bu yolda hâk-i ayâz 2 Bu yolda kimki muhabbetsiz olsa elbette Tiriklay aña okuñ şer’-i ‘ışk içre namâz 121 3 Tâlibâ bolsun mübârek ‘âzim-i râh oldiñiz Kızıtıb yüzni cihândin süyi Allah oldiñiz 4 Dâne vu dâm erdi nâdân cümlesige mâl u câh Mübtelâ-i dâm bolmay ul âgâh oldiñiz 5 Erdiñiz bâri ‘alâik astide tündek zebûn Mesnedi tecerrüdlik üzre şehenşâ oldiñiz 6 Kasr u câh u mâl u dünyâdin köñülni savutib Onlara salmay nazar makbûl-i dergâh oldiñiz 7 Câm –ı vahdet nûş etib kesbi külâhi fakrini Haymeni kökka berib ‘âlemde cem câh oldiñiz 24 Mefâ’ilün Fe’ilâtün Mefâ’ilün Fe’ilün 1 Dilâ işiñni bilib kıl cihân ganîmetdur Hayât mevsûmide cism ü cân ganîmetdur 2 Zamâni köz yumub açgunçe mevsûmi ömrüñ Keçurme bir nefesiñni [ki] zamân ganîmetdur 3 Keçurdi bir keçada neçalarni bu devrân [kim] İşiñni tîz butur uşbu ân [seña] ganîmetdur 4 Hayât-ı âdemi hemçün hayât suvi câyek Çıkıb kirer seña [bu] rûh-i revân ganîmetdur 5 Ne yerde âb-ı revân bolsa lâlezâr olgay Vücûd bâğide eşk-i revân ganîmetdur 6 Murâd bâğıni sebze eyle köz yaşiñ birle Zirâ’at etgeli bu hâkidân ganîmetdur 7 Hazândin ilgeri cân birle sayragil bülbül Bahâr vaktide âh u figân [seña] ganîmetdur 122 8 Hazânni vaktide sayrab başiñni ağrıtma ‘İbâdet eyle yiğitlikde [bu] cân ganîmetdur 9 Hazânni ‘ibretin al her dırehtni bergidin Köziñ açıb nazar et gülistân ganîmetdur 10 Yamandin ‘ibret alıb yahşidin algil pend Hayât vaktide yahşi vü yaman ganîmetdur 11 Devâm-ı sohbeti pîriñni bermagil koldin Fenâni deştide bu sâyebân [seña] ganîmetdur 12 Gamend râh-i zen u dûz râh arâ erur pinhân Refîk ile yürügül kervân [seña] ganîmetdur 13 Her işni maslahat eyle hard u nedimge Enîs-i mûnisi cân-ı râzidân ganîmetdur 14 Teniñni kılma Hüdâ yolida çü ostormorg Yükiñni yükle bilib gergedân ganîmetdur 15 Misâli kerkes-i hûd mürde bolma çün Kârun Humâ-i bahtiñe koy ustihân ganîmetdur 16 Diliñni dîdesini rûşen et bügün Sâkıb Señe budurki pîr u mugân ganîmetdur 25 Mef’ûlü Fâ’ilâtün Mef’ûlü Fâ’ilâtün 1 ‘Arz u dilim aytay ey dilber-i sîmbe Râz u dilim eşitgil başdin ayağ yekser 2 Keldim kûyiñni izleb bir körgeli cemâliñ Körset yüziñni bir yol ey kâmeti sanevber 3 Keldim garîblikke müştâk u nâ-tüvânmen Algıl nikâbı yüzdin ey yâr-ı cevri peyker 123 4 Kelmakga bul diyâre yok erdi ihtiyârım Bul yerga sen yubardiñ boldum bu işde muztar 5 Ketmakga yok mekânım kûyiñde özge câyım Toprağ-ı kûyiñ oldı bul bî-nevâ kalender 6 Bul yol iken karanğu her gûşede bori köp Her deşt arâ karakçi her yerde cû bile cer 7 Hizmetde yügürardım tüştüm çukurga bilmey Sindi bel u ayağım köp hâlim oldı better 8 Sen ey hakîm u dânâ kıl hâlime terahhum Derdimge koy devâni dedim señe derd izhâr 9 Her işge emr kılsañ aldiñdamen kara kul Kılmasge yok mecâlim ey hıred muzaffer 10 Kulnı satıb alurda ‘aybimni körüb aldiñ Men ‘ayblik uşal kul bil sen hâce-i tevângâr 11 Mendin bu iş kelibdur ‘aybım mîrâs-ı Ādem erdi Bes sen Rahm u Gaffârsın eteriñdür 12 İlkimde yok yerâğım yol körgüdek çerâğım Ya yügürdek ayağım merkeb çolak lâger 13 Rabbiñ Gafûr u Settâr zinhâr bolma nâ-ümîd Sâkıb seni fe’âliñ gerçend şûr ile şer 26 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Hüsn tahtıda seniñdek kimni melek ârâsi bâr Kaysı şehniñ biz kebi mahlûk bâtmagâsi bâr 2 Yüzlariñ üzre yazılgan âyeti “nûn” u “kalem” Safha-i hüsniñni Bismillâhdin tuğrâsi bâr 124 3 Gerçi bostânda sanevber ‘ar ‘ar u şimşâd köp Kaysı dilberniñ seniñdek kadd-i serv esâsi bâr 4 Bilse bolgay ‘ışk elini dilde dâg-ı derdidin Nâke-i sâlih misillik cânide tamğasi bâr 5 Bahr-i ummân içre köpdur güher-i kımmetbahâ Güher-i ‘irfân talebni közide deryâsı bâr 6 Ehl-i ‘ukbâlar tün ü kün tâlib-i derd olgusi Şâhid-i dünyâga derd ehlini istiğnâsi bâr 7 Turmagay âzâdalarni köñlide mihr-i cihân Tâlib-i dîdâr ‘âlemdin kaçan pervâsı bâr 8 Şem’-i hüsniñe cihân fânûsdur etrafide Âfitâb u mâhdek miñ ‘âşık u şeydâsı bâr 9 Sâkıbâ bir kâse mey birle diliñ gerdini yuv Yârnı mirât-ı kalbiñde rûh zîbâsı bâr 27 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Âhiret yoliga kirganlarga Allah’din gapir Ömrüni beyhüde ötkazganlarga dünyâdin gapir 2 Keşt-î zâr ‘ilmu’l-esmâni sen dilden tile Harmeni ma’ni degen dânâga Allah’din gapir 3 Ger tilersen gevher-i maksadni sâhib-i dilni tap Gevheri nâyâb ahtarganga deryâdin gapir 4 Tâlib-i sâdık eger bolsañ taleb deştige kir Tâlib-i dîdârsen seyr-i İlallah gapir 5 Ma’siyet deştini kezgan zâr-ı sergerdânlara Terk-i cennet kılgan Âdem birle Havva’din gapir 125 6 Tâlib-i genc-i tecellî-i cemâl-i yârga ‘Işk deşti deb atalgan Tûr-i sinâdin gapir 7 ‘Işk tûride ciğer büryan közi giryân bolub Vâdî-i Eymenni kirgenlerge Musadin gapir 8 İştiyâk-ı ravza-i şevk-i harem tapganlara Zevk u şevk-i râh-i Yesrib birle Bethâdin gapir 9 İntizâr u teşne vu zâr u visâl olganlara Sâkıbâ şevk-i cemâl ‘âlem arâdin gapir 28 Mef’ûlü Fâ’ilâtün Mef’ûlü Fâ’ilâtü 1 Peykânı ‘ışkıdındur bağrımdagi yaralar Şemşîr-i nâzidindur közimde şerşerâlar 2 Sormañ tabîblerdin ‘ışk derdinin devâsın Dâru-yı ‘ışkı bolmas onlardagi devâlar 3 La’lni goncasidin kat kat yürekde kanlar Sevdâ-yı zülfidin köp başimda mâceralar 4 Başimda geh cunûnim âsân dimeñler ey dost Peykânidin selâmet ta’n etti âşinâlar 5 Hâcerde Ka’be şevki ümîd deyr Tañri Köpdur bulardin özge kûyinde mübtelalar 6 Kumrı kaddiñni izler bülbül yüzingni közler Hüsniñ zekâtın ister mendek tümen gedâlar 7 Sâkıb cemâlin ister zâhid cinânni közler Buthâne-i brahman cânide yüz cefâlar 126 29 Müstef’ilün Müstef’ilün Müstef’ilün Müstef’ilün 1 Kördüm bugün bir mâhiveş bilmem kimi cânânıdur Devrâb-ı hüsnini sürüb olturguçi sultânidur 2 Yüzdin nikâbini alur ‘âlem arâ otlar salur ‘Âşıkları özdin ketur ‘ışk ehlini tufânidur 3 Dil Mısrıda Yûsuf misal her bir sözi kand u ‘asel Hüsni kemâli bî-halel cennet arâ rızvânidur 4 Ul Yûsuf-i gülbeden boldı Züleyhâ’ga mihmân Me’vâ kılıb beytü’l-hazân peygamberi Ken’ânîdur 5 Nâgâh köründi mâh u likâ ul dilber-i nâzik edâ Kim körse eyler cân fedâ derd ehlini dermânidur 6 Her bir sözi şeker siken tûti misâl şîrîn sühan Gerçend hind oldı vatan dîn ehlini îmânidur 7 ‘Āşıkni kadrin bildi ul külbem sârige keldi ul Cân perdesige kirdi ul könglüm uyin mihmânidur 8 Ul mâhi-tal’at gül -beden ak tenleri durr-i ‘adn Söz sözlese gonce dehân cânım aning kurbânidur 9 Ul mâh-ı tâbânım meni hüsn içre sultânım meni Gül bergi handânim meni şehd-i melâhat kânidur 10 Uykumni aldı tün keça yeğlab yürarmen ölgünçe Mundağ perîveş muğbaçe kimni mâh-ı tâbânidur 11 Fısk u fücûr ile işi beyhûdelik yaz u kışı Çendân günâh sorsa kişi Sâkıbni ul ‘isyânidur 127 30 Fe’ilâtün Fe’ilâtün Fe’ilün 1 Közimge bağ arâ cânân körünür Güyâ serv u hırâmân körünür 2 Hatt-ı ruhsâriñ üze ebrûlar Menge “ Bismillâhi Kur’an” körünür 3 Lebiñ üstide lebiñ gül üzre Gül içre la’l-i Bedehşân körünür 4 Tişleriñ fikride kan yaşım Bahr arâ gevher-ı giltân körünür 5 Ul elif kâmeti cennet-i servi Dehr arâ nâdir-i devrân körünür 6 Bâde-i sâf kerem kıl sâkî Câm arâ ‘ârız-ı cânân körünür 7 Kûyuñ itlerini hâk-i pâyi Sâkıbâ közima kehl-i Süleymân körünür 31 1 Kaddi kaş közi meni hibân yüragimni ançaki kan eter Sitem ile renc-i belâ okini tenem külli dil u cân eter 2 Kaşi yası fikride ey köñül çü kemân kaddiñni hem eylegil Eğer atsa teşib haddiñ bahtki murâd-ı dilni nişân eter 3 Kaddim sitem yüki hem kılur dilimni belâ oki tirdân Deb alardin eyleme sen gümân ne eterse kaşi kemân eter 4 Kad ‘ârizini hevâside dil cân zârimni kuşları Geh ‘inâdil ile gammârlar gül serv içide figân eter 128 5 Çû kaddingni sâyesi başıma tüşüb erdi gülşen dehr arâ Geh zamâne serv-i sehîler başımı felekde gümân eter 32 6 Cânni rahâti bolgan cânım içre cânânlar Cânni bâğini kılgan vaslidin gülistânlar 7 Hayr u şehse senn ‘ışk elini cânide ‘Āşıkınge kul bolmış Kaysar ile Hâkânlar 8 Ne emiş cinân bâğı milket-i Süleymân hem Kûyiñ içre itleriñ hemnişîn yârânlar 9 Dâğ-ı derdiñni dilde körer alıb barsam Lâlezâr olub ungay hasret ile irânlar 10 Kahrdın helâk olmış nice Âd ile Nemrûd Lütfiñ ile şâh olmış nice ming Süleymânlar 11 Kimki yâdini kılsa ömr-i câvidân tapgay Yâdın etmaganlarni deñ ölük müslümânlar 12 Kim seni rızâ kılsa mescîd-i melâikdur Kim seni rızâ kılmas hemnişîn-i şeytânlar 33 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Dilâ rahm eylegey hâliñe bir kün kird –i kâr âhir Günâh gerdini cebheñdin aritgey bir u bâr âhir 2 Bu künler ma’siyet deşti arâ kaçgan kiyikdursın Kamendi rahmetige bend etib eyler şikâr âhir 3 Erur tâclık şehlerni başı âsumân Hüveydâ Felekning âşinâsı astide bolgay gubâr âhir 129 4 Cemâl-i cân musaffâdur günâh hâlini köp koyma Bolursın sedrede cânân kaşide şermsâr âhir 5 Muhabbet birle Hakniñ’ cân bilen fermânın Muti’ olgusi şer -pîşe-i gerdun şikâr âhir 6 Şeh eyvânini üstige konib çıkzı nidâ eyler Harâb olgusi kılgan uşbu kasr zernigâr âhir 7 Keçurgan ömrünü nermu tarafda şâdumânlar hem Bolurlar bir küni desti kazandın su guvâr âhir 8 Bugün Sâkıb tümen noksân ile meşhûr-i devrânsın Tapalmay kördiki hasretde tapgay boldı yâr âhir 34 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Dilâ señe hâkîkat söz kılay cân anga şeydâdur Hadîs u âyet-i Kur’an sözi birle mücellâdur 2 Hüdâni düşmanidur nefs-i emmâre erur fehşe’ Cemâl-i zîb birle nefsini ma’şûk-ı dünyâdur 3 Cihânda ehl-i dünyâni a’lâsı erur Kârun Mücerredlikde dünyâsıznı a’lâsı Mesihâdur 4 Neces iflâs suvlar past yerler içre cem’ olgay Mukarrer tâbiş hurşîd ul câyiki a’lâdur 5 Terâzû pellesige kança taş koysañağır bolgay Elifni kança köp sıfrı makâm u cây-ı bâlâdur 6 Koluña sîm u zer almay eğer olsañ servdek âzâd Bolur sensiz haram servge tâğ üstide câdur 7 Yügürüz şîr hûn âşâm elidin eyleb istiğnâ Yügürür bu it kuylu izleb necâsethor rüsvâdur 130 8 Necâset tâlibidur ehl-i dünyâ it sıfatdurlar İşi cehl u tekkeuir bar bar ilân ceng-, gavgâdur 9 Kimi dünyâsı yok bolsa digeyler cinni vu rüsvâ Kimi mâlı ferâvândur degeyler kutb-ı a’lâdur 10 Kimikim kolda mâlı yok degeyler ani cânı yok Kimi dünyâsı köpdur ‘âkıl u zekî vu dânâdur 11 Ne kim dünyâdin alsañ kolga dil mir’âtidur hîre Safâ âyine bolsa yâr sîmâsı musaffâdur 12 Hüdâ aydi eğer bendem tiler dünyânı köp bergüm Velîkin âhiretdin yok nasîbi redd-i Mevlâ’dur 13 Köñülde mîhr-i dünyâ bâr u yoğu hâhişi Hak’din Tile Sâkıb Hüdâ’din her ‘atâ berguçi Allah’dur 35 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Dostiñ her sözni kılsa cümlesi cân añlanur Düşmaniñ Kur’an okur ma’nisi vîrân añlanur 2 Âyet- i Kur’an okur bu cehlgedur zehr-i yâr Mustafa kavli Ömer’ge cümle îmân añlanur 3 Düşmeni her söz kılsa cümlesidur nâ-pesend Dostiñ her söz dese derdige dermân añlanur 4 Oş halkı mûg erur ammâ zemini nûrdin Kutbu’l-aktâbi alar köziga şeytân añlanur 5 Hiç kimi köziga ilmes cümledin dânâ özi Özlari öz tab’ide öziga sultân añlanur 6 Gâfil u nâdân u câhillerni bir dem sohbeti Derdlik ehl-i muhabbetlerge zindân añlanur 131 7 Hak taleb ehl-i muhabbet dostlariñ Sâkıbâ Sohbet-i ehl-i muhabbetge gülistân añlanur 36 79 1 Başimde ‘ışkıñ ustirlâb ebruyiñ hemsemdur Visâliñ rûberu mir’ât –ı hayniñ nasimdur 2 Ne yerge barsam oltursem behemdürmeñ senin birle Hayâliñ mûnisimdur fikr u yâdim hemnişînimdür 3 Kaşimde rûbaru dâim seniñ âyine-i hüsniñ Közimge menzil etgan yâr u cânımdin fuzûnimdur 4 Dil u câña nigâr-ı nâzeninim nâzi lezzetlik Cihânda nâzenin sözlik nigâri nâzenînimdür 5 El içre yâr şirinimni cândin sözi şirindür Hevây-i hattı yazilgan hat lavh câbinimdür 6 Gulâm şehriyârinde yürür bâkerem dürmen Ruy u Feğfur Kaysar hürreminimdin hûş cânimdür 7 Cünûnim dâimâ keldi nigârim kaydi zülfünde Başim üzre müselles küfri zülfi resmi dînimdur 8 Süleyman tahti Oş Sâkıb’ge neşîmendür Bahârım lâlezâr u sebze -i hazmi zemînimdür 37 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Nigârâ kâmetiñni körgen el Allâhu Ekber der Hiyâbân içre kumriler ne huş sevr u senevber der 2 Hilâl ebrûlariñ şimşîrdur âfet-i cânım İki şehlâ köziñ cellâd u müjgeniñni hanceridur 132 3 Nikâbiñni kötarseñ ey yüziñdin ey per-i Hoten Keçib cân u cihândin tuşti ot ‘âlemge yekberdur 4 Demi tiğiñni nûş eyleb şehîdi ‘ışk bolganlar Erurse cihân cânın “el-hubbi mânendi kevserdur” 5 Nigârâ ey yüziñ körse ‘âşıklar okub la havle Başimge tuğdi gûyâ şarkdin hurşîd-i hâder der 6 Gedâ-yı kûy-ı cânân ‘ışkı tahti üzre sultândur Sofâli câm-ı cemdur çâkeri Fağfûr u Kayserdur 7 Kerem vaktide cânân kaşide ‘ışk ehli mikdârîn Cihân mülkin müsehher eylegan Şâh Sekender’dur 8 Muhabbet birle bolgil Hak yolide derd hâsıl kıl Muhabbetsiz kişini bed terin gav ile her der 9 İtini toprağini arzûsin eylegil Sâkıb Uşal itlerni tün kün mukîm - i kûy-i adl der 38/81 1 Hakk’a ‘âşık uldurkim cânda sarf-ı cân etse Tiğ-ı ‘ışkıdın dem dem bağrı tola kan etse 2 ‘Âşık uldur Hak’ga uykusuz közi yaşlık Yemişi giyâh bolub rengini saman etse 3 ‘Ârif ul temâşâdin terk kılsa gülşenni Kalbidin açıb közni dilni gülistân etse 4 Sâlik ermiş anıñ kim lokma-i cerb-i şîrîndur Keçalar kopub yatıb fikri âş u nân etse 5 Da’vâsı erur yalgan bul heves erur kâzib Özni elge yahşi deb halknı yaman etse 133 6 Ul kişi azar yoldin kasdi hûr u gılmândur Nâz u ni’met ümîdi maksadın cinân etse 7 Bülbül olgay ‘âşık tün küni hurûş eyleb Vakti gül gülistânda ani figân etse 8 Kâsede körer mey nûş aks rûy-i dilberni Deyr kûyide özni zümre-i mugân etse 9 Miñ belâ anıñ birle iki dünyâda Sâkıb Renc-i ‘ışk-ı dilberdin özni pinhân etse 39 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Saba yetkür selâmimni uşal ârâm –ı cânımge Okub nâmemni şâyed rahm kılsa hasta cânimge 2 Eğer tüşse güzâri hind ara şîrîn suhenbârım Şeker hem tûtîler kul bolgusi şîrîn zebânimge 3 Nezâket bostânide kaddiñ serv u sanevberdur Letâfetni bahâride cemâli gülistânimge 4 Figânkim taş iken ul dili ot saldi köñlimge Eser kılmas şerâr-i âh mâh-i âsumânimge 5 Seniñdin bir zamân tüştim yırak hâlim zebûn boldi Hüdâ câ berse şâyed közde sendek mihmânimge 6 Kalıbmen hecr deştîde garîb u zârî sergerdân Hüdâ yetkürse şâyed bâz seniñdek mihribânimge 7 Çû şebnem eşki çâk sînesi hûn subhdek yetkür Seher bâd-ı sabâ barsañ selâmım kadrdânimge 40 134 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Dilâ keç dünyâdin her zâni Hayy-ı lâ yezel etse Otub emmâredin pâk cemâlni zevâl etse 2 Uşal serv u hirâmân kâmetini arzû kılsañ Hiyâbâni cihân içre elif kaddiñni dâl etse 3 Kılıb beyhûde söz mü’minini gıybetin kılsañ Cehennem otidin misvek dûzehdin hilâl etse 4 Cemâl-i Yâr u mihr-i mâl bir tende emes mümkin Veger ne bir gilâfe iki şimşîr ihmâl etse 5 Sirâc –ı cân rûşen eyleseñ yâriñ Hüveydâ’dür Günah dâğin cemâl cânige bir hasta hâl etse 6 Bakıb kalbiñ közi birle devam etmiş kuvvetiñni Körib mir’ati câniñdin cemâl-i lâ yezel etse 7 Devâmet zikrin aytib aç yurub Sâkıb seher yegla Barıb dar âsârda şâh câmi’din cemâl iste 41 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Evlâ kılgan kaşiñde neça tün ol yâr-ı hat Nice tün yüz miñ meşakkatler çekib gülyâr-ı hat 2 İlkime alsam kalem kağaz kelur ağzıma söz Aniñ üçün eyledim aña bu tün tayyâr-ı hat 3 Sen sıfat dilber müyesser bolmadı etsem şitâb Ger müyesser bolsa bolgay erdi köp serşâr-ı hat 4 Hat bile ma’ni yeri çıkar tuş sırrı Her kayu lañ u lundlerdin kaladur ‘âr-ı hat 135 5 ‘Âlem ehliniñ cevânı sarige lâzım erur ‘Işk ehlige husûsen kelgusi derkâr-ı hat 6 Kelse otar közge mundâğ fehmi yok bî-fehimler Bir kelur muhkem bolub dil içre gulâb gâr-ı hat 7 Mahzen-i dildin çıkıb dervâze ağız bile Yol salıb kelgan kalem uçide nâ-çâr-ı hat 8 Hüsnde tâvus-i ra’nâ baş üze yarlık kısıb Şâh –ı ‘âlemdin kelur destârı sançıb fâr-ı hat 9 Bâğ u bostân u hiyâbân u gülistândin ne sûd ‘Âkıl ehlige kelibdur yüz tümen gülzâr-ı hat 10 Sâkıbâ defter yüzin gülzâr kıldiñ hat bile Aldide bî-gâne gülşen sebz âbşâr-ı hat 42/85 1 Mushaf-ı yüziñ üzre ne ‘aceb temâşâ hat Sûre-i kitâb üzre çün yazıldı zîbâ hat 2 ‘Âşıkım mu sen deding men dedim inkâr ey Munçe hem lezîz ey meh yazılır mu a’lâ hat 3 Cânni levhige yazdım taş nakşidek muhkem Hiç nakş bul yeñliğ yazmagusi Allah hat 4 Bul hatnı ey şîrîn cânga yazdı miñ Ferhâd Kança tâğnı pâre kıldı mu âyâ hat 5 Şâhlara revân hükmi âsumâña tâ fezdur Boldı cihân içre bul sıfatla aslâ hat 6 Çımadı hurşîd hat satrıdın aslâ Mest kıldı çün ‘âşık tuttı câm gûyâ hat 136 7 Toldı bâdege güyâ lebâleb felek câmı Teşnege meyni bir zerrei Sâkıb etdi imlâ hat 43 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Keldi külbem sârige serv u hirâmân özge nev’ Kâmeti ra’nâsidur zîb-i gülistân özge nev’ 2 Makdemîge eşk ile cân nakdini kıldım nisâr Tapmadım isteb cihânni der giltân özge nev’ 3 Gülşeni cânimni bir lahza makâm eyleb dedi Tapmadım isteb cihân mundin gülistân özge nev’ 4 Kaş u közi dîn u imânimni berbâd eyledi İkisîdin tapmadım ‘âlemde imân özge nev’ 5 Koy kadem köz manzarige mordem-i dîdem kabi Yokdur ey gül senge mundin yahşi bostân özge nev’ 6 Şâh-ı Merdândur gedâsı kûyung ey gonce dehen Bûse-i la’ling fedâsı Şâh-ı Merdân özge nev’ 7 Kafi garîn kıldı merdûd devleti ‘ankâ taleb Men garîb murge taht-i Süleyman özge nev’ 8 Cânı Sâkıb Yâr mihri birle tabti âb u reng Güher kadri bölek la’li bedehşân özge nev’ 44 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 ‘Ârezîdin yüz çemen köñlimdedür gülzârlığ Közlerimdin miñ çemen cismiñdedür bî-marlığ 2 Kâkilini sirbesi başimdedür sevdâ-yı küfr Lebleriñdin teh be teh bağrımdadur bî-zârlığ 137 3 Hâr-ı mücgânim şi’ârı kûyide cârubliğ Merdumi haşmım isi yolige gevher bârlığ 4 Ağzı vehmidin Felâtun hikmetide yüz gümân Bili remzidin Aristo mehzebide tarlığ 5 ‘Ârezîdin yüz cihân mir’ati erur hayret-nümâ Hatidiñdur yüz tumen âyinege zenkârlığ 6 Serv-i nâz olmuş hirâmidin yara üzre pâyimâl Âfitâb olmuş sükûnidin felek reftârlığ 7 ‘Andelib dil yüzi gülzârimde tapgay nevâ Tûti cân la’li güftâride şekerhârlığ 8 Makta-’i etmâm vasfide erur zülmetfurûş Matla’i- şi’rim yüzi evsâfidin envârlığ 9 Tab’ı Sâkıb lema’-i urkîdedür bir şerer Ahgeri ‘ışkıñda keldi nev’i şek asârlığ 45 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Ciğerni ezguçi cevr u cefâlar bâr iken mundâğ Alardin kelguçi zâlim belâlar bâr iken mundağ 2 Lebîdin kâm-i dil sorsam menga nâz ile yok yok der Köngül içre yaşurgan müdde’âlar bâr iken mundağ 3 Refîkim şevk u zevkim mûnisim renc u belâderi Muhabbet mahfelide âşinâlar iken mundağ 4 Gedây-ı kûy-i cânânni gulâmi Kayser u Feğfûr Ser yer mülki fukarâ üzre gedâlar bâr iken mundağ 5 Köngül dünyâni câyin, hâtırım şâh mülkini süymes Fenâ deştide yurgan mâsivâlar bâr iken mundağ 138 6 Kelib oltirdi cânân hâtırım cem ölmegin ister Vefâ kûyi arâ sâhib du’âlar bâr iken mundağ 7 Nesîm-i subhigâhidek seherler âh-i derdi âlûde Küllü maksadni açmakga sabâlar bâr iken mundağ 8 Seherler derdi âh u eşki açgay sebze- i maksûd Muhabbet şek bahâride sahâlar bâr iken mundağ 9 Hüsn-i ‘uşşâk arâ gülyâringe yok bülbül-i miskin Keça hûnâblar yutgan nevâlar bâr iken mundağ 10 Günâh rencige hâk-i deyr ile bir kâse mey derler Devâsız renc ü külfetge şifâlar bâr iken mundağ 11 Gedâlık mesnedide misli şâhân Kâmrân dursan Vefâ mülki arâ Sâkıb atâlar bâr iken mundağ 46 1 Gayre terahhum ile lütf u ‘atâ mübârek Bizge ta’zîm ile cevr u cefâ mübârek 2 Gül bûyidin harirni nâz u kiyanga kiydiñ Salgan hayâl muyin bend-i kabâ mübârek 3 Kiyding metâ’ cândin hil’at mübârek üstide Kanımla reng berding kolga hina mübârek 4 Şerşar-ı vasl etarsen halvet içide her tün Gayri kaşide kündüz şerm u hayâ mübârek 5 Bostanni seyr kılgan ‘ar ‘ar belini bukgan Pâmâli serv kılgan kaddi resâ mübârek 6 Bizlerge nakd ‘ışkıng gayrige şerâb-ı vasliñ Bezl-i kerem etersın ey huş ‘atâ mübârek 139 7 Peykânı tîre nâz ul kâfir u cefây-ı huy Bağringni teşti çendân devlet yâra mübârek 8 Sâkıb cerâhat-ı dil ‘eyşingni telh kıldı Derd-i gamıyla kılgan şîrîn devâ mübârek 47 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Müjde yetkürdi hazin cânimge cânân kâkiliñ Telbe eyleb kıldı ahvâlim perîşân kâkiliñ 2 Eyledim vasfiñni elden kâmeting lâ şek imiş Kâmetiñ ermiş içinde seyr u bostân kâkiliñ 3 Bend etib câh zenhed itge yetkürdi dilim Küfr deb ürsem kolum yetkürdi imân kâkiliñ 4 Sünbül berbâb bolub ‘anberi sanlığ eylemiş Misl-i ejder cermugân serv-i hirâmân kâkiliñ 5 Añladim müsk-i Hoten tapgaç dımâğım bûyidin Cân dımâğige yetkürdi rûh-i reyhân kâkiliñ 6 Dilrübâ cân u harâbim ‘ışkıda bîmâr edi Berdi bul tün derdliğ cânimge dermân kâkiliñ 7 Belki cânımnı çakti yılan aniñ hicrânide Uykuni közdin kaçurdi kıldı giryân kâkiliñ 8 Takâtım tâk oldı bir sa’at turarğa ey nigârâ Kâş tartsaydı salıb boynumga imân kâkiliñ 9 Gülşeni hüsn-i cemâliñge selâh yetkürib Kâmetiñe zîb-i zinet berdi çendân kâkiliñ 10 Cânı bî-ârâm-ı zârım râhat isteb dehr arâ Tabtı Sâkıb saç sünbül misk-i reyhân kâkiliñ 140 48 Mef’ûlü Fâilâtü Mefâîlü Fâilün 1 Köñilni közi birle kav-li bâsefâga bakiñ Yeñ cihânni gamını sabr etib Hüdâ’ga bakiñ 2 Hüdâ’ni dergâhidin her nime tiler iseñiz Hüdâ’ni anda bilib kalb-i bî-riyâga bakiñ 3 Ümîd-i vasl senam ger kılursan ey zâhid Dil içre ‘ışk degen derd-i bî-devâga bakiñ 4 Günâhni sahl bilib yürmagil hezâr kılmay Cânânni dânâga bergan ata anaga bakiñ 5 Tillâ bilen gümüş aldinge tâğdek kelsa Nazarni salmaguçi fi’l-i Mustafa’ga bakiñ 6 Diliñ mekânı Hüdâ andin iste maksûdiñ Ne bulki vakt-i taleb dil bile simâga bakiñ 7 Cihân gülşenide isteñ fereh dillik Devâm bir til olub hoş nevâga baking 8 Ölümdin ilgeri ölmekni ihtiyâr etiñ Cihâña közni yumub dil bile hevâga bakiñ 9 Cihânni mülketini bir kâse şerâbga satıb Öziçe şâh bolan Sâkıb gedâga bakiñ 49 1 Ey bâd-ı sabâ hâl u dilim cânıma aytiñ Köñlüm arâ cân râhat-ı cânıma aytiñ 2 Köñlümni berib halk –ı arâ zâr ekanimni Dil mülkini feth etguçi sultânıma aytiñ 141 3 Reftâr bile kâmeti ra’nâsige her dem Yüz men kebi kul bolguçi kurbânıma aytiñ 4 Men fitneni kûyi arâ bîmâr ekanimni Ul râhat-ı cân derdime dermânıma aytiñ 5 Yüz va’de vu vaslıdın etib men kebi zâre Her lahzada sindirguçi peymânıma aytiñ 6 Men bülbül-i hayrânı seherlerde figânın Gülzâr-ı şehri ul gül-i handânıma aytiñ 7 Ku ku bile ahtârganım ey kumrı-yı nâlân Bostân arâ ul serv-i hırâmânıma aytiñ 8 Kan başımnı kûyide nisâr eylegenimni Cennettegi ul lü’lü-i mercânıma aytiñ 9 Zîbâ bet tersâlice zâlim bedhû Zülf-i geçeği dîn ile imânıma aytiñ 10 Sâkıbni perîşânligin ul kâmet-i ra’nâ Ruhsâr-i kuyâş zülf-i perîşânıma aytiñ 50 Mef’ûlü Fâilâtü Mefâîlü Fâilün 1 Ey sabâ zâr u dilim dem dem barıb cânımga deñ ‘Işkıda ârâmısız cânımı cânânımga deñ 2 ‘Arz-ı ahvâl-i garîb zâr-ı sergerdânımni Mülk-i hüsn içre melâhat tahtide cânıma deñ 3 İntizâr mâhıtâbânımga dâim bolganımni Hûr tal’at hem perîveş pâk-i dâmânıma deñ 4 Hasta mecrûh olub kûyide yetgan hâlimni Şehsuvâr mülk-i cân devletli sultânıma deñ 142 5 Firkat-ı zülmet arâ hicrânide kalganımni Mihr u hâver mâh-i tal’at közi çolpânıma deñ 6 Gerd-ı râhı el közige tûtiyâdin hem azîz Nâdir-i ‘âlem mülk-hû şâh-i devrânıma deñ 7 Barsañ ey kumri hiyâbân içre dûd-i âhimni Gülşen içre kâmeti serv u hirâmânıma deñ 51 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Yüzüñ şevki bile bülbülni nâlân eylediñ kettiñ Lebiñ yâdı bile gülşenni handân eylediñ kettiñ 2 Hirâm eyleb kirib bostân arâ kaddiñni körsattiñ Heme tâvûs u ra’nâlarni sersân eylediñ kettiñ 3 Temâşâ-i bahârân eyleseñ cevlân etib nâgâh Tamâmı lâle bağriñ dâg etib kan eylediñ kettiñ 4 Şeker nekbâriñ izhâr kılding halk-ı ‘âlemge Heme tûtîni câyın şekeristân eylediñ kettiñ 5 Cerâhatlık yüragimge urub yüz nâvek soksañ Devâ-yı ‘ışk ile cânım dermân eylediñ kettiñ 6 Dilimni sayd etib bağlab kara zülfiñ kemendige Koyib ‘ışk âteşin bağrımnı büryân eylediñ kettiñ 7 Kadd-ı şimşâd serv-i nâzenîn ârâ berib cânâ Meni pâyimâl etib ‘azm u hiyâbân eylediñ kettiñ 8 Kirib meyhânege nûş eyleseñ yâkût küni bâde Heme ‘uşşâk elige bâdedin cân eylediñ kettiñ 9 Kûyiñ hâlige mûr-i nâtuvân hastani taşlab Mekân-ı Sâkıbniñ taht- ı Süleymân eylediñ kettiñ 143 52 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Barıb bâd-ı sabâ ul yâri cânimge selâm aytiñ Ciğer kan közi giryân zâr u hayrândin benâm aytiñ 2 Kûyiñni toprâğini közige sürsem deb tapalmaydur Akardi közleri Yâkub yengliğ deb kelâm aytiñ 3 Olümdin hem yamanrâk intizâri yâri cân erken Kadem ser ziknime koygay mu deydur deb gulâm aytiñ 4 Gülistân mevsumi bülbül kızıl gülni hikâyâtin Kılıb tinmey yürek bağrımni örteb subh u şâm aytiñ 5 Perîşân zülfi yâdide köngül bîhed perîşândur Nigârim zülfi ile hâlidin etsun anga dâm ayting 6 ‘Ademni şehridin gurbet çekib kelgan gulâmini Dilini şâd etib yandursun eyleb ihtirâm aytiñ 7 Sen ey meyhâre barsañ deyr perîniñ cenâbige Günâhniñ harmâni Sâkıbga bersun bitte câm aytiñ 53 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Nedür ey bî-vefâ men bî-nevâga bir vefâ kılsañ Fırâkıñda edim vasliñğa bir yol âşinâ kılsañ 2 Cefâ hâriñ bu gülşen içre urdiñ köksüme ey gül Nedür ağyâri bedhâhimge hem bir yol cefâ kılsañ 3 Hayât aksını hırs u heves otige küydürdiñ Ne bolgay nakd neki bu buta içre kimyâ kılsañ 144 4 Şeref istersen ehl-i dilber kûyide tün kün Felekdek secde eyleb kaddiñni bolgan dütâ kılsañ 5 Ten sâyedur ‘uşşâk ile gülyarsiz mutrib Ne bolgay fasl-ı nevrûz içre gülbâñ nevâ kılsañ 6 Bahâriñ otti ey bülbül güliñ ‘ışkında câniñni Fedâ eyleb seher gülşen arâsidur nevâ kılsañ 7 Zemîriñ dîdesin lebni kılursan rûşen ey Sâkıb Safâ diller ayaği toprağini tûtiyâ kılsañ 54 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Dilâ zâl-i felekni gerdişidin bolgıl gâfil Heme kılgan şi’âru gerdişi râigedur mâil 2 Berur ni’met selâmet mâl u câhi zînet u râhat Semurtub soyguçi kassâb kûyini şâdumân huş dil 3 Direht ile zirâ’at bâğbân dihkân kılur ferdâ Başiga bir küni tığ u batar birle bolur kâtil 4 Bilibdurlar felekni zâini dânâ vu ‘ârifler Salıb nefsin meşakkatge ana hiç bolmadı mâil 5 Kılıb enbâri sîm u zer çû Kârun yığdılar köp mâl Hüdâ’din kaytarıb yüzin özini bilmegen câhil 6 Yaparlar mâl u pul birle öz ‘aybini nâdânlar La’li yalangaç eyleban rüsvâ kılur bir küni ‘âbil 7 Kirib çakkan nefes kirmey kalur bir kün mukarrer Tamâm ‘ömri içide eylegan mihnetleri zâil 8 Yigey bir lokmani hun-ı ciğer birle Hüdâ’ cûler Yigey yüz hil ta’âm âsanliğ ile merdumi gâfil 145 9 Ölümni yâd kılmay kılgusi bâğ u ‘imâretler Keter bolsa bolur ‘ömrüde kılgan mihneti zâil 10 Bolub bîdâr u aç hâmuş zikri berdevâm eyleb Yamanlardin kaçıb yahşini iste merdum-i ‘âkil 11 Kılıb tûl-i ‘amelge tövbe Sâkıb kıl binâ-yı hayr Bu dünyâ zînetige bakmadiler merdum-i kâmil 55 Mef’ûlü Fâilâtün Mef’ûlü Fâilâtün 1 Ey dil kopub seherde köp yalbarıb du’â kıl Cürmiñ alıb köñliñe Allah’ga ilticâ kıl 2 Vakt-i seherde köz yaş niysân yağmurudek Cân deştini kökertür bâğiñni sebzehâ kıl 3 Vakt-i seherde Âdem ‘isyanı ‘afv boldi Ey Âdemoğlu sen hem yığlab diliñni safâ kıl 4 Gül vaslini tilersen tün keça kâim olgil Feryâd u nâle eyleb bülbülni âşinâ kıl 5 Hak zikrige seherde meşgullikni köp kıl Nûr-i Hüdâ’ga gark ol hurşîdni gedâ kıl 6 Cümle nebiyy u velî taptı seherde kurbet Kurbet yolida dâim onlarga iktidâ kıl 7 Nûriñni kesb eterler hurşîd u mâh u encüm Nûr-i Hüdâ yolidin nezâre-i semâ kıl 8 Âyine diliñe dâim bakıb nazar kıl Ey ‘âşıkân diliñni hayrân u dilrubâ kıl 9 Bâğ u çemenni taşla seyr-i bahâr nedür Dil bağı içre seyri ul seyri hoşnümâ kıl 146 10 Mutrib gam ‘ırâkiñ âhengin etme asla Seyr-i Hicâz eyleb gülyâr deb nevâ kıl 11 Bülbül figâniñni koy beş künli rengi gülge Bûy-ı gülâb içre câningni câbe-câ kıl 12 Cürming çû kûh-i elvend meyhâne içre kirgil Bir kâse birle Sâkıb ‘isyâniñe devâ kıl 56 Feilâtün Mefâilün Feilün 1 Hoş haber bolgil ey nesîmi şemâl Cânıma yetkürürde bûy-i visâl 2 Hâlimni sâkîyâ tamâm eyle Yetkürüb menge câmi mâlâ mal 3 Yanayın kûyide özüm bilmey Şâyed ul yâr dese keyfe’l-hâl 4 La’lidin kâm âlurni fikr etme Dilge tugme boğunça emr u mehâl 5 Sâf kıl kâse içre bâde-i nâb Ey dilâ eyleseng ümid-i mecâl 6 Muhkem et kal’a-i muhabbetni Yok erur bul binâde havf u zevâl 7 Dilde kıl şevk ile Hüdâ zikrin Lâzım ermes bu yol arâ kavvâl 8 Kûh-i gam astide zebûn boldım Câmni sâkıyâ keltür derhâl 9 Deyr periniñ hâk-i pâyı bol Sâkıbâ eyleseñ ümid-i visâl 147 57 Mef’ûlü Fâilâtü Mefâîlü Fâilün 1 Yârab ümîd bâğını harem babâr kıl Her yân murâd güllerini bî-şumâr kıl 2 Yârab muhabbetiñde bolgan kulni dâimâ Tevkir-i ihtirâm bile pâyidâr kıl 3 Dâim yüzüge kevkebi ikbâl tuğdurub Bâli hümâni başı üze sayedâr kıl 4 Her yerge ‘azm kılsa bolub hafî hemrâhi İkbâl u taht-ı tâli’ devlet düçâr kıl 5 Sıdk u sefâlî kullara din u vasliñ et Nûr-i visâliñ ile ani bahtiyâr kıl 6 Bedha hâsid bile günâh cûsini Dâim ‘ışingda derbeder u hâr u zâr kıl 7 Vasliñ havâsin etgûçi kullarnı dâimâ “Dâru’l –cemâl” halvetide kâm u kâr kıl 8 Câm ilkide gedâyi şehenşâh deyirni Dâim şerâb neş’eside berkarâr kıl 9 Yârab hemîşe Sâkıb hayrân vasliña “Dâru’s-surur” devletini nişâr kıl 58 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Cünûn ‘ademidin keldim boldum bu devrânda melûl Nefs kaydige tuşub târik-i zindândin melûl 148 2 Seyr-i bostân u hiyâbân eyledim boldı köngül Pâyi bend gül iken serv u hirâmândin melûl 3 Serv u şâh üzre kumri nâlesi dâim emes Dostlar emdi bolubmen utruk ef’andin melûl 4 Nâle eyler tün ü kün gül şâhi üzre endelib Boldım emdi ey köngül mürg-i hoş elhânidin 5 Sâye taşlar baş üzre serv u senevber tün ü kün Boldi dil-i zîbâ nesîmi bûy-i bostândin melûl 6 Munçe zîbâlikde gonca handesi dâim emes Boldi köñlim dostlar gülreng handânidin melûl 7 Pertevi mehtâb hem hâtir-gûşe ermes müdâm Cerhide rîde bolubmen bu mâh-ı tâbânidin melûl 8 Kök bisâtide yarım künlik emes mirâc-ı mihr Boldı hâtir dostlar hurşîd-i rahşânidin melûl 9 Şehriyâri ‘adl kesti husrev-i Yâkub’niñ Bolmasa ketgüm bolub bu mülk ü hânümânimdin melûl 10 Lâ yezâl u Hayy’u Mutlak cânibidin alma dil Ey köñül bolsun deseñ bolguçi behtânidin melûl 11 Deme Sâkıb dehr içide bir Hüdâ’din özgeni Mâsivâ Allah’din ötüb bolgıl bu virânedin melûl 59 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Zâyı öttü ey köngil ömrüñ el içre âr kıl Ötgan ‘mrüñga nedâmet eyle istiğfârı kıl 2 Lehv u la’ib fısk u ‘ısyân birle öttüñ dâimâ ‘Arz etib Hakk kâşide cürmüñ sanab tekrârı kıl 149 3 Sıdk u dil ihlâs ile heyfidin zâre kılıb Cümle ef’âl-i bediñni tuhfe u Gaffâri kıl 4 Mağfiret deryâsı keñdür bolsa ger cürmüñ ‘azîm Nâümid bolma Hüdâ’din ‘acziñni izhârı kıl 5 Tâ’at u ihsân u hayrâtiñ köñilge almagil Tekiye kılma gayrige andin özüñ bî-zârı kıl 6 Gâfil ehli birle olturma seni gâfil kılur Cân u dilde ihtiyâr sohbet-i ebrârı kıl 7 Zerreçe koyma binâ Sâkıb özüñe fikr kıl Aslı zâdiñ hâk özüñ toprağ yeñliğ hâr kıl 60 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Ey köngül yâdi Hüdâ’ni eylegil cân istegil Kalbini mir’âtidin dîdâr-ı cânân istegil 2 Yâd-i Hak’ni kılmagan ten u cân yok gûyâ ölüg Tüna kün yâdini eyleb tenni bâcân istegil 3 Genc u bî-pâyânni tabkoy cümle el toprağidin Hâki teñe işlegil gevher neçük kân istegil 4 Aslı ceddiñ yer erur tabi’îlik tutgil fakîr Hâklik da’vâsin et merzâ-yı Yezdân istegil 5 Âfitâb eyler tecellî berg andin sebz olub Cümleni şâdân eter evsâf-ı Rahmân istegil 6 Hak cemâlin isteseñ elbette bolgil yer sıfat Hak cemâlini tapıb ‘âlemge ihsân istegil 7 Her ne maksad isteseñ ten mülkidin mevcûd olur Ravzan-i dilge bakıb hurşîd-i tâbân istegil 150 8 Bir nefesni bil ganîmet mülk-i’âlemdin ziyâd Bir nefes kadrini bil mülk-i Süleymân istegil 9 Renc-i ‘isyâña devâ sordum hakîkat sırrıdin Meydin ey Sâkıb dedi derdiñe dermân istegil 61 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Hüdâ’ni yoliga kir ihlâs ile tâ’atga râm olgil Savut köñilni dünyâdin ‘ibâdetge müdâm olgil 2 Namâziñni oku âdâb-ı erkânin becâ eyleb Bihişt-i câvidân içre kirib âlîmakâm olgil 3 Ne tapsañ hayr u ihsân eyle şâd etgil gâriblerni Tapıb devletni gilmânlar kaşiñde şâdi kâm olgil 4 Hatalarni başidur mâl ü dünyâga harîs olsañ Temuğ içre kirib kâfirler ile hemmakâm olgil 5 Kılıb gemmâze yalgan hiyânet ‘ahdiñde türmey Tuşub boynuña “aglâl u selâsil” bend-i dâm olgil 6 Muhabbet birle kirgil deyr-i peri câmidin tatgıl Tekarrub tahtıda Cemşiddek ilkide câm olgil 7 Hüdâ’niñ dostları dost bolgil cân bile Sâkıb Bihişt içre mukîmdur ki “Daru’s-selâm” olgil 62 Mefâilün Feilâtün Mefâilün Feilün 1 Hüdâ’ni ‘ışkıda küydür öziñni kül eyle Tarîkat içre vücûdiñni kimyâ kılgil 2 Oturma ma’rifet iste dinniñ dükkânige kir Öziñni ‘ilmi tarîkatta usta kılgil 151 3 Eğer gazanfer hünhârlık köñül ise Öziñni pîşe-i ‘uzlette kemnümâ kılgil 4 Hüdâ rızâligini ahtarursen ey tâlib Ata ana bile pîriñni sen rızâ kılgil 5 Cemâli şevkide maksad seri kadem koysañ Ölümni menzilin ul yolga ibtidâ kılgil 6 Konarge sedreni şâhige iste çün şehbâz Özüngni hâk-i mezellet bûyide câ kılgil 7 Evvel ey cemâlini ger arzû kılur irseñ Kaddiñni dâl kılıb kâmetiñ hüyâ kılgil 8 Günâh necâsetini yuvmak isteseñ Sâkıb Cihân melâmetidin boynuña ridâ kılgil 63 Mef’ûlü Fâilâtün Mef’ûlü Fâilâtün 1 Yeğlab seherde ey dil feryâd u nâleler kıl Efgân-i cân şitâbidin bî-derdlerni kar kıl 2 ‘Işk oti hâsıl eyleb hânekadin güzâr et Bul yahşi tuhfe birle cânân seri sefer kıl 3 Takvâ teyâğı birle ‘ilm u ‘amel çerâğidin İlkiñe algil andin yolingni bîhatar kıl 4 Âdâb u sünnet eyle hem hayâ şi’âr et Bâğ-ı tarîkat içre nehliñni bersemer kıl 5 Aldiñde hâzır ey dil âyine –i cemâli Âgâh bol özüñdin dil közide nazar kıl 6 Meyhâne içre mey iç bir neş’e hâsıl eyle Ālemni müşkilini bir meyde muhtasar kıl 152 7 ‘Âlem misâli fânûs şem’i cemâliñedür ‘Âlemge nûr tökülsün Sâkıb’ga bir nazar kıl 64 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Men özüm cân u cihânmen cân birle cân istedim Yâr ağuşidemen beyhûde cânân istedim 2 Seyr-i gâhim hem horâgim dâimâ bahr-i muhît Bahr-i ‘ummânda turub, cân birle ‘ummân istedim 3 Deste gül kolda, ser tâ pâ vücûdum gül erur Teşne leb ‘âlemde beyhûde gülistân istedim 4 Genc-i mahfî dilde esbâbım müheyyâ koldadur Cüst ü cû-i la’lide kûh-i bedehşân istedim 5 Hikmet-i Yasrib bile Bethâ kolumda tün ü kün Tâlib –i hikmet bolub beyhüde Yunân istedim 6 Pâsbânim keça kündüz başimde sâyebân Deşt u sahrâlar kezib dâim nigâhbân istedim 7 Derdsiz şi’ri Fuzulî u Nevâî’ni körüb Derd u hasret mahzeni deb hâk-i Çimyân istedim 8 Renc u ‘isyân derdiser kıldı cihânni külfeti Deyr içre uşbu ‘illetlerge Lokman istedim 9 Nâib-i Peygamberân şeyh u meşâyihler kalıb Koynı beyhûde soyub,taht-i Süleymân istedim 10 Hâki ten içre kökartürge muhabbet tohmunu Dûdi âh u ‘ışkı barkı birle bârân istedim 11 Sâkıbâ genc-i kanâ’at gencini koldan berib Deşt u sahrâda yurub genc-i ferâvân istedim 153 65 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Hüdâ’ni yolida bergil eğer miñ bolsa cân köñlüm Bu sevdâdin bolursen bî-gümân şâh-i cihân köñlüm 2 Cihân gavgâsidin dil cem’i bolub fârig bolay deseñ Mey içgil deyr peri dergâhi Dârü’l- emân köñlüm 3 Eğer kan mezheb-i ‘ışk içre tökmaklik mübâh erse Selâhuddîn şbudur ne alursan kanga kan köñlüm 4 Közi cellâd tığidin eğer yüzümni kaytarsam Hedeñ ‘umresidin köksümge tegsun sinân köñlüm 5 Sevâb-ı rûze haccı kabul bende tapgaykim Tavâf-ı kûy-i mest-i ‘ışkni kılsa nişân köñlüm 6 Kelib deyr eşiğige saltanat tahtimni körgaysen Hakâret közi birle baksañ ey va’z-i imân köñlüm 7 Kelib halka tuzâgın kör ne yeñliğ mekrler kılgay Kutulgay mu kûyi dâmi şi’r-i âsumân köñlüm 8 Kel ey bülbül ganîmet tut figâniñ vakti gül evkâti İki kündin keyin kalmas figân hem gülistân köñlüm 9 Cihân ra’nâların Sâkıb hatt u hâlige köz salma Gubâri tâtir eyleb kılgusi mekr-i ‘ayân köñlüm 66 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Necük eyley birâderler ki men cânımnı sâğındım Terahhum eylemes cânımga sultânımnı sâğındım 154 2 Cüdâliğ hanceri birle yüragim çâk çâk etti Bu tût-i hoş suhen la’li bedehşânimni sâğındım 3 Güli erdim aniñ yânide ra’nâdin kılurdım âr Çû gonca kan yutub dostlar gülistânimni sâğındım 4 Cefâ vu cevrler yetti cihânda serv u kadlardın İrem bostânide serv u hirâmânimni sâğındım 5 Bu garîbhânede dostlar çünân hâtırperîşânmen Yüragim kan bolub zülf-i perîşânimni sâğındım 6 Diyâr u şehriyâr u dostlarga çûbçe kadrım yok Nitey yeglay birâderler kadrdânımnı sâğındım 7 Ne boldı meñakim bul dem nigârimdin cüdâ boldım Melûl boldım tenimdin pâk –i dâmânimni sâğındım 8 Kaşide pâdişâh erdim kelib munda gedâ boldım Garîblik şehride mülk-i Süleymânımni sâğındım 9 Zamâni mest u bî-pervâ edim cânân kuçâğide Cihân câyiga şâh erdim ki devrânimni sâğındım 10 Aña esrâr-ı nihânım der erdim manga ayturdi Nigârım sîm u ten serv u suhendânımni sâğındım 11 Cihânni izledim Sâkıb nişânın tapmadım asla Peri yeñliğ melek-veş şûh-i nihânimni sâğındım 67 Mef’ûlü Mefâilün Feûlün 1 Lütf eyle meñe şeker zebânim Kirsün tenimge bu hasta cânim 2 Mihrniñ yükidin kaddim hem boldi Ey mâhılikâ kaşı kemânım 155 3 Saçiñni yüzinge yayma ey mâh Közümge kara olur cihânim 4 Tañri üçün ey nigâr-ı ra’nâ Sariğ yüzime akızma kanım 5 Bülbül peri bâling savurgey Gül ‘ışkide âh ile figânim 6 Meyhânede câm ile cemâliñ Körsetmedi sâkî mugânim 7 Sâkıb dilige merdarib bol Köz merdumi içre cihârânım 68 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Ey Yâr-i mihribânım men seña ‘âşık oldum Cismim içide cânım men seña ‘âşık oldum 2 Keldim vatannı taşlab yattım kûyiñni huşlab Ket deme bu itiñni men seña ‘âşık oldum 3 Bul yerde men garîbmen hicriñde sergarîbmen Kılgil menge terahhum men seña ‘âşık oldum 4 Ketmakka yok mekânım toprağı kûyiñ oldum Başım üzre kadem koy men seña ‘âşık oldum 5 Hâk-i siyah kuliñmen kadrimni sen bilürsen Ey dilberi kadrdân men seña ‘âşık oldum 6 Nâz u ‘itâbiñni koy men korkunçluk kuliñmen ‘Işkiñde âciziñmen men seña ‘âşık oldum 7 Köp ‘ayblik kuliñmen ‘aybimni sen bilürsen Ey, ‘aybim ile algan, men seña ‘âşık oldum 156 8 Dilde cerâhetim köp merhemni sen kılusen Dânâ-i tabîbdursen men seña ‘âşık oldum 9 Sâkıbga ber muhabbet sıdk u dil hem ‘atâ kıl Derdiñ bile devâ koy men seña ‘âşık oldum 69 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Dil arâmin aldı tün kün yâr-ı dil arâmım Ciğer kan eyledi dâim lebi gonca gül endâmım 2 Harâb eyleb kaddim hem kıldı hicrân deştige taşlab Dilim sayd etti ul zâlim kaşı yây közi bâdamim 3 Kelürmen deb dilimni şâd kıldı bî-vefâ yârim Kelur mu deb kûyide intizâr oldı dil u cânım 4 Visâl ümîdi birlen mübtelâmen şâm u seher anda Bolur mu subh-i sâdıkge mübeddel tâli’-i şâmim 5 Humârim haddin aşti sâkıyâ eşki-i hâtirmen Kerem kıl bâde sâf ile toldur bu sınuk câmım 6 Çemende tün ü kün nâlân giryândursen ey bülbül Nümâyân etgan ohşar yüzini ruhsâri gülfâmım 7 Kaçıb sersân u hayrân deşti ‘isyân vahşîsi durmen Tamâm et küfr-i zülfiñ bendide imân u islâmım 8 Sedâ’im haddin aştı hastamen ‘isyân renkâmidin Tamâm et toldurub bir kâse mey birle serencâmim 9 Yetalmay ka’b’e maksadga hârigân leng u lâgermen Belimge kürşât ey pîr-i mugân sıdk ile ihrâmım 10 Talebgâriñ erur kûyiñda yatgan bir gedâ Sâkıb Zekâtı hüsn ile şâd eylebân ‘ıyd eyle eyyâmım 157 70 1 Kulligiñni özümge kay gün ihtiyâr ettim Ne buyuseñ emringe tün ü kün şu’â ettim 2 İtleriñ yalâgide yuvundu idi maksûdum Maksadım revâ eyleb hâcetim berâr ettim 3 Dünyâ ilkime kelib yüz belâga yâr eyleb Çûbçe közimga ilmay yüz belâga yâr ettim 4 Fakr mesnedi üzre hükmrân gedâdurmen Cem ile Sekender’dek özni şehriyâr ettim 5 Her hatâ eğer körsem zerre ihtiyâr etmey Tövbe-i nasûh eyleb tevfîk ihtiyâr ettim 6 Deyr eşiği toprağın zerresin eğer tapsam Közge tûtiyâ eyleb durce i’tibâr ettim 7 Sâkıbî günahkâriñ nice kûh ‘isyânini Tûr-i teşnesi birle bâdege düçâr ettim 71 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Dilâ işanma ‘ömürge vefâsı yok ‘âlem Nebiler olmadı bâki ne Şehriyâr-i nesimim hem 2 Peyamber aydi bu dünyâni âhiret cisri ‘İmâret etti bu cisr üstige Benî Âdem 3 Cihânni ‘izzetidür bî-vefa binâ koyma ‘İmâret ile ger olsa zemini müstahkem 4 Şemâl yoliga koygan çerâğı ‘ömrü ile Su yolı üzre ‘imâret kim kılur bî-gam 158 5 Ümid harmen eterler zirâ’at etmesdin ‘Amelsiz ebleh eter Tañri’din ümid kerem 6 Kolida zerre ‘amel yok günâhni tuhfe etib Ümid sendin etib keldim ey şeh-i ‘âlem 7 Yoluña bir keçelik Sâkıb oldu mihmâniñ Dilini şâd kılıb sal yoliñe Yâ Ekrem 72 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Yâr cânân ile cânım erdi behem agveş cân Bul küni zindân-i ten içre kelib eşkim revân 2 Bâg-ı vaslı içre çün tâvus ul nun şâd ettim Deşt-i hicrânide bul kün tolganurmen çün yılan 3 Gülşen vaslide ul kün hürrem ü handân edim Hecr vâdîside bul kün boldi rengim za’ferân 4 Vasl-ı tahtı üzre ul küngüdek hürrem edim Hecr-i vîrânide misli çuğd boldim nâ zamân 5 Vasl-ı bostânide ul kün kaddim erdi serv-i nâz Bul küni hicrân yükidin kâmetim hemçün kemân 6 Gülşen vaslı içre yüzlerim gülgün edi Deşt-i hicrân bul küni boldı çün rengim samân 7 Nefs-i şeytânni kolida bul küni boldum esîr Bir kün bolgüng alar kaydidin âzâd u emân 8 Bul kün ten külfetide zîr-i yâr-ı gamdek edik Bir küni çün senâ bolgüng kâmkâr u kâmrân 9 Bul küni Sâkıb bolubsen gam gemâmide hazîn Bir küni bolguñ kerh bezmide âhir şâdumân 159 73 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Tümen cânimni kurban kûy-i canân eyleyâlmesmen Milh pâyini men nazri Süleymân eyleyâlmesmen 2 Cihân câni tapsam yârga nazr eylesem dermen Lûd hakîr tuhfeni makbûl-i Sultân eyleyâlmesmen 3 Dilimni goncasi kan boldi bî-hed hecr-i şâmide Visâl bâğide goncam gülistân eyleyâlmesmen 4 Figân-i bülbül kumride serv u gül bu bâğ içre Alarni körmak üçün ‘azmi bostân eyleyâlmesmen 5 Likâyî ‘ar ‘ar şimşâd serv-i nâz cân aldı Kadi yâdin kılıb ‘azmi hiyâbân eyleyâlmesmen 6 Nisân makdemini közge sürmek ıztırâbında İkâmet gûşe taht-i Süleymân eyleyâlmesmen 7 [...] ‘âşık zamîridür sinân ‘ışkıdın mecrûh Özim Sâkıb alar fevçige buhtân eyleyâlmesmen 74 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Ey közüm bir söz kılay zevk ile tatgil lezzetin Cân kulağı birle añlab bil ani keyfiyetin 2 İsteseñ merdi Hüdâ’ni ayteyin evsâfını Cân bile isteb tapıb körgaysen anı devletin 3 Lokmasi pâk közi yaşlık erur boynu sinuk Râst sözleb kılmagay bir mü’minni gıybetin 160 4 Yahşilarni sohbetige tâlib olgay cân bile Gâfil u nâdânlar ile bermes körseñ rağbetin 5 Dâimâ halkı Hüdâ’ni Hak tarafga ündegey Dâimâ sarf eylegey hayrât işge himmetin 6 İhtiyât ile namâz okub edâ eyler zekât Cân u dil birle kılur vâlideyni hürmetin 7 Kavl u fi’l u hayrini mü’minlere tutmes dariğ Keça kündüz eylegey üftâdelerge şefkatın 8 Kavl u fi’lin ihtiyât ile kılıb halvet tutub Ahtarur dâim huzûr-i kalbi hem himmetin 9 Tapkânin isâr kılgay köñli dünyâdin savuk Hükmü şer’i ile Hüdâ yoliga kılgay izzetin 10 ‘Avretin saklab emânetge hiyânet kılmagay Tapkusidur ul kişi Firdevs-i a’lâ savletin 11 Bilse hasdin kem özini hulkı hoş hâmûş erur Berme hergiz koldın ul merdi Hüdâ’ni sohbetin 12 Bul sıfat merdi Hüdâ’ni tapsa ger her neki baht Tapkısîdur sohbetindin feyz ile hâsiyetin 13 Yürgüsi âfâk üzre ‘izzet u kadri bülend Saklagay halk arâ ul merdni Hak’ni hayyiyetin 14 Ehl-i dünyâlar közige hâr u bî-mikdârdur Ehl-i ‘ukbâ vu Hüdâ bilgûsi kadri kimmetin 15 Közge ilmey kadrini bilmey kişi inkâr eter Hâr olub, imân ketib ‘ömride korgey külfetin 161 16 Tut mukaddem Hak yolın dünyâ işidin sıdk ile Tört künlik dünyâga satma âhiretni ‘izzetin 17 Söz tekürmey halk-ı ‘âlemdin özige ‘ömrüni Ötkerurkim halk-ı ‘âlemdin aşurgey şevketin 18 Her karaganda edebsiz bilmegey munça ‘amel Bilgûsi yüz nev köçet bâğbân berniyyetin 19 Kutb-i Hak’dur berma koldin dâmenin ul merdni Sâkıbâ toprağı bolgil cân bilen kıl hizmetin 75 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Köñül cân u cihân canânıma kim bermasun cânın Ve bilkim bergusi halk-ı cihân sıdk ile imânın 2 Kazâ takdîr mektûbin yazarda yâr sevdâsın Meni ikbâlime yazgan ikandür hattı reyhânın 3 Ki bu nâdân kulum bilmey meni ‘ışkım kabûl etti Eğer bilse kabu etmezdi tağlar pâre bolganın 4 Kılalmas dedi yâr ‘ışkımga tâğ u yer u kök tâkat Kabul etti bilalmay ‘âşıkım derdimni pâyânin 5 Başige tüşti bildi ‘ışk derdi mühlik erkândur Hazârân derd u renc ü belânı bilmedi sânin 6 Yatıban oti berk-i ‘ışkı nisyân közi yaş Külin kökke berib sila akuzgay haşr u meydânın 7 Ölalmey yâ tirilmey yaki külmey yâ kutulmay Külüb dilber temâşâ eyledi ‘ışkıda kuygânın 8 Terahhum eylese şâyed nigâr ‘âşıknı hâlige Nümâyân etse şâyed közima mihr-i dırehşânın 162 9 Kötarsa başımi hâk-i mezellettin dese şâyed Bul bîçâre bilmes, men bilürmen sırr u a’yânın 10 ‘Aceb yok bahtiyâr olsa kutulsa renc ü külfetdin Hakîr mûr tapsa nâgihân dest-i Süleymân’ın 11 Kalem-i şâh u varak berg-i dırahtân, siyâsi bahr Bolub bitse tugenmez şerh –i derd-i ‘ışk tıbyânın 12 Kerem eyleb kadeh tut sâkîyâ yekbâre mahv etsun Kitâbım safhasidin cürm ü ‘ısyânimni yazgânın 13 Uşal nâdânligim ‘ilm oldi Sâkıb zülm ‘ayni ‘adl Nasîb etti bize şerh-i cemâl-i yâr ‘irfânın 76 Mef’ûlü Mefâîlü Mefâîlü Feûlün 1 Ey közleri âhu, yüzi gül, kaşı kemânsın Kâkilleri sünbül, tişi dürr serv u revânsın 2 Ra’nâ kaddi gülgün,yüzi üzre lebi gonca Zülf-i anber sîmin -zekn,mürçe miyânsın 3 Kâşinñ kılıç u gaming oti,hencer-i müjgân Feth etgûçi dil kişverini şâh-ı cihânsın 4 Vasfiñni işittim nice yol halk-ı cihândın Ger kılsa hord etguçi vehm u gümânsın 5 Yahşi dese ger yahşi nafiñni Bolgusi yaman her ahdi dese yamansın 6 Ne deb sıfâtiñ tugatur aslı kemîne Ger bitse kalem sınguçi kasr-ı reyyânsın 7 Dânâligiñ ‘âlem arâ meşhûr-ı cihânsın Dem urmeguçi halk içide hiç medânsın 163 8 Çâh-i zakiñ içre çû Yusufi dil u zârim Sen Mısr-ı cemâl içre Züleyhâ –i zamânsın 9 Her gisûv-yı her tâbeñ her târende ming dil Efsûn ile bend etguçi miñ şerri zamânsın 10 Bir kördiyu “ La havle” okub ilkini tişleb Sâkıb dedi Allah neçük âfet-i cânsın 77 Müstef’ilün Müstef’ilün Müstef’ilün Müstef’ilün 1 Serv u kaddiñe pâyımâl şimşâd ile serv u semin Şehlâ köziñni aldide şermerde âhû-yı Hoten 2 La’li lebiñ şeker töküb, şekerni sindurdi Vakti tebessüm tişleriñ zâhir kılur dürri ‘adn 3 Yoktur cihânni izlesem sendek melâhat-ı destgâh Ey hıred u melek cemâl,ey şem’i yâkut-i leken 4 Miskîn nevâz olduñ, meñe lütf ile külbem sarige Bir keldiñ öldürdiñ meni ey tût-i şîrîn sühen 5 Aytur halâyık közleriñ oynar gazâli sermest Men aytaram bâdem-i ter nergîz gülini kösteren 6 Nâziñ edâ ey nîk- huy düşman güzâri cenki cûy Ey mâh-ı tal’at nîk- rûy ey dilberi ‘âşık sun 7 Kumrı bergi saldım boyun boynumga tavkı bendelik Ey serv u nâzi bostân vey gülistân-ı şîrîn 8 La’liñ tuzar İsa kabi cân yahşilikni şebusin Yâ Hızrı hayvân üztide bâzede Meryem musen 9 Yüz üzre terdin katreler ul kün körub hayretde Gül bergi üzre katre su şebnem çekib mu yâsumen 164 10 Hergâhıma teşrif etib kıldiñ dilimni şâdumân Köz matzeridur mütecellî rûşen erur beytu’l-hazan 11 Ey pâdişâh melek hüsn taht-i Süleymân bâr gâh Tang yok Süleymân dese el atiñni ey nâzük beden 12 Nazmini her beyti üze nâmiñni bir harfin etib Tâc eyledi Sâkıb bütün ey Yûsuf gül birmin 78 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Zâhidâ seña sakal u ‘ârız-ı gülnâri hayf Elyegen tertîb birle cübbe vu destâri hayf 2 Tildedür zikr-i Hüdâ köñlüñ içre fikr-i fısk Dildegi tasdîk kalb tilidegi ikrârı hayf 3 Köñil içre bet hayâli zâhiriñ mü’mindürür Gülistân yeñliğ taşi zîbâ içi pirmâri hayf 4 Keçasi tövbe kılursın kündüzi eyleb günâh Tövbe vu zâri bilen tesbîh u istiğfâri hayf 5 Dilde hırs-i mâl u câh u kolda ihsân zerre yok Bî-sihâ vu hayr senge dirhem u dînârı hayf 6 Tîre dilsin devlet-i ârâiş dünyâ nedür Rengi vu ruhsâri nâ-hoşki gül ü gülzâri hayf 7 Özni mü’min eylebân cennet ümîdi eylediñ Turmadiñ kavliñda seña “Tahtiha’l- anhâri” hayf 8 Bülbüla beş kün çemen vaktide efgân eylediñ Şâh-ı gül seña nedür belkim likâ-yı hâri hayf 9 Hızırni ceddiñ dediler şeyh hâkâni seni Yüz lütf birle seña eylegân îsârı hayf 165 10 Sâkıbâ her çendi ‘âsîsın Hüdâ dergâhide Bâde-i gülgün taleb kıl demegil humâri hayf 79 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Ey dilâ tâki kılursın ‘ömrüñni mâdem hayf Zâyı etdiñ dâimâ vaktiñni subh u şâm hayf 2 Âdem evlâdıni “ Kerremnâ”ge dâhil eyledi Hüsn-i sûret hüsn-i hulk ‘ârız-ı gülfâm hayf 3 Kirmegey hergiz kulâğiñe nasîhat eylese Lütfi birle nâzil olgan yârdin peygam hayf 4 Sedd-i hezârân ni’metin Tañrim kerâmet eyledi Kulluk eyleb, şükür kılmassın, señe in’âmı hayf 5 Koldadır zâdi sefer, alnında maksad ka’besi Kervân kaktı celesni señadur ihrâm hayf 6 Bir müslümanni yaman deb, tilge aldın atini Ming til ile özni elge eylediñi bed-nâm hayf 7 Sâkıbâ boldı işiñ tertîbi kasr u bâğ u râğ İki künlik ‘ömr üçün kıldiñ hayâl-i hâm hayf 80 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Dostlar gafleti bolma bir kün ölgüñ bî-hilâf Dâimâ yatkan yeriñ tenhâ karanğu bî-şikâf 2 Yeb içib köp uhlabân, cismiñ semurtmaklık bile Gör ‘azâbin tapmagıl sen eyle nefsiñe hilâf 3 Köp yeseng köp su içersin gaflet esbâbi bolub Tâ’atiñ kem bolgusidur, bomagay cefdin mu’âf 166 4 ‘Ayb eyleb mü’minin aybin izhâr etmegil Tangla mahşer deştide bolgusi ‘aybiñ inkişâf 5 Tâ’at u takvâni zâhid pîşe eylersin müdâm Dâimâ yürdüñ rızâ-yı nefs ile köp kılma lâf 6 Ka’be-i maksad yolın sordum hakîkat pîridin Eyle dedi deyr-i perî hâkin dâim tavâf 7 Tâlibâ sîmorg maksadı kasdin etiñ dâimâ Himmet atını minib kasd eyle râh-i kûh-i kâf 8 Deyr-i peridin suâl etsem cemâli yârdın Körmegeysen dediler tâ bolmagunçe bâde sâf 9 Sâkıbâ kim koydı seña, halk pendin kılmagıl ‘Ayb hâsıl etme ki, dâim kılursan i’tikâf 81 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Ey köñül bir söz kılay, başdın ayak i’câzlık Añlagıl bolsa dımâğıñde eğer hem mümtâzlık 2 Kem yegil kem uhlagıl şeb hayzâ olub,hâmûş bol Bu ‘amel bolgusi rûhinge gerdûn tâzelik 3 Dâimâ ehl-i muhabbet, yahşilarni izlegil Bî-haber gâfil yamanlar birle kıl nâ- sâzlik 4 ‘Âkıl ehli birle kılgıl her ne işni meşveret Aklı yok nâdânni kılma özünge hemrâzlık 5 Eyleseng bir pul sehâvet hayfdur bî-derdge Kılgusi derd ehlige câniñni berseñ azlık 6 Nefsni râyige kirme eylegil dâim hilâf Aks alıb bir sözni kılsa eyle şem’i közlık 167 7 Kalbge köz ü kulak til açıb zikr eylegil Halveti kalbiñ bolur gayb ile dâim zârlık 8 Ger du’âda bolsa te’hîr icâbet ağrınma Bolgusi şîrîn eğer ma’şûkiñ olsa sâzlık 9 Sâkıbâ özüñ ‘amel kılmay, kılursın pendni Kılgusi kimni kulak u hâtirge sâzlık 82 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Ey köñül bolgil tarîkat yoliga hâlâ refîk Nefsime hem keşke bolsa edi bercâ refîk 2 İkiñiz tâ bolmasa Hak yoliga mümkün emes Boluñiz ey nefs ü köñlim kılmay istiğnâ refîk 3 Nefs garkâb olmagay tâ bolmasa ‘ilm ü ‘amel Yârdi deryânı asâ bolgaç “ yed-i beyzâ” refîk 4 Ma’rifettin bûy alur bolsa “ledünnî”din nasîb Hazret-i Âdemge boldi “‘ilmu’l- esmâ” refîk 5 Pîr baksa sâhil maksûda elbette çıkar Keşti bî- desti pâge bolsa ger deryâ refîk 6 Tâ mürid ü pîr bir bolmay, tapalmas maksûdin Bolmagay ferzend, bolmay hâtun erge yâ refîk 7 ‘Âkıl erseñ pîr dâmenin tutub koygil kadem Körmagan yolga kirer mu bolmasa binâ refîk 8 Ehl-i diller kâşida zinhâr dilni saklagil Zerre-i şek birle bolmas Hızır’ga Mûsâ refîk 9 Yâr-ı Hak bolmasa zehr olgusi âb -ı hayât Otga küymas her kişige bolsa ger Allah refîk 168 10 Cân bilen bağlab kademni koydi cânân sarîge Ey tenim aygil meña bolmasmusın ayâ refîk 11 ‘Işk dâğın Sâkıbâ, câniñe ur kulmen disañ Hâcesi tapmas kulini bolmasa tamga refîk 83 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Ehl-i dünyâlar digeyler, mâlı yokni cânı yok Bilki bu sözdin alarni, mutlaka îmânı yok 2 Enbiyâ vu evliyâlar tutmadiler mâl u pul Belki onlar rûzi gârı içre aş u nânı yok 3 Ehl-i dünyâlar namâzide hesâb-ı mâl u pul Tilleride yâd-ı Allah, ma’ni subhânı yok 4 Kelgusi yâdige Mennân kim içide nân bâr Dimegey hergiz Hüdâ çünkim içide nânı yok 5 Kavli peygamberde ermas lâyiki la’net Yezîd Ehl-i dünyâlarga la’net kılsa hiç tâvânı yok 6 Ehl-i dünyâlarga her kim eylese köp ihtilât Bî- devâ derdi erur keçmakligin imkânı yok 7 Eyleñiz ma’zûr, Sâkıb dedi ma’nâ-yı hadîs Aslı yok sözni müslümân, ger dese îmânı yok 84 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Vasl-ı cânân nakd olur her kime bolsa cân şefîk ‘Âlem-i câña ulangay ger aña cânân şefîk 2 Lütf-i Hak’din çeşme-i zulümât olur âb-ı hayât Ot gülistân olgusidur ger aña Rahmân şefîk 169 3 Şam-ı gamdın subh-i mahşerge çerâğânlık kılıb Göride hürrem yatur her kimge ger îmân şefîk 4 Kul hem kaşide hemçün meşre-i ‘âciz bolur Bir gedâ-i nâtüvâña bolsa ger sultân şefîk 5 Ming çemen yüz miñ gülistânlarga yetgey âb-ı reng Âb-ı rahmet yağdırıb bolsa bahâristân şefîk 6 Lütf-i Yezdân bolsa dâri bolgusidur zehr-i mâr Ger kazâ yetse bolalmas derdge dermân şefîk 7 ‘Âmme-i mü’miñe dânâlar şi’ârı lütf-i Rahim Bilmagay nâdâña kılsa cânını kurbân şefîk 8 Tiveni ecri bolur dânâga bersañ bir hilâ Çûbçe kadrı bolmagay nâdâña berse cân şefîk 9 Zehr-i çayın sunsa dânâ bil şerâb-ı erguvân Zehr erur Sâkıb eğer berse ‘asel nâdân şefîk 85 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Kâf u nundîn kıldı ‘âb-ı Dânâ Hayy u Tâk Şükrini bercâ kılur her kimni bolsa aklı sâğ 2 Eylese kimga yamanlık özi aldige kelur Kılmagay hergiz hiyânet kimni bolsa köñli ak 3 Kimni zikrin ayleseñ kıl yahşilik evsâfidin ‘Ayb-ı mü’minni kılur kim sözige salma kulak 4 Kışni zemînide bahâr yaznı zemînide gül Zemînide yüz lütüf olur ger eylese yâriñ firâk 5 Perçe nân-ı coviñe toymadiler enbiyâ Bâtınide yâğı toldur zâhiri kattığ segâk 170 6 Dostige âzâr etti düşmâniga lütf ü rahm Bu cihânni vasfı şuldur sözima salgıl kulak 7 Külbe-i cûyin bile nân cûyin şükür kıl Ehl-i ni’metlargadur kand u şeker zerrîn tabak 8 Her ne kelse dostindin dostin kaşide dost Dostdin ger zehri yetse nûş kıl çeşme kıyâk 9 Kimge sûd etti cihânu bu cihân sultânligi Taht-ı zerrîn tâc u leşker mahzeni tâk u revâk 10 Bil ganîmettır bu kün ham’iyet ey ahbâblar Her güliñ cem’iyetige bir kün olgay ihtirâk 11 Kaldırgâçdin ‘ibret al Sâkıb havâdin kesb eter Perçe-i cânga kanâ’at eyle kıl hâtırnı çâk 86 1 Tarîkat ehli bukün berdiler ‘aceb haberni Kalenderâne otüñlar cihânni cûre güzarni 2 Nisâr-ı cân bile al pîrlerni du’âsını Nesîmi subhı kebidur bahâr aña eserni 3 Dıreht bâğ içide behre aldı hergiz Garezîdin aña tapgunçe bir nazarnı 4 Beyânı kotargilu bülbüldin ilgeri körgil Ki mesîhât-ı du’â vakti nâle-i seherni 5 Közingni yaşlagil u ilkingni aç Hüdâ sâriga Murâdı-ı gülşeni birle bahâr sebze-i tîri 6 Vefâ va’de kılu yâr eşiğidin ketma Veger ne halk içide bî-vukûfidur bedri 171 7 Çerâğ-ı ‘ilm ile yurgil sefâ tarîkige Karangu keçada körseñ vurûd u cû ceri 8 Günâh cerâhatidin derd-i bî-devâ tapsañ Hevâlesige kılıbdur tarîk-ı pîrleri 9 Sefâyı kılıb tile Sâkıbâ köziñ yaşidin Hezânelerde takılmış muniñ kebi güherni 87 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Keçalar yığlab baribân âsitâning yâstânây Sen yatıb uykuñni algıl men yürüb yıldız sanay 2 Gonca leb gül yüz kaşı yâ közi bâdâmım meni Her zamân bakıb cemâlinge temâşâlar kılay 3 Başlarıñdin aylanıb yığlab yürüb tañ atguçe Yâdiñni eyleb ezib bağrım yüragimni tiley 4 El körüb bağrım yarâsın rahm etar mu hâlime Kılmasa derdim ilâcın subh kim kandak kılay 5 Derdiñni yürgan hicâzî perdege yâdiñ kılıb Kû be-kû yığlab yürüb izleb seni kaydin tapay 6 Lâ mekân şehrini izleb bir nişânı tapmadım Yâ közimni kâsesidin yâki cânımdin tapay 7 Ger izingni toprağın tapsam nişânıng uşbu deb Katla katla bûs etib yüz ming atiñdin örgülay 8 Men kebi kûyiñ itlerin tapıb cânım bile Çâk etib köksüm bağır kanım yalâğige koyay 9 Küydürüb Sâkıbnı gerd eyleb külin kökka berib Ey cemâliñ yüzini ul deşt-i sahrâdin tapay 172 88 Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün 1 Yüziñni körsem cennette bağrım tola hâr olgay Sensizin iki ‘âlem eyşi menge zehr-i mâr olgay 2 Seniñsız deşt u sahrâ könülür cennetni gülzâri Libâsı sunduz istibrâkî çün hâr u zâr olgay 3 Meni nâz u na’îm u lütf birle perveriş kıldiñ Vücûdimga sensizin bâğ u cennet çün şerâr olgay 4 Eğer bir yol meni dilhastani aytsañ yaman kul deb Cehennem otı güyâ şâdlikden âb-ı şâr olgay 5 Cemâliñ körsem cennette bir yol ey dilârârım Küyüb âhim otidin dûzehing hem çün gubâr olgay 6 Cemâl-i bâ kemâliñni eğer dûzehde bir körsem Eğer yüz dûzeh olsun közima hürrem bahâr olgay 7 Yüzüñ bir körsetib yüz tîğ ile miñ yol eğer soyseñ Dem-i tîğıñ suvi kevser suvidin heşkdâr olgay 8 Yüragım şerce şerce boldı hicrâniñ yarâsidin Visâliñ birle merhem eyleseñ devlet düçâr olgay 9 Atiñni hâki râhiniñ şumârı bolsa bul Sâkıb Meña yüz mülk-i dünyâdın füzünrâk baht yâr olgay 89 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Hasretâ cânımga dermân yâr –i cânân bolmadı Cânı bî-ârâm-ı zârim anga kurbân bolmadı 173 2 Kadrini bilsem dedim ger kelse külbem sârige Külbem içre bir zamân yâr-i kadrdân bolmadı 3 Neyleyin bî-derd bî-ferdâ iken u señ-i dil Bir zamânı derdlik cânımga dermân bolmadı 4 Şâdlikni körmedi hergiz perîşân hâtırım Bir zamânı hem sohbet-i kâkil perîşân bolmadı 5 Bend edi könglüm Züleyhâ-i zamânım ‘ışkıda Yûsuf-i dilbendi ul çâh-i zindân bolmadı 6 Çâyibâr eşkime kıldım hayân kirpigim Hayf-i bostânide ul serv u hirâmân bolmadı 7 Kâş bogaydı uşal gülruh gülistân zîneti Hayf bu gülşende ul zîbâ gülistân bolmadı 8 Va’de u vaslini kıldı hârlikni astide Hayf kim dîdem arâ hâr –ı megiylân bolmadı 9 Sâkıbâ bir kün bolur dîdenge cânân mûnisiñ Demegil kim ul gülüm dîdemde mihmân bolmadı 90 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Aynı körsem mâh-ı ruhsâriñ dedim tenvîrini Keçalar boynımda kördim kâkiliñ zencîrini 2 Ger namâz içre okusam sûre-i “nûn ve’l –kalem” Rûberû olgum hilâl-i kaşlaring tasvîrini 3 Âyet-i Kur’an tilâvet eylesem her rûz u şeb La’li labiñ şerbetidin körgeyin tefsîrini 4 Ger benefşe lâle vu reyhânni körsem her bahâr Hûn-i ‘âşıkni körürmen ‘ışkının şemşîrini 174 5 Sâkıbâ ölgünçe kılgıl dil u câniñ bile Dilde vü tilde nigâriñ fikri ile zikrini 91 Mef’ûlü Mefâilün Feûlün 1 Kel dîdeme rance kıl kademni Seyr eyle bu gülistân-ı iremni 2 Hüsniñ zekâtidin nigârâ Miskînlara eylegil keremni 3 Ul kûyidin etme nâsahâ men’i Sen daği tavâf kıl haremni 4 Pendimge bu bazmde mefni Tut göş tuz yardımni 5 Sen fikir dehâtın etme ey dil Câ eyleme menzil-i ‘ademni 6 Âheng-i Hicâz eyle mutrib Terk eyle Irâk ile ‘Acemni 7 İlkimde turub sınuk sofâlim Netgüm mey içerge câm u cemim 8 Kıldı cellâd közleriñ cânlara bî-dâd imdi Eşit ey şâh bu mazlûm elidin dâd emdi 9 Derd-i hicr-i gam-ı firkatide hurâsân oldum Bezm-ı vasliñda bu kün köñlüm şâd emdi 10 Zülf açıb şâne urub misk saçıb lütf eyleb Kayddin cân kuşini eylegil âzâd emdi 11 Örgülay şem’i şeb târimi rûşen kıl âsânı Meni pervâne ebr u bâlini berbâd emdi 175 12 Dâne vu hâl kara zülfidin eyleb dâmi Saydı kılsun dil-i mahzûnimni saydı edâ emdi 13 Bülbülâ ötti bahâr eyle bukün mevsûm-i gül Sûd kılgay mu hazân faslide feryâd emdi 14 Dil üyin zülm bile tâki etersın veyrân Kel kadem rence etib eylegil abâd emdi 15 Sâkîyâ bâde-i cân bahş ketur nûş eyleb Deyr peridin alay ‘ışkga irşâd emdi 16 Ders-i ‘ışk u sabak derd velidi Sâkıb’ga Yetmasun nefesi hû fenide eyrâd emdi 92 Fe’ilâtün (Fâ’ilâtün) Mefâ’ilün Fe’ilün (Fa’lün) 1 Yine bir kâʿide beyân eyley Asl söz cângadur şifâ vu devâ 2 Kar u yağmur tökülse issikda Bolğusi yer yüzi cihân ârâ 3 Ger sovuk yerga ikisi yağsa Anda bîcân bolur heme eşyâ 4 Rîzeş nezledin heme ʿillet Cism-i insânda bolğusi peydâ 5 Zarar etmes issik mizâc olsa Gül ü gül açılğusi rûh simâ 6 Zarar etgey sovuk mizâc olsa Küllü ʿillet aña bolur hemrâ 7 Rengiden kan kaçıb zaîf [olgay] Ağır olğusi cümle-i aʿzâ 176 8 Sovukniʿilletin beyân etsem Yukarıda okub körüb añla 9 Hükemâ hikmetin beyân ettim Uşbu reng kâʿide kılıb icrâ 93 Fe’ilâtün (Fâ’ilâtün) Mefâ’ilün Fe’ilün (Fa’lün) 1 Yine kâʿide beyân eyley Cân kulağı birle eşitse 2 Neça sözlerdin kılıb temsîl Erur hâtun misâli ʿarz u semâ 3 Âsumân yerge tökse yamğur Yerdin olgay tevellud eşyâ 4 Hölçilikde semurgusi yerler Şecer u sebze bolgusi huzrâ 5 Haddin aşıb eğer yâğin bolsa Hiç dâne kökarmagay asla 6 Ger hâtun köp yer sovuklikni Bala karnide olmagay hiç câ 7 Balasi ölgey ve çökib kolgay Tuğmay kolmakğini bâʿisi anda 8 Sovuk hölga yer erur tâlib Cümle hâtun uşbu misâl añla 9 Cümle hâtun bile heme yerni Souk hölga tabʿidur âşinâ 10 Aniñ üçün hâtun tabîb olsa Misli âb issik kılur sovukni defhâ 177 11 Buyurur cümleni sovuklikke Issik eşyâ yeme degey asla 12 Yemegil mutlakâ issiklini Kogurib ortagay heme aʿzâ 13 Zinhâr yemegil besed zinhâr İssik öltürğusi heme hiç câ 14 Sovuk eşya erur gülistânlık Bil gûristân heme issik eşyâ 15 Bul zamâne tabîb[i] halkiga Uşbu hikmet bolubdurur icrâ 94 Mef’ûlü Fâilâtü Mefâîlü Fâilün 1 Nâz okuna köksimni nişân eyleseñçi La’liñ kabi bağrım tola kan eyleseñçi 2 Zülfiñger her birle salıb cânıma kallâb Mecnûn kabi suvâ-i cihân eyleseñçi 3 Köksimni cefâ hecridin pâre etersın Köp cevr u cefâlarga nişân eyleseñçi 4 Aşıb tuşar ‘âlem arâ ‘işveleringdin ‘Işk otiga ortab meni kan eyleseñçi 5 Ruhsâr-ı kuyaş tişleri gevher lebi gonca Müjgân oku kaşlarıñ kemân eyleseñçi 6 Câdû köziñe sürme-i hindû çekersın Âhir meni cânımga ziyân eyleseñçi 7 Sâkıbâ başiña saldı Hüdâ ‘ışk cefâsın Allah hakkı köp âh u figân eyleseñçi 178 95 Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün 1 Cism u cân hoşhrâmım iki dâliñsadkasi Ol elif ey servi kaddi bî-misâliñ sadkasi 2 Nûn-i ahd-i ‘anberi derçidin îsâr üçün cân ilkide Yañi aydek vesimeli müşkîn hilâliñ sadkasi 3 Cân tasadduk bolsun ey gül kâmeti mevzûña Kalgan iki nokta ey gül iki dâliñ sadkasi 4 Seyr-i gülşen eylebân bostân sari kılsañ hirâm Tâze güller safhasi ruhsâr-ı aliñ sadkasi 5 Gülşen içre cân berib şâh-ı gül üzre andelib Sındırur teñ şeker şîrîn makâliñ sadkasi 6 ‘Işk deştide şehîd olmuş hezârân’âşıkıñ Cân-ı pâk u bî-zevâlidur visâliñ sadkasi 7 Fırsatidur dilberidin hâkânı ger merdûdidur Sâkıbâ sun bâde kim nîk u hasâliñ sadkasi 96 Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün 1 Sabâ yetkur seherde yâr u cânimga selâmımni Ölümdin hem yamanrak intizâriñ deb peyâmımni 2 Dilimni rûşen etti va’de birle subh-i kâzibdek Mübeddel subh-i sâdıkge kılur mu baht-i şâmımni 3 Dedi meyhânede sâkî cemâlım bâdedin körmes Kirer Mescîdge zâhidler bilalmaydur merâmımni 179 4 Günâh deştige kaçtım lîk lütfidin ümîdim bâr “Tutub zülfimge bend et” dermukin kaçkan gulâmımni 5 Günâhni seli berbâd eyledi bünyâd-ı ‘ömrümni Gamım yok mutlaka pîr u mugân toldırsa câmımni 6 Közimni rûşenini deyr eşiğin hâkidin derler ‘Aceb yok bahtiyâr olsa meña Hak bersa kâmımni 7 Kelib halvetde aydi “ elge sırrım âşikâr etme” Nigârım cân kulağı birle ukgin deb kelâmımni 8 Köray deseñ cemâlim tendin ot câningni ber meña Dedi mirât-ı cândin kör rûh-i bâkuti fâmimni 9 Netarsın körgali çehre cemâlım arzû eyleb Bolur fikrimni alsañ dilge Sâkıb tilge nâmımni 97 Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün 1 Cihânniñ şâhidur her kimni sendek bolsa cânânı Senge cânın fedâ kılmas kişiniñ yokdur imânı 2 Nigâh nergis fettâniñni bî-mârı ger bolsam Hayâli kâmetiñ ma’cunidur cismimni dermânı 3 Tebessüm çağı gevher tişleriñ yâdını ger kılsam Havâsı bahr-i ‘ummân tabkusi kalbim güher kânı 4 Şehîd hanceri ‘ışkıña kılsa tañla hûn da’vâyı Cemâl-i yâr kaña kan emasdur ani tâvâni 5 Kimi kim vasl çâğı bir nigâhiñ feyzini tapsa Cebeli Tûr-i Sinâ sînesi Mûsâ aniñ cânı 6 Takarrub çâğı ilkiñdin kişi kim câm-ı mey tapsa Degil kim ul mü’mini durur yokdur aña sâni 180 7 Cihân meydânige cânâ hirâm eyleb çıkar bosañ Kökargay serv-i nâziñ feyzidin ‘âlem hiyâbâni 8 Cemâlidin nikâb açmas berib dîdâridin va’de Erur mahşer künide ilkimde yârimni dâmâni 9 Nigârâ âsitâniñ toprağı Sâkıb eğer bolsa Hayât-ı câvidân tapkay erur ‘âlemni sultânı 98 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Dalâletde ol kim dünyâda türlük müdde’â eyler Perâkende erur ol kim talebi ‘az Hüdâ eyler 2 Perîzâdiñni öz şîşeñdin ahtar ey safâ tâlib Seña ol şîşe içre her ne maksûdiñ edâ eyler 3 Nigârı nâzenin cismiñde heme cân-ı dil birle Tapar ol mihribânin ol kişi cânide câ eyler 4 Uzak ermes nigârin dâimâ câniñ kuçağide Neçük ol bî-haber cânını cânândin cüdâ eyler 5 Aniñ sırrını köñlüñ içre hem cândin nihân tutgil Hayâli mûy u bûy-i gül raksidin hayâ eyler 6 Aniñdin bî-haber her kim cihân ehli aña düşmân Kim andin bâ haber ‘âlemge özni âşinâ eyler 7 Kişi ani gedâsıdur cihâña hâceti tüşmes ‘Atâ-yı râigân tapgan kişi özni gedâ eyler 8 Kirib mahkûm-ı Sultâña özin teslîm eter hem kim Ayâz kul kebi ‘âlemge özini pâdişâh eyler 9 Cihânni şâhligi Sâkıb hayât-ı câvidân tapgay Tün ü kün kûy-i cânân sâri cânını fedâ eyler 181 99 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Ottüm deriğ dünyâda derd u sitem okub Çün bülbül sitemzededek derd u gam okub 2 Dünyâni siccîni mü’min kâfirni cenneti Dedi Rasul şâh-i arab vel ‘acem okub 3 Hatt u havisni köp okudum çıkmadı sevâd Çıktı sevâd-ı hoş meña ‘ışk-ı senem okub 4 Erurmiş tamâm-ı âdemler mübtelâ-i nefs Nisyân kılur Hüdâ’ini fikr-i direm okub 5 Bolalmas edâ Hüveydâ gam rûzigâridin Yürseñ hazar sal ani dem bedem okub 6 Kayu işge kadem koysam meña andin ziyân boldi Meni bîtâleim ey dostlar köp imtihân boldi 7 Yüzim şûr yolim kattığ yürürmen türfe bî-tâli’ Kime men mihribân bolsam meña nâmehribân boldı 100 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Muhabbet hâsıl etgil dîde-i pür nem kerak bolsa Hüdâ’ni yâdide bolgıl dil-i bî-gam kerak bolsa 2 Yiğidin baş kötarmegil günâhinge tutub mâtem Felekdek sernigün bol câme-i mâtem kerak bolsa 3 Heves tâğide su yokdur yügür anga çün Hâcer Zebihdek dünyânı tep çeşme-i zemzem kerak bolsa 182 4 Ölümse deb kalâğândek günâh deştide kalma Çü bülbül-i hoş nevâ bolgil gül-i hürrem kerak bolsa 5 Kıyâmet âb u rûyidur Hüveydâ yeğlagil dâim Gül-i ruhsâringe tañla seni şebnem kerak bolsa 6 Ölümdin zerre vehmim yok veli korkkuçim andin kim Ki men ölgeymenu ketgey başimdin yâr sevdâsı (Nevâi) 101 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Keladur ‘ilm ehli cümlesige müddeâ kök çay Murâdı hâsı ‘âmı maksadı şâh u gedâ kök çay 2 Eğer tullâblar içse bolur bî-şek Felâtun tab’ Eğer ehl-i ta’rif içse bolgay asfiyâ kök çay 3 Nice hasletlerin bir bir kıladı yâd ey rumûz ehli Kılur uykuni zâil yiğlatıb köñlüñ safâ kök çay 4 Eğer pul tapmasañ cân birle câningni girev kılgıl Müyesser bolsa bir demlem alıb iç yüz tillâ kök çay 5 Biridur kâti’ balgam biridur kuvveti a’zâ Kılur hazm ta’âmiñ terletib ta’biñ safâ kök çay 6 Biturgay gussa vu gamni köterib ter dimâğ eyleb Köñil âyinesin zenkâridin bergey cilâ kök çay 7 [...] cân u köñil bâğige bu yeñliğ meserdur Eğer küfr olmasa Billâh der erdim Rabbenâ kök çay 8 Koyub tiryâki ma’cûniñ bile yâkût evrâkiñ Hekimâ nûş dâru ornige bergil menga kök çay 9 . İçersiz ehl-i Çîn birle eğer kılsañ gizâ kök çay 183 10 Veşika (vaşak )mahzar u fetvâ sakâtiñ tevfikiñ içre Bitiñ ey ‘âlim u müftü dibân içseñ zor kök çay 11 Ey ‘âlim u ‘âlem ders ehli içre ber cümle Kıyâs-ı kısse isbâtın kılıbân müddeâ kök çay 12 [...] rütbesi [...] hatâ mülki hatâ boldı Hatâni kasr etib andin özi boldı edâ kök çay TAHMISLER 1 Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün 1 Bir kaniz u kul erur Havvâ bilen Âdem ata Arz-ı kul boldı sukuniña hıramiña semâ Mâh u ruyiñ sadkasidur kök üze şems u duhâ Ey sabâhiñ sergeştesi Çin mülkide müşk-i Hıtâ [... ] Hoten deştide âhu hem nevâ 2 Enbiyâlar hâsıl etti kurbetiñdin mu’cizât Dîde-i Yakub’ga ber âhiñdin inbisât Bend-i zülfüñ çâh-ı Yûsuf’ga yetkürdi necât Teşneye la’l-i lebiñ zülmet arâ âb-ı hayât Kök üze İsâ hatiñ Hızır’dın ister müddeâ 3 Hîç it mendek cürmüñ içre dâim bolmadı Müstecâb ey señ-i dil kılgan du’âyım bolmadı Men itiñe dergâhiñdin özge câyim bolmadı Yeglarimdin hâredik köñlüñ mülâyım bolmadı Taşni yağmur suvi [hiç] kılgan emasdur mûmiyâ 4 Tâleiim kıldı katâr itlariñ eyleb pisend Çün kilâde zülf-i zincîriñ bolub boynimga bend Hâki bûsin tapganimdin yetti kadr-i ercümend Hâki dergâhiñe yetkürdi meni baht-ı bülend 184 Şükür tâli-i Kâbe maksûda boldi rehnümâ 5 Ka’be hâlin iştiyâkıda siyehdin hırka-pûş Bâde ‘ışkın feyzidin aldı hum içre taptı huş Berhemen deyr içre zinnâring çekib eyler hurûş Deyr peri la’lni nebek şerbetidin cur’a nûş Tâk-ı ebrûniñ ne zâhid kıldı mihrâbi du’â 6 Ka’be-i kûyiñde ey kaddâr kadiñi meyli men Men imâm ‘ışkıñ ey sırrın muhabbet fenâni seyli men Sabâ mihrâbı ebridi seniñdek leyli men Râh-ı ‘ışkında muhabbet ehliniñ ser hayli men Vâmık u Ferhâd u Mecnûn meña eyler iktidâ 7 Şer’i millet taptı Sâkıb kufr elidin incirâm Köz tutarman dîn binâsı emdi tapsa intizâm Ani şükrüni kılurga gûşede eyleb makâm Tâ tirikdür Hâtıf’ni dest ü mâhir subh u şâm Kol açıb saydi ‘umr Sultân üçün eyler du’â 2 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Ey vücûdim peykerin rakm içre ihyâ kılgûçi Katre suvga köz berib keyfige binâ kılgûçi Til berib mehd içre türlük sözge güyâ kılgûçi Akl u idrâk u fetânet birle dânâ kılgûçi ‘Işk köñlige sâlib özige şeydâ kılgûçi 2 Altı künde yetti kök ta’mîrsiz eyleb becâ Ul yetti eyvânini şem’idin eyleb ziyâ Neça türlük hikmet ile sersebz[a] eyleb rasâ ‘Alem-i îcâtda tün kün hükmini eyleb revâ Her sırni hayl- i muhdeslerge ihfâ kılgûçi 185 3 Ni’met-i imân akl ni’meti nefs-i beden Ni’meti icâd ‘ilm ni’meti ferzend ü zen ‘Âlemi içre niçe türlük ni’meti ser-i’ayn Hâlıkı arz u semâ dâreyni Hayyu zü’l Mennân Neça türlük ni’metni hânide peydâ kılgûçi 4 Ay u künni kılıb insân nûride eyleb gedâ Vus’ati kalbini ser- cürfidin eyleb cüdâ Şîşe-i kalbin muhabbet suyidin eyleb safâ Saykalı ‘ışkıni sürtub reñini eyleb sadâ Kalbin mir’atide hüsnün temâşâ kılgûçi 5 Ebr-i nîsân katresidin etti der âb-ı zâr Bir kadin kimmetbahâ elmâs eyleb âşikâr Câ kılıb kûh-i bedehşân içre la’li âbzer Katre- i âbi menidin enbiyâ vu şehriyâr Taht-i deryâda reki mercânni hemrâ kılgûçi 6 Tıfliki bî-desi pâ mehrin atâ köñlide câ Hükm ile sütni anañ karnide eyleb cüdâ Perveriş kıldı niçe künler berib süttin gıdâ Lütf ile mehd içre tün kün çirkini eyleb safâ Bizni yüz miñ lütf ile ölgünçe pervâ kılgûçi 7 Neça türlük sebze toprakdin bâlâ kılıb Suv berib kökde alardin dâneler peydâ kılıb Her yılı halk-ı cihân enbâri içre câ kılıb Ni’met-i elvânni cân ‘âmide bercâ kılıb Gûreni bî-ot pişirmek birle helvâ kılgûçi 8 Kutbi dânâga berib fehm ü hıred zihn ü hayâl Hikmet ehlige berib tedebbür akl u berkemâl Neça Yûsuf’dek perîveşge berib hüsn ü cemâl Cümlesin güldeste-i ‘âlem kılıb hem bî-misâl Cümlesidin dehri âbâdini peydâ kılgûçi 186 9 Nûh kalbidin çıkârıb nevha-i efgânını Şevkini köñilge sâlib kuzgâtib tûfânını Kök dıreht otini sâlib kalbige çobânını Gark-ı deryâ kıldırıb Fir’avn ile Hâmânını Deşt-i metleb kezdirib ilkini beyzâ kılgûçi 10 Bir Halili kalbide ‘işkını eyleb berkemâl Âteşi Nemrud’ni tuğyânige berdi zevâl Eylebân Yakûb’ni oğli gemide pâyumâl Hüsnü Yûsuf’din kılıb bir zerre izhârı cemâl Ani hem öz ‘ışkıde hem çün Züleyhâ kılgûçi 11 Bir kulini kadrini ‘âlem arâ tevkîr etib İns ü cin u vahş u tûyr u bâdeni tashîr etib Lütf u ihsâni bile bir kulni ‘âlem gir etib Berî enfâsige subh-i lütfidin te’sîr etib Kök revâkı üzre nâmını Mesihâ kılgûçi 12 Hüsni nûridin berib hurşîd u mâhga miñ cemâl Kökdin encum feyzini eşyâga eyleb intikâl Ra’d u bark u bâdige yetkürdi te’sîr-i celâl Mahzani feyzi cihâña kıldi isâr-ı nevâl Hikmet izhârin kılıb gubrâni huzrâ kılgûçi 13 Mürge öz rütbesi tevfiki içre câ berib Peşşege öz kudreti hennâside pervâ berib ‘Işkıdın pervânege bir neş’-i mînâ berib Zâtidin hardalga bir hâsiyet bercâ berib Zerreni Sâkıb Sirâci vu Hüveydâ kılgûçi 14 Zikr u tesbîhi ‘ibâdetin kılıb rûh cân arâ Câña şevk ile muhabbet derdini isân arâ ‘Işki şevkini sâlib ‘âlemge cümle el arâ Zikrini öz lefzi birle eydirib elcân arâ Cin u insân u melâik içre gavgâ kılgûçi 187 15 Hilkat içre yer u kökni çün ben-i Âdem etib Göşt ü topraki süñekni tâgdek muhkem etib Miveni eşcârdek yağmurni közde nem etib Yetti kevkebni letâyıf yâdını çün zem etib Herne kökte bârini ten içre berpâ kılgûçi 3 Mef’ûlü Mefâ’ilün Fe’ûlün 1 ‘Işk ehlini şâdumân etib ket ‘Işkıñ rakibi cân etib ket Derdiñdilge pinhân etib ket Ez bagirni közni kan etib ket Âvâre- i cihân etib ket 2 Âşıkların nasîbi kandur Mihriñ dili içre misli cândır Rüsvâyı halâyıkı mahlukdur Yahşi senña halk arâ yamandur ‘Işk elini destân etib ket 3 Kûyuñ iti kün âsitânesi Şehler ani kemterin gedâsı Derdin dil rişini devâsı Yâdiñde bolsa ani şifâsı Tebtiñde yurakni kan etib ket 4 Dergâhini topraği makâmı Cemşîd kolida ani câmi Fe’ğfûr ani zülflik gulâmi Kaysar işiûni bar âdemi İtleriûe hükümdân etib ket 5 Âşık zûd eylegil kereşme Közlerini eyle çeşme çeşme Dillerini eyle şerce şerce 188 Bu câm ile eylegil teşne teşne Bu lütf ile misli kan etib ket 6 Ey âşık dil yara ciğer kan Ahvâli harab közi giryân Mahbûbiñni yâdi señadür cân Lâzım tut özüña âh u efgân Yâdiñde yüzüñni kan etib ket 7 Yâdini diliñde tün ü kün kıl Cisim bârida kâmetin nigûn kıl Ferdâ deme zikrini bu kün kıl Tığ gamide diliñni hûn kıl Ruhsârinñ za’ferân etib ket 4 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Kaşı bismi İlâhi ruhsâr evrâkinde imlâdur Hatı nev-hat perînin Tañridin hükm-i mu’allâdur Lebi deyr içre sâkî “ işrabû” emrige gûyâdur Yüzi gülçehre sâkîniñ tarab hükmige tuğrâdur Yüzide mey gül ol bârânîde üzre temennâdur 2 Sözi lîmûsi telh cânım etgey hûd devâside Kaşı imâsi kasdimge erur hûd eşyâsinde Hatı zülmâti cânım cevrîde gerçe karânğide Lebi la’li helâkimdür egerçe cân fezânide Mesîhâ birle ol gûyâ ölük birle mesîhâdur 3 Esîr-i zülf-i zincîride men mecnûni rüsvâyi Nedim-i akildin bî-gâne eyleb kıldı şeydayi Ciğerde ot yanıb âhım kılur ‘âlemni yegmâsı Demim dûd-i hod elin kılur her lehze sevdâyı Dımağımda körüñ zülfiñi müskindin ne sevdâdur 189 4 Sorub imlâk tikâdür nâz okun atmakga gülheddim Hazârân şükür gam başıma çekdi demârdım Tegâfil şîve şehr âşubsin kâşi bednem Niteyin köksüme tegdi cevâhil kan gam kaddim Hemânâ gam sipâhi kolida ul ok bile yâdur 5 Mahremim derd renc ‘ışkdin tilimdedür besi nâlân Başimde yüz tümen gamdur saçım colida köz giryân Balâlâr taş atıp keminde yurgeyler bolub handân Başım kuş âşiyânı ten mehsûn mârâkindin ‘uryân Ne tañ yaşlar yügürmek her tarafdin kim temâşâdur 6 Kizârib bâde tâbidin boyâlib gülreñ elkâni Sunub küfr ehlige mâ u me’în yeñliğ mey-i bâkî Bolub meyhâreler kani ile [rengi] gülnâr tırnâkî Fedâsi nukûd islâmimge mûg deyrdegi sâkî Ulus kanın tökerdin vehm kılmas gerçi tersâdur 7 Yüzi deride dilni zülf-i dâmı eylemiş tîra Köñülni yârdın hicrân peyâmi eylemiş tîra Közimni dehr arâ furkat gumâmi eylemiş tîra Cihânni çün közümge hecr şâmi eylemiş tîra Ne sûd andin meñakim vusûl-i subh ‘âlem ârâdur 8 Oşal Kahhâr-ı mutlak muhr etib nefsingni kahrige Uşbu gamhânedin Sâkıb anañ Havvâ’ni mihrige Tün ul meyhânedin pîr –i mugân zâhid[ni] zehrige Nevaî der peri güyâkim şeyh[ni] şehrige Fenâ câmı içürdikim harâbât içre gevgâdur 9 Dilâ mağrûr bolma dehr-i fânî lütfi yalgandur Bahâr-i lâlezârini gonca kanl u peykândur Gülistânin bilib kezgil heme har u megîlândır Sehr âsibidin sâlim kutulmaklık ne imkândır Ki mihr-i tîğ külgüsi bark-ı derehşândur 190 10 Muniñdek gülni körgeç bî -ibâ mujgan zehi câhil Bahârini nemudârin körub şâd olmagay bâtıl Bu yeñliğ gülni körgeç mucgân olgay muhyî zâyil Muniñ der körgeç şâd olub külgay zehi mâyıl Bu yeñliğ külgü sâri mihr salgân asr-ı nâdândur 11 Çemen kalbide mundâk günçedin yüz miñ hadeñ peydâ Gülistân içre mundâk handedin yüz miñ hazân peydâ Bahar-ı gülşenide yüz tümen gamdin eser peydâ Tañrı ka’ride andâk mehrdin yüz şu’ledur peydâ Kıya bağride mundâk külgüdin yüz rişte pinhândur 12 Kuyâşdin yıl aydin ders etib cân kasdigedür ceñ Nihândur kahr lütfi zemide hüsnide miñ neyreñ Atib ok jâledin osma kadin ten hüsninadür teñ Cîk-i cöş farkidin ya köngil kasdige âheñ [çekib] Yâgin tiğ haddiñdin katra-i suv lâyinde peykândur 13 Bu yıl devasa tün ü kün jerze tîz aylab halâyıknıñ Beriñ lütf yamğur yağdurub kıl serâb halâyıknıñ Felek kuşi kerh hemçâle ok eyleb halâyıknıñ Buyâni birle aniñdek okni yağdirgay halâyıknıñ Kesriga yer sâri salmak rahna âsândur 14 Safâ tapmas vücûdin mahv kılmay Âdem olsunkim Nefesgüydir meyyitin tapmas nefesi çün İsâ bolsinkim ‘Adam zülmetin açmay danni tapmas Hızır bolsunkim Hayât içre bekâ çün mümkin ermes Nûh bolsinkim Öler hâletde tuğmay ölgen oğli birle yeksandur 15 Cihân teshîrini himmetde derler yok ki ul himmet Bihişt-i câvidân şiddetde derler yok ki ul şiddet Hayât-ı câvidân mevt içre derler yok ki ul zillet Bekâsız çeşmesin zülmetde derler yok ki ul zülmet Sekender âh-ı dûdidin yiğilgândür hirâmândur 191 16 Me’anî nakdini kesb eyle Sâkıb bolma bî-ma’nî Tecerrüd çeşmesi zemide bardur ‘âlem-i ma’nî Hüdâ’din özgeni süymek fenâ yolida bî- man’î Nevaî örtebân ürlük kadem bu yolga koy yanî Ki her hemrâh-i kim bolgay tecerrüd mâne’-i yândur 5 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Edeb nakdidin özge yarga yahşi niyâz olmaz Edeb kanûnini tüzgil edeptin yahşi bâz olmaz Edeb şehbâzidin özge cihânda yahşi bâz olmaz Edeb ser riştesidin tutgil edebdin yahşi râz olmaz Edebsiz ikki âlemde biliñkim serefrâz olmaz 2 Kime ikbâl yüzlense bolur semrûg hemhâne Kime rahmet hemi tüşse sunar ‘âlemge hemâne Kişige Tañrı yâr olsa kurar ‘ârş üzre kâşâne Kime devlet kuşi konsa uçar bî- bâlu her yâne Kimi bahti kârâ bolsa anî desti dirâz olmaz 3 Tekebbür eyleme bî-şikestelik ‘âlemde kesb eyle Riyâzat câmige köp teşnelik ‘âlemde kesb eyle Hüdâ zikri bile dil hastalık ‘âlemde kesb eyle Visâli Yârige leb teşnelik ‘âlemde kesb eyle Mebâdâ kûze- i zerrîn bahâsî sinse âz olmaz 4 Tekebbür eyleme kaddi râst eyleb serv-i ‘ar’ardek Bu gülşende özingni serfirâz etme senûberdek Havâda bâl u bâz ürme ey lâçin-i tîz perdek Uçer könglüng kuşi eflâk üze zâğ u kebûterdek Bülend uçkân bile zâğ u zağan ‘âlemde bâz olmaz 5 Kerem deryâsı bî-pâyân ümîd eyle ilâhidin Sehâvet rahmetige tut özüng köz tut ilâhidin Taleb kıl mağfiret bahridin ümîd et ilâhidin 192 Anîkim haznesi keñdür dile gencu ilâhîdin Eğer bir katresi tamsa tugenmes aslâ az olmaz 6 Hüdâ dergâhide Sâkıb muhabbet mübtelasi bol Kadem ur şevk zavk birle ka‘be maksad gedâsi bol Muhabbet birle bolgil rehnümâlar zeripâsi bol Huzuri iki ‘âlemde muhabbet âşinâsi bol Muhabbetsiz kişini köñli kışdur aslâ yâz olmaz 6 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Nâ fenâ birle bekâ tapmay deme boldim ferâğ Lâ mekân deşti uzâkdur kıl özüñ bu yolga çâğ Kâ’be- i tehkik çün âyine âldında çerâğ Dostlar metleb yakîndür lek ani yoli uzak Himmet âtin binmegünçe yetmegey her kim yeyâğ 2 Uşbu yol ermes hatarsız köp erur çâhi zarar Köp erur dûzd-ı karakçi köp tiken köp cûdi- cer Hâzır u âgâh bolib himmet bile bağlab kemer Bir karışlık bolsa yol koyma kadem bî- rehber Üçramay kalmas belaga her kişi yürse seyâğ 3 Nefs u şeytân leşkerin kast ile eylebdur katâr Dîn u imân rezdi hırs-ı mâl u dünyâ âşikar Uşbu yolda yüz belay u renc u külfet bisyâr Sen “kul euzû”dek karab yürgil yemîn u hem yesâr Bu hatarlık yoldasın zinhâr bol öziñe sâğ 4 Sâlik -i râh-ı tarîkatsın sığın Allâh’ga Tut tevekkül köçesini yur karab hemrâhga İlm-i bâtındur karañû ‘âmiy u gümrâhge Ger karañûde kadem koysañ yıkılgünçe çâhge Ey birâder âl koluñe ‘ilm-i zâhirdin çırâğ 193 5 Tâlib u sâdık olsang hergiz yürme bî-haber Câdde-i şer’i şerîfle yürüb bolgil bâ-haber Yol uzâk yetmek kıyındur yolda köp havf-i hatar Bî –asâ yürme tâyâr yerge tâyib yâniñ siner Yemegil şeytân-ı mel’ûndin ayâğiñe tayâğ 6 Vâdiy-i fakr u fenâ kirgen irenlerdür sinik Deşt-i bî-pâyân erur derrende-i karâkçîler anuk Haybeti ... bu yolni mâhı kursîge husûf Yol ırâk menzil uzâk köptür karâkçidin mahv Uşbu yolda yürmegil bî-âzuka hem bî-yarağ 7 Bela vu renc u tikendir seni kirgen yoluñ Köp velîlerdin ketgandür seni kirgen yoluñ Şîr u ejderler mekânidür seni kirgen yoluñ Köp ‘azim türfe hatarlikdür seni kirgen yoluñ Vehm u havfi uşbu yolni tilbelernî kıldı sâğ 8 Yâr yâdide bolub cân u diliñ nevrûz kıl Sırrı yâdide çû kumri nâle vu sözi kıl Sâkıbâ tûti kebi lutfüñni cân erfûzı kıl Bülbül-i şûride yeñliğ nâle vu cân sözi kıl Ey Hüveydâ kılmagil zikriñni sen taklîdi zâğ 7 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün 1 Maksadim uldurki dostlar terk-i dünyâ eylesem Mâl u cânimni berib sevdây-ı ukbâ eylesem Belki candin hem ötüb Hakni temennâ eylesem Kay küni men azmi Yasrîb birle Bethâ eylesem Mekke’de menzil Medine şehrine câ eylesem 2 Bağlasam Mîkâttın ihrâm belge hem cû Keys Hak habibin sünnetin cân birle kılsam misli Veys Her menâsiklerni kılsam cân bire mânendi Leys 194 Âh urub yürsem Sefâ vu Merve vu Mînâ Kabes Vâcibu’l- mevcûdni sun’in temâşâ eylesem 3 Çöl ü vâdî deşt-i sahrâdın ötüb sorsam Mekke Eylesem hac yâdide bîmârlardek et’eme Bir demi türmey tavâf eylerde etsem dem deme Sûz -i dildin eylesem zemzem kâşide zem zeme Köz yâşim birle anî ceyhûn-ı deryâ eylesem 4 Şevki bûyıdın alıb gâh zevki rihşini minib Geh bolub ser pâ ber-sîne çöl ü sahrâni kütib Hak çakırsa rûhumni “lebbeyke” deb savtın berib Geh figân bezmin korub gehi cunûn-ı ba’yin kılıb Āh-ı âteşnâk urub geh cezbe peydâ eylesem 5 Şol zamân olub tirikley yeğlatib hîş u tebâr Köz yaşimle cân u tendin pâk etib gerd u gubâr Terk etib kavm u karindâşim bile yâr u diyâr Mâl u mülke ot urub cân nakdini eyleb nisâr [ ... ] ravzasin [ ...] eylesem 6 İştiyâki ravza-i pâkiñ dil-i mahzûn bile Āldi râm pikünem ây bile tün kün bile Yâ Rasulallâh özüña târt meni lütfiñ bile Kaysi kün bolgay seni koyniñde me’va eylesem 7 Ravzâ süyige kadem koysam tamâmı hac etib Şâdlikdin nâleler eyleb yine özdün ketib Her tiken zahmini bir güldeste [deb] ümîd etib Uşbu yol zahmetlerin kadrini bir gevher etib Hem gubâr tûtiyâni cism-i binâ eylesem 8 Maksadım oldur Hüdâ’din ey şâhi ‘âlîcenâb Yâsitenib kûy-i Medine özni eyleb hâk-i râh Cennetü’l –baki’eni hâkige kılıb özni penâh Hâki pâyiñe koyuban başimi ey pâdişah Tapşırıb canni Hak’ka dünyâdin tîrâ eylesem 195 9 Sâkıbâ turmey zamâni belni bağlap yolga kir Kimki bu yolga kadem koysa câniñi ber Tut ganimet fırsatıñni ölmey turub bergay sûd Ötti ömrüñ zâyi’Allah yâr emdi vaktidur Uşbu sevdâ birle cân u dilni şeydâ eylesem 8 Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün 1 Bu demdin bu dehr içinde pâkdâmânlıkta hayf Vaktım ötti nice günler şâd u handânlikte hayf Yüz figânikim kasri ömrüm ötti veyrânlikte hayf Geçti ömrüm nakdi gaflet birle nâdânlikte hayf Kalgâni sarf oldi andûr bî-şumârlıkda hayf 2 Eşk ü hasret çıkmayân közdin nedâmet rencidin Tüşmeyân könglüm […] istikâmet rencidin Tenge külfet yetmeyin bir dem ‘ibâdet rencidin Cânga bir düşvârlık tüşmey riyâzet rencidin Sarf boldi nakd utânım ten âsânlikde hayf 3 Fikr ü dünyâ birle boldim âhiretning câhili Zîb u zînet birle köñlüm boldi dünyâ mâyılı Keys –i nâ -meşrû’ işidür boldim aniñ vâsılı Ey müslümânlar körüñkim boldi her dem hâsılı Nefs u kâfir hilesidin nâ-müslümânlikde hayf 4 Ketti eyyâmi yiğitlik yetti vakti pîrlik Kalmadi ‘azâde kuvvet fikirde kalmay bilik Ne kılurni bilmeyân hayrân sînemdür tilik Hayfkim nef eylemes her nicekim teşleb ilik Desem öz ahvâlimge bu nev’ hayrânlikde hayf 5 Ey dilâ ötkerme zâyî bir nefesni kemdür Kadrini bilmes ani özinçe kim bî- akıldur İhtiyât ile fenâ fikride ömrüñni keçür 196 Andâğ işikim iş kılkim püşeymân bomagaysen kimdür Hiç esiğ kılmas hatâ boldi püşeymânlikde hayf 6 Şâhlar bâşide bârdur yüz tümen türlük belâ Dehrniñ gevgâsıdın hârlik fakr u bî-nevâ ‘Aks olur kâri gedâ u şâhlar yevmü’l-cezâ Yahşirâkdürler hesâb olganda sultândın gedâ Hayf kim boldi gedâ evkâtı sultânlikde hayf 7 Sâkıbâ âzğurdi yoldin nefs-i mekkârım meniñ Huz u havf etti mülâfet ömrüm tenhârım meniñ Herdim ermes ebûs ef’âli esrârım meniñ Ey Nevâî gâfil ermes halkdın bârım meniñ Keçti ömrüm nakd gaflet birle nâdânlikde hayf 9 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Hüdâ’din mihribânlık bendesige evvela nândur Heme halk u cihânniñ kuvveti cismi ârâ nândur Tamâm-ı enbiyâ vü evliyâ cismige dermândur Kerîm-i Mun’im u Muhsînni in’âm etgani nândur Fakîr u egniyâ şâh u gedâlar maksadi nândur 2 Birev kılsa ziyâfet cümle ni’metni kılıb tayyâr Nabât u kand ile şeker asalni eylese enbâr Töküb elvân-ı ni’met mâl u dünyâ kılsa köp isâr Eğer nân bolmasa bolğusi onlar cümlesi bî- kâr Tamâmı nâz u nimet bezmi meclis zineti nândur 3 Resâlar mecm’ige meclîs bolsa gülistânlık Okub eşâr dânâlar kılıb mütrib gazelhânlık İrem bâğıda sâkî bâdege kılsa ferâvânlık Eğer nân bolmasa bolgay uşal meclîsge zindânlık Uşal bezm içre nândır cümle ni’met ferâvândur 197 4 Niceler bazı nâña hâr u zâr oldi ketib râhat Tiyâlmay ehl-i evlâd vataña tarttiler gurbet Niçeler derbeder boldi ta’ma eyleb ketib izzet Çiray-i zaferlâği bolub türlük çekib külfet Fakîr u şah-ı âciz yetimler matlabi nândur 5 Bihişt-i câvidânda erdi ul Âdem birle Havva Bolub tâvûs-i ra’nâdek hirâmân kâmeti zîbâ Şebistân kâkili erdi kuyaşdek berk urub sîmâ Melâikler kılurdi secde eyleb kulluğun berpâ Melâikler alarni munda attiler sebeb nândur 6 Çekip leşker Feridûn Îreç [ü]Dahhâk ü Selm ü Tûr Nerîmân Rüstem ü Gürşasb Behmen ey bile Feğfûr Siyâvuş [...] Tahmûrs Şâfur Sekender Nevdir u Efrâsiyâb Keyf ile Tayfûr Töküb bir birlerin kânın kırıldi bâ’isi nândur 7 Hiyâbân u gülistân u bahâristânda türlük gül Muğni vu tûtî huşhân olib “ sevtu’l- bahra” çün bülbül Tökilse tengey u tillâ hazâyinler bile köp pul Dürr ü yâkût elmâs u zümrüt ü la’li vu mercân pul Bolub bul hemesi nân bolmasa bu bezm veyrândur 8 Nebîler serf-i nân eyleb likâ-i câvidân tapti Şehenşâhlar yürütti leşkerin mülk-i cihân tapti Kerem eyleb seherler devlet u cevr u çeben tapti Zekiyy u ‘ârif u dânâ mansab u hem beyân tapti Alarni cümlesi maksûdga yetdi kuvveti nândur 9 Cihân meydânında bağ u ‘imâretler binâ boldi Tuğuldi berçe âdem neslidin sâhib nevâ boldi Fülânun tube’ dânâ nüktedâni der-kıyâ boldi Perîveş gülbeden yusûflikâ köp dilrübâ boldi Bularni cümlesi heylasga keldi kuvveti nândur 198 10 Hezâin serf etib enbârlar birle töküb köp zer Berib tertip bazı zebt ettilar serbâz ile asker Yetib bâğ u ötüp derya kesib bir nice kûhi der Cihanga yürgüzüb hâşine her yân tarkatip leşker Bu yengliğ şûr u şer kıldi alarni maksadi nândur 11 Eğer kattığ riyâzet eyleseñ bî- nân sefâ bermes Kirib mescîdge taat eylesñ nûr u ziyâ bermes Veğer ilm u edeb tahsîliñ etseñ becâ birmes Sehâvet bî- şumâr etseñ aña bî –nân rızâ birmes ‘Ibâdet kuvveti erur husûli hur u rızvândır 12 Veğer nân köp yeseñ lahas bolub köñlüñ karâ bolgay Veğer kem yeb riyâzet eyleseñ kalbiñ sefâ bolgay Ve yâ asla yemey terk eyleseñ cânıñ cüdâ bolgay Veğer nân serfi birle bolsa tâ’ati Hak rızâ bolgay Çıkardi bizni cennetdin yine kirgizgûçi nândır 13 Eğer kelse uyuñe nâgihân bir aç azîz mihmân Aña dünyâ u atlas üzre kimhâb aylasañ şâhân Etib isâr tillâ şâkka vu yâkut ile mercân Kelâm etseñ aña çün bülbül ü tûti huş elhân Eğer nân bolmasa yüz münçe üzzet kılsa veyrândur 14 Felekğe câ etib seyyâre sâbitni çün-i yezdân Sehâvet sel u ra’d u bark u seyr gerdiş-i devrân Bahâristân etib âlemni kukertib sebze-i elvân Ahâki dâneler birle cihâña saldi andin fân Şbu hengâmelerni ayladi eyledi Hak b’âisi nândur 15 Bolur bî-kâri bî-nân ger yesañ ma’cûn-i yakûti Yine ma’cûn-i câvidân ile tiryâk- ı Fâruki Yine ma’cûn-i Câlinûs ile ma’cûn-i Nukrâti Yine ma’cûn-i Eflâtûn ile ma’cun-i Sukrâti Erur bir nân bahâsi yüz ser ma’cûn-i Lokmândur 199 16 Biyâbânlar kezib deryâ keçib âlem kezer tüccâr Seferde renc ü külfetler körib bî-had çekib azâr Ferâvân cüsti-cû sa’y eyleb kezib kahsar-i kahsâr Harid eyleb metâ’u bedel yükleb hem alib bâzâr Meşakkat çekti kün ü kün murâd-ı maksadi nândur 17 Süleyman tahtı câyidür mekânı Andicân Sâkıb Babâsidur Hüveydâ şehr-i Çimyânı Sâkıb Tatba‘a revnak mirzâge kıldi hiç medân Sâkıb Köründi bu muhammes elhubbân közige ehyân Sâkıb Mezâkı cânige şîrîn keldikim ma’nisi nândur 10 Mef’ûlü Mefâ’îlü Mefâ’îlü Fe’ûlün 1 Ey zâtiñ erur pâk-ı muhît heme eşyâ Yoksan heme ‘âlemde mekânıñ [seni]mercâ Toldursañ yer u kök ile menzil u me’vâ Envâr-ı cemâliñ bu cihân içre havâ Zâhirsan u Bâtınsan u Nihânsan u Hüdâ 2 Sûsan til açıb zikr u sifâting arâ nâmûs Bir dîde-i hayrâniñ olubdur pîr tâvûs Tapmakda seni berg-i darahtâni kef efsûs Körmay seni hayret arâ nergis-i közi meyûs Gül[ler] hem köz açıb kılsa cemâliñi temâşâ 3 Ey mülkiñ erur iki cihân şâh-i muazzam Pervenriv emriñde imes târem kaddi hem Bir mezra’a kâriñ miñidin merkez-i ‘âlem Bir bende-i dihkânıñ erur Hazret-i Adem Bir çori vu nânvâiñ erur Hazret-i Havva 4 Derdiñni yükin yer kök imes hamlige lâyık ‘Işkiñe yükini kötarur peyker-i âşık Vasliñni libâsi ani kaddige muvâfık 200 Bir zerre çekib hâr-ı gamingni dil-i Vâmık Bir bergi güliñ noktasidin ‘ârız-ı ‘azrâ 5 Kurbiñ keçasi kalmadı Ahmed’ni rubûdi İdrisni taleb deştide yok boldi vücûdi Kullukda Süleyman’ni nigini edi sûdi Yûsuf’ge heme hüsn-i cemâl erdi nemûdi Ul hem talebin içre edi misli Züleyhâ 6 ‘ Işkıñ ile ateşni Halil eyledi gülşen Eyyûb neyin hükm ile kurt eyledi mesken Bahr içre balık karnide Yûnus’ge neşîmen Ya’kûb kıldi beyt-i hazan kuncide me’men Erre başide eyledi zikriñni Zekeryâ 7 Çuğz oldi suragin kılıb hânesi veyrân Tün keçe çemen kuşlar isteb seni nâlân Yahya seni ‘ışkinde tün ü kün közi giryân Musa’ge ser pâyi erur mehzen pinhân Körgüzdi taleb deştide etib “yed-i beyzâ” 8 Diller heme sahrâyi suragiñde kezerler Cânlar hemesidur çerâğinde kezerler İdrâk heme dad-i derdiñde kezerler Ne bâd-ı sabâ devre bâğında kezerler Kumlar seni isteb yügürüp bâdiy u pâ 9 Akl aklen tapmadiler günâhiñe nüsret İdrâk közi tiye cemâlinde bahasret Âyine-i hüsnüñe cihân közi bahayret Nergiski serâ parâyi erur dîde-i hiclet Âyine közi hüsnüñe hayrân u temâşâ 10 Vuslat tutti Ahmed’ni vücûdi edi bir nûr Tağlar yarilib nûr-i cemâlinde şeb tûr İtleriñini kâkilini gulâmi edi Feğfûr Yâdiñde semâ sır erur nâle –i tenbûr 201 Mihriñle seher kalbi nefs tapti musaffâ 11 Bir lehce tecâvüzde imes kerdişi gerdûn Fermânıñ hatide erur ay bilen kün Zard yazedde muvâfık yüredir bir bire tün kün Hükmiñ bile bark otige yağmur suyu mekrûn Ânlar hemesi ârâyiş eter urze-i gubrâ 12 Bir kulga berib ‘ilm-i ezel birle ebedni Melûn-ı ebed eylediñ ul kâni hasedni Bir hâkistedin yaratıb asî cesedni Menzili bihişt eylediñ ul evvel-i cedni Mescîd-i melâik sen etib ‘âlem-i semânı 13 Tâğlâr hemesi ‘ışkiñde erur dîdes-i ceyhûn ‘Âlem heme mihriñdin erur câlid-i gergûn ‘Işkiñde felek eşk töküb dîdesi pür hûn Teşvîr-i şerâbiñdin erur şurişi mecnûn Te’sir-i cemâliñdin erur ‘ârez-i leylâ 14 Geşti surâdür sana tâlib bahride nahañ Ümîd-i kerâmet etib isyânni nesûhiñ Meyhâreler umit bilen içti suyûhiñ ÂÂsileriñur matlabidin tapti futûhiñ Sultân-ı kerem tâlib u hem genc-i ‘atâyâ 15 Hâlik bile mahluka bu menşe’ edi sâbık Zînetde sefâ kılmağı mahlûkını Hâlik Sâkıbnı gubârini sefâ eylese lâyık İsyânni yükini zerre vücûdige ne lâyık Ey kılguçi âdemni gubârini musaffâ 11 Muhammed Alihan zamanında mahdûm Abdunnebi cân Hâcı Kelân mutahallis Hâtif Abdulhâlik zerkâkilcâña yazılgan gazel Sâkıb muhammes kılgan. 202 Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün Mefâ’îlün 1 Terâvet tapti tâb-bâdedin ruhsâr gülnâri Münâsib tüşti servinâzige ul şûhni reftâri Kaşi biznikige efsûn eturdi çeşm-i ‘âyyâri Keça tebrendi yeldin halka zülf nek ü sâri Köngüller tüşdi erdi bir seri cân erdi bir sâri 2 Bu tün mehtâb arâ evrâk üstide huşi gam Güher mu tökti hatt-ı cafri kıtân üzre mü dirhem Kirân etti şûrbâge kumerya bez a’zam Şeker leb gülgedârım tirildi mey tâbidin bilmem ‘Arak mu lulide yâ âb-ı hayvân mu ölen câri 3 Kaçanki huntati âltun tükmeni ul şûh-i hazman Kabâ çâkide iki dür hebbâb sût kabi rûşen Köründi iki nâri mu dedim ya iki cân men Uzatdim nâristânige kol vahm ile tizârmen Yakinleb bu devlet kolimdin ketmasün nâri 4 Hilâli ‘iyd mu kördüm tu ger şâm üzre nâr tâbmed Tugubdur mu şebi deyhur arâ ul kevkebi esved Hotan miski bile hemvezn olubtur mu zeri emced Tuşubdur şâh sünbül üzre nergis yaprağı bâ cûd Saçi üzre esinçâğı mu ya altunluğ tumâri 5 Giriftâr itti cânim zülfüge ol şûh tebrizî Bahârân şâdumânlık sebzelerge hattı nevhizi Tekellüm vakti bî-haddur saçar la’li şeker rîzi Uyatligmen ki çoğdur halka-i zülf dil avizi Menga yoktur köngilkim eylersem anlar giriftâri 6 Kurub ‘işret bisâtin bu keça ul şûh-i ‘ayyârim Sunubdur [...] bezm arâ ruhsâr-i gülnârim Meña nöbet yetib ilkige câm alganda dildârim Âkardi subh terki bezm kıldı nâzenin yârim Meni dâğ etti Ya Rab kâra bolsun subh-i ruhsâri 203 7 Garîb hasta dil Sâkibni eyleb âşinâ Hâtif Cenâb-i Kibriyâge aytibân hamd u senâ Hâtif Hüdâ dergâhige her keça eyleb ilticâ Hâtif Kılurmen hân-i bîmârni devletin dâim duâ Hâtif Ki çuh lütf eyler ol fermânine kılsın cihândâri 12 1 Meni hâr eylegen yâr özgelerge gülistân ermiş Meni kadrimni bilmes özgelerge kadrdân ermiş Dilim efkâr eyler, özgelerge dilisitân ermiş Menge nâ- mihribân yâr özgelerge mihribân ermiş Meni cânım alıb ağyârge ârâm-ı cân ermiş 2 Kuyub çıkkan ciğerdin âh ile dûdi çerâğimni Tün ü kün etgeni münfecir közdin belâğimni Yolida muntazırlıkda karab turgan karâğımni Ten üzre ümîdi fehm ettim ‘adedsiz târe dâğımni Ki ul mihr ber karârgân şâm-ı hicrândin nişân ermiş 3 Atingni zikri birle tüşti könglüm içre yüz gamlar Cemâling muhmerîding ming nişân dildegi otlar Okub vasfingni dilge şevkdin tüşti tümen oklar Buzulgan köksüm etrâfîdegi köp zahm u nâdekler Bulut kuşlarıga zahmlar çün âşiyân ermiş 4 Rakîbiñ vasl arâ harem gaming zerdâbidin tuydum Yürâgim şerce eyleb reşkidin hunâbeler boldum Köñülni kûzesîge hasrating hûn âbidin koydum Rakîbing sindirib könglümni çîn yiğlab senga aydim Su keltirgan mihmân u kûze sindirgan mihmân ermiş 5 Belâ deştide sergerdân edim gerdûn sâgidler Közim hunâbesini korgan el ceyhûn sâgidler Kezar erdim meşakkat tâğını nâhoş sâgidler Belâ deştide erdim el körüb cehbûn sâgidler Köñül atliğ bizning âvâre vu bî-hânumân ermiş 204 6 Kaçanki cân visâliñ arzûsige bolub mâil Hücûmi ‘ışkdın leşker çekib küç koydi muste’cil Menâsib ber uşal envâcini kunmakge boldı dil Hayâliñ hayli könglüm deştide çün kâbdiler menzil Herâvat yâkgan yer ul menzilde bir dâğı nihân ermiş 7 Kaçankim ul cihân aşubi özge cilve kıldı Neça hil hem bile cihân fethige atlandı Şukûhi hüsndin hayli cihân yekbâr kozgaldı Zamân aşubidin könglümge yüz şiddet yeter erdi Çû fehm ettim anga bâ’isi ul şbu cihân ermiş 8 Ne had tilki zikr eyleb sıfâtı gülgüni yetgen Ne had dilki fikri birle zâtı deştide yetgan Ne had Sâkıb bî-dilki, bî-hûd özidin ketgan Nivâi nazmini kördim kuyâş levhige şebt yetgan Buyurgan ani âlî kadr şâh-ı hurde-dân ermiş 9 Koymadı ey dostlar bu dehr ârâmim bile Bir dehr ötkermedi evkâtım encâmım bile Bir zamânı koymadı devrân sırr u encâmım bile Bir kadeh mey içmedim serv u gül endâmım bile Bir nefes urmadı gerdûn meni kâmim bile 10 Yârsız bir bezm arâ içtim şerâb-ı erguvân Bâde- i gülreng nûş ettim bolay deb şâdumân Tutti berdi yer her sâ’at ser âbi râyegân Her meyi ki aningsiz içtim tapkani gamdin emân Zehr-i gam gûyâ ayrılmış erdi ul câmim bile 11 Ey müslümânlar tirikley otga küysam yahşirâk Yer yüzide körgüçe, körki gümüşim yahşirâk Hak demay dünyâ dedim, dûzehge kirsem yahşirâk Könglüm içre but gami, küfr içre ölsem yahşirâk Ehl-i dîn aldıda bargunçe bu islâmim bile 205 12 Yâr kûyide kuliniñ i’tikâdı tâin ayt Tîğ-ı ‘ışkıdın su bolgan cân-ı bî-ârâmın ayt Cân berur çağda yatur deb subhu bile şâmın ayt Ey sabâ ul gülge mühlik firkatım figânın ayt Belki cân naktidin anga yetkür bu peygâmım bile 13 Kayda lezzet yahşi bolsun menge in’âm ey refîk Kayda bolsun muztarib könglümge ârâmım ey refîk Zehr ile zakkûm bolgay kâmime câm ey refîk Dersdiser yetkürgusidur devlet-i kâm ey refîk Tutmadım ârâm çün bir dem dil u ârâmım bile 13 Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün 1 Cemâliñ meña cânâ edâlık yetmes erdi mu Visâliñsiz yâniñde bî-nevâlık yetmes erdi mu 2 Yine bâz üstige sendin tuşub cânâ yırâk oldum Visâliñ bâğide nâ-âşinâlık yetmes erdi mu 3 Meni sendin cüdâ eyleb keturdi Yârkend içre Cüdâ kılgan u yerde bî-vefâlık yetmes erdi mu 4 Hüdâ türlük belâlarga giriftâr eyledi bizni İkevlen ‘ışk içre mübtelâlık yetmes erdi mu 5 Nice dilberge dil berdim seña ohşatmadım aslâ Çekib türlük arasidin izâlık yetmes erdi mu 6 Seni fikriñni eyleb tolgonub tünler cefâ cilsem Ezeldin başda yüz gam pür cefâlık yetmes erdi mu 7 Hüdâ saldı seni türlük belâlarga kılıb pâzumân Fakîr u ‘âciz u bî-dest fâlık yetmes erdi mu 206 8 Başiñe saldı türlük derdlerni şükri vu şükür eyle Burundin Hak’ga kılgan nâ-revâlık yetmes erdi mu 9 Nice üzrler aydi yârige uzakdın nâtüvân Sâkıb Tün ü kün Hakka kılgan üzrhânlık yetmes erdi mu 14 Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün 1 Fenâ bostânidin köp kâmeti serv u sümen ketti Neça müşk gonca lebler tilleri dür u ‘aran ketti Nisâlar peşvâsı andelib u encümen ketti Vücûdi zîneti gülşen yüzi reşk-i çemen ketti Gülşendin yüzi gül gonca lebi gül [...] ketti 2 Tekellüm çâğıda erdi sözi tûti vü şeker hâ Nisâlar mahfeli içre edi çün bülbül-i gûyâ Muhabbet bostânide edi çün kumrı vu şeydâ Halâyık içre kirgende vücûdi erdi bezm ârâ Bul ‘ışk ehlin savtidin kan eylegen ketti 3 Hüdâ yolida cân birle belini bağlagan erdi Muhibler sözidin uksa kuyub köp yığlagan erdi Muhabbet ehlini yeğlab yüragin dağlagan erdi Bu dünyâdin üzib dil âhiretni çağlagân erd Bu gülşendin yüzi gül gonca leb ketti 4 Özi gamda eyledi tümen gam ehlini âzâd Bu dünyâdin edi nâşâdu ‘âlemni kılurdı şâd Büküldi gamda kaddi ul edi kâmeti şemşâd Yüragi goncadek kan erdiyu bülbüllere ustad Bu gülşendin yüzi gül gonca leb ketti 5 Bekâ mülkige ‘azm etmiş Humâyun Banu Devrân Ciğerler pâre bolsın bu elemle sineler bî-rân 207 Hazân olsun çemen hem bülbüling aksun közidin kan Ki rihlet eylemiş ‘âlemdin ul reşk-i hubân Bu gülşendin yüzi gül gonca leb ketti 6 Perîşân hâl bolsun zülfidek [...] muanberler Eğilsin servler bolsun dütâ kaddi senevberler Yakasın çâk etsun hil’ati gül goncai kızlar Kıyâm etsun mübârek türbeti aldide mahşerler Bu gülşendin yüzi gül gonca leb ketti 7 Çû hükm etti ki [...] ul gülçehreniñ aldide câ tutsun Açıb cennet eşiğin hûrlar hüsnü rızâ tutsun Behîştilar selâmige turib dost-i du’â tutsun Yer u kökni alsa bu nevhe –i va hasretâ tutsun Bu gülşendin yüzi gül gonca leb ketti 8 Kel ey divâne dostım yâd yara dildi kılayluk çâğ Meni divâne kıldı sen bile emdi bolay ortağ İkavlan hasretide adzigani ketsek biyâbân tâğ Muniñdin soñ biza çâğ olmagay bu hâtır-i nâçâğ Bizni ahvâlimizni dem be dem yâd eylegan ketti 9 Cevâhirler sarma etsun mâh-i peykerler gubâridin Açılsun lâleler gül türbeti huld iftihâridin Okub rahmet sedâdın [... ] bülbül kunâriidn Yağulsun âb-ı nisân yağmuri rahmet bahâridin Bu gülşendin yüzi gül gonca leb ketti 10 Bukün defter kılay dostlar [...] yektâni Azîzlar bâğide gül gonca evlâd-ı Hüveydâ’ni Letâfet bostânide kaddi serv u semen sâni Asâlet kânide yâkut-i mercân durur tâci Bu gülşendin yüzi gül gonca leb ketti Mersiye-Târih 208 Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün 1 Diriğâ dünyâdin ‘ukbâga mahsûm-i zamân ketti Kılıb yâr u birâderlerni köp bağrını kan ketti 2 ‘Acâyib bir ribâtidur karâr almakka yol bermas Gahi kim keldi bu dünyâga bî-şek bî-gümân ketti 3 Ceddisidin “Men metâ garîbâga” ‘âmil eyleb “ Fakad mâte şehîdâ” birle evvel sûy-i cinân ketti 4 Tevekkül birle mühkem belga himmet kuvvetin bağlab Medan lil mevti mazmûnide zîr-i hâkidân ketti 5 Edi pîr u mürşid tâlibni toğri yolga başlarga Biz emdi ayrılıb kaldık nitermiz bî-nişân ketti 6 Besâd efsûs evlâd-ı ‘azîzân halk mahsûmi Açılmay gonca emdi bu gülşendin hazân ketti 7 Birâder yeğlaşaylik eylebân köz yaşini deryâ Du dâğ eyleb şbu dem efdal-i halk-ı cihân ketti 8 Keliñlar halk bülbüldek nevâ vu nâle eyleşeylik Kılıb bizlarni köp şeydâ gül-i bu gülistân ketti 9 Müyesser bolmagandur hiç bir insânga bu ni’met Atasidin ceddi pâk kurb-i dil Sâkıb mekân ketti 10 Murahhas erdi hizmettin bolub makbûl pîrige Halfelik makâmide özin eyleb ayân ketti 11 Kişi başige bu yeñliğ musîbet hiç tuşmasdur Salıb ‘âlem elin köñli arâda figân ketti 12 Edi şâm u seherlerde kelâmı emr ile ma’rûf Devâmet halkga eyleb tarîkattın beyân ketti 209 13 Bolub Mecnûn kezaylik deşt-i sahrâni bütün hûni Halâyık rehnümâsi muktedâ-i Çimyân ketti 14 Turarni hohlamay bu bî-vefâ dünyâda yek bâre Uçub pervâz ile cennetge eyleb âşiyân ketti 15 Cihânni derd u renc u mihneti ötüb turar demde Bihamdi lillâh bu cam’-i cû Oş’din emân ketti 16 Atâ kılgıl Hüdâvendâ aña Firdevsidin câyi Bukün dünyâni hoş körmay turolmay bî-gümân ketti 17 Sene bir miñ üç yüz kırk tokkiz erdi dâr-i fânidin Sefer eyleb banâgah kabr bûsidin nihâh ketti 18 Eyâ ahkar saçıb başinge toprak yeğlasañ azdur Öşandak mürşid-i kâmilni kayan ketti kördiñmu Amiluddin/ 1353 210 SONUÇ Orta Asya’da XIV. asırda olgunluk dönemini yaşayan Nakşibendiyye tarîkatı, kısa zamanda Mâverâünnehr’in sınırlarını aşarak, Doğu Türkistan’ın Kâşgar ve Yârkend gibi şehirlerinden Balkanlar’a, Hicazdan Hindistân’a kadar geniş bir İsâm coğrafyasına yayıldı. Bunda bu tarîkata mensup olan şeyhlerin rölleri büyüktür. Özellikle Doğu Türkistan’da yayılmasında Fergana bölgesinin şeyhlerinin etkisi yüksektir. Bunlarda biri olan Salahaddîn Sâkıb 1838 yılında Fergana eyaletine bağlı olan Oş şehrinde Nakşbendiyye tarîkatına mensup şeyh ve şâir Mevlevî Siracüddîn’in hânedânında dünyaya gelmiştir. Yirmi yedi yaşında tarîkata intisâp eden Salahaddîn Babası Şeyh Sirâcüddîn’in dergahında seyr ü sülük eğitimini tamamladı ve halkı irşâd etme yetkisine mazhar olmuştur. Mürşidinin tavsiyesi üzerine Doğu Türkistan’ın Yârkend şehrine giderek ilk irşâd vazifesine orada başlamıştır. 1877’de pîri vefat edince onun dergahında posta oturdu ve sayısı bine ulaşan müridlerine önderlik yapmıştır. XIX asrın sonuna doğru Türkistan’da değişen yönetimin dindarlara olan baskısı dolaysıyla hayatının belli bir süresini Yârkend ve Hoten şehirlerinde geçirmiştir. Salahaddîn Sâkıb’ın eserleri özellikle ailesiyle ilgili kaleme aldığı menâkıb şiiri incelenerek onun adı geçen şehirlere hangi sebeple bulunduğunu, yaptığı seyahatlerin tarihleri ve görüştüğü şahıslar ile ilgili net bilgilere eriştik. 1296/1878 yılında Hicaz’a yolculuk yapmıştır. Medine şehrinde bulunan Nakşbendiyye –Müceddidiyye şeyhi Muhammed Mazhar’ın sohbetlerine iştirak ederek ikinci kere icâzet almıştır. Ayrıca Salahaddîn Efendi’nin şâirlik yönü dikkade değerdir. Yazılarında ve şiirlerinde kullandığı dil sâde ve akıcı olup âyet ve hadislere veya gazelle ehl-i beyte sevgisini serptirmesi onları şefaatçı olarak görmesi, dostu şâir Muhyî Hokandî’nin kendisine yazdığı nazirelere cevap olarak benzer nazire yazması onun şâir olan babasının dershânesinde dîvân edebiyatı eğitiminde başarılı olduğunu göstermektedir. İşlediği tasavvufî konuları şiirsel anlatımla ve basit bir şekilde yazması takdire şayandır. Tasavvufun önemli konularından olan letâif ve murâkabeler konusunu sâde bir dille anlatması, dizelerin takip ettiği uyumluluk, pîre karşı olan muhabbeti, doğru mürşid seçiminde koyduğu kriterilerler bunun delilidir. 211 Mürid eğitimine önem veren bir şeyh olarak kendisiyle uzak mesafelerde olan müridlerini tarîkat eğitiminden uzak kalmaması için sâliklerin günlük yapmaları gereken amellerini içeren risâle kaleme almış, müridlerine ulaştırarak eğitimlerinde onlara kolaylık sağlamıştır. Müridlerine şefkatlı davranması kendi çocuğu gibi sevmesi ciğerpârem gözümün nurları diye hitab etmesi onun yufka yürekli bir şahsiyet olduğunu göstermektedir. Şeyh Sâkıb’ın yaptığı mühim işlerden birisi 1907 yılında dedesinin babası olan XVIII asırda Fergana’da yaşayan dergah sahibi sûfî ve Dîvân sahibi şâir olan Hocanazar Hüveydâ’ın dîvân’ını Taşkent’te yayınlamasını sağlamıştır. Salahaddîn Efendi bir taraftan atalarından aldığı mirâsa hakkıyla sahip çıkarken, diğer taraftan bu mirâsa hakkını vererek taşıyabilecek mevruslar da yetiştirmiştir. Oğlu ve halifesi şeyh Kameruddîn, babası Salahadaddîn Sâkıb’dan sonra Fergana eyaletinde irşâdla meşgul olmuştur. Komünist rejimde olan hükümetin müslüman halka yaptığı zülümler artınca halk tarafından düzenlenen Basmacılar hareketinde iştirak etmiş, başarı olmayan sonucun neticesinde de Doğu Türkistan’a gitmiştir. Kameruddîn şeyh gittiği şehirlerde mürid yetiştirmeye, tarîkatını yaymaya çalışmıştır. Onun yoluna babası Sâkıb’ın adına nisbet ile Nakşbendiyye- Sâkıbiyye adı verilmiştir. Sekiz seneye yakın bir müddet faaliyet gösteren şeyh bu bölgelerde de başlayan kömünist hareketlerine karşı müridleriyle karşı gelmesi sonucunda sürgün edilmiş ve öldürülmüştür. Ferganalı şeyh yerine Eyyûb Kârî Âhun gibi mürid bırakmıştır. Eyyub karıYârkent’te 1945 yılında Eyyûb Kârî medrese inşa ederek tarîkatını medrese temelli hafî zikir yapan tarîkat olarak sürdürmüştür. Tasavvuf ve tarîkatla dair kaleme aldığı Menba’ u’l- esrâr adlı eseri ile kendisinden sonra tarîkata intisap edecek olan müridler için tarîkatlarının temel bir kaynağını teşkil etmiştir. Doğu Türkistan’ın her bölgesinde geniş çapta yayılan, ilgi gören Nakşbendiyye- Sâkıbiyye tarîkatı son temsilcisi Şâh-ı Merdân’ın 1991’de vefatına kadar devam etmiştir. Uzun yıllar tarîkat geleneği ve ilk Türk mutasavvıfların yetişdiği, yaşadığı ve faaliyet gösterdiği Türkistan’da Orta Asya Türkçesiyle kaleme alınan tasavvufî manzum bir eseri günümüz harflerine aktarmış bulunmaktayız. Yine o bölgede tasavvuf ve tarîkat geleneğinin son temsilcilerinden biri olan Salahaddîn b. Mevlevî Sirâcüddîn’in hayatını, tarîkata dair yaptığı hizmetlerini ve tasavvufî görüşlerini, mürid eğitiminde kullandığı 212 uslûbunu ele almış bulunmaktayız. Yanısıra müridi şeyh Kameruddîn vasıtası ile Doğu Türkistan’a yayılan Nakşibendiyye-Sâkıbiyye tarîkatı hakkında bilgiler vermeye çalıştık. Bu çalışma Orta Asya’da Tasavvuf ve Sûfîler konusunda hazırlanabilecek çalışmalara kaynak olmasını dileriz. 213 KAYNAKÇA ALİYEV İsmâilcân ve diğ., İbn Sinâ İzdaşı Amanhan Mahsum, Andican: Andican Neşriyatı, 2003. CALALOV Tohtasin, Banu, Taşkent; Yaş Gvardiya Neşriyatı, 1963. , Go’zallik Âlamide, Taşkent: 1979. GÜZELDİR Muharrem, Abuşka Lüğatı, (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Erzurum: Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2002. HÜVEYD Hocazar, Dîvân, nşr. İsmatullah Abdullah ve Kadirkul Rozmatzâde, 1.b., Taşkent: Yangi Asr Neşriyatı, 2005. , Hazan Bolmas Bahârım Bâr, nşr. Tâhire Moidinova ve Davranbek Moidinov, Oş: Algoritm Neşriyatı, 2013. KANAR Mehmet, Farsça-Türkçe Sözlük, 4.b., İstanbul: Say Yayınevi, 2015. KASİMOV Begali ve diğ., Millî Uygoniş Devri Özbek Edebiyatı, Taşkent: Ma’neviyât Neşriyatı, 2004. MUTÇALI Serdar, Arapça -Türkçe Sözlük, İstanbul: Dağarcık Yayınevi, 2012. RÜŞDİY Muhammed Sıddık, Avliyâlar Sultânı; Turânlık Valiyler hzr. İkrâmiddin Âstanakul oğlı Âkkurgâny, Taşkent: Yangi Asr Avlodi Neşriyatı, 2004. SÂKIB Salahaddîn, Ma’mûlât-ı Sâkıbî, şahsî kütüphanemizdeki hüsha. , Dîvân, Yazma Eser şahsî kütüphanemizdeki hüsha. SODİQOV Hamdam ve Nazrulla Jorayev, Özbekistan Tarihi, Taşkent: Şarq Neşriyatı, 2011. TEK Abdurrezzak, Tarihi Süreçte Tasavvuf ve Tarikatlar, Bursa: Bursa Akademi Yayınevi, 2016. TOSUN Necdet, “Salahaddîn Sâkıb”, Türkiye Diyânet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, (DİA), İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM), 2016, C.32, s.498. 214 , Türkistan Dervişlerinden Yadigâr, 1. b5., İstanbul: İnsan Yayınları, 2011. , Bahâeddîn Nakşbend,6.b., İstanbul: İnsan Yayınları, 2015. , İmâm-ı Rabbânî Ahmed Sirhindî, 5.b., İstanbul: İnsan Yayınları, 2016. TÜRER Osman, “ Letâif-i Hamse”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi (DİA), İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM), 2003, C.27, s.143. ULUDAĞ Süleyman, “ Murakabe”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi (DİA), İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM), 2006, C.31, s. 204. YÂRKENDÎ Kârî Âhun, Menbaʻu’l- ersâr, şahsî kütüphanemizdeki nüsha. ZARCONE, Thierry, “The Sufi Networks in Southern Xinjiang during the Republican Regime (1911-1949). An Overview”, S.Dudoignon- H. Komatsu (ed.), İslam and Politics in Russia and Central Asia (Early 17 th-Late 20th Centuries), London 2001, s. 119-132. , “ XX. Yüzyıl Doğu Türkistanı’nda Sûfî Silsileleri ve Evliyâ Sevgisi”, (çev. Ekin Keskin), Türkler (ed. Hasan Celâl Güzel ve dğr.), Ankara; Yeni Türkiye Yayınları, 2002, XX, 282-289 MAKALELER Kadirkul Rozmatzâde, Hocamzarar Hüveydâ, Taşkent: 30.11.2016, www.kh-davron.uz Necdet Tosun, “Kırgızistan Tarih ve Kültüründe Tasavvuf”, s.36, İstanbul, Marmara İlahiyat Fakültesi Dergisi Tasavvuf, 2015, s.112-113. Diğer Kaynaklar İNAMUTDİNOVA Gülçehre Hanım (Salahaddîn Sâkıb’ın torunu) ile evinde 01.05.2013 MAMACANOVA Şükürhan tarihinde yapılan mülâkat, Oş 2013 MAMACANOVA Şahide Hanım (Salahaddîn Sâkıb’ın torunu) ile Aralık-Ocak aylarında yapılan mülakat. Oş 2011. 215 MAZHARİDDİNOVA Lezâket Hanım (Salahaddîn Sâkıb’ın torunu) Kasım 2018 yapılan mülâkat. SALAHUTDİNOVA Kimyahan (Salahaddîn Sâkıb’ın torunu) Kasım ayında yapılan mülâkat, Oş 2010. MOİDİNOVA Madinabonu, Salahuddin Sâkıb Maʻmûlât-ı Sâkıbiyye, (Bitirme Tezi), Oş: Oş Devlet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, 2015. 216 EKLER EK 1. SİLSİLE Silsile-i Tarika-i Ȃliyye Nakşibendiyye-Ahrâriyye-Müceddidiyye- Sâkıbiyye Ubeydullah Ahrâr (ö. 895/1490) Mevlânâ Muhammed Ȃbid Kādî (ö.922/1516) Mahdûm-ı a‘zam Ahmed el-Kâsânî (ö. 949/1542) Muhammed Emîn Hâcem (ö.1062/1652-3) Hidâyetullah Ȃfak Hocam (ö.1104/ 1693) Gâyib Nazar Fergânî (ö.1168 /1754) Hâce Nazar Îşân Hüveyda (ö.1193/1780) Hâl Muhammed Îşân Oşî (ö. 1271/1854) Şeyh Siracüddîn mulakkab Mevlevî Sirâcî (ö.1295/1877) Şeyh Muhammed Salahaddîn el- Oşî mulakkab Sâkıb (ö. 1328/1910) Şeyh Muhammed Kameruddîn el- Hac el- Ûşî (ö. 1356/1938) Şeyh Eyyub Kârî Ȃhunum mulakkab Ziyâuddîn Yârkendî (ö. 1952) Şeyh Musâ Ȃhunum (ö. 1960) Şeyh Abdurraşid Mevlevî Feyzebâdî (ö.?) Şâh-ı Merdân Kârî Tarfânî (ö. 1987) 217 Silsile-i Tarika-i Ȃliyye Nakşibendiyye-Müceddidiyye- Sâkıbiyye İmam-ı Rabbânî (ö.1034/1624) Urvetu’l-Vuskâ Muhammed Ma’sûm (ö.1099/1687) Ubeydullah Hardı Halfe (ö.?) Muhammed Pârsâ (ö.822/1420) Muhammed Resâ (ö.?) Fazl Ahmed Ma’sûm Sirhindî (ö.?) Abdürrahîm Merginânî (ö.?) Halife Hâl Muhammed İşân Oşî (ö.1271/1854) Şeyh Sirâceddîn Mevlevî (ö.1295/1877) Şeyh Muhammed Salahuddîn el-Hakânî, el- Oşî (ö.1328/1910) Şeyh Muhammed Kameruddîn el-Hac el- Oşî (ö.1356/1938) 218 Silsile-i Tarika-i Ȃliyye Nakşibendiyye-Müceddidiyye- Sâkıbiyye İmâm-ı Rabbânî (ö.1034/1624) Muhammed Ma’ sûm (ö.1099/1687) Abdullah Dihlevî (ö.1240/1824) Nûr Muhammed Bedâyûnî (ö.1135/1722) Mirza Mazhar Cân-ı Cânân (ö.1195/1781) Ebû Sa’ îd Dihlevî (ö.1250/1834) Ahmed Sa‘îd Dihlevî Medenî (ö.1277/1861) Muhammed Mazhar Dihlevî Medenî (ö.1301 /1883) Şeyh Muhammed Salahuddîn Hakânî el-Oşî (ö.1328/1910) Şeyh Muhammed Kameruddîn el-Hac el-Oşî (ö.1356/1938) 219 EK 2. SALAHADDÎN SÂKIB DİVAN’INDAN SAYFALAR 220 221 EK 3. AİLE ŞECERESİ Kul Süleyman Şeyh 1624-1725 Tölek Nuhammed Sûfî Er Nazar 1652 - 1745 Gâyib Nazar 1678-1754 Hâce Nazar Hüveydâ 1703 - 1780 Hâl Muhammed Îşân1754 - 1854 Şerefuddîn (Hacı Muhammed) Siracüddîn Mevlevî 1822 - 1877 Fahruddîn Semer Banu Selâddîn Sâkıb Tabib Amanhan Mahsun 1835 - 1919 1837 - 1891 1838 - 1910 1875 - 1961 Zâhiruddîn Halfe Şeyh Kameruddîn 1856 - 1910 - 1938 222 EK 4. FOTOGRAFLAR Resim 1 Hocanazar Hüveydâ’nın Özbekistan’ın Fergara şehrine bağlı Çimyân köyünde bulunan türbesi. Resim 2 Özbekistan’ın Taşkent şehrindeki Hüveyâ Camii 223 Resim 3 Salahaddîn Sâkıb 224 Resim 4 Salahaddîn Sâkıb’ın Kırgızistan’ın Oş şehrinde bulunan türbesi 225 Resim 5 Hüveyda oğlu Hâl Muhammed Îşân Şâir Sirâcüddîn Îşân ve çocukları Semer Banu 1837-1891 Salahaddîn Sâkıb 1838-1910 Meşhûr Tabib Amanhan Mahsum 1881-1961 226 Resim 6 Salahaddîn Sâkıb’ın Oş’ta postnişîn olduğu Müceddidî tekkesi. Günümüzde Çınar çay bahçesi olrak hizmet vermektedir. 227 Resim 7 Salahaddîn Sâkıb Efendi’nin babası ve mürşidi şeyh Sirâcüddîn’in tarafından tekkeye dikilen çınar ağacı. 228 Resim 8 Salahaddîn Sâkıb’ın oğlu Hasancan Mahsumdan torunu Lezâket Hanım ve eşi Amanullâh 229