T.C. ULUDAĞ ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ FARKLI HAMMADDELERDEN ELDE EDĐLEN OPEN-END ROTOR ĐPLĐKLERĐNDE EĞĐRME ELEMANLARININ ĐPLĐK ÖZELLĐKLERĐNE ETKĐLERĐ GÖZDE BUHARALI Doç. Dr. Sunay ÖMEROĞLU (Danışman) YÜKSEK LĐSANS TEZĐ TEKSTĐL MÜHENDĐSLĐĞĐ ANABĐLĐM DALI BURSA – 2012 Her Hakkı Saklıdır TEZ ONAYI Gözde BUHARALI tarafından hazırlanan “Farklı Hammaddelerden Elde Edilen Open- End Rotor Đpliklerinde Eğirme Elemanlarının Đplik Özelliklerine Etkileri” adlı tez çalışması aşağıdaki jüri tarafından oy birliği/oy çokluğu ile Uludağ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı’nda YÜKSEK LĐSANS TEZĐ olarak kabul edilmiştir. Danışman: Doç.Dr. Sunay ÖMEROĞLU Başkan: Doç. Dr. Sunay ÖMEROĞLU Đmza U.Ü. Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Tekstil Teknolojisi Anabilim Dalı Üye: Prof. Dr. Özcan ÖZDEMĐR Đmza U.Ü. Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Tekstil Teknolojisi Anabilim Dalı Üye: Doç. Dr. Ali DURMUŞ Đmza U.Ü. Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Mekanik Anabilim Dalı Üye: Prof. Dr. Şükriye ÜLKÜ Đmza U.Ü. Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Tekstil Teknolojisi Anabilim Dalı Üye: Yrd. Doç. Dr. Behiye KORKMAZ Đmza U.Ü. Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Mekanik Anabilim Dalı Yukarıdaki sonucu onaylıyorum Prof. Dr. Kadri ARSLAN Enstitü Müdürü ../../2012 U.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, tez yazım kurallarına uygun olarak hazırladığım bu tez çalışmasında, - tez içindeki bütün bilgi ve belgeleri akademik kurallar çerçevesinde elde ettiğimi, - görsel, işitsel ve yazılı tüm bilgi ve sonuçları bilimsel ahlak kurallarına uygun olarak sunduğumu, - başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda ilgili eserlere bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunduğumu, - atıfta bulunduğum eserlerin tümünü kaynak olarak gösterdiğimi, - kullandığım verilerde herhangi bir tahribat yapmadığımı, - ve bu tezin herhangi bir bölümünü bu üniversite veya başka bir üniversitede başka bir tez çalışması olarak sunmadığımı beyan ederim. 10.10.2012 Gözde BUHARALI ÖZET Yüksek Lisans Tezi FARKLI HAMMADDELERDEN ELDE EDĐLEN OPEN-END ROTOR ĐPLĐKLERĐNDE EĞĐRME ELEMANLARININ ĐPLĐK ÖZELLĐKLERĐNE ETKĐLERĐ Gözde BUHARALI Uludağ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı Danışman: Doç. Dr. Sunay ÖMEROĞLU Đlk olarak 1960’lı yılların sonlarına doğru ticari olarak kullanılmaya başlanılan open-end rotor iplikçiliği, günümüzde konvansiyonel ring iplikçiliği ile birçok yönden boy ölçüşebilecek seviyeye gelmiştir. Open-end rotor iplik makinelerinin otomasyona çok uygun olmaları ve yüksek üretim hızları sayesinde kullanımları sürekli olarak artış göstermiş ve open-end rotor iplikçiliği bugün için dünyada yaklaşık %30 civarında bir paya sahip olmuştur. Bu çalışmada; open-end rotor iplikçiliğinde kullanılan çeşitli tipteki açma silindiri, rotor ve iplik çıkış düzelerinin farklı hammaddelerden elde edilen iplikler (normal viskon, telef viskon ve polyester) üzerindeki etkileri incelenmiştir. Đpliklerin elde edilmesinde Schlafhorst Autocoro 480 open-end rotor iplik makinesi kullanılmıştır. Bu çalışmanın amacı, farklı hammaddelerden elde edilen open-end rotor ipliklerinde eğirme elemanlarının iplik özelliklerine etkilerini incelemektir. Bu amaçla, bu çalışmada dört farklı açma silindiri, beş farklı rotor ve beş farklı düze kullanılmıştır. Çalışmada incelenen iplik özellikleri; mukavemet, uzama, düzgünsüzlük, çeşitli iplik hataları ve tüylülüktür. Ele alınan faktörlerin etkisini incelemek amacıyla, üç farklı hammadde için de, ipliklere ait özellik ölçüm sonuçları kullanılarak, faktöriyel analiz yöntemiyle istatistiki analizler yapılmış ve bunların neticeleri hakkında değerlendirmeler yapılmıştır. Sonuçlar genel olarak değerlendirildiğinde; her üç eğirme elemanın da, üç farklı hammaddenin kullanılmasıyla elde edilmiş open-end rotor ipliklerin özellikleri üzerinde önemli etkilerinin olduğu görülmüştür. Anahtar Kelimeler: Open-end rotor iplikçiliği, Viskon, Polyester, Açma silindiri tipi, Rotor tipi, Đplik çıkış düzesi tipi, Đplik özellikleri, Đstatistiksel analiz 2012, xiii + 176 sayfa. i ABSTRACT MSc Thesis EFFECTS OF SPINNING ELEMENTS ON OPEN-END ROTOR YARN PROPERTIES WHICH PRODUCED FROM DIFFERENT RAW MATERIALS Gözde BUHARALI Uludağ University Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Textile Engineering Supervisor: Assoc. Prof. Dr. Sunay ÖMEROĞLU Open-end rotor spinning system, which was begun to be used commercially during late 1960s, is now used as succesfully as the conventional ring spinnnig system. Thanks to open-end rotor yarn spinning machines are very suitable to automation and have high production speeds, use of these machines have increased permanently and for today open-end rotor yarn spinning in the world has had a share of about 30%. In this study, the effects of opening roller types, rotor types and the navel types are examined on the resultant properties of yarns which are obtained from different materials (normal viscose, waste viscose and polyester). During the study, Schlafhorst Autocoro rotor spinning 480 machine is used. The purpose of this study is to examine in open-end rotor yarns which are obtained from different materials, effects of spinning elements on open end rotor yarn properties. With this purpose in this study are used four different opening-rollers, five different rotor and five different take-off nozzle. Yarn tenacity, elongation, irregularity, hairiness, IPI values are taken into consideration during the study. In order to determine the effects of the factors which are given above, for three different material, the statistical analyses are carried out with the method of factorial analysis and discussed with respect to the yarn experimental results. The results of this study generally show that, each of the three spinning components has an important effects on the open-end rotor yarn properties. Key words: Open-end rotor yarn spinning, Viscose, Polyester, Opening roller type, Rotor type, Navel type, Yarn properties, Statistical analysis 2012, xiii + 176 pages. ii TEŞEKKÜR Yüksek lisans tez konumu belirleyen, değerli bilgi ve tecrübeleriyle bana her zaman yol gösteren ve sürekli desteğini hissettiğim Danışmanım Sayın Doç. Dr. Sunay Ömeroğlu’na sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Đpliklerin üretildiği ve iplik testlerinin gerçekleştirildiği Göl Đplik Şeremet Tekstil San. ve Tic. A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Sayın Refik Ertem’e, eğirme elemanlarının teminini sağlayan Đşletme Müdürü Sayın Ali Galip Bayraktar’a, ipliklerin üretilmesi sırasında bilgi ve tecrübeleriyle bana her zaman yardımcı olan Open-End Rotor Đplik Eğirme Makinesi Ustası Sayın Mustafa Kızman’a ve destekleri için tüm Fizik Laboratuvarı personeline teşekkürlerimi sunarım. Çalışmam boyunca bilgi ve tecrübeleriyle desteğini esirgemeyen Sönmez Pamuklu Sanayii A.Ş. Đşletme Müdürü Sayın Erkin Kazım Akkuş’a teşekkürü bir borç bilirim. Hayatımın her anında olduğu gibi yüksek lisans tezim boyunca da hep yanımda olan ve bana güç veren sevgili annem Nazmiye Buharalı, babam Abdulhamit Buharalı ve kardeşim Mehmet Buharalı’ya sonsuz teşekkür ederim. Gözde BUHARALI 10.10.2012 iii ĐÇĐNDEKĐLER Sayfa ÖZET ............................................................................................................................ i ABSTRACT ................................................................................................................. ii TEŞEKKÜR ................................................................................................................ iii ĐÇĐNDEKĐLER ............................................................................................................ iv SĐMGE VE KISALTMALAR DĐZĐNĐ ........................................................................ vii ŞEKĐLLER DĐZĐNĐ ..................................................................................................... ix ÇĐZELGELER DĐZĐNĐ ................................................................................................ xi 1. GĐRĐŞ ....................................................................................................................... 1 2. KAYNAK ÖZETLERĐ ............................................................................................. 4 2.1. Kısa Lif Eğirmeciliğinde Kullanılan Đplik Eğirme Metotları ................................... 4 2.2. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Đplik Üretim Sistemi ve Đplik Özellikleri............... 11 2.3. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Kaliteye ve Üretime Etki Eden Faktörler .............. 23 2.3.1. Hammadde özelliklerinin etkisi ......................................................................... 23 2.3.1.1. Lif mukavemeti/lif kopma uzamasının etkisi .................................................. 28 2.3.1.2. Lif inceliğinin etkisi ....................................................................................... 29 2.3.1.3. Lif uzunluğunun etkisi .................................................................................... 30 2.3.1.4. Diğer lif özelliklerinin etkisi ........................................................................... 31 2.3.2. Uygulanan hazırlık işlemlerinin etkisi ............................................................... 33 2.3.3. Kullanılan eğirme elemanlarının etkisi .............................................................. 36 2.4. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Açma Silindirinin Đplik Özelliklerine Etkisi.......... 39 2.5. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Rotorun Đplik Özelliklerine Etkisi......................... 47 2.6. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Đplik Çıkış Düzesinin Đplik Özelliklerine Etkisi .... 62 2.7. Đplik Kalite Parametreleri .................................................................................... 76 2.7.1. Đplik mukavemeti .............................................................................................. 76 2.7.2. Đplik düzgünsüzlüğü ve iplik hataları ................................................................. 77 2.7.3. Đplik tüylülüğü .................................................................................................. 79 3. MATERYAL VE YÖNTEM................................................................................... 81 3.1. Materyal ............................................................................................................... 81 3.1.1. Hammadde ........................................................................................................ 81 3.1.2. Open-end rotor iplik eğirme sistemi ve eğirme elemanları ................................. 82 3.2. Yöntem ................................................................................................................ 85 3.2.1. Đplik hazırlık prosesleri ...................................................................................... 85 3.2.2. Open-end rotor iplik eğirme makinesinde kullanılan çalışma parametreleri ....... 87 3.2.3. Üretim planı ...................................................................................................... 87 3.2.4. Üretilen ipliklere uygulanan testler .................................................................... 89 3.2.4.1. Đplik numara testi ............................................................................................ 89 3.2.4.2. Đplik mukavemeti testi .................................................................................... 90 3.2.4.3. Đplik düzgünsüzlüğü, iplik hataları ve iplik tüylülüğü testi .............................. 91 3.2.5. Đstatistiksel analiz .............................................................................................. 92 3.2.5.1. Faktöriyel varyans analizi ............................................................................... 92 3.2.5.2. SNK (Student-Newman-Keuls) testi ............................................................... 94 4. BULGULAR .......................................................................................................... 96 4.1. Normal Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklere Ait Ölçüm Sonuçları .................... 96 4.2. Telef Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklere Ait Ölçüm Sonuçları ........................ 99 4.3. Polyester Kullanılarak Üretilen Đpliklere Ait Ölçüm Sonuçları ........................... 101 5. TARTIŞMA VE SONUÇ ...................................................................................... 104 iv 5.1. Tartışma ............................................................................................................. 104 5.1.1. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ölçüm sonuçlarının değerlendirilmesi ............................................................................................. 104 5.1.1.1. Kopma mukavemeti sonuçlarının değerlendirilmesi ...................................... 104 5.1.1.2. Kopma uzaması sonuçlarının değerlendirilmesi ............................................ 106 5.1.1.3. Düzgünsüzlük sonuçlarının değerlendirilmesi ............................................... 107 5.1.1.4. (- %40) Đnce yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi .................................. 108 5.1.1.5. (+ %50) Kalın yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi ............................... 110 5.1.1.6. (+ %200) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi ................................... 111 5.1.1.7. (+ %280) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi ................................... 113 5.1.1.8. Tüylülük sonuçlarının değerlendirilmesi ....................................................... 114 5.1.1.9. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin sonuçlarına ait genel değerlendirme .................................................................................................. 116 5.1.2. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ölçüm sonuçlarının değerlendirilmesi ............................................................................................. 117 5.1.2.1. Kopma mukavemeti sonuçlarının değerlendirilmesi ...................................... 118 5.1.2.2. Kopma uzaması sonuçlarının değerlendirilmesi ............................................ 119 5.1.2.3. Düzgünsüzlük sonuçlarının değerlendirilmesi ............................................... 120 5.1.2.4. (- %40) Đnce yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi .................................. 122 5.1.2.5. (+ %50) Kalın yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi ............................... 123 5.1.2.6. (+ %200) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi ................................... 124 5.1.2.7. (+ %280) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi ................................... 125 5.1.2.8. Tüylülük sonuçlarının değerlendirilmesi ....................................................... 127 5.1.2.9. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin sonuçlarına ait genel değerlendirme ........................................................................................................................ 128 5.1.3. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ölçüm sonuçlarının değerlendirilmesi ........................................................................................................................ 129 5.1.3.1. Kopma mukavemeti sonuçlarının değerlendirilmesi ...................................... 129 5.1.3.2. Kopma uzaması sonuçlarının değerlendirilmesi ............................................ 131 5.1.3.3. Düzgünsüzlük sonuçlarının değerlendirilmesi ............................................... 132 5.1.3.4. (- %40) Đnce yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi .................................. 133 5.1.3.5. (+ %50) Kalın yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi ............................... 134 5.1.3.6. (+ %200) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi ................................... 135 5.1.3.7. (+ %280) Neps sonuçlarının değerlendirilmesi ............................................. 136 5.1.3.8. Tüylülük sonuçlarının değerlendirilmesi ....................................................... 137 5.1.3.9. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin sonuçlarına ait genel değerlendirme 138 5.2. Sonuç ................................................................................................................. 139 KAYNAKLAR ......................................................................................................... 144 EK 1 Normal Viskon Kullanılarak Yapılan Üretim Esnasındaki Đplik Kopuş Sayıları ve Nedenleri ......................................................................................................... 151 EK 2 Telef Viskon Kullanılarak Yapılan Üretim Esnasındaki Đplik Kopuş Sayıları ve Nedenleri ......................................................................................................... 152 EK 3 Polyester Kullanılarak Yapılan Üretim Esnasındaki Đplik Kopuş Sayıları ve Nedenleri ......................................................................................................... 153 EK 4 Normal Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklerin Özelliklerine Ait Varyans Analizi ve SNK Testi Sonuçları.................................................................................... 154 EK 5 Telef Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklerin Özelliklerine Ait Varyans Analizi ve SNK Testi Sonuçları ........................................................................................ 162 v EK 6 Polyester Kullanılarak Üretilen Đpliklerin Özelliklerine Ait Varyans Analizi ve SNK Testi Sonuçları ........................................................................................ 170 ÖZGEÇMĐŞ.............................................................................................................. 176 vi SĐMGE VE KISALTMALAR DĐZĐNĐ Simgeler Açıklama AK Adaptör Kirlenmesi Pc Boncuk Hatası α Büküm Katsayısı C Coromat %CV Değişim Katsayısı D Elmas Kaplı DN Elmas-Nikel Kaplı T Đnce Yer Jp Kalın Düğüm Cp Kalın Numara S Kısa Kalın Yer %CVm Kütlesel Düzgünsüzlük Katsayısı N Nikel Kaplı N Neps NK Normal Kopuş X Ortalama µ Ortalama %U Ortalama Sapma Yüzdesi Rd Parlaklık C Grade (Upland) Renk Derecesi +b Sarılık CCp Uzun Kalın Numara L Uzun Kalın Yer Trc Yabancı Madde Sayısı Tr Area (%) Yabancı Madde Alanı TrID (TrGrd) Yabancı Madde Derecesi Kısaltmalar Açıklama MS Karelerin Ortalaması SS Karelerin Toplamı LI Keten CLY Lyocell CMD Modal Rkm Numunenin Kendi Ağırlığı Đle Koptuğu Kilometre Cinsinden Uzunluk OE Open-End CO Pamuk PAN Poliakrilonitril PES Polyester df Serbestlik Derecesi SPV South Pacific Viscose SNK Student-Newman-Keuls T/m Tur/metre vii CV Viskon tex 1.000 Metre Uzunluğundaki Tekstil Malzemesinin Gram Cinsinden Ağırlığı ktex 1.000 Metre Uzunluğundaki Tekstil Malzemesinin Kilogram Cinsinden Ağırlığı Nm 1 Gram Ağırlığındaki Tekstil Malzemesinin Metre Cinsinden Uzunluk Değeri fayn 1 inçteki iğne sayısı Ne 1 Libre (453,6 g) Ağırlığındaki Tekstil Malzemesinde 840 Yardalık (768 m) Çile Sayısı inç 2,54 Cm Uzunluğundaki Uzunluk Ölçüsü Birimi dtex 10.000 Metre Uzunluğundaki Tekstil Malzemesinin Gram Cinsinden Ağırlığı viii ŞEKĐLLER DĐZĐNĐ Sayfa Şekil 2.1. Đplik üretim sistemleri ................................................................................... 4 Şekil 2.2. Dünya kısa lif iplik üretimi............................................................................ 4 Şekil 2.3. Eğirme sistemlerinin üretim hızları ............................................................... 5 Şekil 2.4. Farklı eğirme sistemleri için üretilen iplik numarası aralığı ve numaraya bağlı olarak iplik üretim hızları .................................................................................. 6 Şekil 2.5. Rotor eğirme sisteminin geliştirilmesinden itibaren ulaşılan rotor hızları ....... 8 Şekil 2.6. 2007 Dünya genelindeki toplam rotor sayısı .................................................. 9 Şekil 2.7. Kısa kesikli elyaf için iplik numarasına göre kurulu rotor kapasitesi ............ 10 Şekil 2.8. Open-end rotor iplik eğirme sisteminin şematik görünümü .......................... 12 Şekil 2.9. Rotor içerisinde dönen iplik ucuna liflerin dahil oluşu ................................. 14 Şekil 2.10. Rotor yivinde iplik oluşumu ...................................................................... 14 Şekil 2.11. Rotor duvarından düzeye yaklaşık 90o’lik açıyla gelen iplik ...................... 14 Şekil 2.12. Yalancı bükümün oluşumu ........................................................................ 15 Şekil 2.13. Open-end rotor iplik makinesinde oluşan gerçek ve yalancı büküm ........... 16 Şekil 2.14. Ring ve open-end rotor iplik yapıları ......................................................... 17 Şekil 2.15. Ring ve open-end rotor iplik yapısının karşılaştırılması ............................. 17 Şekil 2.16. Ring ve open-end rotor iplik tüylülüklerinin karşılaştırılması .................... 19 Şekil 2.17. Viskon liflerinin mikroskop altında enine ve boyuna kesit görünümleri ..... 24 Şekil 2.18. Poliester liflerinin mikroskop altında enine kesit ve boyuna yüzey görünümleri ..................................................................................................... 25 Şekil 2.19. Open-end rotor iplik eğirme makinesinin üniteleri ..................................... 37 Şekil 2.20. Açma silindirinin kesit görünümü ............................................................. 39 Şekil 2.21. Open-end rotor iplik eğirme makinesinde kullanılan açma silindirleri ....... 40 Şekil 2.22. Open-end rotor iplik eğirme makinesinde kullanılan rotorlar ..................... 48 Şekil 2.23. Sabit rotor çapında rotor devrinin iplik kalite değerlerine etkisi ................. 58 Şekil 2.24. Seramik ve çentikli düzelerin görüntüsü .................................................... 64 Şekil 2.25. Düze tipinin tüylülük ve iplik hacmine etkisi ............................................. 67 Şekil 2.26. Düze ve büküm durdurucunun iplik görünümü ve eğirme stabilitesine etki eden hususları .................................................................................................. 71 Şekil 2.27. Adaptör çeşitleri ........................................................................................ 72 Şekil 2.28. Đplik yüzeyinden çıkan liflerin şematik gösterimi ...................................... 79 Şekil 2.29. Đplikte oluşan tüylerin mikroskop altındaki görüntüsü ............................... 79 Şekil 3.1. Uster HVI 1000 cihazı ................................................................................ 81 Şekil 3.2. Deneysel çalışmanın yapıldığı Schlafhorst Autocoro 480 open-end rotor iplik eğirme makinesinden bir görüntü ..................................................................... 83 Şekil 3.3. Deneysel çalışmada kullanılan otomatik çıkrık ve Uster Autosorter 5 .......... 90 Şekil 3.4. Deneysel çalışmada kullanılan Uster Tensorapid 4 iplik mukavemet test cihazı ............................................................................................................... 91 Şekil 3.5. Deneysel çalışmada kullanılan Uster Tester 4-SX iplik düzgünsüzlük ve tüylülük test cihazı ........................................................................................... 91 Şekil 5.1. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma mukavemeti sonuçları ...................................................................................................................... 105 Şekil 5.2. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma uzaması sonuçları 106 Şekil 5.3. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait düzgünsüzlük sonuçları .. 107 Şekil 5.4. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (- %40) ince yer hatası sonuçları ........................................................................................................ 109 ix Şekil 5.5. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %50) kalın yer hatası sonuçları ........................................................................................................ 110 Şekil 5.6. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %200) neps hatası sonuçları ........................................................................................................ 112 Şekil 5.7. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %280) neps hatası sonuçları ........................................................................................................ 113 Şekil 5.8. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait tüylülük sonuçları ........... 115 Şekil 5.9. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma mukavemeti sonuçları ...................................................................................................................... 118 Şekil 5.10. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma uzaması sonuçları.. 119 Şekil 5.11. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait düzgünsüzlük sonuçları .... 121 Şekil 5.12. Telef viskon kulanılarak üretilen ipliklere ait (- %40) ince yer hatası sonuçları ........................................................................................................ 122 Şekil 5.13. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %50) kalın yer hatası sonuçları ........................................................................................................ 123 Şekil 5.14. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %200) neps sonuçları ... 125 Şekil 5.15. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %280) neps hatası sonuçları ........................................................................................................ 126 Şekil 5.16. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait tüylülük sonuçları ............. 127 Şekil 5.17. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma mukavemeti sonuçları 130 Şekil 5.18. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma uzaması sonuçları....... 131 Şekil 5.19. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait düzgünsüzlük sonuçları ......... 132 Şekil 5.20. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait (- %40) ince yer hatası sonuçları ...................................................................................................................... 133 Şekil 5.21. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %50) kalın yer hatası sonuçları ...................................................................................................................... 134 Şekil 5.22. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %200) neps hatası sonuçları ...................................................................................................................... 135 Şekil 5.23. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %280) neps hatası sonuçları ...................................................................................................................... 136 Şekil 5.24. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait tüylülük sonuçları .................. 137 x ÇĐZELGELER DĐZĐNĐ Sayfa Çizelge 2.1. Open-end rotor iplik makinelerinin gelişim süreci ..................................... 8 Çizelge 2.2. Rotor ve ring iplik makinelerinde liflerin özelliklerinin önemlilik derecesi ........................................................................................................................ 24 Çizelge 2.3. Polyester ve viskon liflerinin lif mukavemeti ve lif kopma uzaması ......... 28 Çizelge 2.4. Kullanılan rotor çapına göre hammadde içerisinde mevcut çepel miktarları örnekleri .......................................................................................................... 32 Çizelge 2.5. Açma silindirlerinin kullanım ömürleri .................................................... 44 Çizelge 2.6. Açma silindirlerinin kullanımlarına ilişkin tavsiyeler ............................... 44 Çizelge 2.7. Farklı tipteki rotor yivlerinin iplik kalite değerlerine etkisi ...................... 51 Çizelge 2.8. Rotorların kullanımına ilişkin tavsiyeler .................................................. 52 Çizelge 2.9. Farklı malzeme ve kaplamaya sahip rotorların yıpranma katsayıları ........ 55 Çizelge 2.10. Farklı materyaller için rotorların kullanım ömürleri ............................... 55 Çizelge 2.11. Çeşitli rotor tiplerine göre mümkün olan ve tavsiye edilen rotor hızları . 57 Çizelge 2.12. Düzelerin kullanımlarına ilişkin tavsiyeler ............................................. 65 Çizelge 2.13. Düzenin iplik yapı özelliği üzerindeki etkisi .......................................... 67 Çizelge 2.14. Düzelerin kullanım ömürleri .................................................................. 69 Çizelge 3.1. Deneysel çalışmada kullanılan viskonların renk ve yabancı madde ölçümleri ......................................................................................................... 82 Çizelge 3.2. Deneysel çalışmada kullanılan açma silindirlerinin diş sayıları, örtü yoğunlukları ve kaplama türleri ....................................................................... 83 Çizelge 3.3. Deneysel çalışmada kullanılan rotorların tanımlamaları, çapları ve kaplama türleri .............................................................................................................. 84 Çizelge 3.4. Çalışmada kullanılan düzelerin görüntüleri ve tanımlamaları ................... 85 Çizelge 3.5. Open-end rotor iplik eğirme sisteminde kullanılan çalışma parametreleri 87 Çizelge 3.6. Deneysel çalışmada normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kodlanması ...................................................................................................... 88 Çizelge 3.7. Deneysel çalışmada telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kodlanması ........................................................................................................................ 89 Çizelge 3.8. Deneysel çalışmada polyester kullanılarak üretilen ipliklerin kodlanması 89 Çizelge 4.1. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin numara (Ne) ölçüm sonuçları ........................................................................................................................ 96 Çizelge 4.2. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti (Rkm) ve kopma uzaması (%) sonuçları ..................................................................... 97 Çizelge 4.3. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük (%CVm) ölçüm sonuçları ............................................................................................... 97 Çizelge 4.4. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ölçüm sonuçları ............................ 98 Çizelge 4.5. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük (H) ölçüm sonuçları ........................................................................................................................ 99 Çizelge 4.6. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin numara (Ne) ölçüm sonuçları 99 Çizelge 4.7. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti (Rkm) ve kopma uzaması (%) sonuçları ........................................................................ 100 Çizelge 4.8. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük (%CVm) sonuçları ........................................................................................................ 100 Çizelge 4.9. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ölçüm sonuçları .................................. 101 xi Çizelge 4.10. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük (H) sonuçları ...... 101 Çizelge 4.11. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin numara (Ne) ölçüm sonuçları 102 Çizelge 4.12. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti (Rkm) ve kopma uzaması (%) sonuçları ........................................................................ 102 Çizelge 4.13. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük (%CVm) sonuçları ...................................................................................................................... 102 Çizelge 4.14. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ölçüm sonuçları .................................. 103 Çizelge 4.15. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük (H) sonuçları ........... 103 Çizelge 5.1. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 105 Çizelge 5.2. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma uzaması değerlerine ait varyans analizi tablosu .............................................................................. 106 Çizelge 5.3. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük değerlerine ait varyans analizi tablosu ................................................................................... 108 Çizelge 5.4. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 109 Çizelge 5.5. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %50) kalın yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 111 Çizelge 5.6. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %200) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 112 Çizelge 5. 7. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %280) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 114 Çizelge 5.8. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük değerlerine ait varyans analizi tablosu ................................................................................... 115 Çizelge 5.9. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti değerlerine ait varyans analizi tablosu .............................................................................. 118 Çizelge 5.10. Telef viskon kulanılarak üretilen ipliklerin kopma uzaması değerlerine ait varyans analizi tablosu ................................................................................... 120 Çizelge 5.11. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük değerlerine ait varyans analizi tablosu ................................................................................... 121 Çizelge 5.12. Telef viskon kulanılarak üretilen ipliklere ait (- %40) ince yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 123 Çizelge 5.13. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %50) kalın yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 124 Çizelge 5.14. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %200) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 125 Çizelge 5.15. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %280) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 126 Çizelge 5.16. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük değerlerine ait varyans analizi tablosu ................................................................................... 127 Çizelge 5.17. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti değerlerine ait varyans analizi tablosu .............................................................................. 130 Çizelge 5.18. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin kopma uzaması değerlerine ait varyans analizi tablosu ................................................................................... 131 Çizelge 5.19. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük değerlerine ait varyans analizi tablosu ................................................................................... 132 xii Çizelge 5.20. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 134 Çizelge 5.21. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %50) kalın yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu............................................................ 135 Çizelge 5.22. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %200) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu .............................................................................. 136 Çizelge 5.23. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %280) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu .............................................................................. 137 Çizelge 5.24. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük değerlerine ait varyans analizi tablosu................................................................................................ 138 xiii 1. GĐRĐŞ Ana hatları ile 1833 yılında keşfedilen ve ilk defa 1900 yılında sergilenen ring iplik eğirme makinaları, günümüze kadar sürekli olarak geliştirilmiş ve her çeşit lifin eğrilmesinde yaygın olarak kullanılmıştır. Đğ, bilezik ve kopça üçlüsü ile eğirme ve sarma işlemini kontinü olarak yapan bu makine, her ne kadar çok iyi bir konstrüksiyon ise de, verimlilik açısından sınırlıdır. Đğ devir sayısı, iğde meydana gelen vibrasyon nedeniyle; kopça hızı ise, sürtünmeden kaynaklanan deformasyon nedeniyle sınırlanmaktadır. Ayrıca ipliğin sarıldığı masura, büküm veren iğ üzerinde olduğundan eğrilip sarılmış iplik kütlesinin, iğ ve masura ile beraber döndürülmesi gerekmektedir. Bu durum masura büyüklüğü, enerji gereksinimi ve takım değiştirme sıklığı yönlerinden ekonomikliği sınırlandırmaktadır. Bu nedenlerden dolayı, prensipte ring iplik eğirme makinasından farklı (bileziksiz ve kopçasız) iplik makinaları geliştirilmiş ve bunların birçoğu ticari bir başarı elde edememiştir. Bahsedilen yeni iplikçilik sistemlerinden birisi olan open-end (açık uç) rotor iplik eğirme sistemi ise, ilk defa 1967’de (Basel’de), Çekoslovakların imal ettiği open-end rotor iplik eğirme makinası (Investa’nın BD 200 modeli) ile tanıtılmış ve ticari olarak piyasaya sürülmüştür (Ercan 1983). Hızla artan dünya nüfusu ve hızla gelişen teknoloji ve buna bağlı olarak dokuma ve örme makinelerinde görülen üretim artışları, iplik eğirme makinelerinde de üretim hızlarının arttırılması gerekliliğini ortaya çıkarmıştır. Kısa stapel lif eğirme sisteminin günümüzde en yaygın konvansiyonel eğirme sistemi olan ring eğirme sisteminde sınırlayıcı faktör maksimum kopça hızıdır (yaklaşık 40 m/s) ve yakın gelecekte de bu konuda büyük bir gelişme olması beklenmemektedir. Üretimi arttırmanın diğer yolları araştırılmakta olup, mevcut eğilim, daha sonraki işlemler için yeterli iplik kalitesi sağlanarak düşük büküm düzeylerinde eğirmeye imkan sağlayacak sistemlerin geliştirilmesidir. Bu konudaki çalışmalardan günümüzde en önemlisi kompakt eğirme sistemidir. Sistemin temelinde yatan fikir yeni olmayıp, orjinali Fehrer tarafından sunulan dref ring sisteminde daha önce tanıtılmıştır. Kompakt ipliklerin konvensiyonel ring ipliklerine göre üstünlükleri aynı büküm seviyesi ile daha mukavemetli iplikler olması veya yaklaşık %20 daha az bükümle benzer mukavemet değerlerine sahip olmalarıdır (Küçük 2009). 1 1960’lı yılların sonuna kadar kesikli lif iplikleri, çoğunlukla ring iplik eğirme makinelerinde üretilmekteydi ve ring iplikçiliği kesikli lif ipliği üretimindeki tek yöntem olarak tanımlanıyordu. 1970’li yılların başında iplik üretimine katılan open-end rotor iplik makineleri, gün geçtikçe kendini yenilemiş ve son yıllarda da büyük bir üretim potansiyeli oluşturmuştur. Son yıllarda rotor devrinin oldukça arttırılabilmesi, ince ipliklerin üretiminde ekonomik olarak çalışabilme olanağını doğurmuştur. Bu arada paralel liflerin etrafına filament ipliklerin sarıldığı sargılı eğirme yöntemi gelişmiştir. Fakat bu teknik ile daha çok kalın ipliklerin üretimi yapılabilmektedir. Daha sonraki yıllarda hava-jet ve friksiyon eğirme teknikleri gelişmiştir (Ayan 2010). Konvansiyonel olmayan eğirme sistemlerinden friksiyon eğirme sisteminde yüksek üretim hızlarında çalışabilmek mümkün olmasına rağmen, sadece kalın numara iplik üretimi ile sınırlıdır. Hava jetli eğrime sisteminde ise yüksek üretim hızlarına ulaşmak mümkündür, ancak burada kullanılan hammadde (bilhassa pamuk) eğirme sistemini sınırlandırmaktadır. Konvansiyonel olmayan open-end rotor iplik sistemi, friksiyon ve hava jetli sistemlerini geride bırakıp, ring iplik eğirme sistemi ile birlikte kalite ve üretim bakımından piyasada en çok tutulan sistem olarak kabul edilmiştir (Ülkü 2002, Yapıcılar 2005). Yeni eğirme yöntemlerinden günümüzde en çok kullanılan rotor iplikçiliğinde, makine ve materyal özelliklerinin iyi bir şekilde seçilmesi ile ring iplikleri kadar iyi özelliklere sahip iplikler elde etmek mümkündür (Ayan 2010). Konvansiyonel ring iplikçiliğinde henüz tam başarı sağlanamayan, otomatik kopuk bağlama ve bobin taşıma-değiştirme mekanizmaları, gün geçtikçe daha fazla rotor iplik makinasında kullanılmaktadır (Lawrence ve Chen 1984). Tekstilde 1960’lı yılların sonuna kadar kısa liflerden elde edilen hemen hemen bütün iplikler için ring iplik eğirme sistemi kullanılmaktaydı. Daha sonraları open-end rotor iplik eğirme sistemi geliştirilerek tekstil sektöründe kullanılmaya başlanmıştır. Open- end rotor iplik eğirme sisteminin başarısında başlıca iki etken söz konusudur. Bunlardan birincisi üretimdeki büyük artış, diğeri ise sistemin otomasyona uygun olmasıdır. Sisteme ait bu avantajlar, üç üretim aşamasının (fitil, eğirme, bobin) tek adım halinde bir makine üzerinde toplanmasından kaynaklanmaktadır (Babaarslan 2000). 2 Open-end rotor iplikçiliği, geçtiğimiz yirmi yıl içerisinde kısa stapelli iplik eğirme alanında önemli ölçüde ilerleme kaydetmiştir. Bunda, düşük üretim maliyeti ile iyi bir iplik kalitesi sağlanabilmesi ve çok yönlü çalışma imkanı etkilidir. Tüm bu kriterler göz önüne alındığında geniş çapta piyasaya girebilen modern eğirme yöntemi rotor iplikçiliği olmuştur (Kadoğlu 1993). Dünya genelindeki open-end rotor iplik makinaları ve sonuçta open-end ipliklerinin pazar potansiyeli bugün büyük boyutlar arzetmektedir. Bu bilgilerden hareketle, gelecekte ister iplik üreticisi ister makine üreticisi olsun, open-end iplik teknolojisine olan ilginin artarak devam edeceği söylenebilir. Bu noktada makine imalatçıları ile iplik üreticileri arasında olması gereken işbirliğinin de geliştirilmesi gerekmektedir. Bu işbirliğinin sağlıklı bir ortamda gelişebilmesi için de, gelişen teknolojiye paralel olarak geliştirilen farklı yapı ve özelliklerdeki makine komponentlerinin çalışma performansı ve iplik kalitesi bakımından etkilerinin araştırılması gerekmektedir (Erbil 2005). Yapılan bu çalışmada; farklı hammaddeler ve modern bir open-end rotor iplik makinesi kullanılarak, iplik üretimi için seçilmiş olan bazı eğirme elemanı tiplerinin çalışma performansı ve iplik kalitesi üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Bu çalışmanın amacı, geniş bir kullanım alanına sahip open-end rotor ipliklerinin kalitesi üzerinde büyük etkisi olan eğirme elemanlarının etkilerini incelemek için değişik açma silindiri, rotor, düze tipleriyle ve değişik hammaddelerle üretimler yaparak elde edilen iplikleri iplik özellikleri bakımından testlerden geçirmek ve test sonuçlarını istatistiksel analiz yöntemleriyle değerlendirmektir. Open-end rotor iplikçiliğinde, bu çalışmanın konusu olan eğirme elemanlarının iplik özelliklerine etkileriyle ilgili olarak şimdiye kadar yapılmış pek çok çalışma vardır. Ancak, çok farklı hammadde kullanımı, makinadaki çeşitli hız değerleri (açma silindiri, rotor, sarım hızı vb) ve eğirme kutusu tipi düşünüldüğünde eğirme elemanları ile ilgili yapılmış ve yapılacak her çalışmanın open-end rotor iplik makinesinin eğirme elemanları üreticilerine ve kullanıcılarına faydalı olabileceği düşünülmüştür. 3 2. KAYNAK ÖZETLERĐ 2.1. Kısa Lif Eğirmeciliğinde Kullanılan Đplik Eğirme Metotları Kısa stapel lif eğirme sistemi, dünyada en çok tutulan sistemdir. Bu eğirme sistemleri ile genelde 40 mm ve daha kısa olan doğal, suni ve sentetik lifler eğrilmektedir (Küçük 2009). Günümüzde ticari alanda kullanılan eğirme yöntemleri şematik olarak Şekil 2.1’deki gibi gösterilebilir. Şekil 2.1. Đplik üretim sistemleri (Ayan 2010) Bugün dünyada en yaygın kullanılan ve geleneksel eğirme sistemi olarak da bilinen iplik eğirme teknolojisi ring iplikçiliğidir. Ring iplikçiliği, yaklaşık iki yüz on milyon iğlik kapasitesiyle dünya genelinde kısa lif iplik üretiminin %60’ını karşılamaktadır (Kılıç ve ark. 2011). Şekil 2.2’de dünya kısa lif iplik iplik üretimi gösterilmektedir. Şekil 2.2. Dünya kısa lif iplik üretimi (Bange ve ark. 2009) 4 Ancak, diğer eğirme sistemleriyle karşılaştırıldığında ring iplikçiliğindeki üretim hızının oldukça düşük olduğu görülmektedir. Şekil 2.3’de eğirme sistemlerinin üretim hızları gösterilmektedir. Ayrıca, gerek üretim sürecindeki ara kademelerin çokluğu ve gerekse de kops olarak sarılan ipliğin miktarı gibi ekonomik sebeplerden dolayı günümüzde farklı eğirme sistemlerinin kullanımı da yaygınlaşmaktadır (Kılıç ve ark. 2011). Şekil 2.3. Eğirme sistemlerinin üretim hızları (Kılıç ve ark. 2011) Bir iplik işletmesi için makina seçimi yapılırken ve/veya bir ipliğin üretilmesi kararında uygun eğirme sisteminin belirlenebilmesi için dikkat edilecek kriterlerin başında eğrilecek lifin cinsi, üretilecek ipliğin numarası, sürecin ekonomikliği ve üretilen ipliğin kullanım alanı gelmektedir (Kılıç ve ark. 2011). Şekil 2.4’de farklı eğirme sistemleri için üretilen iplik numarası aralığı ve numaraya bağlı olarak iplik üretim hızları görülmektedir. Bununla birlikte, son kullanım alanları için istenen bazı özelliklerin ön plana çıkarılmasında, farklı eğirme sistemlerinde üretilen iplik özelliklerinin belirleyici rol oynadığı da bilinmektedir. Örneğin, daha iyi boncuklanma özelliği istenen bir kumaş için daha az tüylü olan vortex iplikleri tercih edilebilir (Beltran ve ark. 2007, Canoğlu ve Tanır 2009). 5 A Ring Đplikçilik Sistemi B OE Friksiyon Đplikçilik Sistemi (Masterspinner, Dref 2, 3) C OE Rotor Đplikçilik Sistemi D Hava Jetli Đplikçilik Sistemi (Murata) E Sargılı Đplikçilik Şekil 2.4. Farklı eğirme sistemleri için üretilen iplik numarası aralığı ve numaraya bağlı olarak iplik üretim hızları (Klein 1993) Open-end rotor iplikçiliği ile ring iplikçiliği arasında 1/7’lik bir üretim orantısı vardır. Yani bir open-end rotor ünitesi, yedi ring iğine eşittir (Anonim 2003). Bu hız/üretim farkı, eğirme sistemi ve proses aşamalarındaki farklılıklardan kaynaklanmaktadır. Ring iplik eğirme makinesinde, iğ devir sayısı maksimum 18.000-20.000 d/dk seviyelerindedir. Geliştirilmesinin ardından 1960’lı yıllardan sonra başarılı sonuçlar vermeye başlayan open-end rotor iplikçiliği, günümüze kadar süregelen gelişmelerle 150.000 d/dk rotor hızı ve 250 m/dk iplik çıkış hızı ile çalışabilmektedir. Ancak bunlar makine tasarımlarının ulaşabildiği rakamlardır. Optimum iplik kalitesi için yine de bu değerlerin altında çalışılması gerekmektedir. Buna rağmen toplam üretimde ring iplikçiliği ile baş eden open-end rotor iplikçiliği, yüksek üretim kapasitesi ve düşük proses kademelerinin sağladığı avantajlar ile üreticiler açısından çekiciliğini arttırmaktadır. Ancak bu avantajlara rağmen open-end rotor ipliğinin bazı fiziksel özellikleri (mukavemet, düzgünsüzlük, iplik hataları vb), günümüzde henüz ring ipliğinin kalitesine ulaşamamıştır. Gerek makine üreticileri gerekse iplik üreticileri, yaptıkları optimizasyon ve araştırma-geliştirme çalışmalarıyla, proses kolaylığı ve maliyet ucuzluğu sağlayan open-end rotor iplikçiliğinde, elde edilen ipliklerin kalite özelliklerini geliştirmeye yönelik çalışmalarını sürdürmektedirler (Erbil 2005). 6 Open-end rotor iplik eğirme makinesi, 1967 ITMA Basel Fuarı’ndan günümüze kadarki zaman içerisinde kısa stapel lif eğirme alanındaki gelişmeyi hayati nitelikte etkilemiştir. Bu makinenin en önemli özelliği, eğirme ve iplik sarım ünitelerini bir makinede toplamış olmasıdır. Eğirme kutusu, bağlama robotu (Coromat), optik iplik temizleme sistemi Corolab ve bilgi toplama santrali olan informatör makinenin ana bölümlerini oluşturmaktadır. Geçen otuz sekiz yıl içerisinde iplik çıkış hızı, ilk çıkan open-end rotor iplik makinesine kıyasla beş misli artış göstermiştir. Open-end rotor iplik makinesinin ilk çıktığı tarihlerde, ring iplik makineleri 10.000 d/dk iğ hızıyla çalışırken, manuel open-end rotor iplik makineleri geliştirme aşamasında dahi 30.000 d/dk rotor hızıyla başlamış ve daha o dönemde ring iplik eğirme makinesinin üç katı üretime ulaşmıştır. Daha sonraki yıllarda Schafhorst’un otomatik iplik eğirme makinesinin 70.000 d/dk’lık rotor hızlarına ulaşması ile ring iplik makinesine kıyasla hız bir kat daha artmıştır. Piyasadaki mevcut olan son model open-end rotor iplik makinelerinin arasında sadece küçük teknik farklılıklar bulunmaktadır. Makine üreticileri daha az otomatizasyon ile daha kaliteli ve ekonomik iplik üretimi üzerinde durmaktadırlar. Böylece daha çok, makinenin kalbi olan eğirme kutusuna, iplik eğirme elemanlarına ve bu elemanların yüzey kaplama yöntemlerini geliştirmeye yönelmişlerdir. Bugün gelinen nokta ise, ring makinelerinde teorik iğ devirleri 25.000 d/dk’larda iken, open-end rotor iplik makinelerinde (28 mm’lik rotorlarla) maksimum 150.000 d/dk hızlara ulaşılmıştır. Makine uzunluğuna bağlı olarak iplik çıkış hızı 300 m/dk’larda gerçekleşmektedir (Yapıcılar 2005). Şekil 2.5’de rotor eğirme sisteminin geliştirilmesinden itibaren ulaşılan rotor hızları gösterilmektedir. Çizelge 2.1’de ise open-end rotor iplik makinelerinin gelişim süreci gösterilmektedir. 7 Şekil 2.5. Rotor eğirme sisteminin geliştirilmesinden itibaren ulaşılan rotor hızları (Ernst 2011) Çizelge 2.1. Open-end rotor iplik makinelerinin gelişim süreci (Yapıcılar 2005) Yıl Open-end rotor iplik makinesinin gelişimi 1807 Đngiliz Williams, ilk open-end iplik eğirme sistemini patentleştirdi. 1937 Danimarkalı Berthelsen open-end iplik eğirme sistemini geliştirip patentleştirdi. 1955 ITMA Brüksel Fuarı’nda, Alman Meimberg’in "eMKa-Spinners” tanıtıldı. 1965 Brno/Çekoslovakya Makine Fuarı’nda, çekim üniteli ve rotor devirleri dakikada 20.000-23.000’e varan ilk Çek yapımı "KS 200" rotor iplik makinesi tanıtıldı. 1967 ITMA Basel Fuarı’nda, geliştirilmiş rotor devri 30.000 d/dk’ya varan "BD 200" open-end rotor iplik makinesi Elitex tarafından tanıtıldı. 1971 ITMA Paris Fuarı’nda, on bir değişik firma tarafından on üç rotor eğirme makinesi tanıtıldı. Bunlardan twin-disk yataklama sayesinde kolay rotor değişebilir, rotor devri 100.000 d/dk’lara varan Süessen firmasının yeni eğirme kutusu en büyük ilgiyi gördü. 1973 ATME Greenville Fuarı’nda Elitex, rotor devri 90.000 d/dk’ya varan "BDA 2G" open-end makinesini tanıttı. Ayrıca Schubert&Salzer’de, ilk Süessen eğirme kutulu open-end rotor iplik makinesi RU11’i tanıttı. 1978 ATME Greenville Fuarı’nda, Schlafhorst ilk kez, otomatik rotor temizleyen, iplik kopuşlarını bağlayan, rezerve bobin hazırlayan, bobin değiştiren ve rotor devri 65.000 d/dk’ya varan, SE 7 eğirme kutulu ilk Autocoro open-end rotor iplik makinesini tanıttı. 1979 ITMA Hannover Fuarı’nda Schlafhorst, 216 iğlik, rotor devri 80.000 d/dk’ya ulaşan, 4,20° koniklikte open-end rotor iplik makinesini tanıttı. 1983 ITMA Milano Fuarı’nda Schlafhorst, rotor devri dakikada 90.000’e varan, Ne 40/1 iplik eğrilebilen, SE 8 eğirme kutulu open-end rotor iplik makinesini tanıttı 1987 ITMA Paris Fuarında Schlafhorst, 100.000 d/dk’lık rotor devirlerine varan, optik elektronik iplik temizleme sistemi Corolab, 200 m/dk iplik çıkışlı ve Topcone’lu (rezerve iplik sarımlı) open-end rotor iplik makinesini tanıttı. 1989 ATME Greenville’de Schlafhorst, tam otomatik, dakikada 130.000 rotor devirlere ulaşan, SE 9 eğirme kutulu open-end rotor iplik makinesini tanıttı. 1991 ITMA Hannover Fuarı’nda Schlafhorst geliştirilmiş minimum 30 mm rotor çapında dakikada 130.000 rotor devirlere ulaşan, optik ve elektronik iplik kalite kontrol sistemi Corolab Plus, otomatik bobin taşıma ve kova değiştirmeli open-end rotor iplik makinesini tanıttı. 1995 ITMA Milano Fuarı’nda Schlafhorst, rotor devri dakikada 150.000’e varan, iplik üretim hızı 220 m/dk’ya varan, yabancı elyaf tespit sistemi Corolab F, seramik mil yataklamalı rotor ve bobin taşıma sistemi Autoflow’lu, SE 10 eğirme kutulu tam otomatik open-end rotor iplik makinesini tanıttı. 1999 ITMA Paris Fuarı’nda Schlafhorst, manyetik rotor yataklamalı, yabancı elyaf ayırıcı Corolab ABS’li yeni eğirme kutusu Corobox SE 11 tanıttı. 2001 ITMA Asya Fuarı’nda Schlafhorst, informatörden ayarlanabilen emiş tertibatı, bağlama ve değiştirme kombine edilmiş Coromat ile yeni open-end rotor iplik makinesini tanıttı. 2003 ITMA Asya Fuarı’nda Schlafhorst, yeni SE 12 eğirme kutulu, elektronik ayarlanabilir açıcı, büküm, çekim ve her iğde besleme mili yerine şeridi açma silindirine çeken stepper motorlu. 5 kg’lik CoroPack bobinler üreten ve makine başı dört Coromat takılabilen yeni open-end rotor iplik makinesini tanıttı. 8 Dünya çapında 8 milyondan fazla rotor ile, kesikli liflerin %20’si eğrilmektedir. Bazı ülkelerde (örn. ABD, Almanya) rotor ipliklerin toplam iplik hacmine oranı yaklaşık %50’dir. Moda ve tekstil uygulamalarındaki gelişmeler, eğirme makinaları imalatındaki gelişmeler gibi sürekli artmaktadır ve bu gelişmeler rotor ipliklerinin uygulama alanlarını da değiştirmektedir. Hava jetli üretim sistemine göre üretilen iplikler özellikle ABD’de belirli bir pazar payını garantilemiş durumdadır. Yoğun geliştirme çalışmalarına rağmen, saf pamuk uygulamalarındaki belirli sınırlamalar daha geniş aralıkta uygulama alanları açısından bariyer oluşturmaktadır. Son yıllarda otomatik rotor iplik makinalarının dünyada payı yaklaşık %35 civarındadır. Bu rakam Çin’deki otomasyonsuz çok sayıdaki iplik makinasından etkilenmektedir (Ernst 2011). Şekil 2.6’da 2007 Dünya genelindeki toplam rotor sayısı (toplam 8 milyon üzerinden) gösterilmektedir. Şekil 2.6. 2007 Dünya genelindeki toplam rotor sayısı (toplam 8 milyon üzerinden) (Ernst 2011) Rotor eğirme işlemi 60 mm kadar uzunluğa sahip lifler için uygundur ve bu sebeple klasik kısa elyaf pamuk aralığını kapsamaktadır. Başka üretici firmaların (Schubert & Salzer, Duesberg Busson) daha uzun kesikli lifleri işleyebilmek için geliştirdiği daha büyük rotorlar ne yazık ki piyasada tutunamamıştır. Şekil 2.7’de kısa kesikli elyaf için iplik numarasına göre kurulu rotor kapasitesi gösterilmektedir. Rotor iplikler için iplik numarası aralığı esas olarak Ne 6 ve Ne 40 arasında olmasına rağmen, Ne 3-Ne 60 arası genel numara aralığını kapsamaktadır; ancak yukarıda belirtilen aralığın dışındaki toplam üretim iplik hacmi küçüktür (Ernst 2011). 9 Şekil 2.7. Kısa kesikli elyaf için iplik numarasına göre kurulu rotor kapasitesi (dünya çapında) (Ernst 2011) Dünya genelindeki rotor iplik işletmelerinde %70’lik kullanım oranı ile pamuk lifi ilk sırayı almaktadır. Bunu sırasıyla polyester, akrilik ve viskon takip etmektedir (Yapıcılar 2005). Ancak tüm kısa kesikli lifler karışım ya da tek başına bu sistemde eğrilebilir (Ernst 2011). Viskoz, modal, poliakriliğin birbirleriyle ve pamuk lifiyle karışımları toplam iplik hacminde belirli bir oranı kaplar. Ancak, bu ve diğer başka doğal ve sentetik liflerin işlenmesi daha çok moda eğilimleri ile belirlenmektedir, bu sebeple toplam iplik hacmindeki oranları sezonsal ve bölgesel olarak değişkendir. Bazı uygulamalarda ekonomik açıdan ilgi çeken bir başka nokta ise, daha önceleri kullanımı mümkün olmayan iplikhane teleflerinin rotor eğirme sisteminde kullanılabiliyor olmasıdır (Ernst 2011). Rotor eğirme sisteminin tanıtılmasıyla, rotor iplikleri dokuma ve örme mamüllerde kullanılmaya başlamıştır. Pek çok durumda rotor ipliklerin kullanılmasıyla, daha kaliteli mamullerin üretilmesine olanak veren ring ipliklerine kıyasla avantaj sağlanmaktadır. Đlk olarak, rotor ipliklerin kendilerine has özellikleri mamülde aranan niteliklerle örtüşmesi durumunda başarılı bir şekilde kullanılabilmesi söylenilebilir. Rotor iplikleri konfeksiyon sektöründe daha çok denim dokumalarda, pantolon kumaşlarında, spor giyimde, bluzlarda ve iç giyimde, havlı ürünlerde ve döşemelik kumaşlarda kullanılmaktadır. Ayrıca bahse değer kullanım alanı olarak konfeksiyon sektöründe 10 çoraplar ve süveterler, ev tekstilinde çarşaflar ve döşemelik kumaşlar, teknik tekstil uygulamaları, örneğin, zımpara bezi tente ve stor kumaşı da belirtilebilir (Ernst 2011). 2.2. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Đplik Üretim Sistemi ve Đplik Özellikleri Tekstil endüstrisinde, çok çeşitli hammadde kullanılarak değişik yapı ve özelliklerde iplikler üretilmektedir. Değişik yapı ve özelliklerden de, farklı özelliklerde tekstil yapıları elde edilebilmektedir. Özellikle, 1980’li yıllardan sonra yapay lif üretiminde ve lif çeşitliliğindeki artışlar sonucunda, tekstilde hammadde yelpazesi genişlemiştir. Başta polyester olmak üzere, sentetik lif üretimindeki bu hızlı artışın önümüzdeki yıllarda da devam ederek, 2050 yılında 150.000.000 tonu aşması beklenmekte, dünya lif üretiminin %80’ini sentetik liflerin oluşturacağı ifade edilmektedir (Tarakçıoğlu 2002). Tekstilde hammadde olarak kullanılan lifler çok çeşitli olduğu gibi bu liflerden iplik elde edilebilmesi için kullanılan eğirme sistemleri de çeşitlidir. Bu sistemlerin teknolojik gelişim sürecinde, ring iplikçiliğine alternatif olarak birçok sistem tasarlanmış ve kullanıma geçirilmiştir. Ancak bu sistemler içerisinde günümüzde kendisini ticari olarak kabul ettirmiş ve kalite olarak ring iplikçiliğine yaklaşmış olan tek sistem open-end rotor iplikçiliğidir (Topalbekiroğlu ve ark. 2007). Bu teknikle üretilen ipliklerin ana uygulama alanı, 14 tex-200 tex (Nm 70-Nm 5) arası iplik numaralarında olmuştur. Buradan da görüleceği gibi, bu sistem için en büyük sınırlama istenilen incelik ve kalınlıkta iplik numarası üretilmemesi olmuştur. Bu sistem üzerinde son yıllardaki çalışmalar, bu sınırlamayı ortadan kaldırarak çok geniş aralıklarda ince iplik üretimini gerçekleştirici yönde olmuştur. Fakat hala sistem üzerinde bu konuda bir sınırlama mevcuttur (Babaarslan 1997). Rotor eğirme sistemi, 1963 yılında Çekoslovakya Pamuk Araştırma Enstitüsü’nde icat edilmiş ve geliştirilmiştir. Bu eğirme sistemi aynı zamanda open-end eğirme sistemi olarak da bilinmektedir. Rotor eğirme sisteminde, bant formundaki materyal bir rotor içerisine beslenir ve sonrasında bobin halinde iplik elde edilir. Burada açma silindirinin 11 önemi oldukça fazladır. Açma silindiri, bant formundaki materyali tek lif haline getirir ve lifler buradan hızla dönen bir rotor içerisine sevk edilir (Kılıç ve ark. 2011). Merkezkaç kuvvetinin etkisiyle rotor yivine biriken lifler, rotor içerisine gönderilen ipliğin ucuyla birleştikleri anda, büküm alarak iplik formuna girer ve sonra da bobin olarak sarılırlar. Rotor eğirme sisteminde, fitil ve bobinleme ara kademelerinin olmayışı bu eğirme sistemini ring eğirme sistemine göre daha ekonomik kılmaktadır. Günümüzde bu eğirme sistemiyle 160.000 d/dk’ya varan rotor devirleriyle, 150-350 m/dk üretim hızlarına ulaşılabilmektedir (Kılıç ve ark. 2011). Şekil 2.8’de open-end rotor iplik eğirme sisteminin şematik görünümü verilmiştir. Şekil 2.8. Open-end rotor iplik eğirme sisteminin şematik görünümü (Babaarslan 2006) 12 Open-end rotor iplik eğirme makinelerinde iplik oluşumu şu şekilde gerçekleşmektedir: Đşlenecek şerit, giriş kanalından geçerek besleme bölümüne gelir. Besleme silindiri, şeridi açma silindirine (brizör) sevk eder. Dönerek çalışan açma silindiri, yüzey itibariyle tarama dişleri ile donatılmıştır. Açma silindiri, sevk edilen şerit liflerini çözerek besleme kanalına sevk eder. Şeritteki pislik ve yabancı maddeler, merkezkaç kuvvetinin etkisiyle, atık ayırma ağzına çekilerek, buradan atık taşıma bandına sevk edilir (Babaarslan 1997, Duru 1998). Lifler, merkezkaç kuvvetinin ve hava akımının etkisiyle açma silindirini terk ederek besleme kanalına gelirler. Emme kanalı üzerinde rotor yuvası bulunmaktadır. Besleme kanalından yüksek bir hızla emilen hava, lifleri çekerek yönlendirir. Bu kanal, iç bölümde yüksek bir devirle dönen eğirme rotoruyla birleşir. Merkezkaç kuvveti tesiriyle lifler, rotor iç duvarında bulunan bir oluğa lif çemberi olarak yerleştirilir (Toplu 1998). Bir lif demeti tam olarak açıldıktan sonra, tekrar rotorda bir araya getirildiği için bu işleme geri-dublaj (back-doubling) işlemi denir (Kaplan 2003). Rezerve iplik ucu rotor oluğuna getirilir, lifler burada seri bir şekilde eğrilip bu ipliğin ucuyla birleşir. Şekil 2.9 ve Şekil 2.10’de sırasıyla rotor içerisinde dönen iplik ucuna liflerin dahil oluşu ve rotor yivinde iplik oluşumu gösterilmektedir. Oluşan iplik, rotorun merkezinden çıktıktan sonra düzeden ve büküm durdurucunun içinden geçerek çıkış silindirinde (manşon) tutulur. Şekil 2.11’de rotor duvarından düzeye yaklaşık 90o’lik açıyla gelen iplik gösterilmektedir. Sonra dengeleme çubuğu ve iplik kılavuzu üzerinden bobine gelir. Bobin, dış eksen temasıyla sarım silindiri tarafından tahrik edilmektedir. Đplik kılavuzu, bobin genişliğine uygun bir dönüş yaparak ipliğin istenilen çapraz açıda sarılmasını sağlar (Toplu 1998). 13 Şekil 2.9. Rotor içerisinde dönen iplik ucuna liflerin dahil oluşu (Erbil 2005) Şekil 2.10. Rotor yivinde iplik oluşumu (Kaplan 2003) Şekil 2.11. Rotor duvarından düzeye yaklaşık 90o’lik açıyla gelen iplik (Erbil 2005) Şekil 2.10’da görülen eklenme (büküm) bölgesi (A) rotor yivinde bükümün ne kadar yayıldığının bir göstergesidir. Eklenme bölgesinin uzunluğu, belirli bir rotor hızında oluşan büküm ve yalancı büküm gibi faktörlere bağlıdır. Eklenme bölgesi uzunluğunun kısa olması iplikteki kopuş sayısında artışa, uzun olması ise verilen bükümün çok sıkı olmasına ve ipliğin yapısında çok sayıda kemer lifi oluşmasına neden olur. Sonuç 14 olarak, open-end rotor iplik oluşum prensibinde belirli şartlar altında büküm katsayısını belirli bir değerin altına düşürmek mümkün değildir, aksi taktirde eklenme bölgesinin uzunluğu sıfıra düşer (Deussen 1993). Normal bükümle bükülmekte olan bir ipliğin ortalarda bir yerlerde dönüşünün engellenmesiyle, ipliğin büküm elementi tarafında aynı yönde kazandığı yoğun büküm yalancı büküm olarak adlandırılır. Engel noktasını geçince bu yoğun büküm, ipliğin tümüne yayılarak normalleşir (Ercan 1983). Şekil 2.12’de yalancı büküm oluşumu gösterilmektedir. Şekil 2.12. Yalancı bükümün oluşumu (Deussen 1993) Şekil 2.12’de şematik olarak gösterilen yalancı büküm verilmesi işleminde PF boyunca ipliğe etki eden merkezkaç kuvveti ve FA boyunca etki eden çekme kuvvetlerinin etkisiyle iplik düze (navel) çeperine doğru bastırılır. Đplik, rotorun dönüş yönünde düzenin iç duvarı üzerinde döndüğü için ipliğe bir sürtünme kuvveti (FR) etki eder. Aynı anda PF kuvveti, ipliği düze çeperine bastırmaya devam eder ve ipliğin çeper üzerindeki bu yuvarlanma hareketi her rotor dönüşünde ipliğin birden fazla ekstra büküm almasını sağlar. Yalancı büküm oluşumunun kurallarına göre burada ipliğin her iki ucu da sabitlenmiştir; uçlardan birisi çekim silindirleri arasındayken, diğeri merkezkaç kuvvetinin etkisiyle rotor yivi içerisindedir (Deussen 1993). Şekil 2.13’de eğirme işlemi esnasında iplik üzerindeki büküm değişimi şematik olarak gösterilmiştir. 15 Şekil 2.13. Open-end rotor iplik makinesinde oluşan gerçek ve yalancı büküm (Babaarslan 2004) Rotor ve dolayısıyla da rotor yivindeki lif çemberi, sabit elyaf taşıma kanalının altında sürekli bir dönüş hareketi yaparlar. Normalde yive yeni gelen lifler henüz büküm almamış liflerin üzerinde toplanırlar, fakat eklenme bölgesi üzerine düşen lifler daha önceden büküm almış, kendi ekseni etrafında dönen iplik kesitine çarparlar ve burada lif grubuna dahil olmak yerine iplik kesitinin üzerine sarılırlar. Đpliği bir bant gibi saran bu liflere saran lifler veya kemer lifleri denir. Bu olay open-end rotor ipliğinin karakteristik ve ayırıcı özelliğidir. Open-end rotor ipliğindeki kemer lifi sayısı azaldıkça, iplik yapısı daha fazla ring ipliğine benzer (Klein 1993). Ring ve open-end rotor ipliklerinde, eğirme sistemindeki farklılık nedeniyle, elde edilen ipliklerin özelliklerinde de farklılıklar bulunmaktadır. Ring ipliğinde lifler paralel şekilde çekim ünitesinden çıktıktan sonra, dıştan içe doğru bükülerek (büküm açısı dıştan içe doğru küçülür) iplik şeklini alır. Open-end rotor iplikte ise farklı eğrilme prensibinden dolayı, bazı lifler paralel büküm almayıp iplik uzunluğu boyunca farklı büküm açısı ile gelişigüzel sarma bağı oluşturarak eğrilirler (Küçük 2009). Şekil 2.14’de ring ve open-end rotor iplik yapıları gösterilmektedir. 16 Şekil 2.14. Ring ve open-end rotor iplik yapıları (Soe ve ark. 2006) Ring ve open-end rotor iplikleri Şekil 2.14’den de görülebileceği gibi çoğunlukla birbirine paralel merkez liflerden oluşur, ama open-end rotor ipliklerinde bu paralellik, ring ipliklerinden daha azdır (Soe ve ark. 2006). Ring ipliklerinin yapısına bakıldığında, bütün liflerin verilen büküme göre iplik eksenine helisel bir şeklide yerleştiği görülmektedir. Open-end rotor ipliklerinde ise, iplik merkezindeki liflerden meydana gelen bir çekirdek bulunmakta ve lifler bu çekirdeğin etrafında sarılı bulunmaktadır, iplik dış yüzeyinde ise lifler sık sık yüzük şeklinde iplik yapısını çevrelemektedir (Canoğlu 1999). Şekil 2.15’de ring ve open-end rotor iplik yapısının karşılaştırılması görülmektedir. Şekil 2.15. Ring ve open-end rotor iplik yapısının karşılaştırılması (Anonim 2008) 17 Ring iplikleri, iyi bir elyaf dizimli ve bütün kesitte homojen bir helisel yapıya sahiptirler. Buna karşın open-end rotor iplikleri, karmaşık bir elyaf düzeni ile çevrilmiş bir yapıya sahiptir. Bu liflerden bazıları farklı bir yükselme açısı ve farklı bir büküm yönü gösterirler. Bu da normal büküm yönünün tam tersidir. Open-end rotor ipliklerinin tüylülüğü, iplik bükümünden çok az etkilenir. Buna karşın ring ipliklerinin tüylülüğü, büküm arttıkça azalır (Ayan 2010). Huh ve ark. (2002) yaptıkları araştırmada ring, rotor ve friksiyon eğirme sisteminden elde edilen ipliklerin fiziksel ve yapısal özelliklerini karşılaştırarak, iplik yapısındaki farklılıkları açıklamaya çalışmışlardır. Araştırmacılara göre iplik özellikleri, iplik yapısı ile yakından ilişkilidir ve eğirme teknolojilerinin bunlar üzerinde belirleyici bir etkisi vardır. Yapılan testler sonucunda, en yüksek lif göçünün ring ipliğinde olduğu tespit edilmiştir. Bunu sırasıyla rotor ve en az lif göçünün görüldüğü friksiyon iplikçilik yöntemiyle üretilmiş iplikler göstermiştir. Göç faktörünün artmasının iplik kopma mukavemetini artırdığı tespit edilmiştir. Lif yerleşim yoğunluğunun, büyük ölçüde iplik üretim metoduna bağlı olduğu görülmüştür. Friksiyon iplikçiliğinde lifler iplik yüzeyinde en yoğun iken, rotor ipliğinde yoğunluğun iplik ekseninde olduğu belirlenmiştir. Ring iplikte lifler genelde iplik kesitinde homojen dağılım göstermiştir. Ring ve rotor ipliği için, iplik merkezindeki liflerin iplik eksenine paralel halde yerleştiği görülmüştür. Fakat friksiyon iplikçiliğindeki liflerin, iplik yönü doğrultusunda eğik bir yerleşim sergilediği görülmüş, bunun da kopma uzamasını artırırken mukavemeti düşürdüğüne neden olduğu düşünülmüştür. Araştırmacılar, ipliğin yüzeyinde bulunan liflerin veya sarım yoğunluğunun içe doğru kaymasının, iplik tüylülüğünü azalttığını tespit etmişlerdir. Ayan (2010) tarafından yapılan çalışmada, hammadde olarak Diyarbakır bölgesinde üretilmiş olan pamuk elyafı kullanılarak, open-end rotor iplik eğirme sistemlerinde, karde ve penye iplikler üretilmiştir. Elde edilen test sonuçları, istatistiksel olarak analiz edilmiş olup, iplik numarasının iplik özelliklerine ne gibi etkileri olduğu araştırılmış ve dünya genelindeki istatistiklerle karşılaştırması yapılmıştır. Çalışmanın sonucuna göre, iplik çapı arttıkça iplik düzgünsüzlüğü ve hataları azalmaktadır, iplik tüylülüğü ise ince ipliklerde daha düşük çıkmıştır ve iplik çapının azalmasından dolayı iplik yapısındaki lif 18 sayısı azalmakta ve liflerin birbirine tutunma yüzeyi düşmektedir, bu nedenle de iplik mukavemeti düşmektedir. Ring ipliklerine kıyasla, konvansiyonel open-end rotor iplikleri daha az tüylüdür. Bu elyaf sarımı oluşumları ile ilgilidir. Open-end rotor ipliklerinin karakteristiğini oluşturan kuşak sarımları, ipliğin dış çeperinde değişik büküm yönleri ile yer alır. Böylece open- end rotor iplikleri oldukça büyük sayıda sarım içerir. Buna karşın, dışarı sarkan tüy sayısı azdır. Bu da görsel olarak ipliğin daha az tüylü olduğu izlenimini verir. Bu da çekim düzesinin geometrisi ile oldukça iyileştirilebilir. Bu durum, rotor ipliğinin yüzey yapısı için avantaj teşkil eder ve bu ipliklerin örgü sektöründe kullanımını kolaylaştırır (Offerman ve Putzger 1998). Şekil 2.16’da ring ve open-end rotor iplik tüylülüklerinin karşılaştırılması gösterilmektedir. Şekil 2.16. Ring ve open-end rotor iplik tüylülüklerinin karşılaştırılması (Anonim 2008) Offerman ve Putzger (1998), ring ve open-end rotor ipliklerinin tüylülük açısından değerlendirilmesi üzerine yaptığı çalışmada 25 tex numarada, 709 T/m bükümlü ring ipliği ve 758 T/m bükümlü open-end rotor ipliği kullanmıştır. Đpliklerin elyafı aynı partideki hammaddeden olup, sabit parametrelere sahiptir. 25 tex x 2 olarak hazırlanan iplikler bir büküm makinesinde bükülmüştür, büküm işlemi üç büküm kademesinde her iki yöne de (Z-S) olacak şekilde gerçekleşmiştir. Yapılan testler sonucunda ring ipliğinin tüylülüğünün, open-end rotor ipliğine göre %100 daha fazla olduğu ortaya 19 çıkmıştır. Çift kat ipliğin bükümü arttıkça, tüylülük azalmaktadır. Tek katı ile aynı yönde bükülen çift kat ipliklerde, tüylülüğün daha az olduğu görülmüştür. Jackowski ve ark. (2002) open-end rotor iplik eğirme makinesinde 3,5-4,0-4,5-5,0 ktex olmak üzere dört farklı numarada ikinci pasaj cer şeridi kullanarak, her bir şeritten 18, 20, 25 ve 30 tex olmak üzere on altı farklı rotor ipliği; ring iplik eğirme makinesinde ise 400 tex fitil kullanarak, 25 ve 40 tex olmak üzere iki farklı numarada ring ipliği üretmişlerdir. Çalışmada üretilen ipliklerin mukavemet, uzama ve elastikiyet özellikleri incelenmiştir. Çalışma sonucunda, ring ipliklerinin mukavemet ve uzamasının open-end rotor ipliklerine göre daha iyi olduğu, open-end rotor ipliklerinin ise elastikiyet derecelerinin ring ipliklerine göre daha iyi olduğu görülmüştür. Jackowska-Strumillo ve ark. (2007), ring, kompakt ve rotor eğirme sistemlerinde üretilen pamuk ipliklerinin kalitelerini karşılaştırmışlardır. Çalışmada 15, 18, 20, 25, 30 ve 40 tex doğrusal yoğunluğundaki karde ve penye pamuk iplikleri ring, kompakt ve rotor eğirme sistemlerinde üretilmiş ve eğirme sistemi ile doğrusal yoğunluk değişiminin mukavemet, kopma uzaması, düzgünsüzlük ve tüylülük üzerine olan etkileri incelenmiştir. Mukavemet açısından bir değerlendirme yapıldığında, her üç eğirme sisteminde de ipliğin doğrusal yoğunluğu arttıkça mukavemet değerleri de artmaktadır. Ayrıca kompakt ipliklerin mukavemet değerleri en yüksek, open-end rotor ipliklerinin ise en düşüktür. Penye işlemi sonucunda ise, tüm ipliklerin mukavemet değerleri 1-2 cN/tex artmaktadır. Kopma uzaması açısından değerlendirildiğinde, iplik doğrusal yoğunluğu ile kopma uzaması arasında doğru orantılı bir ilişki mevcuttur. Open-end rotor ipliklerinin kopma uzaması değerleri, ring ve kompakt ipliklerden daha yüksek çıkmıştır. Tüm ipliklerde kopma uzaması değerleri açısından, penye işleminin etkisi yoktur. Tüylülük, iplik doğrusal yoğunluğu arttıkça artmaktadır. Karde ipliklerde ring ve kompakt ipliklerin tüylülükleri arasında fark olmamakla beraber; penye ipliklerde ring iplikleri, kompakt ipliklere göre daha tüylüdür. Genel olarak, open-end rotor ipliklerinin tüylülükleri, ring ve kompakt ipliklere göre daha düşüktür. Đplikler düzgünsüzlük açısından değerlendirildiklerinde, her üç eğirme sistemi için de doğrusal yoğunlukla ters orantılı bir ilişki olduğu görülmektedir. Karde ipliklerin düzgünsüzlükleri, penye ipliklere göre daha fazladır. Eğirme sistemleri açısından 20 değerlendirildiğinde ise, ring ipliklerinin düzgünsüzlükleri en yüksektir. Kompakt ve rotor ipliklerinin düzgünsüzlükleri arasında ise önemli bir fark bulunamamıştır. Son olarak, sık rastlanan hatalar ile iplik doğrusal yoğunluğu arasında ters orantılı bir ilişki mevcuttur. Ancak bu ilişki, iplik doğrusal yoğunluğu arttıkça zayıflamaktadır. Genel olarak ring ipliklerine ait değerler en yüksek, open-end rotor ipliklerine ait değerler ise en düşüktür. Çelik ve Kadoğlu (2009), hammaddenin ve eğirme metodunun iplik tüylülüğüne olan etkisini incelemek için yaptıkları çalışmada ring, open-end rotor ve kompakt iplik eğirme metotlarını kullanarak pamuk, viskon, modal, tencel ve polyester hammaddeleriyle iki farklı iplik numarasında ve üç farklı büküm katsayısında iplikler üretmişlerdir, elde edilen sonuçlara göre eğirme metodu, iplik numarası ve büküm katsayısı arasındaki etkileşimler istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. En düşük iplik tüylülüğü sırasıyla kompakt, open-end rotor ve ring iplik eğirme sistemlerinde elde edilmiştir. Ayan (2010) tarafından yapılan çalışmada, hammadde olarak Diyarbakır bölgesinde üretilmiş olan pamuk elyafı kullanılarak, ring ve open-end rotor iplik eğirme sistemlerinde, karde ve penye iplikler üretilmiştir. Çalışmanın sonucunda, iplik düzgünsüzlüğü, iplik hataları ve iplik mukavemeti bakımından ring iplik eğirme sistemi daha iyi gözükürken, iplik tüylülüğü bakımından open-end rotor iplikleri daha iyi sonuçlar vermiştir. Ring iplik eğirme sisteminde penye olarak üretilen iplikler düzgünsüzlük, iplik hataları ve tüylülük bakımından %5 Uster dilimine girmiştir. Ring ve open-end rotor iplik eğirme sistemleri ekonomik yönden karşılaştırıldığında ise, ülkemizde ring ipliği üretiminde hammadde maliyetinin değişken maliyetlerin %67’sini oluşturduğu, rotor ipliği üretiminde ise bu oranın %76 seviyelerinde olduğu belirtilmiştir. Hammadde maliyetinin değişken maliyetler içerisindeki oranı, zaman içinde hammadde fiyatlarından oluşan değişkenliklere bağlı olarak değişmektedir (Kuşçuoğlu ve Koç 2003). 21 Đşçilik maliyetinde ise kullanılan işçi sayısı, işçilik ücretleri ve iş gücü verimliliği temel faktörlerdir. Ülkemizde, iplik üretimi değişken maliyetleri içerisinde, işçilik maliyetinin oranı ring ipliği üretimi için %16, rotor ipliği üretimi için ise %8 olarak belirtilmiştir (Kuşçuoğlu ve Koç 2003). Ring ve open-end rotor iplik eğirme sistemleri, yer ihtiyacı, üretim birimleri, personel ihtiyacı ve üretim maliyetleri yönünden karşılaştırılırsa, ring sisteminin yer, üretim birimi ve personel ihtiyacı rotor sisteminden daha fazladır. Üretim maliyeti açısından çok büyük bir fark olmamasına karşın ring sisteminde üretim maliyetinin daha fazla olduğu görülmektedir (Sabır 2000). Rotor iplikçiliğinin ring iplikçiliğine kıyasla ayırt edici özelliği daha yüksek miktarlarda üretim potansiyelidir. Bu potansiyel rotor ve sarım hızlarının sürekli arttırılması sonucu devamlı iyileştirilmiştir. Rotor iplikleri ring ipliğe göre daha ucuz üretilmeleri ve söz konusu uygulama alanlarına uygun olmaları sebebiyle her zaman başarılı olmuştur. Rotor eğirme sisteminde iki üretim aşaması (eğirme ve sarım) tek bir makinada birleştirilmektedir. Böylece ilk aşama olarak küçük eğirme kopslarına sarım yapılmadan satışa hazır çapraz sarımlı bobinler hemen elde edilebilmektedir. Entegre iplik izleme sistemleri ve her eğirme noktasında parafinleme elemanları sayesinde sonraki aşama olan aktarma işlemini de elimine eder. Rotor eğirme sisteminde karde veya cer şeritleri doğrudan işlenebildiği için ring iplikçlikte zorunluluk olan fitil üretimi aşaması da elimine edilmiştir (Ernst 2011). Son olarak, rotor eğirme makinalarında operatör işlemlerinin otomasyonu ring iplik makinasındakilere kıyasla daha kolaydır. Artık yüksek performanslı rotor iplik makinalarında tüm operatör işlemlerinin otomasyonu standartlaştırılmıştır, pek çok tekstil fabrikasında otomatik kova ve bobin transferi de zorunluluk haline gelmiştir. Rotor ipliklerinin sadece piyasaya çıkmasında değil, aynı zamanda rotor ipliklerinin ring ipliklerin yapısal özelliklerinden ayırt edilmesinde de teknolojik açıdan bir mücadele olmuştur. Rotor ipliklerinin daha fazla tercih ediliyor olması, örneğin dokuma denim kumaşlarda ve örme kumaşlarda, bunun bazı son ürün gruplarında başarı ile kullanıldığını göstermektedir. Bir yandan iplik özelliklerinin modifikasyonu ile diğer 22 yandan eğirme stabilitesinin sürekli geliştirilmesiyle rotor iplikler için hala yeni uygulama alanları geliştirilmektedir (Ernst 2011). 2.3. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Kaliteye ve Üretime Etki Eden Faktörler Open-end rotor iplikçiliğinde elde edilen iplik özellikleri ve üretim başlıca üç grupta toplanan parametrelerden etkilenmektedir. Bu gruplar; kullanılan hammadde ile ilgili parametreler, şerit hazırlama işlemleri ile ilgili parametreler ve makina parametreleri şeklindedir. Çok yüksek hızlarda üretim yapan ve yüksek bir teknoloji kullanan bu sistemde, iyi kalite değerlerine sahip iplik üretimini yüksek performansla birlikte sağlamak için parametrelerin dikkatli bir şekilde seçilmesi gerekmektedir (Ömeroğlu ve Ülkü 1998). Aşağıda konuya açıklık getirmesi açısından hammadde özelliklerinin ve hazırlık işlemlerinin rotor iplik özelliklerine etkisine kısaca değinildikten sonra, bu çalışmanın konusu olan eğirme elemanlarının rotor iplik özelliklerine etkisi daha geniş olarak incelenmiştir. 2.3.1. Hammadde özelliklerinin etkisi Open-end rotor iplikçiliğinde ring iplikçiliğine kıyasla, hammaddede bazı farklı ve sınırlayıcı kalite özellikleri istenmektedir. Kullanım alanına uygun iplik üretebilmek için, hammaddenin fiziksel veya kimyasal özellikleri hakkında bilgi sahibi olunması gereklidir. Aksi takdirde hammaddenin open-end rotor iplik makinesine hazırlanması sürecindeki makinelerde (harman-hallaç, tarak, cer) veya open-end rotor iplik eğirme makinesinde problemler ortaya çıkabilir. Lif uzunluğu açısından, open-end rotor iplikçiliğinde, ring iplikçiliğine nazaran daha kısa lifler işlenebilmekle beraber, uzun stapel boyunda olan çeşitli liflerin de eğrilmesi mümkündür. Ancak bu durumda, lif uzunluğu arttıkça, rotor çapının büyük seçilmesi gerekmektedir ki bu rotor hızının dolayısıyla da üretimin düşmesine sebep olur. Lif uzunluğu, rotor çapı, rotor ve çıkış hızı parametreleri esas alındığında, genel olarak open-end rotor iplik eğirmede 40 mm uzunluğuna kadar liflerin kullanıldığı söylenilebilir (Yapıcılar 2005). 23 Ring iplikçiliğinde lif uzunluğu, eğirme stabilitesi ve iplik kalitesini birinci derecede etkilerken; open-end rotor iplikçiliğinde birinci derecede etki eden özellik, lif mukavemeti ve kopma uzamasıdır. Çizelge 2.2’de rotor ve ring iplik makinelerinde liflerin önemlilik derecesi gösterilmektedir. Çizelge 2.2. Rotor ve ring iplik makinelerinde liflerin özelliklerinin önemlilik derecesi (Yapıcılar 2005) Rotor Đplik Ring Đplik Lif Mukavemeti/Kopma Uzaması Lif Uzunluğu Lif Đnceliği/Olgunluk Lif Mukavemeti/Kopma Uzaması Lif Uzunluğu Lif Đnceliği/Olgunluk Lif Temizlilik Lif Sürtünmesi Lif Sürtünmesi Lif Temizlilik Sentetik liflerde, lifin ısıya karşı dayanıklılığı ve avivaj aplikasyonu iplik eğirme stabilitesini ve kalitesini yakından etkilemektedir. Bazı sentetik lif çeşitlerinin içerdikleri avivaj maddeleri, rotor içerisinde tortu veya toz birikintileri bırakmakta; hayvansal liflerde de (yün) aynı şekilde içerdikleri yağ ve terden dolayı benzer problemler görülmektedir. Bu nedenle, bu liflere rotor işletmelerinde nadir olarak rastlanmaktadır (Yapıcılar 2005). Viskon lifinin, yüksek mukavemetli viskon, kıvırcıklandırılmış viskon, koyu boyanabilen viskon, modal ve yassı viskon olarak farklı türleri mevcuttur (Erbil 2012). Şekil 2.17’de normal viskonu kesit ve boyuna yüzey görüntüsü görülmektedir. Şekil 2.17. Viskon liflerinin mikroskop altında enine ve boyuna kesit görünümleri (Erbil 2012) 24 Polyester elyafı pamuk ile karıştırılarak tekstil endüstrisi tarafından çeşitli alanlarda konfeksiyon uygulaması için kullanılmaktadır. Polyester elyafı karışım yapılmadan da endüstriyel pazarlarda geniş kullanım alanı bulmaktadır. Dayanıklılık, sürtünme dayanımı ve tokluk dahil olmak üzere mükemmel bir özellikler bileşimine sahiptir. Özelikle polyester elyafının elastikiyeti, kumaşın geri dönme kapasitesinde çarpıcı bir performans sağlamaktadır (Topalbekiroğlu ve ark. 2007). Dünyada başlıca poliester üreticileri; ABD, Japonya, Đngiltere, Almanya, Đtalya, Fransa, Türkiye olarak sayılmaktadır. Ayrıca son yıllarda Çin de, poliester üreten ülkeler arasında yer almaktadır. Ülkemizde ise poliester lif üretimini gerçekleştiren başlıca firmalar; SASA-DupontSa, Sifaş, Polylen, Nergis, Flament, ASF, Polyteks’dir (Duru 2003). Poliester lifleri, filament halde ya da çeşitli uzunluklarda ve inceliklerde kesikli olarak üretilmektedir. Üretilecek lifin inceliği ve uzunluğu, lifin pamuk, yün vb liflerle mi işleneceğine göre veya istenen tutuma göre belirlenmektedir. Poliester liflerinin enine kesitleri düze şekline bağlı olmakla birlikte çoğunlukla daireseldir. Đstendiği takdirde değişik düze şekillerinde de (üçgen, yıldız, yarım ay gibi) üretilebilmektedir (Erbil 2012). Boyuna kesitleri ise düzgün ve pürüzsüz olup cam çubuğa benzer. Şekil 2.18’de poliester liflerinin mikroskop altında enine kesit ve boyuna yüzey görünümleri yer almaktadır. Şekil 2.18. Poliester liflerinin mikroskop altında enine kesit ve boyuna yüzey görünümleri (Erbil 2012) 25 Polyester elyafı, çok düşük nem emiciliğine ve yüksek erime noktasına sahiptir. Elastikiyeti ve hızlı kuruma özelliği polyester elyafını özellikle dolgu malzemesi olmaya elverişli kılmaktadır (Karaaslan 2005). Polyester elyafının sahip olduğu bu özellikler pamuk ile yapılan karışımlarının kullanım özelliklerini oldukça iyileştirmiş ve bu sebeple polyester/pamuk karışımları yaygın bir kullanım alanı bulmuştur (Topalbekiroğlu ve ark. 2007). Polyester/pamuk karışımı iplikler gömlek, bluz, etek, elbise, gündelik giysi ve hafif yazlık ceket gibi gerek bayan, gerekse erkek giyimi alanında kullanıldıkları gibi yatak ve masa takımları gibi çok çeşitli amaçlar için de kullanılmaktadır. Bu kullanım amaçları için belirlenmiş ipliklerin numara alanı temel olarak 15 tex ile 67 tex (Nm 27 ile Nm 15, Ne 16 ile Ne 40) arasında yer alır (Karaaslan 2005). Baykal ve ark. (2005), pamuk-polyester karışımlı open-end rotor ipliklerinin kalite değerleri üzerine iki ayrı çalışma yapmışlardır. Beş farklı pamuk-polyester karışımının, her birinden beş farklı numarada iplik üretmişlerdir. Elde edilen sonuçlara göre, karışımdaki polyester oranının artmasıyla %CV değeri azalmış, fakat %100 polyesterde tüm numaralarda %CV değeri artış göstermiştir. Gözlemlenen ince yer sayısı değişimi de, %CV’deki gibi olmuştur. Kalın yer ve neps sayılarında ise, farklı numaralarda düzensiz değişimler görülmüştür. Baykal ve ark. (2006) çalışmalarında, pamuk-poliester karışımı open-end rotor ipliklerinin, mukavemet ve uzama değerlerinin karışım oranı ve iplik numarasından yola çıkarak tahminlenmesini amaçlamışlardır. Çalışma kapsamında, beş farklı numarada ve %100 pamuk, %100 poliester, %75-%25, %50-%50 ve %25-%75 pamuk-poliester karışım oranlarında open-end rotor iplikleri, laboratuvar tipi open-end rotor iplik makinası Quickspin ile üretilmiş ve mukavemet ve uzama değerleri Uster Tensorapid 3 ile ölçülmüştür. Çalışmanın sonunda, karışım oranı ve iplik numarası bağımsız değişkenleri ile mukavemet ve uzama değerlerini tahminleyen iki ayrı regresyon denklemi ortaya konmuştur. Bu denklemler kullanılarak tahminlenen mukavemet ve uzama değerleri ile gerçek değerler arasında r = 0,980’den büyük korelasyon katsayıları olduğu görülmüştür. 26 Cyniak ve ark. (2006), polyester-pamuk karışımlı open-end rotor ipliklerinin kalite değerleri üzerine yaptıkları çalışmada, cerde karışım yaparak penye ve karde pamuk şeritleri kullanmak kaydıyla, 20 tex ve 30 tex iplik numaralarında toplam otuz altı adet numune üretmişlerdir. Sonuç olarak mukavemet ve kopma uzaması değerleri, iplik numarası ve karde-penye ayrımına bağlı kalmaksızın, polyester oranının artmasıyla artış göstermiştir. %CV değerinde ise en iyi düzgünsüzlük %100 pamukta saptanırken, polyester-pamuk karışımları arasında düzensiz olarak değişen değerler görülmektedir. Đnce, kalın ve neps değerlerine bakıldığında ise aynı düzensizlik devam etmektedir. Baykal ve ark. (2007), pamuk-poliester karışımı open-end rotor ipliklerinin tüylülüklerini, karışım oranı ve iplik numarasından yola çıkarak tahiminlemeye çalışmışlardır. Bu amaçla, önceki çalışmalarındaki (Baykal ve ark. 2006) deney planını kullanmışlardır. Çalışmada, ipliklerin tüylülükleri, Uster Tester 4 ile ölçülmüştür. Çalışmanın sonucunda, karışım oranı ve iplik numarası bağımsız değişkenleri ile, iplik tüylülüğünü tahminleyen bir regresyon denklemi ortaya konmuş ve bu denklem kullanılarak tahminlenen tüylülük değerleri ile gerçek tüylülük değerleri arasında yüksek korelasyon (r = 0,984) olduğu belirtilmiştir. Topalbekiroğlu ve ark. (2007), yaptıkları çalışmada pamuk/poliester ve pamuk/akrilik karışımlı open-end rotor ipliklerinde karışım oranlarının değiştirilmesinin iplik kalitesi üzerine yaptığı etkileri incelemişlerdir. Dört farklı harman, open-end rotor iplik makinesinde, Ne 20/1 iplik numarasında üretilmiştir. Elde edilen ipliklerin kalite değerleri Premier Tester 7000 cihazı ile ölçülmüştür. Sonuç olarak, iplik kalite karakteristiklerinden %CV değeri, ince ve kalın yer sayısı, neps sayısı göz önüne alınarak iplikler arasında bir kıyaslama yapılmıştır. Karışım oranının ipliğin kalite değerlerine etkisini istatistiksel açıdan incelemek amacıyla test sonuçlarına tek yönlü varyans analizi uygulanmıştır. Çalışma sonucunda poliester için en iyi değerlere %100 ipliklerde rastlanırken, karışımlardaki pamuk oranının artırılması ile düzgünsüzlük, ince yer, kalın yer ve neps değerlerinin kötüleştiği görülmüştür. Akrilik içinse en iyi değerler %60/40 akrilik/pamuk karışımında görülmüştür. Bu iplikteki değerler %100 akrilik iplikten daha iyidir. Karışımdaki pamuk oranının artırılması değerleri kötüleştirmiştir. Test sonuçlarına yapılan varyans analizinde karışım oranının %CVm, 27 ince yer, kalın yer ve neps değerlerine P ≤ 0,01 önem düzeyinde anlamlı etki yaptığı saptanmıştır. 2.3.1.1. Lif mukavemeti/lif kopma uzamasının etkisi Đplik kalitesi denildiği zaman ilk akla gelen özelliklerden birisi ipliğin mukavemetidir. Lif mukavemeti ve lif kopma uzaması, iplik mukavemetine belli oranda etki etmektedir. Lif mukavemeti ve lif kopma uzaması fazla olan lifler, yüksek rotor devirlerinde meydana gelebilecek kuvvetlere (merkezkaç) karşı istenilen direnci gösterebilmekte, böylelikle iplik eğirme sırasında kopuşlarda da azalma görülmektedir. Đplik mukavemeti ile lif kopma uzaması arasındaki ilişki incelendiğinde, lif kopma uzamasındaki sapma varyasyonu ne kadar düşük olursa, iplik mukavemetinin de o derece yüksek olacağı görülmektedir. Aksi takdirde liflerin açılması esnasındaki lif kopmaları, iplik mukavemetini olumsuz etkileyecektir. Open-end rotor iplik eğirmede iplik inceliği, büküm, eğirme elemanları ve kullanılan hammaddeye bağlı olarak, iplik mukavemetinin lif mukavemetinden yararlanma oranları: • Kalın numara pamuk iplik eğirmede %40-%55, • Đnce numara pamuk iplik eğirmede %35-%47, • Viskon ve modal iplik eğirmede %27-%47, • Polyester iplik eğirmede %20-%47 olarak değişir. Polyester iplik eğirmedeki iplik mukavemetinin lif mukavemetinden yararlanma oranının düşük olması, liflerin ısıya karşı dayanıklılığının düşük olmasından kaynaklanmaktadır (Yapıcılar 2005). Çizelge 2.3’de polyester ve viskon liflerinin lif mukavemeti ve lif kopma uzaması gösterilmektedir. Çizelge 2.3. Polyester ve viskon liflerinin lif mukavemeti ve lif kopma uzaması (Yapıcılar 2005) Hammadde Lif Mukavemeti (cN/tex) Kopma uzaması (%) Polyester 25-65 15-50 Viskon 16-34 15-17 28 Kadoğlu (1993), open-end rotor ipliklerinde kaliteyi etkileyen önemli faktörleri hammadde, materyal hazırlama, eğirme makinesi ve sırasıyla mukavemet, incelik, uzunluk, avivaj ve temizlik olmak üzere lif özellikleri olarak sıralamıştır. Open-end rotor iplikleri için lif mukavemeti, diğer lif özelliklerine göre en önemli sırayı almaktadır. Lif mukavemetinin ne kadarının iplik mukavemetine yansıdığı ile ilişkili olarak Ne 10/1, Ne 22/1 ve Ne 30/1 ipliklerle yapılan çalışmada, iplik inceldikçe ortalama lif mukavemetinden yararlanma yüzdesinin %59, %54 ve %50 olarak düştüğü görülmüştür. Lif uzunluğunun ise ipliklerde mukavemet, elastikiyet, düzgünsüzlük, tutum ve tüylülük üzerine doğrudan etkisinin olduğu görülmüştür. Ayrıca iplik düzgünsüzlüğünün iyileşmesi için, lif üniformite oranının iyi olması gerektiği belirtilmiştir. 2.3.1.2. Lif inceliğinin etkisi Lif inceliği, open-end rotor iplikçiliğinde eğirme stabilitesini ve iplik kalitesini ring iplikçiliğinden daha fazla etkilemektedir. Ayrıca lif inceliğinin open-end rotor iplik eğirmede tercih edilip edilmemesi, iplik incelik eğirme sınırı, kumaş kalitesi ve uygun eğirme komponentlerinin seçimi hakkında ön bilgi vermektedir. Đnce numara iplik eğirmek için, ince liflerin kullanılması gerekmektedir. Đnce lifler kullanıldığı takdirde, kesitteki lif sayısı artacağı için iplik kalite değerleri (iplik mukavemeti, iplik düzgünsüzlüğü vb) olumlu yönde etkilenecektir. Pamuk liflerinin incelikleri sentetik liflerle karşılaştırıldığında, pamuk liflerinin inceliklerinin doğa tarafından sınırlandırıldığı söylenebilir. Burada pamuğun ekildiği ülke, iklim şartları ve toplanma şekli lifin inceliğini büyük ölçüde etkiler. Sentetik liflerin inceliği ve uzunluğu, karışımı yapılacak pamuğa veya diğer hammaddeye, üretilecek iplik inceliğine ve eğirme elemanına (rotora) göre seçilir. Open-end rotor iplik işletmelerinde genellikle aşağıdaki lif incelikleri kullanılmaktadır: • Pamuk 1,2-2,2 dtex (3-5 Mic) (1 Mikroner = 0,39 dtex) • Polyester 0,9-2,5 dtex • Viskon 0,9-2,8 dtex • Akrilik 0,6-3,3 dtex (Yapıcılar 2005) 29 Sentetik liflerde 1 dtex’ten daha ince lifler mikro lif olarak adlandırılırlar. 2 dtex’ten kalın lifler ancak özel iplik üretimlerinde (halı iplikçiliğinde) kullanılırlar. 1,3 dtex inceliğindeki lifler, open-end rotor iplik işletmelerinde geniş çaplı kullanım alanı nedeniyle standart lif olarak kabul edilmektedirler (Yapıcılar 2005). Đnce lifler kullanıldığı zaman, daha ince iplik üretmek mümkün olup, iplik kopuşları azalacak, daha iyi kalite değerleri ortaya çıkacaktır. Fakat normalin dışında çok ince lif kullanıldığı zaman, hazırlama esnasında tarakta nepsler oluşacak, bu da iplik kalitesini olumsuz yönde etkileyecektir. Đplik kesitindeki lif sayısı arttığı takdirde, açık bükümlü iplikler üretilebilir ve dolayısıyla üretimin artması sağlanılabilir. Ayrıca iplik daha hacimli olur. Đşlem gereği, rotor ipliğinde kesitteki lif sayısının yüz on-yüz otuz olması gerekmektedir. Triko iplik üretiminde, ipliğin yumuşak olması için kesitteki lif sayısı dokuma ipliğine nazaran fazla olmalıdır. Đnce liflerle daha iyi sonuç alınmasının nedenlerinden biri de, rotor yivinde ince liflerin kalın liflere nazaran daha rahat büküm alabilmesi ve hata oluşumunun daha az olmasıdır (Yapıcılar 2005). Lif olgunluk derecesi, kaliteli bir iplik üretimi ve sonraki bitim işlemleri için en az diğer parametreler kadar önemlidir. Olgunlaşmamış liflerden eğrilen ipliklerin mukavemeti düşmekte, mukavemet varyasyonu, düzgünsüzlüğü, iplik kopuşları, iplik üretimi ve dokuma prosesinde uçuntu ve hav birikimi artmaktadır. Ayrıca iplikte ve kumaşta boya almamış yerler, abraj, boya dalgalanması olma tehlikesi de söz konusudur. Olgunluk derecesi düşük olan lifler, eğirme esnasında neps olmaya meyilli olup, bu liflerin kısa lif oranı da yüksektir (Yapıcılar 2005). 2.3.1.3. Lif uzunluğunun etkisi Open-end rotor iplikçiliğinde eğrilebilen lif uzunluğu maksimum 60 mm civarındadır. Lif uzunluğunu sınırlayan en önemli etken rotor çapıdır. Open-end rotor iplikçiliğinde eğrilebilen minimum lif uzunluğu için bir rakam vermek mümkün olmamakla beraber, kısa liflerin veya penye teleflerinin open-end rotor iplikçiliğinde kullanıldığı bilinmektedir. Kullanılan lif uzunluğu ipliğin mukavemetine, kopma uzamasına, düzgünsüzlüğüne, tüylülüğüne ve kumaşın tuşesine doğrudan, eğirme stabilitesine ise 30 dolaylı olarak etki yapmaktadır. Open-end rotor iplikçiliğinde geniş kullanım bulan sentetik liflerin lif uzunluğu 32-38 mm ve inceliği 1,3 dtex’tir. Pamuk-sentetik karışımlarda ise sentetik lif uzunluğunun pamuk lif uzunluğuna uygun olarak seçilmesi gerekmektedir (Yapıcılar 2005). 2.3.1.4. Diğer lif özelliklerinin etkisi Open-end rotor iplikçiliğinde pamuk harmanlarının içerisinde bulunan çepel döküntü, toz, kum ve yabancı maddeler, iplik üretiminde makine randımanına ve iplik kalitesine yüksek derecede negatif etki yapmaktadır. Bunun için lif hazırlama aşamasında liflerin paralel hale getirilme işlemleri kadar çepel, döküntü, toz, kum ve yabancı maddelerin uzaklaştırılması işleminin de gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Aksi halde: • Şerit besleme silindirinin altında birikintiler oluşacak ve bu birikintiler belli zaman sonra açma silindiri tarafından çekilip rotor yivine kadar ulaşacak ve iplik oluşumunu negatif yönde etkileyecektir. • Açıcı garnitür dişlerinin kırılmasına neden olacaktır. • Lif kanalında çizilmeler meydana gelebilecektir. • Rotor içerisinde biriken toz ve döküntüler, iplikte periyodik hataların (muare) oluşumuna neden olacaktır. • Rotor yivinde toplanmış liflerin üzerinde biriken küçük parçacıklar, zamanla iplik oluşumunu bozacak ve iplik kopuşlarına neden olacaktır. • Rotor içerisindeki kirlilik, iplikte tüylenme ve nepsin artmasına neden olacaktır. • Küçük çaplı rotorlar, büyük çaplı rotorlara göre kirliliğe karşı daha hassastırlar. • Đnce numarada eğrilen iplik, kalın numarada eğrilen ipliğe göre kirliliğe karşı daha hassastır. • Eğrilen iplik üzerinde taşınan yabancı maddeler, iplik gözetleyici sensörler tarafından hata olarak tespit edilecek ve eğirme otomatik olarak durdurulacaktır. Bu durum makine randımanını negatif yönde etkileyecektir. • Bazı sentetik liflerin içerisinde bulunan ısı dayanım direnci düşük avivaj maddeler, bilhassa yüksek rotor devirlerinde, rotor yivinde veya rotor duvarında 31 tortu oluşmasına neden olarak iplik kalitesi ve eğirme stabilitesini negatif etkilemektedir (Yapıcılar 2005). Çizelge 2.4’de kullanılan rotor çapına göre hammadde içerisindeki mevcut çepel miktarları örnekleri gösterilmektedir. Çizelge 2.4. Kullanılan rotor çapına göre hammadde içerisinde mevcut çepel miktarları örnekleri (Yapıcılar 2005) Örnek 1: Çepel miktarı %0,08 Hammadde içerisinde çoğunlukla kabuklu neps, lifli neps, çepel, çekirdek kırıntısı ve yabancı madde kırıntıları bulunmaktadır. Bu hammaddeden 28 mm’lik rotorla 140.000 d/dk hızda Ne 30/1 dokuma ipliği üretilmiştir. Örnek 2: Çepel miktarı %0,14 Hammadde içerisinde çoğunlukla kabuklu neps, lifli neps, çepel, çekirdek kırıntısı ve yabancı madde kırıntıları bulunmaktadır. Bu hammaddeden 31 mm’lik rotorla 125.000 d/dk hızda Ne 30/1 dokuma ipliği üretilmiştir. Örnek 3: Çepel miktarı %0,21 Hammadde içerisinde hala yoğunlukta kabuklu neps, lifli neps, çepel, çekirdek kırıntısı, yabancı madde, yaprak ve gövde kırıntıları bulunmaktadır. Bu hammaddeden 31 mm’lik rotorla 115.000 d/dk hızda Ne 10/1 dokuma, Ne 16/1 ve 20/1 triko iplikler üretilmiştir. Örnek 4: Çepel m iktarı %0,35 Hammadde içerisinde az miktarda kabuklu neps, lifli neps, çepel, çekirdek kırıntısı ve yabancı madde; fakat yüksek miktarda kolay ayrılabilir yaprak ve gövde kırıntıları bulunmaktadır. Bu hammaddeden 40 mm’lik rotorla 90.000 d/dk hızda Ne 6/1 ve Ne 7/1 dokuma ipliği üretilmiştir. Đplik işletmelerinde kullanılan doğal, suni ve sentetik lifler, hazırlama ve eğirme işlemleri sırasında çeşitli darbelere maruz kalırlar. Liflerin, tüm eğirme proses aşamalarını mümkün olduğunca az hasarla geçirmeleri gerekmektedir. Bu da ancak liflerin içerisinde bulunan yardımcı maddelere bağlıdır. Kullanılan lif çeşitleri arasında, iplik hammaddesi için en uygun finish (avivaj) doğanın pamuk lifine vermiş olduğu pektindir. Sentetik veya suni liflerde son yıllarda gerçekleştirilen çok önemli ve başarılı uygulamalara rağmen, hiçbir sentetik lifinde pamuk lifinde elde edilen başarıya tam olarak ulaşılamamıştır. Finiş, eğirme proseslerini olduğu kadar iplik kalitesini de çok etkilemektedir. Eğirme işlemlerinde lifler arası veya lif-metal arası sürtünmelerin, life 32 en düşük oranda zarar vermesi istenmektedir. Lifler, tarak makinesinde tarama silindirindeki veya düze yüzeyindeki iplik sürtünmeleri nedeniyle yüksek ısılara maruz kalmaktadır. Ayrıca rotor hızlarının artması ile birlikte termik ve mekanik kuvvetlerde de artma olmuş ve liflerin maruz kaldıkları dolaylı ısınma artmıştır. Bu durum iplik kalitesini (mukavemet, staff değerinin artması vb) ve makine randımanını olumsuz etkilemektedir. Yapılan çalışmalar sonucunda polyester ipliklerinde sürtünme döküntü miktarının (staff) 1 mg’dan fazla olmaması gerektiği ortaya koyulmuştur. Bunun içinde sentetik (başta polyester olmak üzere) ve suni lif üreticilerinden eğirme proseslerindeki yüksek çalışma hızlarına (açıcı ve rotor) ve bu hızların neden oldukları yüksek ısılara karşı dayanıklı lifler ve finiş maddeleri geliştirmeleri beklenmektedir (Yapıcılar 2005). Đplik işletmelerinde kullanılan hemen hemen tüm doğal, suni ve sentetik lifler içinde bulunduğu klima şartlarından etkilenerek üzerlerine nem alırlar. Nem oranı artan hammaddelerde, bazı değişmeler görülmekte ve bu da eğirme prosesleri üzerinde etki yapmaktadır. Bu olası değişiklikler çalışılan hammaddeye göre ve içine aldığı nem oranına göre değişir. Đplik işletmelerindeki çalışma şartları istenilen klima ayarları, sıcaklık derecesi ve nem oranıyla belirtilmektedir. Open-end rotor iplik işletmelerinde görülen sıcaklık ve nem oranı dalgalanmaları, ring işletmelerine göre daha az hassasiyet gösterse de bazı sınırlar içerisinde kalınması gereklidir. Aksi halde bu durum iplik kopuşlarını, iplik kalite değerlerini ve makine randımanını negatif yönde etkileyecektir. Bunun en açık örneği olarak ince iplik veya zenk içeren pamuk eğirmeleri gösterilebilir. Đşletmelerde sıkça karşılaşılan sorunlardan birisi de, işletmelerin çalışılan hammaddeye uygun ve makine sayısına göre klima gücünün yeterli olmamasıdır (Yapıcılar 2005). 2.3.2. Uygulanan hazırlık işlemlerinin etkisi Open-end rotor iplik eğirme makinasında iyi bir eğirme performansı ve kaliteli iplik elde edilmesinde makina ayarları ve hammadde özellikleri (incelik, uzunluk, mukavemet, elastikiyet, kısa lif, yabancı madde ve neps oranları vb) kadar hammaddeye uygulanan hazırlık işlemleri (harman hallaç, tarak ve cer makinasında yapılan işlemler) de büyük ölçüde etkilidir. Çünkü makina ayarları ne kadar iyi yapılırsa yapılsın, iyi hazırlanmamış bir şerit ile kaliteli iplik elde edilmesi mümkün değildir. Hazırlık 33 işlemleri, elyafın sahip olduğu özelliklerle birlikte kaliteli şerit hazırlamaya etki eden en önemli faktördür (Kaplan 2003). Şimdiye kadar hazırlık işlemlerinin, özellikle cer pasaj sayısının open-end rotor iplik kalitesine etkileri konusunda birçok çalışma yapılmıştır. Bu yüzden cer işlemi konusunda kısaca bilgi vermekte ve bu konuda daha önce yapılan çalışmalara kısaca değinmekte yarar vardır. Cer şeridi kalitesi, ipliklerin ve bunlardan üretilen son mamullerin kalitesi üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Cer makinasında giderilemeyen kütle değişimleri iplikte daha rahatsız edici olarak yeniden ortaya çıkmaktadır. Cer makinası, iplik eğirme prosesi içerisinde kütle değişimlerinin düzeltilmesi için dublaj ve regülenin uygulanabileceği son işlem basamağıdır (Ernst 1999). Cer işleminde kaliteye etki eden faktörler pasaj sayısı, şerit düzgünsüzlüğü, uygulanan dublaj sayısı, regüle işleminin ilk veya son pasajda yapılması, karde/penye besleme, şerit ağırlıkları ve çekimler ile yabancı madde ve kısa lif miktarıdır (Anonim 1991). Open-end rotor iplikçiliğindeki ideal cer pasaj sayısı, pamuk ile çalışıldığında büyük oranda hammaddeye, özellikle de onun elyaf uzunluğu ve homojenliğine bağlıdır (Kaplan 2003). Salhotra ve Chattopadhyay’ın (1984) yaptıkları çalışmada, ön çengellerin çoğunlukta olduğu tarak ve cer şeritlerinin beslenmesi durumunda mukavemet kaybının maksimum olduğu belirtilmiştir. Sonuçlara göre, cer pasaj sayısının birden ikiye çıkartılmasıyla mukavemet kaybında bir azalma gözlenmemiştir. Cer işlemleriyle lif paralelleşmesine bağlı olarak pamuk lifi kopma uzamasındaki düşüşün bir miktar azaldığı, iki pasaj cer işleminden geçirilen şeritlerin de en yüksek kopma uzama değerlerine sahip oldukları belirtilmiştir. Anonim (1991)’in yaptığı çalışmada, iki pasaj cer işleminin tek pasaj ile karşılaştırılması durumunda, iki pasaj cer işleminin daha yüksek iplik mukavemeti, daha iyi homojenlik, daha az iplik kopuşu gibi avantajlarının olduğu belirtilmiştir. Genellikle iki pasajdan fazla cer işlemi uygulamanın bir yararı olmadığı, bazı hallerde kötü etkisinin olabileceği de çalışma sonuçlarındandır. 34 Deussen’in (1993) çalışmasında, ring iplikçiliğinin aksine uygulanan üçüncü bir cer pasajının open-end iplik kalitesinde iyi sonuçlar vermediği belirtilmiştir. Ayrıca liflerin homojen bir şekilde karışımlarını sağlamada açma silindirinin tek başına yeterli olduğu belirtilmiş, bu yüzden de taraklama işleminden sonra sadece bir pasaj cer işlemiyle iyi sonuçların alınabildiği ifade edilmiştir. Kadoğlu’nun (1993) yaptığı çalışmada, kalın ve orta kalınlıktaki open-end rotor ipliklerinde ikinci pasaj cer şeritlerinden üretilen ipliklerin mukavemetlerinin, genel olarak birinci pasaj cer şeritlerinden üretilenlere göre fazla olduğu belirtilmiştir. Landwehrkamp (1994) yaptığı çalışmada, şeride tek pasaj yerine iki pasaj cer işleminin uygulanmasının daha iyi sonuçlar verdiği sonucuna varmıştır. Kong ve Platfoot (1996) yaptıkları çalışmada, iyi bir iplik mukavemetinin sağlanabilmesi için cer şeridinde yön değiştirmelerin önlenmesi ve lif çengellerinin çoğunluğunun arka çengel olacak şekilde ayarlanması gerektiğini ortaya koymuşlardır. Ülkü (1996) yaptığı çalışmada, en düşük mukavemet değerlerinin orta kalınlıktaki ve kalın ipliklerin her ikisi için de birinci pasaj cer şeridiyle üretilen iplikte görüldüğünü belirtmiştir. Farklı proses aşamalarından, alınan şeritlerden üretilen ipliklerde kopma uzaması değerleri, orta kalınlıktaki iplikler için pasaj sayısının artışıyla artarken kalın iplikler için bir farklılık göstermemiştir. Cer pasaj sayısının iplik düzgünsüzlük ve hataları üzerinde de bir etkisi saptanmamıştır. Jackowski ve ark. (2002) open-end rotor iplik eğirme makinesinde 3,5-4,0-4,5-5,0 ktex olmak üzere dört farklı numarada ikinci pasaj cer şeridi kullanarak, her bir şeritten 18, 20, 25 ve 30 tex olmak üzere on altı farklı rotor ipliği üretmişlerdir. Çalışmada üretilen ipliklerin mukavemet, uzama ve elastikiyet özellikleri incelenmiştir. Open-end rotor iplik eğirme sisteminde 5,0 ktex şeritle üretilen 18, 20 ve 25 tex iplikler en düşük mukavemet ve en düşük uzama değerlerini vermiştir, en iyi mukavemet ve en iyi uzama değerleri 3,5 ktex şerit ile 18, 20, 25 ve 30 tex ipliklerde elde edilmiştir, sadece 30 tex iplikte en düşük mukavemet ve uzama değerlerini 4,5 ktex şerit vermiştir. Elastikiyet 35 dereceleri yönünden bütün open-end rotor ipliklerinde en iyi değerler, 3,5 ktex şeritten elde edilmiştir. Ayan (2010) tarafından yapılan çalışmada, hammadde olarak Diyarbakır bölgesinde üretilmiş olan pamuk elyafı kullanılarak, open-end rotor iplik eğirme sistemlerinde, karde ve penye iplikler üretilmiştir. Elde edilen test sonuçları, istatistiksel olarak analiz edilmiş olup, üretim hattının iplik özelliklerine ne gibi etkileri olduğu araştırılmış ve dünya genelindeki istatistiklerle karşılaştırması yapılmıştır. Çalışmanın sonucunda, penye üretim hattında daha düşük değerlerde düzgünsüzlük ve iplik hataları elde edilmiştir ve iplik mukavemeti bakımından penye üretim hattında, karde üretim hattına göre daha yüksek kopma kuvveti ve uzama değerleri alınmıştır. 2.3.3. Kullanılan eğirme elemanlarının etkisi Đplik özelliklerini etkileyen pek çok hammadde özelliği ve şerit hazırlık işlemlerine rağmen, iplik özelliklerinin en son ve kesin olarak belirlendiği yer open-end rotor iplik makinasıdır. Makine parametreleri arasında iplik özelliklerini en çok eğirme kutusunun dizaynı, eğirme komponentleri ve bu komponentlere ait bazı parametrelerin seçimi etkilemektedir. En önemli eğirme komponentleri; açma silindiri, rotor, iplik çıkış düzesi ve tübüdür (Ömeroğlu 1996). Open-end rotor iplik eğirme makinesi, merkez tahrik ve son ünite arasında bulunan ara ünitelerden (seksiyon) meydana gelir. Bu ara üniteler, eğirme kutusu ve bobinleme aparatından oluşmaktadır (Yapıcılar 2005). Şekil 2.19’da open-end rotor iplik eğirme makinesinin üniteleri gösterilmektedir. 36 Şekil 2.19. Open-end rotor iplik eğirme makinesinin üniteleri (Yapıcılar 2005) Rotor ile beraber eğirme kutusu, iplik makinesinin kalbini oluştururlar. Kapalı kutu içerisinde gerçekleşen eğirme prosesinde, beslenen şerit açılıp temizlendikten sonra geri dublaj yapılarak (büküm verilerek) istenilen numaraya eğrilir (Yapıcılar 2005). Eğirme kutusunun önemli elemanları: 1) Açma ünitesi • Ön kondensör • Kondensör • Besleme silindiri • Besleme masası • Açma silindiri yuvası • Açma silindiri 2) Rotor yatağı • Rotor 37 • Twin disk yatağı • Twin disk • Rotor freni • Rotor kapağı 3) Eğirme kutusu açma kapama kapağı • Adaptör • Düze • Açma silindiri freni • Hava borusu 4) Eğirme kutusu şasesi • Fren sürgüsü • Besleme motoru • Rotor kayışı baskı silindiri olarak sıralanmaktadır (Yapıcılar 2005). Open-end rotor iplik eğirme makinelerinde iplik oluşumu, eğirme kutusunun içinde bulunan eğirme elemanları sayesinde gerçekleşmektedir. Eğirme kutusu ve eğirme elemanları iplik kalitesini ve makine randımanını büyük ölçüde etkilemektedirler. Eğirme kutusunun içinde bulunan en önemli eğirme elemanları; açma silindiri, rotor ve düze olarak sayılabilir. Bunların dışında, eğirme elemanları olmasalar da onlar kadar iplik kalitesine etki eden ve eğirme prosesi için hayati öneme sahip, torque stop (yalancı büküm durdurucu) ve adaptör bulunmaktadır (Yapıcılar 2005). Open-end rotor iplik makinasında iyi bir telef ayırma, iyi bir iplik kalitesi ve daha randımanlı bir üretim gerçekleştirebilmek için, açma silindiri seçiminde; kullanılacak hammaddeye göre, açma silindirinin diş tipi ile açma silindiri devrinin göz önünde bulundurulması gereklidir. Bununla ilgili olarak çeşitli open-end rotor iplik makinası üreticileri tarafından verilmiş tavsiye değerleri bulunmaktadır (Ömeroğlu ve Ülkü 1998). 38 Doğru rotor seçiminde üç önemli parametre göze çarpmaktadır. Bunlar; rotor tipi, rotor çapı ve rotor devridir. Buradaki rotor tipi, rotor kaplaması ile rotor kanalının kesit şekli ile belirlenmektedir. Rotor kaplaması ile ilgili olarak, genelde elmas kaplı rotorlarla, bor kaplı rotorlara göre daha iyi iplik kalitesi elde edildiği ancak buna karşın, elmas kaplı rotorların daha kısa ömürlü olduğu ve bu rotorlara yapışan kirlerin daha zor temizlendiği belirtilmektedir (Ömeroğlu ve Ülkü 1998). Düze seçiminde ise, bir düzeyi karakterize eden iki özellik göze çarpmaktadır. Bunlar; düze malzemesi ve çentik sayısıdır. Düze malzemesi olarak genelde seramik düzeler kullanılmaktadır. Çentik sayısı ile ilgili olarak ise, çentiklerin iplikte titreşim oluşturarak rotor içindeki elyaf bileziğini oluşturan liflerin daha kolay büküm almasını sağladığı, dolayısıyla eğirme kararlılığını arttırdığı belirtilmektedir (Ömeroğlu ve Ülkü 1998). 2.4. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Açma Silindirinin Đplik Özelliklerine Etkisi Açma silindirinin fonksiyonu, şerit formundaki elyaf kitlesini tek lif formuna açmak ve besleme kanalına ileterek rotora ulaşmasını sağlamaktır (Erbil 2005). Şekil 2.20 ve Şekil 2.21’de sırasıyla açma silindirinin kesit görünümü ve open-end rotor iplik eğirme makinesinde kullanılan açma silindirleri gösterilmektedir. Şekil 2.20. Açma silindirinin kesit görünümü (Arıkan 1999) 39 Şekil 2.21. Open-end rotor iplik eğirme makinesinde kullanılan açma silindirleri (Anonim 2006) Besleme silindiri vasıtasıyla açma silindirine iletilen şerit formundaki elyaf kitlesi, besleme silindirine göre daha yüksek hızda dönen açma silindirinin garnitür telleri tarafından besleme silindirinden alınır. Açılma işlemi, elyaf kitlesinin bu yer değişimi sırasında silindirler arasındaki hız farkından dolayı gerçekleşir. Lifler arası mesafe oldukça açıldığından elyaf kitlesi içerisindeki toz, çer-çöp vb yabancı maddeler bu aşamada dökülerek açma işleminin yanında eğirme performansını direkt olarak etkileyen temizleme işlemi de gerçekleşmiş olur. Yabancı maddeler açma silindirinin altında bulunan döküntü haznesine dökülürler (Erbil 2005). Yabancı maddelerin uzaklaştırılması, iplik kalitesi ve makine randımanı için çok önemlidir (Yapıcılar 2005). Açma silindiri yuvasında bulunan açma silindiri, şeridi, çalışılan hammaddeye uygun açma silindiri dişleri tarafından (20-30 m/s’lik çevresel hızla), liflere zarar vermeyecek şekilde 90o’lik bir açıyla çekerek tek tek lif haline getirip, alçak basınç yardımıyla lif kanalına iletir. Açma silindiri, iplik kalitesine ve eğirme prosesine büyük ölçüde etki eden önemli bir eğirme elemanıdır (Yapıcılar 2005). Taramanın yapıldığı noktada, lif sakalı denilen bir tutam oluşur. Bu lif sakalının yoğunluğu; şerit numarasına, lif uzunluğuna, lif uzunluk dağılımına ve açma silindirinin dişleri ile kıstırılma noktası arasındaki mesafeye bağlıdır. Bu mesafe 0,3-0,7 mm arasında değişmekte olup, bugünkü eğirme kutularında standart 0,7 mm olarak ayarlanmıştır. Lifler, tarama noktasında yaklaşık 1,5 s kalırlar. Açma silindiri hızı, 8500 40 d/dk olarak ele alındığında, açma silindiri bu süreçte yaklaşık iki yüz defa dönmektedir. Bu da liflerin on bin kere silindir dişleri tarafından mekanik güçlerle karşılaşıp, daha sonra sürtünme kuvvetiyle lif sakalını terk etmesi demektir. Yüksek güçlerde liflerin zarar görmemelerinin nedeni ise, açma silindiri dişleri arasında bulunan çok sayıda liften dolayı, açma silindiri garnitür dişlileri ile lifler arasında yüksek temas basıncı oluşmamakta ve lif ile açma silindiri dişinin birbirine teması kısa süreli olmaktadır. Yine de mümkün olduğunca hammaddenin kalitesine bağlı olarak açma silindiri hızı düşük tutulmalıdır. Aksi durumda liflerin zarar görmesi ve iplik kalitesi, kalın, ince yer ve neps değerlerinin olumsuz yönde etkilenmesi ve rotor ve adaptör üzerinde toz oluşması sebebiyle iplik mukavemeti ve kopma uzamasının olumsuz yönde etkilenmesi söz konusudur (Yapıcılar 2005). Açma silindiri garnitür diş geometrisi olarak, %100 pamuk ve selüloz iplikler için, büyük göğüs açısı, %100 sentetik veya pamuk karışımlı iplikler için küçük göğüs açısına sahip açma silindirleri kullanılır. Açma silindiri dişleri, lifleri tek tek ayırmanın yanında, bilhassa pamuk iplik eğirmelerde, şerit içerisinde çepel, döküntü gibi eğirme prosesini negatif yönde etkileyecek yabancı maddelerden ayırma işlevini de görmektedir. Yabancı maddeler, açma silindirinin dönmesiyle savrulma kuvvetinden dolayı oluşan havanın etkisiyle tanjant yönden saparak, lif kanalındaki alçak basıncın da etkisiyle liflerin gittikleri istikametten ayrılarak, silindir yuvasının altındaki açık yerden eğirme kutusunun altında bulunan toz bandına dökülürler (Yapıcılar 2005). Toz bandının keçeden olmasının nedeni, yabancı maddeleri daha iyi tutabilmesidir. Önceki model makinelerde, toz bant kanalının eğirme kutusuna daha yakın olması ve geniş olmamasından dolayı, açma silindirlerinden dökülen yabancı maddelerin, komşu eğirme kutusundaki açma silindiri tarafından tekrar içeri çekilme tehlikesi bulunmaktaydı. Bu da iplik kalite değerlerinin kötüleşmesine ve iplik kopuşları yaparak makine randımanın düşmesine yol açmaktaydı. Bu nedenle, toz bandı open-end rotor iplik eğirme makinesinde vazgeçilmez bir eleman olup, çalışırlığı için devamlı kontrol edilmesi ve keçelerin kullanım süresi gelince değiştirilmesi gerekmektedir (Yapıcılar 2005). 41 Açılmış lifler, açma silindiri yüzeyindeki yoğunluktan ve hafif oldukları için alçak basınç hava akımına kapılarak elyaf kanalına ulaşırlar. Açma silindiri yuvası, özel dökme demirden olup yüzeyi pürüzsüz kirliliklere ve hasar görmelere karşı özel kaplamaya sahip olup, homojen bir hava ve lif akımı sağlamaktadır. Alt tarafı ise açık olup, yabancı maddelerin toz bandına dökülmesi ve iyi liflerin kaybını en aza indirecek şekilde özel tasarlanmıştır. Açma ünitesinin bu elemanı, şeridin getirdiği yabancı maddelerin, savrulma kuvvetinin yarattığı hava ve yüzey yoğunluğu sayesinde, yaklaşık %70’ini temizleme başarısına sahiptir. Geri kalan %30’luk miktarı ise, lif kanalındaki alçak hava akımına kapılarak rotor içerisine ulaşırlar ve rotor içerisinde eğrilen ipliğe tutunur veya temizlik sistemi tarafından görülüp kesilerek iplik kopuşlarına sebep olurlar (Yapıcılar 2005). Makinedeki tüm açma silindirleri, boydan boya gerilmiş olan kayışlar sayesinde, tahrik milinin çalışma esnasında kayışa doğru bastırılmasıyla döndürülmektedir. Eğirme kutusu açıldığı zaman, ilgili tahrik mili kayıştan temasını keser, fakat açma silindiri yine dönmeye devam eder, ancak açma silindiri, fren kolu çevrilerek durdurulur (Yapıcılar 2005). Açma silindiri, iyi bir açma ve temizleme işlemini gerçekleştirmesi bakımından üretilen iplik kalitesini etkileyen en önemli eğirme elemanlarındandır. Bu işlem sırasında yüksek bir çekim etkisi gerçekleştirildiğinden yanlış ayarlarda ve çalışılan lif ve karışım tipine uygun olarak seçilmemiş yanlış açıcı tipi liflerin hasar görmesine neden olabilmektedir. Bu bakımdan açma silindirinin tipi ve hızı open-end rotor iplikçiliğinde dikkat edilmesi gereken önemli noktalardandır. Bugün kullanılan makinalarda açma silindiri hızı 5.000- 10.000 d/dk arasında olabilmektedir. Ancak optimum çalışma şartları için uygulamada tavsiye edilen hızlar 6500-8500 d/dk arasındadır (Erbil 2005). Kullanılan hammaddeye bağlı olarak açma silindirinden farklı özellikler istenmektedir. Suni ve sentetik hammaddeler, pamuktan farklı olarak döküntü, çepel ve neps içermedikleri için şeridin daha hassas taranması gerekmektedir. Bunun için açma silindiri yüzeyindeki diş formu ve diş sayısı, yüzeyin düzgün ve pürüzsüz olması, şerit tarama miktarı ve silindir hızının uygun seçilmesi gerekmektedir. Teoride açma silindiri 42 hızının kalın numara iplik eğirmelerde yüksek, ince iplik eğirmelerde düşük tutulması gerektiği bahsedilmektedir. Fakat iplik işletmelerinde bunun aksine, ince iplik eğirmelerde yüksek açıcı hızlarında düzgünsüzlüğün daha iyi, kalın, ince ve neps sayılarının daha düşük, makine randımanlarının daha yüksek olduğu görülmektedir. Bunların dışında yüksek açıcı hızlarında lifler daha iyi açılır, temizlenme daha iyi olur ve silindir üzerine sarılma eğilimi daha azdır (Yapıcılar 2005). Açma silindiri hızının yüksek olması; yüksek derecede tozlanmaya (Avivaj uygun olmayan PES liflerinde), yüksek derecede iyi lifin telefe gitmesine, yüksek oranda lif hasarına, iplik mukavemet derecesinin düşmesine ve iplik kopma uzamasının azalmasına neden olmaktadır (Yapıcılar 2005, Erbil 2005). Ancak bu olumsuzlukların yanısıra açma silindiri hızının artışı; daha iyi yabancı madde ve toz ayrımına, şeridin daha iyi açılmasına, lif sarılma eğiliminin azalmasına ve silindir etrafında gezen lif sayısının azalmasına, %CV değerlerinin iyileşmesine ve ince yer, kalın yer ve neps hatalarının azalmasına yardımcı olmaktadır. Bu etkiler göz önüne alınarak açma silindiri hızı yapılacak üretime göre en uygun değerde seçilmelidir (Erbil 2005). Open-end rotor iplikçiliğinin bulunmasından bu yana, her cins life ve her devire uygun bir garnitür bulunması yolunda birçok araştırma yapılmıştır. Đğneli silindir bu etapta üniversal bir çözüm oluşturmuştur. Önemli olan husus, iğnelerin spiral atlama yaparak dizilmesi yani geçit noktası bulunmayacak şekilde yerleştirilmesidir. Geçit noktasından kasıt, lifin bu noktadan açılma olmadan demet halinde geçmesine imkan vermesidir. Đğneli sindirler, garnitürlü silindirlere nazaran daha hassas bir açma sağlamakta ve iğnelerin uçları sertleştirildiğinde aşınma süreleri de garnitürlere oranla daha uzun olmaktadır. Đğneler kural olarak hem sentetik lifte, hem de pamukta oldukça iyi sonuçlar vermiştir. Eğim açısı 5° olan iğneli silindir ile lif cinsine uygun olarak seçilen garnitürlü silindirden alınan sonuçlarda iğneli silindir aleyhine bazı sonuçlar görülmüştür. Bu nedenle, her iki garnitür türünün de iyi özelliklerini birleştiren ince dişli garnitürler geliştirilmiştir. Bu tip garnitürlerin dişleri oldukça ince ve diş aralığı 4 mm olacak şekildedir. Lif, dişlerin kısa olması yüzünden aralara yerleşememekte ve kolaylıkla besleme kanalına gönderilmektedir. Đnce dişli garnitürlerle çalışılırken, düşük devirlerde bile aynı düzgünlükte iplik elde etmek mümkün olmuştur. Ayrıca, yün ile çalışma sırasında rotorda çok az kalıntı bırakması da ince dişli garnitürlerin bir avantajıdır. 43 Araştırmalar, iyi life dokunmadan ayrılan kirlilik oranının bu garnitürlerle daha fazla olduğunu da göstermiştir (Arıkan 1999). Açma silindiri garnitürleri iğneli (sarmalı) ve bilezik garnitür çeşidi olarak iki tip olup iplik işletmelerinde daha çok bilezik tipi garnitürler kullanılmaktadır. Bilezik garnitürler genelde Nikel (N), Nikel Elmas (DN) veya bazı açıcı tipleri sadece Elmas (D) kaplamalı olarak üretilmektedir. Nikel elmas kaplamalı açma silindirleri, diğer kaplamalılara göre daha iyi lif açma yeteneğine sahip olup daha uzun ömürlüdürler. Açma silindirlerinin kullanım ömürleri kullanılan hammaddeye ve kirlilik derecesine bağlı olup çok kirli pamuklarda kısadır (Yapıcılar 2005). Çizelge 2.5’de açma silindirlerinin kullanım ömürleri gösterilmektedir. Çizelge 2.5. Açma silindirlerinin kullanım ömürleri (Anonim 2006) Materyal Eğirme elemanları Garanti süresi Ortalama kullanım ömrü %100 CO Açma silindiri yüzüğü N 4500 kg maks. 9000 saat 12.000-20.000 saat 3000 kg maks. 6000 saat* Açma silindiri yüzüğü DN 9500 kg maks. 20000 saat 24.000-30.000 saat Karışımlar, Açma silindiri yüzüğü D, DN 7000 kg maks. 14000 saat 18.000-24.000 saat örneğin PES/CO %100 PES Açma silindiri yüzüğü DN 4500 kg maks. 10000 saat 12.000-20.000 saat %100 CV** Açma silindiri yüzüğü DN 4500 kg maks. 10000 saat 12.000-20.000 saat %100 PAN Açma silindiri yüzüğü DN 4500 kg maks. 10000 saat 12.000-20.000 saat * Denim eğirmede ve aşırı kirli pamukta. ** Verilen bilgiler, jet boyamalı viskoz için geçerli değildir. Açma silindirlerinin çalışılacak olan elyafın uzun ya da kısa stapel oluşuna, doğal, yapay ya da karışım olmasına bağlı olarak değişik tipleri mevcuttur. Değişen açıcı tiplerinde değişkenlik, açma silindirleri üzerinde bulunan garnitürlerin iki garnitür teli arasındaki mesafesi, garnitür telinin yüksekliği ve eğim açısı gibi geometrik boyut ve konumlanmaları üzerinde olmaktadır (Erbil 2005). Çizelge 2.6’da açma silindirlerinin kullanımlarına ilişkin tavsiyeler gösterilmektedir. Simpson ve Murray (1979) çalışmalarında, keskin ve sivri olan garnitür diş tiplerinin kullanılması durumunda, ayrılan yabancı madde miktarının daha fazla olduğunu belirtmişlerdir. Çalışma sonunda, 0° ve 30° açma silindiri tel açılarının, maksimum rotor kirlenmesine neden olduğu; 8°, 15° ve 23°’lik açma silindiri tel açılarının ise, 44 minimum rotor kirlenmesini sağladığı belirtilmiştir. Açma silindiri diş tipinin, iplik düzgünsüzlüğü üzerinde herhangi bir etkisi gözlenmemiştir. Salhotra ve Chattopadhyay (1984) tarafından yapılan çalışmada, lif açılması esnasındaki mukavemet kaybı, açma silindirinin diş veya çivilerinin lifleri koparmasına veya lif boyunca mukavemetçe zayıf bölgeler oluşturmasına bağlanmıştır. Ömeroğlu (1996) açma silindirinin %100 pamuk ve %65 pamuk-%35 polyester iplik özelliklerine etkisini incelediği çalışmasının sonucunda, %100 pamuklu ipliklerde büyük diş ön açılı ve yüksek yoğunluklu açıcıların, %65 pamuk-%35 polyester karışımlı ipliklerde ise nispeten daha küçük diş ön açılı ve düşük örtü yoğunluklu açıcıların daha iyi sonuçlar verdiğini belirtmiştir. 45 Çizelge 2.6. Açma silindirlerinin kullanımlarına ilişkin tavsiyeler (Anonim 2006) Kullanım alanları S21 B174 B174-2 B20 B06 DS N DN D N DN N DN N DN D DN %100 CO kalın ile orta ince - - - ++ +++ + ++ + ++ - - numara iplikler % 100 CO ince iplikler - - - ++ ++ +++ +++ +++ +++ - - Kirli CO ham elyaf - - - ++ +++ + +++ - - - - CO/PES-Karışımları ++ +++ + * - - - - - - - - % 100 PES +++ + - - - - - - - - - Kıvrımlaşma eğilimi yüksek %100 PES - + ++ - - - - - - - +++ %100 PAN ve karışımları ++ ++ - - - - - + ++ - - Eski/kullanılmış CO-Elyaf - - - + +++ - - - - - - LI-Karışımları - - - + ++ - +++ - - ++ - %100 CV ve karışımları ++ ++ ++ - - - - ++ ++ +++ - %100 CLY ve karışımları + - - - - - - +++ + - - %100 CMD ve karışımları + + - - - - - +++ + - - Belcoro Strüktürlü Denim - - - - - - - - - - +++ Fantezi iplikler (Belcoro Fancy - - - - ++ - +++ - - - + Yarn) %100 CO Fantezi iplikler (Belcoro Fancy - ++ - - - - - - - - - Yarn) sentetik elyaf karışımları * PES/CO karışımları: CO payı ≥ %50 Açıklama: +++ = Pekiyi elverişli, ++ = Đyi elverişli, + = Şartlı elverişli, - = Elverişli değil Ishtiaque ve Bhortakke (1999) çalışmalarında, üçgen kesitli PES lifi ve garnitür dişiyle kaplı açma silindirlerinin, yuvarlak kesitli PES lifi ve çivili açma silindirlerine göre daha fazla lif kırılmasına neden olduğunu belirtmişlerdir. Babaarslan ve Duru (2002) tarafından yapılan çalışmada, laboratuar tipi open-end rotor iplik eğirme makinesinde (Quickspin), yedi farklı açma silindiri hızında, yedi farklı polyester-telef open-end rotor ipliği üretilmiştir. Üretilen ipliklerin kalite özellikleri test edilerek, açma silindiri hızının, bu hammaddeden eğrilen ipliğin kalitesi üzerindeki etkisi incelenmiştir. Çalışmada hammadde olarak, %60 polyester-%40 telef şeridi 46 kullanılmıştır. Çalışmanın sonucunda, özellikle telefli karışımların çalışılması durumunda, tavsiye edilen yüksek açıcı devrinin beklenildiği gibi bir sonuç vermediği görülmüştür. Çalışmada sonucunda ayrıca, açma silindiri hız artışının, iplik mukavemet değerlerini olumsuz; düzgünsüzlük ve tüylülük değerlerini ise olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir. Baykal ve Babaarslan (2003) çalışmalarında, open-end rotor iplik eğirme sisteminin üç önemli eğirme elemanlarından birisi olan açma silindirin hızının iplik kalitesi ve eğirme performansı üzerindeki etkisini incelemişlerdir. Hammadde olarak yedi farklı polyester- telef karışımı (tarak altı telefi, geri kazanılmış elyaf, şapka telefi) ile yedi farklı açma silindiri hızında, laboratuar tipi open-end rotor iplik eğirme makinesinde (Quickspin) üretim gerçekleştirilmiştir. Üretim esnasında, açma silindiri hızı 5.000-10.000 rpm arasında değiştirilmiştir. Üretim sırasında kullanılan şeridin numarası Ne 0,120; eğrilen ipliğin numarası ise Ne 20/1’dir. Üretilen ipliklerin tüylülük, düzgünsüzlük ve mukavemet özellikleri test edilmiştir. Çalışmanın sonucunda, açma silindirinin hızının artmasının daha fazla toz oluşmasına, elyafın zarar görmesine, iplik mukavemeti ve uzama değerlerinin düşmesine sebep olduğu, bununla birlikte şeridin daha iyi açılmasını, %CV değerlerinin iyileşmesini ve tüylülüğün azalmasını sağladığı görülmüştür. Açma silindiri hızının 7.000 rpm devirlerinde, en iyi iplik kalite değerlerini verdiği tespit edilmiştir. 2.5. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Rotorun Đplik Özelliklerine Etkisi Açma silindirinde açılarak tek lif formuna gelen lifler, rotorun dönüşüyle oluşan merkezkaç kuvveti ve lif iletim kanalındaki hava emişi etkisiyle besleme kanalından geçerek rotora ulaşırlar. Yüksek bir devirle (45.000-150.000 d/dk) dönen rotor içine dökülen lifler, merkezkaç kuvveti etkisiyle rotor duvarına itilirler ve rotor duvarında dönmekte olan açık iplik ucuna dahil olurlar. Bu esnada rotorun dönüşü ve iplik ucunun bobin sarma ünitesi tarafından çekilmesiyle iplik oluşum bölgesinde açık iplik ucuna yeni dahil olan lifler büküm alarak iplik yapısına katılırlar (Erbil 2005). Şekil 2.22’de open-end rotor iplik eğirme makinesinde kullanılan rotorlar görülmektedir. 47 Şekil 2.22. Open-end rotor iplik eğirme makinesinde kullanılan rotorlar (Anonim 2006) Open-end rotor iplik eğirme sisteminde rotor temel eğirme elemanı olup, ipliğin eğrilerek oluştuğu kısımdır. Đplik kalitesi, iplik karakteri, çalışma performansı, verimlilik, maliyet ve benzeri tüm parametreler tamamen rotora bağlıdır (Erbil 2005). Rotorla ilgili önemli parametreler şu şekilde sıralanabilir: • Rotor formu, • Rotor yivinin geometrisi, • Rotor çapı (yiv çapı), • Rotorun dönme hızı, • Rotorun yataklanması, • Rotor yivinin ve rotor duvarının pürüzlülüğü (liflerle rotor arasındaki sürtünme katsayısı) • Rotor duvarının eğimi ve yüzey kalitesi, • Rotora lif besleme koşulları (lif çıkış noktasının yive olan mesafesi, besleme doğrultusu, liflerin rotora geçiş hızı vb) • Rotor içerisindeki hava akımı koşulları, • Kirlenmeye olan eğilimi (Babaarslan 2006) Rotor içerisinde elde edilen alçak basınç, elyaf kanalında hava akımı oluşturmaktadır. Bu hava akımı, açma silindirindeki açılmış lifleri çekip, hızlı bir şekilde konik forma 48 sahip elyaf kanalından ve adaptörden geçirerek rotora ulaştırır. Burada elyaf kanalı, açma silindiri yuvası ile adaptör arasındaki bağlantıyı sağlamakla görevlidir. Elyaf kanalında açma silindirine bakan kısım, yani liflerin girdiği taraf, adaptör çıkışındaki rotora çıkan tarafa göre geniş olduğu için hava hızının artmasını sağlamaktadır. Aynı zamanda liflerin hızı da artmakta ve lifler elyaf kanalından geçerken çekime tabi tutulmaktadırlar. Yapılan ölçümlerde, liflerin elyaf kanalı içerisinde 5-6 kat gibi çekime uğradığı tespit edilmiştir (Yapıcılar 2005). Tek tek açılmış lifler, yüksek hızla rotor duvarına çarparak, merkezkaç kuvvetinin etkisiyle rotor duvarında vida şeklinde bir süre döndükten sonra, kayarak rotor yivine ulaşırlar. Liflerin rotor duvarına çarptığı andaki hızı, rotor dönme hızından düşük olduğu için, burada lifler tekrar çekime tabi tutulurlar. Yapılan ölçümler bu noktadaki çekimin yaklaşık 1,5-2,5 arasında olduğunu ve liflerin rotor duvarına ulaştığı andaki hızının, iplik yapısını ve mukavemetini etkilediğini göstermiştir. Rotor yivine ulaşan lifler, tekrar yivde istenilen iplik numarasına göre toplanarak (geri dublaj), kısa bir süre sonra rotor hızı ile dönmeye başlarlar. Liflerin rotor içerisinde düzgün ve çekilmiş bir şekilde geri dublaj olması, rotor geometrisine (yiv şekli, yüzeyin yapısı, rotor çapı), iplik bükümüne, liflerin rotor duvarına ulaştığı andaki hızına ve hammadde özelliklerine bağlıdır. Rotor geometrisi eğirme stabilitesini, kirliliğe karşı hassasiyeti ve iplik kalite değerlerini büyük ölçüde etkilediği için hammaddeye bağlı olarak doğru seçiminin yapılması gerekmektedir. Đplik numarasına ve hammaddeye göre, rotor yivinde minimum seksen ve daha üzeri lif bulunmalıdır. Dışarıdan gelen açık iplik ucu, yivde bilezik halinde toplanmış lifler ile bağlantı kurar ve rotorun dönmesi sayesinde, yivdeki lifler ipliğin ekseni etrafında döndürülüp bükülerek iplik halini alırlar. Đplik halini almış lifler, sabit bir çıkış hızıyla düzeden ve büküm durdurucudan geçerek bobinleme aparatındaki masuraya sarılırlar. Đplik oluşumunu gerçekleştiren rotor, twin-disc yatağındaki iki çift twin-disc makarası arasına yerleştirilmiş olup, mili rotor kapağının arkasında bulunmaktadır. Makaralar, rotoru bilyenin olduğu arka yöne doğru itme hareketi oluşturacak şekilde, birbirine karşı çapraz konumda yerleşmiştir. Bu sistem, sadece hibrid yataklama sisteminde olup, manyetik tip rotorla çalışan makinelerde bu sistem ortadan kalkmıştır. Rotorların tahriği yani döndürülmesi, baskı silindirinin tangensiyal kayışa bastırması ve kayışın altında bulunan rotor milinin hareket etmesi ile 49 sağlanır. Tangensiyal kayışların hareketi, makinenin ana ve son ünitesinde bulunan elektromotorlar sayesinde gerçekleşmektedir. Eğirme kutusu açıldığında, fren sürgüsü baskı silindirinin kalkmasını sağlar, böylece tangensiyal kayışın rotor milinden teması kesilir ve karşılıklı iki fren balata kapanıp rotorun durması sağlanır (Yapıcılar 2005). Rotor eğirme kutusunun çekirdeğini oluşturur. Açma silindirinde açılmış lifler, elyaf kanalından geçerek rotor duvarına çarpıp yivde toplanırlar. Burada liflerin geri dublajı yani yivde toplanan liflere büküm verilerek rotor ipliğinin oluşması sağlanır. Rotor içerisindeki iplik oluşumunu, rotor tipi (yiv geometrisi, duvarın eğimi, yüzeyin kaplaması), rotor çapı ve rotor hızı etkilemektedir. Schlafhorst firması değişik tip yiv, çap ve kaplamalı rotorlar dışında isteğe bağlı olarak hibrit veya manyetik yataklama rotorlarda sunmaktadır. Hibrit yataklamalı rotorların sürekli yağlanması gerekir, ancak bu yağlanan yerlerde zamanla kirlilik oluşur. Ayrıca rotor mili, ucundaki seramik temastan dolayı zamanla aşınarak yerinden çıkabilir. Bu da makine randımanını negatif yönde etkileyerek, rotorun çalışma ömrünü kısaltır. Manyetik yataklamalı rotorlarda ise bunun aksine rotor mili, temas etmediği ve yağ gerektirmediği için, bakım ve işletme maliyetleri daha azdır. Böylece eğirme kutusunun elemanları ile tahrik kayışları daha uzun bir ömre sahiptir ve yatak tekniği kirlenmeye karşı dayanıklıdır. Bakım peryotları iki üç kat kadar daha uzun olup, ayar düzeltme işçiliği tamamen ortadan kalkar (Yapıcılar 2005). Rotor tipi seçimi, rotorun geometrisi ve kaplamasıyla belirtilmiştir. Bu iki ana unsur daha sonra eğrilecek ipliğin kalitesini ve makine randımanını önemli derecede etkilemektedir. Dar yiv geometrisine sahip rotorlarla üretilen ipliklerin mukavemeti yüksek ve tüylülüğü az iken; bu rotorların kirliliğe karşı hassaslıkları fazladır. Bunun aksine geniş yivli rotorların ise kirliliğe karşı eğilimleri az olup, kendi kendine temizlenme özellikleri vardır; ancak bu rotorlarla üretilen ipliklerin kalite değerleri düşüktür. Elyaf kanalından gelen liflerin rotor duvarına çarpıp, kontrollü bir şekilde yive kısa zamanda ve sorunsuz ulaşmaları gereklidir. Bunun için rotor duvar yüzeyinin pürüzsüz düz olması gerekmektedir. Aksi takdirde bu durum iplik kalitesini ve makine randımanını olumsuz yönde etkileyebilir. Bunun için, rotorlar bor (B) veya bor elmas (BD) kaplamalı olarak üretilmektedirler. Bu şekilde liflerin sorunsuz olarak yive 50 ulaşmasıyla daha iyi iplik kalitesi sağlanır. BD kaplamalı rotorlar ile B kaplamalı rotorlar arasında kullanım ömürleri bakımından çok az fark vardır. Fakat BD rotorlarıyla eğrilen ipliklerin kalite değerleri, B kaplamalı rotorlarla eğrilen ipliklere nazaran daha iyidir. Buna göre de B kaplamalı rotorun avantajı, eğirme sürecinde kendi kendini temizleme özelliğidir (Yapıcılar 2005). Çizelge 2.7’de farklı tipteki rotor yivlerinin iplik kalite değerlerine etkisi görülmektedir. Çizelge 2.7. Farklı tipteki rotor yivlerinin iplik kalite değerlerine etkisi (Yapıcılar 2005) Đplik kalite değerleri Rotor tipi G GT K S T TT U V TB5 Mukavemet 1 3 1 4 1 2 3 4 1 Düzgünsüzlük 2 3 1 1 1 1 4 1 1 Lif boncuklaşma mukavemeti 3 2 1 1 1 1 4 1 1 Hacimlilik 2 2 3 1 3 2 2 4 3 Đnce yer, kalın yer, neps değerleri 2 2 1 1 1 1 3 1 1 Kıvrımlılık eğilimi 2 2 4 2 4 3 1 2 4 Muare hassasiyeti 2 2 3 1 3 2 3 1 2 1= çok iyi, 2 = iyi, 3 = orta, 4 = kabul edilemez Rotoru daha fazla kirletme eğilimi olan dar rotor yivleri, temiz pamuk lifleri için daha uygundur. Maksimum mukavemetin gerekli olduğu hallerde eğirme için dar yivli rotorlar kullanılır. Bu tür rotorlarla ring ipliğine yakın, çok az tüylü kompakt bir iplik elde edilir. Geniş yivli rotorlar ise daha çok fazla kirli hammaddeler için kullanılır. Bunlarla üretilen iplik hacimli ve tüylüdür. Ayrıca geniş yivli rotorlarda mukavemet değerleri %7-10 düşer (Arıkan 1999). Çizelge 2.8’de rotorların kullanımına ilişkin tavsiyeler gösterilmektedir. 51 Çizelge 2.8. Rotorların kullanımına ilişkin tavsiyeler (Anonim 2006) Rotor tipleri G Rotor GT Rotor K Rotor Hatırlatmalar Rotor kanalı Tanımlaması dar kanallı sivri, dar kanallı kısa T-kanallı Đplik numara alanı orta ince ile ince kalın ile orta Đnce arası ince arası Đplik mukavemeti + ++ +++ Büküm ++ ++ + Đplik hacmi ++ ++ + Düşük kıvrımlanma + ++ - eğilimi Düşük muare eğilimi + ++ + Kalın dokuma - ++ +++ Üründen istenen iplikleri, özellikler ve denim iplikleri yöntem tekniklerine göre Orta ince ile ince ++ + - dokuma iplikleri Triko iplikleri +++ - - Şardonlu iplikler + - - Havlu iplikleri, havlı ++ - - çözgü Çepel ve ince toz - - - içeriği yüksek hammaddeler Eski/kullanılmış - - - Sadece ≥40 mm elyaf rotor çapları LI karışımları - - - CO/PES, CO/CV, + - - CO/CLY, CO/CMD, PES/CLY karışımları % 100 PES, CV, + - - CLY, CMD % 100 PAN ve + - - PAN karışımları Belcoro Strüktürlü - +++ - Denim Fantezi Đplikler - +++ - (Belcoro Fancy Yarn) Açıklama: +++ = pekiyi, ++ = iyi, + = orta, - = zayıf 52 Çizelge 2.8. Rotorların kullanımına ilişkin tavsiyeler (devam) (Anonim 2006) Rotor tipleri S Rotor T Rotor T Rotor B5 Hatırlatmalar Rotor kanalı Tanımlaması kaygan yüzey ile sivri kanallı ve sivri kanal ve taban arasındaki taban destekli değiştirilmiş geçişten oluşan kanal yarıçaplı kanallı Đplik numara alanı orta ince ile ince orta ince ile ince orta ince ile ince arası arası arası Đplik mukavemeti - +++ +++ Büküm +++ ++ ++ Đplik hacmi +++ + + Düşük kıvrımlanma ++ - - eğilimi Düşük muare eğilimi +++ + - Kalın dokuma ++ ++ - Üründen istenen iplikleri, özellikler ve denim iplikleri yöntem tekniklerine göre Orta ince ile ince + +++ ++ arası dokuma iplikleri Triko iplikleri ++ ++ - Şardonlu iplikler +++ - - Havlu iplikleri, havlı + ++ - çözgü Çepel ve ince toz +++ - - içeriği yüksek hammaddeler Eski/kullanılmış ++ + - Sadece ≥40 mm elyaf rotor çapları LI karışımları ++ + - CO/PES, CO/CV, + ++ +++* * Sadece CO/CLY, CO/CMD, PES/CV PES/CLY karışımları karışımları için % 100 PES, CV, + ++ +++** ** Sadece % CLY, CMD 100 PES ve % 100 CV için % 100 PAN ve +++ + - PAN karışımları Belcoro Strüktürlü - ++ - Denim Fantezi Đplikler - ++ - (Belcoro Fancy Yarn) Açıklama: +++ = pekiyi, ++ = iyi, + = orta, - = zayıf 53 Çizelge 2.8. Rotorların kullanımına ilişkin tavsiyeler (devam) (Anonim 2006) Rotor tipleri TT Rotor U Rotor V Rotor Hatırlatmalar Rotor kanalı Tanımlaması açık kanallı geniş kanallı V-şeklinde kanallı Đplik numara alanı kalın ile orta ince Kalın Kalın arası Đplik mukavemeti ++ + - Büküm ++ ++ + Đplik hacmi ++ ++ + Düşük kıvrımlanma + +++ + eğilimi Düşük muare eğilimi ++ + - Kalın dokuma ++ +++ - Üründen istenen iplikleri, özellikler ve denim iplikleri yöntem tekniklerine göre Orta ince ile ince +++ - - dokuma iplikleri Triko iplikleri + - - Şardonlu iplikler - - - Havlu iplikleri, havlı - - - çözgü Çepel ve ince toz ++ + - içeriği yüksek hammaddeler Eski/kullanılmış ++ - - Sadece ≥ 40 mm elyaf rotor çapları LI karışımları ++ - - CO/PES, CO/CV, ++ - - CO/CLY, CO/CMD, PES/CLY karışımları % 100 PES, CV, + - - CLY, CMD % 100 PAN ve + - +++*** *** Lifleri alan PAN karışımları kaymasına karşı dayanıklı % 100 PAN iplikler Belcoro Strüktürlü ++ - - Denim Fantezi Đplikler ++ - - (Belcoro Fancy Yarn) Açıklama: +++ = pekiyi, ++ = iyi, + = orta, - = zayıf Open-end rotor iplikçiliğinin ilk yıllarında rotorlar büyük çaplı olduklarından ağırlık bakımından alüminyumdan yapılmaları tercih edilmekteydi. Ancak mikro tozların ve 54 diğer bazı diğer partiküllerin etkisi ile rotor oluğu kısa sürede aşınmakta ve sadece 1.000 saat gibi kısa bir süre sonunda değiştirilmeleri gerektiği ortaya çıkmaktaydı. Oldukça küçülen rotor çaplarına bağlı olarak rotorlar artık günümüzde çelikten yapılmaktadırlar. Ayrıca uzun ömürlü olmaları için bazı yüzey işlemleri de uygulanabilmektedir. Bunlar arasında boronize işleme görmüş rotorlar en fazla çalışma ömrüne sahip rotorlardır. Ayrıca bu tip rotorların iyi bir özellik sağladığı ve kendi kendilerine temizleme etkilerinin de oldukça iyi olduğu ifade edilmektedir. Daha sonra gelen aşınmaya dirençli yüzey işlemi nikel/elmas kaplamalardır. Aynı tür yüzey kaplama işlemi açma silindirleri için de uygulanabilmektedir. Belli bir çalışma süresi sonunda elmas partiküllerin rotor yivinden sökülerek gitme olasılıkları vardır. Diğer yüzey tipi ise boronize çelik yüzeyin üzerine elmas kaplamanın yapıldığı bir kombinasyondur. Bu kombinasyonla üretilen rotorların yüzey aşınması çok az olup ömürleri çok uzun olmaktadır (Kadoğlu 1995). Çizelge 2.9 ve Çizelge 2.10’da sırasıyla farklı malzeme ve kaplamaya sahip rotorların yıpranma katsayıları ve farklı materyaller için rotorların kullanım ömürleri gösterilmektedir. Çizelge 2.9. Farklı malzeme ve kaplamaya sahip rotorların yıpranma katsayıları (Kadoğlu 1995) Rotor Malzemesi ve Kaplama Çeşidi Yıpranma Katsayısı Alüminyum rotor 1 Elmas kaplı alüminyum rotor 4 Sertleştirilmiş çelik rotor 6 Elmas kaplı sertleştirilmiş çelik rotor 8 Sertleştirilmiş ve boronize edilmiş çelik rotor 12 Sertleştirilmiş ve boronize edilmiş elmas kaplı çelik rotor 12 Çizelge 2.10. Farklı materyaller için rotorların kullanım ömürleri (Anonim 2006) Materyal Eğirme elemanları Garanti süresi Ortalama kullanım ömrü %100 CO Çelik rotor B, BD, B5 15.000 saat 24.000-30.000 saat Karışımlar, Çelik rotor B, BD, B5 15.000 saat 20.000-25.000 saat örneğin PES/CO %100 PES Çelik rotor B, BD, B5 15.000 saat 20.000-25.000 saat %100 CV* Çelik rotor B, BD, B5 15.000 saat 16.000-20.000 saat %100 PAN Çelik rotor B, BD, B5 15.000 saat 20.000-25.000 saat * Verilen bilgiler, jet boyamalı viskoz için geçerli değildir. Rotorun çapı işlenecek hammaddeye ve istenen iplik numarasına bağlıdır. Ayrıca, rotorun seçilen diğer boyutlarıyla da ipliğin önemli parametrelerine etki etmek mümkündür. Rotorun çapı ilk etapta, işlenecek elyafın uzunluğuna bağlıdır. Elyaf 55 uzunluğunun rotor çapının 1,25 katından daha uzun olmaması gerekmektedir. Rotor çapının iplik numarasıyla uyumlu olması gerekir. Kalın numaralı iplikler, daha büyük elyaf kütleleri ve daha küçük orandaki mutlak iplik bükümü nedeniyle daima daha büyük rotorlarla üretilmelidir. Daha küçük rotorlarda yabancı liflerin ve telef partiküllerinin rahatsız edici etkileri büyük rotorlardan daha belirgin şekilde fark edilmektedir. Bu da, iplik kopmalarının artması ve eğirme kalitesinin azalması anlamına gelmektedir (Gemci ve Kapuçam 2004). Aşağıda küçük ve büyük çaplı rotorların avantajları özetlenmiştir. Küçük çaplı rotorların avantajları şu şekilde sıralanabilir: • Yüksek rotor devri • Yüksek iplik mukavemeti • Yüksek iplik uzaması • Daha iyi iplik düzgünsüzlüğü • Daha az ince ve kalın yer • Daha az neps • Aynı devirler için daha az enerji ihtiyacı Büyük çaplı rotorların avantajları ise şu şekilde sıralanabilir: • Daha az büküm verebilme • Daha hacimli iplik • Daha kalın numaralı iplik • Daha az kuşak oluşumu (Arıkan 1999) Rotor çapını sabit alırsak, hız arttıkça rotor içerisindeki merkezkaç kuvveti artacağından lifler yive daha çok presleneceklerdir ve aynı anda eğirme tansiyonu da yükseleceği için, rotor içinde eğrilen ipliğe büküm vermek kolaylaşacaktır. Ancak bu iplik mukavemeti ve kopma uzamasının düşmesine, iplikteki kalın yer, ince yer ve neps değerlerinin artmasına ve belirli bir hızdan sonra eğirme stabilitesinin kötüleşmesine ve kopuşların çoğalmasına neden olabilir. Bunun için rotor hızı ile rotor çapı beraber 56 alındığında, Çizelge 2.11’de gösterildiği gibi rotor üretici firmaların tavsiye ettiği teknolojik rotor hızlarında çalışılması durumunda daha iyi iplik kalite değerleri elde edilmektedir. Sentetik (başta polyester) veya suni liflerde ise yüksek rotor hızlarındaki aşırı ısınmalardan dolayı lifler zarar gördükleri için, pamuk lifine kıyasla düşük rotor hızlarında çalışılması daha uygundur. Đşletmelerde kullanılan en küçük rotor çapı 28 mm olup, bu rotor 150.000 d/dk rotor hızında rahatlıkla çalışmaktadır. Böyle yüksek rotor hızlarında çalışabilmek için önce yüksek merkezkaç kuvvetlerine dayanıklı, mukavemeti ve mikroneri iyi pamuk lifinin kullanılması gereklidir. Ayrıca şeritteki kirlilik oranının ve şerit düzgünsüzlüğünün düşük olması gereklidir (Yapıcılar 2005). Çizelge 2.11. Çeşitli rotor tiplerine göre mümkün olan ve tavsiye edilen rotor hızları (Anonim 2006) Teknik açıdan olası en yüksek ve teknolojik olarak ise tavsiye edilen rotor devirleri Rotor tipleri Teknik Teknolojik olarak olarak mümkün tavsiye rotor edilen hızları rotor hızları Seramik Magnet -1 -1dak dak G328 (8,25 mm)* G528 150.000 120.000**…140.000 G328 (8 mm)* - 140.000 120.000…140.000 G330 G530 135.000 110.000…130.000 K330, K330 B5 K531, K531 B5 130.000 100.000…120.000 G331 G531 130.000 100.000…120.000 T331, T331 B5 T533, T533 B5 125.000 90.000…100.000 G, GT, S333*** G, GT, S533*** 125.000 90.000…115.000 T333, T333 B5 T534, T534 B5 120.000 85.000…115.000 G, T, TT, S, V336 G, T, TT, S, V536 110.000 75.000..…90.000 G, GT, S, T, TT, U340 G, GT, S, T, T B5, TT, U 540 100.000 65.000..…80.000 G, GT, S, T, TT, U, V346 G, GT, S, T, T B5, TT, U, V540 80.000 55.000..…70.000 S, TT 356 S,TT 556 70.000 40.000..…60.000 * Mil çapları ** Sadece Adaptör 28 SL ile -1 *** Đstisnalar: S 333 ve S 533: Teknik açıdan olası en yüksek devir 120.000 Şekil 2.23’de sabit rotor çapında rotor devrinin iplik kalite değerlerine etkisi görülmektedir. 57 Şekil 2.23. Sabit rotor çapında rotor devrinin iplik kalite değerlerine etkisi (Anonim 2006) Grosberg ve Mansour’un (1975) yaptıkları çalışmada, rotorun mümkün olduğunca küçük ve hafif olması gerektiği ve küçük rotor çaplarının kullanılabilmesi için de rotorun bir hava pompası olarak değil, sadece elyaf halkasının oluşturulması için kullanılması gerektiği belirtilmiştir. Barella ve ark. (1976) yaptıkları çalışmada, rotor çapı arttıkça, şeridin açılması ve tek life ayrılması işlemlerinin performansının arttığını belirtmişlerdir. Çalışmaya göre, küçük rotor çaplarının kullanılması durumunda, iplik gerçek büküm yerine daha yüksek oranlarda yalancı büküm almaktadır ve bu da iplik düzgünsüzlüğünün artmasına neden olmaktadır. Vila ve ark. (1982) yaptıkları çalışmada, rotor çapı arttıkça iplik tüylülüğünün ve ortalama tüy uzunluk indeksinin arttığını belirtmişlerdir. Vila ve ark. yaptıkları denemelerde, rotor çapı arttıkça iplik-rotor arasındaki sürtünmenin arttığı, buna bağlı olarak da tüy sayısından çok tüy uzunluğunun arttığı gözlemlenmiştir. Manohar ve ark. (1983), open-end rotor iplik eğirmede rotor hızı, rotor çapı ve tarama şartlarının değiştirilmesinin iplik kalite değerlerine olan etkisini incelemişlerdir. 58 Hammadde olarak karışım elyafı kullanılmış olup, iplikler Ne 12/1-20/1 aralığında ve A, B ve C (B işletmesindeki telef) olmak üzere üç farklı işletmede üretilmiştir. A işletmesindeki tarakta doffer hızı 20 rpm, B ve C işletmesindeki tandem tarakta ise (iki silindirli tarak) doffer hızı 28 rpm kullanılmıştır. Sonuç olarak rotor hızındaki artış, A fabrikasında üretilen ipliklerde mukavemeti düşürürken, B ve C fabrikasında üretilen ipliklerde mukavemeti arttırmıştır. Elastikiyet ise, mukavemetten farklı olarak, rotor hızı arttıkça azalmıştır. Rotor hızının artması, üretim hızını artırmış ancak kontrolsüz elyaf geçişini de beraberinde arttırdığı için, iplik düzgünsüzlüğü ve hatalarını da artırmıştır. Ne 14/1 için, rotor çapının etkisi için incelenmiş ve rotor çapı 40-46 mm arasında olduğunda iplik mukavemetinin değişmediği, 56 mm olduğunda ise mukavemet ve elastikiyetin önemli oranda azaldığı görülmüştür. Rotor çapının değişmesi %U, ince yer ve kalın yer sayısını önemli ölçüde değiştirmemiştir. Tandem tarak kullanılması ise open-end rotor iplik eğirmede iplik özelliklerini çok fazla değiştirmemiş, ancak neps sayısını azaltmıştır. Kadoğlu (1993) tarafından yapılan çalışmada, open-end rotor iplikçiliğinde eğirme kutusu ve eğirme elemanlarının dizaynının, açıcı, rotor, düze ve büküm durdurucunun iplik kalitesi ve çalışma randımanı üzerinde etkisi olduğu tespit edilmiştir. Kadoğlu yaptığı çalışmada, belirli bir rotor devrinde rotor çapı değişiminin, iplik kalite değerlerini olumsuz yönde etkilediğini ortaya koymuştur. Landwehrkamp (1994) yaptığı çalışmada, istenilen mukavemet değerlerinin elde edilebilmesi için, tüm rotor çapları için optimum bir rotor hız aralığı bulunduğunu belirtmiştir. Çalışmada ayrıca büyük rotor çaplarında, hem kalın hem de ince iplikler eğirilebilirken; 40 mm’nin altındaki rotor çap değerlerinde kalın iplik üretebilmenin bir sınırı olduğu sonucuna varılmıştır. Kadoğlu (1995) rotor çapı ve rotor kaplamasının open-end rotor iplik özelliklerine olan etkilerini incelediği çalışmasında, rotor çapının arttırılmasıyla iplik düzgünsüzlük, ince yer hatası, ince ipliklerde kalın yer hatası, neps, mukavemet ve kopma uzaması değerlerinde olumlu değişimler gözlediğini belirtmiştir. Rotor yüzeyinin elmasla kaplanması durumunda ise ipliğin düzgünsüzlüğü, ince-kalın yer hataları, tüylülüğü, 59 mukavemeti, kopma uzaması ve %280 oranındaki neps değerlerinde istatistiksel olarak önemli sayılacak bir değişim gözlemezken, %200 oranındaki neps sayısında anlamlı bir azalma gözlediğini belirtmiştir. Ömeroğlu (1996) rotorun %100 pamuk ve %65 pamuk-%35 polyester iplik özelliklerine etkisini incelediği çalışmasının sonucunda, elmas kaplı rotorlarda boronize kaplı rotorlara oranla daha az lif-rotor sürtünmesi olduğundan, elmas kaplı rotorlarda iplik kalitesinin daha iyi olduğunu belirtmiştir. Babaarslan ve Duru (1997), Schlafhorst firmasının Autocoro open-end rotor iplik makinesinde dört farklı rotor kullanarak, %100 Amerikan pamuğu iplikler üretmişlerdir. Yapılan çalışma sonucunda, open-end rotor iplikçiliğinde düze değişiminden çok, rotor değişiminin iplik kalite parametreleri üzerinde önemli rol oynadığı çalışmanın sonucunda belirtilmiştir. Arıkan (1999), rotor sürtünme katsayısının değişmesiyle iplik özelliklerinin nasıl değiştiği üzerine çalışmıştır. Kullanılan rotorların iç yüzeylerine, farklı özelliklerde ve çeşitli katlarda boyalar elektrostatik olarak kaplanarak, yüzeyde meydana gelen sürtünme özelliklerinin elde edilen iplik özelliklerinde meydana getirdiği farklıklar incelenmiştir. Çalışma sonucunda rotora uygulanan özel boyamaların, iplik özelliklerine olumlu yönde etki ettiği belirlenmiştir. Kadoğlu (1999), rotor tiplerinin (S rotor: geniş yivli keskin kenarlı, U rotor: geniş yivli, G rotor: dar yivli, T rotor: dar yivli düz) farklı hammaddeden yapılmış iplik özellikleri üzerindeki etkisi konusunda çalışmıştır. Çalışmada, Autocoro 288 rotor eğirme makinesinde, %100 pamuk, %50 pamuk-%50 polyester, %100 polyester, %100 poliakrilnitril, %100 lyocell olmak üzere beş farklı hammadde ile, dört farklı rotor tipi kullanılarak, Ne 30/1 iplikler üretilmiştir. Çalışmanın sonucunda, T rotorun mukavemet için en iyi değeri verdiği, U rotorun ise % 100 pamuk, %50 polyester-%50 pamuk, %100 Polyester ve %100 poliakrilnitril ipliklerinde düzgünsüzlük için iyi değerler verdiği görülmüştür. Çalışmada ayrıca, sentetik ve sentetik karışımlarının uzama değeri için daha iyi olduğu görülmüştür. Tüylülük için ise %100 pamuk, %50 polyester-%50 60 pamuk ve %100 lyocellde U rotorun; %100 Polyester ve %100 poliakrilnitrilde G rotorun en iyi değeri verdiği gözlemlenmiştir. Sonuç olarak iplikler için en iyi değerleri, T ve S rotorlarının verdiği ortaya konmuştur. Nawaz ve ark. (2002), open end rotor iplik eğirme makinesinde rotor çapının iplik düzgünsüzlüğüne ve iplik tüylülüğüne etkisini görmek için yapmış oldukları çalışmada, 33 ve 40 mm olmak üzere iki rotor çapında Ne 10, Ne 16, Ne 20 olmak üzere üç farklı iplik numarasında iplikler üretmişlerdir. Đplik düzgünsüzlüğü açısından, rotor çapının ve iplik numarasının etkisi yüksek derecede anlamlı bulunmuştur. Gemci ve Kapuçam (2004), open-end rotor iplikçiliğinde farklı çapta rotor kullanımının iplik kalitesine olan etkilerini incelemek amacıyla yaptıkları çalışmada, aynı iplik numaraları için farklı rotorlar kullanmış ve farklı rotorların iplik kalitesine olan etkilerini araştırmışlardır. Uygulamada, 31 mm ve 36 mm olmak üzere iki farklı rotor çapı kullanılarak Ne 20 ve Ne 30 olmak üzere iki farklı numarada iplik üretilmiştir. Yapılan testlerde, iplik düzgünsüzlük değerleri ile iplikteki hata sayıları gözlemlenmiştir. Test sonuçlarına göre, Ne 30 numara iplikte rotor çapı azaldıkça iplikteki ince yerler azalmıştır, fakat kalın yerler artmıştır; düzgünsüzlük ise önemli derecede etkilenmemiştir. Ne 20 numara iplikte ise, Ne 30 numara ipliğe göre her iki rotor çapında da ince ve kalın yer sayılarında önemli derecede azalma görülmüştür. Ayan (2010) tarafından yapılan çalışmada, hammadde olarak Diyarbakır bölgesinde üretilmiş olan pamuk elyafı kullanılarak, open-end rotor iplik eğirme sistemlerinde, karde ve penye iplikler üretilmiştir. Elde edilen test sonuçları, istatistiksel olarak analiz edilmiş olup, rotor çapının iplik özelliklerine ne gibi etkileri olduğu araştırılmış ve dünya genelindeki istatistiklerle karşılaştırması yapılmıştır. Çalışmanın sonucunda, iplik tüylülüğünde 31 mm rotor çapı ile penye üretim hattında üretilen ipliklerin tüylülükleri az iken, 33 mm rotor çapı ile penye üretim hattında üretilen ipliklerin tüylülükleri karde üretim hattına göre daha yüksek çıkmıştır. Çalışmanın sonucunda, rotor çapı arttıkça iplik düzgünsüzlüğü azalmaktadır fakat spiral olmayan ve çentik sayısı fazla olan düzelerin kullanılmasıyla iplik düzgünsüzlüğü rotor çapı artışına rağmen olumsuz etkilenmiştir, karde üretim hattında rotor çapının artışıyla düzgünsüzlük azalırken, 61 penye de ise tam tersi bir durum söz konusudur, iplik hataları bakımından ise karde ipliklerde rotor çapı arttıkça hata sayısı azalmış, penye ipliklerde ise hata sayısı artmıştır, iplik tüylülüğü bakımından ise rotor çapı arttıkça tüylülük artmıştır ve iplik mukavemeti bakımından, karde ipliklerde rotor çapı arttıkça mukavemet artarken, penye ipliklerde ise azalmıştır. 2.6. Open-End Rotor Đplikçiliğinde Đplik Çıkış Düzesinin Đplik Özelliklerine Etkisi Rotor yivinde dönmekte olan açık iplik ucuna dahil olan lifler büküm alarak iplik haline geldikten sonra yaklaşık 90o’lik bir açı ile düzeye sürtünerek çıkış kanalını takip eder ve bobin halinde sarılır. Bobinleme ünitesine geçiş için gerçekleşen bu keskin yön değişimi düze üzerinde meydana gelir. Bir ucu sağılma silindirleri tarafından çekilen diğer ucu rotor duvarında bulunan ipliğe düze üzerinde bir baskı kuvveti oluşur. Oluşan baskı kuvveti ipliğin düze üzerinden geçişi esnasında yüksek bir sürtünme etkisi meydana getirir. Bu yüksek sürtünme etkisi nedeniyle düze yüzey özellikleri ve formu, iplik yüzey yapısında, düzgünsüzlük, iplik hataları, tüylülük ve mukavemet gibi iplik fiziksel özellikleri üzerinde önemli derecede etkilidir (Erbil 2005). Düzeleri temel olarak iki türlü sınıflandırmak mümkündür; yapılarına göre, yani düz, çentikli ve spiral ve hammaddelerine göre, yani seramik ve metal. Ancak spiral düzeler sadece seramikten imal edilirler. Buna göre düzeler genel olarak konstrüktif yapılarına göre aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir: • Düz - Çelik - Seramik • Çentikli - Çelik - Seramik • Spiral - Seramik (Bozkurt 1997) Günümüzde düzelerin yapıldıkları malzemeler çelik ve seramik olarak ikiye ayrılmaktadır. Seramik düzeler dayanıklı olmaları bakımından daha çok tercih edilmektedir. Seramik düzelerin çalışma ömürleri 3-4 yıla kadar çıkmaktadır. Düze 62 imalatının %90’dan fazlasını seramik düzeler kapsamaktadır. Çelik düzeler ise daha kısa ömürlü olmalarına karşılık (6 ay-1 yıl) ısıyı daha iyi bir şekilde yaymaları nedeniyle daha ziyade sıcaklığa hassas olan liflerin (örneğin PES) eğrilmesinde tercih edilmektedir. Düzelerin sahip olduğu form özellikle ipliğin hacimlilik ve tüylülük özellikleri başta olmak üzere birtakım etkilere sahiptir. Bu nedenle diğer koşullar aynı olsa bile farklı düzeler kullanılarak üretilen ipliklerin aynı kumaşta kullanılmaması gerekir. Aksi takdirde kumaşta çizgi veya band şeklinde hatalar meydana gelmektedir (Erbil 2005). Çeşitli yüzey şekillerine sahip düzelerin iplik özelliklerine etkisi şu şekildedir (Đlbay 2001): Düz yüzeye sahip düzeler, yüksek mukavemetli, düzgün ve az tüylü ipliklerin imali için uygundur. Bu tip düzeler özelllikle sentetik liflerin eğrilmesinde ve dokuma ipliği imalinde kullanılırlar. Düz düzelerin kullanımında rotor kirlenmesi çentiklilere kıyasla daha az olur. Çentikli düzeler ile hacimli, yumuşak ve daha tüylü iplikler elde edilmektedir. Düze yüzeyindeki çentik sayısı arttıkça bu etkiler güçlenmektedir. Çentiğin; düzedeki adedi, genişliği ve konumu ipliğin hacimli/hacimsiz, tüylü/az tüylü, sert/yumuşak elde edilmesini sağlar. Çentikli düzelerde iplik; düze yüzeyinde yuvarlandıkça, yüzeyden sürekli olarak yükselerek titreşim hareketi yapar. Bu hareket, rotor yivindeki liflerin yukarıya kalkmasını sağlayarak bükümün lif bileziğinde daha fazla ilerlemesini sağladığından gerekli minimum büküm katsayısı da (αmin) düşmüş olur. Bu iplik titreşimleri aynı zamanda büküm dağılımını da daha homojen hale getirmektedir (Erbil 2005). Spiral yüzeyli düzeler sadece seramikten imal edilirler. Bu düzeler; düşük büküm seviyeli, nispeten hacimli ipliklerin üretiminde uygundur. Elde edilen iplik özellikleri dört çentikli seramik düzelerden elde edilenlere benzemektedir. Ancak spiral düzelerle daha yüksek mukavemetli, daha yumuşak iplikler imal edilmektedir. Spiral düzeler ile iplik kalite değerleri nispeten daha yükselmiştir. αmin değerleri, çelik düzelerden daha iyidir. Düz çelik düzelere kıyasla rotor yivi kirlenmesi daha yoğundur (Erbil 2005). 63 • Düze dış yüzeyi düzleştikçe, iplik sıyrılma mukavemeti daha iyi iplik, • Düze dış yüzeyi çentikleştikçe, daha düşük αmin değerleri ve daha hacimli ve tüylü iplikler elde edilir (Bozkurt 1997). Şekil 2.24’da seramik ve çentikli düzelerin görüntüsü gösterilmektedir. Şekil 2.24. Seramik ve çentikli düzelerin görüntüsü (Babaarslan ve Erbil 2005) Düze üreticileri çalışılacak elyaf tipine, karışım durumuna, elde edilmek istenen ipliğin kullanım alanına ve iplikten beklenen özelliklere göre farklı formlarda düzeler üretmektedirler (Erbil 2005). Çizelge 2.12’de düzelerin kullanımlarına ilişkin tavsiyeler verilmektedir. 64 Çizelge 2.12. Düzelerin kullanımlarına ilişkin tavsiyeler (Anonim 2006) Düze/huni tipleri KGG-A K3 K4-A K6-A K8R KNN-A KN3 KN 4-A KN 6-A KN 8R Düze/huni ağzı Tanımlaması Yeni düz Üç çentikli Dört Altı Sekiz düze/huni; düze/huni çentikli çentikli çentikli KG/KN düze/huni düze/huni düze/huni tipi ve düz çelik düzelerin/hunileri n yerine kullanılır; Autocoro 360’ta standart Đplik numara alanı Kalın kalın kalın ile orta ince Kalın ince arası ile ince arası Eğirme stabilitesi - + +++ + +++ Đplik mukavemeti ++ ++ + +++ - Düşük tüylülük +++ ++ + ++ - Kullanım alanları %100 CO, dokuma + ++ +++ + - iplikleri % 100 CO, düzdenim +++ ++ - - - %100 CO, düz triko - - + - iplikleri % 100 CO, yüksek - - - - - hacimli triko iplikleri Karışımlar, örneğin - - ++ ++ - PES/CO %100 PES - - + +++ - %100 CV - - ++ ++++ - %100 PAN - - ++ - +++ Havlu iplikleri, havlu - - + - - çözgü %100 LI ve karşımları - - + - ++ Efektli ve fantezi iplikler - - ++ - - (Belcoro Fancy Yarn) Açıklama: +++ = Pekiyi elverişli, ++ = Đyi elverişli, + = Şartlı elverişli, - = Elverişli değil 65 Çizelge 2.12. Düzelerin kullanımlarına ilişkin tavsiyeler (devam) (Anonim 2006) Düze/huni tipleri KSS-A KSK4-A KSK6-A KS2R4-A Düze/huni ağzı Açıklaması Yeni spiral Dört çentikli Altı Bir adet düzenin düze/huni; spiral çentikli boğazına Autocoro 360’ta düze/huni spiral yerleştirilen, haç standart düze/huni şeklini oluşturan ve çentik özelliği veren tam boy düzenek Đplik numara alanı kalın ile ince arası orta ince ile orta ince orta ince ile ince ince arası ile ince arası arası Eğirme stabilitesi + + +++ + Đplik mukavemeti +++ ++ ++ ++ Düşük tüylülük ++ + + - Kullanım alanları %100 CO, dokuma +++ ++* ++ - iplikleri %100 CO, düzdenim + - - - %100 CO, düz triko + +++ ++ - iplikleri %100 CO, yüksek hacimli - + + +++ triko iplikleri Karışımlar, örneğin - +** +** - PES/CO %100 PES - - - - %100 CV - + ++ - %100 PAN - - - - Havlu iplikleri, havlu - +++ ++ ++ çözgü %100LI ve karşımları - - - - Efektli ve fantezi iplikler - - - - (Belcoro Fancy Yarn) Açıklama: +++ = Pekiyi elverişli, ++ = Đyi elverişli, + = Şartlı elverişli, - = Elverişli değil * Özellikle hava-jetli dokuma makinalarına elverişli iplikler ** PES/CO karışımları: CO payı ≥ %50 Çizelge 2.13’de düzenin iplik yapı özelliği üzerindeki etkisi gösterilmektedir. 66 Çizelge 2.13. Düzenin iplik yapı özelliği üzerindeki etkisi (Babaarslan 2006) Düze Düze Đşlenen Đplik Karakteristikleri Malzemesi Formu Hammadde Çelik Düz -Pamuk -Đyi kalitede düz iplik. -Sentetik Lifler ve -Eksenel yüklere karşılık iyi direnç. -Karışımlar Seramik Düz/Üç -Pamuk -Đyi kalitede düz iplik. Çentikli -Sentetik Lifler ve -Düz çelik yapılara nazaran düşük büküm oranı -Karışımlar elde edilebilir. -Kritik büküm bölgesinde iyi performans. Seramik Dört -Pamuk -Düz yapılı düzelere nazaran hacimli iplik Çentikli -Sentetik Lifler ve üretiminde kullanılır. -Karışımlar -Yumuşak bükümlü ince iplikler için uygundur. Seramik Sekiz -Pamuk -Kalın numaralarda kaba ve hacimli iplik. Çentikli -Sentetik Lifler -Düşük büküm katsayısı sağlanabilir. (Yüksek Lineer Yoğunlukta) -Karışımlar Seramik Spiral -Pamuk -Fark edilir derecede düz ve düşük bükümlü -Sentetik Lifler ve iplik (örgü ipliği). -Karışımlar -Kaliteli iplik. -PES için pek uygun değildir. Seramik Dört - Pamuk -Tüylü iplik. Kanallı -Havlu iplikler. Şekil 2.25’de düze formunun düz formdan çentikli forma geçişi ile ve sonrasında da çentik sayısının artışı ile oluşan tüylülük ve iplik hacmi ilişkisi gösterilmiştir. Şekilden de görüldüğü gibi düze formunun çentikli olması ve çentik sayısının artması iplikte tüylülüğü arttırmakta ve daha hacimli iplik eldesine neden olmaktadır. Tüylülüğün artması düzgünsüzlük ve neps miktarlarında artışa yol açmakta ise de örme kumaşlar gibi iplikte tüylülük ve hacmin istendiği durumlarda çentikli düzelerin tercih edilmesi kaçınılmaz olmaktadır (Anonim 2004). Şekil 2.25. Düze tipinin tüylülük ve iplik hacmine etkisi (Anonim 2000) 67 Düze seçiminde dikkat edilmesi gereken önemli bir başka husus, polyester gibi sıcaklıktan etkilenen elyaflarla çalışılması durumlarında çalışılacak olan rotor devridir. Rotor devrinin çok yüksek olması (120.000 d/dk üzeri gibi) düze üzerinde aşırı ısınmaya neden olabilmektedir. Bu aşırı ısınma da elyaf özelliklerini bozabilecektir. Bu tür durumlarda aşırı ısınmayı önleyen düze formlarının tercih edilmesi gerekmektedir (Pridoehl 2004). Düze yüzeylerinde kullanılan seramik tozunun yoğunluğu da düze yapısındaki önemli parametrelerdendir. Bu yoğunluğun artışı düze ağızlarının üst yüzeylerindeki açık gözeneklerin azalmasını sağlamaktadır ki bu da ipliğin düze ağzında mekanik hasar görme riskini azaltmaktadır (Erbil 2005). Düzenin üst yüzeyinin tasarım ve dizaynıyla, örneğin çentik veya spirallerin eklenmesiyle, eğirme stabilitesi ve bunun sonucunda ipliğin yapısal karakterine etki etmek mümkün olmaktadır. Eğirme stabilitesi ile iplik karakteri arasında da ayrılmaz, doğrudan bir ilişki vardır (Anonim 2003). Yüzeyi çentikli ve kanallı olan düzeler kullanarak yalancı büküm etkisi artırıldığı için daha az büküm uygulayabilme olanağı, nedeniyle daha yumuşak ve hacimli iplikler üretilebilir. Ancak bu tip düzelerin kullanımı ile lif kırıntıları ve finish maddeleri (harmanyağı, antistatik madde vb) lif üzerinden ayrılarak eğirme komponentlerinin aşırı ölçüde kirlenmesine yol açmaktadır. Düz yapılı düzelerin kullanımı ile daha düzgün yapılı iplikler üretilebilir. Ancak bobin oluşumunda iplik katmanları arasında tutuculuk azalacağı için bazı problemler ortaya çıkabilir. Bu arada düzenin kenar kısmının yarıçapı fazla olursa daha fazla bir temas yüzeyi sağlayacağı için daha düşük büküm değeri ile iplik üretimi yapılabilir (Erbil 2005). Düzelerin aşınması söz konusudur ve zaman zaman değiştirilmeleri gerekir. Çizelge 2.14’de düzelerin kullanım ömürleri gösterilmektedir. Düz yapılı düzeler dokuma ipliklerinin ve yapay liflerin eğrilmesinde kullanılır. Üzeri çentikli olan düzeler ipliğe bir titreşim kazandıracağı için büküm dağılımının daha iyi olmasını sağlamaktadır (Erbil 2005). 68 Çizelge 2.14. Düzelerin kullanım ömürleri (Anonim 2006) Materyal Eğirme elemanları Garanti süresi Ortalama kullanım ömrü %100 CO Seramik düze/huni 20.000 saat 30.000-40.000 saat Karışımlar, Seramik düze/huni 20.000 saat 30.000-40.000 saat örneğin PES/CO %100 PES Seramik düze/huni 16.000 saat 20.000-30.000 saat %100 CV* Seramik düze/huni 16.000 saat 20.000-30.000 saat %100 PAN Seramik düze/huni 12.000 saat 16.000-20.000 saat * Verilen bilgiler, jet boyamalı viskoz için geçerli değildir. Parlakyiğit ve Çoruh (2004) tarafından yapılan çalışmada, rotor eğirme ünitesindeki elemanların (açma silindiri, rotor, düze, torque stop ve manşon) 45.000 saat çalışmış olanları ile hiç kullanılmamış olan yenileri birer birer değiştirilip kombinasyonlar oluşturulmuş ve bu kombinasyonlarla %100 Amerikan pamuğu kullanılarak üretilen iplikler, bazı kalite testlerine tabi tutulmuşlardır. Oluşturulan sekiz farklı kombinasyonun iplik kalite parametrelerine etkisi Uster Tester 4-SX cihazı ile ölçülmüş ve bu değerlerden %CV, neps ve tüylülük değerlerine ait sonuçlar istatistiksel olarak değerlendirilmiştir. Çalışmanın sonucunda, %U değeri göz önüne alındığında, açma silindiri, rotor ve düzenin yeni, diğer elemanların eski olduğu kombinasyonun en yüksek değeri verdiği, sadece manşonun yeni diğer elemanların eski olduğu kombinasyonun ise en düşük değeri verdiği belirtilmiştir. %CV için ise, en yüksek değeri yine açma silindiri, rotor ve düzenin yeni, diğer elemanların eski olduğu kombinasyon verirken, en düşük değeri ise tüm elemanların yeni olduğu kombinasyon oluşturmuştur. Sonuç olarak, parçaların yeni olmasının iplik kalitesi parametreleri üzerine etkisi olumlu yöndedir. Bu etki, her parça üzerinde farklı derecelerde görülmüştür. Manşonun yeniliğinin, yani aşınmamışlığının mukavemet ve elastikiyet üzerindeki etkisi azken, iplik hataları değeri üzerindeki etkisi oldukça büyüktür. Rotor çok yüksek hızlarda döndüğünden, dayanıklı malzemelerden imal edilir, bu yüzden aşınma oranı oldukça düşüktür. Bu düşük miktardaki aşınmanın, kaliteye etkisi yok denecek kadar azdır. Torque stopun yapısı çentikli olduğu için, ipliğe yalancı büküm verir. Yeni, yani aşınmamış torque stoplar kullanıldığında, elastikiyet düşerken mukavemet artmıştır. Düze, seramikten yapıldığından sürtünmeden kaynaklanan aşınmalar görülmemektedir. Uzun ömürlü olup, yalnızca kırılması halinde değişimine ihtiyaç duyulur. 69 Torque stop (büküm durdurucu veya klips) diğer eğirme elemanları kadar vazgeçilmeyen önemli bir parçadır. Çıkış borusunun üzerine monte edilmiş, bilhassa geçirmeli düzelere parti değişimlerinde fazla zaman kaybı olmadan kolayca takip çıkarılabilen bir elemandır. Đplik, rotor içerisinde eğrilip düzeden geçtikten sonra 30o yön değiştirerek eğirme kutusundan çıkar ve bobine sarılır. Yön değişim noktasında bulunan çıkıntılı büküm durdurucu da, rotor içerisinde ipliğe verilen büküm yığılması ile karşılaşır ve bükümü geldiği yöne doğru yani rotor içerisine geri verir. Böylece büküm durdurucu ile rotor içerisindeki liflerin büküm alma yerinin uzunluğu geçici olarak uzatılır ve bu mesafede büküm az artarak, iplik mukavemeti ve eğirme stabilitesi iyileştirilir (Yapıcılar 2005). Eğrilen iplik, yaklaşık 90°’lik bir açıyla rotoru terk ettikten sonra, büküm durdurucu noktasında tekrar 30° yön değiştirerek, çıkış mili tarafından eğirme kutusundan dışarı doğru çekilir. Đlk open-end rotor iplik eğirme makinelerinde, çıkış açısı yüksek (37°) büküm durdurucular kullanıldığında, düze üzerinde meydana gelen yalancı bükümü destekleyen büküm durdurucu, iyi destek verememekteydi. Đplik çıkış tansiyonunun yüksek olmasından dolayı, iplik kopuşları artmakta ve iplikteki kopma uzaması değeri negatif yönde etkilenmekteydi. Günümüzde kullanılan son model open-end rotor iplik eğirme makinelerinde, bu açı standart 30° olup, bahsedilen problemler de, yeşil, beyaz ve siyah büküm durdurucular kullanılarak giderilmektedir (Yapıcılar 2005). Kullanılan torque stop tipine bağlı olarak, büküm durdurucu ile liflerin iplik haline geldiği nokta arasında iplik üzerindeki bükümün, düze yapısına ve büküm durdurucuya göre, %5-20 arasında arttığı belirlenmiştir. Torque stop çeşitleri şu şekilde sıralanabilir: • Yeşil renkli klips: Çıkıntısız olup büküm durdurma etkisi yoktur. • Beyaz renkli klips: 3 adet eğik çıkıntılı olup siyah klipse göre az büküm durdurma etkilidir. • Siyah renkli klips: 3 adet eğik çıkıntılı olup çok büküm durdurma etkilidir (Yapıcılar 2005). 70 Şekil 2.26’de düze ve büküm durdurucunun iplik görünümü ve eğirme stabilitesine etki eden hususları gösterilmektedir. Şekil 2.26. Düze ve büküm durdurucunun iplik görünümü ve eğirme stabilitesine etki eden hususları (Yapıcılar 2005) Yeşil renkli klips yani çıkıntısız olanın da, büküm durdurma etkisi olmayıp, bu klipsler tüylülük istenmeyen düz iplik eğirmelerde ve iyi iplik değerleri (kalın, ince, neps) istendiği durumlarda kullanılmalıdır. Beyaz renkli klips üç adet eğik çıkıntılı ve normal büküm durdurma etkisine sahip olup, ağırlıklı olarak %100 pamuk veya pamuk karışımlı iplik eğirmelerde, küçük çaplı rotor kullanımlarında, iplik inceliği Ne 24/1 ve daha ince iplik eğirmelerde ve yüksek rotor devirlerinde kullanılmalıdır. Siyah renkli klips ise üç adet eğik çıkıntılı ve çok güçlü büküm durdurma etkisine sahip olup, beyaz klipsteki özelliklerin yanında, 28 mm’lik rotor kullanıldığı zaman tercih edilmelidir. Bu klipslerin artılarının yanında eksileri de olmaktadır. Siyah klips kullanıldığı zaman iplikteki tüylülük de artmaktadır. Siyah klipsin kullanıldığı bazı durumlarda yine tüylülüğün dışında iplik kalite değerlerinin de yükseldiği görülmektedir (Yapıcılar 2005). Adaptör tam eğirme elemanı olarak sayılmasa da, düzenin rotor yivine doğru pozisyonlamasını sağlar bununla da, elyaf kanalından gelen liflerin rotor duvarına çarpıp düzgün bir şekilde yive ulaşması sağlanır. Adaptörler büküm durdurucular gibi fazla zaman gerektirmeden kolayca değiştirilebilen bir eleman olup, üzerine düze manyetik olarak tutturulmuştur (Yapıcılar 2005). Şekil 2.27’de adaptör çeşitleri gösterilmektedir. 71 Şekil 2.27. Adaptör çeşitleri (Yapıcılar 2005) Adaptör uygun düzeyle birlikte kullanıldığında, iplik mukavemeti ve iplik kopma uzamasını etkilemekte ve makine randımanına pozitif etki yapmaktadır. Bunun için adaptörün ve düzenin kullanılan rotor çapına uygun (pullu/pulsuz) seçilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, iplik değerlerinde kötüleşmenin dışında, rotor kenarlarından temiz lif kaçabilir ve bu da telef miktarının artmasına sebep olur (Yapıcılar 2005). Simpson ve Patureau (1979), yaptıkları çalışmada kalın çentikli çekme düzesi kullanılarak üretilen open-end rotor ipliklerinin, ince çentikli düze kullanılarak üretilen ipliklere göre genelde daha az mukavemete sahip olduğunu belirtmişlerdir. Manich ve Castellar (1986) akrilik elyafı kullanarak yaptıkları çalışmada, ipliğe uygulanan teorik bükümle, elde edilen pratik büküm değerleri arasındaki farkın, düze delik çapı arttıkça veya sabit delik çapında düzedeki çentik sayısı arttıkça arttığını belirtmişlerdir. Ayrıca bu değer, iplik kalınlığı ve büküm katsayısı değerleriyle de doğru orantılıdır. Bozkurt (1993) tarafından yapılan çalışmada, open-end rotor iplik makinesinde çelik düz düze, çelik üç çentikli düze, seramik düz düze ve seramik dört çentikli düze olmak üzere dört tip düze kullanılarak, Nm 35/1 incelikte, %100 pamuk ipliği elde edilmiştir ve ipliğin çeşitli özelliklerinin standart laboratuar şartlarında analizi yapılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda, bu düzelerle yapılan eğirmede çarpıcı bir farklılık görülmemiştir. 72 Karınca (1995) tarafından yapılan çalışmada, Rieter firmasının R1 open-end rotor iplik makinesinde, Ne 30 ve Ne 20 numaralarında %100 pamuk dokuma ve örme ipliği üretilmiştir. Bu ipliklerin üretimi esnasında çeşitli düzeler denenerek, eğrilen ipliklerin özellikleri karşılaştırılmıştır. Düze olarak; K8KK, KKSS, K4KS, KS ve K4KK kullanılmıştır. Sonuçlarda Ne 30 örme ipliğinde, KS çıkış düzesi ile üretilen iplik, %CV açısından en iyi görülürken, düşük tüylülük değerine sahiptir. Tüylülük de göz önüne alınırsa, KKSS düzesi kullanılarak elde edilen çalışmanın iyi olduğu görülmüştür. Ne 20 örme ipliğinde, KS çıkış düzesi kullanılarak üretilen iplik, iyi özelliklere sahip görülürken, çok sert tutuma neden olan düşük tüylülük değerine sahiptir. Burada da, KKSS düzesinin daha iyi sonuç verdiği görülmektedir. Ne 30 dokuma ipliğinde, KS düzesi kullanılarak elde edilen ipliklerin Rkm ve %CV açısından en iyi olduğu görülmektedir. Tüylülük de en düşüktür ve bu durum dokuma ipliği için ideal ve aranan bir özelliktir. KS düze, firmanın da tavsiyeleri arasındadır. Ömeroğlu (1996) çıkış düzesinin %100 pamuk ve %65 pamuk-%35 polyester iplik özelliklerine etkisini incelediği çalışmasının sonucunda, düze tipi için, her iki hammadde için de çentik sayısının artmasıyla iplik kalitesinin düştüğü görülmüştür. Babaarslan ve Duru (1997), Schlafhorst firmasının Autocoro open-end rotor iplik makinesinde dört farklı düze kullanarak, %100 Amerikan pamuğu iplikler üretmişlerdir. Yapılan çalışma sonucunda, düz yüzeyli düzeler ile tüylülük miktarı düşük ve mukavemetli iplikler elde edildiği görülmüştür. Düzelerdeki çentik sayısının artışı, iplik tüylülüğünü artırmıştır. Tüylülüğün artmasının ise, düzgünsüzlük ve neps miktarında artışa yol açtığı gözlemlenmiştir. Copeland ve ark. (1999) yaptıkları çalışmaya göre, düzedeki spiral profiller ve destek elemanları, tüylülük ve elyaf uçuntusu değerlerini arttırır. Çentik sayısı arttıkça ve spiral profiller destek elemanlarıyla birleştiğinde ise, bu olumsuzluklara ek olarak iplik düzgünsüzlük ve hata değerleri de artmaktadır. Hergeth ve ark. (1999) tarafından yapılan bir çalışmada, düze boynunun altına 1,5 mm kalınlığında bir rondelanın koyulmasıyla, tüylülük değerleri ve neps sayılarında 73 (özellikle çok çentikli düze kullanıldığında) azalma gözlenirken, pürüzlülük değerlerinde ise artış görülmüştür. Düzgünsüzlük değerleri ise, rondeladan etkilenmemiştir. Nawaz ve ark. (2002), open end rotor iplik eğirme makinesinde iplik çekim düzesinin iplik düzgünsüzlüğüne ve iplik tüylülüğüne etkisini görmek için yapmış oldukları çalışmada, KN4R4, KN4 ve spiral olmak üzere üç farklı çekim düzesinde Ne 10, Ne 16, Ne 20 olmak üzere üç farklı iplik numarasında iplikler üretmişlerdir. Đplik tüylülüğü açısından düze, iplik numarası, rotor çapı-düze etkileşimi, düze-iplik numarası etkileşimi yüksek derecede anlamlı bulunmuştur. Tülüce ve Vuruşkan (2004); KN, KN4, KN8 ve KS olmak üzere dört çeşit düze formunun iplik kalitesi üzerine olan etkilerini araştırmışlardır. Hammadde olarak %100 Amerikan pamuğu kullanılarak, Ne 30/1 iplikler üretilmiştir. Çalışmanın sonucunda, dört çentikli KN4 ve sekiz çentikli KN8 düzelerinin ipliğin düzgünsüzlüğünü arttırdığı ve mukavemetini düşürdüğü görülmüştür. Buna karşın spiral formdaki KS düzesinin en iyi düzgünsüzlük, en iyi mukavemet ve en düşük ikinci tüylülük değerini sağladığı belirtilmiştir. Babaarslan ve Erbil (2005), open-end rotor iplikçiliğinde düzenin iplik tüylülüğü üzerindeki etkisini araştırmak için yaptıkları çalışmada, polyester-pamuk ve polyester- viskon karışımlı dört farklı cer şeridiyle, aynı makine ve çalışma şartlarında, dört farklı düze (K4KK, K8KK, K4KS, K6KF) ile aynı numarada iplikler üretmişler ve elde edilen ipliklerin tüylülüğünü test etmişlerdir. Test sonuçlarına göre, düze tipinin iplik tüylülüğüne etkisi olduğu ve bu etkinin farklı hammadde karışımlarına göre de değiştiği gözlemlenmiştir, tüm hammadde karışımlarında K4KS düzesi en kötü tüylülük değerlerini vermiştir ve bu düzenin ayrıca iplik düzgünsüzlüğü ve hatalarını da arttırdığı görülmüştür. PES/CO 50/50 karışımı için en iyi sonucu, K4KK en kötü sonucu K4KS vermiştir. PES/CO 25/75 karışımı için en iyi sonucu K4KK, en kötü sonucu K4KS vermiştir. PES/CV 50/50 karışımı için en iyi sonucu K6KF, en kötü sonucu K4KS vermiştir ve PES/CV 70/30 karışımı için en iyi sonucu K6KF, en kötü sonucu K4KS vermiştir. 74 Kaplan ve ark. (2006), on farklı özelliğe sahip düze tipi kullanarak, telef elyaftan Ne 12/1 numarada open-end rotor iplikleri üretmişlerdir. Düzenin iplik özelliklerine ve eğirme stabilitesine olan etkisi incelenmiştir. Đstatistiksel analiz sonucunda, iplik özelliklerinden %CVm, ince yer, kalın yer ve neps değerleri için en iyi sonucu SGF düze tipinin; uzama, mukavemet ve tüylülük değerleri için ise en iyi sonucu KS düze tipinin verdiği belirlenmiştir. Bunların dışında K4KD ve K4KS düzelerinin ise, iplik kalite değerleri bakımından en kötü değerleri verdiği tespit edilmiştir. Erbil ve ark. (2008), çalışmalarında düze tipinin karışım open-end rotor ipliklerinin tüylülükleri üzerindeki etkilerini araştırmışlardır. Bu amaçla, dört farklı karışım (%50- %50, %25-%75 PES-pamuk ve %50-%50, %70-%30 PES-viskoz) ve dört farklı düze tipi kullanılarak, aynı numarada open-end rotor iplikleri üretilmiştir. Đpliklerin tüylülükleri Zweigle G565 ve Uster Tester 4-SX ile ölçülmüştür. Çalışmanın sonucunda, düze tipinin iplik tüylülüğü üzerindeki etkisinin istatistiksel olarak önemli olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, düzelerin tüylülük açısından önemli olan özellikleri de düze üzerindeki çentik sayısı, çentiklerin fiziksel yapısı (konveks-konkav), düze yüzeyinin yapısı (sürtünme ve termal özellikleri vb) ve düzenin yüzey geometrisi (düz, spiral vb) olarak sıralanmıştır. Ayan (2010) tarafından yapılan çalışmada, hammadde olarak Diyarbakır bölgesinde üretilmiş olan pamuk elyafı kullanılarak, open-end rotor iplik eğirme sistemlerinde, karde ve penye iplikler üretilmiştir. Elde edilen test sonuçları, istatistiksel olarak analiz edilmiş olup, düzenin iplik özelliklerine ne gibi etkileri olduğu araştırılmış ve dünya genelindeki istatistiklerle karşılaştırması yapılmıştır. Çalışmanın sonucuna göre, düzenin iplik kalite özelliklerine etkisini incelemek amacıyla yapılan denemelerin sonuçlarına göre iplik düzgünsüzlüğü, iplik hata sayısı ve iplik tüylülüğü değerlerinde, spiral forma sahip olan KSS düzesi en düşük değerleri vermiştir, K4A düzesi ise en yüksek değerleri vermiştir, K4A düzeninin spiral formda olanı KSK4 düzesi ise K4A’ya göre daha iyi sonuçlar vermiş olup, KSK4’ten iki çentik fazla olan KSK6 düzesi ise KSK4’ten daha kötü sonuçlar vermiştir, iplik kalite özellikleri göz önüne alınarak en iyiden en kötüye bir sıralama yapılmak istenirse KSS, KSK4, KSK6 ve K4A sıralaması doğru olacaktır. Düzedeki form ve çentik sayısı değişimlerinin iplik düzgünsüzlüğüne, 75 iplik hata sayısına ve iplik tüylülüğüne etkisi istatistiksel olarak anlamlı çıkmıştır. Đplik mukavemetine göre ise, düzedeki form ve çentik sayısı değişimlerinin etkisi anlamlı değildir. Çoruh (2011) çalışmasında, farklı düze tipleri kullanılarak eğrilmiş open-end rotor ipliklerinden örme süprem kumaş özelliklerini incelemiştir. Çalışma kapsamında öncelikle, %100 Urfa pamuğundan, Rieter R1 open-end rotor iplik eğirme makinesinde, aynı işletme şartlarında Ne 30/1 iplikler üretilmiştir. Her bir iplik üretimi için, seramik malzemeden yapılmış beş farklı düze tipi kullanılmıştır. Bunlar K4KK (dört çentikli, düz), K4KS (dört çentikli, düz ve derin yivli), K6KF (altı çentikli düz), K8KK (sekiz çentikli, düz), KSNX (spiral ve az yivli) olarak tanımlanmaktadır. Kumaş üretimi, makine inceliği 28 fayn, çapı 32 inç olan Mayer&Cie Relanit 3.2 tek plaka yuvarlak örme makinesinde gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın sonucunda, düze tipinin ve ilmek iplik uzunluğunun süprem örme kumaşların birçok özelliğini etkilediği, özellikle ilmek iplik uzunluğunun üretim ve ürün özelliği bakımından belirleyici esas parametrelerden biri olduğu tespit edilmiştir. Elde edilen regresyon denklemlerinin kullanılabilirliği ortaya konulmuş ve süprem örme kumaşın birim maliyet analizi gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonucu ölçümleriyle, optimizasyon sonucunda elde edilen verilerin uyumlu olduğu tespit edilmiştir. 2.7. Đplik Kalite Parametreleri Đpliğin ölçülebilen kalite parametreleri aşağıda sıralanmıştır. Bunlar; • Đplik Mukavemeti • Đplik Düzgünsüzlüğü ve Đplik Hataları • Đplik Tüylülüğü (Ayan 2010) 2.7.1. Đplik mukavemeti Đplik mukavemet testinde, numuneye koparılıncaya kadar çekme kuvveti uygulanır. Numune koptuğu andaki kuvvete kopma kuvveti adı verilmektedir. Kalın ipliği 76 koparmak için gereken kuvvet daha fazla olacağından, numaraları bilinmeyen ipliklerin kopma kuvvetlerinin karşılaştırılması bir anlam ifade etmemektedir. Bu nedenle iplik mukavemeti; ipliğin kopma kuvvetinin ipliğin inceliğine (numarasına) oranı olarak ifade edilmekte ve g/tex, cN/tex, gF ve rkm gibi birimlerle gösterilmektedir. Mukavemet testinde elde edilen verilerden biri de kopma uzamasıdır. Kopma uzaması, kopma noktasındaki uzama yüzdesi olarak tanımlanmaktadır (Baykal 2003). 2.7.2. Đplik düzgünsüzlüğü ve iplik hataları Đplik düzgünsüzlüğü kavramı en geniş anlamı ile ölçülebilen herhangi bir iplik özelliğinin iplik uzunluğu boyunca değişimi olarak ifade edilebilir. Bu tanımdan yola çıkarak kütle, çap, büküm, mukavemet, renk gibi özelliklerin iplik uzunluğu boyunca değişiminden yani bu özelliklerin düzgünsüzlüklerinden söz edilebilir. Bununla birlikte, düzgünsüzlük denildiğinde ilk akla gelen ve uzun yıllardan bu yana en çok kullanılan iplik özelliği, uzunluk boyunca kütle değişimlerinin incelendiği kütle düzgünsüzlüğüdür (Kırtay 1987). Đplik düzgünsüzlüğünün nedenleri genel olarak iplik enine kesitindeki lif sayısının değişimi, iplik yapısındaki liflerin inceliklerinin ve uzunluklarının değişimi ve iplik uzunluğu boyunca liflerin tesadüfi yerleşimi olarak sıralanabilir. Bunun dışında, düzgünsüzlük denildiğinde iplik üretimi sırasında mekanik parçaların veya çekim sisteminden kaynaklanan hataların iplikte belirli bir periyotta tekrar eden değişimlere neden olması sonucu oluşan periyodik düzgünsüzlükten, seyrek rastlanan hatalardan ve ince yer, kalın yer ve neps gibi sık rastlanan hatalardan söz edilebilir (Martindale 1950, Foster 1950, Kırtay & Karakor 1987, Zeidman et al. 1990). Đplik düzgünsüzlüğünün sayısal olarak ifade edilmesi için değişim katsayısı (Coefficient of Variation, %CV) veya ortalama mutlak sapma (Unevenness, %U) ifadeleri kullanılmaktadır. Ortalama mutlak sapma, gerek kesikli lif ipliklerinin gerekse filament ipliklerin düzgünsüzlüğünün belirlenmesinde kullanılan ilk istatistiksel ölçüdür. Ancak, bugün tekstil endüstrisinde her türlü değişim için genellikle değişim katsayısı 77 kullanılmaktadır. Düzgünsüzlüğün ifade edilmesi için de gelecekte sadece değişim katsayısının kullanılması tavsiye edilmektedir (Anonim 2001). Đplik hataları; ince yer, kalın yer ve neps olarak ifade edilmektedir. Bu hatalar iplikte düzgünsüzlüğe yol açmakta, görüntü açısından rahatsız edici olmakta ve ipliğin genel performansını etkilemektedir. Đnce yer hatası örnek olarak, (-%50) şeklinde gösterilmektedir. Bu ifade şekli, ortalama iplik kesitinin (kalınlığının) %50’si (yani ortalama ipliğin yarısı) kadar ya da daha azı kadar olan yer, ince yer hatası olarak değerlendirilecek anlamına gelmektedir. Benzer şekilde kalın yer hatası örnek olarak, (+%50) olarak gösterilmektedir ve böyle bir hata ortalama iplik kalınlığının %150’si (1,5 katı) kadar bir kalın yer hatası olarak değerlendirilmektedir. Neps ise, (+ %200) şeklinde gösterilmekte ve ortalama iplik kalınlığının %380’ı kadar bir kalın yer hatası olarak ifade edilmektedir (Baykal 2003). Uster Tester-4 cihazı, kapasitif sisteme göre çalışan düzgünsüzlük ölçüm cihazıdır. Ölçümü yapıacak numune, cihazdaki iki paralel plakadan oluşan kondansatörler arasından geçirilerek, birim uzunluk boyunca kütlesel değişim incelenmektedir (Erbil 2005). Price ve Calamari (2002), çalışmalarında çok sayıdaki rotor ipliği numunelerinin, düzgünsüzlük ve sık rastlanan hata değerlerinin kapasitif ölçüm prensibi ile çalışan test cihazındaki ölçüm sonuçlarının, optik ölçme prensibi ile çalışan iplik görüntüleme sisteminden elde edilen sonuçları ile karşılaştırılması üzerinde durmuşlardır. Araştırmacılar, sık rastlanan hata değerlerinin, optik ölçümde daha yüksek olduğunu tespit etmişlerdir. Her iki sistem için de iplik numarasının, iplik düzgünsüzlüğü ve sık rastlanan hata frekansı arasındaki ilişkiyi değiştirmediği gözlemlemişlerdir. Her iki sistemde de iplik tipinin, kalın yer frekansı ile numara arasındaki ilişkiyi etkilerken, düzgünsüzlük üzerine herhangi bir etkisi olmadığı ifade edilmiştir. Çalışmanın sonucunda, iplik tipine bağlı olmak üzere, ipliğin çapının karesi ile iplik numarası arasındaki ilişkinin doğrusal olduğu belirtilmiştir. Ayrıca veriler ve hız değerleri ışığında, geniş iplik numara aralığında, ipliğin nispi hacminin aynı kaldığı tespit edilmiştir. 78 2.7.3. Đplik tüylülüğü Değişen kalite anlayışı ile birlikte öne çıkan iplik kalite değerlerinden birisi de tüylülüktür. Đpliklerin tüylülüğünü, birim uzunluk veya alan başına iplik yüzeyinden dışarı doğru çıkan liflerin sayısı olarak veya iplik yüzeyine dik olarak ölçülebilen lif uzunluğu olarak tanımlamak mümkündür. Đplik yüzeyi, iplik eksenine dik olacak şekilde incelendiğinde yüzeyden dışarı doğru çıkan ve tüylülüğü oluşturan lif uçları Şekil 2.28’deki gibi görülecektir (Örtlek 2001). Şekil 2.28. Đplik yüzeyinden çıkan liflerin şematik gösterimi (Örtlek 2001) Şekil 2.29’da ipliğin mikroskop altında 50 kez yakınlaştırılmış görüntüsü görülmektedir. Şekil 2.29. Đplikte oluşan tüylerin mikroskop altındaki görüntüsü (50x) (Carvalho ve ark. 2006) 79 Đplik tüylülüğü bazı özel durumlar hariç olmak üzere genel anlamda istenmeyen bir özelliktir. Đplik tüylülüğünün kabul edilen kalite sınırının üzerinde olması; iplik üretimi sırasında uçuntu oluşumuna, çözgü çekme ve dokuma işlemleri sırasında yan yana gelen lif uçlarının düğümlenmeleri sonucu kopuklara ve üretilen kumaşların boncuklanma özelliklerinin olumsuz etkilenmesine neden olmaktadır. Ayrıca iplik tüylülüğünün fazla olması, bu ipliklerden elde edilen nihai ürünlerde terbiye, boyama ve bitim işlemleri sonrasında çeşitli görünüm bozukluklarına yol açmaktadır. Tüylülüğü, iplik veya kumaş yüzeyinden üretim sonrası işlemlerle uzaklaştırmaya çalışmak, hiçbir zaman için kesin bir çözüm getirmemektedir. Ayrıca bu tür işlemler, üretim maliyetini önemli ölçüde artırmaktadır. Bu nedenle ipliklerin tüylülük özelliklerinin doğru tespit edilip, üretim sırasında önlenmeye çalışılması gerekmektedir (Örtlek 2001). Tüylülüğün bazı yararlı etkileri de vardır. Bu özellik tekstil ürünlerinin rahat olmasına, canlılığına ve ısıtma özelliğine yardımcı olur. Bu aynı tip liften ve aynı numarada filament ve kısa lifin eğrilmesiyle dokunmuş kumaşın karşılaştırılması gibidir. Filament iplikten dokunmuş kumaş plastik hissi verir. Yün hırkalarda şallarda ve bu tip kumaşlarda tüylülükten dolayı ısıtma özelliği vardır. Tüylülük aynı zamanda kumaşın dolgunluğunu ve örtücülüğünü arttırır. Hava jetli dokuma tezgahlarında atkı atılması iplik tüylülüğünü daha fazla arttırmaktadır. Atkı atışının hızı iplik yüzeyiyle havanın sürtünmesine ve tüylülüğün artmasına sebep olmaktadır. Tüylülüğün miktarı kesinlikle dikkat çekicidir fakat bunun ötesinde daha önceden saptanmış ve tüylülüğe etki eden sebepler vardır (Ayan 2010). Tüylülük ölçme ünitesinde yaklaşık 1 cm uzunluğundaki ipliğin tüylülüğü incelenir. Hesaplanan sayısal değerin daha iyi anlaşılabilmesi için; tüylülük "H" bütün dışarı çıkan liflerin toplam uzunluklarının (cm olarak) ölçme uzunluğu olan 1 cm’ye oranıdır. Mesela H = 5 ise, 1 cm uzunluğundaki iplikten çıkan veya sarkan lif uzunluklarının toplamı 5 cm’nin, ölçüm uzunluğu olan 1 cm’lik uzunluğa oranı demektir. Bu tanı ortalama lif inceliğine sahip pamuklar için geçerlidir. Elyaf çapı, saydamlık ve parlaklığın ölçme değerine etkileri çok azdır. Ölçme ünitesi kırmızı ötesi ışıkla çalıştığından ve bütün tekstil boyarmaddeleri bu ışıkta parlak göründüğünden ölçme pratik olarak ipliğin rengine bağlı değildir. Tüylülük iki uzunluğunun birbirine oranı olduğundan birimsiz bir sayıdır. Ölçme ünitesindeki iplik tüylülüğü sadece 1 cm’lik iplik uzunluğu için göz önüne alınır (Ayan 2010). 80 3. MATERYAL VE YÖNTEM 3.1. Materyal Open-end rotor iplik eğirme sisteminde eğirme elemanlarının iplik özelliklerine olan etkilerini incelemek amacıyla yapılan bu deneysel çalışmada hammadde olarak %100 normal viskon, %100 telef viskon ve %100 polyester kullanılmıştır. Burada kullanılan hammaddeler ve open-end rotor iplik eğirme sistemiyle ilgili bilgiler verilecektir. 3.1.1. Hammadde Araştırmanın materyalini %100 normal viskon, %100 telef viskon ve %100 polyester hammaddeleri oluşturmaktadır. Menşei South Pacific Viscose (SPV) olan normal viskon Endonezya’da üretilmiştir. Telef viskonun menşei Almanya; polyesterin menşei ise SASA’dır. Polyesterin ve Endonezya’da üretilen viskonun incelikleri 1,3 dtex ve uzunlukları 38 mm iken, Almanya’da üretilen viskonun (telef olmamış hali) inceliği 1,3 dtex ve uzunluğu 40 mm’dir. Viskonların renk ve yabancı madde ölçümleri Şekil 3.1’de gösterilen Uster HVI 1000 cihazıyla yapılmıştır. Her iki viskonda da alınıp ölçülen dört numunenin ortalama değerleri Çizelge 3.1’de verilmiştir. Şekil 3.1. Uster HVI 1000 cihazı 81 Çizelge 3.1. Deneysel çalışmada kullanılan viskonların renk ve yabancı madde ölçümleri Lif Özellikleri %100 Normal Viskon %100 Telef Viskon Rd 83,9 80,1 +b 3,3 1,5 C Grade (Upland) 41-1 41-2 TrC 26 3 TrArea (%) 0,45 0,08 TrID (Tr-Grd) 4 1 3.1.2. Open-end rotor iplik eğirme sistemi ve eğirme elemanları Bu bölümde çalışmada kulanılan eğirme sistemine ve bu eğirme sisteminde kullanılan eğirme elemanlarına ait teknik bilgiler verilecektir. Farklı hammaddelerden elde edilen open-end rotor ipliklerinde eğirme elemanlarının iplik özelliklerine etkilerini incelemek için yapılan bu deneysel çalışma, Đnegöl’de bulunan Göl Đplik Şeremet Tekstil A.Ş.’de yapılmıştır. Bu deneysel çalışmada, Schlafhorst firmasının Almanya’da üretmiş olduğu Oerlikon Schlafhorst Autocoro 360- 480 model 2008 yılı üretimi open-end rotor iplik eğirme makinesi kullanılmıştır. Şekil 3.2’de deneysel çalışmanın yapıldığı Schlafhorst Autocoro 360-480 open-end rotor iplik eğirme makinesinden bir görüntü yer almaktadır. Autocoro 360-480 open-end rotor iplik eğirme makinesinin teknik özellikleri kısaca şu şekilde sıralanabilir: • 480 adet rotor istasyonu, • 60 mm’ye kadar kısa elyaf ile çalışma, • Ne 4-60 iplik numarası çalışma aralığı, • 20-450 kat çekim aralığı, • 40.000-150.000 d/dk rotor devri aralığı, • 6.600-11.000 d/dk açma silindiri devri aralığı, • 200-1.500 T/m iplik bükümü çalışma aralığı, • 50-95 mbar alçak basınç aralığı, • %90-%100 sarım tansiyonu aralığı. 82 Şekil 3.2. Deneysel çalışmanın yapıldığı Schlafhorst Autocoro 480 open-end rotor iplik eğirme makinesinden bir görüntü Çalışmada, Schlafhorst-Belcoro tarafından üretilen eğirme elemanları kullanılmıştır. Open-end rotor iplikçiliğinde kullanılan açma silindirlerinin üzerinde, açma silindirlerinin tanımlanması için bazı bilgiler bulunmaktadır. Bu tanımlayıcı bilgiler açma silindirinin kullanım amacını, diş şeklini ve üst yüzey yapısını belirtmektedir. Bu deneysel çalışmada, her üç hammadde için de üretici tarafından B20DN, B174DN, S21DN ve S21N+ olarak isimlendirilen açma silindirleri kullanılmıştır. Örneğin; B174DN açma silindirinin kodlandırılmasında kullanılan harf ve rakamların anlamları; B = Pamuk 174 = Diş şekli DN = Elmas nikel kaplamalı olarak tanımlanır. Çizelge 3.2’de gösterilen deneysel çalışmada kullanılan açma silindirlerinin diş sayıları ve örtü yoğunlukları için belirtilen değerler, kullanılan açma silindirleri üzerinden ölçüm yapılarak hesaplandığı için yaklaşık değerlerdir. Çizelge 3.2. Deneysel çalışmada kullanılan açma silindirlerinin diş sayıları, örtü yoğunlukları ve kaplama türleri Tipleri Diş Sayıları Örtü Yoğunlukları Kaplama Türleri B20DN 1020 22,72 diş/cm2 Elmas nikel B174DN 1008 22,46 diş/cm2 Elmas nikel S21DN 660 14,71 diş/cm2 Elmas nikel S21N+ 660 14,71 diş/cm2 Sadece nikel 83 Kullanılan rotorların, açma silindirleri gibi tanımlayıcı bilgileri bulunmaktadır. Bu tanımlayıcı bilgiler rotorun çapını, rotor yiv formunu, rotorun kaplama türünü ve rotorun hareketini aldığı eksenel yatağı belirtmektedir. Bu deneysel çalışmada, normal viskon ile yapılan üretimde T533BD, TB534B ve KB531B rotorları kullanılırken; telef viskon ile yapılan üretimde T536BD ve TT540BD rotorları ve polyester ile yapılan üretimde ise T536BD rotorları kullanılmıştır. Örneğin; T536BD rotorunun kodlandırılmasında kullanılan harf ve rakamların anlamları; T = Rotor yiv formu 5 = Rotorun manyetik olarak yataklanması 36 = Rotor çapı B = Rotor yüzeyindeki boronize işlemi D = Rotorun elmas kaplı olması olarak tanımlanır. Çizelge 3.3’de deneysel çalışmada kullanılan rotorların tanımlamaları, çapları ve kaplama türleri gösterilmektedir. Çizelge 3.3. Deneysel çalışmada kullanılan rotorların tanımlamaları, çapları ve kaplama türleri Tipleri Tanımlamaları Çapları Kaplama Türleri T533BD Sivri kanallı ve taban destekli 33 mm Boronize elmas TB534B Sivri kanal ve değiştirilmiş kanal yarıçapı 34 mm Boronize KB531B Kısa T kanallı 31 mm Boronize T536BD Sivri kanallı ve taban destekli 36 mm Boronize elmas TT540BD Açık kanallı 40 mm Boronize elmas Kullanılan iplik çekim düzelerinin de, açma silindirleri ve rotorlar gibi tanımlayıcı bilgileri bulunmaktadır. Çalışmada normal viskon ile yapılan üretimde KSK6A, KN4A, KN6A ve K8RA düzeleri kullanılırken; telef viskon ile yapılan üretimde KN4A, KN6A ve K8RA düzeleri ve polyester ile yapılan üretimde ise KSK6A, KSK4A, KN4A, KN6A ve K8RA düzeleri kullanılmıştır. Örneğin; KSK6A düzesinin kodlandırılmasında kullanılan harf ve rakamların anlamları; K = Seramik KS = Spiral 6 = Çentik sayısı olarak tanımlanır. 84 Çizelge 3.4’de çalışmada kullanılan düzelerin görüntüleri ve tanımlamaları gösterilmektedir. Çizelge 3.4. Çalışmada kullanılan düzelerin görüntüleri ve tanımlamaları Tipleri KSK6A KSK4A K6A K4A K8RA Görüntüleri Tanımlamaları Spiral altı Spiral dört Altı Dört Sekiz çentikli çentikli çentikli çentikli çentikli Çalışmada üç hammadde için de, TS 30-3 beyaz büküm durdurucusu (torque stop) kullanılmıştır. Bu büküm durdurucu üç adet keskin şekil verilmiş çentikli iplik dirseğine sahiptir ve yalancı büküm fonksiyonu orta seviyededir. Çalışmada, T533BD ve TB534B rotorlarıyla yapılan denemelerde düzenin rotor tabanına yakınlaştırılması amacıyla düzenin altına 1,5 mm’lik pul yerleştirilmiştir. Çalışmada, 31’lik ve 36’lık olmak üzere iki tip adaptör kullanılmıştır. Çapı 31, 33 ve 34 olan rotorlarda 31’lik adaptör kullanılırken, çapı 36 ve 40 olan rotorlarda 36’lık adaptör kullanılmıştır. 3.2. Yöntem 3.2.1. Đplik hazırlık prosesleri %100 Normal viskon, %100 telef viskon ve %100 polyester olmak üzere üç farklı hammadde kullanılarak üretilen open-end rotor ipliklerinde eğirme elemanlarının iplik özelliklerine etkilerini incelemek amacıyla yapılan bu deneysel çalışmada, iplik hazırlama proseslerinin gerçekleştiği üretim hattı kardedir. Çalışmada hazırlık işlemlerinde ve karde üretim hattında kullanılan makineler aşağıda üretim yıllarıyla beraber verilmiştir. 85 %100 Normal viskon kullanılarak yapılan üretimde kullanılan makineler şu şekilde sıralanabilir: 1. Marzoli B12N-2007 (Balya Yolucu) 2. Marzoli B15N-2007 (Yükleyici) 3. Argus AD-50 Metal Dedektör/Yangın Kontrol-2007 4. Marzoli B44N-2007 (Fan) 5. Marzoli B143N-2007 (Mikser) 6. Marzoli B134N-2007 (Yatay Açıcı) 7. Marzoli B151N-2007 (Motor Fan) 8. Marzoli C601N-B139N-2007 (Tarak Makinesi) 9. Vouk STIRATOIO UM-TN-2007 (1.Pasaj Cer Makinesi) 10. Vouk STIRATOIO UM-TRN-2007 (2.Pasaj Cer Makinesi) 11. Oerlikon Schlafhorst Autocoro 360-480-2008 (Open-End Rotor Đplik Eğirme Makinesi) %100 Telef viskon ve %100 polyester kullanılarak yapılan üretimde kullanılan makineler ise şu şekilde sıralanabilir: 1. Marzoli B13A ve B13B-2007 (Balya Açıcı) 2. Marzoli B23N-2007 (Taşıyıcı) 3. Argus AD-50 Metal Dedektör/Yangın Kontrol-2008 4. Marzoli B142N-2007 (Mikser) 5. Marzoli B134N-2007 (Yatay Açıcı) 6. Marzoli B44N-2007 (Fan) 7. Marzoli C601N-B139N-2007 (Tarak Makinesi) 8. Vouk STIRATOIO UM-TN-2007 (1.Pasaj Cer Makinesi) 9. Vouk STIRATOIO UM-TRN-2007 (2.Pasaj Cer Makinesi) 10. Oerlikon Schlafhorst Autocoro 360-480-2008 (Open-End Rotor Đplik Eğirme Makinesi) 86 3.2.2. Open-end rotor iplik eğirme makinesinde kullanılan çalışma parametreleri Bu bölümde, deneysel çalışma yapılan open-end rotor iplik eğirme makinesinde kullanılan çalışma parametreleri hakkında bilgi verilmiştir. Çizelge 3.5’de open-end rotor iplik eğirme sisteminde kullanılan çalışma parametreleri gösterilmektedir. Çizelge 3.5. Open-end rotor iplik eğirme sisteminde kullanılan çalışma parametreleri Çalışma Parametreleri Hammadde %100 Normal Viskon %100 Telef Viskon %100 Polyester Üretim Hattı Karde Karde Karde Đplik Numarası Ne 28/1 Ne 8/1 Ne 17/1 Rotor Devri (d/dk) 120.000 54.000 80.000 Besleme Hızı (m/dk) 0,79 1,62 0,83 Đplik Çıkış Hızı (m/dk) 159,9 119,8 117,5 Açma Silindiri Devri (d/dk) 8600 8300 8800 Tarak Numarası (Ne) 0,120 0,110 0,120 1. Pasaj Cer Numarası (Ne) 0,137 0,110 0,120 2. Pasaj Cer Numarası (Ne) 0,140 0,110 0,120 Çekim 200,1 73,7 140,4 Büküm (T/m) 750 450 680 Büküm Katsayısı 3,6 4,0 4,2 Sarım Gerilimi (%) 96,8 98,7 98,2 Kova Đçeriği (m) 2900 2900 2900 Alçak Basınç (mbar) 68 72 72 Eğirme Kutusu Corobox SE12 Corobox SE12 Corobox SE12 Parafin Var Yok Yok 3.2.3. Üretim planı %100 Normal viskon, %100 telef viskon ve %100 polyester olmak üzere üç farklı hammadde kullanılarak üretilen open-end rotor ipliklerinde eğirme elemanlarının iplik özelliklerine etkilerini incelemek amacıyla yapılan bu deneysel çalışmada karde üretim hattında Ne 28/1, Ne 8/1 ve Ne 17/1 incelikte iplikler üretilmiştir. Đpliklerin üretimi sırasında, her bir tip iplik için iki farklı eğirme ünitesi kullanılmıştır. Çalışmada, normal viskon kullanılarak yapılan üretimde KSK6A, KN4A, KN6A ve K8RA düzeleri kullanılmış olup, B20DN, B174DN, S21DN ve S21N+ açma silindirleriyle ve T533BD, TB534B ve KB531B rotorlarıyla üretim yapılmıştır, kırk sekiz tip Ne 28/1 incelikte bobin üretilmiştir. Çalışmada, telef viskon kullanılarak yapılan üretimde KN4A, KN6A ve K8RA düzeleri kullanılmış olup, B20DN, B174DN, S21DN ve S21N+ açma silindirleriyle ve T536BD ve TT540BD rotorlarıyla üretim yapılmıştır, yirmi dört tip Ne 87 8/1 incelikte bobin üretilmiştir. Çalışmada, polyester kullanılarak yapılan üretimde KSK6A, KSK4A, KN4A, KN6A ve K8RA düzeleri kullanılmış olup, B20DN, B174DN, S21DN ve S21N+ açma silindirleriyle ve T536BD rotoruyla üretim yapılmıştır, yirmi tip Ne 17/1 incelikte bobin üretilmiştir. Toplamda doksan iki tip iplik üretilmiştir ve bu ipliklerin üretimi sırasındaki tüm iplik kopuşları kaydedilmiştir. Çizelge 3.6, Çizelge 3.7 ve Çizelge 3.8’de sırasıyla normal viskon, telef viskon ve polyester kullanılarak üretilen ipliklerin kodlanması gösterilmektedir. Çizelge 3.6. Deneysel çalışmada normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kodlanması Açma Açma Đplik Đplik Silindiri Rotor Düze Silindiri Rotor Düze Kodu Kodu Tipi Tipi EX11 B20DN T533BD KSK6A EX13 B20DN T533BD KN4A EY11 B20DN TB534B KSK6A EY13 B20DN TB534B KN4A EZ11 B20DN KB531B KSK6A EZ13 B20DN KB531B KN4A EX21 B174DN T533BD KSK6A EX23 B174DN T533BD KN4A EY21 B174DN TB534B KSK6A EY23 B174DN TB534B KN4A EZ21 B174DN KB531B KSK6A EZ23 B174DN KB531B KN4A EX31 S21DN T533BD KSK6A EX33 S21DN T533BD KN4A EY31 S21DN TB534B KSK6A EY33 S21DN TB534B KN4A EZ31 S21DN KB531B KSK6A EZ33 S21DN KB531B KN4A EX41 S21N+ T533BD KSK6A EX43 S21N+ T533BD KN4A EY41 S21N+ TB534B KSK6A EY43 S21N+ TB534B KN4A EZ41 S21N+ KB531B KSK6A EZ43 S21N+ KB531B KN4A EX12 B20DN T533BD KN6A EX14 B20DN T533BD K8RA EY12 B20DN TB534B KN6A EY14 B20DN TB534B K8RA EZ12 B20DN KB531B KN6A EZ14 B20DN KB531B K8RA EX22 B174DN T533BD KN6A EX24 B174DN T533BD K8RA EY22 B174DN TB534B KN6A EY24 B174DN TB534B K8RA EZ22 B174DN KB531B KN6A EZ24 B174DN KB531B K8RA EX32 S21DN T533BD KN6A EX34 S21DN T533BD K8RA EY32 S21DN TB534B KN6A EY34 S21DN TB534B K8RA EZ32 S21DN KB531B KN6A EZ34 S21DN KB531B K8RA EX42 S21N+ T533BD KN6A EX44 S21N+ T533 BD K8RA EY42 S21N+ TB534B KN6A EY44 S21 N+ TB534B K8RA EZ42 S21N+ KB531B KN6A EZ44 S21N+ KB531B K8RA 88 Çizelge 3.7. Deneysel çalışmada telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kodlanması Açma Açma Đplik Đplik Silindiri Rotor Düze Silindiri Rotor Düze Kodu Kodu Tipi Tipi AX11 B20DN T536BD KN6A AX32 S21DN T536BD KN4A AY11 B20DN TT540BD KN6A AY32 S21DN TT540BD KN4A AX21 B174DN T536BD KN6A AX42 S21N+ T536BD KN4A AY21 B174DN TT540BD KN6A AY42 S21N+ TT540BD KN4A AX31 S21DN T536BD KN6A AX13 B20DN T536BD K8RA AY31 S21DN TT540BD KN6A AY13 B20DN TT540BD K8RA AX41 S21N+ T536BD KN6A AX23 B174DN T536BD K8RA AY41 S21N+ TT540BD KN6A AY23 B174DN TT540BD K8RA AX12 B20DN T536BD KN4A AX33 S21DN T536BD K8RA AY12 B20DN TT540BD KN4A AY33 S21DN TT540BD K8RA AX22 B174DN T536BD KN4A AX43 S21N+ T536BD K8RA AY22 B174DN TT540BD KN4A AY43 S21N+ TT540BD K8RA Çizelge 3.8. Deneysel çalışmada polyester kullanılarak üretilen ipliklerin kodlanması Açma Açma Đplik Đplik Silindiri Rotor Düze Silindiri Rotor Düze Kodu Kodu Tipi Tipi PX11 B20DN T536BD KSK6A PX33 S21DN T536BD KN6A PX21 B174DN T536BD KSK6A PX43 S21N+ T536BD KN6A PX31 S21DN T536BD KSK6A PX14 B20DN T536BD KN4A PX41 S21N+ T536BD KSK6A PX24 B174DN T536BD KN4A PX12 B20DN T536BD KSK4A PX34 S21DN T536BD KN4A PX22 B174DN T536BD KSK4A PX44 S21N+ T536BD KN4A PX32 S21DN T536BD KSK4A PX15 B20DN T536BD K8RA PX42 S21N+ T536BD KSK4A PX25 B174DN T536BD K8RA PX13 B20DN T536BD KN6A PX35 S21DN T536BD K8RA PX23 B174DN T536BD KN6A PX45 S21N+ T536BD K8RA 3.2.4. Üretilen ipliklere uygulanan testler Üretilen ipliklere uygulanan testler, Göl Đplik Şeremet Tekstil A.Ş. fiziksel test laboratuarında yapılmıştır. Testler esnasındaki laboratuar sıcaklığı 20°C ± 2°C olup, havadaki nem miktarı %65 ± %2’dir. Ölçüm işlemlerinden önce, ipliklerin standart klima koşullarında (20°C ± 2°C sıcaklık ve %65 ± %2 rutubet ) 24 saat bekletilerek kondisyone olmaları sağlanmıştır. 3.2.4.1. Đplik numara testi Üretilen ipliklerin diğer iplik testleri yapılmadan önce numara değerlerinin bilinmesi gerektiğinden, öncelikle numara testleri yapılmıştır. Đplik numara testlerinin yapıldığı 89 Uster Autosorter 5 test cihazı ve otomatik çıkrık Şekil 3.3’de gösterilmektedir. Numara testleri yapılırken, her bir farklı iplik numunesi için 30 yardadan dörder ölçüm alınmıştır. Şekil 3.3. Deneysel çalışmada kullanılan otomatik çıkrık ve Uster Autosorter 5 3.2.4.2. Đplik mukavemeti testi Đpliklere ait kopma mukavemeti ve kopma uzaması değerlerinin ölçümü Uster Tensorapid 4 cihazı kullanılarak gerçekleştirilmiştir (Şekil 3.4). Ölçüm metoduna ait parametreler için işletmede kullanılan değerler alınmıştır. Buna göre; sabit uzama artışı usulüne göre çalışan Uster Tensorapid 4 cihazının test hızı 5.000 mm/dk, test uzunluğu 500 mm olarak seçilmiştir. Bu şartlar altında, her bir farklı iplik numunesi için yüz ölçüm yapılarak ipliklere ait kopma mukavemeti (Rkm) ve kopma uzaması (%) değerleri elde edilmiştir. 90 Şekil 3.4. Deneysel çalışmada kullanılan Uster Tensorapid 4 iplik mukavemet test cihazı 3.2.4.3. Đplik düzgünsüzlüğü, iplik hataları ve iplik tüylülüğü testi Üretilen ipliklerin düzgünsüzlük, ince-kalın yer hatası ve tüylülük testleri Uster Tester 4-SX cihazında yapılmıştır (Şekil 3.5). Cihazın test hızı 400 m/dk’dır. Bu cihazda yapılan her testin süresi 1 dakikaya ayarlanmıştır ve her bir farklı iplik numunesi için on ölçüm alınmıştır. Dolayısıyla, Uster Tester 4-SX iplik düzgünsüzlük ve tüylülük test cihazında, bir bobinden toplam 2.000 metre iplik harcanmıştır. Ölçümler sonucunda, ipliklere ait %CVm, (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ve tüylülük değerleri elde edilmiştir. Şekil 3.5. Deneysel çalışmada kullanılan Uster Tester 4-SX iplik düzgünsüzlük ve tüylülük test cihazı 91 3.2.5. Đstatistiksel analiz Elde edilen test sonuçlarının değerlendirilmesi için istatistiksel yaklaşımlardan yararlanılmıştır. Bu bölümde karşılaştırılmak istenen verilerin durumuna uygun olarak belirlenen ve test sonuçlarına uygulanan istatistiksel yaklaşımlar hakkında bilgiler verilmektedir. 3.2.5.1. Faktöriyel varyans analizi Üretilen iplikler üzerinde yapılan testler ve ölçümler sonucunda elde edilen verilerin değerlendirilmesi amacı ile kullanılan istatiksel analiz metotlarından ilki Faktöriyel Varyans Analizi istatiksel analiz yöntemidir. Genelde iki ve daha fazla faktörün bağımlı değişken üzerindeki etkilerini ortaya koymak için tasarlanan denemelere faktöriyel denemeler adı verilir. Faktöriyel deneme sonuçları Faktöriyel Varyans Analizi yaklaşımı ile analiz edilir. Faktöriyel ANOVA, bağımlı değişkenin değişimi üzerine etkide bulunan değişik sayıda ve seviyede faktörün etkisini ortaya koymak için faktörleri tek başına ya da birlikte etkileşimlerini de dikkate alarak analiz eder (Özdamar 2004). Faktöriyel varyans analizinde, bağımsız ve bağımlı olmak üzere iki temel değişken bulunmaktadır. Bağımsız değişkenler, faktör değişken olarak nitelendirilmektedir. Bu çalışmada eğirme elemanlarının iplik özellikleri üzerindeki etkisi faktöriyel varyans analizi metodu ile incelenmiştir. Test sonuçlarının varyans analizi SPSS 20 paket programında yapılmış olup, varyans analizi sonucu bulunan verilere ait F-istatistik (Fs) değerleri, I.tip hata α = 0,05 için bulunan F-tablo (Ft) değerleri ile karşılaştırılmış ve buna göre faktörlerin önem durumları belirlenmiştir. Fs > Ft olduğu durumlarda yine SPSS 20 paket programı kullanılarak SNK (Student-Newman-Keuls) testine başvurulmuştur. %100 Normal viskon ve %100 telef viskon kullanılarak yapılan çalışmalarda, faktör değişkenleri açma silindiri, rotor ve düze oluştururken, bağımlı değişkenleri ise; kopma 92 mukavemeti, kopma uzaması, düzgünsüzlük, iplik hataları ve tüylülük değerleri oluşturmaktadır. Bu çalışmalarda %95’lik güvenilirlik aralığında eğirme elemanlarının iplik özellikleri üzerindeki etkisi irdelenmiştir. Bu çalışmalarda ölçüm sonuçlarına ait verilerin değerlendirilmesinde kullanılan üç faktörlü tamamen tesadüfi varyans analizinin matematiksel modeli ve hipotezler şu şekildedir: Matematiksel model Yi j k m = µ + Ai + Rj + Dk + (AR)i j + (AD)i k + (RD)j k + (ARD)i j k + ei j k m µ = Her üç faktörün bütün seviyeleri için ortak etki (ortalama) Ai = Açma silindirinin etkisi Rj = Rotorun etkisi Dk = Đplik çıkış düzesinin etkisi (AR)i j = Açma silindiri ve rotor kesişiminin etkisi (AD)i k = Açma silindiri ve iplik çıkış düzesi kesişiminin etkisi (RD)j k = Rotor ve iplik çıkış düzesi kesişiminin etkisi (ARD)i j k = Açma silindiri, rotor ve iplik çıkış düzesi kesişiminin etkisi ei j k m = Gözlemde bulunan tesadüfi hata Kullanılan H0 hipotezleri: H01 = Açma silindiri tipinin etkisi yoktur. H02 = Rotor tipini etkisi yoktur. H03 = Đplik çıkış düzesi tipinin etkisi yoktur. H04 = Açma silindiri tipi ve rotor tipi kesişiminin etkisi yoktur. H05 = Rotor tipi ve iplik çıkış düzesi tipi kesişiminin etkisi yoktur. H06 = Açma silindiri tipi ve iplik çıkış düzesi tipi kesişiminin etkisi yoktur. H07 = Açma silindiri tipi, rotor tipi ve iplik çıkış düzesi tipi kesişiminin etkisi yoktur. 93 %100 Polyester kullanılarak yapılan çalışmada ise, faktör değişkenleri açıcı silindir ve düze oluştururken, bağımlı değişkenleri; kopma mukavemeti, kopma uzaması, düzgünsüzlük, iplik hataları ve tüylülük değerleri oluşturmaktadır. Bu çalışmada da %95’lik güvenilirlik aralığında eğirme elemanlarının iplik özellikleri üzerindeki etkisi irdelenmiştir. Bu çalışmada, ölçüm sonuçlarına ait verilerin değerlendirilmesinde kullanılan iki faktörlü tamamen tesadüfi varyans analizinin matematiksel modeli ve hipotezler ise şu şekildedir: Matematiksel model Yi j k = µ + Ai + Dj+ (AD)i j + ei j k µ = Her iki faktörün bütün seviyeleri için ortak etki (ortalama) Ai = Açma silindirinin etkisi Dj = Đplik çıkış düzesinin etkisi (AD)i j = Açma silindiri ve iplik çıkış düzesi kesişiminin etkisi ei j k = Gözlemde bulunan tesadüfi hata Kullanılan H0 hipotezleri: H01 = Açma silindiri tipinin etkisi yoktur. H02 = Đplik çıkış düzesi tipinin etkisi yoktur. H03 = Açma silindiri tipi ve iplik çıkış düzesi tipi kesişiminin etkisi yoktur. 3.2.5.2. SNK (Student-Newman-Keuls) testi SNK testi, grup ortalamalarını küçükten büyüğe doğru dizdikten sonra karşılaştırma sıralarına göre farklı önemlilik kriterlerini kullanan bir testtir. SNK testi tüm işlem ortalamalarını, işlemlerin bir alt seti olarak sıraya dizmektedir. Böylece bu alt setlerin kendi içinde türdeş ve diğer setlerle türdeş olmayan bir yapı oluşturdukları varsayılır. SNK testinde, ortalamanın büyüklük sıralamasındaki yeri değerlendirmede önem 94 taşımaktadır. SNK testi, bireysel hata yaklaşımını kullanarak ortalama çiftleri arasında karşılaştırmalar yapmayı sağlayan bir testtir (Özdamar 2004). 95 4. BULGULAR Bu kısımda, deney planına uygun olarak her üç hammaddeden (normal viskon, telef viskon, polyester) farklı parametre kombinasyonları ile üretilen ipliklerin test sonuçlarının ortalama değerleri ve %CV’leri verilmiştir. Normal viskon kullanılarak üretilen Ne 28 inceliğindeki ipliklere ait ölçüm sonuçları Çizelge 4.1, Çizelge 4.2, Çizelge 4.3, Çizelge 4.4 ve Çizelge 4.5’de, telef viskon kullanılarak üretilen Ne 8 inceliğindeki ipliklere ait ölçüm sonuçları Çizelge 4.6, Çizelge 4.7, Çizelge 4.8, Çizelge 4.9 ve Çizelge 4.10’da ve polyester kullanılarak üretilen Ne 17 inceliğindeki ipliklere ait ölçüm sonuçları Çizelge 4.11, Çizelge 4.12, Çizelge 4.13, Çizelge 4.14 ve Çizelge 4.15’de verilmiştir. 4.1. Normal Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklere Ait Ölçüm Sonuçları Bu kısımda, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ölçüm sonuçları yer almaktadır. Çizelge 4.1’de normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin numara ölçüm sonuçları, Çizelge 4.2’de normal viskon kulanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti ve kopma uzaması sonuçları, Çizelge 4.3’de normal viskon kulanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük sonuçları, Çizelge 4.4’de normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ölçüm sonuçları ve Çizelge 4.5’de ise normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük ölçüm sonuçları yer almaktadır. Çizelge 4.1. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin numara (Ne) ölçüm sonuçları Đplik Đplik Đplik Đplik X %CV X %CV X %CV X %CV Kodu Kodu Kodu Kodu EX11 28,07 2,5 EX12 28,83 2,1 EX13 28,05 0,8 EX14 28,21 1,0 EY11 27,26 1,8 EY12 28,15 0,6 EY13 28,39 1,5 EY14 28,02 1,6 EZ11 28,54 1,1 EZ12 28,06 1,6 EZ13 28,01 2,0 EZ14 28,05 0,9 EX21 28,26 1,7 EX22 27,86 1,7 EX23 28,13 1,4 EX24 27,70 1,2 EY21 27,51 2,6 EY22 27,79 1,3 EY23 28,10 1,8 EY24 27,67 1,8 EZ21 28,34 2,2 EZ22 28,11 2,0 EZ23 27,74 2,0 EZ24 28,05 0,9 EX31 27,83 2,4 EX32 27,68 2,1 EX33 27,55 1,3 EX34 28,11 1,3 EY31 27,66 1,5 EY32 27,42 1,3 EY33 27,78 1,9 EY34 27,87 1,9 EZ31 28,22 1,6 EZ32 27,85 1,7 EZ33 27,58 1,4 EZ34 27,97 1,2 EX41 28,27 0,5 EX42 28,28 2,2 EX43 28,56 0,9 EX44 28,41 0,7 EY41 28,38 1,1 EY42 28,41 0,7 EY43 28,44 1,2 EY44 28,29 1,2 EZ41 28,33 1,2 EZ42 28,59 1,8 EZ43 28,70 1,7 EZ44 28,91 0,8 96 Çizelge 4.2. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti (Rkm) ve kopma uzaması (%) sonuçları Kopma Kopma Kopma Kopma Đplik Mukavemeti Uzaması Đplik Mukavemeti Uzaması Kodu Kodu X %CV X %CV X %CV X %CV EX11 13,77 8,7 8,31 14,6 EX13 13,90 8,4 8,22 13,1 EY11 13,96 8,3 9,04 11,6 EY13 14,54 9,4 8,72 14,2 EZ11 14,57 8,1 10,60 10,5 EZ13 14,22 10,1 9,98 15,6 EX21 13,93 8,3 8,49 12,6 EX23 13,37 8,8 8,04 15,8 EY21 14,19 8,6 8,93 14,2 EY23 13,96 8,3 8,34 13,8 EZ21 14,49 7,2 10,67 8,4 EZ23 14,44 10,2 10,00 14,0 EX31 13,83 8,4 8,83 13,2 EX33 13,59 9,2 8,29 15,0 EY31 14,37 8,8 8,95 15,2 EY33 14,47 9,5 7,91 15,0 EZ31 14,84 8,0 10,59 10,1 EZ33 14,13 7,8 10,02 11,8 EX41 12,52 7,9 9,50 12,0 EX43 12,69 9,1 8,63 13,5 EY41 13,43 8,1 9,47 11,1 EY43 13,44 8,2 9,17 12,1 EZ41 13,14 8,0 10,90 9,5 EZ43 13,17 9,5 10,44 11,1 EX12 13,91 10,0 8,25 15,3 EX14 14,62 8,3 7,09 14,4 EY12 14,36 9,2 8,25 13,9 EY14 14,74 7,5 7,54 11,6 EZ12 14,21 7,4 9,94 9,9 EZ14 14,75 8,7 8,94 11,3 EX22 13,86 9,2 7,55 23,0 EX24 14,37 8,5 7,16 13,9 EY22 14,09 8,8 8,24 15,7 EY24 14,83 8,9 7,61 13,6 EZ22 14,18 8,0 9,95 11,1 EZ24 14,89 7,5 9,22 10,2 EX32 13,60 8,4 8,18 14,2 EX34 14,38 8,4 7,57 13,4 EY32 14,48 9,4 8,02 15,4 EY34 14,81 7,9 7,34 13,0 EZ32 14,58 7,9 10,19 11,0 EZ34 14,59 7,3 9,07 11,4 EX42 12,26 8,8 8,83 14,1 EX44 13,17 8,5 7,87 14,9 EY42 13,22 7,8 8,95 10,1 EY44 13,79 7,9 8,48 10,9 EZ42 13,12 8,1 10,53 10,0 EZ44 13,68 8,0 10,22 10,2 Çizelge 4.3. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük (%CVm) ölçüm sonuçları Đplik Đplik Đplik Đplik X %CV X %CV X %CV X %CV Kodu Kodu Kodu Kodu EX11 12,63 1,13 EX12 13,12 0,97 EX13 13,56 1,26 EX14 13,09 1,45 EY11 12,82 1,35 EY12 13,20 1,14 EY13 13,15 0,95 EY14 12,99 1,16 EZ11 12,88 0,72 EZ12 13,15 0,69 EZ13 13,36 1,08 EZ14 13,14 1,34 EX21 12,84 0,95 EX22 13,47 1,88 EX23 13,82 1,59 EX24 13,21 0,79 EY21 12,94 1,15 EY22 13,12 0,84 EY23 13,28 0,87 EY24 13,13 1,03 EZ21 12,95 0,70 EZ22 13,06 0,80 EZ23 13,30 0,74 EZ24 12,93 0,73 EX31 13,01 1,66 EX32 13,44 0,96 EX33 13,98 1,20 EX34 13,30 0,80 EY31 13,02 1,58 EY32 13,10 1,08 EY33 13,29 1,52 EY34 13,24 1,50 EZ31 13,05 1,19 EZ32 13,27 0,59 EZ33 13,27 0,77 EZ34 13,10 0,95 EX41 13,60 1,30 EX42 14,12 2,02 EX43 14,24 1,67 EX44 13,83 1,32 EY41 12,87 1,58 EY42 13,30 0,71 EY43 13,87 3,98 EY44 13,24 1,22 EZ41 13,22 2,50 EZ42 13,48 2,41 EZ43 13,78 3,68 EZ44 13,26 2,57 97 Çizelge 4.4. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ölçüm sonuçları Đplik (- %40) Đnce yer (+ %50) Kalın yer (+ %200) Neps (+ %280) Neps Kodu X %CV X %CV X %CV X %CV EX11 94,5 26,7 20,3 31,0 18,5 47,3 4,0 84,4 EY11 98,5 20,9 23,5 21,4 25,0 38,0 3,0 102,4 EZ11 102,3 13,5 16,5 43,0 9,0 51,1 1,0 174,8 EX21 109,5 12,5 27,3 26,5 18,8 33,4 2,5 81,7 EY21 109,0 22,8 25,3 28,6 23,3 49,2 3,0 65,7 EZ21 111,5 13,9 18,5 35,6 14,3 52,3 3,3 96,3 EX31 110,5 17,2 30,0 43,2 27,3 43,6 2,8 117,0 EY31 123,8 12,5 35,5 43,9 40,5 30,2 6,5 63,3 EZ31 128,0 18,2 19,3 32,4 17,0 36,6 2,8 79,6 EX41 186,5 8,8 54,0 29,5 80,3 58,3 11,8 65,0 EY41 100,8 14,9 22,3 29,7 28,0 35,9 5,3 69,0 EZ41 260,0 85,8 21,5 37,3 165,3 153,8 109,3 208,0 EX12 132,3 10,8 28,3 34,2 19,3 35,7 1,3 170,0 EY12 130,5 26,8 34,3 27,8 25,0 29,1 2,3 122,3 EZ12 136,8 11,9 24,3 28,4 19,3 26,7 3,5 83,8 EX22 157,5 15,0 56,0 42,3 61,5 56,6 8,5 52,3 EY22 121,8 20,6 32,3 40,8 21,3 36,9 3,8 56,7 EZ22 135,3 11,4 21,3 46,5 15,8 46,2 2,3 97,3 EX32 153,3 15,1 54,5 31,3 43,8 28,0 6,8 74,2 EY32 128,3 16,9 30,8 26,0 23,8 28,6 4,8 67,7 EZ32 147,0 8,7 29,0 26,1 23,3 41,2 3,0 86,1 EX42 220,3 9,1 103,8 39,1 136,3 63,1 18,0 76,9 EY42 133,8 17,5 36,5 28,0 30,3 40,4 4,3 83,4 EZ42 257,5 76,6 27,5 33,7 131,0 181,2 75,8 249,5 EX13 172,5 10,7 53,0 20,6 36,0 53,8 4,8 57,9 EY13 125,3 9,5 35,3 28,5 26,3 44,1 2,5 81,7 EZ13 171,0 14,1 18,5 37,8 17,3 45,0 0,3 316,2 EX23 209,3 9,1 69,3 24,7 44,8 42,2 4,8 72,1 EY23 150,8 13,6 42,8 22,5 28,5 24,2 4,8 63,0 EZ23 151,5 11,0 26,5 40,3 18,5 25,6 2,0 98,6 EX33 227,0 11,8 75,8 29,6 56,5 31,0 7,3 73,5 EY33 164,5 42,8 36,0 35,6 53,0 154,4 28,5 254,8 EZ33 132,5 18,4 24,0 36,8 22,8 23,4 3,0 52,7 EX43 257,0 10,5 121,3 26,4 116,5 50,6 10,3 84,1 EY43 479,8 101,4 55,0 27,7 432,3 141,6 351,8 153,7 EZ43 366,3 156,1 38,8 35,8 233,3 264,7 153,3 308,8 EX14 154,3 22,8 27,3 47,5 11,0 54,8 1,8 96,4 EY14 137,0 19,2 21,8 38,3 16,8 51,7 2,5 81,7 EZ14 148,8 22,9 23,5 41,7 18,0 39,2 1,3 141,4 EX24 167,0 16,5 28,3 33,9 17,3 28,5 3,0 86,1 EY24 125,5 13,3 25,8 33,0 17,0 40,3 2,8 79,6 EZ24 126,5 15,3 18,8 22,0 14,5 47,3 2,5 81,7 EX34 160,0 18,5 38,0 31,5 23,3 30,4 5,3 85,3 EY34 155,3 18,2 26,5 35,1 22,8 29,1 4,8 63,0 EZ34 127,5 12,2 22,0 29,2 16,8 40,5 2,5 124,7 EX44 218,5 11,6 71,8 39,6 48,8 40,1 7,5 56,7 EY44 150,0 17,1 29,3 32,3 23,5 36,6 2,3 97,3 EZ44 309,5 81,7 24,0 39,0 236,0 122,3 172,8 122,6 98 Çizelge 4.5. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük (H) ölçüm sonuçları Đplik Đplik Đplik Đplik X %CV X %CV X %CV X %CV Kodu Kodu Kodu Kodu EX11 4,19 1,2 EX12 4,26 0,9 EX13 4,20 0,8 EX14 4,70 7,0 EY11 4,04 0,6 EY12 4,00 1,6 EY13 3,87 1,0 EY14 4,53 1,7 EZ11 4,34 0,7 EZ12 4,31 0,8 EZ13 4,30 0,7 EZ14 4,88 1,8 EX21 4,19 0,9 EX22 4,26 1,0 EX23 4,25 1,8 EX24 4,64 5,8 EY21 4,03 0,5 EY22 3,92 2,2 EY23 3,85 0,7 EY24 4,52 2,1 EZ21 4,31 1,0 EZ22 4,29 0,7 EZ23 4,28 0,9 EZ24 4,85 1,5 EX31 4,22 1,4 EX32 4,29 1,7 EX33 4,27 1,1 EX34 4,52 4,5 EY31 4,04 0,6 EY32 3,99 1,3 EY33 3,99 1,4 EY34 4,73 8,1 EZ31 4,30 0,9 EZ32 4,36 0,7 EZ33 4,33 0,8 EZ34 4,95 3,9 EX41 4,36 3,0 EX42 4,47 2,0 EX43 4,35 2,7 EX44 4,48 2,8 EY41 4,01 1,4 EY42 3,94 1,8 EY43 3,75 1,3 EY44 4,31 2,4 EZ41 4,30 1,0 EZ42 4,31 1,8 EZ43 4,07 1,2 EZ44 4,65 2,1 4.2. Telef Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklere Ait Ölçüm Sonuçları Bu kısımda, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ölçüm sonuçları yer almaktadır. Çizelge 4.6’da telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin numara ölçüm sonuçları, Çizelge 4.7’de telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti ve kopma uzaması sonuçları, Çizelge 4.8’de telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük sonuçları, Çizelge 4.9’da telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ölçüm sonuçları ve Çizelge 4.10’da ise telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük ölçüm sonuçları yer almaktadır. Çizelge 4.6. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin numara (Ne) ölçüm sonuçları Đplik Đplik Đplik Đplik X %CV X %CV X %CV X %CV Kodu Kodu Kodu Kodu AX11 8,29 0,6 AX41 8,21 0,8 AX32 8,26 1,2 AX23 8,27 0,7 AY11 8,07 0,5 AY41 8,22 0,4 AY32 8,13 1,5 AY23 8,10 0,9 AX21 8,29 1,1 AX12 8,22 0,6 AX42 8,18 0,6 AX33 8,22 1,3 AY21 8,08 1,0 AY12 8,06 0,8 AY42 8,19 0,4 AY33 8,14 0,6 AX31 8,23 1,3 AX22 8,23 0,6 AX13 8,23 1,1 AX43 8,21 0,1 AY31 8,11 0,3 AY22 8,12 0,9 AY13 8,10 0,7 AY43 8,19 0,5 99 Çizelge 4.7. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti (Rkm) ve kopma uzaması (%) sonuçları Kopma Kopma Kopma Kopma Đplik Mukavemeti Uzaması Đplik Mukavemeti Uzaması Kodu Kodu X %CV X %CV X %CV X %CV AX11 15,00 4,3 14,62 4,4 AX32 14,41 5,1 15,62 4,5 AY11 15,62 4,5 13,97 4,4 AY32 15,59 6,0 14,21 6,1 AX21 14,36 5,2 15,29 4,5 AX42 14,18 5,3 15,34 4,4 AY21 15,61 5,3 14,05 5,5 AY42 14,38 5,9 15,02 5,2 AX31 14,39 4,7 15,43 4,1 AX13 15,23 11,9 14,42 5,4 AY31 15,82 10,9 14,08 5,8 AY13 15,81 12,9 13,88 4,9 AX41 14,32 5,2 15,49 4,4 AX23 15,03 9,3 14,48 4,3 AY41 14,63 5,9 14,60 5,2 AY23 15,70 6,0 14,10 5,3 AX12 15,05 4,8 14,60 4,0 AX33 14,43 4,3 15,47 3,6 AY12 15,77 4,9 14,09 5,9 AY33 15,64 4,5 13,92 5,1 AX22 14,43 4,2 15,42 3,9 AX43 14,43 5,1 15,37 4,9 AY22 15,73 6,2 14,06 6,0 AY43 14,61 5,5 14,66 5,6 Çizelge 4.8. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük (%CVm) sonuçları Đplik Đplik Đplik Đplik X %CV X %CV X %CV X %CV Kodu Kodu Kodu Kodu AX11 8,71 0,88 AX41 8,96 3,00 AX32 9,11 0,89 AX23 9,06 1,10 AY11 9,21 1,15 AY41 9,42 2,06 AY32 9,31 0,43 AY23 9,27 1,31 AX21 8,97 1,40 AX12 9,01 1,07 AX42 9,15 2,40 AX33 9,10 1,02 AY21 9,23 1,19 AY12 9,56 7,09 AY42 9,43 2,58 AY33 9,34 0,86 AX31 8,86 2,20 AX22 9,39 1,79 AX13 8,95 1,43 AX43 9,14 2,52 AY31 9,13 1,10 AY22 9,40 0,81 AY13 9,27 1,33 AY43 9,54 2,87 100 Çizelge 4.9. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ölçüm sonuçları Đplik (- %40) Đnce yer (+ %50) Kalın yer (+ %200) Neps (+ %280) Neps Kodu X %CV X %CV X %CV X %CV AX11 0,3 316,2 0,3 316,2 1,5 140,6 0,5 210,8 AY11 0,0 - 0,5 316,2 2,3 82,0 0,8 161,0 AX21 0,0 - 0,8 225,0 0,8 161,0 0,3 316,2 AY21 0,3 316,2 2,3 143,0 4,0 94,1 1,3 194,4 AX31 51,0 316,2 1,0 174,8 40,5 305,4 30,3 304,7 AY31 0,0 - 1,5 140,6 2,3 133,0 0,5 316,2 AX41 0,3 316,2 0,5 210,8 0,8 161,0 0,3 316,2 AY41 0,0 - 0,8 225,0 2,5 105,4 0,5 210,8 AX12 0,0 - 0,5 210,8 0,8 161,0 0,3 316,2 AY12 207,5 315,4 2,0 79,1 210,5 307,5 123,0 312,7 AX22 0,3 316,2 1,0 129,1 1,0 241,5 0,3 316,2 AY22 0,3 316,2 1,8 96,4 3,0 94,6 0,3 316,2 AX32 0,5 210,8 0,8 161,0 0,3 316,2 0,0 - AY32 0,5 316,2 0,8 161,0 2,8 79,6 0,3 316,2 AX42 4,3 276,0 0,8 225,0 3,5 218,7 1,3 253,9 AY42 0,3 316,2 1,0 129,1 2,0 114,9 0,8 161,0 AX13 0,0 - 0,5 316,2 0,5 210,8 0,3 316,2 AY13 0,3 316,2 0,8 161,0 3,8 78,6 1,3 141,4 AX23 1,3 141,4 0,5 210,8 0,5 210,8 0,3 316,2 AY23 0,0 - 1,5 116,5 3,8 72,0 1,3 141,4 AX33 0,5 210,8 0,5 316,2 1,3 141,4 0,5 316,2 AY33 0,3 316,2 0,8 161,0 2,5 66,7 0,8 161,0 AX43 0,3 316,2 0,8 161,0 2,0 153,7 0,5 210,8 AY43 0,5 316,2 3,3 89,2 4,5 97,3 2,0 129,1 Çizelge 4.10. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük (H) sonuçları Đplik Đplik Đplik Đplik X %CV X %CV X %CV X %CV Kodu Kodu Kodu Kodu AX11 7,29 2,3 AX41 7,16 2,5 AX32 7,65 0,6 AX23 7,74 1,0 AY11 6,52 1,2 AY41 6,60 3,0 AY32 6,80 0,5 AY23 7,01 1,7 AX21 7,29 1,2 AX12 7,53 2,0 AX42 7,54 1,7 AX33 7,78 1,5 AY21 6,55 2,1 AY12 6,81 0,7 AY42 6,67 1,1 AY33 7,03 1,5 AX31 7,28 0,6 AX22 7,74 1,3 AX13 7,76 1,1 AX43 7,74 1,4 AY31 6,53 1,9 AY22 6,78 0,8 AY13 7,02 1,5 AY43 6,86 1,4 4.3. Polyester Kullanılarak Üretilen Đpliklere Ait Ölçüm Sonuçları Bu kısımda, polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ölçüm sonuçları yer almaktadır. Çizelge 4.11’de polyester kullanılarak üretilen ipliklerin numara ölçüm sonuçları, Çizelge 4.12’de polyester kulanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti ve kopma uzaması ölçüm sonuçları, Çizelge 4.13’de polyester kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük ölçüm sonuçları, Çizelge 4.14’de polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ölçüm sonuçları 101 ve Çizelge 4.15’de polyester kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük ölçüm sonuçları yer almaktadır. Çizelge 4.11. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin numara (Ne) ölçüm sonuçları Đplik Đplik Đplik Đplik X %CV X %CV X %CV X %CV Kodu Kodu Kodu Kodu PX11 17,26 1,0 PX22 17,48 0,1 PX33 17,22 1,7 PX44 17,27 1,7 PX21 17,27 0,9 PX32 17,36 0,9 PX43 17,38 1,2 PX15 17,26 0,7 PX31 17,28 1,7 PX42 17,29 1,1 PX14 17,13 1,5 PX25 17,29 1,4 PX41 17,17 1,2 PX13 17,30 0,2 PX24 17,21 0,8 PX35 17,35 1,4 PX12 17,23 1,3 PX23 17,38 1,1 PX34 17,20 1,0 PX45 17,13 1,6 Çizelge 4.12. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti (Rkm) ve kopma uzaması (%) sonuçları Kopma Kopma Kopma Kopma Đplik Đplik Mukavemeti Uzaması Mukavemeti Uzaması Kodu Kodu X %CV X %CV X %CV X %CV PX11 22,66 7,9 10,95 5,6 PX33 23,00 7,9 11,03 5,0 PX21 22,63 8,8 11,08 5,9 PX43 22,41 7,9 10,79 7,7 PX31 23,24 8,0 10,96 5,2 PX14 21,80 9,2 10,70 6,7 PX41 22,63 7,7 10,80 5,1 PX24 22,52 8,8 11,18 5,4 PX12 22,92 6,8 11,09 4,6 PX34 22,69 10,0 10,95 6,4 PX22 24,60 7,8 11,39 4,8 PX44 22,56 8,5 10,89 5,5 PX32 23,24 7,3 11,09 5,0 PX15 20,93 10,3 10,19 7,8 PX42 24,11 7,3 11,05 4,5 PX25 22,80 8,5 11,00 6,2 PX13 22,09 7,5 10,90 5,3 PX35 21,93 9,6 10,54 6,3 PX23 22,94 9,4 11,21 5,9 PX45 21,56 10,2 10,38 7,6 Çizelge 4.13. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük (%CVm) sonuçları Đplik Đplik Đplik Đplik X %CV X %CV X %CV X %CV Kodu Kodu Kodu Kodu PX11 12,55 1,42 PX22 12,33 1,41 PX33 11,44 0,75 PX44 12,29 0,86 PX21 12,90 1,15 PX32 10,98 1,45 PX43 12,08 1,46 PX15 13,01 2,81 PX31 11,47 1,92 PX42 11,25 1,33 PX14 13,03 3,66 PX25 13,23 1,05 PX41 12,80 22,14 PX13 12,87 1,51 PX24 13,23 1,08 PX35 11,83 1,42 PX12 12,36 7,34 PX23 12,97 1,14 PX34 11,75 1,13 PX45 12,34 0,87 102 Çizelge 4.14. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps ölçüm sonuçları Đplik (- %40) Đnce yer (+ %50) Kalın yer (+ %200) Neps (+ %280) Neps Kodu X %CV X %CV X %CV X %CV PX11 80,3 23,4 25,8 27,5 42,5 16,9 4,3 73,6 PX21 93,5 18,4 38,3 32,0 45,0 29,4 5,0 88,2 PX31 25,5 29,5 5,5 63,6 12,8 37,5 2,8 100,1 PX41 892,5 299,0 37,0 245,5 1214,3 314,8 1203,0 316,2 PX12 43,0 40,1 60,3 221,7 78,5 134,2 13,5 239,6 PX22 50,8 22,2 20,5 33,4 26,0 34,3 3,0 86,1 PX32 9,3 66,3 4,3 62,3 9,8 57,3 2,0 79,1 PX42 21,3 37,7 3,5 90,4 4,5 68,3 0,8 225,0 PX13 90,3 18,3 38,8 28,6 66,0 17,3 5,8 71,2 PX23 117,5 16,7 38,8 63,8 54,3 19,9 5,0 47,1 PX33 29,8 28,1 5,8 61,7 16,5 56,8 4,0 67,2 PX43 68,5 16,8 8,3 32,1 12,5 47,1 1,3 141,4 PX14 102,5 21,9 78,5 72,9 156,3 69,8 32,3 100,6 PX24 134,0 17,3 49,3 15,1 50,3 27,4 5,5 76,7 PX34 32,5 18,5 10,5 73,4 21,8 51,1 6,8 70,0 PX44 75,8 11,2 17,0 53,2 10,3 50,7 0,5 210,8 PX15 118,3 22,2 42,3 46,6 66,5 32,0 5,5 73,6 PX25 158,8 16,2 40,3 29,5 35,0 24,5 3,5 69,0 PX35 51,3 18,9 9,0 39,7 19,3 49,8 4,5 57,4 PX45 92,5 22,8 14,3 47,6 8,0 46,1 1,3 170,0 Çizelge 4.15. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük (H) sonuçları Đplik Đplik Đplik Đplik X %CV X %CV X %CV X %CV Kodu Kodu Kodu Kodu PX11 5,45 1,6 PX22 5,15 0,5 PX33 4,76 1,3 PX44 5,33 0,6 PX21 5,61 1,7 PX32 4,70 0,9 PX43 5,47 2,1 PX15 5,06 1,6 PX31 4,98 2,2 PX42 5,13 0,9 PX14 5,07 0,6 PX25 5,24 0,6 PX41 5,57 1,0 PX13 5,30 1,3 PX24 5,34 1,4 PX35 4,73 0,7 PX12 5,09 0,5 PX23 5,49 1,1 PX34 4,68 0,8 PX45 5,17 0,4 103 5. TARTIŞMA VE SONUÇ Bu kısımda, üretilen ipliklere ait özellik ölçüm sonuçları kullanılarak çalışma konusu faktörlerin, sırasıyla normal viskon, telef viskon ve polyester kullanılarak üretilen ipliklerde iplik özelliklerine etkisi incelenmiştir. 5.1. Tartışma Bu kısımda, ilk önce her iplik özelliği için ayrı ayrı faktörlerin etkisi incelenmiş ve istatiksel olarak yorumlanmıştır, daha sonra da incelemelerden elde edilen toplu sonuçlar hakkında düşünülenler ifade edilmiştir. Yapılan değerlendirmelere temel olan varyans analizleri ve SNK testlerine ait sonuçlar tezin EKLER kısmında ayrıntılı olarak sunulmuştur. 5.1.1. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ölçüm sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik özelliklerine etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları ve istatiksel analiz sonuçları aşağıda grafik ve çizelge şeklinde verilmiştir. 5.1.1.1. Kopma mukavemeti sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik kopma mukavemetine etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.1’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.1’de gösterilmiştir. 104 Şekil 5.1. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma mukavemeti sonuçları Şekil 5.1’de verilen grafik, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama kopma mukavemeti sonuçları (bkz. Çizelge 4.2) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.1’e göre en iyi kopma mukavemeti değeri B174DN açma silindiri, KB531B rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: EZ24) ile görülmektedir, en kötü değer ise S21N+ açma silindiri, T533BD rotoru ve K6A düzesi (iplik kodu: EX42) ile görülmektedir. Çizelge 5.1. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 274,589 0,000 Rotor 120,849 0,000 Düze 60,799 0,000 Açma silindiri x Rotor 4,585 0,000 Rotor x Düze 3,688 0,001 Açma Silindiri x Düze 2,721 0,004 Açma Silindiri x Rotor x Düze 2,162 0,003 Çizelge 5.1’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre her üç faktörün de mukavemet değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Aynı şekilde faktör kesişimleriyle ilgili olarak, tüm faktör kesişimlerinin de mukavemet değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindiri için yapılan SNK testinde B20DN, B174DN ve S21DN açma silindirleri arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu üç açma silindirinin S21N+’a göre daha iyi sonuçlar verdiği saptanmıştır. Rotor için yapılan SNK testinde ise TB534B ve KB531B rotorları arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu iki rotorun T533BD’ye göre daha iyi sonuçlar verdiği saptanmıştır. Đplik çıkış 105 düzelerinin SNK testinde, K8RA düzeleri ile elde edilen ipliklerin daha yüksek kopma mukavemeti değerlerine sahip olduğu görülmüştür. 5.1.1.2. Kopma uzaması sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik kopma uzamasına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.2’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.2’de gösterilmiştir. Şekil 5.2. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma uzaması sonuçları Şekil 5.2’de verilen grafik, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama kopma uzaması sonuçları (bkz. Çizelge 4.2) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.2’ye göre en iyi kopma uzaması değeri S21N+ açma silindiri, KB531B rotoru ve KSK6A düzesi (iplik kodu: EZ41) ile görülmektedir, en kötü değer ise B20DN açma silindiri, T533BD rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: EX14) ile görülmektedir. Çizelge 5.2. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma uzaması değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 110,168 0,000 Rotor 1303,804 0,000 Düze 282,869 0,000 Açma silindiri x Rotor 7,733 0,000 Rotor x Düze 0,917 0,481 Açma Silindiri x Düze 3,276 0,001 Açma Silindiri x Rotor x Düze 2,839 0,000 106 Çizelge 5.2’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre her üç faktörün de kopma uzaması değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Faktör kesişimlerinden ise, rotor-düze kesişiminin dışında kalan diğer faktör kesişimlerinin kopma uzaması değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindiri için yapılan SNK testinde, S21N+ açma silindiri daha yüksek sonuçlar vermiştir. Rotor için yapılan SNK testinde ise KB531B rotorlarının daha yüksek uzama değerleri verdiği görülmektedir. Đplik çıkış düzelerinin SNK testinde, KSK6A düzeleri ile elde edilen ipliklerin daha yüksek kopma uzaması değerleri verdiği saptanmıştır. 5.1.1.3. Düzgünsüzlük sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik düzgünsüzlüğüne etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.3’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.3’de gösterilmiştir. Şekil 5.3. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait düzgünsüzlük sonuçları Şekil 5.3’de verilen grafik, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama iplik düzgünsüzlüğü (%CVm) sonuçları (bkz. Çizelge 4.3) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.3’e göre en iyi düzgünsüzlük değeri B20DN açma silindiri, T533BD rotoru ve KSK6A düzesi (iplik kodu: EX11) ile görülmektedir, en kötü değer ise S21N+ açma silindiri, T533BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: EX43) ile görülmektedir. 107 Çizelge 5.3. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 14,497 0,000 Rotor 14,876 0,000 Düze 25,525 0,000 Açma silindiri x Rotor 2,644 0,016 Rotor x Düze 1,718 0,115 Açma Silindiri x Düze 0,714 0,697 Açma Silindiri x Rotor x Düze 1,139 0,311 Çizelge 5.3’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre her üç faktörün de düzgünsüzlük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Faktör kesişimlerinden ise sadece açma silindiri-rotor faktör kesişiminin düzgünsüzlük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindiri için yapılan SNK testinde B20DN, B174DN ve S21DN açma silindirleri arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu üç açma silindiri kullanılarak elde edilen ipliklerin, S21N+ açma silindiri kullanılarak elde edilen ipliklere göre daha iyi düzgünsüzlük değerleri verdiği saptanmıştır. Rotor için yapılan SNK testinde ise TB534B ve KB531B rotorları arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu iki rotor kullanılarak elde edilen ipliklerin, T533BD rotoru kullanılarak elde edilen ipliklere göre istatistiki açıdan daha düşük düzgünsüzlük değerlerine sahip olduğu görülmüştür. Düzeler için yapılan SNK testinin sonucunda da, KSK6A düzesi kullanılarak elde edilen ipliklerin daha düşük düzgünsüzlük değerlerine sahip olduğu saptanmıştır. 5.1.1.4. (- %40) Đnce yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, normal viskon kulanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplikteki (- %40) ince yer hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.4’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.4’de gösterilmiştir. 108 Şekil 5.4. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (- %40) ince yer hatası sonuçları Şekil 5.4’de verilen grafik, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (- %40) ince yer hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.4) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.4’e göre en düşük (- %40) ince yer hatası değeri B20DN açma silindiri, T533BD rotoru ve KSK6A düzesi (iplik kodu: EX11) ile görülmektedir, en yüksek (- %40) ince yer hatası değeri ise S21N+ açma silindiri, TB534B rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: EY43) ile görülmektedir. Çizelge 5.4. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 21,654 0,000 Rotor 1,595 0,204 Düze 10,907 0,000 Açma silindiri x Rotor 1,874 0,084 Rotor x Düze 0,777 0,588 Açma Silindiri x Düze 2,025 0,035 Açma Silindiri x Rotor x Düze 1,448 0,105 Çizelge 5.4’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre rotor hariç diğer iki faktörün ipliklerin (- %40) ince yer hatası değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Faktör kesişimlerinden ise sadece açma silindiri-düze kesişiminin (- %40) ince yer hatası değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindiri için yapılan SNK testinde B20DN, B174DN ve S21DN açma silindirleri arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu üç açma silindirleri ile S21N+’a göre daha düşük (- %40) ince yer sonuçlarına sahip ipliklerin elde edildiği sonucu 109 ortaya çıkmıştır. Rotor için yapılan SNK testinde ise faktör seviyeleri arasında (- %40) ince yer sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. Đplik çıkış düzelerinin SNK testinde, KSK6A, K6A ve K8RA düzeleri arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu üç düze ile K4A düzesine göre daha düşük (- %40) ince yer sonuçlarına sahip ipliklerin elde edildiği görülmüştür. 5.1.1.5. (+ %50) Kalın yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplikteki (+ %50) kalın yer hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.5’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.6’da gösterilmiştir. Şekil 5.5. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %50) kalın yer hatası sonuçları Şekil 5.5’de verilen grafik, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (+ %50) kalın yer hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.4) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.5’e göre en düşük (+ %50) kalın yer hatası değeri B20DN açma silindiri, KB531B rotoru ve KSK6A düzesi (iplik kodu: EZ11) ile görülmektedir, en yüksek (+ %50) kalın yer hatası değeri ise S21N+ açma silindiri, T533BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: EX43) ile görülmektedir. 110 Çizelge 5.5. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %50) kalın yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 62,831 0,000 Rotor 205,140 0,000 Düze 71,111 0,000 Açma silindiri x Rotor 30,566 0,000 Rotor x Düze 18,156 0,000 Açma Silindiri x Düze 3,618 0,000 Açma Silindiri x Rotor x Düze 1,449 0,105 Çizelge 5.5’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre her üç faktörün de (+ %50) kalın yer hatası değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Faktör kesişimlerinden ise, açma silindiri-rotor-düze kesişiminin dışında kalan diğer faktör kesişimlerinin (+ %50) kalın yer hatası değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde B20DN açma silindiri diğer açma silindirlerine göre daha iyi çıkmıştır. Rotor için yapılan SNK testinde ise, KB531B rotorlarla elde edilmiş ipliklerin daha düşük (+ %50) kalın yer hatası içerdiği sonucuna ulaşılmıştır. Đplik çıkış düzelerinin SNK testinde ise, KSK6A düzesi ile elde edilen ipliklerin düşük (+ %50) kalın yer hatası taşıdıkları görülmüştür. 5.1.1.6. (+ %200) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplikteki (+ %200) neps hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.6’da, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.6’da gösterilmiştir. 111 Şekil 5.6. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %200) neps hatası sonuçları Şekil 5.6’da verilen grafik, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (+ %200) neps hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.4) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.6’ya göre en düşük (+ %200) neps hatası değeri B20DN açma silindiri, KB531B rotoru ve KSK6A düzesi (iplik kodu: EZ11) ile görülmektedir, en yüksek (+ %200) neps hatası değeri ise S21N+ açma silindiri, TB534B rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: EY43) ile görülmektedir. Çizelge 5.6. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %200) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 18,866 0,000 Rotor 0,351 0,704 Düze 3,613 0,013 Açma silindiri x Rotor 1,561 0,157 Rotor x Düze 1,730 0,112 Açma Silindiri x Düze 2,134 0,026 Açma Silindiri x Rotor x Düze 1,516 0,080 Çizelge 5.6’da verilen varyans analizi sonuçlarına göre rotor hariç diğer iki faktörün ipliklerin (+ %200) neps değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Faktör kesişimlerinden ise sadece açma silindiri-düze kesişiminin (+ %200) neps değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindiri için yapılan SNK testinde B20DN, B174DN ve S21DN açma silindirleri arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu üç açma silindirleri ile S21N+’a göre daha düşük (+ %200) neps sonuçlarına sahip ipliklerin elde edildiği sonucu ortaya 112 çıkmıştır. Rotor için yapılan SNK testinde ise faktör seviyeleri arasında (+ %200) neps sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. Đplik çıkış düzelerinin SNK testinde, KSK6A, K6A ve K8RA düzeleri arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu üç düze ile K4A düzesine göre daha düşük (+ %200) neps sonuçlarına sahip ipliklerin elde edildiği görülmüştür. 5.1.1.7. (+ %280) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplikteki (+ %280) neps hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.7’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.7’de gösterilmiştir. Şekil 5.7. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %280) neps hatası sonuçları Şekil 5.7’de verilen grafik, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (+ %280) neps hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.4) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.7’ye göre en düşük (+ %280) neps hatası değeri B20DN açma silindiri, KB531B rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: EZ13) ile görülmektedir, en yüksek (+ %280) neps hatası değeri ise S21N+ açma silindiri, TB534B rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: EY43) ile görülmektedir. 113 Çizelge 5.7. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %280) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 11,660 0,000 Rotor 2,398 0,092 Düze 2,594 0,052 Açma silindiri x Rotor 2,648 0,016 Rotor x Düze 2,055 0,057 Açma Silindiri x Düze 2,188 0,022 Açma Silindiri x Rotor x Düze 1,742 0,030 Çizelge 5.7’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre, ipliklerdeki (+ %280) neps hatası değerleri üzerinde sadece açma silindirinin etkili olduğu görülmektedir. Bu yüzden yapılan SNK testleri sonucunda rotor ve düzelere ait faktör seviyeleri arasında (+ %280) neps sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde ise B20DN, B174DN ve S21DN açma silindirleri arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu üç açma silindirleri ile S21N+’a göre daha düşük (+ %280) neps sonuçlarına sahip ipliklerin elde edildiği sonucu ortaya çıkmıştır. Faktör kesişimlerinden ise, rotor-düze kesişiminin dışında kalan diğer faktör kesişimlerinin (+ %280) neps hatası değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. 5.1.1.8. Tüylülük sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplikteki tüylülüğe etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.8’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.8’de gösterilmiştir. 114 Şekil 5.8. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait tüylülük sonuçları Şekil 5.8’de verilen grafik, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama tüylülük sonuçları (bkz. Çizelge 4.5) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.8’e göre en düşük tüylülük değeri S21N+ açma silindiri, TB534B rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: EY43) ile görülmektedir, en yüksek tüylülük değeri ise S21DN açma silindiri, KB531B rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: EZ34) ile görülmektedir. Çizelge 5.8. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 11,512 0,000 Rotor 400,586 0,000 Düze 564,147 0,000 Açma silindiri x Rotor 14,085 0,000 Rotor x Düze 22,277 0,000 Açma Silindiri x Düze 10,697 0,000 Açma Silindiri x Rotor x Düze 2,256 0,002 Çizelge 5.8’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre her üç faktörün de tüylülük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Aynı şekilde faktör kesişimleriyle ilgili olarak da, tüm faktör kesişimlerinin tüylülük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde S21N+ açma silindiriyle elde edilmiş ipliklerin daha düşük tüylülüğe sahip olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Rotor için yapılan SNK testinde ise, TB534B rotoru ile elde edilen ipliklerin daha düşük tüylülük değerlerine sahip olduğu görülmüştür. Düze için yapılan SNK testinde, K4A düzesi diğer düzelere göre iplik tüylülüğü bakımından daha iyi çıkmıştır. 115 5.1.1.9. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin sonuçlarına ait genel değerlendirme Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait özelliklerle ilgili genel bir değerlendirme yapılacak olursa; (- %40) ince yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps hataları dışındaki tüm iplik özelliklerinde açma silindiri tipi, rotor tipi ve iplik çıkış düzesi tipi faktörlerinin her birinin etkili olduğu görülmüştür. Elde edilen sonuçlara göre; normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer ve (+ %200) neps değerlerinde açma silindiri tipi ve iplik çıkış düzesi tipinin, (+ %280) neps değerlerinde ise sadece açma silindiri tipinin etkili olduğu görülmüştür. Açma silindiri faktörü ile ilgili yapılan SNK testleri neticesinde; B20DN, B174DN ve S21DN tipindeki açma silindirlerinin kopma mukavemeti, düzgünsüzlük, (- %40) ince yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps hatası değerlerinde aynı derecede sonuçlar verdiği ve bu açma silindirlerinin belirtilen bu iplik özelliklerinde S21N+’a göre daha iyi sonuçlar verdiği görülmüştür. S21N+’ın ise kopma uzaması ve tüylülük değerleri açısından daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. B20DN tipindeki açma silindirinin ise (+ %50) kalın yer hatası değeri açısından diğer açma silindirlerine göre daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. Simpson ve Murray (1979) tarafından yapılan çalışmada olduğu gibi, bu çalışmada da açma silindiri diş tipinin ipliğin düzgünsüzlük özelliği üzerinde herhangi bir etkisi gözlenmemiştir. Rotor tipi faktörü ile ilgili olarak yapılan SNK testleri neticesinde; TB534B ve KB531B tipindeki rotorların kopma mukavemeti ve düzgünsüzlük değerleri açısından aynı derecede sonuçlar verdiği, fakat T533BD tipindeki rotora göre daha yüksek kopma mukavemeti ve daha düşük düzgünsüzlük değerleri verdiği görülmektedir. KB531B tipindeki rotorun, kopma uzaması ve (+ %50) kalın yer hatası değerleri açısından en iyi sonuçları verdiği görülmektedir. TB534B tipindeki rotorun ise, diğer rotorlara göre en düşük tüylülük değerini verdiği görülmektedir. (- %40) ince yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps hatası değerleri açısından ise tüm rotorların aynı derecede sonuçlar verdiği görülmektedir. Vila ve ark. (1982) tarafından yapılan çalışmada ise, yapılan bu çalışmanın aksine rotor çapının arttıkça iplik tüylülüğünün arttığı belirtilmiştir. 116 Monahar ve ark. (1983) tarafından yapılan çalışmada, rotor hızının artmasının üretim hızını arttırdığı ancak kontrolsüz elyaf geçişini de beraberinde arttırdığı için iplik düzgünsüzlüğü ve hatalarını da arttırdığı belirtilmiştir. Normal viskon kullanılarak yapılan bu çalışmada da iplik düzgünsüzlüğü, (- %40) ince yer ve (+ %50) kalın yer hatalarının diğer hammaddelerle üretilen ipliklere göre daha kötü çıkmasında rotor devrinin çok yüksek olmasının etkili olabileceği düşünülmüştür. Ayrıca normal viskonun Uster HVI 1000 cihazında ölçülen yabancı madde miktarlarının da oldukça yüksek olması, bahsedilen bu değerlerin kötü olmasını etkilemiş olabilir. Đplik çıkış düzesi tipi faktörü ile ilgili olarak yapılan SNK testleri neticesinde; KSK6A düzesinin kopma uzaması, düzgünsüzlük ve (+ %50) kalın yer hatası değerleri açısından en iyi sonuçları verdiği görülmektedir. Buna karşın, normal viskon kullanılarak yapılan üretimde, KSK6A düzesi kullanılarak üretilen ipliklerdeki kopuşların daha fazla olması dikkat çekmektedir (bkz. EK 1). K8RA düzesinin kopma mukavemeti değeri açısından; K4A düzesinin ise tüylülük değeri açısından en iyi sonuçları verdiği görülmektedir. (- %40) Đnce yer ve (+ %200) neps hatası değerlerinde KSK6A, K6A ve K8RA düzelerinin aynı derecede sonuçlar verdiği, fakat K4A tipindeki düzeye göre daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. (+ %280) Neps hatası değerleri açısından ise tüm düzelerin aynı derecede sonuçlar verdiği görülmektedir. Babaarslan ve Duru (1997) tarafından yapılan çalışmada olduğu gibi, bu çalışmada da düzelerdeki çentik sayısının artmasıyla iplik tüylülüğünün arttığı görülmüştür. 5.1.2. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ölçüm sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik özelliklerine etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları ve istatiksel analiz sonuçları aşağıda grafik ve çizelge şeklinde verilmiştir. 117 5.1.2.1. Kopma mukavemeti sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik kopma mukavemetine etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.9’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.9’da gösterilmiştir. Şekil 5.9. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma mukavemeti sonuçları Şekil 5.9’da verilen grafik, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama kopma mukavemeti sonuçları (bkz. Çizelge 4.7) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.9’a göre en iyi kopma mukavemeti değeri S21DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K6A düzesi (iplik kodu: AY31) ile görülmektedir, en kötü değer ise S21N+ açma silindiri, T536BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: AX42) ile görülmektedir. Çizelge 5.9. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 111,892 0,000 Rotor 415,187 0,000 Düze 6,812 0,001 Açma silindiri x Rotor 34,818 0,000 Rotor x Düze 3,397 0,034 Açma Silindiri x Düze 2,653 0,014 Açma Silindiri x Rotor x Düze 1,548 0,159 Çizelge 5.9’da verilen varyans analizi sonuçlarına göre her üç faktörün de mukavemet değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Faktör kesişimlerinden ise, açma 118 silindiri-rotor-düze kesişiminin dışında kalan diğer faktör kesişimlerinin mukavemet değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde B20DN açma silindiriyle elde edilmiş ipliklerin daha yüksek mukavemet değerlerine sahip olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Rotor için yapılan SNK testinde ise, TT540BD rotoru ile elde edilen ipliklerin daha yüksek mukavemet değerlerine sahip olduğu görülmüştür. Düze için yapılan SNK testinde, K8RA düzesi diğer düzelere göre iplik mukavemeti bakımından daha iyi çıkmıştır. 5.1.2.2. Kopma uzaması sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik kopma uzamasına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.10’da, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.10’da gösterilmiştir. Şekil 5.10. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma uzaması sonuçları Şekil 5.10’da verilen grafik, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama kopma uzaması sonuçları (bkz. Çizelge 4.7) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.10’a göre en iyi kopma uzaması değeri S21DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: AX32) ile görülmektedir, en kötü değer ise B20DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: AY13) ile görülmektedir. 119 Çizelge 5.10. Telef viskon kulanılarak üretilen ipliklerin kopma uzaması değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 138,347 0,000 Rotor 958,173 0,000 Düze 25,987 0,000 Açma silindiri x Rotor 45,645 0,000 Rotor x Düze 5,543 0,004 Açma Silindiri x Düze 2,966 0,007 Açma Silindiri x Rotor x Düze 10,492 0,000 Çizelge 5.10’da verilen varyans analizi sonuçlarına göre her üç faktörün de kopma uzaması değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Aynı şekilde faktör kesişimleriyle ilgili olarak, tüm faktör kesişimlerinin de kopma uzaması değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde S21N+ açma silindiriyle elde edilmiş ipliklerin daha yüksek uzama değerleri verdiği görülmektedir. Rotor için yapılan SNK testinde ise, T536BD rotoru ile elde edilen ipliklerin daha yüksek uzama değerlerine sahip olduğu görülmüştür. Düze için yapılan SNK testinde, K4A düzesi diğer düzelere göre iplik uzaması bakımından daha iyi çıkmıştır. 5.1.2.3. Düzgünsüzlük sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik düzgünsüzlüğüne etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.11’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.11’de gösterilmiştir. 120 Şekil 5.11. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait düzgünsüzlük sonuçları Şekil 5.11’de verilen grafik, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama düzgünsüzlük (%CVm) sonuçları (bkz. Çizelge 4.8) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.11’e göre en iyi düzgünsüzlük değeri B20DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K6A düzesi (iplik kodu: AX11) ile görülmektedir, en kötü değer ise B20DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: AY12) ile görülmektedir. Çizelge 5.11. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 7,483 0,000 Rotor 133,935 0,000 Düze 25,830 0,000 Açma silindiri x Rotor 6,105 0,001 Rotor x Düze 1,557 0,213 Açma Silindiri x Düze 2,633 0,017 Açma Silindiri x Rotor x Düze 1,076 0,378 Çizelge 5.11’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre her üç faktörün de düzgünsüzlük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Faktör kesişimlerinden ise, açma silindiri-rotor ve açma silindiri-düze faktör kesişimlerinin düzgünsüzlük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde B20DN ve S21DN açma silindirleri arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş ancak bu iki açma silindirleri ile B174DN ve S21N+’a göre daha düşük düzgünsüzlük sonuçlarına sahip ipliklerin elde edildiği sonucu ortaya çıkmıştır. Rotor için yapılan SNK testinde ise, T536BD rotoru kullanılarak elde edilen ipliklerin daha iyi düzgünsüzlük değerlerine sahip olduğu 121 görülmüştür. Düze için yapılan SNK testinin sonucunda da, K6A düzesi kullanılarak elde edilen ipliklerin daha düşük düzgünsüzlük değerlerine sahip olduğu görülmüştür. 5.1.2.4. (- %40) Đnce yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının (- %40) ince yer hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.12’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.12’de gösterilmiştir. Şekil 5.12. Telef viskon kulanılarak üretilen ipliklere ait (- %40) ince yer hatası sonuçları Şekil 5.12’de verilen grafik, telef viskon kulanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (- %40) ince yer hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.9) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.12’ye göre en düşük (- %40) ince yer hatası değerleri B20DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K6A düzesi (iplik kodu: AY11), B174DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K6A düzesi (iplik kodu: AX21), S21DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K6A düzesi (iplik kodu: AY31), S21N+ açma silindiri, TT540BD rotoru ve K6A düzesi (iplik kodu: AY41), B20DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: AX12), B20DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: AX13) ve B174DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: AY23) ile görülmektedir, en yüksek (- %40) ince yer hatası değeri ise B20DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: AY12) ile görülmektedir. 122 Çizelge 5.12. Telef viskon kulanılarak üretilen ipliklere ait (- %40) ince yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 0,824 0,482 Rotor 0,503 0,479 Düze 0,802 0,450 Açma silindiri x Rotor 1,173 0,321 Rotor x Düze 1,202 0,303 Açma Silindiri x Düze 1,067 0,383 Açma Silindiri x Rotor x Düze 0,939 0,468 Çizelge 5.12’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre tüm faktör ve faktör kesişimlerinin (- %40) ince yer hatası değerleri üzerinde etkili olmadığı görülmektedir. Bu yüzden yapılan SNK testleri sonucunda açma silindiri, rotor ve düzelere ait faktör seviyeleri arasında (- %40) ince yer hatası sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. 5.1.2.5. (+ %50) Kalın yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının (+ %50) kalın yer hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.13’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.13’de gösterilmiştir. Şekil 5.13. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %50) kalın yer hatası sonuçları Şekil 5.13’de verilen grafik, telef viskon kulanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (+ %50) kalın yer hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.9) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.13’e göre en düşük (+ %50) kalın yer hatası değeri B20DN açma silindiri, T536BD 123 rotoru ve K6A düzesi (iplik kodu: AX11) ile görülmektedir, en yüksek (+ %50) kalın yer hatası değeri ise S21N+ açma silindiri, TT540BD rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: AY43) ile görülmektedir. Çizelge 5.13. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %50) kalın yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 1,391 0,246 Rotor 12,409 0,001 Düze 0,153 0,858 Açma silindiri x Rotor 0,791 0,500 Rotor x Düze 0,345 0,709 Açma Silindiri x Düze 2,196 0,045 Açma Silindiri x Rotor x Düze 1,366 0,230 Çizelge 5.13’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre sadece rotorun (+ %50) kalın yer hatası değeri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Bu yüzden yapılan SNK testleri sonucunda açma silindiri ve düzelere ait faktör seviyeleri arasında (+ %50) kalın yer hatası sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. Rotor için yapılan SNK testinde ise, T536BD rotoru kullanılarak elde edilen ipliklerin daha düşük (+ %50) kalın yer hatası değerlerine sahip olduğu görülmüştür. Faktör kesişimlerinden ise sadece açma silindiri- düze kesişiminin (+ %50) kalın yer hatası değeri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. 5.1.2.6. (+ %200) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının (+ %200) neps hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.14’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.14’de gösterilmiştir. 124 Şekil 5.14. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %200) neps sonuçları Şekil 5.14’de verilen grafik, telef viskon kulanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (+ %200) neps hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.9) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.14’e göre en düşük (+ %200) neps hatası değeri S21DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: AX32) ile görülmektedir, en yüksek (+ %200) neps hatası değeri ise B20DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: AY12) ile görülmektedir. Çizelge 5.14. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %200) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 0,886 0,449 Rotor 0,835 0,362 Düze 0,828 0,438 Açma silindiri x Rotor 1,163 0,325 Rotor x Düze 1,185 0,308 Açma Silindiri x Düze 1,090 0,369 Açma Silindiri x Rotor x Düze 0,980 0,440 Çizelge 5.14’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre tüm faktör ve faktör kesişimlerinin (+ %200) neps hatası değerleri üzerinde etkili olmadığı görülmektedir. Bu yüzden yapılan SNK testleri sonucunda açma silindiri, rotor ve düzelere ait faktör seviyeleri arasında (+ %200) neps hatası sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. 5.1.2.7. (+ %280) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, telef viskon kulanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının (+ %280) neps hatalarına etkisini görmek için yapılan bu 125 çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.15’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.15’de gösterilmiştir. Şekil 5.15. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %280) neps hatası sonuçları Şekil 5.15’de verilen grafik, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (+ %280) neps hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.9) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.15’e göre en düşük (+ %280) neps hatası değeri S21DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: AX32) ile görülmektedir, en yüksek (+ %280) neps hatası değeri ise B20DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: AY12) ile görülmektedir. Çizelge 5.15. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %280) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 0,851 0,467 Rotor 0,614 0,434 Düze 1,179 0,319 Açma silindiri x Rotor 1,210 0,300 Rotor x Düze 1,094 0,367 Açma Silindiri x Düze 0,945 0,464 Açma Silindiri x Rotor x Düze 0,748 0,475 Çizelge 5.15’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre tüm faktör ve faktör kesişimlerinin (+ %280) neps hatası değerleri üzerinde etkili olmadığı görülmektedir. Bu yüzden yapılan SNK testleri sonucunda açma silindiri, rotor ve düzelere ait faktör seviyeleri arasında (+ %280) neps hatası sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. 126 5.1.2.8. Tüylülük sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik tüylülüğüne etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.16’da, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.16’da gösterilmiştir. Şekil 5.16. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait tüylülük sonuçları Şekil 5.16’da verilen grafik, telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama tüylülük sonuçları (bkz. Çizelge 4.10) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.16’ya göre en düşük tüylülük değeri B20DN açma silindiri, TT540BD rotoru ve K6A düzesi (iplik kodu: AY11) ile görülmektedir, en yüksek tüylülük değeri ise S21DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: AX33) ile görülmektedir. Çizelge 5.16. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 7,640 0,000 Rotor 2930,041 0,000 Düze 355,716 0,000 Açma silindiri x Rotor 0,906 0,439 Rotor x Düze 8,249 0,000 Açma Silindiri x Düze 1,463 0,192 Açma Silindiri x Rotor x Düze 4,348 0,000 Çizelge 5.16’da verilen varyans analizi sonuçlarına göre tüm faktörlerin tüylülük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Faktör kesişimlerinden ise, rotor-düze ve 127 açma silindiri-rotor-düze kesişimlerinin tüylülük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde S21N+ açma silindirleri ile diğer açma silindirlerine göre daha düşük tüylülüğe sahip ipliklerin elde edildiği sonucu ortaya çıkmıştır. Rotor için yapılan SNK testinde ise, TT540BD rotorlarla elde edilmiş ipliklerin daha düşük tüylülüğe sahip olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Đplik çıkış düzelerinin SNK testinde K6A düzeleri ile elde edilen ipliklerin daha düşük tüylülük değerlerine sahip olduğu görülmüştür. 5.1.2.9. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin sonuçlarına ait genel değerlendirme Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklere ait özelliklerle ilgili genel bir değerlendirme yapılacak olursa; (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps hataları dışındaki tüm iplik özelliklerinde açma silindiri tipi, rotor tipi ve iplik çıkış düzesi tipi faktörlerinin her birinin etkili olduğu görülmüştür. Elde edilen sonuçlara göre; telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %50) kalın yer değerlerinde sadece rotor tipinin etkili olduğu görülmüştür. Açma silindiri faktörü ile ilgili yapılan SNK testleri neticesinde; B20DN tipindeki açma silindirinin kopma mukavemeti değerlerinde diğer açma silindirlerine göre daha iyi sonuçlar verdiği görülmüştür. S21N+’ın ise kopma uzaması ve tüylülük değerleri açısından daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. B20DN ve S21DN tipindeki açma silindirlerinin düzgünsüzlük değerleri açısından aynı derecede fakat diğer açma silindirlerine göre daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. Babaarslan ve Duru (2002) tarafından yapılan çalışmada; özellikle telefli karışımların çalışılması durumunda, tavsiye edilen yüksek açıcı devrinin beklenildiği gibi bir sonuç vermediği belirtilmiştir. Bu çalışmada da, telef viskonla çalışıldığında daha düşük açma silindiri hızının tercih edilmesinin iplik özelliklerinde daha iyi sonuçlar alınmasını sağladığı düşünülmüştür. 128 Rotor tipi faktörü ile ilgili olarak yapılan SNK testleri neticesinde; TT540BD tipindeki rotorların kopma mukavemeti ve tüylülük değerleri açısından T536BD tipindeki rotora göre daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. T536BD tipindeki rotorun ise, kopma uzaması, düzgünsüzlük ve (+ %50) kalın yer hatası değerleri açısından en iyi sonuçları verdiği görülmektedir. Buna karşın, telef viskon kullanılarak yapılan üretimde T536BD rotorları kullanılarak üretilen ipliklerdeki kopuşların daha fazla olması da çalışma sonuçları arasında yer almaktadır (bkz. EK 2). Barella ve ark. (1976) tarafından yapılan çalışmada ise; bu çalışmanın aksine, küçük çaplı rotorların kullanılması durumunda iplik düzgünsüzlüğünün arttığı gözlenmiştir. Ayan (2010) tarafından yapılan çalışmada ise; yapılan bu çalışmada olduğu gibi rotor çapının artmasıyla mukavemetin arttığı gözlenmiştir. Đplik çıkış düzesi tipi faktörü ile ilgili olarak yapılan SNK testleri neticesinde; K6A düzesinin düzgünsüzlük ve tüylülük değerleri açısından en iyi sonuçları verdiği görülmektedir. K8RA düzesinin kopma mukavemeti değeri açısından; K4A düzesinin ise kopma uzaması değeri açısından en iyi sonuçları verdiği görülmektedir. Ayan (2010) tarafından yapılan çalışmada ise; düzedeki form ve çentik sayısı değişimlerinin iplik düzgünsüzlüğüne, iplik hata sayısına ve iplik tüylülüğüne etkisi istatiksel olarak anlamlı çıkmıştır; iplik mukavemetine göre ise, düzedeki form ve çentik sayısı değişimlerinin etkisi anlamlı çıkmamıştır. 5.1.3. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ölçüm sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde polyester kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik özelliklerine etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları ve istatiksel analiz sonuçları aşağıda grafik ve çizelge şeklinde verilmiştir. 5.1.3.1. Kopma mukavemeti sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, polyester kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının kopma mukavemetine etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde 129 edilen test sonuçları Şekil 5.17’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.17’de gösterilmiştir. Şekil 5.17. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma mukavemeti sonuçları Şekil 5.17’de verilen grafik, polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama kopma mukavemeti sonuçları (bkz. Çizelge 4.12) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.17’ye göre en iyi kopma mukavemeti değeri B174DN açma silindiri, T536BD rotoru ve KSK4A düzesi (iplik kodu: PX22) ile görülmektedir, en kötü değer ise B20DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: PX15) ile görülmektedir. Çizelge 5.17. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin kopma mukavemeti değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 24,862 0,000 Düze 52,254 0,000 Açma Silindiri x Düze 4,928 0,000 Çizelge 5.17’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre açma silindiri ve düzenin mukavemet değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Aynı şekilde, açma silindiri- düze kesişiminin de mukavemet değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde B174DN açma silindiri daha yüksek sonuçlar vermiştir. Đplik çıkış düzeleri için yapılan SNK testinde ise, KSK4A düzeleri ile elde edilen ipliklerin daha yüksek kopma mukavemeti değerlerine sahip olduğu görülmüştür. 130 5.1.3.2. Kopma uzaması sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, polyester kulanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının kopma uzamasına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.18’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.18’de gösterilmiştir. Şekil 5.18. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait kopma uzaması sonuçları Şekil 5.18’de verilen grafik, polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama kopma uzaması sonuçları (bkz. Çizelge 4.12) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.18’e göre en iyi kopma uzaması değeri B174DN açma silindiri, T536BD rotoru ve KSK4A düzesi (iplik kodu: PX22) ile görülmektedir, en kötü değer ise B20DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: PX15) ile görülmektedir. Çizelge 5.18. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin kopma uzaması değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 42,761 0,000 Düze 51,650 0,000 Açma Silindiri x Düze 3,337 0,000 Çizelge 5.18’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre açma silindiri ve düzenin uzama değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Aynı şekilde, açma silindiri-düze kesişiminin de uzama değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde B174DN açma silindiri daha yüksek sonuçlar vermiştir. Đplik çıkış düzeleri için yapılan SNK testinde ise, KSK4A düzeleri 131 ile elde edilen ipliklerin daha yüksek kopma uzaması değerlerine sahip olduğu görülmüştür. 5.1.3.3. Düzgünsüzlük sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, polyester kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik düzgünsüzlüğüne etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.19’da, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.19’da gösterilmiştir. Şekil 5.19. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait düzgünsüzlük sonuçları Şekil 5.19’da verilen grafik, polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama iplik düzgünsüzlüğü (%CVm) sonuçları (bkz. Çizelge 4.13) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.19’a göre en iyi düzgünsüzlük değeri S21DN açma silindiri, T536BD rotoru ve KSK4A düzesi (iplik kodu: PX32) ile görülmektedir, en kötü değer ise B174DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: PX24) ve B174DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K8RA düzesi (iplik kodu: PX25) ile görülmektedir. Çizelge 5.19. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin düzgünsüzlük değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 44,510 0,000 Düze 10,591 0,000 Açma Silindiri x Düze 1,063 0,394 132 Çizelge 5.19’da verilen varyans analizi sonuçlarına göre açma silindiri ve düzenin düzgünsüzlük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir, açma silindiri-düze kesişiminin ise düzgünsüzlük değeri üzerinde etkili olmadığı görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testlerinin sonucunda, S21DN açma silindiri kullanılarak elde edilen ipliklerin daha iyi düzgünsüzlük değerlerine sahip olduğu görülmüştür. Đplik çıkış düzeleri için yapılan SNK testinin sonucunda da, KSK4A düzesi kullanılarak elde edilen ipliklerin daha düşük düzgünsüzlük değerlerine sahip olduğu görülmüştür. 5.1.3.4. (- %40) Đnce yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, polyester kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının (- %40) ince yer hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.20’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.20’de gösterilmiştir. Şekil 5.20. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait (- %40) ince yer hatası sonuçları Şekil 5.20’de verilen grafik, polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (- %40) ince yer hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.14) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.20’ye göre en düşük (- %40) ince yer hatası değeri S21DN açma silindiri, T536BD rotoru ve KSK4A düzesi (iplik kodu: PX32) ile görülmektedir, en yüksek (- %40) ince yer hatası değeri ise S21N+ açma silindiri, T536BD rotoru ve KSK6A düzesi (iplik kodu: PX41) ile görülmektedir. 133 Çizelge 5.20. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (- %40) ince yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 0,998 0,395 Düze 0,965 0,428 Açma Silindiri x Düze 0,993 0,457 Çizelge 5.20’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre tüm faktörlerin ve faktör kesişiminin (- %40) ince yer hatası değerleri üzerinde etkili olmadığı görülmektedir. Bu yüzden yapılan SNK testleri sonucunda açma silindiri ve düzelere ait faktör seviyeleri arasında (- %40) ince yer hatası sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. 5.1.3.5. (+ %50) Kalın yer hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, polyester kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının (+ %50) kalın yer hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.21’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.21’de gösterilmiştir. Şekil 5.21. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %50) kalın yer hatası sonuçları Şekil 5.21’de verilen grafik, polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (+ %50) kalın yer hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.14) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.21’e göre en düşük (+ %50) kalın yer hatası değeri S21N+ açma silindiri, T536BD rotoru ve KSK4A düzesi (iplik kodu: PX42) ile görülmektedir, en yüksek (+ %50) kalın yer hatası değeri ise B20DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: PX14) ile görülmektedir. 134 Çizelge 5.21. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %50) kalın yer hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 11,938 0,000 Düze 1,155 0,332 Açma Silindiri x Düze 1,119 0,347 Çizelge 5.21’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre sadece açma silindirinin (+ %50) kalın yer hatası değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Bu yüzden yapılan SNK testleri sonucunda düzelere ait faktör seviyeleri arasında (+ %50) kalın yer hatası sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde ise, S21DN ve S21N+ açma silindirleri arasında istatistiki açıdan bir fark görülmemiş, ancak bu iki açma silindirinin B20DN ve B174DN’ye göre daha iyi sonuçlar verdiği saptanmıştır. 5.1.3.6. (+ %200) Neps hatası sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, polyester kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının (+ %200) neps hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.22’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.22’de gösterilmiştir. Şekil 5.22. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %200) neps hatası sonuçları Şekil 5.22’de verilen grafik, polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (+ %200) neps hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.14) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.22’ye göre en düşük (+ %200) neps hatası değeri S21N+ açma silindiri, T536BD 135 rotoru ve KSK4A düzesi (iplik kodu: PX42) ile görülmektedir, en yüksek (+ %200) neps hatası değeri ise S21N+ açma silindiri, T536BD rotoru ve KSK6A düzesi (iplik kodu: PX41) ile görülmektedir. Çizelge 5.22. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %200) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 0,756 0,520 Düze 0,920 0,453 Açma Silindiri x Düze 1,027 0,426 Çizelge 5.22’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre tüm faktör ve faktör kesişiminin (+ %200) neps hatası değerleri üzerinde etkili olmadığı görülmektedir. Bu yüzden yapılan SNK testleri sonucunda açma silindiri ve düzelere ait faktör seviyeleri arasında (+ %200) neps hatası sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. 5.1.3.7. (+ %280) Neps sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, polyester kullanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının (+ %280) neps hatalarına etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.23’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.23’de gösterilmiştir. Şekil 5.23. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait (+ %280) neps hatası sonuçları Şekil 5.23’de verilen grafik, polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama (+ %280) neps hatası sonuçları (bkz. Çizelge 4.14) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 136 5.23’e göre en düşük (+ %280) neps hatası değeri S21N+ açma silindiri, T536BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: PX44) ile görülmektedir, en yüksek (+ %280) neps hatası değeri ise S21N+ açma silindiri, T536BD rotoru ve KSK6A düzesi (iplik kodu: PX41) ile görülmektedir. Çizelge 5.23. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %280) neps hatası değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 0,951 0,417 Düze 0,981 0,419 Açma Silindiri x Düze 1,005 0,446 Çizelge 5.22’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre tüm faktör ve faktör kesişiminin (+ %280) neps hatası değerleri üzerinde etkili olmadığı görülmektedir. Bu yüzden yapılan SNK testleri sonucunda açma silindiri ve düzelere ait faktör seviyeleri arasında (+ %280) neps hatası sonuçları bakımından bir fark görülmemiştir. 5.1.3.8. Tüylülük sonuçlarının değerlendirilmesi Open-end rotor iplik eğirme sisteminde, polyester kulanılarak üretilen ipliklerde eğirme elemanlarının iplik tüylülüğüne etkisini görmek için yapılan bu çalışmada elde edilen test sonuçları Şekil 5.24’de, istatiksel analiz sonuçları ise Çizelge 5.24’de gösterilmiştir. Şekil 5.24. Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait tüylülük sonuçları Şekil 5.24’de verilen grafik, polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait ortalama tüylülük sonuçları (bkz. Çizelge 4.15) kullanılarak elde edilmiştir. Şekil 5.24’e göre en 137 düşük tüylülük değeri S21DN açma silindiri, T536BD rotoru ve K4A düzesi (iplik kodu: PX34) ile görülmektedir, en yüksek tüylülük değeri ise B174DN açma silindiri, T536BD rotoru ve KSK6A düzesi (iplik kodu: PX21) ile görülmektedir. Çizelge 5.24. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük değerlerine ait varyans analizi tablosu Etkiler FS P (Olasılık) Açma silindiri 947,82 0,000 Düze 255,51 0,000 Açma Silindiri x Düze 9,965 0,000 Çizelge 5.24’de verilen varyans analizi sonuçlarına göre açma silindiri ve düzenin tüylülük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir, aynı şekilde açma silindiri-düze kesişiminin de tüylülük değerleri üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Açma silindirleri için yapılan SNK testinde, S21DN açma silindiri ile diğer açma silindirlerine göre daha düşük tüylülüğe sahip ipliklerin elde edildiği sonucu ortaya çıkmıştır. Đplik çıkış düzelerinin SNK testinde ise, KSK4A düzesi ile elde edilen ipliklerin daha düşük tüylülük değerlerine sahip olduğu görülmüştür. 5.1.3.9. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerin sonuçlarına ait genel değerlendirme Polyester kullanılarak üretilen ipliklere ait özelliklerle ilgili genel bir değerlendirme yapılacak olursa; (- %40) ince yer, (+ %50) kalın yer, (+ %200) neps ve (+ %280) neps hataları dışındaki tüm iplik özelliklerinde açma silindiri tipi ve iplik çıkış düzesi tipi faktörlerinin her birinin etkili olduğu görülmüştür. Elde edilen sonuçlara göre; polyester kullanılarak üretilen ipliklerin (+ %50) kalın yer değerlerinde sadece açma silindiri tipinin etkili olduğu görülmüştür. Açma silindiri faktörü ile ilgili yapılan SNK testleri neticesinde; B174DN tipindeki açma silindirinin kopma mukavemeti ve kopma uzaması değerlerinde diğer açma silindirlerine göre daha iyi sonuçlar verdiği görülmüştür. S21DN’nin ise düzgünsüzlük ve tüylülük değerleri açısından daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. S21DN ve 138 S21N+ tipindeki açma silindirlerinin ise (+ %50) kalın yer hatası değeri açısından aynı derecede, fakat diğer açma silindirlerine göre daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. Ömeroğlu (1996) tarafından yapılan çalışmada ise, polyester karışımlı ipliklerde nispeten daha küçük diş ön açılı ve düşük örtü yoğunluklu açıcıların daha iyi sonuçlar verdiği belirtilmiştir. Đplik çıkış düzesi faktörü ile ilgili yapılan SNK testleri neticesinde; KSK4A düzesinin kopma mukavemeti, kopma uzaması, düzgünsüzlük ve tüylülük değerleri açısından en iyi sonuçları verdiği görülmektedir. Ayrıca, polyester kullanılarak yapılan üretimde, KSK4A düzesi kullanılarak üretilen ipliklerde üretim esnasında hiç kopuş gözlenmemesi de çalışma sonuçları arasındadır (bkz. EK 3). Erbil ve ark. (2008) tarafından yapılan çalışmada; düzelerin tüylülük açısından önemli olan özellikleri düze üzerindeki çentik sayısı, çentiklerin fiziksel yapısı, düze yüzeyinin yapısı ve düzenin yüzey geometrisi olarak sıralanmıştır. 5.2. Sonuç Open-end rotor iplik eğirme yöntemi, ring iplik eğirme yöntemine alternatif olarak ortaya çıkan yeni iplik eğirme yöntemleri arasında en fazla ticari başarıyı kazanmış olan eğirme yöntemidir. Özellikle son yıllarda sağlanan teknolojik gelişmeler sayesinde open-end rotor iplik kalitesinde olumlu gelişmeler gözlenmiştir. Bu durum, rotor iplikçiliğinin dünya çapında yaygınlaşmasını ve bu alanda önemli yatırımlar yapılmasını sağlamıştır. Tekstil makine imalatçıları, günümüzde çeşitli tiplerde open-end rotor iplik makineleri üretmektedir. Bu makinelerde kullanılmak üzere farklı özelliklere sahip açıcı silindir, rotor, düze, büküm durdurucu ve adaptör gibi eğirme elemanları kullanıcıların tercihine sunulmaktadır. Bu çalışmada, açma silindiri, rotor ve düzenin iplik özelliklerine etkileri hakkındaki değerlendirmeler yer almaktadır. Çalışmada yapılan istatiksel analizlerin sonuçlarına göre kullanılan açma silindirleri hakkında genel bir değerlendirme yapılacak olursa; normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde açma silindirinin kaplama türünün diş yoğunluğuna göre iplik kalite değerleri üzerinde daha etkili olduğu söylenebilir. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde 139 elmas-nikel kaplı açma silindirleri kullanılarak üretilen ipliklerin mukavemet ve düzgünsüzlük özelliklerinde en iyi olması, sadece nikel kaplı açma silindirleri kullanılarak üretilen ipliklerin ise tüylülük ve kopma uzaması özelliklerinde en iyi olması bu durumu kanıtlar niteliktedir. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde de sadece nikel kaplı açma silindirleri kullanılarak üretilen ipliklerin tüylülük ve kopma uzaması değerleri açısından en iyi olması dikkat çekmektedir. Bunun sebebi olarak, elmas-nikel kaplı açma silindirlerinin açma işlemini sadece nikel kaplı olana göre daha iyi yapması düşünülmüştür. Bu durumun, liflerin daha iyi açılması ve temizlenmenin daha iyi olması açısından avantaj teşkil ettiği, ancak aynı zamanda daha yüksek derecede tozlanmanın etkisiyle daha fazla lif hasarına neden olup ipliklerin tüylülük ve kopma uzaması değerlerini olumsuz etkilediği düşünülmüştür. Schlafhorst kataloğunda da B20 ve S21 açma silindirlerinin viskon ve karışımları kullanılarak üretilen iplikler için tavsiye edilmesi, bu çalışmayla uyum sağlamaktadır. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerde ise, örtü yoğunluğu yüksek olan (~22,46 diş/cm2) açma silindirleri kullanılarak üretilen iplikler mukavemet ve kopma uzaması değerleri açısından en iyi sonuçları gösterirken, örtü yoğunluğu düşük olan (~14,71 diş/cm2) açma silindirleri kullanılarak üretilen iplikler de düzgünsüzlük, tüylülük ve (+ %50) kalın yer değerleri açısından en iyi sonuçları göstermiştir. Bu durum daha önce yapılan çalışmalardaki sonuçlarla uyumluyken, polyester kullanılarak üretilen ipliklerde mukavemet ve kopma uzamasının örtü yoğunluğu yüksek olan açma silindirleri kullanıldığında daha yüksek çıkması daha önce yapılan çalışmalardaki sonuçlarla uyumsuzluk göstermektedir. %100 sentetik elyafla çalışılırken daha iyi iplik kalite değerleri ve daha iyi eğirme kararlılığı için daha düşük örtü yoğunluklu açma silindirlerinin önerilmesinin nedeni olarak, sentetik liflerin ısıl dirençlerinin daha az olması ve açma işlemi sırasında liflerden ayrılan avivaj maddesinin rotor içinde tozlanma yapması şeklinde açıklamalar mevcuttur. Çalışmada incelenen sonuçlara göre kullanılan rotorlar hakkında genel bir değerlendirme yapılacak olursa, normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde rotorların 140 kaplama türlerinin daha önce yapılan çalışmalardan farklı sonuçlar vermesi dikkat çekmektedir. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde boronize kaplı rotorlarla elde edilen ipliklerin, elmas-boronize kaplı rotorlarla elde edilen ipliklere göre mukavemet ve düzgünsüzlük özellikleri daha iyi çıkmıştır. Bunun nedeni olarak, bor kaplı rotorların kendi kendini temizleme özelliği olması söylenilebilir. Normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde küçük çaplı kısa T kanallı rotorlarla elde edilmiş ipliklerin kopma uzaması ve (+ %50) kalın yer değerlerinde en iyi çıkması ise, beklenen bir durumdur, çünkü literatüre göre küçük çaplı rotorlar kullanılarak elde edilen ipliklerde kopma uzaması değerleri daha yüksektir. Bununla birlikte, büyük çaplı sivri kanallı rotorla elde edilen ipliklerin tüylülük değerleri bakımından daha iyi olması da çalışmanın sonuçları arasındadır. Bu da beklenen bir sonuçtur, çünkü büyük çaplı rotorlarla üretilen iplikler daha hacimlidir ve bu ipliklerde kuşak oluşumu daha azdır. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde ise, T rotorlara göre daha geniş yivli olan açık kanallı TT rotorlarıyla elde edilmiş ipliklerin mukavemet ve tüylülük değerleri açısından daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. Daha önce yapılan çalışmalara göre ise, hem dar yivli olması hem de küçük çaplı olması nedeniyle T rotorlarıyla elde edilmiş ipliklerin daha iyi mukavemet değerleri vermesi beklenmekteydi. Bunun nedeni olarak da, geniş yivli rotorların kendi kendini temizleme özelliğinin olması avantaj oluşturmuştur denilebilir. Bir başka neden olarak da, dar yivli rotorların kirliliğe karşı daha hassas olması nedeniyle iplik mukavemet ve tüylülük değerlerinin olumsuz yönde etkilenmiş olabileceği düşünülmüştür. Ayrıca telef viskon kullanılarak üretilmiş olan ipliklerin numarası Ne 8/1 gibi oldukça kalın bir numara olduğu için, daha büyük çaplı bir rotorun kullanılmasıyla ipliklerin mukavemet özelliklerinin daha iyi çıkması arasında da sıkı bir bağlantı olduğu düşünülmüştür. Çünkü kalın numaralı iplikler daha büyük elyaf kitleleri içerdiği için ancak daha büyük çaplı rotorlarla çalışılması durumunda eğirme stabiliteleri iyileşebilir. Daha küçük çaplı olan T rotorlarla elde edilmiş ipliklerin düzgünsüzlük, kopma uzaması, (+ %50) kalın yer değerleri bakımından daha iyi sonuçlar vermesi ise, çalışmadan beklenen bir sonuçtur; çünkü literatüre göre küçük çaplı rotorlar kullanılarak elde edilen ipliklerde kalite değerleri daha iyidir. 141 Çalışmada ortaya çıkan sonuçlar incelendiğinde kullanılan düzeler hakkında genel bir değerlendirme yapılacak olursa; normal viskon kullanılarak üretilen ipliklerde altı çentikli spiral düzelerden elde edilen ipliklerin kopma uzaması, düzgünsüzlük ve (+ %50) kalın yer değerlerinde en iyi sonuçları vermesi dikkat çekmektedir. Tüylülük özelliğinde ise, daha az çentikli olan K4A düzeleriyle elde edilen ipliklerin en iyi değerleri vermesi bu konuda yapılan daha önceki çalışmalarla uyum içindedir, çünkü daha önce yapılan çalışmalar çentik sayısı arttıkça tüylülüğün arttığını göstermektedir. Spiral düzelerle elde edilmiş ipliklerin kalite sonuçlarının çentikli düzelerle elde edilmiş ipliklerin kalite sonuçlarıyla yakın olduğu, ancak spiral düzelerle elde edilen ipliklerin daha mukavemetli olduğu bilgisiyle, bu çalışmanın sonucu olan sekiz çentikli düzelerle elde edilen ipliklerin en yüksek mukavemeti vermesi sonucu örtüşmemektedir. Telef viskon kullanılarak üretilen ipliklerde de, sekiz çentikli düzelerle elde edilen ipliklerin yine en yüksek mukavemeti vermesi dikkat çekmektedir. Altı çentikli düzelerle elde edilen ipliklerin, düzgünsüzlük ve tüylülük özelliklerinde en iyi olması beklenmeyen bir sonuç iken; dört çentikli düzelerle elde edilen ipliklerin kopma uzaması değerleri açısından en yüksek olması sonucu daha önce yapılmış olan çalışmalarla uyum içindedir. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerde ise; mukavemet, kopma uzaması, düzgünsüzlük ve tüylülük özelliklerinin hepsinde de spiral dört çentikli düzelerle elde edilmiş ipliklerin en iyi sonucu vermesi, literatürde de belirtildiği gibi spiral düzelerin iplik kalitesi bakımından çok iyi sonuçlar verdiğini göstermektedir. Polyester kullanılarak üretilen ipliklerde, düzelerin iplik kalitesine etkilerinin incelendiği çalışma sonucuna göre, KSK4A düzesinin polyester için çok uygun bir düze olduğunu söylemek mümkündür. Çünkü en uygun eğirme elemanı tipinin belirlenebilmesi için ancak üretim verimliliği ile yani üretim esnasındaki iplik kopuşlarıyla kalitenin bir arada değerlendirilmesi gerekir. Modern bir rotor iplik makinesi kullanılarak yapılan bu çalışmanın sonuçlarına göre, incelenen faktörlerin hepsinin ipliğin kopma mukavemeti, kopma uzaması, düzgünsüzlük (%CVm) ve tüylülük özellikleri üzerinde istatistiki olarak etkili olduğu 142 görülmektedir. Đplik hataları açısından ise etkiler, kullanılan hammaddeye bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Normal viskon kullanılarak yapılan üretimde, sonuçlar; açma silindirlerinin incelenen tüm iplik hataları üzerinde istatistiki olarak etkili olduğunu, rotorların sadece (+ %50) kalın yer hatası üzerinde istatistiki olarak etkili olduğunu, düzelerin ise (+ %280) neps hatası hariç incelenen tüm iplik hataları üzerinde istatistiki olarak etkili olduğunu göstermektedir. Telef viskon kullanılarak yapılan üretimde, sonuçlar; açma silindirlerinin ve düzelerin incelenen hiçbir iplik hatası üzerinde istatistiki olarak etkili olmadığını, rotorların ise sadece (+ %50) kalın yer hatası üzerinde istatistiki olarak etkili olduğunu göstermektedir. Polyester kullanılarak yapılan üretimde, sonuçlar; açma silindirlerinin sadece (+ %50) kalın yer hatası üzerinde istatistiki olarak etkili olduğunu, düzelerin ise incelenen hiçbir iplik hatası üzerinde istatistiki olarak etkili olmadığını göstermektedir. Ayrıca, seçilecek eğirme elemanı belirlenirken faktör kesişimlerinin istatistiki etkilerini de göz önünde bulundurmayı unutmamak gerekir. Çalışma sonuçları, iplik üretimi sırasında incelenen bu faktörlere ilişkin seçim yapılırken büyük bir dikkat gösterilmesi gerektiğini ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışma aracılığıyla, rotor iplikçiliğinde geniş ölçüde kullanılan bazı eğirme elemanı tiplerinin iplik özelliklerine etkilerinin incelenmesine ve farklı hammaddeler kullanılarak karşılaştırılmasına ilişkin mevcut bilgilere katkı sağlanması hedeflenmiştir. 143 KAYNAKLAR Anonim, 1991. Rotor eğirmede besleme-iplik kalitesi ve işleme arasındaki korelasyon. Sagem Bülteni, 12-16 s., Temmuz-Ağustos 1991. Anonim, 2000. Rieter Textile Systems Bülten. Yıl: 12, Sayı: 32, Aralık 2000. Anonim, 2001. Uster® Tester 4 Application Handbook. Anonim, 2003. Belcoro navelleri. Bir adım önde olmanın garantisi. Tekstil Teknoloji Dergisi, 146-150 s., Nisan 2003. Anonim, 2004. Uster elyaftan kumaşa test cihazları kataloğu. Anonim, 2006. Schlafhorst Autocoro 360 Yedek Parçaları ve Belcoro Eğirme Elemanları Kataloğu, 2006. Anonim, 2008. Muratec air creations. Yarn&Fabric Guide Book, Customer Information Brochure, Murata Machinery Limited. Arıkan, C.O. 1999. Pamuk open end ipliği için, rotorda yapılan fiziksel değişimlerin eğrilen iplik üzerindeki etkisinin incelenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Ege Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı, Đzmir. Ayan, H.E. 2010. Güneydoğu Anadolu bölgesinden elde edilen pamuklardan üretilen ipliğin kalite özelliklerine eğirme makinesi parametrelerinin etkisi. Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı, Adana. Babaarslan, O. 1997. Tekstilde iplik üretim teknolojisindeki gelişmeler ve otomasyon. Tekstil Teknik Dergisi: 151, Ağustos 1997. Babaarslan, O., 2000. Open-end rotor iplikçiliğinde eğrilen iplik üzerinde oluşan gerilim ve uzama. Tekstil&Teknik Dergisi, 178:144-148, Ocak 2000. Babaarslan, O., 2004. Open-end rotor iplikçiliği notları. Çukurova Üniversitesi, Tekstil Mühendisliği Bölümü. Babaarslan, O., 2006. Đplik üretim yöntem ve makineleri. Ring iplik eğirme teknolojisi ders notları. Çukurova Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi, Tekstil Mühendisliği Bölümü, Haziran 2006. Babaarslan, O., Duru, P. 1997. Open-end rotor sisteminde farklı rotor ve düze çeşitlerinin iplik yapı ve özellikleri üzerine etkilerinin araştırılması. Tekstil Teknik Dergisi, 66 s., Ekim 1997. Babaarslan, O., Duru, P. 2002. Poliester/telef open-end rotor ipliği üretiminde iplik özelliklerine göre optimum açıcı hızının belirlenmesi. Tekstil Maraton, Mart-Nisan 2/2002. Babaarslan, O., Erbil, Y. 2005. Open-end rotor iplikçiliğinde düzenin iplik tüylülüğü üzerindeki etkisi. TMMOB Makina Mühendisleri Odası–TMMOB Tekstil Mühendisleri Odası, Tekstil Teknolojileri ve Tekstil Makinaları Kongresi, 11-12 Kasım 2005, Gaziantep-Türkiye. 144 Bange, M.P., Constable, G.A., Gordon, S.G., Long, R.L., Naylor, G.R.S., van der Sluijs, M.H.J. 2009. FIBREpak from seeds to good shirts. The Cotton Catchment Communities CRC. Australia. Barella, A., Tura, J.M., Vigo, J,P., 1976. An application of mini-computers to the optimization of the open-end spinning process part III: The effect of the rotor diameter on the properties of open-end spun yarns. J.T.I., 67(12): 421-425. Baykal, P.D. 2003. Pamuk/poliester karışımı open-end rotor iplik özelliklerinin tahmin edilmesi ve karışım optimizasyonu. Doktora Tezi, Çukurova Üniversitesi, Endüstri Mühendisliği Anabilim Dalı, Adana. Baykal, P.D., Babaarslan, O. 2003. Determining an optimum opening roller speed for spinning polyester/waste blend rotor yarns. Textile Research Journal, 73(10): 907-911. Baykal, P., Babaarslan, O., Erol R. 2005. Seçilmiş pamuk/polyester karışımı open- end rotor ipliklerinde düzgünsüzlüğün tahminlenmesi. Tekstil&Teknik Dergisi, 94-202 s., Mayıs 2005. Baykal, P., Babaarslan, O., Erol R. 2005. Seçilmiş pamuk/polyester karışımı open- end rotor iplik hatalarının tahmin edilmesi. Tekstil&Teknik Dergisi, 262-268 s., Temmuz 2005. Baykal, P.D., Babaarslan, O., Rızvan, E. 2006. Prediction of strength and elongation properties of cotton/polyester-blended open-end rotor yarns. Fibres&Textiles in Eastern Europe, vol. 14, 1(55): 18-21. Baykal, P.D., Babaarslan, O., Rızvan, E. 2007. A statistical model for the hairiness of cotton/polyester blended open-end rotor yarns. Fibres&Textiles in Eastern Europe, vol.15, 4(63): 46-49. Beltran, R., Wang, L., Wang, X. 2007. A controlled experiment on yarn hairiness and fabric pilling. Textile Research Journal, 77(3): 179-183. Bozkurt, Y. 1993. Open-end rotor iplik üretiminde farklı çekim düzelerinin iplik fiziksel parametrelerine etkisinin araştırılması. Tekstil ve Konfeksiyon, 6: 425-433. Bozkurt, Y. 1997. Open-end rotor iplik teknolojisinde üretim parametreleri. Pamuk Đplikçiliğindeki Gelişmeler ve Sektörel Sorunlar Semineri, ĐTÜ Makine Fakültesi, Gümüşsuyu/Đstanbul, 21-22 Şubat 1997. Canoğlu, S. 1999. Đplik Teknolojisi II. Marmara Üniversitesi, Teknik Eğitim Fakültesi, Ders Notları, Đstanbul. Canoğlu, S., Tanır, S.K. 2009. Studies on yarn hairiness of polyester/cotton blended ring-spun yarns made from different blend ratios. Textile Research Journal, 79(3): 235- 242. Carvalho, V., Cardoso P., Belsley, M., Vasconcelos, M.R., Soares, F.O. 2006. Yarn hairiness parameterization using a coherent signal processing tecnique. Universidade do Minho, Department Engenharia Textil, Campus de Azurem, Guimares, Portugal. Copeland, A.D., Hergeth, H.H.A., Smith, G., 1999. Çekme düzesi formunun open- end ipliği kalitesi üzerindeki etkileri. Tekstil Maraton Dergisi, 6: 38-42. 145 Cyniak, D., Czekalski, J., Jackowski, T., Popin, L. 2006. Quality analysis of cotton/polyester yarn blends with the use of a rotor spinning frame. Fibres&Textiles in Eastern Europe, 33-37 s., July/September 2006. Çelik, P., Kadoğlu, H. 2009. Kısa stapelli ipliklerde hammaddenin ve eğirme metodunun iplik tüylülüğüne etkisi. Tekstil Teknolojileri Elektronik Dergisi, 3(2): 20- 28. Çoruh, E. 2011. Farklı düze tipleri kullanılarak eğrilmiş open-end rotor ipliklerinden örme süprem kumaş özelliklerinin incelenmesi. Doktora Tezi, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı, Adana. Deussen, H. 1993. Rotor spinning technology. Schlafhorst Publications, 128 pp., North Carolina. Duru, P. 1998. Tekstilde open-end rotor iplik prensibine göre katlı iplik üretimi. Yüksek Lisans Tezi, Adana. Duru, P. 2003. Pamuk polyester karışımı open-end rotor iplik özelliklerinin tahmin edilmesi ve karışımın optimizasyonu. Doktora Tezi, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Endüstri Mühendisliği Anabilim Dalı, Adana. Erbil, Y. 2005. Karışım open-end rotor ipliği üretiminde eğirme elemanlarından düzenin iplik kalitesi üzerindeki etkisinin araştırılması. Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı, Adana. Erbil, Y., Babaarslan, O., Baykal, P.D. 2008. Influence of navel type on the hairiness properties of rotor-spun blend yarns. Fibres&Textiles in Eastern Europe, vol.16, 2(67): 31-34. Erbil, Y. 2012. Open-end rotor iplikçiliğinde farklı karışım oranı ve tiplerinin iplik özellikleri üzerindeki etkisinin araştırılması. Doktora Tezi, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı, Adana. Ercan, M.N. 1983. Open-end (Açık uç) rotor iplikçiliği. Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Ders Kitapları Yayınları: 2, 113 s., Đzmir. Ernst, H., 1999. Başarılı Kombinasyon: RSB-D 30 cer bandı ve R 20 rotor ipliği. Melliand Türkiye Sayısı, Rieter Spinnereimachinenbau AG, 2, 76-82. Ernst, H., 2011. Rieter iplikçilik el kitabı. Cilt 5. Rotor iplikçiliği. 11-13 s. Foster, G.A.R. 1950. The causes of the irregularity of cotton yarns. Journal of the Textile Institute Proceedings, 41(7): P357-P375. Gemci, R., Kapuçam, A. 2004. Open-end iplikçiliğinde farklı çapta rotor kullanımının iplik kalitesine etkilerinin incelenmesi, Uludağ Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dergisi, Cilt:9, Sayı:1. Grosberg, P., Mansour, S.A., 1975. High-speed open-end rotor-spinning. J.T.I., 11, 389-396 pp. Hergeth, PL, Copeland, A., Smith, G., 1999. Open-end eğirmede rotor ile çekme düzesi arasındaki uzaklığın iplik kalitesi üzerindeki etkileri. Tekstil Maraton Dergisi, 1: 34-35. 146 Huh, Y., Kim, R.Y., Oxenham, W. 2002. Analyzing structural and physical properties of ring, rotor and friction spun yarns. Textile Research Journal, 72(2): 156-163. Ishtiaque, S.M., Bhortakke, M.K., 1999. An investigation by fractrography into the mechanism of fibre breakage in rotor spinning. J.T.I., 1, 47-58 pp. Đlbay, Đ.Đ. 2001. Polyester liflerinin open-end rotor iplik makinesinde eğrilmesi. Yüksek lisans ödevi, Ocak 2001, Adana. Jackowska-Strumillo, L., Cyniak, D., Czekalski, J., Jackowski, T. 2007. Quality of cotton yarns spun using ring-, compact-, and rotor-spinning machines as a function of selected spinning process parameters. Fibres&Textiles in Eastern Europe, vol.15, 1(60): 24-30. Jackowski, T., Chylewska, B., Cyniak, D. 2002. Influence of the spinning process parameters on strength characteristics of cotton yarns. Fibres&Textiles in Eastern Europe, 27-31 pp., July/September 2002. Kadoğlu, H. 1993. Open-end rotor iplikçiliği ve bazı kalite faktörleri. Tekstil ve Konfeksiyon Dergisi, 1: 31-40. Kadoğlu, H. 1993. Open-end rotor iplikçiliğinde iplik özellikleri ile lif özellikleri arasındaki fonksiyonel ilişkilerin tahminlenmesi. Doktora Tezi, Ege Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Bornova/Đzmir. Kadoğlu, H., 1995. Elmas kaplı rotorların iplik özelliklerine etkileri üzerine bir araştırma. Tekstil ve Konfeksiyon Dergisi, 3: 220-228. Kadoğlu, H. 1999. Influence of different rotor types on rotor yarn properties. Meliand English, 3. Kaplan, S. 2003. Open-end rotor iplik kalitesine etki eden makine ve proses paremetrelerinin incelenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı, Isparta. Kaplan, S., Araz C., Göktepe Ö. 2006. A multicriteria decision approach on navel selection problem for rotor spinning. Textile Research Journal, 76(12): 896-904. Karaaslan, U. 2005. Polyester lif ve özellikleri. Tekstil Maraton Dergisi, 37-40 s., Eylül-Ekim 2005. Karınca, N.E., 1995. Rotor iplik makinesinde eğirme elemanlarından düze ve rotor kapağının değişiminin pamuk ipliğine etkisi üzerine bir çalışma. Tekstil ve Konfeksiyon, 5: 324-329, Mayıs 1995. Kılıç, M., Balcı Kılıç, G., Okur, A. 2011. Eğirme sisteminin iplik özelliklerine etkileri. TMMOB Tekstil Mühendisleri Odası, Tekstil ve Mühendis, Yıl:18, Sayı:81, 23-26. Kırtay, E. 1987. Periyodik iplik düzgünsüzlüklerinin analizi. Tekstil ve Makine Dergisi, 1(2): 81-89. Kırtay, E., Karakor, A. 1987. Periyodik iplik düzgünsüzlüklerinin kontrolünde spektrogram analizinin kullanımı. Tekstil ve Makina Dergisi, 1(4): 177-187. Klein, W. 1993. New spinning systems. Short Staple Spinning Series, Volume: 5, The Textile Institute, Manual of Textile Technology, England. 147 Kuşçuoğlu, R., Koç, E. 2003. Ring ve open-end iplik üretim maliyetleri ve maliyet unsurları. Tekstil Teknoloji, 132-152 s., Temmuz 2003. Küçük, N. 2009. Vortex ipliklerinin ring ve open-end rotor iplikleri ile karşılaştırılması. Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekstil Eğitimi Anabilim Dalı, Đstanbul. Kong, L.X., Platfoot, R.A., 1996. Effects of fiber opening on the uniformity of rotor spun yarns. T.R.J., 66(1): 30-36. Landwehrkamp, H., 1994. Open-end (rotor) ipliklerinde mukavemet. Tekstil Maraton Dergisi, 1: 39-46. Lawrence, C.A., Chen, K.Z. 1984. Rotor-spinning. The Textile Institute, Textile Progress, Volume: 13, Number: 4, 78 pp., England. Manich, A., De Castellar, D., 1986. Influence of a yarn extractive nozzle on the apparent loss of twist in rotor open-end acyrilic staple spun yarns. T.R.J., 207-211 pp., March 1986. Manohar, S.J., Rakshit K.A., Balasubramanian, N. 1983. Influence of rotor speed, rotor diameter, and carding conditions on yarn quality in open-end spinning. Textile Research Journal, 407-503 pp. Martindale, J.G. 1950. A review of the causes of yarn irregularity. Journal of the Textile Institute Proceedings, 41(7): 341-P356. Nawaz, M., Jamil, N.A., Iftikhar, M., Farooqi, B. 2002. Effect of multiple open end processing variables upon yarn quality. International Journal of Agriculture&Biology, 1560 8530, 256-258 pp., April 2002. Offerman, P., Putzger, G. 1998. Ring ve open-end ipliklerinin tüylülük açısından değerlendirilmesi. Tekstil Maraton Dergisi, Yıl: 8, 4: 28-30, Ağustos 1998. Ömeroğlu, S. 1996. Open-end rotor iplik makinasında bazı üretim parametrelerinin iplik özelliklerine etkilerinin incelenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Uludağ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı, Bursa. Ömeroğlu, S., Ülkü, Ş. 1998. Bazı makine parametrelerinin rotor iplik özelliklerine etkisi. Tekstil&Teknik Dergisi, 165: 91-95, 166: 59-65. Örtlek, H.G. 2001. Spandex içerikli (lycra’lı) core-spun ipliklerin tüylülük özelliklerinin incelenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı. Özdamar, K. 2004. Paket programlar ile istatiksel veri analizi-1. 5. Basım. 347-380 s. Eskişehir. 2004. Parlakyiğit, P., Çoruh, E. 2004. Rotor iplik makinelerinin eğirme ünitelerinde makine elemanları ile elyaf-iplik arasındaki sürtünmelerden kaynaklanan aşınmaların iplik kalite değerlerine etkisi. Tekstil Maraton, Mart-Nisan 2/2004. Price B.J., Calamari A. 2002. A comparison of yarn evenness and imperfection data. Textile Research Journal, 72(9): 810-816. Pridoehl, P. 2004. R40 Open-end iplik makineleri için düzeler ile müşteriye özel iplik karakteri. Tekstil Maraton Dergisi, Eylül-Ekim 2004. 148 Sabır, E.C. 2000. Ring ve open end iplik üretim sistemlerinde üretim planlaması için doğrusal programlama yaklaşımı ve endüstriyel uygulaması. Doktora Tezi, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Endüstri Mühendisliği Anabilim Dalı, Adana. Salhotra, K.R., Chattopadhyay, R., 1984. Loss in fiber tenacity during separation in rotor spinning. T.R.J., 194-197 pp., March 1984. Simpson, J., Murray, M.F., 1979. Effects of combing-roll wire design and rotor speed on open-end spinning and cotton yarn properties. T.R.J., 506-512 s., September 1979. Simpson, J., Patureau, A.M., 1979. Effect of rotor speed on open-end spinning and yarn properties. T.R.J., 468-473 pp., August 1979. Soe A.K., Takahashi M., Nakajima M., Matsuo T., Matsumoto T. 2006. Structure and properties of MVS yarns in comparison with ring yarns and open-end rotor spun yarns. Textile Research Journal, 74(9): 819-826. Tarakçıoğlu, I. 2002. Türk ve dünya tekstili, SASA-DupontSA 10. Polyester Günleri, DupontSA-SASA, 13-14 Aralık 2002, Mersin. Topalbekiroğlu, M., Đnce, M.E., Hosrafoğlu Çoruh, E., Kaynak, H.K. 2007. Pamuk/poliester ve pamuk/akrilik karışımlı open-end rotor ipliklerinde karışım oranının iplik kalite değerlerine etkisi, Tekstil ve Konfeksiyon Dergisi: 2, Mart 2007. Toplu, C. 1998. Open-end rotor iplik eğirme makine elemanlarının seçimi ve hammadde özelliklerinin rotora ve iplik kalitesi değerlerine etkilerinin araştırılması. Tekstil Projesi, 1 Ocak 1998. Tülüce, H.T., Vuruşkan, D. 2004. Rotor iplikçiliğinde çekim düzesi formunun ve rotor kaplamasının iplik kalite değerlerine etkisi. Tekstil Teknik Dergisi, Mayıs 2004. Ülkü, Ş. 1996. Hazırlık işlemlerinin open-end rotor iplik özelliklerine etkisinin araştırılması. Tekstil Teknik Dergisi, 143: 30-36. Ülkü, Ş. 2002. Yeni iplikçilik sistemleri. Uludağ Üniversitesi Yayını, 1-92 s., Bursa. Vila, F., Pey, A., Barella, A., 1982. A contribution to the study of the hairiness of cotton open-end-spun yarns. part I: The influence of the rotor speed and twist multiplier on yarn hairiness in relation to pre-spinning processing. J.T.I., 2, 55-63 pp. Yapıcılar, C. 2005. Open-end iplik teknolojisi. Đstanbul. Zeidman, M.I., Suh, M.W., Subhash, K.B. 1990. A new perspective on yarn unevenness: Components and determinants of general unevenness. Textile Research Journal, 60(1): 1-6. 149 EKLER EK 1 Normal Viskon Kullanılarak Yapılan Üretim Esnasındaki Đplik Kopuş Sayıları ve Nedenleri EK 2 Telef Viskon Kullanılarak Yapılan Üretim Esnasındaki Đplik Kopuş Sayıları ve Nedenleri EK 3 Polyester Kullanılarak Yapılan Üretim Esnasındaki Đplik Kopuş Sayıları ve Nedenleri EK 4 Normal Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklerin Özelliklerine Ait Varyans Analizi ve SNK Testi Sonuçları EK 5 Telef Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklerin Özelliklerine Ait Varyans Analizi ve SNK Testi Sonuçları EK 6 Polyester Kullanılarak Üretilen Đpliklerin Özelliklerine Ait Varyans Analizi ve SNK Testi Sonuçları 150 EK 1 Normal Viskon Kullanılarak Yapılan Üretim Esnasındaki Đplik Kopuş Sayıları ve Nedenleri Đplik Kodu 1. Eğirme Ünitesindeki Kopuş 2. Eğirme Ünitesindeki Kopuş Adedi ve Nedeni Adedi ve Nedeni EX11 - - 1 NK EY11 2 NK, NK 2 NK, NK EZ11 2 NK, T 2 C, NK EX21 - - - - EY21 - - 1 C EZ21 4 NK, NK, T, NK 3 NK, NK, NK EX31 1 C - - EY31 - - 1 N EZ31 4 NK, NK, NK, NK 1 NK EX41 - - 1 NK EY41 - - - - EZ41 3 NK, NK, S 2 NK, NK EX12 - - - - EY12 1 C 1 NK EZ12 1 NK - - EX22 - - 4 NK, Pc, NK, AK EY22 1 NK - - EZ22 1 L - - EX32 - - - - EY32 1 NK 4 NK, NK, NK, S EZ32 1 NK - - EX42 1 C - - EY42 - - 1 NK EZ42 3 C, NK, NK - - EX13 - - - - EY13 1 NK 1 NK EZ13 1 C - - EX23 3 C, C, NK 2 NK, NK EY23 - - - - EZ23 1 NK 1 NK EX33 3 C, N, NK 1 NK EY33 1 S - - EZ33 - - - - EX43 - - - - EY43 1 C 1 S EZ43 - - - - EX14 - - - - EY14 - - - - EZ14 - - - - EX24 - - - - EY24 1 NK - - EZ24 - - - - EX34 - - 1 NK EY34 1 Cp - - EZ34 - - 3 T, T, CCp EX44 - - 1 C EY44 - - - - EZ44 - - - - 151 EK 2 Telef Viskon Kullanılarak Yapılan Üretim Esnasındaki Đplik Kopuş Sayıları ve Nedenleri Đplik Kodu 1. Eğirme Ünitesindeki Kopuş 2. Eğirme Ünitesindeki Kopuş Adedi ve Nedeni Adedi ve Nedeni AX11 2 NK, NK - - AY11 - - 1 NK AX21 - - 2 NK, NK AY21 - - - - AX31 1 NK 2 NK, NK AY31 - - 3 NK, NK, C AX41 - - - - AY41 - - - - AX12 - - - - AY12 - - - - AX22 - - 1 S AY22 - - - - AX32 1 NK - - AY32 - - 1 NK AX42 - - - - AY42 - - - - AX13 1 NK - - AY13 1 Jp - - AX23 - - - - AY23 1 NK 1 NK AX33 2 NK, NK - - AY33 - - - - AX43 - - - - AY43 - - - - 152 EK 3 Polyester Kullanılarak Yapılan Üretim Esnasındaki Đplik Kopuş Sayıları ve Nedenleri Đplik Kodu 1. Eğirme Ünitesindeki Kopuş 2. Eğirme Ünitesindeki Kopuş Adedi ve Nedeni Adedi ve Nedeni PX11 - - 2 NK, NK PX21 - - - - PX31 - - - - PX41 - - - - PX12 - - - - PX22 - - - - PX32 - - - - PX42 - - - - PX13 - - - - PX23 - - - - PX33 - - - - PX43 - - 1 NK PX14 1 NK - - PX24 - - - - PX34 - - - - PX44 - - - - PX15 2 NK, Pc - - PX25 - - - - PX35 - - - - PX45 - - - - 153 EK 4 Normal Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklerin Özelliklerine Ait Varyans Analizi ve SNK Testi Sonuçları Đncelenen Özellik: Kopma Mukavemeti (Rkm) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 1169,183 3 389,728 274,589 0,000 Rotor 343,045 2 171,522 120,849 0,000 Düze 258,879 3 86,293 60,799 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 39,049 6 6,508 4,585 0,000 Rotor x Düze 31,410 6 5,235 3,688 0,001 Açma Silindiri x Düze 34,755 9 3,862 2,721 0,004 Açma Silindiri x Rotor x Düze 55,245 18 3,069 2,162 0,003 Hata 6744,574 4752 1,419 Toplam 8676,140 4799 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 SSiSli2S1ilDinNd iri 14,3048 1200 A 2 B20DN 14,2959 1200 A 3 B174DN 14,2173 1200 A 4 S21N+ 13,1356 1200 B Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 KB531B 14,1876 1600 A 2 TB534B 14,1671 1600 A 3 T533BD 13,6105 1600 B Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K8RA 14,3848 1200 A 2 KSK6A 13,9207 1200 B 3 K4A 13,8258 1200 B 4 K6A 13,8224 1200 B 154 Đncelenen Özellik: Kopma Uzaması (%) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 433,610 3 144,537 110,168 0,000 Rotor 3421,085 2 1710,542 1303,804 0,000 Düze 1113,343 3 371,114 282,869 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 60,872 6 10,145 7,733 0,000 Rotor x Düze 7,219 6 1,203 0,917 0,481 Açma Silindiri x Düze 38,679 9 4,298 3,276 0,001 Açma Silindiri x Rotor x Düze 67,040 18 3,724 2,839 0,000 Hata 6234,447 4752 1,312 Toplam 11376,295 4799 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 9,4164 1200 A 2 S21DN 8,7461 1200 B 3 B20DN 8,7453 1200 B 4 B174DN 8,6831 1200 B Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 KB531B 10,0823 1600 A 2 TB534B 8,4346 1600 B 3 T533BD 8,1763 1600 C Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 KSK6A 9,5303 1200 A 2 K4A 8,9788 1200 B 3 K6A 8,9059 1200 B 4 K8RA 8,1759 1200 C 155 Đncelenen Özellik: Düzgünsüzlük (%CVm) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 17,140 3 5,713 14,497 0,000 Rotor 11,725 2 5,863 14,876 0,000 Düze 30,179 3 10,060 25,525 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 6,251 6 1,042 2,644 0,016 Rotor x Düze 4,062 6 0,677 1,718 0,115 Açma Silindir x Düze 2,531 9 0,281 0,714 0,697 Açma Silindiri x Rotor x Düze 8,079 18 0,449 1,139 0,311 Hata 170,256 432 0,394 Toplam 250,222 479 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 13,5673 120 a 2 B174DN 13,1708 120 b 3 S21DN 13,1467 120 b 4 B20DN 13,0908 120 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 T533BD 13,4534 160 a 2 KB531B 13,2001 160 b 3 TB534B 13,0782 160 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 13,5748 120 a 2 K6A 13,3182 120 b 3 K8RA 13,2064 120 b 4 KSK6A 12,8763 120 c 156 Đncelenen Özellik: (- %40) Đnce Yer Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 1003855,456 3 334618,485 21,654 0,000 Rotor 49281,354 2 24640,677 1,595 0,204 Düze 505657,643 3 168552,548 10,907 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 173765,208 6 28960,868 1,874 0,084 Rotor x Düze 72085,521 6 12014,253 0,777 0,588 Açma Silindiri x Düze 281702,930 9 31300,326 2,025 0,035 Açma Silindiri x Rotor x Düze 402891,250 18 22382,847 1,448 0,105 Hata 6675831,875 432 15453,315 Toplam 9165071,237 479 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 244,9792 120 a 2 S21DN 146,4583 120 b 3 B174DN 139,5833 120 b 4 B20DN 133,6250 120 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 KB531B 175,7344 160 a 2 T533BD 170,6094 160 a 3 TB534B 152,1406 160 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 217,2708 120 a 2 K8RA 164,9792 120 b 3 K6A 154,5000 120 b 4 KSK6A 127,8958 120 b 157 Đncelenen Özellik: (+ %50) Kalın Yer Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 35792,331 3 11930,777 62,831 0,000 Rotor 77906,276 2 38953,138 205,140 0,000 Düze 40508,789 3 13502,930 71,111 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 34824,349 6 5804,058 30,566 0,000 Rotor x Düze 20685,703 6 3447,617 18,156 0,000 Açma Silindiri x Düze 6182,305 9 686,923 3,618 0,000 Açma Silindiri x Rotor x Düze 4952,422 18 275,135 1,449 0,105 Hata 82030,625 432 189,886 Toplam 302882,799 479 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 50,4583 120 a 2 S21DN 35,1042 120 b 3 B174DN 32,6458 120 b 4 B20DN 27,1875 120 c Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 T533BD 53,6562 160 a 2 TB534B 32,0312 160 b 3 KB531B 23,3594 160 c Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 49,6667 120 a 2 K6A 39,8542 120 b 3 K8RA 29,7292 120 c 4 KSK6A 26,1458 120 d 158 Đncelenen Özellik: (+ %200) Neps Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 1161182,435 3 387060,812 18,866 0,000 Rotor 14419,557 2 7209,779 0,351 0,704 Düze 222406,289 3 74135,430 3,613 0,013 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 192182,526 6 32030,421 1,561 0,157 Rotor x Düze 213012,422 6 35502,070 1,730 0,112 Açma Silindiri x Düze 394127,305 9 43791,923 2,134 0,026 Açma Silindiri x Rotor x Düze 559681,328 18 31093,407 1,516 0,080 Hata 8863146,875 432 20516,544 Toplam 11620158,737 479 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 138,4375 120 a 2 S21DN 30,8750 120 b 3 B174DN 24,6042 120 b 4 B20DN 20,1042 120 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 KB531B 60,7344 160 a 2 TB534B 52,3125 160 a 3 T533BD 47,4688 160 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 90,4583 120 a 2 K6A 45,8542 120 b 3 KSK6A 38,9167 120 b 4 K8RA 38,7917 120 b 159 Đncelenen Özellik: (+ %280) Neps Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 476779,727 3 158926,576 11,660 0,000 Rotor 65375,495 2 32687,747 2,398 0,092 Düze 106050,143 3 35350,048 2,594 0,052 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 216574,609 6 36095,768 2,648 0,016 Rotor x Düze 168045,130 6 28007,522 2,055 0,057 Açma Silindiri x Düze 268416,680 9 29824,076 2,188 0,022 Açma Silindiri x Rotor x Düze 427326,016 18 23740,334 1,742 0,030 Hata 5888220,625 432 13630,140 Toplam 7616788,424 479 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 76,8333 120 a 2 S21DN 6,4792 120 b 3 B174DN 3,5833 120 b 4 B20DN 2,3333 120 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 KB531B 33,6406 160 a 2 TB534B 27,0312 160 a 3 T533BD 6,2500 160 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 47,7500 120 a 2 K8RA 17,3958 120 a 3 KSK6A 12,9167 120 a 4 K6A 11,1667 120 a 160 Đncelenen Özellik: Tüylülük (H) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 0,418 3 0,139 11,512 0,000 Rotor 9,694 2 4,847 400,586 0,000 Düze 20,478 3 6,826 564,147 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 1,023 6 0,170 14,085 0,000 Rotor x Düze 1,617 6 0,270 22,277 0,000 Açma Silindiri x Düze 1,165 9 0,129 10,697 0,000 Açma Silindiri x Rotor x Düze 0,491 18 0,027 2,256 0,002 Hata 5,227 432 0,012 Toplam 40,113 479 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21DN 4,3308 120 a 2 B20DN 4,3013 120 b 3 B174DN 4,2828 120 b 4 S21N+ 4,2495 120 c Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 KB531B 4,4266 160 a 2 T533BD 4,3520 160 b 3 TB534B 4,0948 160 c Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K8RA 4,6453 120 a 2 K6A 4,1990 120 b 3 KSK6A 4,1944 120 b 4 K4A 4,1257 120 c 161 EK 5 Telef Viskon Kullanılarak Üretilen Đpliklerin Özelliklerine Ait Varyans Analizi ve SNK Testi Sonuçları Đncelenen Özellik: Kopma Mukavemeti (Rkm) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 313,249 3 104,416 111,892 0,000 Rotor 387,449 1 387,449 415,187 0,000 Düze 12,713 2 6,356 6,812 0,001 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 97,475 3 32,492 34,818 0,000 Rotor x Düze 6,340 2 3,170 3,397 0,034 Açma Silindiri x Düze 14,855 6 2,476 2,653 0,014 Açma Silindiri x Rotor x Düze 8,667 6 1,444 1,548 0,159 Hata 2217,258 2376 0,933 Toplam 3058,006 2399 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B20DN 15,4127 600 a 2 B174DN 15,1433 600 b 3 S21DN 15,0461 600 b 4 S21N+ 14,4262 600 c Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 TT540BD 15,4092 1200 a 2 T536BD 14,6050 1200 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K8RA 15,1088 800 a 2 K6A 14,9697 800 b 3 K4A 14,9427 800 b 162 Đncelenen Özellik: Kopma Uzaması (%) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 214,924 3 71,641 138,347 0,000 Rotor 496,178 1 496,178 958,173 0,000 Düze 26,914 2 13,457 25,987 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 70,911 3 23,637 45,645 0,000 Rotor x Düze 5,741 2 2,870 5,543 0,004 Açma Silindiri x Düze 9,217 6 1,536 2,966 0,007 Açma Silindiri x Rotor x Düze 32,600 6 5,433 10,492 0,000 Hata 1230,381 2376 0,518 Toplam 2086,866 2399 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 15,0806 600 a 2 S21DN 14,7878 600 b 3 B174DN 14,5686 600 c 4 B20DN 14,2631 600 d Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 T536BD 15,1292 1200 a 2 TT540BD 14,22 1200 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 14,7953 800 a 2 K6A 14,6921 800 b 3 K8RA 14,5376 800 c 163 Đncelenen Özellik: Düzgünsüzlük (%CVm) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 0,954 3 0,318 7,483 0,000 Rotor 5,692 1 5,692 133,935 0,000 Düze 2,195 2 1,098 25,830 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 0,778 3 0,259 6,105 0,001 Rotor x Düze 0,132 2 0,066 1,557 0,213 Açma Silindiri x Düze 0,671 6 0,112 2,633 0,017 Açma Silindiri x Rotor x Düze 0,274 6 0,046 1,076 0,378 Hata 9,179 216 0,042 Toplam 19,877 239 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 9,2752 60 a 2 B174DN 9,2203 60 a 3 S21DN 9,1407 60 b 4 B20DN 9,1172 60 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 TT540BD 9,3425 120 a 2 T536BD 9,0342 120 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 9,2940 80 a 2 K8RA 9,2086 80 b 3 K6A 9,0624 80 c 164 Đncelenen Özellik: (- %40) Đnce Yer Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 46818,828 3 15606,276 0,824 0,482 Rotor 9531,901 1 9531,901 0,503 0,479 Düze 30354,115 2 15177,057 0,802 0,450 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 66634,453 3 22211,484 1,173 0,321 Rotor x Düze 45517,865 2 22758,932 1,202 0,303 Açma Silindiri x Düze 121252,969 6 20208,828 1,067 0,383 Açma Silindiri x Rotor x Düze 106691,719 6 17781,953 0,939 0,468 Hata 4089821,875 216 18934,361 Toplam 4516623,724 239 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B20DN 34,6667 60 a 2 S21DN 8,7917 60 a 3 S21N+ 0,9167 60 a 4 B174DN 0,3333 60 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 TT540BD 17,5000 120 a 2 T536BD 4,9000 120 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 26,6875 80 a 2 K6A 6,4688 80 a 3 K8RA 0,3750 80 a 165 Đncelenen Özellik: (+ %50) Kalın Yer Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 11,354 3 3,785 1,391 0,246 Rotor 33,750 1 33,750 12,409 0,001 Düze 0,833 2 0,417 0,153 0,858 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 6,458 3 2,153 0,791 0,500 Rotor x Düze 1,875 2 0,937 0,345 0,709 Açma Silindiri x Düze 35,833 6 5,972 2,196 0,045 Açma Silindiri x Rotor x Düze 22,292 6 3,715 1,366 0,230 Hata 587,500 216 2,720 Toplam 699,896 239 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B174DN 1,2917 60 a 2 S21N+ 1,1667 60 a 3 S21DN 0,8750 60 a 4 B20DN 0,7500 60 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 TT540BD 1,4250 120 a 2 T536BD 0,6667 120 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 1,0625 80 a 2 K8RA 1,0625 80 a 3 K6A 0,9375 80 a 166 Đncelenen Özellik: (+ %200) Neps Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 48116,875 3 16038,958 0,886 0,449 Rotor 15120,938 1 15120,938 0,835 0,362 Düze 29978,594 2 14989,297 0,828 0,438 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 63144,271 3 21048,090 1,163 0,325 Rotor x Düze 42908,906 2 21454,453 1,185 0,308 Açma Silindiri x Düze 118395,781 6 19732,630 1,090 0,369 Açma Silindiri x Rotor x Düze 106394,635 6 17732,439 0,980 0,440 Hata 3909348,750 216 18098,837 Toplam 4333408,750 239 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B20DN 36,5417 60 a 2 S21DN 8,2500 60 a 3 S21N+ 2,5417 60 a 4 B174DN 2,1667 60 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 TT540BD 20,3333 120 a 2 T536BD 4,4583 120 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 27,9688 80 a 2 K6A 6,8125 80 a 3 K8RA 2,3438 80 a 167 Đncelenen Özellik: (+ %280) Neps Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 16639,375 3 5546,458 0,851 0,467 Rotor 4001,667 1 4001,667 0,614 0,434 Düze 9747,865 2 4873,932 0,748 0,475 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 23060,208 3 7686,736 1,179 0,319 Rotor x Düze 15771,302 2 7885,651 1,210 0,300 Açma Silindiri x Düze 42777,969 6 7129,661 1,094 0,367 Açma Silindiri x Rotor x Düze 36958,698 6 6159,783 0,945 0,464 Hata 1407910,000 216 6518,102 Toplam 1556867,083 239 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B20DN 21,0000 60 a 2 S21DN 5,3750 60 a 3 S21N+ 0,8750 60 a 4 B174DN 0,5833 60 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 TT540BD 11,0750 120 a 2 T536BD 2,9083 120 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 15,7500 80 a 2 K6A 4,2813 80 a 3 K8RA 0,8437 80 a 168 Đncelenen Özellik: Tüylülük (H) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 0,284 3 0,095 7,640 0,000 Rotor 36,317 1 36,317 2930,041 0,000 Düze 8,818 2 4,409 355,716 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Rotor 0,034 3 0,011 0,906 0,439 Rotor x Düze 0,204 2 0,102 8,249 0,000 Açma Silindiri x Düze 0,109 6 0,018 1,463 0,192 Açma Silindiri x Rotor x Düze 0,323 6 0,054 4,348 0,000 Hata 2,677 216 0,012 Toplam 48,767 239 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B174DN 7,1837 60 A 2 S21DN 7,1778 60 A 3 B20DN 7,1552 60 A 4 S21N+ 7,0967 60 B Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Rotor Sıralama Rotor Tipi Ortalama N Sonuç 1 T536BD 7,5417 120 a 2 TT540BD 6,7650 120 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K8RA 7,3668 80 a 2 K4A 7,1914 80 b 3 K6A 6,9019 80 c 169 EK 6 Polyester Kullanılarak Üretilen Đpliklerin Özelliklerine Ait Varyans Analizi ve SNK Testi Sonuçları Đncelenen Özellik: Kopma Mukavemeti (Rkm) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 276,033 3 92,011 24,862 0,000 Düze 773,546 4 193,386 52,254 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Düze 218,869 12 18,239 4,928 0,000 Hata 7327,712 1980 3,701 Toplam 8596,160 1999 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B174DN 23,0990 500 a 2 S21DN 22,8183 500 b 3 S21N+ 22,6556 500 b 4 B20DN 22,0818 500 c Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 KSK4A 23,7178 400 a 2 KSK6A 22,7871 400 b 3 K6A 22,6116 400 c 4 K4A 22,3937 400 c 5 K8RA 21,8082 400 d Đncelenen Özellik: Kopma Uzaması (%) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 52,568 3 17,523 42,761 0,000 Düze 84,661 4 21,165 51,650 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Düze 16,411 12 1,368 3,337 0,000 Hata 811,361 1980 0,410 Toplam 965,001 1999 170 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B174DN 11,1703 500 a 2 S21DN 10,9150 500 b 3 S21N+ 10,7825 500 c 4 B20DN 10,7647 500 c Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 KSK4A 11,1541 400 a 2 K6A 10,9827 400 b 3 KSK6A 10,9486 400 b 4 K4A 10,9261 400 b 5 K8RA 10,5291 400 c Đncelenen Özellik: Düzgünsüzlük (%CVm) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 64,037 3 21,346 44,510 0,000 Düze 20,316 4 5,079 10,591 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Düze 6,119 12 0,510 1,063 0,394 Hata 86,321 180 0,480 Toplam 176,793 199 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B174DN 12,9326 50 a 2 B20DN 12,7626 50 a 3 S21N+ 12,1520 50 b 4 S21DN 11,4940 50 c 171 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K8RA 12,6035 40 a 2 K4A 12,5758 40 a 3 KSK6A 12,4285 40 a 4 K6A 12,3412 40 a 5 KSK4A 11,7275 40 b Đncelenen Özellik: (- %40) Đnce Yer Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 1067015,125 3 355671,708 0,998 0,395 Düze 1375860,000 4 343965,000 0,965 0,428 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Düze 4245828,000 12 353819,000 0,993 0,457 Hata 64140681,250 180 356337,118 Toplam 70829384,375 199 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 230,1000 50 a 2 B174DN 110,9000 50 a 3 B20DN 86,8500 50 a 4 S21DN 29,6500 50 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 KSK6A 272,9375 40 a 2 K8RA 105,1875 40 a 3 K4A 86,1875 40 a 4 K6A 76,5000 40 a 5 KSK4A 31,0625 40 a 172 Đncelenen Özellik: (+ %50) Kalın Yer Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 55850,375 3 18616,792 11,938 0,000 Düze 7202,812 4 1800,703 1,155 0,332 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Düze 20933,688 12 1744,474 1,119 0,347 Hata 280697,500 180 1559,431 Toplam 364684,375 199 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B20DN 49,1000 50 a 2 B174DN 37,4000 50 a 3 S21N+ 16,0000 50 b 4 S21DN 7,0000 50 b Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 K4A 38,8125 40 a 2 KSK6A 26,6250 40 a 3 K8RA 26,4375 40 a 4 K6A 22,8750 40 a 5 KSK4A 22,1250 40 a Đncelenen Özellik: (+ %200) Neps Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 1658948,594 3 552982,865 0,756 0,520 Düze 2693602,937 4 673400,734 0,920 0,453 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Düze 9013456,563 12 751121,380 1,027 0,426 Hata 131707223,125 180 731706,795 Toplam 145073231,219 199 173 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 249,9000 50 a 2 B20DN 81,9500 50 a 3 B174DN 42,1000 50 a 4 S21DN 16,0000 50 a Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 KSK6A 328,6250 40 a 2 K4A 59,6250 40 a 3 K6A 37,3125 40 a 4 K8RA 32,1875 40 a 5 KSK4A 29,6875 40 a Đncelenen Özellik: (+ %280) Neps Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 2063712,250 3 87904,083 0,951 0,417 Düze 2839685,313 4 709921,328 0,981 0,419 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Düze 8725667,438 12 727138,953 1,005 0,446 Hata 130208960,0 180 723383,111 Toplam 143838025,0 199 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 S21N+ 241,3500 50 a 2 B20DN 12,2500 50 a 3 B174DN 4,4000 50 a 4 S21DN 4,0000 50 a 174 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 KSK6A 303,7500 40 a 2 K4A 11,2500 40 a 3 KSK4A 4,8125 40 a 4 K6A 4,0000 40 a 5 K8RA 3,6875 40 a Đncelenen Özellik: Tüylülük (H) Varyans Kaynağı SS df MS F P FAKTÖRLER Açma Silindiri 11,358 3 3,786 947,828 0,000 Düze 4,082 4 1,021 255,515 0,000 FAKTÖRLER ARASI ETKĐLEŞĐM Açma Silindiri x Düze 0,478 12 0,040 9,965 0,000 Hata 0,719 180 0,004 Toplam 16,637 199 Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Açma Silindiri Sıralama Açma Ortalama N Sonuç Silindiri Tipi 1 B174DN 5,3664 50 a 2 S21N+ 5,3336 50 b 3 B20DN 5,1946 50 c 4 S21DN 4,7684 50 d Student-Newman-Keuls Testi Faktör: Düze Sıralama Düze Tipi Ortalama N Sonuç 1 KSK6A 5,3997 40 a 2 K6A 5,2562 40 b 3 K4A 5,1055 40 c 4 K8RA 5,0505 40 d 5 KSK4A 5,0168 40 e 175 ÖZGEÇMĐŞ Adı Soyadı : Gözde BUHARALI Doğum Yeri ve Tarihi : Bafra/1988 Yabancı Dili : Đngilizce Eğitim Durumu (Kurum ve Yıl) Lise : Bafra Anadolu Lisesi/2002-2006 Lisans : Süleyman Demirel Üniversitesi Tekstil Müh./2006-2010 Çalıştığı Kurum ve Yıl : Göl Đplik Şeremet Tekstil A.Ş. Kalite Kontrol Şefi/2011- 2012 Đletişim (e-posta) : gozdebuharali@hotmail.com Yayınları* : Buharalı, G., Üçgül, Đ., Özdemir, D. 2010. Kompozit Malzemelerin Rüzgar Türbin Kanatlarında Kullanımının Araştırılması. Tekstil&Teknik Dergisi, Ekim 2010. 176