DENİZLİ İLİ ÇAL İLÇESİ BAĞ POTANSİYELİNİN BELİRLENMESİ VE YÖREYE KATKILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Aydın ŞAHİNARS LAN T.C. BURSA ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DENİZLİ İLİ ÇAL İLÇESİ BAĞ POTANSİYELİNİN BELİRLENMESİ VE YÖREYE KATKILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Aydın ŞAHİNARSLAN (0000-0003-1837-9971) Prof. Dr. Cihat TÜRKBEN (Danışman) YÜKSEK LİSANS TEZİ BAHÇE BİTKİLERİ ANABİLİM DALI BURSA – 2019 U.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, tez yazım kurallarına uygun olarak hazırladığım bu tez çalışmasında;  Tez içindeki bütün bilgi ve belgeleri akademik kurallar çerçevesinde elde ettiğimi,  Görsel, işitsel ve yazılı tüm bilgi ve sonuçları bilimsel ahlak kurallarına uygun olarak sunduğumu,  Başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda ilgili eserlere bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunduğumu,  Atıfta bulunduğum eserlerin tümünü kaynak olarak gösterdiğimi,  Kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapmadığımı,  Ve bu tezin herhangi bir bölümünü bu üniversite veya başka bir üniversitede başka bir tez çalışması olarak sunmadığımı beyan ederim. Aydın ŞAHİNARSLAN 29.08.2019 ÖZET Yüksek Lisans Tezi DENİZLİ İLİ ÇAL İLÇESİ BAĞ POTANSİYELİNİN BELİRLENMESİ VE YÖREYE KATKILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Aydın ŞAHİNARSLAN Bursa Uludağ Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı Danışman: Prof. Dr. Cihat TÜRKBEN ÖZET Bu araştırma Denizli ili Çal ilçesinde ÇKS’ye kayıtlı 340 adet üzüm üreticisi (bağ işletmecisi) ile yüz yüze yapılan anket uygulamasıyla gerçekleştirilmiştir. Çal ilçesinin doğal koşullarının uygun olması nedeniyle tarım arazilerinin yaklaşık % 47,71'ini bağ alanları oluşturmaktadır. Üreticilerin bağcılık tarımı konusunda tecrübeli ancak bağcılığa ait eğitimleri çok azdır. Üreticiler işletmelerinde ziraat mühendisi, ziraat teknisyeni/teknikeri çalıştırmamakta ve danışmanlık hizmeti almamaktadırlar. Üreticilerin büyük bir çoğunluğunun (%98,82) bağ arazileri kendilerine aittir. Çal bölgesinde bağ parselleri çok parçalı ve ortalama parsel büyüklükleri 5.8 dekardır. Çal’ da yetiştirilen üzüm çeşitlerinin büyük çoğunluğunu Sultani Çekirdeksiz (%92,06) ve Çal Karası (%32,06) üzüm çeşitleri oluşturmaktadır. Bu çeşitler dışında Alphonse Lavallée, Merlot, Boğazkere, Öküzgözü, Şiraz ve Razakı üzüm çeşitleri de yetiştirilmektedir. Yöre bağlarında ortalama verim yaklaşık 930 kg’dır. Bağlarda dikim mesafeleri; 3,00 x 1,50 m; 3,00 x 3,00 m; 4,00 x 2,00 m; 4,00 x 3,00 m ve 4,00 x 4,00 m arasında değişmektedir. Yöre bağlarında goble terbiye sistemi (%82,29), T terbiye sistemi (%35,88), ve V terbiye sistemi (%17,65) uygulanmaktadır. Bölge bağlarında uygulanan kültürel işlemler halen geleneksel yöntemlerle yapılmaktadır. Hasat Ağustos- Ekim ayları arasında gerçekleştirilmektedir. Hasat zamanının belirlenmesinde alıcılar büyük bir etkiye sahiptir. Üreticiler elde ettikleri ürünün %76,0’sını şaraplık olarak değerlendirmektedirler. Bunda Bölgede bulunan 9 adet şarap üretim fabrikasının etkisinin olduğu düşünülmektedir. Üreticilerin %97,35’i bağcılık konusunda eğitim almak istemekte olup eğitimin Ziraat Fakülte’lerindeki konu uzmanlarınca verilmesini tercih etmektedirler. Bölgede üreticilere verilecek eğitimlerin bölge bağcılığına katkı sağlayacağı anlaşılmaktadır. Bu araştırma kapsamında elde edilen verilerden yararlanılarak Çal ilçesi genelinde karşılaşılan sorunlar ve bu sorunların çözülmesine yönelik çözüm önerileri sunulmaya çalışılmıştır. Anahtar Kelimeler: Bağcılık, Çal, Denizli, Pazarlama, Üzüm çeşidi, 2019, vi+97 sayfa. vi ABSTRACT MSc Thesis DETERMINATION OF VINEYARD POTENTIAL IN CAL DISTRICT OF DENIZLI AND EVALUATION OF ITS CONTRIBUTION TO THE REGION Aydın ŞAHİNARSLAN Bursa Uludağ University Natural and Applied Sciences Supervisor: Prof. Dr. Cihat TÜRKBEN ABSTRACT This research was carried out by face to face survey with 340 grape growers registred to CKS system in Çal district of Denizli province. About 47,71 % of agricultural land in Çal district is vineyard due to region’s suitable environmental condition for grape growing. Growers are experienced about grape growing but their knowledge about grape growing is limited. Growers do not employ agricultural engineer or technician or they do not have any consultant about grape growing. Great majority of growers (98.82%) owns the vineyards. Average vineyard size is about 5.8 da and their vineyards are multi-part. Great majority of vineyard were established using Sultani Çekirdeksiz (92.06%) and Çal karası (32.06%) cultivars. Expect these two cultivars, Alphonse Lavallée, Merlot, Boğazkere, Öküzgözü, Şiraz ve Razakı grape cultivars are also being grown. Average yield of these vineyards is about 9300 kg per ha. Spacing in these vineyards ranged from 3,00 x 1,50 m; 3,00 x 3,00 m; 4,00 x 2,00 m; 4,00 x 3,00 m and 4,00 x 4,00 m. In these vineyards goble (%82,29), T (%35,88), and V (%17,65) vine training systems were applied. In the region, cultural practices have been done by using traditional methods. Purchaser has the big influence on the determination of harvest time in Cal region. Harvest has been done between August and October. Growers use 76% of their grape crop for vine production. It was though that nine vine production factories affect the use of grape for vine production. 97.35% of grape growers want to get training about vineyard practices from the experts in Agricultural Faculties. Training local growers in the region will contribute to the local grape production. In this research, using the data collected, problems of grape growing in Cal district were tried to determined and possible solution to these problem were proposed. Key words: Çal, Denizli, Grape Cultivar, Marketing, Vineyard, 2019, vi+97 pages. vii ÖNSÖZ ve TEŞEKKÜR Üzüm uygun alanlarda rahatlıkla yetiştirilebilen, binlerce yıldır zevkle tüketilen, insan sağlığı ve beslenme açısından önemli bir yere sahip tarım ürünlerinden biridir. Hasattan sonra taze olarak, kurutulmuş olarak ve işlenmiş ürün olarak (şarap, şıra, pekmez, pestil, köfter vb.) olarak tüketilebilen ekonomik getirisi yüksek bir tarım ürünüdür. “Denizli ili Çal ilçesi bağ potansiyelinin belirlenmesi ve yöreye katkılarının değerlendirilmesi” isimli yüksek lisans tez çalışmamız üzüm üreticileri (bağ işletmecileri) ile yapılan anket uygulamaları sonucunda hazırlanmıştır. Bugüne kadar Çal ili bağcılığı üzerinde ayrıntılı bir çalışma yapılmamış olan bu konunun seçiminden sonuçlandırılmasına kadar geçen sürede; beni yönlendiren, her zaman ve her konuda deneyim ve bilgi birikimlerinden yararlandığım değerli danışman hocam Prof. Dr. Cihat TÜRKBEN’e, değerli görüş ve önerileri ile bana destek olan, yol gösteren, yardımlarını esirgemeyen, her zaman bilgilerine başvurduğum ve bana her konuda örnek olan Bahçe bitkileri Anabilim Dalındaki hocalarıma şükranlarıma, anket çalışmasının uygulanmasında sağladığı destek ve yardımlarıyla bu çalışmanın tamamlanmasında önemli rolü olan Bursa Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarımsal İşletmecilik Anabilim Dalı’ndan sayın Doç.Dr Şule TURHAN’a, isimlerini yazamadığım, her zaman destek ve katkılarını yanımda hissettiğim arkadaşlarıma, bu çalışmanın yürütülmesinde kullanılan bilgi desteği aldığım Çal Ziraat Odası’na ve Hayatım boyunca aldığım her nefeste yanımda olan, aldığım her kararda beni destekleyen, varlıklarıyla bana kuvvet veren Canım Ailem; annem, babam ve kardeşlerime çok teşekkür ederim. Aydın ŞAHİNARSLAN 29.08.2019 viii İÇİNDEKİLER Sayfa ÖZET.................................................................................................................................. i ABSTRACT ....................................................................................................................... i ÖNSÖZ ve TEŞEKKÜR .................................................................................................. iii SİMGELER ve KISALTMALAR DİZİNİ ...................................................................... iv ŞEKİLLER DİZİNİ ........................................................................................................... v ÇİZELGELER DİZİNİ .................................................................................................... vi 1. GİRİŞ….. ... .................................................................................................................. 1 1.1. Dünya ve Türkiye Bağcılığı ..................................................................................... 13 2. KAYNAK ARAŞTIRMASI ....................................................................................... 13 3. MATERYAL VE YÖNTEM ...................................................................................... 22 4. BULGULAR VE TARTIŞMA ................................................................................. 224 4.1. Çal İlçesi Bağcılığının Teknik Yapısı ...................................................................... 24 4.1.1. Üreticilerin Demografik Özellikleri ..................................................................... 24 4.1.2. Bağ İşletmesine Ait Bilgiler .................................................................................... 31 4.1.3. Bağlarda Uygulanan Teknik Bilgiler .................................................................... 45 4.1.3.1. Bağlarda Uygulanan Terbiye Sistemleri ............................................................ 45 4.1.3.2.Bağlarda Budama Zamanı ve Uygulanan Teknikler ........................................... 48 4.1.3.3. Bağlarda Uygulanan Sulama Teknikleri ............................................................ 52 4.1.3.4. Bağlarda Gübreleme ve Toprak İşleme Teknikleri ............................................ 55 4.1.3.5. Bağlarda Hastalık ve Zararlılarla Mücadele ...................................................... 61 4.1.3.6. Bağlarda Hasat, Üzümün Değerlendirilmesi ve Pazarlama ............................... 67 4.1.3.7. Ürüticilerin Yaşadıkları Sorunlar ...................................................................... 71 4.1.3.8. Üreticilerin Eğitim Tercihleri ............................................................................. 76 4.1.3.9. Çal İlçesinde Bağ Turizminin Geliştirilmesi...................................................... 78 5. SONUÇ ve ÖNERİLER ........................................................................................... 80 KAYNAKLAR ............................................................................................................... 90 ÖZGEÇMİŞ .................................................................................................................... 96 EKLER ............................................................................................................................ 97 EK 1. Anket Formu ............................................................................................................. EK 2. Çal Ziraat Odası Başkanlığı Yazısı ........................................................................... viv SİMGELER ve KISALTMALAR DİZİNİ Simgeler Açıklama N Azot Cu Bakır Zn Çinko Fe Demir P Fosfor K Potasyum Kısaltmalar Açıklama BKÜ Bitki koruma ürünleri Da Dekar DAP Di amonyum fosfat FAO Gıda ve Tarım Örgütü İB İlaç Bayi İB + Kd. İlaç Bayi + Kendi deneyimi İB + TİM İlaç Bayi + Tarım il/ilçe Md. Kd. Kendi deneyimi Kg Kilogram M.Ö. Milattan önce M.S. Milattan sonra STD Serbest tarım danışmanı Td. Tarım danışmanı TİM Tarım il/ilçe Md. TÜİK Türkiye İstatistik Kurumu Z.F.İ.B. Ziraat Fak. İlgili Bölümleri vv ŞEKİLLER DİZİNİ Sayfa Şekil 1.1. Denizli ili lokasyonu ......................................................................................... 5 Şekil 1.2. Denizli ili Çal ilçesi lokasyonu ......................................................................... 8 Şekil 1.3. Çal Karası üzüm çeşidi ................................................................................... 11 Şekil 1.4. Çal İlçesi bağ alanları ve üzüm üretim miktarlarının yıllara göre değişimi ... 12 Şekil 4.1. Tarım eğitimi alan üreticiler ........................................................................... 27 Şekil 4.2. Üreticilerin üzüm yetiştiriciliği dışındaki tarımsal faaliyet durumları ........... 28 Şekil 4.3. Tarım dışı faaliyet ........................................................................................... 29 Şekil 4.4. Üreticilerin ziraat odası, kooperatif ve/veya birliklere üyelik durumları ....... 34 Şekil 4.5. Çal ilçesi bağ işletmelerinin tarımsal desteklemelerden haberdarlık durumu 35 Şekil 4.6. Çal ilçesi bağ işletmelerinin faydalandığı tarımsal destekler ......................... 35 Şekil 4.7. Çal ilçesi bağ işletmelerinin tarım sigortası yaptırma durumları .................... 37 Şekil 4.8. Çal ilçesi bağ işletmelerinin sahip oldukları parsel büyüklükleri ................... 39 Şekil 4.9. Çal’da ekonomik anlamda yetiştirilen üzüm çeşitleri ..................................... 41 Şekil 4.10. Dekarda bulunan omca sayısı ....................................................................... 42 Şekil 4.11. Omcaların sıra arası x sıra üzeri mesafeleri (m) ........................................... 43 Şekil 4.12. Omca yaşları ................................................................................................. 44 Şekil 4.13. Bağda bulunan sabit tesisler.......................................................................... 45 Şekil 4.14. Çal’da bağlarda uygulanan goble terbiye şekli ............................................. 46 Şekil 4.15. Çal ilçesi tarihi ve kültürel yerleri ................................................................ 78 Şekil 4.16. Çal’da bağ evleri ........................................................................................... 79 vvi ÇİZELGELER DİZİNİ Sayfa Çizelge 1.1. Ülkelere göre üzüm üretim miktarları ve alanı ............................................. 3 Çizelge 1.2. Türkiye’de bölgelere göre üzüm üretim miktarları ve alanı ......................... 4 Çizelge 1.3. Ege Bölgesi’nde illere göre üzüm üretim miktarları ve alanı ..................... 5 Çizelge 1.4. Denizli ili ortalama mevsim değerleri........................................................... 6 Çizelge 1.5. Denizli’de ilçelere göre üzüm üretimi .......................................................... 7 Çizelge 1.6. Çal ilçesi coğrafi özellikleri .......................................................................... 9 Çizelge 1.7. Çal ilçesi meteorolojik kayıtları....................................................................... 9 Çizelge 3.1. ÇKS’de yer alan ana popülasyon ................................................................ 23 Çizelge 4.1. Üreticilerin Demografik Özellikleri ............................................................ 26 Çizelge 4.2. Üreticilerin üzüm yetiştiriciliği dışında uğraştıkları tarımsal faaliyetleri ... 28 Çizelge 4.3. Üreticilerin tarım dışı faaliyetleri................................................................ 30 Çizelge 4.4. Üreticilerin üzüm yetiştiriciliğini tercih nedenleri ...................................... 30 Çizelge 4.5. Çal ilçesindeki bağların tasarruf şekli (mülkiyeti) ...................................... 31 Çizelge 4.6. Çal ilçesindeki bağlarda çalıştırılan elemanlardan faydalanma oranı ......... 32 Çizelge 4.7. Çal ilçesi bağ işletmelerinin bağ edinme ve tesis şekli ............................... 37 Çizelge 4.8. Çal ilçesi bağ işletmelerinin sahip oldukları bağ parsel sayısı (parçalılık durumu) ........................................................................................................................... 38 Çizelge 4.9. Çal ilçesi bağlarında uygulanan terbiye şekilleri ve kullanılan konstrüksiyon (yapı) malzemeleri. ............................................................................................................ 46 Çizelge 4.10. Çal ilçesi bağlarında uygulanan yetiştirme teknikleri ............................... 47 Çizelge 4.11. Çal ilçesi bağlarında uygulanan kış budamasına ait bilgiler ..................... 50 Çizelge 4.12. Çal ilçesi bağlarında uygulanan yaz budamasına ait bilgiler .................... 52 Çizelge 4.13. Çal ilçesi bağlarının sulamasına ait bilgiler .............................................. 54 Çizelge 4.14. Çal ilçesi bağlarının gübrelenmesine ait bilgiler ...................................... 55 Çizelge 4.15. Çal ilçesi bağlarında yaprak gübresi kullanma durumu ve kullanılan yaprak gübresi çeşitleri ................................................................................................... 57 Çizelge 4.16. Çal ilçesi bağlarında çiftlik gübresi kullanma durumu ve kullanma sıklığı ......................................................................................................................................... 58 Çizelge 4.17. Çal ilçesi bağlarında toprak işleme durumu, işleme sıklığı ve yabancı ot kontrolü ........................................................................................................................... 60 Çizelge 4.18. Çal ilçesi bağlarında mücadele edilen hastalık ve zararlılar ..................... 63 Çizelge 4.19. Çal ilçesi bağlarında ilaçlama durumu .................................................... 65 Çizelge 4.20. Çal ilçesinde bağlara zarar veren doğa olayları ve zarar puanlaması ....... 66 Çizelge 4.21. Çal’da üretilen çeşitler ve verimleri (kg/da) ............................................. 67 Çizelge 4.22. Çal’da üzüm hasadı ile ilgili bilgiler ......................................................... 69 Çizelge 4.23. Çal’da üretilen üzümü değerlendirme şekilleri ......................................... 70 Çizelge 4.24. Çal ilçesi bağlarında karşılaşılan sorunların ............................................. 72 Çizelge 4.25. Çal ilçesi bağlarında ürünün pazarlanma durumu .................................... 74 Çizelge 4.26. Çal’da üreticilerin avans alma kredi kullanma durumu ............................ 75 Çizelge 4.27. Çal’da üreticilerin bağ alanlarında değişiklik yapma durumu .................. 76 Çizelge 4.28. Çal ilçesi üreticilerinin eğitim tercihleri ................................................... 77 vii 1.GİRİŞ Dünya üzerinde çok geniş bir alana yayılmış bulunan asmanın M.Ö. 6000-5000 yıllarında (cilalı taş devri), Kafkasya ve Hazar Denizinin güneyi ile Anadolu’da kültüre alındığı ve zamanla buradan dünyanın her yerine dağıldığı yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur. Kültür asması (Vitis vinifera L.) Vitaceae familyasının Vitis cinsinde yer alan en önemli türdür. Dünyada halen yetiştirilmekte olan üzüm çeşitlerinin % 90’ından fazlası bu türe ait çeşitler veya bu çeşitlerin melezlerinden oluşmaktadır. Anadolu’nun eski sakinleri olan Hitit’lerde (M.Ö. 2000) olduğu gibi taş kabartmalarda bir değişim aracı olarak mistik bir anlam kazanmıştır (Oraman 1963, 1965, 1972, Çelik ve ark. 1998). Türkler Anadolu’ya yerleştikten sonra ( M.S. 11.yy) bu topraklarda bağcılık gelişmesini sürdürmüştür. Asma yaprağı ve üzüm salkımı figürleri Selçuklu ve Osmanlı süslemelerinde de yer almıştır. Ünlü Türk gezgini Evliya Çelebi (M.S. 17.yy.) yaptığı seyahatlerinde Anadolu’daki illerin bağlarının güzelliğinden, üzümlerin ve şarapların nefasetinden söz etmektedir. Görüldüğü gibi, ülkemiz, kültür asmasının (Vitis vinifera L.) gen merkezi olmasının yanında son derece eski ve köklü bir bağcılık kültürüne de sahiptir. Tarih boyunca Anadolu'da yaşanan uygarlık değişimleri sebebiyle farklı beğeni ve tüketim alışkanlığının yanı sıra farklı ekolojik şartlar zamanla üzümlerde çeşit zenginliğini artırmıştır (Ağaoğlu 1999). Binlerce yıldan günümüze Anadolu’da sofralık, kurutmalık, şaraplık ve şıralık olmak üzere bütün değerlendirme şekillerine uygun üzüm yetiştiriciliği yapılabilmektedir (Fidan ve ark. 1996). Üretilen yaş üzümün yaklaşık %30’u sofralık ve %37’si kurutularak değerlendirilmektedir. Geri kalan kısmın %30’u başta pekmez olmak üzere pestil, sucuk, köfter vb. geleneksel ürünlere ve %3’ü şıra, şarap ve kanyak olarak işlenmektedir (Anonim 2011). Dünyada 10.000’nin üzerinde üzüm çeşidi olduğu tahmin edilmektedir. Ülkemizde, yetiştirilen üzüm çeşidi sayısının 1200 civarında olduğu belirtilmektedir (Ergül ve Ağaoğlu 2001, Ergül ve ark. 2002, Uzun ve Bayır 2008). Bunlardan 1172 adetinin Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü’nün koleksiyon bağında bulunmaktadır (Dilli 1 2008). Ancak ülkemizde ticari olarak yetiştirilen ve standart olarak kabul edilebilecek niteliklere sahip üzüm çeşidi sayısı yaklaşık 70-80 dolayındadır. Bu çeşitlerin yaklaşık 40 tanesi sofralık, 34 tanesi şaraplık ve 6 tanesi ise kurutmalık çeşittir (Anonim 1990, Çelik ve ark. 1998, Çelik 2006). Üzüm çeşitlerin fazla olmasının nedeni, kültüre alındıkları zamandan günümüze popülasyon içindeki varyasyonların artmasından kaynaklanmaktadır (Uslu ve Samancı, 1983). Bu varyasyonlar çevre şartları, mutasyonlar, klonların değişik orijinlerden gelmiş olmaları ve virüs kökenli enfeksiyon hastalıkları kaynaklı olabilmektedir (Olmo 1940, Levadoux 1951). 1.1. Dünya ve Türkiye Bağcılığı 2017 yılı istatistiklerine göre dünyada önemli bazı üzüm üreticisi ülkeler Çizelge 1,1’de gösterilmiştir. Uluslararası Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre dünya genelinde toplam 6 931 353 hektar alanda bağcılık yapılmakta ve 74 276 583 ton yaş üzüm elde edilmektedir. Türkiye’de 416 907 ha alanda 4 200 000 ton üzüm üretimi yapılmaktadır. Ülkemiz dünya ülkeleri arasında bağ alanı bakımından 5. yaş üzüm üretimi yönünden ise 6. sırada yer almaktadır (Çizelge 1.1). Dünyada önde gelen bağcı ülkeler incelendiğinde alan bakımından İspanya’nın; üretim bakımından ise Çin’in ilk sırada yer aldığı görülmektedir. 2 Çizelge 1.1. Ülkelere göre üzüm üretim miktarları ve alanı (Anonymous 2017) Ülkeler Üretim Miktarı (ton) Ülkeler Üretim Alanı (ha) Çin 13 160 788 İspanya 939 283 İtalya 7 169 745 Çin 778 585 USA 6 679 211 Fransa 743 924 Fransa 5 915 882 İtalya 670 085 İspanya 5 387 379 Türkiye 416 907 Türkiye 4 200 000 USA 404 969 Hindistan 2 922 000 Şili 215 000 İran 1 866 340 İran 141 914 Şili 2 000 000 Hindistan 137 000 Dünya 74 276 583 Dünya 6 931 353 Ülkemizde gerçekleştirilen üzüm üretimin büyük bir çoğunluğu sofralık, kurutmalık, şaraplık-şıralık olarak değerlendirildiği gibi pekmez, pestil, köfter, sucuk, bastık, samsa vb. geleneksel ürünlere işlenerek de değerlendirilmektedir. Ülkemizde bağ alanı ve yaş üzüm üretiminin bölgelere göre dağılımı Çizelge 1.2’de verilmiştir. 3 Çizelge 1.2. Türkiye’de bölgelere göre üzüm üretim miktarları ve ekim alanları (Anonim 2018) Bölgeler Üretim Miktarı (ton) Bölgeler Ekim Alanı (dekar) Ege 1 962 533 Ege 1 500 341 Akdeniz 631 707 Akdeniz 802 699 Güney Doğu 383 748 Güney Doğu 698 868 Orta Güney 366 251 Orta Güney 470 052 Orta Doğu 257 879 Orta Doğu 351 212 Marmara 179 040 Orta Kuzey 200 604 Orta Kuzey 139 586 Marmara 127 772 Karadeniz 6 322 Kuzey Doğu 11 643 Kuzey Doğu 5 934 Karadeniz 7 219 TOPLAM 3 933 000 TOPLAM 4 170 410 TÜİK verilerine göre ülkemizin 9 tarım bölgesi incelendiğinde Ege Bölgesinin hem üretim miktarı (1 962 533 ton) ve hem de üretim alanı (1 500 341 da) yönünden ilk sırada yer aldığı görülmektedir. Ege Bölgesinde ise Manisa en fazla üzüm üretim miktarı (1 234 577 ton) ve üzüm üretim alanına (807 387 da) sahip olan il olup onu 355 276 tonluk üretimi ve 386 060 dalık ekim alanı ile Denizli ili izlemektedir. Manisa’da 1 dekar alandan ortalama 1 529 kg üzüm üretimi yapılırken Denizli’de bu rakam ortalama 920 kg’dır (Çizelge 1.3) (Anonim 2018). 4 Çizelge 1.3. Ege Bölgesi’nde illere göre üzüm üretim miktarları ve ekim alanları (Anonim 2018) İller Üretim Miktarı Bölgeler Ekim Alanı (ton) (da) Manisa 1 234 577 Manisa 807 387 Denizli 355 276 Denizli 386 060 İzmir 194 978 İzmir 128 499 Uşak 30 167 Uşak 32 485 Aydın 13 825 Aydın 15 495 Muğla 6 628 Muğla 6 497 Kütahya 1 208 Afyonkarahisar 2 988 Afyonkarahisar 1 176 Kütahya 1 829 TOPLAM 1 837 835 TOPLAM 1 381 240 Denizli, Anadolu Yarımadasının güneybatı, Ege Bölgesinin doğusunda 28° 30' – 29° 30' doğu meridyenleri ile 37° 12' – 38°12' kuzey paralelleri arasında yer almaktadır (Şekil 1.1). (Anonim 2019a). Denizli ili tarıma çok elverişlidir. Başlıca tarım ürünleri; buğday, arpa, Ceviz, mısır, nohut, tütün, haşhaş, ay çekirdeği, üzüm, incir, pancar ve bazı sebze ve meyvelerdir (Anonim 2019b). 5 Şekil 1.1. Denizli ili lokasyonu (Anonim 2019c) Çizelge 1.4.’de Denizli ili uzun yıllar iklim verilerine göre yıllık ortalama sıcaklığın 16,3°C, EST değerinin (1 Nisan 31 Ekim) 2462 gün-derece, yıllık yağış miktarının 565 mm olduğu ve bunun 193,7 mm’lik kısmının gelişme dönemi olan 1 Nisan-31 Ekim tarihleri arasında gerçekleştiği söylenmektedir. . En sıcak ay ortalamasının 34,5°C, en soğuk ay ortalamasının 2,3°C, gelişme dönemi sıcaklık ortalamasının 21,9°C olduğu görülmektedir (Anonim 2019d). Çizelge 1.4. Denizli ili ortalama mevsim değerleri (1957 - 2018), (Anonim 2019d). Uzun Yıllar İçinde Gerçekleşen Ortalama Değerler (1957 - 2018) Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık DENİZLİ Ort. sıcaklık (°C) 5,9 7,1 10,2 14,8 19,8 24,7 27,6 27,0 22,5 16,9 11,5 7,6 Ort. en yük. sıc. 10,5 12,3 16,0 20,9 26,3 31,3 34,5 34,4 30,0 23,8 17,3 12,1 (°C) Ort. en düşük sıc. 2,3 3,0 5,3 9,1 13,2 17,4 20,2 19,8 15,8 11,4 7,0 4,0 (°C) Ort. güneş sür (saat) 3,7 4,5 5,6 7,0 9,1 11,0 11,8 10,9 9,3 6,8 5,0 3,5 Ort. yağışlı gün 11,9 10,8 11,2 10,2 9,0 5,0 2,1 2,0 3,0 5,9 7,6 12,3 sayısı Aylık top. yağış 91,1 71,9 63,7 52,6 43,3 27,0 13,0 8,4 14,1 35,3 55,9 88,7 ort.(kg/m2) Uzun Yıllar İçinde Gerçekleşen En Yüksek ve En Düşük Değerler En yüksek sıcaklık 22,6 25,9 30,8 35,8 37,0 42,4 43,9 44,4 41,6 34,4 29,9 26,6 (°C) En düşük sıcaklık -10,5 -11,4 -7,0 -2,0 2,7 7,9 12,6 11,6 6,6 -0,8 -4,5 -10,4 (°C) Denizli’de özellikle Buldan, Yenicekent, Güney, Bekilli ve Çal ilçeleri üzümleri ile dikkat çekmektedir. Özellikle Çal ilçesinde yetiştirilen Çal Karası üzüm çeşidi dünyaca tanınmaktadır. Denizli kurutmalık ve sofralık amaçlı üzüm üretiminde önemli iller arasında yer alır. Denizli‘de yetiştirilen Sultani Çekirdeksiz ve Yuvarlak Çekirdeksiz üzüm çeşitleri kurutmalık özelliklere sahip olmasının yanı sıra aynı zamanda sofralık özelliklere de sahiptir. Denizli İli genelinde ise 113 728 da alanda 135 170 ton sofralık çekirdeksiz, 75 594 da alanda 80 810 ton sofralık çekirdekli, 33 180 da alanda 28 480 ton kurutmalık çekirdeksiz, 68 258 da alanda 37 656 ton kurutmalık çekirdekli ve 95 6 300 da alanda 73 160 ton şaraplık üzüm üretimi gerçekleştirilmektedir (Anonim 2018). Denizli İl’inde ilçelere göre üzüm üretim miktarları ve alanı Çizelge 1.5’de verilmiştir. Çizelge 1.5. Denizli’de ilçelere göre üzüm üretimi (Anonim 2018) İlçeler Üretim miktarı (ton) İlçeler Üretim Alanı (da) Çal 130 788 Çal 182 439 Buldan 65 580 Honaz 38 689 Bekilli 48 203 Buldan 35 548 Güney 22 479 Bekilli 30 650 Honaz 21 600 Baklan 22 249 Baklan 19 408 Güney 20 329 Tavas 14 406 Pamukkale 20 043 Pamukkale 10 417 Tavas 11 180 Çivril 9 150 Sarayköy 8 743 Sarayköy 6 273 Çivril 5 501 Bozkurt 3 145 Bozkurt 4 714 Acıpayam 1 411 Acıpayam 2 777 Çardak 950 Çardak 1 721 Merkezefendi 541 Merkezefendi 350 Beyağaç 251 Serinhisar 311 Serinhisar 233 Beyağaç 304 Kale 210 Kale 278 Çameli 134 Çameli 130 Babadağ 97 Babadağ 104 TOPLAM 355 276 TOPLAM 386 060 Çizelge 1.5 incelendiğinde Çal ilçesinin üzüm üretimi açısından diğer ilçelere göre çok önde olduğu görülmektedir. 7 Çal ilçesi Anadolu yarımadasının batısında, Ege bölgesinin doğusunda Denizli'nin kuzeydoğusunda çam bitki örtüsü ile kaplı bir ilçedir. Çal'ın kuzeydoğusunda Çivril ve doğusunda Baklan İlçeleri, batısında Denizli Merkez İlçe ve Güney İlçesi, güneyinde Bozkurt ve Honaz İlçeleri, kuzeyinde Uşak ili ve Bekilli ve Ulubey İlçeleri bulunmaktadır (Şekil 1.2). İlçe merkezinin il merkezine uzaklığı 65 km’dir. Çevre illerden; Uşak'a 87 km, Burdur'a 150 km, Aydın'a 191 km, Muğla'ya 211 km Afyon'a 220 km, Manisa' ya 271 km ve İzmir'e 289 km mesafededir (Anonim 2019e). Çal ilçesi coğrafi özellikleri Çizelge 1.6’da verilmiştir. Denizli'nin doğusunda bulunan Çökelez Dağı'nın doğu eteklerinde kurulmuş olan Çal; ilçesinin doğusundan geçen Büyük Menderes Nehri ve buna bağlı akarsu ve derelerle yarılmış bir plato düzlüğü görünümündedir. Çal'ın yüksek bir bölgede kurulmuş olması, Menderes vadilerinin bir hayli derinleşmesine ve kanyon haline sebep olmuştur. Şekil 1.2. Denizli ili Çal ilçesi lokasyonu 8 Çizelge 1.6. Çal ilçesi coğrafi özellikleri İlçeKoordinatları 38°4′58″K 29°23′46″D Rakım 851 m İlçe Nüfusu 19.259 * Mahalle Sayısı 34 Toplam Yüzölçümü 1 521 km2 * 2018 Çal İlçe Nüfus Müdürlüğü Hüseyinler Mah. Çarşı İçi Cad. No: 25 Çal/Denizli Çal sıcak ve ılıman bir iklime sahiptir. Sıcaklıklar yazın 30,6 ° C'ye, kışın ise -1 ° C'ye kadar düşebilir. Kışlar soğuk ve yağışlı, yazlar serin ve kuraktır. Köppen-Geiger iklim sınıflandırmasına göre Csa olarak adlandırılabilir. Çal ilinin yıllık ortalama sıcaklığı 12,9 °C’dir. En soğuk ay Ocak ve en sıcak ay ise Temmuz’dur. Yıllık ortalama yağış miktarı 542 mm'dır. Çal’ın çok yıllık ortalama yağış miktarı 494,4 mm’dir. En fazla yağış Aralık ve Ocak ayında en az yağış ise Ağustos ayında meydana gelmektedir (Çizelge 1.7). Çizelge 1.7. Çal ilçesi meteorolojik kayıtları (Anonim 2019f) (ÇİZELGE DÜZENİ BOZUK) Değerler / Aylar Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık Ortalama Sıcaklık 3 4.2 7.1 11.5 15.8 20 23.1 22.9 19.5 14.1 8.8 4.8 (°C) Min. Sıcaklık -1 -0.2 1.7 5.6 9.3 12.9 15.7 15.4 12.1 7.7 3.6 0.9 (°C) Max. Sıcaklık 7.1 8.6 12.6 17.4 22.4 27.1 30.6 30.5 26.9 20.5 14.1 8.7 (°C) Yağış (mm) 78 67 58 48 44 26 16 11 18 37 54 85 9 Çal ilçesi halkının büyük bir kısmı geçimini tarımdan sağlamaktadır. Bitkisel üretim faaliyetleri içerisinde bağcılık en fazla üretim payına sahiptir. Ayrıca Çal’da tahıl, baklagiller, sanayi bitkileri, sebze ve meyveler de yetiştirilmektedir (Kadıoğlu 2008). Üzüm, baklagiller ve tahıllara göre daha yüksek gelir sağlayan bir üründür. Çal’da bağcılığın ne zaman başladığı tam olarak bilinmemektedir. Ancak Akkent köyünde XVI. yüzyılda bağcılığa bağlı olarak pekmez üretiminin yapıldığı ve kuru üzümden vergi alındığı bilinmektedir (Ünal 2007). Bağcılığın tarihi süreç içerisinde önemli bir ekonomik gelir kaynağı olduğu anlaşılmaktadır. Çal ilçesi tarım alanı 382 361 dekardır. Bu alan içerisinde bağcılık yapılan tarım arazisi ise 182 439 dekardır (Anonim 2018). Üretilen üzümler sofralık çekirdekli, sofralık çekirdeksiz, kurtulmalık çekirdeksiz, kurutmalık çekirdekli ve şaraplık olarak değerlendirilmektedir. İlçede toplam yıllık kapasiteleri 5 200 ton olan 7 adet soğuk hava deposunda elma ve sofralık üzüm depolanmaktadır. Bunun yanında 9 adet şarap üretim fabrikası ile Akkent’de faaliyet gösteren Confurt Meyve Konsantresi fabrikası bulunmaktadır. Bu fabrikalar yaklaşık 100 kişiye istihdam sağlamaktadır (Anonim 2019e ). Çal ilçesi iklim koşulları ve elverişli toprakları ile bağcılık ve üzüm üretiminde öne çıkan yörelerden biridir. Yöredeki bağlarda Sultani Çekirdeksiz ve Yuvarlak Çekirdeksiz, Razakı, Çal Karası üzüm çeşitleri yetiştirilmekte olup en yaygını Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşididir. Çal Karası üzüm çeşidi adını Güney Ege’yi doğu–batı yönünde geçen Menderes nehrine komşu bir alan olan Çal platosu’nda yetiştirilen ve adını Çal İlçesinden alan ülkemizin yerli roze şarap veya kupaj şarabı olarak değerlendirilen morumsu siyah çeşitlerinden birisidir. Ayrıca kurutmalık ve sofralık olarak da değerlendirilmektedir. Salkımları kanatlı konik-silindirik, iri ve dolgundur (Şekil 1.3). Taneleri iri, eliptik, etli ve suludur. Nötr bir tada sahiptir ve orta mevsimde olgunlaşır (Çelik 2006, Boz ve ark. 2012). 10 Şekil 1.3. Çal Karası üzüm çeşidi (Anonim 2019g) Çal ilçesinin 2004-2018 yılları arası alan ve üretim değerlerine bakıldığında yıllara göre dalgalanmalar gözükmektedir (Şekil 1.4). 11 Şekil 1.4. Çal İlçesi bağ alanları ve üzüm üretim miktarlarının yıllara göre değişimi (Anonim 2018) Bu çalışma kapsamında Türkiye’nin bağcılığa elverişli yörelerinden biri olan Denizli ili Çal ilçesinin bağ potansiyelini belirlenerek yöreye katkıları değerlendirilecektir. Ayrıca yörenin bağ turizm faaliyetleri açısından potansiyeli de sorgulanacak ve günümüzde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan bu yerel çeşit ve tiplerin korunmasına bu sayede gerekli önem verilmiş olacaktır. 12 2. KAYNAK ARAŞTIRMASI Odabaş (1980) Doğu Anadolu’nun bağcılık durumu ve iklim faktörlerinin bölge bağcılığına etkileri konusunda yaptığı çalışmada; asma çeşitlerinin bölge iklim koşullarına dayanmada uyum kazandıklarını ve bağcılığın bölge halkının geçiminde önemli bir rol oynadığını saptamıştır. Ayrıca bölgede sofralık ve şaraplık çeşitlere çeşitlerde standardizasyonun sağlanması, verimi arttıracak teknik ve kültürel uygulamalara önem verilmesi, pazara gönderilecek ürünün ayni kalitede olması, ambalajlamada standart sağlanması, kooperatifleşerek aracıların ortadan kaldırılması ve özellikle bağcılık yapılan yerlerde, o yörenin sorunlarına cevap verecek şekilde ve pratiğe intikal edebilecek bilimsel çalışmaların gerekliliğine dikkat çekmiştir. Akkurt ve Fidan (1998) Meram (Konya) ilçesinde yaptıkları çalışmada; üzüm üreticilerinin büyük bir kısmının bağ yeri seçimi, dikim sistemleri ile mesafelerine özen göstermediğini ve bağların genellikle karışık çeşitlerle tesis edildiğini belirlemişlerdir. Yörede yetiştirilen Erkeneren çeşidinin 28 Ağustos ve son olarak Kadın Parmağı ve Büzgülü çeşitlerinin 18 Eylül olgunlaştığını saptamışlardır. Araştırıcılar; üreticilerin tamamına yakınının yetiştirdikleri çeşidin budama özelliğini bilmediklerinden uzun budama yaptıklarını ve budama tarihine de özen göstermediklerini, sadece merkeze yakın yerlerde sulamanın yapıldığını, ticari gübre kullanmadıklarını belirlemişlerdir. Yörede külleme ve mildiyö ile bağ uyuzu ve salkım güvesine karşı sadece kükürt kullanılmaktadır. Ecevit ve Göktürk Baydar’ın (1998) Isparta ilinde mevcut bağcılığın durumunu belirlemek ve ekolojik özelliklerin bağcılık yönünden etkilerini değerlendirmek amacıyla yaptıkları çalışmada, yörede en fazla Gemre, Razakı, Dimrit, Aküzüm ve Büzgülü çeşitlerinin yetiştirildiği belirlenmiştir. Anaç kullanım oranının yüksek olduğu, bölgede bağlarında çoğunlukla goble terbiye sisteminin kullanıldığı, sulamanın hiç 13 yapılmadığı, gübreleme ve bitki koruma faaliyetlerinin ya hiç yapılmamakta ya da son derece bilinçsizce yapıldığı bildirilmiştir. Ancak bakım ve kültürel işlemlerin muntazam olarak yerine getirildiği tespit edilmiştir. Bahar ve ark. (1999) Tekirdağ ili merkez ilçesinde yetiştirilen üzüm çeşitlerinin büyük oranda şaraplık olduğunu (%65,6) ve bağlarda %85,3) goble terbiye şekli uyguladıklarını, kompoze gübre kullanımının yoğun olduğunu (%59,2), ancak yaprak gübresi kullanımının düşük (% 10,8) olduğunu bildirmişlerdir. Haydaroğlu ve Çelik (1999) Ankara, Kırıkkale ve Kırşehir illerinde yapılan bağcılıkta; çeşit ve anaç seçiminden, terbiye sistemlerinin oluşturulması, sulama, gübreleme, zirai mücadele ve değerlendirme konusundaki eksikliklerin önemli oranda ürün ve kalite kaybına sebep olduğunu belirtmektedirler. Bu sorunların çözümünde bağcılara bağcılık konularında uygulamalı bilgiler verilmesi, üreticilere düşük faizli ve uzun vadeli kredilerle finansal destek sağlanması, il müdürlükleri tarafından demonstrasyon bağları kurulması, bölge sorunlarına yönelik araştırma yayım ve destek çalışmalarına önem gösterilmesi, 1311 sayılı yasanın güncellenerek yaşama geçirilmesine dikkat çekmişlerdir. Kara ve Oğuz (1999) Nevşehir yöresi bağcılık işletmelerinin mevcut yapısı, işleyişi ve geliştirilebilme olanakları üzerinde yaptıkları çalışmada bağ parseli büyüklüklerinin genel olarak işletme başına 5-9 da arasında olduğunu ve bağların ekonomik ömürlerini büyük oranda tamamlamış olduklarını bildirmişlerdir. Araştırıcılar ayrıca, goble terbiye sistemi yerine telli yüksek sistem bağların tesis edilmesi gerektiğini ve üreticilere uygulamalı eğitim programları verilmesi gerektiğini ifade etmişlerdir. Dardeniz ve ark. (2001) Çanakkale merkez ilçeye bağlı İntepe beldesi, Lapseki ilçesine bağlı Umurbey beldesi, Bayramiç ve Bozcaada ilçelerinde bağcılığın genel durumunu 14 ortaya koymak amacıyla anket uygulaması yapmışlardır. Bağcılığın Çanakkale ilinde halen önemli bir tarım kolu olduğu, özellikle, yörede kanyaklık bir çeşit olarak üretimi yapılan Karasakız (Kuntra) üzüm çeşidinin il genelinde çok geniş yayılım alana sahip olduğunu bildirmişlerdir. Araştırma sonunda üreticilere telli terbiye sistemi bağ tesis etmeleri, kaliteli sofralık ve şaraplık üzüm çeşitleriyle yetiştiricilik yapılmaları önerilmiştir. Yeni tesis edilecek bağlarda aşı materyallerinin klon seleksiyonu sonucu kurulan damızlık bağlardan temin edilmesi, bölge açısından uygun anaç ve çeşit adaptasyonu çalışmalarının yapılması bölgedeki şarap fabrikalarının modernize edilmesi ve çiftçilerin teknik konularda bilinçlendirilmesi gerekliliği vurgulanmıştır. Çoban ve ark. (2001) Alaşehir ve Buldan ilçelerindeki bağ işletmelerinde, bağların çoğunluğunun mülkiyetinin çiftçiye ait olduğu, çoğunun eski bağcılık yöntemi ile tesis edildiğini, omca başına 4-6 bayrak, bayrak başına da 9-11 göz bırakıldığını, budamanın Kasım-Ocak ayları arasında yapıldığını, ilkbahar don riskine karşı budama zamanının Şubat sonu-Mart ortalarına doğru kaydırılması gerektiğini, yaz sulamasının 3-5 defa yapıldığı, kış sulamasının ise bölgelere göre değiştiğini, sulama miktarı ve sulama sıklığı konusunda yöre bağcılarının bilgi eksikliği içinde olduğunu, üretim sezonu içinde uygulanan ilaçlama sayısının Alaşehir’de 8-10, Buldan’da 5-7 olup, her iki bölgede de yoğun hormon kullanıldığı ve hasat öncesi sarartıcı uygulandığını ve bu çiftçilerin genellikle Tarım Kredi Kooperatifi ortağı olduğunu belirtmektedirler. Kara ve ark. (2002) Konya Aladağ vadisi bağcılık işletmelerinin ekonomik faaliyet sonuçları ve sürdürülebilirliği ile ilgili anket uygulaması gerçekleştirmişlerdir. Çalışma sonucunda; yörede bağcılığın yeterli düzeyde olmadığı, bağcılık işletmelerinde ortalama nüfus 5,03 kişi olup bunların %78,44’ü ilkokul mezunu veya okuryazar olduğunu, yörede yapılan bağcılığın üreticinin asgari geçim standardı ihtiyaçlarını karşılayamadığı, olumsuzlukların devam etmesi halinde zaman içerisinde yörede bağcılığın yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacağı belirtilmiştir. 15 Yağcı ve Odabaş (2002) Tokat yöresinde anket uygulaması yaparak yörede yeni bağcılığa geçişle birlikte karşılaşılan sorunları incelemişlerdir. Araştırıcılar yörede Narince üzüm çeşidi yaygın olarak yetiştirildiğini, yeni bağların 15-20 yaş üzerinde olduğunu, eski bağlardan ortalama 200 kg/da, yeni bağlardan 1 000-1 500 kg/da ürün alınabildiğini, yeni bağcılığa geçişle birlikte aşılı fidan temininde zorlukların yaşandığını, bir bağda birden fazla ve yanlış anaç kullanıldığını, terbiye sistemleri ve budama şekilleri hakkında yetiştiricilerde bilgi eksiği olduğunu bildirilmişlerdir. Özpınar ve ark. (2002) Bozcaada bağlarında yaşanan sorunları belirlemek amacıyla yaptıkları anket uygulamasında; Bozca ada bağlarında goble şeklinin yaygın olarak kullanıldığını (%91), yöredeki aşırı rüzgârlardan dolayı telli terbiye sistemlerinin benimsenmediği belirtmişlerdir. Bağların %55’inin 25 dekar ve üzerinde olduğunu, bağların büyük bir kısmının birkaç üretici elinde toplandığını belirlemişlerdir. Bağların yarıdan fazlasının 30 yaş üzeri olduğu, yaygın olarak 5BB anacının kullanıldığı, üreticiler açısından en önemli sorunların %65 oranında zirai mücadele ve % 63 oranında pazarlama olduğu da tespit edilmiştir. Bununla beraber çalışmada, genç nüfusun bağcılığa ilgisinin artırılmasının ve yörede yeni üzüm çeşitlerinin denenmesinin bağcılık açısından önemli olacağı vurgulanmıştır. Söylemezoğlu ve ark. (2005) Antalya ve Mersin illerinde örtü altı bağcılığı yapan işletmelerde anket çalışması gerçekleştirmiştir. Araştırmada bağcıların yetiştiricilik konularındaki bilgi eksiklikleri ve kooperatifleşmenin olmaması nedeniyle pazarlama problemlerinde önemli sorunlar olarak tespit edilmiştir. Kiracı (2006) Tekirdağ ili Şarköy İlçesinde yürüttüğü anket çalışması verilerine göre, bağ işletmecilerinin %90,6’sı 40 yaşın üzerinde ve ortalama 58 yaşındadır. İşletmecilerin ailelerindeki ortalama birey sayısı ise 4’tür. İşletmecilerin eğitim durumları Delice ‘nin bulgularına (%77,69) paralel olarak ilkokul mezunlarının oranı 16 %81,3’tür. İşletmecilerin bağcılıktaki deneyimleri ortalama 35 yıl olup yüksek bir düzeydedir. İşletmelerde ortalama bağ alanı 13,4 da, ortalama parsel sayısı 3,69, ortalama parsel büyüklüğü 3,63 da’dır. Şarköy bağlarının tamamına yakını goble terbiye sisteminde tesis edilmiş bağlardan oluşmaktadır. Üreticiler gübreleme, toprak işleme, hastalık ve zararlılarla savaş, yabancı ot mücadelesi, yaz budaması gibi kültürel işlemlerde yetersiz ve yanlış uygulamalarda bulunmaktadır. Üretici örgütlenmeleri bağcılık ve şarapçılık bakımından yetersiz kalmaktadır. Ayrıca yapılacak çalışmalar ile bölge ve ürüne uygun bir örgüt modeli oluşturulmalı ve konu etkili bir yayım çalışması ile desteklenmelidir. Kiracı ve Özer (2007), Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli’nde yaptıkları anket çalışmalarına göre; yörede üzüm üreticileri ortalama 57,9 yaşındadır. Ortalama parsel büyüklüğü 4,2 da ve ortalama işletme büyüklüğünü 13,75 da‘dır. İşletmelerin %72,2’sinde tamamen aile işgücü kullanılırken, işletmelerin %27,8’i değişik düzeylerde özellikle budama, aşılama gibi nitelik gerektiren işlerde yabancı işgücü kullanmaktadır. Yörede yetiştirilen üzümlerin %85’inin şaraplık, %15’inin sofralık çeşitlerden oluşmaktadır. Parsellerin %89,8’inin goble terbiye şeklinde tesis edilmiştir. Doğan ve ark. (2007) Erciş ilçesi bağcılığının durumunu belirlemek amacıyla yaptıkları anket uygulamasında; yörede en sık görülen hastalığın külleme olduğunu, zirai mücadele ve budamanın usulüne göre yapılmadığını belirtmektedirler. Buna ilaveten; sulama sorunu ve teknik destek yetersizliği gibi problemlerin bağcılığa olan ilgiyi azalttığını bildirmişlerdir. Yener ve ark. (2008) Alaşehir yöresinde üretici ile yüz yüze yaptıkları anket çalışmasının sonuçlarına göre yörede bağcılıkla uğraşan üreticilerin eğitim düzeyinin düşük olduğu, bağcılığın genellikle küçük aile işletmeciliği şeklinde yapıldığını, kültürel uygulamaların genellikle budamanın alışkanlıklar ve çevreden etkilenme ile 17 şekillendiğini, bağ alanlarının %52,31’nin 20 da’ın altında olduğunu ve bağların %100’ünün yüksek sistem bağ olarak tesis edildiğini bildirmişlerdir. Özdemir ve Karataş (2008) Diyarbakır ilinin önemli bir bağcılık potansiyeline sahip olmasına rağmen bunun iyi bir şekilde değerlendirilmediğini, yetiştirilen asmaların çok yaşlı olduğunu, bağcılığın geleneksel yöntemlerle sürdürüldüğünü ve yöre bağlarında sulama ve gübreleme gibi kültürel işlemlere önem verilmediğini bildirmişlerdir. Kadıoğlu (2008) Çal’da bağcılığın coğrafi özelliğini incelediği çalışmasında, bağcılığın yöre halkının uzun yıllardın beri temel kaynağı olduğunu, Denizli ilinde bağların (44 481 ha) %47,7’sinin Çal’da bulunduğunu belirtmiştir. Bölgede çözüm bekleyen sorunların başında verim düşüklüğü ve pazarlama olduğu bildirilmiştir. Ayrıca sulama yöredeki yeraltı sularından ve Büyük Menderes nehrinden yeterince yararlanılmadığı, bağların geleneksel yöntemlerle işletildiği ve bu nedenle verimin düşük olduğu, bunun yerine telli terbiye sistemlerinin tercih edilmesi ve yetersiz ve bilinçsiz gübrelemeden kaçınılması gerektiği de belirtilmiştir. İlçede yeterli bir ekonomik refah düzeyi sağlanamadığından yöre halkı İzmir, Manisa ve Denizli gibi yakın şehirlere göçlerin olduğu belirtilmiştir. Gürsöz ve ark.’nın (2009) Şanlıurfa ili bağcılığının mevcut durumu ve sorunlarını belirlemek amacıyla yaptıkları anket sonuçlarına göre; yörede Çiloreş, Azezi, Hönüsü, Sergi Karası, Hatun Parmağı, Kabarcık ve Horoz Karası üzüm çeşitlerinin yetiştirildiği belirlenmiştir. Bağ alanlarının çok parçalı ve büyüklüklerinin 10-50 da (%83) üzerinde olduğu tespit edilmiştir. Araştırıcılar yörede goble terbiye şeklinin yaygın uygulandığını, sulama, zirai mücadele ve pazarlamada bilgi eksikliğinin bulunduğunu belirtmişlerdir. 18 Korkutal ve ark. (2009) Edirne ili Uzunköprü İlçesi Yeniköy beldesinin bağcılık yapısını belirlemek amacıyla yaptıkları anket çalışması sonuçlarına göre; çiftçilerin büyük oranda (%72,5) Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı oldukları, bağ parsellerinin genellikle 10 dekardan küçük olduğu, aile işletmesi olarak faaliyetlerini sürdürdüğü, bağların oldukça genç (6-10) yaş ve tek parselden oluştuğu ve %82,5’inin kordon sistemi ile terbiye edildiği, bağlarındaki kültürel işlemleri kendilerinin yaptıkları, (toprak işleme ve yabancı ot mücadelesi, gübreleme) tamamen mekanizasyondan yararlandıkları belirlenmiştir. Karataş ve ark. (2009) Mardin ili bağcılığının mevcut potansiyelini belirlemek üzere yaptıkları çalışmada; yörede çok sayıda yöresel çeşitlerin yetiştirildiği ancak il dışındaki pazarlarda talep görmediği ve verimin düşük olduğu (450-550 kg/da) bildirilmiştir. Yöre üreticilerinin sulama, gübreleme, toprak işleme ve zirai mücadele gibi kültürel işlemlerin nasıl yapılacağını yeterince bilmedikleri de tespit etmişlerdir. Yukarıda bahsedilen konularla ilgili olarak ve ilgili kurumlar tarafınca yöre çiftçisinin bilgilendirilmesi, desteklenmesi ve yeni bağcılık politikalarının oluşturulması, Mardin ilinin sahip olduğu tarihsel bağcılık ve şarapçılık kültürünün yeniden canlanması ve gelişmesine katkı sağlayacağı vurgulanmıştır. Uyak ve ark. (2011) Siirt ili bağcılığının mevcut durumu, sorunları ve çözüm önerilerini araştırdıkları çalışmada; yörede bağcılığın çoğunlukla fıstık bahçelerinde ara tarımı olarak yapıldığını, bağların genellikle 5-10 dekar büyüklüğündeki aile işletmesi olarak faaliyetlerini gösterdiği, köyden kente göçün yöre bağ alanı ve üzüm üretim miktarına olumsuz etkilediği, miras yoluyla parçalanmanın ve bakımsızlığın da bunda rolü olduğu ve bağcılık tekniklerinin yeteri kadar bilinmediği de belirtilmiştir. Geyikçi (2013) Manisa ilinin üzüm üretimindeki durumunun tespitine yönelik alan araştırması ve GZFT analizi isimli yaptığı çalışmasında; yetiştirilen üzüm çeşitleri ve 19 iklim koşulları bağcıların yüksek telli sistemlerini (T veya Y şekli) seçmesinde etkili olduğunu, bağcılıkla uğraşan işletmelerin yaş dağılımları 40 ile 60 yaş arasında değiştiğini, artezyenle sulama yapanların oranının % 75 olduğunu belirtmektedir, Araştırıcı, Manisa ilinin bağcılık potansiyeli bakımından oldukça önemli bir yere sahip olduğunu ve bu nedenle Manisa’da bağcılığın daha ileri götürebilmesi için üreticilerin bilinçlendirilmesi, su kaynaklarının daha verimli kullanılması, Bağcılık Araştırma Enstitüsü ve Tarım İlçe Müdürlüklerinin etkinliklerinin artırılarak bilinçsiz ilaç ve hormon kullanımının önüne geçilmesi gerektiğini de yaptığı çalışmasında vurgulamaktadır. Çakır ve ark. (2014) Diyarbakır ili Eğil ilçesi bağcılığının mevcut durumu, sorunları ve çözüm önerileri üzerine yaptıkları anket çalışmasında, üreticilerin eğitim düzeyinin düşük olduğu (%44 ilkokul), yaş ortalamalarının 50 olduğu, %51’nin 20-45 yıldır üreticilik yaptığı, bağ alanlarının %21’inin 20 da’nın altında olduğu ve üreticilerinin tamamının kooperatif ya da birlik üyesi olmadıkları ve üzüm üretim tekniğini iyi bilmedikleri belirtilmiştir. Kiraz (2014) Mersin ilinde ova ve yayla olmak üzere iki ayrı kesiminde bağcılığının teknik yapısı ile yaygın olarak yetiştirilen üzüm çeşitlerinin verim ve kalite özelliklerini belirlemek amacıyla yaptığı çalışmada, bağcılıkla uğraşan ailelerin eğitim durumunun ilkokul düzeyinde ve gerek ova, gerek yaylada üreticilerin 41-50 ve 51-60 yaş aralığında olduğu belirlenmiştir. Bağ işletmelerinin ova ve yayla kesiminde aile birey sayısı bakımından benzerlik gösterdiği ve aile birey sayısı ortalaması ovada 4,0 iken, yaylada 3,7 kişiden oluştuğu da saptanmıştır. Bağ İşletmelerinin ortalama parsel büyüklüklerinin ovada 7,0 da, yaylada 4,7 da olduğu, bağ alanlarının genelde 2 ve daha fazla parselden oluştuğu, İşletmelerde en yaygın dikim aralıklarının; ova bağlarında 2,00 x 3,00 m; yayla bağlarında 2,00 x 2,50 m olduğu, ovada telli terbiye sistemleri, yaylada goble şeklinin yaygınlık gösterdiği belirtilmiştir. 20 Çakır ve ark. (2015) Mardin İli Savur İlçesi Bağ İşletmelerinin Mevcut Durumu ve Potansiyeli belirlemek amacıyla anket yoluyla yaptıkları çalışmada; bağcılıkla uğraşan üreticilerin eğitim düzeyinin (%75’i ilkokul) düşük olduğunu, yaş ortalamalarının 47 olduğunu belirlemişlerdir. Savur ilçesi bağ alanlarının %1’inin 20 da’nın altında olduğu, üzüm üreticilerinin büyük bir çoğunluğunun (%97) bağ arazilerinin kendi mülkiyetleri olduğu saptanmıştır. Bağcılık yörede aile işletmeciliği şeklinde yapılmaktadır. Üreticilerin tamamının kooperatif ya da birlik üyesi olmadıkları belirlenmiştir. Üzüm üretim tekniğini iyi bilen, bağcılık faaliyetinin işçilik gerektirdiğini ve daha fazla tarımsal bilginin üretimi arttıracağını belirten üretici oranı %43 olarak saptanmıştır. Çakır ve ark. (2017) Mardin ili Nusaybin ilçesinin bağcılığı sorunları ve çözümüne yönelik yaptığı çalışmada, eğitim düzeyinin (%69 ilkokul) düşük, yaş ortalamasının yüksek (54,2) belirtmiştir. Bağ alanlarının %37’sinin 20 da’nın altında ve tamamının mülkiyetinin kendilerine ait olduğunu belirtmiştir. Bölgede üreticilerin tamamının kooperatif ya da birlik üyesi olmadıklarını bildirmiştir. Bölgede bağların yaşlı olması, kurak şartlarda bağcılık yapılması ve gelişen bağcılık tekniğinin yeterince bilinmemesi gibi konularda gerekli önlemlerin alınması gerektiğini belirtmiştir. 21 3. MATERYAL ve YÖNTEM Araştırma materyalini Denizli ili Çal ilçesinde bulunan 34 mahallede (Akkent, Alfaklar, Aşağıseyit, Bahadınlar, Baklançakırlar, Bayıralan, Belevi, Çalçakırlar, Çalkuyucak, Dağmaramara, Dayılar, Denizler, Develler, Gelinören, Hançalar, Hüseyinler, İsabey, İsmailler, Kabalar, Kaplanlar, Karakaya, Karapınar, Kocaköy, Mahmutgazi, Ortaköy, Peynirciler, Sakızcılar, Sazak, Selcen, Süller, Şapcılar, Yazır, Yeşilyurt, Yukarıseyit) bağcılık yapan üreticilerle anket yolu ile elde edilen birincil veriler oluşturmaktadır. Ayrıca konu ile ilgili mevcut kaynaklar, araştırmalar, kitaplar ve raporlar da materyal olarak değerlendirilmiştir. Literatür taraması sonrasında edinilen bilgiler ışığında anket soruları (103 soru) oluşturulmuştur (EK-1). Araştırma için hazırlanan anket sorularının bir kısmı konuyla ilgili çeşitli araştırmalara dayanılarak hazırlanmış, bazı sorular ise araştırmanın amacı, konunun içeriği ve anketin uygulanacağı ana kitlenin özellikleri dikkate alınarak araştırmacı tarafından geliştirilmiştir. Araştırma bağlamında ana kitleyi Denizli İli Çal İlçesindeki üzüm üreticileri (bağ işletmecileri) oluşturmaktadır. Çal İlçesi’nde 2018 yılı Denizli İl Tarım ve Orman Müdürlüğü kayıtlarına göre ÇKS’ye kayıtlı toplam 2561 adet üzüm üreticisi bulunmaktadır (EK-2). Bu çalışmadaki hedef kitle Çal ilçesindeki bağcılıkla uğraşan işletmelerin tamamı olup bu işletmelerden anket sonucu elde edilen birincil veriler kullanılacaktır. Ancak tüm üreticilere ulaşılması mümkün olmadığından örnekleme yöntemi kullanılarak bir kısmı ile görüşülmesinin uygun olacağına karar verilmiştir. Bu amaçla aşağıdaki oransal örnek hacmi formülünden yararlanılmış ve %95 olasılık, %10 hata payı ile örnek hacmi hesaplanmıştır. Araştırmada örnek hacmi 334 olarak saptanmış katılımcıların bazı soruları eksik yanıtlayabileceği düşünülerek sayı %10 arttırılarak anket yapılmış ve toplam 340 anket değerlendirmeye tabi tutulmuştur. (Atış 2001, Cohen 1988, Engindeniz ve Çukur 2003, Işın 2000, Newbold 1995) . 22 n= Np (1-p) / (N-1) σ2 px + p(1-p) Formülde; n = Örnek hacmi N = Toplam üzüm üretici sayısı P = Üzüm üretimi yapan üreticilerin oranı (maksimum örnek hacmine ulaşmak için p = 0.5 alınmıştır p = Örneğe girecek çiftçilerin oranı σ2px = Oranın varyansıdır. Yapılan anketlerin mahallelere göre dağılımı Çizelge 3.1’ de verilmiştir. Anket uygulaması üzüm üreticisi (bağ işletmecisi) ile yüz yüze yapılan görüşmelerle gerçekleştirilmişt Çizelge 3.1. ÇKS’de yer alan ana popülasyon Akkent 14 104 398 158 İsmailler 10 45 222 665 Alfaklar 13 78 316 609 Kabalar 13 107 564 622 Aşağıseyit 10 30 141 100 Kaplanlar 10 38 345 269 Bahadınlar 13 117 491 116 Karakaya 10 44 394 991 Baklançakırlar 10 27 152 212 Karapınar 2 6 34 389 Bayıralan 11 39 232 167 Kocaköy 10 44 263 187 Belevi 10 45 236 059 Mahmutgazi 12 80 266 103 Çalçakırlar 10 74 275 849 Ortaköy 13 96 742 911 Çalkuyucak 10 69 281 826 Peynirciler 8 23 149 332 Dağmaramara 10 37 223 984 Sakızcılar 10 28 173 003 Dayılar 5 10 72 902 Sazak 14 117 870 799 Denizler 10 25 155 865 Selcen 15 113 1 678 233 Develler 12 80 393 092 Süller 10 56 267 961 Gelinören 1 1 5 625 Şapcılar 9 53 257 647 Hançalar 13 75 385 527 Yazır 10 60 248 266 Hüseyinler 10 55 314 216 Yeşilyurt 0 0 0 İsabey 12 68 353 429 Yukarıseyit 10 58 169 397 Toplam 174 934 4 429 736 Toplam 166 968 6 648 775 23 Mahalle İşletme Sayısı Parsel Sayısı Alan (da) Mahalle İşletme Sayısı Parsel Sayısı Alan (da) 4. BULGULAR ve TARTIŞMA 4.1. Çal İlçesi Bağcılığının Teknik Yapısı 4.1.1. Üreticilerin Demografik Özellikleri Çal İlçesinde ankete katılan üzüm üreticilerinin cinsiyet yaş, aile birey sayısı, eğitim durumu, bağcılık deneyimi gibi bazı demografik özellikleri Çizelge 4.1’ de verilmiştir. 2007 yılında ilçe nüfusu toplam 24 157 iken değişen ve gelişen yaşam koşulları, daha iyi çalışma ve yaşama imkânları arayışı ve okuma isteği gibi nedenlerden dolayı 2018 yılında 19 259’a düşmüştür. Cinsiyet grupları açısından üzüm üreticisi erkek nüfusun (%82,35) kadın nüfusundan (%17,65) daha fazla olduğu belirlenmiştir. Ancak yöre bağcılığına kadınların katkısının ihmal edilemeyecek derecede önemli bir yere sahip olduğu da görülmektedir. Çal’da üzüm üreticilerinin oransal olarak yarıdan fazlası 40- 59 yaş aralığındadır. Bu sonuç üzüm üreticilerin bağcılık konusunda deneyime sahip olduklarını göstermektedir. Bölgede gençlerin bağcılıkla fazla ilgilenmediği de görülmüştür. Kiraz (2014) Mersin ili, ova ve yayla kesimlerinde yaptığı çalışmada üzüm üreticilerinin 41-50 ve 51-60 yaş aralığında olduğunu, Yener ve Cebeci (2013) Sarıgöl ilçesinde yaptığı çalışmada üzüm üreticilerinin 41-60 yaş arasında olduğunu belirtilmişlerdir. Ayrıca Kiracı (2006) Tekirdağ ili Şarköy ilçesinde yaptığı çalışmada üzüm üreticilerinin yaş ortalamasının 58 olduğunu bildirmiştir. Tokat ili merkez ilçede yapılan benzer bir çalışmada da üzüm üreticilerinin yaş ortalaması 46,8 olarak bulunmuştur (Elmalı 2008). Çizelge 4.1 incelendiğinde üzüm üreticilerinin %74,12’sinin ilkokul eğitim gurubunun üzerinde eğitim düzeyine sahip oldukları görülmektedir. Oysa; Kara ve ark. (2002) Konya Aladağ vadisinde, Kiracı (2006) Tekirdağ ili Şarköy ilçesinde, Yener ve ark. 24 (2008) Alaşehir yöresinde, Kiraz (2014) Mersin ilinde ova ve yayla olmak üzere iki ayrı kesiminde, Çakır ve ark. (2014) Diyarbakır ili Eğil ilçesinde, Çakır ve ark. (2015) Mardin ili Savur ilçesinde ve Çakır ve ark. (2017) Mardin ili Nusaybin ilçesinde, bağcılıkla uğraşanların eğitim durumlarının ilkokul düzeyinde olduklarını belirtmektedirler. Sonuç olarak Çal ilçesinde üzüm üreticilerinin eğitim seviyelerinin ülkemizin diğer yörelerindeki üzüm üreticilerinden daha yüksek olduğunu göstermektedir. Yörede bağcılıkla ilgilenen ailelerin büyük oranı (%52,65) 4 kişiden oluşmaktadır. Kiracı (2006)’da Tekirdağ ili Şarköy ilçesinde yürüttüğü çalışmada bağ işletmecilerinin % 46,0’sının ailelerindeki birey sayısın 3-4 olduğunu ve ortalama birey sayısının da 4,0 olduğunu bildirmiştir. Kiraz (2014)’da Mersin ili ova ve yayla kesiminde aile birey sayısı bakımından benzerlik gösterdiği ve aile birey sayısı ortalamasının ovada 4,0 iken, yaylada 3,7 kişiden oluştuğunu bildirmektedir. Yapılan çalışmada; üzüm üreticilerinin %45,29’unun 21-30 yıllık, %24,71’inin 31-40 yıllık ve %11,47’inin 40 yıl üzerinde bağcılık deneyimine sahip oldukları belirlenmiştir. Kiracı, (2006) Tekirdağ Şarköy’de üzüm üreticilerinin % 68’inin 21-40 yıl, Gürsöz ve ark. (2009) Şanlıurfa’da üzüm üreticilerinin % 46’sının 21-35 yıl, Kamiloğlu, (2008) Hassa’da üzüm üreticilerinin % 50’sinin 20 yıldan fazla ve Kiraz (2014) Mersin ili ova kesimindeki üzüm üreticilerinin % 31,2’sinin ve yayla kesimindeki üzüm üreticilerinin % 36,0’sının 21-30 yıllık bağcılık deneyimine sahip olduklarını belirtmişlerdir. Bu sonuçlara bakıldığında, ülkemizde bağcılıkla uğraşan kesimin bağcılık deneyimi açısından benzerlik gösterdiği görülmektedir. 25 Çizelge 4.1. Üreticilerin Demografik Özellikleri Cinsiyet Frekans % Birey Sayısı Frekans % Erkek 280 82,35 1 0 0 Kadın 160 17,65 2 2 0,59 Toplam 340 100 3 35 10,29 Yaş Frekans % 4 179 52,65 0-19 0 0 5 94 27,65 20-29 6 1,77 6 29 8,53 30-39 42 12,35 7 1 0,29 40-49 97 28,53 8 0 0 50-59 131 38,53 Toplam 340 100 59+ 64 18,82 Deneyim Frekans % Toplam 340 100 0-5 1 0,29 Eğitim Durumu Frekans % 6-10 15 4,41 İlkokul 88 25,88 11-20 47 13,83 Ortaokul 142 41,76 21-30 154 45,29 Lise 106 31,18 31-40 84 24,71 Üniversite 4 1,18 40+ 39 11,47 Toplam 340 100 Toplam 340 100 Ankete katılan üreticilerin %0,59’u tarımla ilgili eğitim almıştır. Bu sonuç bölgede bağcılık ile uğraşanların tarımla ilgili eğitiminin çok az olduğunu göstermektedir (Şekil 4.1). Kiraz (2014) Mersin ilinde yaptığı çalışmada bölgede bağcılık eğitimi almış üretici oranının %6,1 olduğunu belirtmiştir. Çal bölgesi üreticilerinin bağcılık eğitimi yönünden Mersin bölgesi üreticilerinin gerisinde olduğu gözükmektedir. 26 2 (%0,59) Evet Hayır 338 (%99,41) Şekil 4.1. Tarım eğitimi alan üreticiler Yörede üzüm üreticilerinin %76,76’sının üzüm yetiştiriciliği dışında da tarımsal faaliyetle uğraştığı saptanmıştır (Şekil 4.2). Kiracı (2006) Şarköy’de üzüm üreticilerinin %77’sinin bağcılık dışı tarımsal faaliyetlere sahip olduğunu bildirmiştir. Kamiloğlu (2008) Hassa ilçesindeki bağ işletmelerinin, % 42’sinin bağcılık dışı tarımsal faaliyet ile uğraştığını belirtirken; Kiraz (2014) da Mersin bölgesinde yaptığı çalışmada üzüm yetiştiriciliği dışında tarımsal faaliyet gösteren üretici oranının ortalama %55,9 olduğunu belirtmiştir. Bu sonuç Çal bölgesinde bağcılık tarımı ile uğraşan üreticilerin başka tarım kolları arayışı içinde olduğunu göstermektedir. 27 79 (%23,24) Evet 261 (%76,76) Hayır Şekil 4.2. Üreticilerin üzüm yetiştiriciliği dışındaki tarımsal faaliyet durumları Yukarıda belirlenen (%76,76) üzüm yetiştiriciliği dışında tarımsal faaliyet gösteren üzüm üreticilerinin (cümle anlaşılmıyor) %61,60’sinin tarla bitkileri tarımı, %27,60’inin hayvan yetiştiriciliği, %6,80’inin meyvecilik, %2,40’inin fidancılık ve %1,60’ünün zeytincilik yaptığı saptanmıştır (Çizelge 4.2). Bu sonuç bölgede tarla bitkileri yetiştiriciliğinin yoğun olarak yapıldığını göstermektedir. Çizelge 4.2. Üreticilerin üzüm yetiştiriciliği dışında uğraştıkları tarımsal faaliyetler Tarımsal faaliyet Frekans % Tarla Bitkileri 154 61,6 Hayvan yetiştirme 69 27,6 Meyvecilik 17 6,8 Fidancılık 6 2,4 Zeytincilik 4 1,6 Toplam 250 100 28 Yörede üzüm yetiştiriciliği yapan ve tarım dışı faaliyet gösterenlerin oranı ise %10 olarak belirlenmiştir. (Şekil 4.3). Kiraz (2014) da Mersin bölgesinde yaptığı çalışmada üzüm üreticilerinin %23,2’sinin tarım dışı faaliyetlerde bulunduğu saptamıştır. Bu sonuç üreticilerin geçimlerinin önemli bir kısmını tarımdan karşıladıkları ve bölge ekonomisinde tarımın önemli olduğunu göstermektedir. Yörede tarımın desteklenerek iyi yönde gelişmesi üreticilerin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayabilecektir. 34 (%10) Evet Hayır 306 (%90) Şekil 4.3. Tarım dışı faaliyet Tarım dışı faaliyetlerde bulunan 34 adet (%10) üreticinin tarım dışında yaptıkları faaliyetler Çizelge 4.3’de verilmiştir. 29 Çizelge 4.3. Üreticilerin tarım dışı faaliyetleri Tarım dışı faaliyet Frekans % Esnaf 14 41,18 Pazarcı 8 23,53 İşçi 8 23,53 Şoför 3 8,82 Öğretmen 1 2,94 Toplam 34 100 Üreticilerin üzüm yetiştiriciliği yapmadaki tercih nedenleri Çizelge 4.4’de verilmiştir. Çal’ın uygun iklim koşulları ve toprak yapısı üzüm yetiştiriciliğinin ekonomik anlamda önemli bir yere sahip olduğunu göstermektedir. Çakır ve ark. (2014) Diyarbakır ili Eğil ilçesi bağ işletmelerinde ve Çakır ve ark. (2015) Mardin ili Savur ilçesi bağ işletmelerinde yaptıkları çalışmalarda, üzüm üreticilerinin üzüm yetiştiriciliği yapmadaki tercih nedenlerini; ekonomik getirisinin yüksek olması, kendi tüketimleri ve bölge ekolojisinin bağcılık için uygun olması olarak belirlemişlerdir. Çizelge 4.4. Üreticilerin üzüm yetiştiriciliğini tercih nedenleri Üzüm yetiştiriciliğini tercih nedeni Frekans % Ekonomik nedenler 134 39,41 Bölge toprağının ve ikliminin bağcılık için uygun olması 123 36,18 Satışının kolay olması 71 20,88 Miras sebebi 12 3,53 Toplam 340 100 30 4.1.2. Bağ İşletmesine Ait Bilgiler Çal ilçesinde bağcılık yapan üreticilerin %98,82’sinin bağ parsellerinin tamamen kendilerine ait olduğu, bunun dışında geriye kalan küçük miktardaki bağ parsellerinde (%1,18) kira/icar yoluyla üretim yapıldığı belirlenmiştir (Çizelge 4.5). Yapılan benzer çalışmalarda bağ parsellerinin Alaşehir’de %90’ünün, Buldan’da %85’inin (Çoban ve ark. 2001). Tekirdağ Şarköy’de bu oran %93’ünün (Kiracı 2006), Tokat’da %89,57’sinin (Elmalı 2008), Mersin’in ova kesimde bağ parsellerinin %97,6’sının, yayla kesimdeki ise %97,1’inin (Kiraz 2014), Mardin ili Savur ilçesinde bağ parsellerinin %97’sinin (Çakır ve ark. 2015) üreticilerin kendilerine ait olduğu bildirilirken Mardin ili Nusaybin ilçesinde bağ parsellerinin tamamının üreticilerin kendilerine ait olduğu bildirilmiştir. Görülüyor ki yapılan bu çalışmanın, Türkiye genelinde bağımsız yapılan diğer çalışmalarla da benzerlik gösterdiğini söylemek mümkündür. Çizelge 4.5. Çal ilçesindeki bağların tasarruf şekli (mülkiyeti) Bağların tasarruf şekli Frekans % Kendi mülkü 336 98,82 Kira/icar 4 1,18 Toplam 340 100 Yöredeki üreticiler bağlarında ziraat mühendisi ve teknisyeni/teknikeri çalıştırmamaktadırlar (Çizelge 4.6). Bunun nedeni olarak mühendis ya da teknisyeni/teknikeri çalıştırmanın maliyetli olması ve bölgede bağcılık tarımının aile işletmesi şeklinde parçalı arazilerde yapılıyor olması gösterilebilir. 31 Buna karşılık üreticilerin %13,24’ünün üretim sırasında teknik elemanlara danışmanlık yaptırırken, %86,76’sının danışmanlık yaptırmadığı belirlenmiştir (Çizelge 4.6). Yöre üreticilerine teknik elemanlara danışmanlık yaptırmak, devamlı mühendis ya da teknisyeni/teknikeri çalıştırmaktan daha ekonomik gelmektedir. Üreticilerin büyük bir bölümünün (%96,76) bağlarında işçi çalıştırmadıkları, geriye kalan küçük bir bölümünün (%3,24) ise sürekli işçi çalıştırdıkları belirlenmiştir (Çizelge 4.6). Yaşlı kişilere ve yörede bulunan şarap işletmelerine ait olan bağlarda üretim süresince işçi çalıştırılmaktadır. Çizelge 4.6. Çal ilçesindeki bağlarda çalıştırılan elemanlardan faydalanma oranı Bağlarda çalıştırılan elemanlar Frekans % Ziraat mühendisi/teknisyeni/teknikeri Çalıştırıyorum 0 0 Çalıştırmıyorum 340 100 Teknik eleman (danışman) Yaptırıyorum 45 13,24 Yaptırmıyorum 295 86,76 İşçi Çalıştırıyorum 11 3,24 Çalıştırmıyorum 329 96,76 Toplam 3 4 0 1 0 0 Çiftçi kayıt sistemi kayıtlarına göre yöredeki bağ sahiplerinin tamamı ziraat odasına kayıtlı bulunmaktadır. Üreticilerin %45,88’inin tarımsal kalkınma kooperatifine ve %11,18’inin sulama birliğine kayıtlı oldukları saptanmıştır (Şekil 4.4). Çal Ziraat Odası ile yapılan görüşmede ilçede 20.02.2006 tarihinde 114 ortaklı Çal İlçesi Üzüm Üreticileri Birliği kurulduğu, ancak bu birliğin 07.03.2014 yılında kapandığı belirtilmiştir. Üreticilerle yapılan görüşmelerde bölgede aktif olarak çalışacak bir üretici birliğine ihtiyaç olduğu saptanmıştır. 32 Son yıllarda dekar başına devlet tarafından ödenen desteklemeden yararlanmak için odaya kayıtlı olma zorunluluğu üreticilerin tamamının ziraat odasına kayıtlı olmasına neden olmuştur. Görülüyor ki yörede bağcılık ve şarapçılık konularında üretici örgütlenmeleri yetersiz kalmaktadır. Şarköy ilçesi bağcılığının mevcut durumu ve üzüm üreticilerinin teknik, ekonomik ve sosyal sorunlarını ortaya koymak amacıyla yapılan çalışmada, mevcut üretici örgütlenmelerinin katkıda bulunmakta yetersiz kaldığı tespit edilmiştir. Bu sorunların çözümünde mevcut üretici örgütlenmelerinin katkıda bulunmakta yetersiz kaldığını tespit edilmiştir. Üreticilerin özellikle şaraplık üzümlerin pazarlanması ve işlenmesi suretiyle değerlendirilmesi konularında faaliyet gösterecek bir üretici örgütünün kurulmasına ihtiyaç duyduklarını belirtmektedir (Kiracı 2006). Elazığ ilinde de bağcılık yapan üreticilerin son derece yetersiz bir örgütlenmeye sahip oldukları ve var olan kooperatiflerin ise üreticilerin üretim ve pazarlama gibi asıl sorunlarıyla ilgilenmedikleri belirtilmiştir (Yücel 2015). Diyarbakır ili Eğil ilçesinde de buna benzer durumla karşılaşılmıştır (Çakır ve ark. 2014). Çal bağcılığının kalkınabilmesi ve uluslararası alanda rekabet edebilmesi için üzüm üreticilerinin bir örgüt çatısı altında birleşmeleri gerekmektedir. 33 400 340 350 300 250 200 156 (%100) 150 100 (%45,88) 38 50 0 (%11,18) (%0) 0 Tarımsal kalkınma Sulama birliği Ziraat odası Üretici birliği kooperatifi Şekil 4.4. Üreticilerin ziraat odası, kooperatif ve/veya birliklere üyelik durumları Yöre üreticilerinin %92,65’i tarımsal desteklemelerden haberdarken, %7,35’inin bu desteklerden haberdar olmadığı saptanmıştır (Şekil 4.5). Üreticilerin %99,71’i mazot, %98,23’ü gübre ve %20’si organik/iyi tarım desteklerinden faydalanmaktadır. (Şekil 4.6). 34 25 (%7,35) Evet Hayır 315 (%92,65) Şekil 4.5. Çal ilçesi bağ işletmelerinin tarımsal desteklemelerden haberdarlık durumu 400 333399 334 350 300 250 (%99,71) (%98,23) 200 150 100 6866 50 0 20 5 0 (%19,41) (%0) (%5,88) (%… (%1,47) (%0)0 Şekil 4.6. Çal ilçesi bağ işletmelerinin faydalandığı tarımsal destekler 35 Mazot Gübre Toprak analizi Standart veya sertifikalı fidan kullanımı Çiftlik muhasebe veri ağı sistemi katılım desteği Organik / iyi tarım desteği Tarımsal yayım ve danışmanlık hizmetleri Biyolojik mücadele Kiraz (2014) Mersin ilinde yaptığı çalışmada üzüm üreticilerinin %69,0’nun tarımsal desteklerden faydalandıklarını belirtmiştir. Hatay ili Hassa ilçesinde üreticilerin tarımsal desteklemelerden yararlanan oranı % 60,2’dir (Kamiloğlu 2008). Şanlıurfa’da bu oran %59,0’dur (Gürsöz ve ark. 2009). Çal ilçesi üzüm üreticilerinin, yukarıdaki çalışmalarda belirtilen diğer yöre üreticilerine göre tarımsal desteklemelerden yararlanma oranının daha yüksek olduğu görülmektedir. Üzüm üretiminde verimlilik ile tarımsal desteklemeler arasında doğrudan bir bağlantı söz konusudur. Ürüne ve yöreye has desteklerin verilmesi, desteğin özendirici olması dolayısıyla üretim miktarı ve ürün kalitesinin artmasını sağlayacaktır. Çal ilçesinde ankete katılan üzüm üreticilerin %69,12’sinin tarım sigortası yaptırmadığı, %30,88’si tarım sigortası yaptırdığı saptanmıştır (Şekil 4.7). Kiraz (2014) da Mersin ilinde yaptığı çalışmada tarım sigortası yaptırmayan üretici oranının %89,9 olduğunu belirtmiştir. Mersin ili üzüm üreticileri ile Çal yöresi üzüm üreticilerinin sigorta yaptırma oranlarına bakıldığında sigortalılık oranın Çal bölgesinden daha yoğun olduğu gözükmektedir. Üreticiler elde ettikleri gelirlere göre sigorta primlerinin yüksek olduğunu bu yüzden ürünlerini sigortalatmakta ekonomik anlamda sıkıntılar yaşadıklarını belirtmişlerdir. Sigorta primlerinde gerçekleşecek indirimlerin bölgede sigortalılık oranında yükselme olacağını göstermektedir. Ertan ve Gök (2012) demografik etkenlerden çiftçilerin yaşlarının, eğitim seviyelerinin tarım sigortası yaptırma konusunda önemli bir etken olduğunu belirtmektedir. Ayrıca arazi büyüklüğü ile tarım sigortası yaptırma oranı arasında anlamlı bir ilişki bulunduğunu ve 20 da ve üstünde araziye sahip olanların 20 da’ın altında araziye sahip olanlara göre daha az oranda tarım sigortası yaptırdıklarını ortaya koymuştur. 36 105 (%30,88) Evet 235 (%69,12) Hayır Şekil 4.7. Çal ilçesi bağ işletmelerinin tarım sigortası yaptırma durumları Çal’da bağ sahiplerinin %38,24’ünün üretim yaptıkları bağ alanlarını özel firma/şahıslara tesis ettirdiği, %33,53’ü ise kurulmuş hali ile satın aldığı/kiraladığı saptanmıştır (Çizelge 4.7). Çizelge 4.7. Çal ilçesi bağ işletmelerinin bağ edinme ve tesis şekli Bağın edinilme ve tesis şekli Frekans % Özel firma/şahıs 130 38,24 Kurulmuş hali ile satın alma / kiralama 114 33,53 Kendim tesis ettim 59 17,35 Miras yolu ile edindim 37 10,88 Toplam 340 100 37 Çal ilçesinde mevcut bağ parsellerinin parçalılık durumuna bakıldığında; parsel sayısı 1 olanların oranının çok düşük (%8,80) olduğu saptanmıştır. Kalan bağ parsellerinin ise 2 ve üzeri parselden oluştuğu görülmektedir. (Çizelge 4.8). Çoban ve ark. (2001) Alaşehir ve Buldan ilçelerinde yaptıkları çalışmada Alaşehir ilçesinde ortalama bağ parsel sayısını 2,9 Buldan ilçesinde ise 2,7 olarak bulmuşlardır. Kiracı (2006) Tekirdağ Şarköy’de bağ parsel sayısını 3,69, Yener ve Cebeci (2013) Manisa Sarıgöl’de 1 ve 2, Korkutal ve ark. (2009) Edirne Uzunköprü’de 1, Kiraz (2014) Mersin ilinde 2-3 olarak belirlemişlerdir. Çal’da bağ parsellerinin çok parçalı oldukları oldukça dikkat çekicidir. Çizelge 4.8. Çal ilçesi bağ işletmelerinin sahip oldukları bağ parsel sayısı (parçalılık durumu) Bağ parsel sayısı Frekans % 1 30 8,82 2-3 75 22,06 4-5 79 23,23 6-7 48 14,12 8-9 38 11,18 10≤ 70 20,59 Toplam 340 100 Üreticilerin sahip oldukları bağ parsel büyüklükleri Şekil 4.8’ de verilmiştir. Buna göre ankete katılan 340 üreticinin %12,59’unun 0-1da, % 68,23’ünün 1-5 da, %68,23’ünün 5-10 da ve %52,94’ünün 10 da’dan büyük bağ parselline sahip oldukları belirlenmiştir. 38 Kiraz (2014) Mersin genelinde ortalama bağ alanı büyüklüklerinin 5,7 da olduğunu bildirmektedir. Yapılan diğer çalışmalarda ise Çanakkale’deki bağların % 40’ı 10-25 da (Dardeniz ve ark. 2001); Şanlıurfa’daki bağların % 17’si 1-10 dekar, % 33’ü 10-20 da, % 32’si 21-50 da (Gürsöz ve ark. 2009), Manisa’daki bağların % 27,1 0-10 da, % 20,9 u 11- 20 da, %31.0’i 21-40 da (Yener ve Cebeci 2013) büyüklüğe sahip oldukları belirlenmiştir. Edirne’deki bağların %67,5’inin 10 da’dan (Korkutal ve ark. 2009), Trakya’daki (Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinde) bağların %93’ünün 20 da’dan (Durgut ve Arın. 2005) küçük olduğu belirlenmiştir. Üreticilerin bağ parselleri parçalı olduğu için her parsel farklı büyüktedir. Bu yüzden üreticilerin farklı frekanslarda parsel büyükleri bulunmaktadır. 250 232 232 200 180 150 (%68,23) (%68,23) 100 (%52,94) 50 41 (%12,06) 0 0-1 1,1-5 5,1-10 10< da Şekil 4.8. Çal ilçesi bağ işletmelerinin sahip oldukları parsel büyüklükleri Ülkemiz, kültür asmasının (Vitis vinifera L.) gen merkezi olmasının yanında son derece eski ve köklü bir bağcılık kültürüne sahip olduğunu daha önce belirtmiştik. Denizli ili 39 Çal ilçesinde ekonomik anlamda yetiştirilen başlıca üzüm çeşitleri Şekil 4.9’da verilmiştir. Yöre üreticilerinin %92,06’sı Sultani Çekirdeksiz ve %32,06’sı Çal Karası üzüm çeşitlerini yetiştirmektedirler. Bu çeşitler dışında yörede Alphonse Lavallée, Merlot, Boğazkere, Öküzgözü, Şiraz ve Razakı üzüm çeşitleri de yetiştirilmektedir. Çal’da az miktarda da olsa; Eski Kara, Hırsız Çalmaz, Yediveren, Kokarca, Kadın Parmağı, Ziraat Üzümü, Sultaniye, Tek Çekirdeksiz, Tavşan Böbreği, Mor Üzüm, Kınalı Tırnak, Çal Karası, Boz Üzüm gibi yöreye ait yerel üzüm çeşit/tipleri de bulunmaktadır (Boz ve ark. 2012). Ülkemizde yetiştirilen üzüm çeşitleri bölgelere ve yörelere göre farklılık göstermektedir (Çakır ve ark. 2015, 2017). Bazı üreticiler iki ve daha fazla üzüm çeşidi ile yetiştiricilik yapmaktadırlar. Kiraz (2014) Mersin’in ova kesimindeki bağların %36,0’sında tek, %31,2’sinde iki, %24,8’inde üç ve %8,0’inde dört ve daha fazla çeşitle, yayla kesimindeki bağların ise %47,1’inde tek %26,2’sinde iki, %13,4’ünde üç, %11,1’inde dört ve daha fazla çeşitle yetiştiricilik yapıldığını belirtmektedir. 40 350 313 300 250 200 (%92,06) 150 109 100 (%32,06) 50 8 36 18 5 18 4 (%2,35) (%10,59) (%5,29) (%1,47) (%5,29) (%1,18)0 Şekil 4.9. Çal’da ekonomik anlamda yetiştirilen üzüm çeşitleri Anket yapılan üreticilerin %82,64’ü bağlarında bir dönümde (da) 51-100 adet arası, %30,59’u 101-150 adet arası ve %9,41’i 151-200 adet arası omca bulunduğunu belirtmişlerdir (Şekil 4.10). Çal yöresinde eski yüksek goble terbiye sisteminin yaygın olması sebebiyle, bağlarda düzenli bir dikim aralığı kullanılmamış ve arazinin her tarafına rasgele dikim yapılmıştır. Bu nedenle bağın bir dekarında az sayıda omca bulunmaktadır. 41 Sultani çekirdeksiz Çalkarası Şiraz Öküzgözü Boğazkere Alphonse Razakı Merlot 300 281 250 200 (%82,64) 150 104 100 50 (%30,59) 32 2 (%0,59) (%9,41) 0 0-50 51-100 101-150 151-200 Adet Şekil 4.10. Dekarda bulunan omca sayısı Çal ilçesindeki bağlarda omcaların sıra arası x sıra üzeri mesafelerinin 1.5 m x 3.0 m, 3.0 m x 3.0 m, 4.0 m x 4.0 m, 3.0 m x 4.0 m ve 2.0 m x 4.0 m olduğu belirlenmiştir (Şekil 4.11). Omcalara verilecek sıra arası x sıra üzeri mesafeler; bağın bulunduğu bölgenin ekolojik koşullarına, bağda kullanılacak çeşide, omcalara verilecek terbiye sistemine, bağda uygulanacak kültürel işlemler ve kullanılacak olan alet-ekipmanlara göre değişiklik göstermektedir (Çelik ve ark. 1998). Kiraz (2014) Mersin ilinde yaptığı çalışmasında en yaygın dikim mesafesinin ova kısmındaki bağlarda 1.5 m x 3.1 m ve yayla kısmındaki bağlarda 2.0m x 2.5 m olduğunu belirtmiştir. Üzüm üreticilerinin dikim mesafesini; Van’da 1.5-2.0 m sıra arası ve 0.5-1.0 m sıra üzeri (Uyak ve Gazioğlu Şensoy 2009) Çanakkale’de 1.4-3.0 m sıra arası ve 1.4-2.0 m sıra üzeri (Dardeniz ve ark. 2001) olarak tercih ettiklerini 42 bildirmişlerdir. Korkutal ve ark. (2009) da Edirne ili Uzunköprü ilçesi Yeniköy beldesi bağlarında dikim aralık-mesafelerinin çok değişkenlik gösterdiği ve 3 m x 1.25 m ve 3.25 m x 1.50 m’ nin en çok uygulanan aralıklar olduğu saptamışlardır. Bu sonuç Çal bölgesi bağlarının sıra arası x sıra üzeri mesafelerinin yukarıda belirtilen illere göre daha geniş olduğu göstermektedir. Ülkemizde ise yaygın olarak 1,5 m x 3,0 m ve 2,0 m x 3,0 m sıra arası ve üzeri mesafeler kullanılmaktadır (Çelik ve ark. 1998). 140 121 120 102 96 100 82 80 56 (%35,59) 60 (%28,23) (%30,0) 40 (%24,12) (%16,47) 20 0 3x1,5 3x3 4x4 4x3 4x2 Metre Şekil 4.11. Omcaların sıra arası x sıra üzeri mesafeleri (m) Yörede en yaşlı bağ grubunun 21 yaşından büyük ve %87,94’lük orana sahip olduğu görülmektedir. 21 yaşından küçük bağ grubunun oranı ise %99,41’dir (Şekil 4.12). Üreticilerin farklı parsellerinde farklı yaşlarda omcalara sahip oldukları da belirlenmiştir. Yöredeki eski bağların yerine daha sonraki yıllarda yeni bağların tesis edildiği görülmektedir. 43 300 274 250 233 200 150 (%68,53) (%80,59) 100 64 66 50 (%18,82) (%19,41) 0 0-10 11-20 21-30 31-40 Yıl Şekil 4.12. Omca yaşları Yöredeki üreticilerin %99,12’sinin bağlarında ana ve tali yollar ve %2,94’ünün bağlarında bağ evinin bulunduğunu belirlenmiştir (Şekil 4.17). Üreticiler son yıllarda özellikle çevre illerde yaşayanların Çal ilçesinde bulunan bağ evlerine giderek artan oranda ilgi gösterdiklerini belirtmişlerdir. Bağ evlerinin çoğalmasının yöre bağcılığına ve özellikle “Tarım Turizmi” içerisinde yer alan “Bağcılık Turizmi’’nin gelişmesine katkı sağlayacağı düşünülebilir. 44 400 350 337 300 250 200 (%99,12) 150 100 50 3 10 (%0,88) (%2,94) 0 Ana ve tali yollar Kuyu Bağ evi Şekil 4.13. Bağda bulunan sabit tesisler 4.1.3. Bağlarda Uygulanan Teknik Bilgiler 4.1.3.1 Bağlarda Uygulanan Terbiye Sistemleri Yöredeki üreticiler bağlarına yüksek goble terbiye sistemi (%82,29) (Şekil 4.14) T terbiye sistemi (%35,88) ve V terbiye sistemi (%17,65) uygulamışlardır (Çizelge 4.9). T terbiye sistemi ve V terbiye sistemi uygulanan bağların %62,09’inde metal, %29,12’inde beton ve %8,79’unda ahşap konstrüksiyon malzemesi kullanılmaktadır. (Çizelge 4.10). Konstrüksiyon malzemesi seçiminde, ürünün maliyeti ve dayanıklılığı ön plana çıkmaktadır. Ülkemizin farklı bölgelerinde yapılan çalışmalarda farklı terbiye sistemlerinin uygulandığı belirtilmiştir (Çoban ve ark. 2001, Geyikçi 2013, Yener ve Ark. 2008, Gücüyen 2007, Korkutal ve ark. 2009, Uyak 2010). Buna karşılık Uyak ve Gazioğlu 45 Şensoy (2009) Van ilinde yaptıkları çalışmada; bağlarda herhangi bir terbiye sisteminin uygulanmadığını omcaların toprak yüzeyine çok gövdeli bir şekilde gelişi güzel yayılmış olduğunu belirtmişlerdir. Diyarbakır ili ve ilçelerinde yaygın olarak bağlarda terbiye şekli konusunda standart bir uygulamanın olmadığı ve daha çok “yerde sürünen” ve/veya “serpene” şekli olarak bilinen yöresel terbiye şeklinin kullanıldığı bildirilmiştir (Karataş ve ark. 2015). Şekil 4.14. Çal’da bağlarda uygulanan goble terbiye şekli Çizelge 4.9. Çal ilçesi bağlarında uygulanan terbiye şekilleri ve kullanılan konstrüksiyon (yapı) malzemeleri Terbiye şekilleri ve kullanılan konstrüksiyon Frekans % Goble 290 85,29 Uygulanan terbiye şekilleri T 122 35,88 V 60 17,65 Metal 113 62,09 Kullanılan konstrüksiyon malzemeleri Beton 53 29,12 Ahşap 16 8,79 46 Yörede üreticilerin %79,71’i geleneksel yetiştirme tekniklerini uygularken, %20,29’u iyi tarım uygulamalarını gerçekleştirmektedir. Buna karşılık organik tarım yapan üretici bulunmamaktadır (Çizelge 4.10). Bu üreticilerin %0,88’i organik tarım hakkında bilgi sahibi olurken, %99,12’si organik tarım hakkında bilgi sahibi olmadığını belirtmişlerdir (Çizelge 4.10). Ayrıca üreticilerin %21,76’sı iyi tarım uygulamaları hakkında bilgi sahibi olurken, %78,24’ü iyi tarım uygulamaları hakkında bilgi sahibi olmadığını bildirmişlerdir (Çizelge 4.10). Son yıllarda iyi tarım uygulamalarına verilen destekler ve bilgilerle üreticilerinin iyi tarım uygulamalarına ilgilerinin artacağı tahmin edilmektedir. Çizelge 4.10. Çal ilçesi bağlarında uygulanan yetiştirme teknikleri Yetiştirme teknikleri Frekans % Geleneksel 271 79,71 Organik tarım uygulaması 0 0 Yetiştirme teknikleri İyi tarım uygulaması 69 20,29 Toplam 340 100 Organik tarım uygulamaları Bilgim var 3 0,88 Bilgim yok 337 99,12 Toplam 340 100 Bilgim var 74 21,76 İyi tarım uygulamaları Bilgim yok 266 78,24 Toplam 340 100 47 4.1.3.2. Bağlarda Budama Zamanı ve Uygulanan Teknikler Budama; bağlarda uygulanan önemli kültürel uygulamalardan birisidir. Kış budaması asmanın verimini artırmak, yaz budaması ise üzümün kalitesini iyileştirmek amacıyla yapılmaktadır (Ağaoğlu ve ark. 1995, Çelik ve ark. 1998). Çal’daki bağcıların %60,0’ı bağdaki kış budamasını kendisinin veya aile üyeleriyle birlikte yaptığını belirtirken, %33,24’ü kış budamasını budama ustasına ve %6,76’sı işçilere yaptırttığını belirtmişlerdir. (Çizelge 4.11). Yörede bağcılığın aile işletmeleri şeklinde yapılmasından dolayı üreticiler kültürel uygulamaların çoğunda kendilerinin ve ailelerinin iş gücünü kullanmaktadırlar. Yöre bağcılarının %62,06’sı kış budamasını Mart ve %37,94’ü Şubat ayında yapmaktadırlar (Çizelge 4.12). Kiraz (2014) Mersin’de kış budamasının, ovada yoğunluklu olarak Aralık ve Ocak aylarında yaylada ise Kasım, Aralık ve Ocak aylarında yapıldığı tespit etmekle birlikte, Şubat ve Mart aylarında diğer aylara göre yoğunlaştığı ve Mart ayı sonuna kadar bitirildiğini belirtmektedir. Akdeniz Bölgesi’nde budama sonbaharda yaprak dökümü ile ilkbaharda gözlerin sürmek üzere olduğu her dönemde yapılmaktadır (Çelik ve ark. 1998, Ergenoğlu ve Tangolar 2000). Farklı yörelerde yapılan çalışmalarda kış budamasının, Şanlıurfa’da (Gürsöz ve ark. 2009), Diyarbakır’da (Karataş ve ark. 2015) ve Çanakkale’de ve Şubat ve Mart aylarında (Dardeniz ve ark. 2001), Hassa’da Ocak ve Şubat aylarında (Kamiloğlu 2008), Alaşehir’de Aralık-Ocak ve Ocak-Şubat aylarında (Yener ve ark. 2008), Merzifon’da Nisan ayının ikinci yarısında (Köse ve ark. 2011), Siirt’te Mart ve Nisan aylarında (Uyak ve ark. 2011) yapıldığı bildirilmiştir. Çoban ve ark. (2001) ise kış budamasının Alaşehir ilçesinde Aralık ve Ocak aylarında Buldan ilçesindeyse Ekim ve Kasım aylarında yapıldığını belirtmişleridir. 48 Çal’da kış budaması zamanının Mersin, Şanlıurfa, Diyarbakır ve Çanakkale yöreleri ile benzerlik göstermektedir. Ayrıca kış budaması Siirt ve Merzifon yöreleri dışındaki diğer yörelere göre daha geç dönemde yapılmaktadır. Çünkü üreticiler; yörede rakımın yüksek olması, kış aylarında sıcaklıkların düşük olması ve ilkbahar geç donlarının riskinin azaltılması amacıyla kış budamalarını Şubat ve Mart aylarında yaptıkları söylenebilir. Çal’daki bağlarda kış budamalarının %51,47’si karışık budama (yedek dal 7-8 göz ve ürün dalı 10 göz ve üzeri) %35,59’u kısa budama (1-4 göz) ve %12,94’ü uzun budama (5-7 göz) olarak gerçekleştirilmektedir (Çizelge 4.11). Yörede yaygın olarak yetiştirilen Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidi karışık ve uzun budanırken Çal Karası üzüm çeşidi kısa budanmaktadır. Özellikle şaraplık üzüm çeşitlerinde kısa budama yapılırken sofralık ve kurutmalık çeşitlerde karışık ve uzun budama yapılmaktadır. Mersin’in ova kesimindeki bağlarda yapılan kış budamalarında çekirdekli sofralık çeşitleri 2-4 göz üzerinden budandığı, çekirdeksiz çeşitlerin ise karışık budandığı ve uzun budamada bırakılan göz sayısının 14’e kadar çıktığı belirtilmiştir (Kiraz 2014). Çoban ve ark. (2001) Manisa Alaşehir ve Denizli Buldan ilçelerinde yaptıkları çalışmada omcaların 9-11 göz üzerinden budandığını belirtmektedirler. Karataş ve ark. (2015) Diyarbakır ili ve ilçelerinde her bir omca da 5-7 kol bırakıldığını ve her koldaki yaşlı dalların 4-7 göz üzerinden budandığını bildirmektedirler. Yapılan diğer çalışmalarda kış budamalarının çeşitlere göre uygun bir şekilde yapıldığı belirtilmiştir. (Dardeniz ve ark. 2007, Kamiloğlu 2008, Uyak ve Gazioğlu Şensoy 2009, Uyak ve ark. 2011, Karataş ve ark. 2015). Üreticilerin %91,47’si gözlerde canlılık/zararlanma kontrolü yaptığını, %8,53’ü ise yapmadığını bildirmişlerdir (Çizelge 4.11). Aynı zamanda canlılık/zararlanma kontrollerini budama sırasında yaptıklarını da belirtmişlerdir. 49 Ayrıca üreticilerin %77,65’i kış budaması sonrası ağlama/kanama (eksüdasyon) olduğunu, %22,35’i olmadığını (Çizelge 4.11) ve ağlama/kanama olayının daha çok hava sıcaklarının yükselmesinden sonra yapılan budama işlemlerinde gerçekleştiğini belirtmişlerdir. Çizelge 4.11. Çal ilçesi bağlarında uygulanan kış budamasına ait bilgiler Kış budaması Frekans % Kendim/aile üyeleri 204 60 Budama ustası 133 33,24 Budama yapan veya yaptırılan İşçi 23 6,76 kişi/kişiler Toplam 340 100 Mart 211 62,06 Şubat 129 37,94 Budamanın yapılma zamanı Toplam 340 100 Karışık budama 175 51,47 Kısa budama 121 35,59 Budama tekniği Uzun budama 44 12,94 Toplam 340 100 Gözlerde yapılan canlılık/zararlanma Evet 311 91,47 kontrolü Hayır 29 8,53 Toplam 340 100 Budamadan sonra ağlama/kanama olma Hayır 264 77,65 durumu Evet 76 22,35 Toplam 340 100 Çal’da Üreticilerin %89,12’si bağlarında yaz budaması yaparken, %10,88’i yaz budaması yapmamaktadırlar (Çizelge 4.12). Kiraz (2014) Mersin ilinde yaptığı 50 çalışmada ova ve yayla kesiminin ortalamasını aldığında %75,1 oranında yaz budaması yaptıklarını belirtmiştir. Tokat’taki bağların % 64,3’ünde (Elmalı 2008); Hatay’da % 31,8’inde (Kamiloğlu 2008) yaz budaması yapıldığı bildirilmiştir. Şanlıurfa, Van ve Siirt’te yaz budamalarına gereken önemin verilmediğini ve bilinçsizce salamura için körpe yaprakların toplandığı gözlenmiştir (Gürsöz ve ark. 2009, Uyak ve Gazioğlu Şensoy 2009, Uyak ve ark. 2011). Görülüyor ki Mersin ve Çal yöresinde yaz budamalarının diğer yörelere göre daha yoğun olarak yapılmaktadır. Çal’da üreticilerin %56,47’si uç ve filiz alma, %31,76’sı yaprak alma, %11.17’si piç ve koltuk alma ve %0,6’sı salkım seyreltme işlemi gibi yaz budaması yaptıklarını belirtmişlerdir (Çizelge 4.12). Kiraz (2014) Mersin yöresinde yaptığı çalışmada uç ve filiz alanların oranını %30 ve yaprak alma oranını ise %0,4 olarak bulmuştur. Çal’da genç asma yaprakları gelir elde etmek için üreticiler tarafında toplanarak salamuraya işlenmektedir. Çal’ın da yer aldığı Ege Bölgesinde yaprak salamuracılığı oldukça yaygındır. Ankete katılıp yaz budaması yapan 303 üreticinin %81,82’si yaz budamalarını kendisini ve/veya aile üyeleri ile birlikte yaptığını, %11,47’si işçi tuttuğunu ve %2,06’sı usta tuttuğunu belirtmişlerdir (Çizelge 4.12). Çizelge 4.12. Çal ilçesi bağlarında uygulanan yaz budamasına ait bilgiler 51 Yaz budaması Frekans % Evet 303 89,12 Budama yapan üretici sayısı ve oranı Hayır 37 10,88 Toplam 340 100 Uç ve Filiz alma 192 56,47 Yaprak alma 108 31,76 Budama uygulamaları Piç alma 23 6,76 Koltuk alma 15 4,41 Salkım seyreltme 2 0,6 Toplam 340 100 Kendim/aile üyeleri 257 84,82 Budama yapan veya yaptırılan İşçi 39 12,87 kişi/kişiler Budama ustası 7 2,31 Toplam 303 100 4.1.3.3. Bağlarda Uygulanan Sulama Teknikleri Omcanın büyüme, gelişme ve ürününü olgunlaştırabilmesi için 600 mm civarında dengeli ve düzenli bir yağışa ihtiyaç vardır (Çelik ve ark. 1998; Ergenoğlu ve Tangolar 2000). Yıllık yağış miktarının 300 mm ve altına olan yerlerde sulama yapılmadan ekonomik olarak bağcılık yapma olanağı yoktur. Yağışın yeterli olmadığı yerlerde omcanın verim ve kalitesi düşmektedir. (Çelik ve ark. 1998). Bu nedenle asmalar belirli dönemlerde sulanmalıdır. Çal’da üreticilerin %94,70’i bağlarında veya yakınında kullanılabilir bir su kaynağının olmadığını, %5,30’u kullanılabilir su kaynağı olduğunu bildirmişlerdir (Çizelge 4.13). Çal'ın yüksek bir bölgede kurulmuş olması, bağların yeraltı sularından ve Büyük Menderes nehrinden yeterince yararlanılamamasına neden olmaktadır. 52 Yöredeki üreticilerin sadece %3,82’si sulama yaptığını, %96,18’sı sulama yapmadığını belirtmişlerdir (Çizelge 4.13). Çoban ve ark. (2001) Manisa ili Alaşehir ilçesinde sulama yapanların oranını %96,3 olarak, Denizli ili Buldan ilçesinde ise %93,4 olduğunu belirtmişlerdir. Manisa ovasında son yıllarda meydana gelen taban suyu çekilmeleri artezyen ve sondaj kullanımını zorunlu hale getirmiştir. Artezyenle sulama yapanların oranı %75’dir (Geyikçi 2013). Buna karşılık Şarköy (Tekirdağ)’de üreticiler su kaynaklarının yetersizliği nedeniyle bağlarında sulama yapamadıklarını belirtmektedirler (Korkutal ve ark. 2018). Çal bölgesinde sulama yapılma oranının çok düşük olma nedeni yukarıda da belirtildiği gibi Çal'ın yüksek bir bölgede kurulmuş olmasıdır. Bu nedenle yörede sulama ile ilgili projelerin geliştirilmesi gerekmektedir. Bağlarını sulayan 13 üreticiden 11’inin damlama sulama ve 2’sinin karıkla sulama sistemini uyguladığı belirlenmiştir (Çizelge 4.13). Geyikçi (2013) Manisa ilinde yaptığı çalışmada kapsamında yer alan bağların %45’inin salma sulama, %30’unun da damlama sulama ile sulandığını belirtmiştir. Damlama sulamanın, salma sulamaya göre yaklaşık %90 bir su tasarrufu sağladığı göz önüne alınırsa, Çal ve benzeri kurak yörelerde damlama sulama yöntemi tercih edilmelidir. Ayrıca sulama yapan bu 13 üretici bağlarını meyve irileşme döneminde, ben düşme döneminde ve hasat öncesinde suladıklarını belirtmişlerdir. Bazı üreticiler üretim dönemi boyunca 2 ve üzeri sulama yapmaktadırlar (Çizelge 4.13). Bağlarını sulayan 13 üreticiden 7’si omcaları genel görünümüne, 4’ü toprağın nem durumuna, 1’i hava durumuna ve 1’i su kaynağının durumuna göre sulama yaptığını belirtmiştir. Ayrıca bu üreticilerin 8’inin sulama suyu kalitesini kontrol ettikleri ve 5’inin etmedikleri belirlenmiştir. Ankete katılıp, sulama yaptığını belirten 13 üreticiden sorun olup olmadığı soruldu. 12’si üretici sulama suyu kalitesinde sorun olmadığını, 1’i sorun olduğunu belirtmiştir (Çizelge 4.13). 53 Çizelge 4.13. Çal ilçesi bağlarının sulamasına ait bilgiler Sulamaya ait bilgiler Frekans % Bağda veya yakınında su Hayır 322 94,7 kaynağının bulunma Evet 18 5,3 durumu Toplam 340 100 Hayır 327 96,18 Evet 13 3,82 Sulama durumu Toplam 340 100 Kullanılan sulama Damla 11 84,62 yöntemleri Karık 2 15,38 Toplam 13 100 Meyve irileşme 12 41,38 Ben düşme 11 37,93 Sulama dönemleri Hasat öncesi 6 20,69 Toplam 29 100 Omcaların (sürgün, yaprak 7 53,85 vb.) genel görünümüne göre Sulama zamanına karar Toprağın nem durumuna göre 4 30,77 verme durumları Hava durumuna göre 1 7,69 Su kaynağının durumuna göre 1 7,69 Toplam 13 100 Sulama suyu kalitesinin Evet 8 61,54 kontrolü Hayır 5 38,46 Toplam 13 100 Sulama suyu kalitesinde Hayır 12 92,31 sorun durumu Evet 1 7,69 Toplam 13 100 4.1.3.4. Bağlarda Gübreleme ve Toprak İşleme Teknikleri Bağlarda gübreleme; omcalar tarafından topraktan alınan veya toprakta az miktarda bulunan besin maddelerinin organik veya inorganik maddeler halinde tekrar toprağa 54 ve/veya bitkiye uygun ve dengeli bir şekilde verilmesi, omcanın verim ve kalitenin arttırılmasına yönelik yapılan bir uygulamadır (Winkler ve ark. 1974, Çelik ve ark. 1998). Çal’da bağlarını gübreleyen üreticilerin sayısı ve oranı Çizelge 4.14’de verilmiştir. Buna göre bağlarını gübreleyen üreticilerin oranı %91,47’i gübrelemeyenlerin ise %8,53’dür. Gübreleme yapan üreticiler verilecek gübre çeşidi ve miktarını; kendi alışkanlıklarına (%34,4) ve bağda yaptıkları gözlemlere (%34,08) göre karar verdiklerini belirtirlerken %23,79’u yaptırdığı toprak analizi sonucuna göre karar vermektedirler. Gübreme yapan 311 üreticinin %53,7’ü bağlarında amonyum sülfat gübresi kullanmaktadır. Geride kalan kısmı ise triple süper fosfat, kompoze gübre, DAP (di amonyum fosfat), potasyum sülfat gübrelerini kullanmaktadırlar. (Çizelge 4.14). Çizelge 4.14. Çal ilçesi bağlarının gübrelenmesine ait bilgiler Gübrelemeye ait bilgiler Frekans % Evet 311 91,47 Hayır 29 8,53 Gübreleme durumu Toplam 340 100 Kendi alışkanlıkları 107 34,40 Bağda yaptıkları gözlemler 106 34,08 Toprak analizi sonucu 74 23,79 Bitki büyüklük ve yaşı 13 4,18 Gübre çeşidi ve miktarının Teknik elemanlara danışma 6 1,94 belirlenmesi Rastgele 5 1,61 Toplam 311 100 Amonyum sülfat 167 53,70 Triple Süper fosfat 66 21,22 Bağda kullanılan ticari Kompoze gübre 53 17,04 (inorganik) gübre çeşitleri DAP (Diamonyum fosfat) 21 6,75 Potasyum sülfat 4 1,29 Toplam 311 100 Kiraz (2014) Mersin ilinin ovada ve yayla kesiminde bağcılık yapan üreticilerin %96,3’ünün topraktan gübreleme yaptığını ve bunların % 18,9’unun toprak analizi yaptırdığını belirtmiştir. Hatay’da bağcıların % 90’ının gübreleme yaptığı ve % 10’unun 55 toprak ve yaprak analizi yaptırdığı (Kamiloğlu 2008), Şanlıurfa’da % 30’unun gübreleme yaptığı ve % 6’sının toprak analizi yaptırdığı (Gürsöz ve ark. 2009), Alaşehir yöresinde % 100’ünün gübreleme yaptığı ve % 20’inin toprak analizi yaptırdığı (Yener ve ark., 2008) belirtilmektedir. Çoban ve ark. (2001) da Manisa Alaşehir’de toprak analizi yaptırma oranı % 60,4; Denizli Buldan’da % 93,3 olarak belirlemişlerdir. Edirne Yeniköy’de de bağcıların % 95’i gübreleme yapmaktadır (Korkutal ve ark. 2009). Buna karşılık Diyarbakır bağlarında gübreleme uygulaması yok denecek kadar azdır (Atalay ve ark. 2003). Van ilinde ise bağlarda gübrelemeye gereken önem verilmemektedir (Uyak ve Gazioğlu Şensoy 2009). Gübrelerin etkin bir şekilde kullanılmasını sağlamak için mutlaka toprak analizi sonuçlarının bilinmesi gerekir (Çoban ve ark. 2001). Köse ve ark. (2011) Merzifon bağlarında kullanılacak gübre çeşidi ve miktarını kulaktan dolma bilgilerle ve rastgele, Tokat’ta %95,71’i sadece kendi deneyimleriyle, %4,29’u ise kendi deneyimleri ve satıcı tavsiyesiyle (Elmalı 2008), Şanlıurfa’da %79,4’ünün kendi deneyimleriyle, analiz yaptırmayan işletmelerin %20,6’sının teknik elemanlara danışarak (Gürsöz ve ark. 2009) belirlediği bildirmiştir. Mersin’in ova kesiminde bağcıların işletmelerin %35,54’ü, yayla kesiminde %44,85’i kompoze gübreyi tercih etmektedirler (Kiraz 2014). Yapılan diğer çalışmalarda; Tekirdağ’da kompoze gübreyi tercih edenlerin oranı %59,2 (Bahar ve ark. 1999), Hatay’da %85 (Kamiloğlu 2008), Şanlıurfa’da %93 (Gürsöz ve ark. 2009)’dür. Buna karşılık Çanakkale’ de nitratlı gübrelerin (Dardeniz ve ark. 2001), Alaşehir’de amonyum sülfat ve amonyum nitrat’ın (Yener ve ark. 2008) tercih edildiği görülmektedir. Manisa’da bağcıların %4’ü amonyum sülfat ve %1’i triple süper fosfat gübrelerini (Geyikçi 2013) ve Tokat’da ise en çok DAP (di amonyum fostat) gübresini 56 (%62) tercih etmektedirler (Altıncı ve ark. 2017). Yapılan çalışmalar incelendiğinde, yörelere göre bağcıların tercih ettikleri gübreler değişiklik göstermektedir. Çal ilçesi bağlarında üreticilerin %85,59’u yaprak gübresi kullanmaktadır. (Çizelge 4.15). Kiraz (2014) Mersin ilinde yaptığı çalışmada bağlarda yaprak gübresi kullanan üretici oranını %46,9 olduğunu belirtmiştir. Bahar ve ark. (1999) Tekirdağ yöresindeki bağcıların %10,8’inin, Uyak ve Gazioğlu Şensoy (2009) Alaşehir’de %84,6’sının, Gürsöz ve ark. (2009) Şanlıurfa’da %27’sinin, Kamiloğlu (2008) Hatay Hassa’da %22,7’sinin yaprak gübresi uyguladıklarını bildirilmiştir. Yapılan bu çalışmalara göre; Çal ilçesindeki bağlarda yaprak gübresi uygulamasının Mersin, Tekirdağ, Şanlıurfa ve Hatay’dan daha yüksek olmasına karşılık, Alaşehir’le benzerlik göstermektedir. Gübreme yapan 291 üreticinin bağlarında kullandıkları yaprak gübresi çeşitleri ve oranları Çizelge 4.17’de verilmiştir. Yörede yaprak gübresi olarak; makro besin elementlerinden N, P, K ve mikro besin elementlerinden Fe, Zn, Cu kullanılmaktadır. Çizelge 4.15. Çal ilçesi bağlarında yaprak gübresi kullanma durumu ve kullanılan yaprak gübresi çeşitleri Yaprak gübresi kullanımı ve çeşitleri Frekans % Evet 291 85,59 Yaprak gübresi kullanımı Hayır 49 14,41 Toplam 340 100 Azot 276 81,18 Potasyum 241 70,88 Fosfor 199 58,53 Yaprak gübresi çeşitleri Demir 75 22,06 Çinko 45 13,23 Bakır 15 4,41 Çal ilçesi bağlarında üreticilerin %27,94’ü çiftlik gübresi kullanırken %72,06’sı kullanmamaktadır (Çizelge 4.17). Bağda çiftlik gübresi kullananların 10,53’ü her yıl bu 57 uygulamayı tekrar ederken, % 43,16’sı 3 yılda bir, % 33,68’i 2 yılda bir ve %12,63’ü 4 yılda bir tekrarlanmaktadırlar. Yapılan çalışmalarda Mersin’de %75,5 (Kiraz, 2014) ve Manisa’da %42,0 (Geyikçi 2013), Edirne Uzunköprü’de % 2,63 (Korkutal ve ark. 2009) oranında çiftlik gübresi kullanıldığı tespit edilmiştir. Ergenoğlu ve Tangolar (2000) bağ toprağının iyileştirilmesi amacıyla 3-4 yılda bir dekara 3-5 ton çiftlik gübresi uygulanması gerektiğini önermektedirler. Arık ve Aydın (2017) da Manisa Alaşehir yöresi topraklarının organik madde kapsamlarının artırılması gerektiğini ve bölgenin sıcak olmasından dolayı organik maddenin hızlı parçalandığını ifade ederek her yıl çiftlik gübresi gübreleme yapılmasını önermişlerdir. Kacar ve Katkat (2007)’ta bağlarda organik madde durumuna göre 2-3 yılda 1 kez 10-20 ton/ha çiftlik gübresinin toprağa karıştırılması gerektiğini belirtmişlerdir. Çizelge 4.16. Çal ilçesi bağlarında çiftlik gübresi kullanma durumu ve kullanma sıklığı Çiftlik gübresi kullanma ve sıklığı Frekans % Kullanmıyorum 245 72,06 Kullanılan çiftlik gübresi Kullanıyorum 95 27,94 Toplam 340 100 3 yılda bir 41 43,16 2 yılda bir 32 33,68 Çiftlik gübresi uygulama sıklığı 4 yılda bir 12 12,63 Her yıl 10 10,53 Toplam 340 100 Bağcılıkta toprak işleme yabancı otların yok edilmesi, toprağın havalandırılması ve ısıtılması, toprakta bulunan bitki besin maddelerinin alımının kolaylaştırılması ve 58 kayıpların önlenmesi, toprağın su tutma kapasitesinin arttırılması, sulama ve yağışlardan sonra toprak yüzeyinde oluşan kaymak tabakasının kırılarak su kaybının önlenmesi, gübrelerin toprağa karıştırılması amacıyla yapılır (Çelik ve ark. 1998). Bu amaçla ülkemizde bağ toprağının yılda 4-5 kez işlenmesi yeterlidir. (Uzun 2004). Çal ilçesinde üreticilerin tamamı bağ toprağını işlemekte olup büyük çoğunluğunun (%84,70) yılda 3-4 kez bu işlemi gerçekleştirdikleri belirlenmiştir (Çizelge 4.17). Ayrıca bağlarda toprak işleme alet ve ekipmanı olarak pulluk, kazayağı, diskaro, motorlu çapadan yararlanılmaktadır. Yöre üreticileri bu alet ve ekipmanlarından başta pulluk (%70,0) olmak üzere sırasıyla kazayağı (%20,88), diskaro (%7,06) ve (%2,06) motorlu çapa kullandığını belirtmiştir (Çizelge 4.17). Çalışmada üreticilerin tamamı bağlarında yabancı ot kontrolü yapmakta olup, %95,29’u sıralar arasında yabancı ot kontrolünü, toprak işleme alet ve ekipmanı ile toprağı işleyerek ve %4,42’si ot ilacı kullanarak, sıralar üzerinde ise, %52,35’i elle çapalama/yolma, %39,42’si mekanik olarak otları biçme veya yolma ve %8,23’ü ot ilacı kullanarak gerçekleştirmektedir (Çizelge 4.17). Yapılan çalışmalarda genelde toprak işlemesinin yapıldığı fakat yıllık işleme sayısının değiştiği belirtilmiştir. Nitekim Kiraz (2014) Mersin ili bağlarında yıl içerisinde toprak işleyen üreticilerin oranının %97,3 olduğunu ve %40,5’inin yılda 2 kez ve %33,2’sinin 1 kez toprak işlediğini belirlemiştir. Şanlıurfa’da bağcıların % 86’sı yılda 3-4 kez, (Gürsöz ve ark. 2009), Edirne Yeniköy’de tamamı yılda 1-3 kez (Korkutal ve ark. 2009). Tokat’ta % 94,29’u yılda 1-3 kez (Elmalı 2008) toprak işlemesi yapmaktadır. Van’da toprak işlemeye önem verilmediği için yılda sadece 1 kez ilkbaharda toprak işlemesi yapılmaktadır (Uyak ve Gazioğlu Şensoy 2009). 59 Toprak işlemesinin genellikle el frezeleri, pulluk, kazayağı, tırmık, kültüvatör, diskaro, bağ motoru ve küçük el aletleri ile yapıldığı da belirtilmiştir (Dardeniz ve ark. 2007; Durgut ve Arın 2005). Çizelge 4.17. Çal ilçesi bağlarında toprak işleme durumu, işleme sıklığı ve yabancı ot kontrolü Toprak işleme uygulamaları Frekans % Evet 340 100 Hayır 0 0 Toprak işleme durumu Toplam 340 100 3-4 kez 288 84,70 1-2 kez 47 13,83 Toprak işleme sıklığı 5-6 kez 5 1,47 Toplam 340 100 Pulluk 238 70,00 Kazayağı 71 20,88 Kullanılan aletler Diskaro 24 7,06 Motorlu çapa 7 2,06 Toplam 340 100 Evet 340 100 Hayır 0 0 Yabancı ot kontrolü Toplam 340 100 Toprak işleme 324 95,29 Ot ilacı 15 4,42 Sıralar arasında yabancı ot Mekanik olarak otları 1 0,29 kontrolünde kullanılan yöntemler biçme veya yolma Toplam 340 100 Elle çapalama/yolma 178 52,35 Mekanik olarak otları 134 39,42 Sıralar üzerinde yabancı ot biçme veya yolma kontrolünde kullanılan yöntemler Ot ilacı 28 8,23 Toplam 340 100 60 4.1.3.5. Bağlarda Hastalık ve Zararlılarla Mücadele Bağcılıkta hastalık ve zararlılarla mücadele üzerinde en fazla durulan önemli bir konudur. Bağları hastalık ve zararlılardan korunmak için kimyasal mücadele yöntemi yaygın olarak tercih edilmektedir. Ancak kimyasal mücadelenin uygun zaman ve dozda yapılmaması; doğal dengenin bozulması ve üzümün ilaç kalıntılarıyla kirlenmesi sorunlarını beraberinde getirmektedir. Çal’da üreticilerin tamamı külleme, %99,70’i mildiyö, %23,53’ü kurşuni küf, %7,94’ü ölü kol gibi hastalıklarla ve %97,06’sı salkım güvesi, %33,23’ü trips gibi zararlılarla mücadele etmektedirler (Çizelge 4.18). Üreticilerin %67,94’ü mildiyö ve %18,82’si külleme hastalığı ile mücadelede zorlandıklarını ve son yıllarda özellikle son üretim sezonunda külleme ve mildiyö hastalığı ve salkım güvesi zararlısı ile mücadele ettiklerini belirtmişlerdir. Üreticiler ayrıca mildiyö hastalığının ortalama %34,38 oranında, külleme hastalığının %24,58 oranında ürün kaybına sebep olduğunu belirtmişlerdir. Görülüyor ki bağlarda külleme, mildiyö ve kurşuni küf gibi mantari hastalıklar ile salkım güvesi ve yaprak pireleri (empoaska) gibi zararlılar bazı yıllarda önemli zararlar meydana getirebilmektedir (Dardeniz ve ark. 2001). Bu hastalık ve zararlılara ilaveten Mersin’deki bağlarda ölü kol, kav ve antraknoz gibi hastalıklarla ve kırmızı örümcek, unlu bit, göz kurdu, trips, salyangoz gibi zararlılarla da mücadele edildiği saptanmıştır (Kiraz 2014). Akar ve Çelik (2005) yaptıkları çalışmalarında, Ankara iline bağlı Çubuk ilçesinde %90, Elmadağ’da %41, Güdül’de %40, Kalecik’te %56, Kazan’da %33 ve Polatlı’da %68’inde hastalık ve zararlılara karşı ilaçlama yapıldığını saptamışlardır. Yener ve Cebeci, (2013) Manisa ili Sarıgöl ilçesi bağlarında üreticilerin %87,6’sının ilaçlama yaptığını belirtmektedir. Gürsöz ve ark. (2009) Şanlıurfa’da %72’sinde 61 Korkutal ve ark. (2009) Edirne’de %95’inde hastalık ve zararlılara karşı ilaçlama yapıldığını kimyasal ilaçlama yapıldığını bildirilmiştir. Hormon (büyümeyi düzenleyici maddeler) uygulamaları salkım boylarının uzatılması ve tanelerin irileştirilmesi amacıyla başvurulan metotlardan birisidir. Hormon olarak bilinen preparatların (büyümeyi düzenleyici maddeler) Çal’da kullanılma oranı %79,41’dir. Manisa Alaşehir’de bu oran %85.3, Denizli Buldan’da %96.6’dır (Çoban ve ark. 2001). Alaşehir ilçesinde bağlarında hormon kullananların oranının ise %95.39 olduğu saptanmıştır (Yener ve ark. 2008). Geyikçi (2013) de Manisa ilinde yaptığı çalışmada üreticilerin %84,0’ünün hormon kullandığını belirtmiştir. Çal bölgesinde hormon kullanan üretici oranının diğer bölgelere göre düşük olduğu görülmektedir. 62 Çizelge 4.18. Çal ilçesi bağlarında mücadele edilen hastalık ve zararlılar Hastalık ve zararlılar mücadele Frekans % Külleme 340 100,00 Mildiyö 339 99,70 Her yıl düzenli olarak mücadele edilen hastalık ve zararlılar Salkım güvesi 330 97,06 Trips 113 33,23 Kurşuni küf 80 23,53 Ölü Kol 27 7,94 Mildiyö 231 67,94 Külleme 64 18,82 Kural ve talimatlara uyulmasına rağmen mücadelesinde zorlanılan hastalık veya Salkım güvesi 20 5,88 zararlılar Ölü Kol 14 4,12 Trips 11 3,24 Toplam 340 100 Külleme 340 100,00 Mildiyö 340 100,00 İlaçlama yapılan hastalık ve zararlılar Salkım güvesi 323 95,00 Trips 105 30,88 Kurşuni küf 64 18,82 Ölü kol 31 9,12 Mildiyö 225 34,38 Külleme 12 24,58 Ürün kaybı oranı Salkım güvesi 14 17,50 Trips 23 9,59 Evet 270 79,41 Hayır 70 20,59 Büyümeyi düzenleyici/hormon kullanımı Toplam 340 100 63 Yörede üreticilerin %80,0’i bitki koruma ürünü (BKÜ) kayıt defteri sahibi olduklarını ve %20,0’si kullandıkları ilaçların reçeteli olduğunu belirtmişlerdir (Çizelge 4.19). Reçeteli ilaç kullanan üreticiler, iyi tarım uygulaması yaptığı için reçeteli ilaç alamaya dikkat ettiklerini belirtmişlerdir. BKÜ kullanan üreticinin (68 adet) %80’88’i reçetesini Tarım il/ilçe Müdürlüğü personeline yazdırmaktadır. İlaçlama konusunda ise %39,12’si İlaç Bayi ve Kendi deneyimine ve %38,82’si İlaç Bayi ve Tarım il/ilçe Md.’ğüne danışarak ilaçlama yaptığını belirmiştir (Çizelge 4.19). Üreticilerin büyük bir çoğunluğu (%91,76) kullandıkları tarım ilaçlarının ruhsatlı olup olmadığını, ayrıca %85,59’u kullandıkları ilaçların son kullanma tarihlerini kontrol etmektedir (Çizelge 4.19). Ankete katılan üreticilerin %87,94’ü e aldıkları tarım ilaçlarını; etiketinde belirtilen hastalık ve zararlılardan başka hastalık ve zararlılara karşı da kullanmaktadır (Çizelge 4.19). Bozcaada bağcılarının %52’si kendi deneyimleri ile %29’u ise teknik elemana danışarak hastalık ve zararlılara karşı kimyasal mücadele yapmaktadırlar (Özpınar ve ark. 2002). Kiraz (2014) ise Mersin ilinde bağcılarının %29,6’sinin kendi deneyimi ve ilaç bayisine danışarak ve %28,3’ünün ilaç bayisine danışarak hastalık ve zararlılara karşı kimyasal mücadele yaptıklarını belirtmiştir. Son ilaçlama tarihi ile hasat tarihi arasında geçen süre insan sağlığı açısından çok önemlidir. Ankete katılan üreticilerin %93,24’ü son ilaçlama ile hasat tarihi arasındaki süreye dikkat etmekte ve %6,76’sı dikkat etmemektedir (Çizelge 4.19). Çal’da son ilaçlama tarihi ile hasat tarihi arasında geçen süreye dikkat eden üretici sayısının oldukça fazla olduğu görülmektedir. Yörede bu oranın daha da artması için ilaçlar ve ilaçlama konusunda üreticilere eğitimlerin verilmesi gerekmektedir. Ayrıca yörede üreticilerin hiç biri şimdiye kadar ürünlerinde kalıntı analizi de yaptırmamıştır. 64 Çizelge 4.19. Çal ilçesi bağlarında ilaçlama durumu Bağlarda ilaçlama durumu Frekans % Yok 272 80,00 Bitki koruma ürünü (BKÜ) kayıt defteri Var 68 20,00 Toplam 340 100 Kullanmıyorum 272 80,00 Reçeteli ilaç kullanma durumu Kullanıyorum 68 20,00 Toplam 340 100 TİM 55 80,88 Reçeteyi yazan kurum veya kuruluş STD 13 19,12 Toplam 68 100 İB + Kd. 133 39,12 İB + TİM. 132 38,82 İB 57 16,76 İlaçlama konusunda danışılan kimse Kd. 7 2,06 Td. 5 1,47 TİM 4 1,18 Z.F.İ.B. 2 0,59 Toplam 340 100 Evet 312 91,76 Kullanılan tarım ilacının ruhsat durumu Hayır 28 8,24 Toplam 340 100 Ediyorum 291 85,59 Kullandığınız ilacın son kullanma tarihi kontrolü Etmiyorum 49 14,41 Toplam 340 100 Kullanılan ilaçların etiketinde belirtilen Kullanmıyorum 299 87,94 hastalık ve zararlıdan başkasına kullanma durumları Kullanıyorum 41 12,06 Toplam 340 100 Üreticilerin son ilaçlama ile hasat tarihi Evet 317 93,24 arasındaki süreye dikkat etme durumları Hayır 23 6,76 Toplam 340 100 65 Çizelge 4.19. Çal ilçesi bağlarında ilaçlama durumu (devam) Bağlarda ilaçlama durumu Frekans % Üreticilerin üründe kalıntı analizi yaptırma Hayır 340 100,00 durumları Evet 0 0 Toplam 340 100 Üreticiler yörede bağlara zarar veren doğa olaylarını 8 ile 2 puan arasında puanlayarak son yıllarda en fazla zarar veren doğa olayının 7,61 ortalama puan ile dolu yağışı olduğunu belirtmişlerdir. Dolu yağışını, sırasıyla 7,05 ortalama puan ile kuraklık, 5,12 puan ile don, 4,69 ortalama puan ile kırağı, 4,4 ortalama puan ile aşırı sıcak, 3,79 ortalama puan ile aşırı güneş ve 2,28 ortalama puan ile yağmurlar izlemiştir (Çizelge 4.20). Yörede sulama imkânlarının kısıtlı olması, sıcak geçen yaz aylarının üretim miktarını ve kaliteyi olumsuz etkilediklerini de ifade etmişlerdir. Çizelge 4.20. Çal ilçesinde bağlara zarar veren doğa olayları ve zarar puanlaması Bağlara zarar veren doğa olayları O r t a l a m a p u an Dolu yağışı 7,61 Kurak 7,05 Don 5,12 Kırağı 4,69 Aşırı sıcak 4,40 Aşırı güneş 3,79 Yağmur 2,28 66 4.1.3.6. Bağlarda Hasat, Üzümün Değerlendirilmesi ve Pazarlama Çal’da yaygın olarak üretilen Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinin ortalama verimi 874 kg/da ve Çal Karası üzüm çeşidinin ortalama verimi 786 kg/da’dır. Yörede yetiştirilen diğer çeşitlere ait verim değerleri Çizelge 4.21’de verilmiştir. TÜİK 2018 verilerine Manisa’da 1 da alandan ortalama 1 529 kg üzüm alınırken Denizli’de bu rakam ortalama 920 kg’dır (Anonim 2018). Verim açısından Çal yöresi Manisa yöresi kıyaslandığında çok geride kalırken, Denizli ortalamasına yakın verimin elde edildiği gözükmektedir. Bu konuda yapılmış diğer çalışmalar göre; Tokat ili merkez ilçede 381,66 kg/da (Elmalı 2008), Edirne Yeniköy’de şaraplık çeşitlerde 500 kg/da ve sofralık çeşitlerde 600 kg/da (Korkutal ve ark. 2009), Van’da 200–300 kg/da (Uyak ve Gazioğlu Şensoy 2009), Mersin ili genelinde ortalama üzüm verimi 1265,1 kg/da (Kiraz 2014), Diyarbakır’da 661 kg/da (Karataş ve ark. 2015), Tekirdağ Şarköy’de sofralık çeşitlerde 1500 kg/da ve şaraplık çeşitlerde 1000 kg/da (Korkutal ve ark. 2018)’dır. Çizelge 4.21. Çal’da üretilen çeşitler ve verimleri (kg/da) Çeşitler Verim (kg/da) Alphonse Lavallée 1100 Merlot 1075 Boğazkere 930 Öküzgözü 921 Şiraz 912 Sultani Çekirdeksiz 874 Razakı 844 Çal Karası 786 Çal’da üzüm hasadı ile ilgili bilgiler Çizelge 4.22’de verilmiştir. Buna göre üreticilerin %61,47’si hasadı işçi tutarak ve %38,53’ü kendi/aile üyeleri ile gerçekleştirmektedir. 67 Son yıllarda meydana gelen iklim değişikliği nedeniyle; üreticilerin %87,94’ü asmaların sürme ve hasat zamanlarında bir değişim olmadığını, %12,06’sı değişim olduğunu ve ayrıca üreticilerin %91,76’sı sofralık üzümlerde hasadı erkene almak/geciktirmek için herhangi bir uygulama yapmadığını belirtirken %8,24’ü uygulama yaptığını belirtmiştir. Üreticilerin büyük çoğunluğu (%89,12) hasat zamanına müdahale etmek istemektedir. Yörede üreticilerin %55,29’u ürün tahmini yaparken %44,71’i ürün tahmini yapmamaktadır. Üreticiler özellikle goble terbiye sistemi ile üretim yapılan alanlarda, salkımların omca içerisinde gözükmesinin zor olmasından dolayı ürün tahmini yapmakta güçlük çektiklerini, telli terbiye sistemi ile üretim yapılan alanlarda ise daha kolay ürün tahmini yapabildiklerini belirtmişlerdir. Üzümlerde olgunluğun en önemli kriteri; kuru madde ve asit içeriği ile kuru madde/ asit içeriği oranının verdiği değer olan olgunluk indisidir. Çal’da üreticilerin %64,12’si hasadı alıcı isteğine göre, %15,0’i rengine göre, %10,88’i SÇKM/asit oranına göre ve %10,0’u tadına göre hasadı gerçekleştirdiğini belirtmiştir (Çizelge 4.22). Kiraz (2014) Mersin bölgesinde üreticilerin %88,2’si ürünün rengine ve tadına bakarak, %9,4’ü ise alıcı isteğine göre hasat zamanına karar verdiğini belirtmiştir. Manisa Alaşehir ve Denizli Buldan yörelerinde üreticiler üzümün rengine ve tadına bakarak hasat zamanına karar vermektedir (Çoban ve ark. 2001). Trakya’da üreticilerin % 67’si tadarak üzüm hasadına karar vermektedirler. 12’si ise yöredeki üzüm işleme ve şarap tesislerinin açılış tarihlerinin hasat zamanının belirlenmesinde etkili olduğunu söylemişlerdir. Geriye kalan üreticiler kendi deneyimlerine göre derim zamanına karar vermektedirler (Durgut ve Arın 2005). Çal bölgesinde hasat zamanının belirlenmesinde özellikle şaraplık üzümlerin hasadında alıcı isteğinin öne çıktığı görülmektedir. Çal üreticilerinin %82,94’ü elde ettiği verimden memnun değil iken, %17,06’sı memnun olduğunu ve %71,18’i elde ettiği kaliteden memnunken, %28,82’si memnun olmadığını belirtmiştir (Çizelge 4.22). Daha önce de değinildiği üzere Çal’ın topografik 68 özelliklerinin bağlarda sulama yapılmasını kısıtlaması ve bu nedenle bağlarda verim ve kalite düşüklüğüne neden olmaktadır. Bunun da üreticilerin verim memnuniyetini azalttığı söyleyebiliriz. Çizelge 4.22. Çal’da üzüm hasadı ile ilgili bilgiler Hasat bilgileri Frekans % İşçi 209 61,47 tutuyorum Hasadı kimin yaptığı Kendim/ailem 131 38,53 Toplam 340 100 Son yıllarda asmaların sürme ve hasat Hayır 299 87,94 zamanlarındaki değişim Evet 41 12,06 Toplam 340 100 Üreticilerin üzümlerde hasadı erkene Hayır 312 91,76 almak/geciktirmek için herhangi bir uygulama Evet 28 8,24 yapma durumları Toplam 340 100 Üreticilerin hasat zamanına müdahale etmek Hayır 303 89,12 istemeleri Evet 37 10,88 Toplam 340 100 Evet 188 55,29 Hayır 152 44,71 Üreticilerin ürün tahmini yapma durumu Toplam 340 100 Alıcı isteğine 218 64,12 Rengine göre 51 15,00 Üreticilerin hasat olgunluğunu belirleme ölçütleri SÇKM/asit 37 10,88 Tadına göre 34 10,00 Toplam 340 100 69 Çizelge 4.22. Çal’da üzüm hasadı ile ilgili bilgiler (devam) Hasat bilgileri Frekans % Hayır 282 82,94 Verim memnuniyeti Evet 58 17,06 Toplam 340 100 Evet 242 71,18 Kalite memnuniyeti Hayır 98 28,82 Toplam 340 100 Üreticiler ürettikleri üzümün %76,0’sını şarap, %13,2’si kurutmalık, %6,3’ü sofralık ve %4,5’i pekmez olarak değerlendirmektedirler (Çizelge 4.23). Manisa ili Sarıgöl ilçesi bağlarında üretilen üzümün %58.92’i sofralık , %6.20’i kurutmalık , %34.88’i ise kurutmalık-sofralık olarak değerlendirilmektedir. Bu değerler yörede sofralık yetiştiriciliğin daha yaygın olduğunu göstermektedir (Yener ve Cebeci 2013) . Alaşehir ilçesinde üreticilerin %51.56’sı kurutmalık, %35.94’ü kurutmalık-sofralık ve %12.50 sofralık olarak üzüm yetiştiriciliği yapmaktadır (Yener ve Ark. 2008). Manisa Alaşehir’de bağcılarının üzüm yetiştirme amaçları genellikle kurutmalık (%51,5), Denizli Buldan’da ise sofralık (%85,0) olarak değerlendirme yönündedir (Çoban ve ark. 2001). Mardin ili Savur ilçesinde yapılan bir çalışmada üreticiler %79’u üzümleri kurutmalık, %69’u ise sofralık olarak değerlendirildiği bildirilmektedir (Çakır ve ark. 2015). Bu çalışmada, Çal yöresinde şaraplık üzüm üretiminin öne çıktığı görülmektedir. Çizelge 4.23. Çal’da üretilen üzümü değerlendirme şekilleri Hasat edilen ürünlerin değerlendirilme şekli % Şarap 76,0 Kurutmalık 13,2 Sofralık 6,3 Pekmez 4,5 Toplam 100 70 4.1.3.7. Üreticilerin Yaşadıkları Sorunlar Yöre bağcılarının yetiştiricilikte yaşadıkları sorunlar Çizelge 4.24’de verilmiştir. Buna göre; üreticilerin %52,65’i salkımlarda kuruma, tane iriliği, boncuklanma, tanelenme, güneş yanıklığı-çillenme gibi konularda sorunlar yaşadıklarını belirtirken %46,48’i herhangi bir sorunla karşılaşmadığını belirtmiştir. Diğer yandan üreticilerin çözülmesi gerektiğine inandığı; ilaç, gübre ve akaryakıt vb. girdi maliyetlerinin yüksek olması, üzüm fiyatlarının düşük olması, devlet desteklerinin düşük olması, sulama sorunları, parçalı arazilerin toplulaştırılması gibi sorunlarında ön plana çıktığı belirlenmiştir. Denizli ili Çal ilçesi (Kadıoğlu 2008) ve Denizli ili Bekilli ilçesi bağlarında (Kapluhan 2014) çözüm bekleyen önemli sorunların başında verim düşüklüğü ve pazarlama gelmektedir. Diyarbakır’da da üreticilerin pazarlama ve yetiştirme tekniği (gübreleme, sulama, budama ve terbiye şekli) ile ilgili sorunlar konularında bilgi eksiklikleri gibi sorunları bulunmaktadır (Karataş ve ark. 2015). Kiraz (2014) Mersin ilinde yaptığı çalışmada, üreticilerin %19,5’i girdi maliyetlerinin yüksek olmasının, %5,4’ü üzüm fiyatlarının düşük olmasının işletmelerin karşılaştığı sorunlar arasında göstermektedir. Trakya’da üzüm üreticilerinin %27’sinin herhangi bir sorunla karşılaşmadığı, %17’sinin sulama suyu, %16’sının pazarlama, %8’inin üzüme verilen fiyatların azlığı, %7’sinin tarımsal mücadele amaçlı kullanılan ilaçların pahalı olduğu, %5’i soğuk hava depolarının olmadığı konusunda sıkıntılarının olduğu tespit edilmiştir (Durgut ve Arın 2005). Kamiloğlu (2008) da Hatay Hassa’da üzüm üretimi yapan tarım işletmelerinin genel durumu ve sorunlarının belirlemek amacıyla yaptığı çalışmada, üreticilerin %17,0’sinde, bağcılıkla ilgili herhangi bir sorunlarının olmadığı, %83,0’ünde ise; pazarlama, bağlarda asma kuruması fiyat düşüklüğü, verim düşüklüğü, teknik bilgi yetersizliği, doğrudan gelir desteğinin azlığı ve zamansız verilmesi ile girdi maliyetlerinin yüksekliği gibi sorunların bulunduğu saptanmıştır. Van’daki bağlarda en önemli sorunlar; bağ parsellerinin çoğunlukla yerleşim yerleri içinde olması ve miras 71 yolu ile sürekli bölünmesi, parsellerinin küçüklüğü nedeniyle modern bağcılık tekniğinin uygulanamaması yanında teknik bilgi eksikliği, su problemi, hastalık ve zararlılar ile yabancı mücadelesi olarak sıralanmıştır (Uyak ve Gazioğlu Şensoy 2009). Bu sonuçlara bakıldığında özellikle girdi fiyatların yüksek olması üreticilerin ortak sorunları olarak belirlenmiştir. Çal’da sulama kaynaklarının kısıtlı olması, özellikle salkımlarda kurumalara yol açtığı üreticiler tarafından belirtilmiştir. Bölgede kısıtlı olan sulama kaynaklarının çoğaltılması özellikle salkım kuruması sorununu azaltacağı hem de alınan verimi arttırabileceği öngörülmüştür. Çizelge 4.24. Çal ilçesi bağlarında karşılaşılan sorunların Sorunlar Frekans % Salkımlarda kuruma 74 21,76 Tane iriliği 71 20,88 Boncuklanma 13 3,82 Tanelenme 11 3,24 Güneş yanıklığı-Çillenme 10 2,95 İlaç, gübre ve akaryakıt fiyatlarının yüksek olması 304 89,41 Üzüm fiyatlarının düşük olması 262 77,06 Devlet desteklerinin düşük olması 187 55,00 Sulama sorunları 177 52,06 Parçalı arazilerin toplulaştırılması 90 26,47 Sorun yaşamayanlar 161 47,35 Çizelge 4.25 bütünüyle incelendiğinde, Çal’da üzüm üreticilerin %54,41’i üzümünü Ağustos, %36,47’si Eylül ve %9,12’si Ekim ayında hasat etmektedirler. Üreticilerinin büyük bir kısmı (%98,82) hasat ettikleri ürünü sınıflandırmamalarına karşılık çok az sayıda üretici (%1,18) ürününü sınıflandırmaktadır. Üreticilerin %99,41’i ürününü 72 bağdan tüccara verdiğini ve %0,59’u ürününü kendisinin pazarda sattığını belirtmiştir. Bu sonuç yörede üzümlerin satışında tüccarların egemen olduğunu göstermektedir. Kiraz (2014) Mersin ilinin oldukça uzun bir hasat zamanına sahip olduğunu belirterek, Tarsus beyazı ve Victoria çeşitlerinin Temmuz ayının son haftasında, Takkara ve Kişniş üzüm çeşitlerinin Ağustos ayı sonunda, Göğüzüm ve Dilmit üzüm çeşitlerinin Eylül ayının ilk haftasında hasat edildiğini bildirmiştir. Kara ve Demirhan (2005), Konya yöresinde yapıkları çalışmada; hasadın 25 Ağustos’ta Çavuş üzüm çeşidi ile başlayıp 18 Eylül’de Kalecik Karası ile sona erdiğini, Akgün ve ark. (2005) da Gaziantep yöresinde yapıkları çalışmada; hasadın Temmuz ayının ikici haftasında Uslu, Trakya İlkeren ve Yalova İncisi üzüm çeşitleri ile başladığını ve Eylül’ün son iki haftasında Dökülgen ve Hönüsü üzüm çeşitleri ile sona erdiğini saptamışlardır. Görüldüğü üzere üzüm hasat tarihleri yöreye ve çeşitlere göre değişmektedir. Yörede ürünün satış fiyatının belirlenmesinde üreticilerin %62,65’i alıcının teklifini kabul etmek zorunda kaldığını, %20,29’u önce pazardaki fiyatı öğrendiğini, sonra en yüksel fiyatı veren alıcıya ürününü sattığını belirtmişlerdir. Bu sonuç bölgede üzüm fiyatlarını alıcıların belirlediği, üreticilerin fiyatlarının belirlenmesinde fazla etkisinin olmadığını göstermektedir. Üreticilerin %81,47’si ürününü vadeli, %18,53’ü ise peşin olarak sattığını belirtmiştir. Üreticilerin %51,18’i ürünün pazar fiyatını, arkadaş ve tanıdıklardan, %38,23’ü tüccardan (alıcıdan), %10,59’u düzenli olarak pazara (ilçeye) giderek öğrenmektedir. Ankete katılan üreticiler arasında fiyat açısından ürünlerinin satışı esnasında rekabet olmadığı (%82,65) belirtilmiştir. Bölgede üreticiler arasında birlik bulunmaması sebebiyle alıcıların fiyatların belirlenmesinde etkisinin büyük olduğu düşünülebilir. Fiyat açısından rekabet olduğunu söyleyen üreticiler (59 adet) bu rekabetten olumsuz yönde etkilenmemektedirler. Satış döneminde üreticilerin %57,06’sına 3, %25,88’ine 4 ve %17,06’sına da 2 tüccar (alıcı) gelmektedir. Üreticilerin kuracağı “Üretici birliği” sayesinde üzüm fiyatlarının belirlenmesinde, satışların peşin olarak gerçekleşmesinde üreticilerin söz sahibi olması yanında yörede 73 üreticilerin tek bir alıcıya bağlı kalmadan ürünlerini satabileceği birden fazla alıcının olması durumunda rekabette de etkili olabileceği düşünülebilir. Çizelge 4.25. Çal ilçesi bağlarında ürünün pazarlanma durumu Ürünün pazarlanması Gruplar Frekans % Ürünün hasat zamanı Ağustos 185 54,41 Eylül 124 36,47 Ekim 31 9,12 Toplam 340 100 Ürünün sınıflandırılması Sınıflandırmıyorum 336 98,82 (dereceleme) Sınıflandırıyorum 4 1,18 Toplam 340 100 Ürünü pazarlama dönemi Hasattan önce 338 99,41 Hasattan sonra (kendisi 2 0,59 pazarda satıyor) Toplam 340 100 Ürün satış fiyatını kimin Tüccar (alıcı) 240 70,59 belirlediği Kendisi 69 20,29 Her ikisi birlikte (pazarlık) 31 9,12 Toplam 340 100 Ödeme şekli Vadeli 277 81,47 Peşin 63 18,53 Toplam 340 100 Üreticiler arasında fiyat rekabeti Yok 281 82,65 Var 59 17,35 Toplam 340 100 Alıcı sayısı 3 alıcı 194 57,06 4 alıcı 88 25,88 2 alıcı 58 17,06 Toplam 340 100 Tüccardan/alıcıdan avans alan ve almayan üretici oranları Çizelge 4.26’da verilmiştir. Buna göre üreticilerin çoğunluğu (%98,82) avans almazken %1,18’i avans almaktadır. Tüccardan/alıcıdan avans aldığını belirten 4 üretici nadiren avans almaktadır. Yörede üreticilerin %91,18’i kredi kullanırken, %8,82’si kredi kullanmamaktadır. Kredi 74 kullanan 310 üreticiden %57,74’i her yıl kredi kullanmakta olup geri kalan %42,26’ı nadiren kredi kullanmaktadır. Çizelge 4.26. Çal’da üreticilerin avans alma kredi kullanma durumu Avans alma kredi kullanma Gruplar Frekans % Tüccardan/alıcıdan avans alma durumu Almadım 336 98,82 Aldım 4 1,18 Toplam 340 100 Kredi kullanma durumu Kullanıyorum 310 91,18 Kullanmıyorum 30 8,82 Toplam 340 100 Çal’da bağ parsel büyüklükleri ile ilgili olarak üreticiler arasında farklılıklar bulunmaktadır. Üreticilerin %32,06’sı bağ alanını azaltacağını, %25,29’u değişiklik yapmayacağını, %21,47’si fikir beyan etmezken, %21,18’i bağ alanını artıracağını ifade etmişlerdir. Kiraz (2014) Mersin ilinde yaptığı çalışmada üreticilerin %47,1’inin bağ alanlarını arttırmak istediklerini, %38’i bağ alanlarının yeterli olduğunu, %14,8’i bağ alanlarını azaltmak istediğini belirtmiştir. İki çalışma karşılaştırıldığında Çal bölgesinde üreticilerin ileriye dönük bağ alanlarını azaltmak isteyen üretici sayısının fazla olduğu, Mersin bölgesinde ise bağ alanlarını genişletmek isteyen üretici sayısının fazla olduğu görülmektedir. Bağ alanını azaltmak isteyen üreticiler genellikle üzüm üretiminin karlı olmadığını ve gereken işgücünü karşılayamadıklarını belirtmektedirler. Bağ alanlarını arttırmak isteyen üreticiler uzun yıllardan beri bağcılıkla uğraştıkları ve karlı bulduklarını belirtmişlerdir. Çal yöresinde üzümler şaraplık olarak değerlendirildiği için düşük fiyattan satılmaktadır. 75 Çizelge 4.27. Çal’da üreticilerin bağ alanlarında değişiklik yapma durumu Bağ alanlarında değişiklik Gruplar Frekans % Azaltırım 109 32,06 Üreticilerin bağ alanlarında değişiklik Yeterli 86 25,29 yapma durumu Kararsızım 73 21,47 Arttırırım 72 21,18 Toplam 340 100 4.1.3.8. Üreticilerin Eğitim Tercihleri Çal’da üreticilerin büyük çoğunluğu (%97,35) bağcılık konusunda eğitim almak istediklerini, (Çizelge 4.28). %84,71’i eğitimin sertifikalı olması gerektiğini ve %62,65’i eğitim için ücret ödeyebileceğini, bağcılık konusunda eğitim almak isteyen üreticilerin %76,47’si eğitimin Ziraat fakültesindeki konu uzmanlarınca verilmesini istediklerini, eğitim almak istedikleri konularının başında hastalık ve zararlılarla mücadele olduğunu belirtmişlerdir. Ayrıca üreticilerin %62,25’i eğitimin köyde kahvede, %37,75’i ilçede Tarım İlçe Müdürlüğünde verilmesini talep etmişlerdir. Üreticiler özellikle son yıllarda hastalık ve zararlılarla mücadelede yaşanan zorluklar ve sorunlar nedeniyle bu konu üzerine eğitim almak istemektedirler. Bu sorunları en aza indirmek için entegre mücadele uygulamaları konusunda üreticiler eğitilmelidir (Öztürk ve ark. 2005). Yöreye yakın bir yerde ziraat fakültesi bulunmamasına rağmen üreticiler eğitimi ziraat fakültesinde konusunda uzman kişilerden almak istemektedirler. Yöreye en yakın Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi olup 245 kilometre (4 saat 50 dakika) uzaklıktadır. Bu mesafe üreticiler ile üniversite arasında iletişimin kurulmasına engel olmaktadır. Bu nedenle üreticiler eğitimin köyde kahvede ve Tarım İlçe Müdürlüğünde verilmesini 76 istemektedirler. Çal Meslek Yüksekokulu’nda bulunan “Bitkisel ve Hayvansal Üretim Bölümü” ne açılacak “Bağcılık Programı” ile bu sorun çözebilir. Bölgede üreticilere verilecek eğitimlerin, bölge tarımına katkısı olacağı ve bunun sonucu olarak bölgede sosyal ve ekonomik açıdan gelişmelerin sağlanabileceği öngörülmüştür. Çizelge 4.28. Çal ilçesi üreticilerinin eğitim tercihleri Eğitim tercihleri Gruplar Frekans % Bağcılık konusunda İstiyorum 331 97,35 eğitim alma durumu İstemiyorum 9 2,65 Toplam 340 100 Eğitim için ücret Öderim 213 62,65 Ödemem 127 37,35 Toplam 340 100 Eğitim vermesini istediği Ziraat fakültesinde konu uzmanları 260 78,55 kurum/kişi TİM teknik personeli 68 20,54 Td. 3 0,91 Toplam 331 100 Hastalık ve zararlılarla mücadele 92 27,79 Budama ve terbiye şekilleri 76 22,96 Toprak işleme yabancı otlarla mücadele 68 20,54 Bağ Hastalık ve zararlıları 55 16,63 Sulama ve gübreleme 28 8,46 Eğitim alınacak konular Yetiştirme 8 2,42 Fidan üretim teknikleri 2 0,60 Üzüm çeşitleri ve anaçlar 1 0,30 Üzüm muhafazası 1 0,30 Toplam 331 100 Eğitimin yeri tercihleri Köyde kahvede 206 62,25 TİM 125 37,75 Toplam 331 100 77 4.1.3.9. Çal İlçesinde Bağ Turizminin Geliştirilmesi Çal ilçesi, elverişli bir coğrafi yapısı, sahip olduğu köklü tarihi, kültürel alt yapısı ve doğal güzellikleri bünyesinde barındıran yapısı ile kültür turlarının, doğa sporlarının, agro-turizmin ve benzeri aktivitelerin yapılmasına son derece elverişlidir. Ancak yörede turizm ile ilgili herhangi bir kurum ve kuruluş bulunmadından yörede sahip olunan Dionisopolis Antik Kenti, Apollon Lairbenos Tapınağı, Mahmutgazi Türbesi, Necip Ağa Evi, ile Çakırlar Köyü Mağarası, Kısık Kanyonu vb. hazineler; bilgisizlik, ilgisizlik, tanıtım noksanlığı ve yetersiz girişimcilik nedeniyle turizm açısından tam olarak değerlendirilememektedir (Şekil 4.15. a, b, c, d, e, f ). Şekil 4.15. Çal ilçesi tarihi ve kültürel yerleri 78 Yörenin ayrıca köklü bir bağcılık kültürüne sahip olması “Bağ Turizmi” açısından da yüksek potansiyele sahip olduğunun göstergesidir. Özellikle ismini Çal’dan alan Çal Karası üzüm çeşidi ve bu çeşitten üretilen şaraplar dünyaca tanınmaktadır. İlçede bulunan 9 adet şarap üretim fabrikası bu çeşitten yerli roze şarap veya kupaj şarabı üretmektedir. Aynı zamanda iş istihdamı da sağlamaktadırlar. Bağ ve şarap turizmi dünyada bağcılıkla uğraşan birçok ülkelerde yapılmaktadır (Charters ve Ali-Knight 2002, Bruwer 2003, Hall 2005, Getz ve Brown 2006, Dawson ve ark. 2011, Prčík ve Kotrla 2014, Foret ve ark. 2014, Meireles de Oliveira ve Filho 2016). Bu nedenle son yıllarda özellikle çevre illerde yaşayanların Çal ilçesinde bazı bağlarda bulunan bağ evlerine (Şekil 4.16) gösterdikleri ilginin giderek artması “Tarım Turizmi” içerisinde yer alan “Bağcılık Turizmi”nin gelişmesine katkı sağlayacağı düşünülebilir. Bağ turizmi çevresel ve ekolojik anlamda sürdürülebilir, ekonomik anlamda uygulanabilir ve sosyal anlamda da kabul edilebilir özelliklere sahip olduğu içinde önemi büyüktür. Şekil 4.16. Çal’da bağ evleri 79 5. SONUÇLAR ve ÖNERİLER Ülkemiz, kültür asmasının (Vitis vinifera L.) gen merkezi olmasının yanında son derece eski ve köklü bir bağcılık kültürüne de sahiptir. Tarih boyunca Anadolu'da yaşanan uygarlıkların farklı beğeni ve tüketim alışkanlığı ile farklı ekolojik koşullar zamanla üzümlerde çeşit zenginliğini artırmıştır. Ülkemizde, yetiştirilen üzüm çeşidi sayısının 1200 civarında olduğu belirtilmektedir. Ancak ticari olarak yetiştirilen ve standart olarak kabul edilebilecek niteliklere sahip üzüm çeşidi sayısı yaklaşık 70-80 dolayındadır. Üretilen bu üzümlerin büyük bir kısmı sofralık, kurutmalık, şaraplık-şıralık olarak değerlendirildiği gibi pekmez, pestil, köfter, sucuk, bastık, samsa vb. geleneksel ürünlere işlenerek de değerlendirilmektedir. Dünya ülkeleri arasında bağ alanı bakımından 5., yaş üzüm üretimi yönünden ise 6. sırada yer alan ülkemizin tarım bölgeleri incelendiğinde, Ege Bölgesinin hem üretim miktarı ve hem de üretim alanı (yönünden ilk sırada yer aldığı görülür. Bu bölgede Manisa en fazla üzüm üretim miktarı ve üzüm üretim alanına sahip olan il olup onu Denizli ili izlemektedir. Denizli’de Buldan, Yenicekent, Güney, Bekilli ve Çal ilçeleri üzümleri ile dikkat çekmektedir. Özellikle Çal ilçesinde yetiştirilen Sultani Çekirdeksiz ve Çal Karası üzüm çeşitleri dünyaca tanınmaktadır. Çal ilçesi halkının büyük bir kısmı geçimini tarımdan sağlar ve bitkisel üretim faaliyetleri içerisinde bağcılık en fazla üretim payına sahiptir. Çal ilçesi iklim koşulları ve elverişli toprakları ile bağcılık ve üzüm üretiminde öne çıkan yörelerden biridir. Çal ilçesi tarım alanı 383 077 dekardır. Bu alan içerisinde bağcılık yapılan tarım arazisi ise 80 130 788 182 439 dekardır. Üretilen üzümler sofralık çekirdekli, sofralık çekirdeksiz, kurtulmalık çekirdeksiz, kurutmalık çekirdekli ve şaraplık olarak değerlendirilmektedir. Bu çalışma kapsamında Türkiye’nin bağcılığa elverişli yörelerinden biri olan Denizli ili Çal ilçesinin bağ potansiyelini belirlenerek yöreye katkıları değerlendirilmiştir. Ayrıca yörenin bağ turizm faaliyetleri açısından potansiyeli de sorgulanmıştır. Yapılan anketlerden elde edilen verilerle ait sonuçlar ve öneriler aşağıda verilmiştir. - Çal İlçesinde ankete katılan üzüm üreticilerinin cinsiyet yaş, aile birey sayısı, eğitim durumu, bağcılık deneyimi gibi bazı demografik özellikleri incelendiğinde; yörede üzüm üreticilerinin büyük bölümünü erkek nüfus oluşturmaktadır. Ancak yöre bağcılığına kadınların katkısının ihmal edilemeyecek derecede önemli bir yere sahip olduğu da görülmektedir. Çal’da üzüm üreticilerinin oransal olarak büyük çoğunluğu 40-59 yaş aralığında olup Dünya Sağlık Örgütü'ne göre (45-59) orta yaş gurubunda yer almaktadır. İlçede yeterli ekonomik refah seviyesine ulaşılamadığı için yöre gençlerinin iş ve eğitim amacıyla yakın şehirlere göç etmesi yöre bağ alanı ve üzüm üretim miktarını olumsuz etkilemektedir. Gerçekleştirilecek ve desteklenen projeler ile bölgede genç üreticilerin bağcılık tarımına yönelmeleri sağlanabilir. Bölgede bağ üreticileri büyük oranda ilkokul eğitim gurubunun üzerinde eğitime sahiptir. Yörede bağcılıkla ilgilenen ailelerin büyük oranı (%52,65) 4 kişiden oluşmaktadır. Üzüm üreticilerinin yarıdan fazlası 21 yılın üzerinde bağcılık deneyime sahip olup tamamına yakını tarımla konusunda eğitim almamıştır. Çal’da üzüm üreticileri tarla bitkileri tarımı, hayvan yetiştiriciliği, meyvecilik, fidancılık ve zeytincilik vb. bağcılık dışı tarımsal faaliyetlerle de uğraşmaktadır. Yörede üreticilerin üzüm yetiştiriciliği yapmadaki tercih nedenleri olarak Çal’ın bağcılık için elverişli bir ekolojiye ve üzüm yetiştiriciliğinin ekonomik anlamda önemli bir yere sahip olma söylenebilir. 81 - Çal İlçesinde ankete katılan üzüm üreticilerinin bağ işletmesine ait bilgileri incelendiğinde; bağların hemen hemen tamamının mülkiyeti kendilerine aittir. Türkiye genelinde bağımsız yapılan diğer çalışmalarla da benzer sonuçlar elde edilmiştir. Yöredeki üreticiler bağlarında ziraat mühendisi ve teknisyeni/teknikeri ile işçi çalıştırmamakta, teknik elemanlardan danışmanlık hizmeti almamaktadır. Bunun nedeni mühendis ya da teknisyen/tekniker çalıştırmanın maliyetli olması ve bölgede bağcılık tarımının aile işletmesi şeklinde parçalı arazilerde yapılıyor olması gösterilebilir. Buna karşılık yaşlı kişilere ve yörede bulunan şarap işletmelerine ait olan bağlarda üretim süresince sürekli işçi çalıştırmaktadır. Çiftçi kayıt sistemi üzerinden ulaşıldığı üzere yöredeki bağ sahiplerinin tamamı ziraat odasına kayıtlı bulunmaktadır. Son yıllarda dekar başına devlet tarafından ödenen desteklemeden yararlanmak için odaya kayıtlı olma zorunluluğu üreticilerin tamamının ziraat odasına kayıtlı olmasına neden olmuştur. Üreticilerin %45,88’i tarımsal kalkınma kooperatifine ve %11,18’inin sulama birliğine kayıtlıdır. Çal Ziraat Odası ile yapılan görüşmede ilçede 20.02.2006 tarihinde kurulmuş olan 114 ortaklı Çal İlçesi Üzüm Üreticileri Birliği 07.03.2014 tarihinde kapanmıştır. Yörede bağcılık yapan üreticilerin son derece yetersiz bir örgütlenmeye sahip oldukları görülmektedir. Bu nedenle Çal bağcılığının kalkınabilmesi için üzüm üreticilerinin bir örgüt çatısı altında birleşmeleri gerekmektedir. Özellikle kurutmalık ve şaraplık üzümlerin işlenmesi ve pazarlanması suretiyle değerlendirilmesi konularında faaliyet gösterecek bir üretici örgütünün kurulmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Yöre üreticileri mazot, gübre, toprak analizi ve organik/iyi tarım vb. tarımsal desteklerinden faydalanmaktadır. Üzüm üretiminde verimlilik ile tarımsal desteklemeler arasında doğrudan bir ilişki bulunmaktadır. Ürüne ve yöreye has desteklerin verilmesi, desteğin özendirici olması üretim miktarı ve ürün kalitesinin artmasını sağlayacaktır. İlçede ankete 82 katılan işletmelerin %69,12’sinin tarım sigortası yaptırmamasına karşılık %30,88’si tarım sigortası yaptırmıştır. Üreticilerin tarım sigortası yaptırmamasının nedeni; elde edilen gelirlere göre sigorta primlerinin yüksek olmasıdır. Demografik etkenlerden çiftçilerin yaşları, eğitim seviyeleri tarım sigortası yaptırma konusunda önemli rol oynamaktadır. Ayrıca arazi büyüklüğü tarım sigortası yaptırma oranını etkilemektedir. Sigorta primlerinde gerçekleşecek indirimlerle bölgede sigortalı üretici oranı yükseltilebilir. Bu nedenle tarım sigortası konusunda üreticilerin bilinçlenmesine yönelik çalışmalara önem verilmelidir. Çal’da bağ sahiplerinin bir kısmı (%38,24) üretim yaptıkları bağlarını özel firma/şahıslara tesis ettirmekte olup diğer kısmı (%33,53) hazır halde satın almakta veya kiralamaktadır. Geriye kalan çok az üretici ise bağı ya kendisi tesis etmiş veya miras yoluyla edinmiştir. Mevcut bağ parsellerinin parçalılık durumuna bakıldığında büyük çoğunluğu 2 ve üzeri parçadan oluşmuştur. Ortalama parsel sayısı 5,9 olup bağ parsel büyüklükleri 5.8 dekardır. Çal’da bağ parsellerinin çok parçalı oldukları oldukça dikkat çekicidir ve her parsel farklı büyüktedir. Ülkemiz, kültür asmasının (Vitis vinifera L.) gen merkezi olmasının yanında son derece eski ve köklü bir bağcılık kültürüne sahip olduğunu daha önce bildirilmişti. Denizli ili Çal ilçesinde ekonomik anlamda 8 adet üzüm çeşidi yetiştirilmektedir. Bu çeşitler; başta Sultani Çekirdeksiz ve Çal Karası üzüm çeşitleri olmak üzere Alphonse Lavallée, Merlot, Boğazkere, Öküzgözü, Şiraz ve Razakı üzüm çeşitleridir. Bazı üreticiler iki ve daha fazla üzüm çeşidi ile de yetiştiricilik yapmaktadır. Ülkemizde yetiştirilen üzüm çeşitleri bölgelere ve yörelere göre farklılık göstermektedir. Yörede mevcut bağlarda bir dekarda 51-200 adet arası omca bulunmaktadır. Bir dekarda bu denli az sayıda omca bulunmasının nedeni yörede eski yüksek goble terbiye sisteminin yaygın olması ve bağlarda düzenli bir sıra arası x sıra üzeri mesafelerinin kullanılmaması ve arazinin her tarafına rasgele dikim yapılmasıdır. Ülkemizde ise yaygın olarak 1,5 m x 3,0 m ve 2,0 m x 3,0 m sıra 83 arası ve üzeri mesafeler kullanılmaktadır. Çal ilçesindeki bağlarda omcaların sıra arası x sıra üzeri mesafelerinin 1.5 m x 3.0 m, 3.0 m x 3.0 m, 4.0 m x 4.0 m, 3.0 m x 4.0 m ve 2.0 m x 4.0 m arasında değişmektedir. Omcalara verilecek sıra arası x sıra üzeri mesafeler; bağın bulunduğu bölgenin ekolojik koşullarına, bağda kullanılacak çeşide, omcalara verilecek terbiye sistemine, bağda uygulanacak kültürel işlemler ve kullanılacak olan alet-ekipmanlara göre değişiklik göstermektedir. Bağların yaklaşık yarısı 21 yaş altında ve üzerindedir. Üreticilerin farklı parsellerinde farklı yaşlarda omcalara da sahiptirler. Bu sonuç eski bağların yerine daha sonraki yıllarda yeni bağların tesis edildiğini göstermektedir. Bağların tamamında ana ve tali yollar bulunmakla birlikte çok az sayıda da olsa bazı bağlarda bağ evi de bulunmaktadır. Üreticiler son yıllarda özellikle çevre illerde yaşayanların Çal ilçesinde bulunan bağ evlerinde gösterdikleri ilginin giderek arttığını da belirtmektedirler. Bağ evlerinin çoğalmasının yöre bağcılığına ve özellikle “Tarım Turizmi” içerisinde yer alan “Bağcılık Turizmi”nin gelişmesine katkı sağlayacağı düşünülebilir. - Çal ilçesi bağlarında uygulanan teknik bilgiler incelendiğinde ise; yöre bağlarında yüksek goble terbiye sistemi (%82,29) yaygındır. Bunun dışında özellikle son yıllarda T terbiye sistemi (%35,88) ve V terbiye sistemi (%17,65) uygulanan bağlar da mevcuttur. Ülkemizin farklı bölgelerinde yapılan çalışmalarda farklı terbiye sistemlerinin uygulandığı belirtilmiştir. T terbiye sistemi ve V terbiye sistemi uygulanan bağlarda daha çok metal konstrüksiyon malzemesi tercih edilmektedir. Konstrüksiyon malzemesi seçiminde, ürünün maliyeti ve dayanıklılığı ön plana çıkmaktadır. Yörede üreticilerin büyük bir kısmı geleneksel yetiştirme tekniklerini uygulamaktadır. Buna karşılık son yıllarda iyi tarım uygulamalarına verilen destekler ve bilgilerle üreticilerinin iyi tarım uygulamalarına ilgilerinin artacağı tahmin edilmektedir. Bağlarda kış budamasını Şubat ve Mart aylarında üretici kendisi veya aile üyeleriyle birlikte 84 yapmaktadır. Çeşitlerin kalitesini arttırmaya yönelik olarak yaz budaması; uç alma, filiz alma, yaprak alma, piç alma, koltuk alma ve salkım seyreltme olarak uygulanmaktadır. Çal’da genç asma yaprakları gelir elde etmek için üreticiler tarafında toplanarak salamuraya işlenmektedir. Çal’ın da yer aldığı Ege Bölgesinde yaprak salamuracılığı oldukça yaygındır. Çal'ın yüksek bir bölgede kurulmuş olması, bağların yeraltı sularından ve Büyük Menderes nehrinden yeterince yararlanılamamasına neden olmaktadır. Bu nedenle yörede sulama ile ilgili projelerin geliştirilmesi gerekmektedir. Damlama sulamanın, salma sulamaya göre yaklaşık %90 bir su tasarrufu sağladığı göz önüne alınırsa, Çal ve benzeri kurak yörelerde damlama sulama yöntemi tercih edilmelidir. Çal’da genellikle bağlarda topraktan ve yapraktan gübreleme yapılmaktadır. Topraktan yapılan gübrelemede Amonyum sülfat, Triple Süper fosfat, Kompoze gübre, DAP (Diamonyum fosfat), Potasyum sülfat ve yaprak gübresi olarak da makro besin elementlerinden N, P, K ve mikro besin elementlerinden Fe, Zn, Cu kullanılmaktadır. Üreticiler toprak ve yaprak analizi yaptırmaya gerekli önemi vermemektedirler. Gübreleme programlarını, kendi alışkanlıklarına ve bağda yaptıkları gözlemlere göre yapmaktadırlar. Gübrelerin etkin bir şekilde kullanılmasını sağlamak için mutlaka toprak analizi sonuçlarının bilinmesi gerekir. Bunun için yılda 3-4 defa yaprak ve toprak analizi yaptırılmalıdır. Çal ilçesinde üreticilerin tamamı yabancı otları kontrolü için yılda 3-4 kez bağ toprağını işlemekte olup bağlarda toprak işleme alet ve ekipmanı olarak pulluk, kazayağı, diskaro, motorlu çapadan yararlanılmaktadır. Üreticiler her yıl düzenli olarak külleme, mildiyö, kurşuni küf, ölü kol hastalıkları ve salkım güvesi, trips zararlıları ile mücadele etmektedirler. Bağlarda ilaçlama konusunda İlaç Bayi ve kendi deneyimleri yanında İlaç Bayi ve Tarım il/ilçe Md. Danışarak mücadele programlarını yapmaktadırlar. Üreticilerin ilaçlama ve hormon (büyümeyi düzenleyici maddeler) uygulamalar konusunda bilinçlenmesi için yapılacak bilgilendirme toplantıları veya eğitimlerin bu oranın yükselmesine katkı 85 yapacağı tespit edilmiştir. Üreticiler yetiştirdikleri ürüne en fazla zarar veren doğa olaylarını dolu yağışı, kuraklık, don, kırağı, aşırı sıcak, aşırı güneş ve yağmurlar olarak sıralamışlardır. Özellikle son yıllarda yaşanan dolu olayı yörede üretimi olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle Sigorta primlerinde gerçekleştirilecek indirimlerin ile bölge üreticilerinin bu gibi olaylara karşı tarım sigortası yaptırmaları teşvik edilmelidir. -Çal ilçesi bağlarında hasat, üzümün değerlendirilmesi ve pazarlama konuları ise; Çal’da yaygın yetiştiriciliği yapılan Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinin ortalama üzüm verimi 874 kg/da ve Çal Karası üzüm çeşidinin ortalama üzüm verimi 786 kg/da’dır. Türkiye geneli ortalama üzüm verimi 1 529 kg/da olduğuna göre Çal bu değerin çok altıda kalmaktadır. Yörede verim ve kaliteyi arttırmak içi bir an önce gerekli çalışmalar başlatılmalıdır. Üzüm hasat tarihleri yöreye ve çeşitlere göre değişmekle beraber; Çal’da üzüm hasadı alıcı isteğine göre Ağustos-Ekim ayları arasında işçi veya kendi/aile üyeleri ile gerçekleştirilmektedir. Üreticilerin neredeyse tamamı ürününü bağdan tüccara (alıcı) vermektedir. Bu sonuç Çal bölgesinde alıcıların hasat zamanının belirlenmesinde ne kadar büyük bir etkiye sahip olduğu göstermektedir. Üreticiler özellikle goble terbiye sistemi ile üretim yapılan alanlarda, salkımların omca içerisinde gözükmesinin zor olmasından dolayı ürün tahmini yapmakta güçlük çekmekte buna karşılık telli terbiye sistemi ile üretim yapılan alanlarda ise daha kolay ürün tahmini yapabilmektedirler. Çal üreticilerinin çoğu elde ettiği verimden memnun değildir. Ancak kaliteden memnundur. Daha önce de değinildiği üzere Çal’ın topografik özelliklerinin bağlarda sulama yapılmasını kısıtlaması ve bu nedenle bağlarda özellikle sofralık çeşitlerde verim düşüklüğüne neden olmasına karşılık şaraplık çeşitlerde ise kaliteyi arttırmaktadır. Üzümler yörede sırasıyla şarap, kurutmalık, sofralık ve pekmez olarak değerlendirmektedir. Üzümün satış fiyatının belirlenmesinde alıcının 86 önemli rol oynamakta olup bu sonuç bölgede üzüm fiyatlarını alıcılar belirlemekte ve üreticiler ürününü en yüksel fiyatı veren alıcıya satmaktadır. Yörede üreticiler arasında birlik bulunmaması sebebiyle alıcıların fiyatların belirlenmesinde etkisinin büyük olduğu düşünülebilir. Üreticilerin kuracağı “Üretici birliği” sayesinde üzüm fiyatlarının belirlenmesinde, satışların peşin olarak gerçekleşmesinde üreticilerin söz sahibi olması yanında yörede üreticilerin tek bir alıcıya bağlı kalmadan ürünlerini satabileceği birden fazla alıcının olması durumunda rekabette de etkili olabileceği öngörülmektedir. - Çal’da üreticiler; salkım kuruması, tane iriliği, boncuklanma, tanelenme, güneş yanıklığı-çillenme gibi konularda sorunlar yaşamaktadırlar. Bölgede sulama kaynaklarının kısıtlı olması, özellikle salkımlarda kurumalara yol açmaktadır. Bölgede sulama kaynaklarının çoğaltılması özellikle hem salkım kuruması sorununu azaltacağı hem de alınan verimi arttırabileceği öngörülmüştür. Diğer yandan ilaç, gübre ve akaryakıt vb. girdi maliyetlerinin yüksek olması, üzüm fiyatlarının düşük olması, devlet desteklerinin düşük olması, sulama sorunları, parçalı arazilerin toplulaştırılması üreticilerin çözüm bekleyen ortak sorunlarıdır. Bu sorunlar yöre bağcılığını olumsuz etkilemektedir. - Üreticilerin eğitim sorunları ve tercihleri incelendiğinde; üreticilerin bağ hastalık ve zararlılarıyla mücadele, budama ve terbiye şekilleri konularında ücret ödeyerek ziraat fakültesindeki konu uzmanlarından eğitim almak istemektedirler. Ancak yöreye en yakın Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi olup 245 kilometre (4 saat 50 dakika) uzaklıktadır. Bu mesafe üreticiler ile üniversite arasında iletişimin kurulmasına engel olmaktadır. Bu nedenle üreticiler eğitimin köyde kahvede ve Tarım İlçe Müdürlüğünde verilmesini istemektedirler. Çal Meslek Yüksekokulu’nda bulunan “Bitkisel ve Hayvansal Üretim Bölümü” ne açılacak “Bağcılık Programı” ile bu sorunun çözülebileceği öngörülmektedir. 87 Yörede üreticiler arasında birlik bulunmaması sebebiyle alıcıların fiyatların belirlenmesinde etkisinin büyük olduğu düşünülebilir. Üreticilerin kuracağı “Üretici birliği” sayesinde üzüm fiyatlarının belirlenmesinde, satışların peşin olarak gerçekleşmesinde üreticilerin söz sahibi olması yanında yörede üreticilerin tek bir alıcıya bağlı kalmadan ürünlerini satabileceği birden fazla alıcının olması durumunda rekabette de etkili olabileceği öngörülmektedir. - Çal’da bağ turizmini teşvik etmek amacıyla: Çal’ın sahip olduğu kültürel değerlerini tanıtmanın yanında bağcılık ve şarapçılıkla ilgili olarak bağ bozumu turları düzenlenmeli, yörede turistlere; o yöreye ait dünyaca ünlü ve tanınan yerel üzüm çeşitleri ve şarapları tanıtılıp tattırılmalıdır (Bağlar ve şarap fabrikaları gezdirilip bilgi verilmeli ve kendi şaraplarını yapmalarına olanak sağlanmalı). Butik otel, pansiyon, bağ evi vb. tesisler kurarak turizm gelirlerinin artırılması yanında kırsal kalkınmaya destek sağlayarak köyden kente göç önlenmeli, bağ turizmi açısından potansiyele sahip yörelerimize devlet desteği sağlanmalıdır. Sonuç olarak; Denizli ili Çal ilçesinde sulama kaynaklarının geliştirilmesine yönelik projelere öncelik verilmeli ve damlama sulama yöntemi tercih edilmelidir. Bağ hastalık ve zararlılarıyla mücadele, budama ve terbiye, gübreleme, ilaçlama ve hormon (büyümeyi düzenleyici maddeler) uygulamaları vb. kültürel uygulamalar konularında üreticilere eğitim verilerek verim ve kalitenin artması ve iyi tarım uygulamaları konusunda bilinçlenmeleri sağlanmalıdır. Özellikle bilinçsiz ilaç ve hormon kullanımının önüne geçilmesi için gerekli önlemler alınmalıdır. Son derece yetersiz bir örgütlenmeye sahip olan üzüm üreticilerinin özellikle kurutmalık ve şaraplık üzümlerin işlenmesi ve pazarlanması konularında bir örgüt çatısı altında birleşmeleri sağlanarak üzüm fiyatlarının belirlenmesinde, satışların peşin olarak gerçekleşmesinde üreticilerin 88 söz sahibi olması da sağlanmalıdır. Tarım Sigortası primlerinde gerçekleşecek indirimlerle bölgede sigortalı üretici oranı artırılmalıdır. Bu nedenle tarım sigortası konusunda üreticilerin bilinçlenmesine yönelik çalışmalara önem verilmelidir. Yörede arazilerin çok parçalı olması üreticilerin uyguladıkları kültürel uygulamaları zorlaştırıldığı için yörede arazilerin toplulaştırılması sağlanmalıdır. Yörede ürüne ve yöreye has desteklerin verilmesi, desteğin özendirici olması üretim miktarı ve ürün kalitesinin artmasının yanı sıra bölgede genç üreticilerin bağcılık tarımına yönelmelerini de sağlayabilir. Bağcılık ve bağ turizmi açısından gelişme potansiyeline sahip bu yöremizde konu ile ilgili çalışmalara önem verilmelidir. 89 KAYNAKLAR Ağaoğlu, Y. S., Çelik, H., Çelik, M., Fidan, Y., Gülşen, Y., Günay, A., Halloran, N., Köksal, A. İ., Yanmaz, R. 1995. Genel bahçe bitkileri. Ankara Üniversitesi Ziraat Fak. Eğitim ve Geliştirme Vakfı Yayınları No: 4, Ankara, 369 s. Ağaoğlu, Y.S., 1999. Bilimsel ve uygulamalı bağcılık (asma biyolojisi). Kavaklıdere Eğitim Yayınları, No 1. Cilt 1. Ankara, 205 s. Akar, E.Ö., Çelik, H., 2005. Ankara ilinde Kalecik Karası üzüm çeşidi yetiştiriciliğinde sağlanan gelişmeler. Türkiye 6. Bağcılık Sempozyumu, 19-23 Eylül 2005, Tekirdağ, 2: 506-509. Akgün, A., Atlı, S.H., Arpacı, S., Uzun, M., Karadağ, S., Aydın, Y., Yaman, A., Çalışkan, M., 2005. GAP bölgesinde yetiştirilen mahalli standart üzüm çeşitlerinin ve ıslah edilmiş yeni çeşitlerin yoğun yetiştiricilikteki performanslarının belirlenmesi. Türkiye 6. Bağcılık Sempozyumu, 19-23 Eylül 2005, Tekirdağ, 2: 411-418. Akkurt, M. Fidan, Y., 1998. Meram (Konya) ilçesi bağcılığı ve yörede yetişen üzüm çeşitlerinin ampelografik özelliklerinin belirlenmesi üzerine bir araştırma. Türkiye 4. Bağcılık Sempozyumu, 20-23 Ekim 1998, Yalova, 345-349. Altıncı, N. T., Cangi, R., Önen, H. 2017. Tokat ili bağcılık yapısı ve yabancı otlarla mücadelede üretici davranışlarının belirlenmesi. Türkiye Teknoloji ve Uygulamalı Bilimler Dergisi, 1(1): 17-24. Anonim, 1990. Standart üzüm çeşitleri kataloğu. T.C. Tarım, Orman ve Köy işleri Bakanlığı, Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü. Seri: Mesleki Yayınlar. No Genel Seri: 15. Ankara. 91 s. Anonim, 2011. T.C. Sanayi Ve Ticaret Bakanlığı Teşkilatlandırma Genel Müdürlüğü “2010 Yılı Üzüm Raporu”. 1-13. Anonim, 2018. Kaynak: https://biruni.tuik.gov.tr/medas/?kn=92&locale=tr-(Erişim tarihi 29.07.2019). Anonim, 2019a. Kaynak: Denizli Valiliği, http://www.denizli.gov.tr/cografi-konum- (Erişim tarihi 29.07.2019). Anonim, 2019b. Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Denizli#Tarım-(Erişim tarihi 29.07.2019). Anonim, 2019c. Kaynak: https://www.lafsozluk.com/2012/01/denizli-ilinin-turkiye- haritasindaki.html-(Erişim tarihi 29.07.2019). Anonim, 2019d. Kaynak: Tarım Ve Orman Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü, https://www.mgm.gov.tr/veridegerlendirme/il-ve-ilceler- istatistik.aspx?k=undefined&m=DENIZLI-(Erişim tarihi 29.07.2019). Anonim, 2019e. Kaynak: Denizli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. http://www.pamukkale.gov.tr/tr/Ilceler/Cal-(Erişim tarihi 29.07.2019). Anonim, 2019f. Kaynak: https://tr.climate data.org/asya/tuerkiye/denizli/cal-21632/- (Erişim tarihi 29.07.2019). 90 Anonim, 2019g. Kaynak: http://www.winesofturkey.org/calkarasi-(Erişim tarihi 29.07.2019). Anonymous, 2017. Kaynak: http://www.fao.org/faostat/en/#data/QC-(Erişim tarihi: 16.05.2019). Arık C., Aydın, Ş., 2017. Manisa-Alaşehir yöresinde bağcılığın önemi ve bağların beslenme durumunun incelenmesi. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi, 23(1): 49-58. Atalay, D.A., Özdemir, G., Karataş, H., 2003. Diyarbakır bağcılığının mevcut durumu sorunları ve çözüm önerileri. GAP III. Tarım Kongresi, 2-3 Ekim 2003, Şanlıurfa, 375-378. Atış, E., 2001. Türkiye’de arazi degradasyonu sorunu ve bu sorunun çözümüne yönelik politikalar. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yayınları No:213, Ankara. Bahar, E., Çelik, S., Kubaş, A., Doğan, İ., 1999. Tekirdağ ili merkez ilçesinde son 20 yılda bağ alanları, üretim, verim ve bazı kültürel işlemlerde meydana gelen değişimler. Türkiye III. Ulusal Bahçe Bitkileri Kongresi, 14-17 Eylül 1999, Ankara, 993-998. Boz, Y., Uysal, T., Yaşasın, A.S., Gündüz, A., Avcı, G.G., Sağlam, M., Kıran, T., Öztürk, L. 2012. Türkiye Asma Gen Kaynakları. Gıda Tarım ve hayvancılık Bakanlığı Tarımsal araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü, Tekirdağ Bağcılık Araştırma İstasyonu P.K: 7 59 100, Merkez- Tekirdağ. 411 s. Bruwer, J. 2003. South African wine routes: some perspectives on the wine tourism industry’s structural dimensions and wine tourism product. Tourism Management 24: 423–435. Charters, S., Ali-Knight, J. 2002. Who is the wine tourist? Tourism Management 23: 311–319. Cohen, J. 1988. Statistical Power Analysis For The Behavioral Sciences (2nd ed.). Hillside, NJ: Erlbaum. 567 pp. Çakır, A., Karakaya, E., Kuzu, K. 2014. Diyarbakır ili Eğil ilçesi bağcılığının mevcut durumu, sorunları ve çözüm önerileri. Türk Tarım ve Doğa Bilimleri Dergisi, 1(4): 490- 500. Çakır, A., Karakaya, E., Uçar, H.K. 2015. Mardin ili Savur ilçesi bağ işletmelerinin mevcut durumu ve potansiyeli. Iğdır Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitü Dergisi, 5(1): 9- 19. Çakır, A., Karaca Sanyürek, N., Karakaya E., Ay, Ş. 2017. Nusaybin (Mardin) ilçesi bağcılığı sorunları ve çözüm önerileri. Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 34(1): 15-25. Çelik, H. 2006. Üzüm Çeşit Kataloğu. Sun Fidan A.Ş. Mesleki Kitaplar Serisi:3, Ankara, 165 s. Çelik, H., Ağaoğlu, Y.S., Fidan, Y., Maraşalı, B., Söylemezoğlu, G. 1998. Genel Bağcılık. Sunfidan A.Ş. Mesleki Kitaplar Serisi 1, Ankara, 253 s. 91 Çoban, H., Kara, S., Kısmalı, İ. 2001. Alaşehir ve Buldan ilçelerinde mevcut bağ işletmelerinin yapısının belirlenmesi üzerinde bir araştırma. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 38(1): 17-24. Dardeniz, A., Kaynaş, K., Ateş, F. 2001. Çanakkale ili bağcılığının mevcut durumu, sorunları ve çözüm önerileri. Bahçe, 30(1-2): 25-35. Dardeniz, A., Bahar, E., Şimşek, L. 2007. Bozcaada bağcılığındaki gelişmeler, sorunlar ve öneriler. Çanakkale Araştırmaları Türk Yıllığı, 147-161. Dawson H., Holmes, M., Jacobs, H., Wade, R. 2011. Wine tourism: Winery visitation in the wine appellations of Ontario. Journal of Vacation Marketing. 17(3): 237–246. Dilli, Y. 2008. Ege Bölgesindeki Bazı önemli üzüm çeşitleri, tipleri ve klonlarının mikrosatellit (SSR) markörleriyle karterizasyonu. Doktora Tezi, Ege Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı, İzmir. Doğan, A., Erdinç, S., Uyak, C. 2007. Erciş ilçesi bağcılığının geçmişi ve bugünü üzerine bir araştırma. Türkiye V. Ulusal Bahçe Bitkileri Kongresi, 4-7 Eylül 2007, Erzurum, 2: 424-428. Durgut, M.R., Arın, S. 2005. Trakya yöresi bağcılığının mekanizasyon düzeyi ve sorunları. Tekirdağ Ziraat Fakültesi Dergisi, 2(3): 287-297. Ecevit, F.M., Göktürk, Baydar, N. 1998. Isparta ili bağcılığının bugünkü durumu ve ekolojik özeliklerinin bağcılık yönünden incelenmesi üzerine bir araştırma Türkiye 4. Bağcılık Sempozyumu, 20-23 Ekim 1998, Yalova, 164-170. Elmalı, Ö. 2008. Tokat ili merkez ilçede bağcılıkla uğraşan işletmelerin üretim ve pazarlama sorunları. Yüksek Lisans Tezi, GOP Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı, 152 s. Engindeniz, S., Çukur, F. 2003. İzmir ili Kemalpaşa ilçesinde şeftali üretiminin teknik ve ekonomik analizi üzerine bir araştırma, Ege Üniversitesi, Ziraat fakültesi dergisi, 40(2): 65-72. Ergenoğlu, F., Tangolar, S. 2000. Bağcılık İçin Pratik Bilgiler. TÜBİTAK TARP Yayınları. Adana.33 s. Ergül, A., Ağaoğlu, Y.S. 2001. Ülkemizde asma fidanı üretiminde kullanılan bazı amerikan asma anaçlarının moleküler benzerlik analizi. Tarım Bilimleri Dergisi 7: 141– 143. Ergül, A., Marasalı, B., Ağaoğlu, Y.S. 2002. Molecular discrimination and ıdentification of some Turkish grape cultivars (Vitis vinifera L.) by RAPD markers. Vitis, 41: 159–160. Ertan, A., Gök. M. 2012. Eğirdir ilçesi tarım üreticilerinin tarım sigortası yaptırmaya karar verme sürecinde etkili olan faktörlerin analizi. ODÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi, 3(5): 66-76. Fidan, Y., Yavaş, İ., Göktürk, N. 1996. Othello üzüm çeşidinin ampelografik özelliklerinin belirlenmesi. Gıda, 21(1): 35-39. 92 Foret, M., Konečný, O., Klusáček, P. 2014. Viticulture – challenge for tourism development (znojmo case study area). http://dx.doi.org/10.11118/actaun201462020339. 62 (2): 339 346. Getz, D., Brown, G. 2006. Critical success factors for wine tourism regions: a demand analysis. Tourism Management, 27: 146–158. Geyikçi, U.B. 2013. Manisa ilinin üzüm üretimindeki durumun tespitine yönelik alan araştırması ve GZFT analizi. Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 11(3): 468-487. Gücüyen, A. 2007. Manisa ili ve çevresinde bağcılıkta mekanizasyon durumu , sorunları ve iyi tarım uygulamalarına yönelik çözüm önerileri. Yüksek lisans Tezi, Ege Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarım Makinaları Anabilim Dalı, İzmir. Gürsöz, S., Kamiloğlu, Ö., Polat, A. 2009. Şanlıurfa ili bağcılığının mevcut durumu ve sorunları. Türkiye 7. Bağcılık ve Teknolojileri Sempozyumu, 5-9 Ekim 2009, Manisa, 2: 161-165. Hall, C. M. 2005. Biosecurity and wine tourism. Tourism Management, 26: 931–938. Haydaroğlu, A., Çelik, H. 1999. Ankara, Kırıkkale ve Kırşehir illerinde modern bağcılık ile ilgili gelişmeler. Türkiye III. Ulusal Bahçe Bitkileri Kongresi, 14-17 Eylül 1999, Ankara, 988-992. Işın, Ş. 2000. İzmir ili Kemalpaşa ilçesinde meyve üreticilerinin çevre bilinci ve tarımsal uygulamalara yansıması üzerine bir araştırma, IV. Ulusal Tarım Ekonomisi Kongresi, 6-8 Eylül 2000, Tekirdağ. Kacar, B. ve Katkat, A.V., 2007. Bitki Besleme (Üçüncü Baskı). Nobel Yayın No: 849, Fen ve Biyoloji Yayınları Dizisi: 29, Ankara, 659 s. Kadıoğlu, Y. 2008. Çal’da bağcılığın coğrafi analizi. Doğu Coğrafya Dergisi, (13)20: 141-161. Kamiloğlu, Ö. 2008. Hatay ili hassa ilçesi bağcılığının teknik yapısı ve sorunları. Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 13(1-2): 25-33. Kapluhan, E. 2014. Ziraat coğrafyası açısından bir inceleme: Bekilli’de (Denizli) bağcılık. İstanbul Üni. Coğrafya Dergisi, (28): 36-54. Kara, Z., Oğuz, C., Akın, A. 2002. Konya Aladağ vadisi bağcılık işletmelerinin ekonomik faaliyet sonuçları ve sürdürülebilirliği. Türkiye V. Bağcılık ve Şarapçılık Sempozyumu, 5-9 Ekim 2002, Nevşehir, 395-402. Kara, Z., Demirhan, Y. 2005. Bazı sofralık ve şaraplık üzüm çeşitlerinin Konya yöresindeki vegetatif gelişme ve verim değerleri. Türkiye 6. Bağcılık Sempozyumu 19- 23 Etlül 2005, Tekirdağ, 2: 375-382. Kara, Z., Oğuz, C. 1999. Nevşehir yöresi bağcılık işletmelerinin mevcut yapısı, işleyişi ve geliştirilebilme olanakları üzerinde bir araştırma. Türkiye III. Ulusal Bahçe Bitkileri Kongresi, 14-17 Eylül 1999, Ankara,1028-1032. Karataş, H., Özdemir, G., Karataş, D., Örmek, G. 2009. Mardin ili bağcılığının mevcut potansiyeli. Türkiye 7. Bağcılık ve Teknolojileri Sempozyumu, 5-9 Ekim 2009, Manisa, 2: 196-202. 93 Karataş, D.D., Karataş ,H. Özdemir, G. 2015. Diyarbakır ili bağcılığının sektörel durum analizi. ISBN: 978-975-7635-58-1, 109 s. Kiracı, M.A. 2006. Tekirdağ ili Şarköy ilçesi bağcılığının mevcut durumu, üreticilerin sorunlarının çözümüne ilişkin örgütlenme olanaklarının belirlenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Trakya Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı, Tekirdağ,77 s. Kiracı, M.A., Özer, C. 2007. Trakya yöresinde bağcılık işletmelerinin üretim ve pazarlama yapısı, sorunları ve çözüm önerileri. Türkiye V. Ulusal Bahçe Bitkileri Kongresi, Sebzecilik, Bağcılık, Süs Bitkileri, 4-7 Eylül 2007, Erzurum, 2: 440-446. Kiraz, M.E. 2014. Mersin ili bağcılığının teknik yapısı ile yaygın olarak yetiştirilen üzüm çeşitlerinde verim ve kalite özelliklerinin belirlenmesi. Yüksek Lisans Tezi, MKÜ Fen Bilimleri Enstitüsü, Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı, Hatay, 93 s. Korkutal, İ., Bahar, E., Erkan, A. H. 2009. Edirne ili Uzunköprü ilçesi Yeniköy beldesi bağcılık yapısının incelenmesi. Trakya Üniversitesi J Sci., 10(2): 179-187. Korkutal, İ., Bahar, E., Zinni, A. 2018. Tekirdağ ili Şarköy ilçesi bağcılık yapısının incelenmesi. Selçuk Tarım ve Gıda Bilimleri Dergisi, 32 (3), 475-481. Köse, B., Çelik, H., Onur, B. 2011. Merzifon ilçesi bağcılığı ve geliştirilmesi için yapılan çalışmalar. Anadolu Tarım Bilimleri Dergisi, 26(2): 169-175. Levadoux, L., 1951. La Selection et L2’Hybridation de la Vigne. Ann. Ec. Nat. Agric.Montpellier, 28 p. Meireles de Oliveira, D., Filho, A. F. C. 2016. City, architecture and wine: Wine tourism in the contemporary society. 39th World Congress of Vine and Wine, Brasil. BIO Web of Conferences 7, 03026, 1306-3011. Newbold, P., 1995. Statistics for Business and Economics. 4th ed., Englewood Cliffs, Prentice Hall, New Jersey, 867 pp. Odabaş, F. 1980. Doğu Anadolu'nun bağcılık durumu ve iklim faktörlerinin bölge bağcılığına etkileri. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 11(34): 143-146. Olmo, H. P., 1940. Somatic mutation in the Vinifera grape III. Seedless Emperor. J. Heradity, 31: 211-213. Oraman, M.N. 1963. Modern Bağcılık. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları No: 137, Ders kitabı: 47, 216 s. Oraman, M.N. 1965. Yeni Bağcılık. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları No: 253, Ders kitabı: 89, 347 s. Oraman, M.N., 1972. Bağcılık Tekniği II. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 470, 162 s. Özdemir, G., Karataş, H. 2008. Diyarbakır ili bağcılığı. 1. Ulusal Bağcılık-Şarapçılık Sempozyumu ve Sergisi, 06-09 Kasım 2008, Denizli, 405-414. Özpınar, A., Özpınar, S., Görür, E., S. 2002. Bozcaada bağlarında üretimdeki bazı sorunların belirlenmesi üzerine bir araştırma. Türkiye V. Bağcılık ve Şarapçılık Sempozyumu, 5-9 Ekim 2002, Nevşehir, 299-306. 94 Öztürk, N., Canıhoş, E., Tangolar, S. 2005. Doğu Akdeniz Bölgesi Bağlarında Entegre Mücadele Uygulamaları ve Eğitim Çalışmaları. Türkiye VI. Bağcılık Sempozyumu 19-23 Eylül 2005, Tekirdağ, 282-288. Prčík, M. and Kotrla, M. 2014. Possibilities of rural tourism in relation to the natural conditions of region Tekov in The Slovak Republic. Scientific Papers Series “Management, Economic Engineering in Agriculture and Rural Development”, 14(4) 237- 242. Söylemezoğlu, G., Özercan, B., Özçelik, A., 2005. Akdeniz bölgesinde örtü altı bağcılığının ekonomik analizi. Türkiye 6. Bağcılık Sempozyumu, 19-23 Eylül 2005, Tekirdağ, 1: 206-213. Uslu, İ. ve Samancı, H. 1983. Marmara Bölgesi Üzüm Çeşitlerinde Klon Seleksiyonu Çalışmaları. Bağcılık Araştırmaları Ülkesel Projesi (Geliştirme Raporu). Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova. Uyak, C. 2010. Siirt yöresinde yetiştirilen üzüm çeşitlerinin ampelografik özelliklerinin belirlenmesi üzerine bir araştırma. Doktora tezi, YYÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı, Van. Uyak, C., Doğan, A.,Kazankaya, A. 2011. Siirt ili bağcılığının mevcut durumu, sorunları ve çözüm önerileri. YYÜ Tar. Bil. Dergisi, 21(3): 225-234. Uyak, C., Gazioğlu Şensoy, R. İ. 2009. Van ili bağcılığının mevcut durumu, sorunları ve çözüm önerileri. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tarım Bilimleri Dergisi (YYU J AGR SCI), 19(2): 103 – 111. Uzun, İ. 2004. Bağcılık el kitabı. Hasad Yayıncılık Ltd. Şti., İstanbul, 156 s. Uzun, H., Bayır, A. 2008. Viticulture in Turkey. Bulletin UASVM, Horticulture 65(1): 334-337. Ünal, M.A. 2007. XVI. Yüzyılda çal yöresine ait bilgiler, 21. yüzyıla girerken geçmişten günümüze Çal yöresi: Baklan, Çal, Bekilli: Çal sempozyumu, 1-3 Eylül 2006 Çal Yöresi Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Yayın No: 3, Denizli, 927 s. Winkler, A.J., Cook, J.A., Kliewer, W.M., Lider, L.A. 1974. General Viticulture. Univ. of California. Pres,Berkeley, 633 pp. Yağcı, A., Odabaş, F. 2002. Tokat yöresinde yeni bağcılığa geçişle birlikte karşılaşılan sorunlar. Türkiye V. Bağcılık ve Şarapçılık Sempozyumu, 5-9 Ekim 2002, Nevşehir, 422-427. Yener, H., Aydın, Ş., Cebeci, N. 2008. Alaşehir yöresinde bağ işletmelerinin yapısal özellikleri ve bazı kültürel işlemlerin uygulama durumları üzerine bir araştırma, CBÜ Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi, 2(10): 1-9. Yener, H., Cebeci, N. 2013. Manisa ili Sarıgöl ilçesi bağ işletmelerinin yapısal özellikleri ve bazı kültürel işlemlerin uygulama durumları üzerine bir araştırma, Ege Üniversitesi Ziraat Fak. Dergisi, 50(2): 223-230. Yücel, N. 2015. Bir şehir: Elazığ, bir sektör: bağcılık, bir ürün: öküzgözü üzümü, bir marka: Elazığ şarabı. FÜ Harput Araştırmaları Dergisi, 2(1): 77-110. 95 ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı : Aydın ŞAHİNARSLAN Doğum Yeri ve Tarihi : Çal/DENİZLİ 11.04.1994 Yabancı Dil : İngilizce Eğitim Durumu Lise : Çal Lisesi Lisans : Uludağ Üniversitesi/Bahçe Bitkileri Yüksek Lisans : Uludağ Üniversitesi/Bahçe Bitkileri Ana Bilim Dalı Çalıştığı Kurum/Kurumlar : Mayıs Peyzaj-TARSİM İletişim (e-posta) : aydnsahinarslan@gmail.com Yayınları : Akbudak, N., Türkben, C., Zambi O., Şahinarslan A., Özcan, F., Özkan, S. 2018. Physical characteristics and chemical compositions of local red onion cultivar grown in Kapıdağ, Turkey. J. Biol. Environ. Sci., 12(36): 133-139. 96 EKLER EK 1 Anket Formu EK 2 Çal Ziraat Odası Başkanlığı Yazısı 97 EK 1 Anket Formu DENİZLİ İLİ ÇAL İLÇESİ ÜZÜM YETİŞTİRİCİLERİNİN TEKNİK VE SOSYO-EKONOMİK ÖZELLİKLERİNİN BELİRLENMESİ ANKET (FORMU) BİLGİLERİ: / / 201 1. İŞLETMECİ BİLGİLERİ 1.1.Adı ve Soyadı: 1.2.Mahallesi: 1.3.Yaşı: 20nin altı ( ) 20-29 ( ) 30-39 ( ) 40-49 ( ) 50-59 ( ) 59’un üstü ( ) 1.4. Cinsiyeti: Kadın ( ) Erkek ( ) 1.5. Ailedeki birey sayısı 1( ) 2 ( ) 3( ) 4 ( ) 5 ( ) 6 ( ) 7 ( ) 8 ( ) 1.6. Öğrenim durumu: Cahil ( ) İlkokul ( ) Ortaokul ( ) Lise ( ) Üniversite ( ) 1.7. Bağcılık deneyimi? 5in altı ( ) 5-10 ( ) 11-20 ( ) 21-30 ( ) 31-40 ( ) 40ın üstü ( ) 1.8. Tarıma dair eğitiminiz var mı? Evet ( )……… Hayır ( ) 1.9. Üzüm yetiştiriciliği dışında tarımsal faaliyetiniz var mı? Evet ( ) Hayır ( ) 1.10. Bu tarımsal faaliyetin niteliği nedir? a. Meyvecilik ( ) b. Zeytincilik ( ) c. Sebzecilik ( ) d. Süs bitkisi ( ) e. Fidancılık ( ) f. Tarla bitkileri ( ) g. Hayvan yetiştirme ( ) 1.11. Tarım dışı faaliyetiniz var mı? Evet ( )…….. Hayır ( ) 1.12. Üzüm yetiştiriciliğini tercih nedeniniz nedir? ……………………………………………………………………………………….. 2. İŞLETME BİLGİLERİ 2.1. Üretim yaptığın arazinin tasarruf şekli a. Kendi mülkü ( ) b. Kira/icar ( ) c. Başkasının mülkünde ortak ( ) d. Kendi mülkünde ortağı var ( ) 2.2. İşletmede ziraat mühendisi çalıştırıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 2.3. İşletmede ziraat teknisyeni / teknikeri çalıştırıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 98 2.4. İşletmede teknik elemana danışmanlık yaptırıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 2.5. İşletmede sürekli istihdam ettiğiniz işçi var mı? Evet ( ) Hayır ( ) 2.6. Ziraat odası ve/veya koop. üyeliğiniz var mı? Evet ( ) Hayır ( ) a. Tarımsal kalkınma kooperatifi ( ) b. Sulama kooperatifi ( ) c. Ziraat odası ( ) d. Üretici birliği ( ) 2.7. Çiftçi kayıt sistemine kayıtlı mısınız? Evet ( ) Hayır ( ) 2.8. İl genelindeki tarımsal desteklemelerden haberdar mısınız? Evet ( ) Hayır ( ) 2.9. Aşağıdaki tarımsal desteklerden hangisinden yararlanıyorsunuz? a. Mazot ( ) b. Gübre ( ) c. Toprak analizi ( ) d. Standart veya sertifikalı fidan kullanımı ( ) e. Çiftlik muhasebe veri ağı sistemi katılım desteği ( ) f. Organik / iyi tarım desteği ( ) g. Tarımsal yayım ve danışmanlık hizmetleri ( ) h. Biyolojik mücadele ( ) 2.10. Tarım sigortası yaptırdınız mı? Evet ( ) Hayır ( ) 3. TEKNİK ÖZELLİKLER 3.1. Bağ tesisini a. Kendim yaptım ( ) b. Özel firma ( ) şahıs ( ) tesis etti c. Kurulmuş hali ile satın aldım ( ) / kiraladım ( ) d. Miras yolu ile edindim ( ) 3.2. Bağ kaç parsel? a. Tek ( ) b. İki ( ) c. Üç ( ) d. Dört ( ) e. …………………. 3.3. Bağın Özelikleri Pars Alan Dekardaki(da) Sıra arası ve üzeri Omca yaşı el no (da) Çeşit/Çeşitler Bitki Sayısı mesafe (m) (yıl) 1 2 3 4 5 99 3.4. Bahçede mevcut sabit tesisler a. Ana ve tali yollar ( ) b. Gübrelik ( ) c. Sulama havuzu ( ) d. Kuyu ( ) e. Depo ( ) f. Hangar ( ) g. Çalışanlar için barınma yerleri ( ) h. Rüzgar kıran ( ) i. Bağ evi ( ) j. Diğer ……… 3.5. Uyguladığınız terbiye şeklini nedir? Par sel Goble Telli terbiye sistemleri no sistemi; I T + X V Diğer 3.6. Kullandığınız konstrüksiyonun cinsi nedir? a. Ahşap ( ) b. Metal ( ) c. Beton ( ) d. Diğer……… 4. YETİŞTİRME TEKNİĞİ 4.1. Aşağıdaki yetiştirme tekniklerinden hangisini kullanıyorsunuz? a. Geleneksel ( ) b. Organik tarım ( ) c. İyi tarım uygulaması ( ) 4.2. Organik tarım hakkında bilginiz var mı? Bilgim var ( ) Bilgim yok ( ) 4.3. İyi tarım uygulamaları hakkında bilginiz var mı? Bilgim var ( ) Bilgim yok ( ) 5. KÜLTÜREL UYGULAMALAR 5.1. BUDAMA 5.1.1. Bahçenizde kış budamasını kim yapıyor? a. Kendim/aile üyeleri ( )b. Usta tutuyorum ( ) c. İşçi tutuyorum( ) d. Diğer……… 5.1.2. Kış budamasını genelde hangi ayda yapıyorsunuz? …………………………………………………………. 5.1.3. Kış budamasını kaç gözden yapıyorsunuz (bir sürgündeki göz sayısı)? 100 a. Kısa budama (1-4 göz) ( ) b. Uzun budama (5-7 göz) ( ) c. Karışık budama (yedek dal 7-8 göz ve ürün dalı 10 göz ve üzeri) ( ) d. Diğer………………………… 5.1.4. Kış budamaları esnasında gözlerde canlılık/zararlanma kontrolü yapıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.1.5. Kış budamasından sonra ağlama/kanama oluyor mu? Evet ( )…………….. Hayır( ) 5.1.6. Yaz budaması yapıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.1.7. Hangi yaz budamalarını yapıyorsunuz? Piç alma ( ) Uç-Filiz alma ( ) Koltuk alma ( ) Sürgün yönlendirme ( ) Yaprak alma ( ) Salkım seyreltme ( ) Tane seyreltme ( ) Bilezik alma ( ) 5.1.8. Bahçenizde yaz budamalarını kim yapıyor? a. Kendim/aile üyeleri ( ) b. Usta tutuyorum ( ) c. İşçi tutuyorum ( ) d. Diğer…… 5.2. SULAMA 5.2.1. Bahçenize yakın kullanılabilir bir su kaynağına sahip misiniz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.2.2. Sulama yapıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.2.3. Sulama yönteminiz nedir? a. Karık ( ) b. Damla ( ) c. Yağmurlama ( ) d. Diğer ……….. 5.2.4. Hangi dönemlerde sulama yapıyorsunuz? Gözler uyanmadan önce ( ) Sürgün gelişme döneminde ( ) Çiçeklenme döneminde ( ) Çiçekten sonra tane tutumunda ( ) Meyve irileşmesi döneminde ( ) Ben düşmeden önce / sonra ( ) Hasattan önce ( ) Hasattan sonra ( ) Diğer……………. ( ) 5.2.5. Sulama zamanına nasıl karar veriyorsunuz? a. Toprağın nem durumuna göre ( ) 101 b. Omcaların (sürgün, yaprak vb) genel görünümüne göre ( ) c. Hava durumuna göre ( ) d. Su kaynağının durumuna göre ( ) e. Diğer……… 5.2.6. Sulama suyu kalitesini kontrol ediyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.2.7. Sulama suyu kalitesinde sorun var mı? Evet ( ) Hayır ( ) 5.3. GÜBRELEME 5.3.1. Gübreleme yapıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.3.2. Gübreleme yaparken verilecek gübre çeşidi ve miktarına nasıl karar veriyorsunuz? a. Rastgele ( ) b. Bahçede yaptığım gözlemleri dikkate alıyorum ( ) c. Rutin alışkanlıklarımız var ( ) d. Toprak analizi yaptırıyorum ( ) e. Yaprak analizi yaptırıyorum ( ) f. Bitki büyüklük ve yaşına dikkat ediyorum ( ) g. Teknik elemanlara danışıyorum ( ) h. Diğer……………… 5.3.3. Kullandığınız ticari (inorganik) nelerdir? Gübreler Kullanıyorum ( x ) Amonyum sülfat Triple Süper fosfat Potasyum sülfat Kompoze gübre DAP 5.3.4. Yaprak gübresi kullanıyor musun? Evet ( )? Hayır ( ) Kullandığınız gübreler …………………………………….. 5.3.5. Çiftlik gübresi kullanıyor musunuz? a. Kullanıyorum ( ) b. Kullanmıyorum( ) 5.3.6. Kullandığınız çiftlik gübresinin uygulama sıklığı nedir? a. Her yıl ( ) b. 2 yılda bir ( ) c. 3 yılda bir ( ) d. 4 yılda bir ( ) e. Diğer……. 5.4. TOPRAK İŞLEME VE YABANİ OT KONTROLÜ 102 5.4.1. Yıl içerisinde toprak işlemesi yapıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.4.2. Toprak işlemesini yılda kaç kez ve ne zamanlarda yapıyorsunuz? a. 1-2 kez ( ) b. 3-4kez ( ) c. 5-6kez ( ) d. Diğer ……………. 5.4.3. Toprak işlemede kullanılan aletler: a. Pulluk ( ) b. Diskaro ( ) c. Kazayağı ( ) d. Tırmık ( ) e. Motorlu çapa ( ) f. Dip kazan ( ) g. Diğer …………… 5.4.4. Bağınızda yabani otları kontrol ediyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.4.5. Sıralar arasında yabani ot mücadelesinde aşağıdakilerden hangisini kullanıyorsunuz? a. Malçlama ( ) Organik (…….) materyal yayma / Plastik malç örtüsü kullanma b. Sıralar arasına örtü bitkileri ekme (çim vb.) ( ) c. Toprak işleme ( ) d. Mekanik olarak otları biçme ( ) veya yolma ( ) e. Ot ilacı ( ) 5.4.6. Sıra üzerinde yabani ot mücadelesinde aşağıdakilerden hangisini kullanıyorsunuz? a. Malçlama ( ) b. Elle çapalama/yolma ( ) c. Mekanik ot biçme ( ) …………… d. Mekanik ot yolma ( ) ……………. e. Ot ilacı………. 5.5. BİYOTİK STRESLER 5.5.1. Bağınızda hastalık ve zararlılar için ilaçlama yapıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.5.2. Her yıl düzenli olarak mücadele ettiğiniz hastalık ve zararlılar hangileridir? …………………………………………………………………………………………………… 5.5.3. Bütün kural ve talimatlara uyulmasına rağmen mücadelesinde zorlandığınız hastalık ve zararlılar nelerdir? ……………………………………………………………………………………………………… 5.5.4. Bu yıl hangi hastalık ve zararlılara karşı ilaçlama yaptınız? …………………………………………………………………………………………………….. 5.5.5. Bu etmenlerden ciddi ürün kaybına sebep olanları ve kayıp oranlarını belirtebilir misiniz? ………………………………………………………………………………………… 103 5.5.6. Bitki koruma ürünü kayıtlarının tutulması ve izlenmesi için üretici kayıt defteri aldınız mı? Evet ( ) Hayır ( ) 5.5.7. Kullandığınız ilaçlar reçeteli mi? Evet ( ) Hayır ( ) 5.5.8. Reçetenizi kim yazıyor? a. İl/ilçe tarım md. personeli ( ) b. Serbest tarım danışmanı ( ) c. Üniversite / Araştırma enstitüsü uzmanları ( ) d. Diğer ……. 5.5.9. İlaçlama konusunda kime danışıyorsunuz? a. Kendi deneyimi ( ) b. İlaç bayi ( ) c. Tarım il / ilçe md ( ) d. Bayi + Kendisi ( ) e. Bayi +İl/ilçe Md. ( ) f. Tarım danışmanı ( ) g. Ziraat Fak. ilgili bölümleri ( ) 5.5.10. Kullandığınız tarım ilacının bağda ruhsatlı olup olmadığına bakıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.5.11. Kullandığınız ilacın son kullanma tarihini kontrol ediyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.5.12. Aldığınız ilacı etiketinde belirtilen hastalık ve zararlıdan başkasına da kullanıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.5.13. Son ilaçlama ile hasat tarihi arasındaki süreye dikkat ediyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.5.14. Şimdiye değin ürününüzde kalıntı için numune verdiniz mi / numune alındı mı? Evet ( ) Hayır ( ) 5.6. ABİYOTİK STRESLER 5.6.1. Aşağıdaki doğa olaylarından hangisi/hangileri yapmakta olduğunuz yetiştiriciliğe zarar veriyor? Zarar şiddetini dikkate alarak 0’dan 8’e kadar sıralayınız Stres koşulları Şiddet derecesi Don Kırağılar Kuraklık Aşırı sıcaklar Aşırı güneşlenme 104 Dolu yağışı Yağmur ve seller 5.7. HASAT, VERİM VE KALİTE 5.7.1. Hasadı kim gerçekleştiriyor? a. Kendim/ailem ( ) b. İşçi tutuyorum ( ) c. Alıcı yapıyor d. Diğe 5.7.2. Bu ürün yılına ait hasat, verim ve kalite verileri Verim Çeşit kg/da 5.7.3. Uzun yıllar tecrübenizi dayanarak değerlendirdiğinizde, son yıllarda asmaların sürme ve hasat zamanlarında bir değişim var mıdır? Evet ( ) Hayır ( ) 5.7.4. Sofralık üzümlerde hasadı erkene almak / geciktirmek için herhangi bir uygulama yapıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.7.5. Hasat zamanına müdahale etmek ister misiniz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.7.6. Bağınızda büyüme düzenleyici maddeler / hormon kullanıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 5.7.7. Ürün tahmini yapıyor musunuz ? Evet ( ) Hayır ( ) 5.7.8. Hasat olgunluğunu nasıl belirliyorsunuz? SÇKM/asit ( ) Tadına göre ( ) Rengine göre ( ) Alıcı isteğine ( ) Diğer ………. 5.7.9. Elde ettiğiniz verim ve kaliteden memnun musunuz? A. Verim Evet ( ) Hayır ( ) B. Kalite Evet ( ) Hayır ( ) 5.7.10. Yaptığınız yetiştiricilikte aşağıdaki sorunlardan herhangi birini yaşıyor musunuz? a. İlaç kalıntısı ( ) b. Çatlama ( ) c. Tane iriliği ( ) d. Renklenme ( ) e. Boncuklanma ( ) f. Güneş yanıklığı-Çillenme ( ) g. Tanelenme ( ) h. Salkımlarda kuruma ( ) 105 5.7.11. Hasat edilen ürünleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Satılmak üzere depolanan Diğer şekilde Evde İşçilere Satılan (Adi depo/soğuk muhafaza, (pekmez, kurutmalık, şarap, tüketim verilen Donmuş muhafaza) şıra vb) 6. STANDARDİZASYON, AMBALAJ ve PAZARLAMA 6.1.Ürüne satıştan önce sınıflandırma (dereceleme) yapıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 6.2. Ürün satışını nasıl gerçekleştiriyorsunuz? a. Kendim pazara çıkıyorum ( ) b. Kendim halde tüccara satıyorum ( ) c. Bağdan tüccara veriyorum ( ) d. Direk ihraç ediyorum ( ) e. Diğer………… 6.3. Bu ürün yılı satışı ne zaman gerçekleştirdiniz? …………………… 6.4. Satış şekliniz? Peşin ( ) Vadeli ( ) 6.5. Satış fiyatınızı nasıl belirliyorsunuz? a. Tüccardan ( ) b. Kendisi ( ) c. Tüccar ile pazarlık ederim ( ) d. Diğer................... 6.6. Ürünü satarken üreticiler arasında fiyat açısından rekabet oluyor mu? Evet ( ) Hayır ( ) 6.7. Oluyorsa sizi olumsuz etkiliyor mu? Evet ( ) Hayır ( ) 6.8. Satış döneminde size kaç alıcı gelir (veya siz kaç alıcıya gidersiniz)? …………………………………... 6.9. Tüccardan / alıcıdan avans alıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) Evet ise hangi sıklıkta? Her yıl ( ) Nadiren ( ) Diğer…………… 6.10. Kredi kullanıyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) Evet ise hangi sıklıkta? Her yıl ( ) Nadiren ( ) Diğer.………… 6.11. Pazarlama sırasında karşılaştığınız en önemli sorunlar nelerdir? (1-4 puan) Sorunlar Puan a) Fiyatlarının düşük oluşu ( ) 106 b) Depolama imkânının olmaması ( ) c) Taşıma masraflarının yüksek oluşu ( ) d) Borç nedeniyle hasat sonu ürünü hemen satma zorunluluğu ( ) e) Diğer.......................................................................................................................... 7. SORUNLAR VE TALEPLER 7.1. Gelecekte üretim alanlarınızda değişiklik yapma olanağınız olsa, bağ alanlarında nasıl bir değişiklik yaparsınız? a. ( ) Genişletirim b. ( ) Azaltırım c. ( ) Değişiklik yapmam d. ( ) Fikrim yok 7.2. Çözülmesi gerektiğine inandığınız en önemli üç sorun sıralar mısınız? 1. 2. 3. 7.3. Bağcılık konusunda eğitim almak ister misiniz? a. Evet ( ) b. Hayır ( ) 7.4. Bu eğitimin sertifikalı olmasını ister misiniz? a. Evet ( ) b. Hayır ( ) 7.5. Böyle bir eğitim için ücret öder misiniz? a. Evet ( ) b. Hayır ( ) 7.6. Eğitimin kim tarafından verilmesini tercih edersiniz? a. İl ve ilçe md. de görevli teknik personel ( ) b. Tarım danışmanları ( ) c. Ziraat fakültesinde konu uzmanı hocalar ( ) d. Diğer …………… 7.7. Hangi konularda eğitim almak istersiniz? Yetiştirme Teknikleri ( ) Sulama ve gübreleme ( ) Budama ve terbiye şekilleri ( ) Toprak işleme yabancı otlarla mücadele ( ) Hasat ve ambalajlama ( ) Üzüm çeşitleri ve anaçlar ( ) Fidan üretim teknikleri ( ) Bağ Hastalık ve zararlıları ( ) Hastalık ve zararlılarla mücadele ( ) Üzüm muhafazası ( ) 7.8. Eğitim yeri sizce nerede olmalı? a. Köyde kahvede ( ) b. İlçede - tarım ilçe müdürlüğü ( ) c. İlde - tarım il müdürlüğü ( ) d. Üniversitede ziraat fakültesinde ( ) e. İnternette canlı yayın ( ) 107 EK 2 Çal Ziraat Odası Başkanlığı Yazısı 108