Primer akciğer kanserli hastalarda serum vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) ve serum VEGF seviyeleri ile nöron - spesifik enolaz, cyfra21-1, karsinoembriyojenik antijen, CA125 ve laktat dehidorjenaz serum seviyeleri arasındaki ilişki

Loading...
Thumbnail Image

Date

2006

Authors

Sağlam, Dursun Ali

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Uludağ Üniversitesi

Abstract

Akciğer kanseri, tüm dünyada yaygın olarak görülür ve kansere bağlı ölümlerin önde gelen nedenidir. Hastaların çoğunda prognoz kötüdür. Tüm tedavi çabalarına rağmen hastaların %10’undan azında kür sağlanabilir ve uzun dönem sağkalıma ulaşılabilir. Bu yüzden son zamanlarda çalışmalar moleküler hedef tedavilerine ve bir biyolojik belirteç saptayabilmek için hastalık progresyonu üzerine odaklanmıştır. Solid tümörlerin 1-2 mm3 volüme ulaştıktan sonra daha fazla büyüyebilmeleri anjiogenezise bağımlıdır. Anjiogenez solid tümörlerin büyümesi, progresyonu ve metastazında önemli rol oynar. Anjiogenez, mevcut vasküler yataktan yeni kan damarlarının oluşmasıdır. Anjiojenik faktörler arasında vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) tümör neovaskülarizasyonunda gerekli olan, endotel hücrelerine spesifik güçlü bir mitojen olarak bilinir. VEGF neovaskülarizasyonda anahtar rol oynamaktadır. Bu çalışmada VEGF’nin akciğer kanserli hastalarda klinik önemi değerlendirilmiştir. Malign grupta 40, kontrol grubunda 25 olmak üzere toplam 65 olgunun serum VEGF düzeyleri ELİSA yöntemi kullanılarak ölçüldü. Malign grupta nöron spesifik enolaz (NSE), CYFRA21-1, karsinoembriyojenik antijen (CEA) ve CA125’in serum seviyeleri kemilüminesan yöntemiyle, laktat dehidrojenaz’ın (LDH) serum seviyeleri ise enzimatik spektrofotometrik analiz ile değerlendirildi. Malign grupta serum VEGF seviyeleri kontrol grubu ile karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek saptandı. Serum VEGF seviyeleri ile cinsiyet, histolojik tip, evre ve uzak metastaz arasında ilişki saptanmadı. Cut-off değeri 249.8 pg/ml olarak bulundu. Bu eşik değerinde sensitivite %70, spesifite %76 olarak saptandı. Serum VEGF seviyeleri ile NSE, CYFRA21-1, CEA, CA125 ve LDH serum seviyeleri arasında korelasyon saptanmadı. Sonuç olarak; bu çalışma akciğer kanserinde serum VEGF seviyelerinin artmış olduğunu gösterdi. VEGF anjiogenezde anahtar rol oynuyor gibi görünmektedir. Bu yüzden akciğer kanserinde VEGF’nin inhibisyonu antianjiojenik tedavi için uygun bir hedef olarak görünmektedir.
Lung cancer is the most common cancer and the leading cause of cancer mortality worlwide. The prognosis for the majority of patients remains poor. Despite therapeutic efforts, fewer than 10 per cent of patients can be cured and enjoy long-term survival. Current studies have focused on patient prognosis by identifying biologic markers and moleculer-targeted therapies. After solid tumors reach a volume of 1-2 mm3, their further outgrowth is strictly dependent on angiogenesis. Angiogenesis plays an important role in the growth, progresion and metastasis of solid tumors. Angiogenesis is formation of new blood vessels from the pre-existing vascular bed. Among angiogenic factors, vascular endothelial growth factor (VEGF) is know to be a powerful endothelial cell-spesific mitogen involved in tumor neovascularization. VEGF plays a key role in the development of neovascularization. In the present study, to assess the clinical significance of VEGF in patients with lung cancer. Malign group consisted of forty patients, control group consisted of twenty five patients. Using a ELİSA method, the concentration of VEGF was measured in serum spesimens. Serum levels of neuron-specific enolase (NSE), CYFRA21-1, carcinoembryonic antigen (CEA) ve CA125 were evaluted by chemiluminescent analysis, serum levels of lactate dehydrogenase (LDH) were evaluted by enzymatic spectrophotometric analysis in malign group. In malign group, we found higher serum VEGF levels compared to the controls group and these high levels were shown to be statistically significant. There were no associations between serum levels and gender, histological types, stage and distant metastasis. The cut-off level was 249.8 pg/ml. The sensitivity and specificity using this threshold were %70 and %76 in patients with lung cancer. There were no correlation between serum VEGF levels and serum NSE, CYFRA21-1, CEA, CA125 and LDH levels. Conclusion; the study showed that serum concentration of VEGF was insreased in lung cancer. VEGF seems to play a key role in angiogenesis. Thus, inhibition of VEGF offers an especially attractive target for antiangiogenic therapy in lung cancer.

Description

Keywords

Anjiogenesis, VEGF, Akciğer kanseri, Angiogenesis, Lung cancer

Citation

Sağlam, D. A. (2006). Primer akciğer kanserli hastalarda serum vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) ve serum VEGF seviyeleri ile nöron - spesifik enolaz, cyfra21-1, karsinoembriyojenik antijen, CA125 ve laktat dehidorjenaz serum seviyeleri arasındaki ilişki. Yayınlanmamış uzmanlık tezi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi.