2012 Cilt 17 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/11681
Browse
Browsing by Issue Date
Now showing 1 - 8 of 8
- Results Per Page
- Sort Options
Item Kendi kendini düzenleyen haritalar yöntemiyle Türkçe sesli harflerin sınıflandırılması ve tanınması(Uludağ Üniversitesi, 2012-04-03) Yürüklü, Emrah; Koçal, Osman H.Lokal dinamik modelleme teknikleri kullanılarak zaman serilerini modellemek özellikle son yıllarda oldukça başarılı sonuçlar vermektedir. Kohonen’in 1990 yılında sunduğu ‘Kendi Kendini Düzenleyen Haritalar’ yöntemi ile lokal dinamik modelleme tekniğine farklı bir bakış açısı kazandırılmıştır. Bu yöntem ile, zaman serilerinden türetilen lokal dinamik modeller, sinyalin tüm dinamikleri oldukça başarılı ve kolay bir yöntemle gösterebilmektedir. Zamanla bu teknik pek çok alanda kendine uygulama alanı bulmuş, gerek Kohonen, gerekse diğer uzmanlar tarafından pek çok farklı versiyonu türetilmiştir. Yapılan çalışmada SOM yöntemi kısaca açıklanmış ve bu yöntem yardımıyla Türkçe sesli harfler için sınıflandırma ve tanıma uygulaması yapılmış ve sonuçları tartışılmıştır.Item Darbe paylaşımlı çok LED’li optik modem(Uludağ Üniversitesi, 2012-04-04) Özütürk, Erdem; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik-Mimarlık Fakültesi/Elektronik Mühendisliği Bölümü.Bu çalışmada, vericide ışık verici olarak çok sayıda LED, alıcı uçta ise fotodedektör olarak fotodiyodun kullanıldığı ve açık optik ortamda veri iletimini gerçekleştiren bir optik MODEM tasarımı yapılmaktadır. Çoğu mevcut uygulamada iletişim uzaklığını arttırmak için fotodedektörün duyarlılığı arttırılmaktadır. Burada yapılan tasarımda ise fotodedektörün duyarlılığından ziyade LED’lerin ışık şiddetleri arttırılmıştır. LED’in ışık şiddetini arttırmak darbeli yüksek akımlı çalışmada mümkün olmaktadır. Buradaki uygulamada LED’lerden amperler mertebesinde genliğe sahip akımlar akıtılabilmektedir. Alıcı uçtaki fotodiyot fotoiletken moda çalışmaktadır. LED’lerin darbeli yüksek akımla sürülmesi ile iletişim uzaklığının arttırılmasının yanında fon gürültüsü etkisi de azaltılmış olmaktadır. Veri darbelerinin süresi LED’leri bunlarla doğrudan sürmek için uygun değildir. LED’ler veri darbelerinin uygun anlarında oluşturulmuş kısa süreli darbelerle sürülmelidir. Yapılan tasarımda yüksek ışık şiddetleri elde edebilmek, daha yüksek hızlarda veri iletimini sağlamak için uygun modülasyon (ve demodülasyon) yöntemleri ile uygun devre teknikleri kullanılmıştır. Devre tekniği ardışıl seri veri darbelerinin sırayla farklı LED’leri sürmesi yöntemine dayalıdır.Item Tekstilde güç tutuşurluk(Uludağ Üniversitesi, 2012-04-05) Ömeroğulları, Zeynep; Kut, Dilek; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik-Mimarlık Fakültesi/Tekstil Mühendisliği Bölümü.Bu çalışmada, tekstil materyallerinin yanma davranışına, güç tutuşur maddeler ve etki mekanizmalarına, güç tutuşurluk elde etmek için kullanılan temel ve yeni yöntemlere, güç tutuşurluk test yöntemlerine, güç tutuşur maddelerin toksik etkilerine ve son yıllarda bu konuda yapılan araştırmalara yer verilmiştir.Item Güneş enerjisi kaynaklı bir stirling motorunun matlab-sımulınk ile modellenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2012-04-16) Akyol, Ş. Melih; Kılıç, Muhsin; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik-Mimarlık Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.Sürdürülebilir bir kalkınma için yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması gereklidir. Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü (YEGM)’nin ölçümlerine göre, ülkemiz günde yeryüzüne düşen ortalama 3600 Wh/m2 ‘lik güneş ışınımı ile önemli bir güneş enerjisi kullanım potansiyeline sahiptir. Bu çalışmada ısı kaynağı olarak güneş enerjisini kullanan beta tipi krank hareket mekanizmalı bir Stirling motoru teorik olarak Matlab-Simulink ortamında modellenmiştir. Hazırlanan model, ülkemizdeki farklı bölgeler için, yılın herhangi bir gününde, yatay veya açılı yüzeylere düşen güneş ışınımı değerlerini tahminleyen bir alt model ile desteklenmiştir. Geliştirilen model ile, Stirling motorunun farklı boyutlandırmaları için güç, çalışma frekansı, verim gibi performans özellikleri hesaplanabilmekte, iş gazının da sıcaklık basınç gibi termodinamik özelliklerinin çevrim boyunca değişimi izlenebilmektedir.Item Enjekte kilitleme metodu ile mikrodalga osilatörlerin faz kontrolü(Uludağ Üniversitesi, 2012-04-16) Şener, GökerMikrodalga devrelerde faz kontrolü birçok uygulama için önemli bir işlemdir. Özellikle faz kontrollü anten dizilerinin temel çalışma prensibidir. Anten dizilerinde her bir dizi elemanı tek bir mikrodalga osilatör ile beslenir. Bu osilatörlerin fazları kontrol edilerek tüm antenin ışıma şekli ve yayılan güç istenildiği gibi ayarlanabilir. Bu ve benzeri uygulamalarda, faz kaydırıcılar sıkça kullanılmaktadır. Bununla birlikte, faz kaydırıcıların yüksek maliyeti, verimlilik ve tasarım güçlükleri önemli kayıplarıdır. Bir başka yeni uygulama ise, “Enjekte kilitlemesi” adında bir tekniktir. Burada tek bir referans sinyalinin (enjekte sinyal) her bir mikrodalga osilatörün giriş empedansına paralel bağlanması (enjekte edilmesi) öngörülmektedir. Belirli şartlar altında osilatörlerin faz kontrolü sinyallerin genliğine, osilatörlerin serbest çalışma frekanslarına ve kalite faktörlerine (Q) bağlı olarak değiştirilebilir. Böylece mikrodalga faz kaydırıcılara göre çok daha az maliyetli ve hassas faz kontrolü sağlanabilir. Bu makalede, bu yeni faz kontrol tekniğinin teorisi ve 1-GHz bir osilatör sistemi için özgün bir uygulaması incelenmiştir.Item Atmalı yüksek akımlarda kullanılan LED sürücü devrelerinin incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2012-04-18) Özütürk, Erdem; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik-Mimarlık Fakültesi/Elektronik Mühendisliği Bölümü.LED, atmalı yüksek akım çalışma modunda kısa süreli, yüksek genlikli akımlarla sürülmektedir. Bu çalışmada, LED’i atmalı yüksek akımlarla süren devrelerin araştırılması yapılmaktadır. Bu anlamda, LED’i sürmekte kullanılan kısa görev süreli ve uzun boşluk süreli atmalar üreten kararsız ikili tümdevreleri veya giriş ucundan uygun zamanda tetiklendiğinde çıkışında kısa süreli atma üreten tek kararlı ikili tümdevreleri gibi zamanlama tümdevreleri incelenmektedir. LED akımını anahtarlamak için bir anahtarlama devresine ihtiyaç vardır. Anahtarlama devresinde kullanılan anahtarlama yarıiletken etkin elemanının akım kazancı ve doyma gerilimi gibi bazı özelliklerinin önemi ele alınmaktadır. Böyle kısa süreli, yüksek genlikli darbelerde önem kazanan çınlama olayı açıklanmaktadır. Işık şiddetini daha fazla arttırmak için seri ve paralel LED gruplarının nasıl kullanılabildiği gösterilmektedir.Item Dikgen frekans bölmeli çoğullama sisteminde en uygun pilot aralığının kanal değişkenleri ile ilişkilendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2012-05-02) Kurnaz, Çetin; Engiz, Begüm Korunur; Gökalp, Hülya; Sezgin, HaticeBu çalışmada pilot tabanlı, tarak tipi kanal kestiriminde pilot bit yerleşiminin Dikgen Frekans Bölmeli Çoğullama (DFBÇ) sistem başarımına etkisi yazılım benzetimi ile incelenmiştir. Benzetimlerde Manchester kent merkezinde radyo kanal ölçümünden elde edilen yayılım verileri kullanılmıştır. Kanalın pilot alt taşıyıcılardaki değeri LS (Least Square) algoritması ile, veri alt taşıyıcılardaki değeri ise alçak geçiren ara değerleme algoritmasıyla hesaplanmıştır. Benzetim yardımıyla en küçük bit hata oranını veren pilot oranı (pilot bit sayısının veri bit sayısına oranı) En Uygun Pilot Oranı (EUPO) olarak belirlenmiş; pilot alt taşıyıcılar arası mesafe (Δf)EUPO ile ifade edilmiştir. EUPO’nun kanal profiline ve alt taşıyıcı sayısına bağlı olarak değiştiği ancak (Δf)EUPO’nun aynı kaldığı görülmüştür. Dolayısıyla (Δf)EUPO ile kanalın frekans seçiciliğinin ilişkilendirilebileceği sonucuna varılmıştır. Daha sonra (Δf)EUPO ile kanal değişkenleri arasındaki ilişki incelenmiş, (Δf)EUPO’nun en iyi 0.9 ilinti katsayılı uyum bant genişliği (BT,0.9) ile ilişkilendirilebilir olduğu görülmüştür. Buna göre BT,0.9 başına en uygun pilot alt taşıyıcı sayısı 1.4 olarak bulunmuştur.Item Kumaş yapısal parametreleri ile reflektans değerleri arasındaki ilişkilerin değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2012-05-10) Akgün, Mine; Alpay, Halil Rifat; Becerir, Behçet; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik-Mimarlık Fakültesi/Tekstil Mühendisliği Bölümü.Işık malzeme yüzeyi ile temas ettiğinde bir kısmı yüzeyden yansır ve bir kısmı da yüzey tarafından absorbe edilir. Işık yansıması tekstil malzemesinin yüzeyine bağlıdır ve rengin ışıklılığını ve doygunluğunu etkiler. Kumaşın renk algısını kumaş yapısını oluşturan ipliklerin renk ve reflektans (yansıma) özellikleri etkiler. Dokuma kumaşların renk ve reflektans değerlerine bağlı olarak algılanması kumaşı oluşturan ipliklerin kimyasal (hammadde), fiziksel (numara, büküm, eğirme işlemi, filament sayısı) kompozisyonuna ve konumlanmasına (iplik sıklığı, örgü vb.) bağlıdır. Kumaş yapısal parametrelerinde yapılan değişikliklerin kumaş reflektans değerlerini hangi yönde etkileyeceğinin bilinmesi kumaşlardan istenen reflektans değerlerinin elde edilebilmesini sağlayacak kumaş yapısal parametrelerinin tasarım aşamasında belirlenebilmesini sağlayacaktır.